17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
3 ŞUBAT 2013 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Avukat Ülgen’e göre, Erdoğan’ın tutukluluk isyanı kontrol edemediği güçlerin olduğunun itirafı: Şer üçgeni zorluyor u Avukat Celal Ülgen, Başbakan Erdoğan ve Adalet Bakanı Ergin’in komutanların tutuklanması ve uzun tutukluluk konusundaki tepkilerinin, ‘Cemaatuluslararası güçişbirlikçiler üçgeninin hükümeti zorlamasından’ kaynaklandığını belirtti. Hükümetten yapılan açıklamaların ‘kontrolü kaybettiklerinin itirafı’ olduğunu söyleyen Ülgen, “Yargıçlar ne Meclis’i ne de hükümeti tanıyor” dedi. geