23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14 KASIM 2014 CUMA CUMHURİYET kultur@cumhuriyet.com.tr SAYFA KÜLTÜR 19 Andy Warhol’a 184 milyon TL Kültür Servisi New York’taki Christie’s müzayede evi, önceki gece tarihinin en büyük sanat mezatını düzenledi. “Savaş Sonrası ve Çağdaş Sanat” başlıklı müzayedede, 853 milyon dolar (1 milyar 917 milyon TL) değerinde sanat eseri satıldı. En yüksek rakam ise mezata iki eseriyle katılan Andy Warhol’un oldu. “Elvis Üçlemesi” isimli tablo 81.9 milyon dolara (184 milyon TL), Holywood efsanesi Marlon Brando’nun “Dört Marlon” isimli portresi de 69.6 milyon dolara (155 milyon TL) satıldı. Müzayedede Amerikalı sanatçı Jeff Koons’a ait “Ayı ve Polis” adlı ahşap heykeli 8 milyon dolara alıcı bulurken, Keith Haring’in “İsimsiz” adlı eseri 3 milyon 77 bin dolara satıldı. Jean Dubuffet’e ait “Yabancı Lejyon” adlı eseri ise 4 milyon 309 bin dolara alıcı buldu. Müzayedenin ardından basına açıklamada bulunan Christie’s Dünya Başkanı Brett Gorvy, “Bu ‘Savaş Sonrası ve Çağdaş Sanat’ müzayedesi Kadınlarla ‘uçmak’... Kenti ‘koklamak’... Bir buçuk dakikada kahraman oldum. Kendi manifestomu yazıp haykırarak okudum. Gelecekte çekirge yemeyeceğime karar verdim. Geleceğin mimarisine hayran kalıp; “Occupy Gezi Mimarlığıİstanbul korkunç, İstanbul zor. İsna” daha çok gereksinim duyacatanbul yaşanmaz, trafik öldürür olğımızı anladım. du. Taksim Meydanı’ndan geçerken Aynı dertten çekmekte oldugözlerinizi kapatmazsanız kusabilirğumdan, “Disleksi alfabesinsiniz. İstanbul pislik kokuyor. Ama den” yararlandım. gelin görün İstanbul muhteşem, İs Masa başında değil, sportif tanbul eşsiz. İstanbul’da yaşamak bilgisayarda kaslarımı geliştirebir ayine katılmak gibi. (Aman Tanrek yazı yazdım! rım! O kadar çok şey paylaşmak is “Uyuklama” odasında dinletiyorum ki sizlerle, bu köşeye hepnip “pespembe” düşler kurdum. si nasıl sığar diye daha şimdiden ter Desivee Helss ve Ines Kaag imzalı ‘Bless No 41’ adlı spor bilgisayarı. En sıradan bir nesnenin bidöküyorum!) le olağanüstü olabileceğini kav1914’te Bilal yokken radım. Sergide günümüze dek akademik kari Simyacı olmasam bile dükkândan nesneyer yapan kadınların izi de sürülüyor. Ser12 yılda dünyanın en çirkin meydanı kılyi değil, fikri eve götürmeye karar verdim. giyi gezerken, iyi ki o günlerde Bilal yokmayı başardığımız Taksim’i geçip İstiklal “Ekbiçye” felsefesini kalbime bastım. tu deyip durdum... Sergiyi gezerken bugün Caddesi’ne girin. Doğru Yunanistan Baş Yemeğe doyamadığım palamut balığıyeğitim alanında toplumsal cinsiyet eşitliğikonsolosluğu Sismanoglio Megaro binane ne denli ulaştık diye düşünmekten; günü la, sıkı bir kültürel ilişki kurdum. sına gidin. Orada Sabancı Üniversitesi ile Unutulmakta olan İstanbul’un kimi el müzdeki karşıdevrim söylem ve eylemlerini İstanbul Kadın Müzesi işbirliğiyle hazırzanaatlarını ve ustalarını yeniden hatırlaiçim acıyarak düşünmekten geri kalmadım. lanan çarpıcı bir sergi var: Adı yeterince dım... açıklayıcı: “Kadınların Üniversitede 100 Yeryüzünün tüm ‘çılgınları’ Bunlar sergiden ilk akıma gelen birkaç Yılı İnas Darülfünunu / Kadın ÜniversiYeryüzünün tüm çılgınları şu sıra“proje” ya da “iş”... Her birinin sanatçıtesi 19141919” başlıklı sergi, 21 Aralık’a lar İstanbul’da. Bunlar muhteşem çılgınsı ayrı. İsimlerini koysaydım örneklere yer kadar açık kalacak. lar. Uluslararası Çağdaş Sanat Fuarı’nı hekalmayacaktı. Gidin görün, kendiniz keşfeMüthiş emekle, iğneyle kuyu kazar ginüz gezmedim (sadece bu hafta sonu Lütfi din, tartışın, sorgulayın... Geleceğe hazırlık bi hazırlanmış tarihsel süreci belgeleyen Kırdar’da kaçırmayın) ama İKSV’nin Tasakaçınılmaz. bir sergi bu. Kadınların, Osmanlı’daki mürım Bienali, kendimi “Alice Harikalar DiGerek “Kadınların Üniversitede 100 Yıcadelesi, talepler, bir avuç eylemci kadıyarında” gibi hissetmeme yetti. lı”; gerek Tasarım Bienali 21 Aralık’a dek nın “Kadınlar Dünyası” dergisinde kaGalata Özel Rum İlkokulu’na bir girdim sürüyor. lemleriyle verdikleri savaş... Hepsi belgelerbir daha çıkmak istemedim. Neler yok ki! HHH le sunuluyor. 191321 yılları arasında çıkan Bir ay boyunca yazsam bitmez. Üstelik bu Önceki gün yitirdiğimiz Ali Haydar “Kadın Dünyası” mecmuasını incelemek sayfalarda Evrim Altuğ bize sayısız ipucu Yurtsever, eşi benzeri olmayan bir gazebile başlı başına müthiş bir olay! Kadınlaveriyor. teciydi. Gece gündüz çalışan; korku, tehlirın nasıl somut politikalar oluşturduğunu, Paul Valery’nin “Gelecek artık eskisi ke bilmeden en korkunç savaşlardan en inhaklarını çatır çatır savunduklarını/ aldıklacelikli sanat olayına koşabilendi. Emeğinin rını, devletin eğitim politikasına yön verdik gibi değil” sözü ve düşüncesi sergiden taşıp bizim her hücremize yerleşiyor. İştahınızı karşılığını alamayanlardandı. Kendisini ve lerini, Rum, Ermeni, Müslüman kadınların kabartmak için o binada bir günde yaşadıkşöhreti değil, işini sevdiğinden, o da birçoomuz omuza mücadelesini görüyorsunuz. larımı özetliyorum: ğumuz gibi gazetesinden kovulanlardandı. Sonunda 1914’te Kadın Üniversitesi açılı İstanbul’u koklayıp “Koku Sözlüğü”ne Işık içinde dinlen canım arkadaşım. Ailene, yor. Ama mücadele devam ediyor. Mücadekatkıda bulundum. sevenlerine sabır diliyorum. le o gün bugün sürmekte! İSTANBUL’DA BU SERGİLER İNSANI ‘DELİ’ EDER rakam, bizim bugüne kadarki en yüksek rakamımız. Bu akşam birçok yeni açık artırmacı gördük, Ortadoğu’dan, Asya’dan, Avrupa’dan. Ancak hâlâ en büyük alıcılar Amerika’dan” diye konuştu. Çağdaş sanatla dolu günler Contemporary İstanbul, dün kapılarını 9. kez açtı Kültür Servisi Beş kıtadan sanatçıların yapıtlarını sanatseverlerle buluşturan Contemporary İstanbul Çağdaş Sanat Fuarı, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in katıldığı törenle açıldı. Bu yıl dokuzuncusu gerçekleşen Contemporary İstanbul, her coğrafyadan gelen sanat kurumlarına kapılarını açarak uluslararası çağdaş sanatın iyi örneklerini İstanbul’a getirdi. 16 Kasım’a dek sürecek fuarın katılımcı galerileri arasında Paris’ten Galerie Lelong, New York’tan Marlborough Galleries, Andipa ve Emmanuel Fremin, cumhuriyet.pdf 1 10/20/14 7:04 Madrid’den Galerie Javier Lopez, Londra’dan Kashya Hildebrand Gallery, Berlin’den Galerie Kornfeld, Japonya’dan Heis, Roma’dan Galerie Pilar Serra Barbara Paci ile yakında İstanbul’a da açacağı mekân ile Galleria Russo; İstanbul’dan da Rampa, Galeri Nev, Galeri Zilberman, Dirimart yer alıyor. Ayrıca CI Editions, Plugin İstanbul Yeni Medya bölümü, CI Dialogues konferans programı da fuarın ilgi çeken bölümlerinden. Fuarda bu yıl “Yeni Ufuklar” bölümünde Çin’den galerilere ve sanatçılara yer veriliyor. PM YEŞİLÇAM’IN BABACAN SANATÇISI Nubar Terziyan’ın adı yaşayacak Kültür Servisi Türkiye sinemasının unutulmaz isimlerinden, Ermeni sanatçı Nabur Terziyan’ın (19091994) adı Sarıyer Büyükdere’de, bir sokağa verilecek. Büyükdere Surp Hripsimyants Kilisesi Vakfı’nın başlattığı imza kampanyası sonrasında, Büyükşehir Belediye Meclisi’nce kabul edilen öneriyle, Nubar Terziyan’ın adı verilen sokağın resmi açılışı önümüzdeki günlerde yapılacak. Terziyan, 1940 yılında Gençler Temaşa Heyeti’nde sanat hayatına başladı. 1949 yılında Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın “Efsuncu Baba” romanından uyarlanan filmde rol alarak sinema oyunculuğuna başladı. 400’ün üzerinde filmde yer aldı. Ermeni olduğunu saklamayan ve kendi ismini kullanan nadir Yeşilçam oyuncularından biri olan Terziyan, daha çok, iyi yürekli aile reisi rolleriyle geniş kitlelerce tanındı. Nubar Terziyan, ölümünden bir yıl önce, 14 Ocak 1993’te, Ankara Uluslararası Film Festivali’nde “Emek Ödülü”ne değer bulundu. ‘KIBRISLIRUM VE KIBRISLITÜRK ÖYKÜ ANTOLOJİSİ’ İki yakanın öyküsü Kültür Servisi Kıbrıs’ın iki yakasındaki öykücülerin kendi dillerinde yazdığı öyküler, TürkçeYunanca çevirileriyle “KıbrıslıRum ve KıbrıslıTürk Öykü Antolojisi”nde toplandı. Kitap için bu akşam Kadıköy’deki Akademi Kitapevi’nde, 17.0019.00 saatleri arasında, “Ege’nin İki Yakasından / Barış ve Edebiyat” konulu bir etkinlik de düzenlenecek. Defne (İstanbul) ve Dafni (Atina) TürkYunan Dernekleri’nin katkısıyla düzenlenecek buluşmada, kitabın çevirmenlerinden Lale Alatlı ile yazareditör Feridun Andaç ve gazeteci Celal Başlangıç’ın katılacağı bir söyleşi de yapılacak. Etkinlikte ayrıca Lale Alatlı’nın çevirmenliğini yaptığı, Panos Ioannidis’in “Amerika ’62” romanı da tanıtılacak. Kıbrıs PEN Yazarlar Derneği Başkanı Ioannidis bu romanını bir Türk dostuna ithaf etmişti. Ana Sponsor Ortak Sponsorlar Sponsorlar CoSponsorlar Resmi Havayolu Sponsoru thesofa.com Medya Sponsorları Uygulamayı indiriniz Kültür Servisi Antalya’nın uluslararası “sanat şehri” kimliğine önemli katkıda bulunan 15. Uluslararası Antalya Piyano Festivali devam ediyor. Yarın Tord Gustavsen Quartet, ilk kez Antalya izleyicisinin karşısına çıkacak. Piyanoda Tord Gustavsen, saksofonda Tore Brunborg, kontrbasta Sigurd Hole ve perküsyonda Jarle Vespestad’ın olacağı konser AKM Aspendos Salonu’nda yapılacak. Tord Gustavsen Quartet sahnnede
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear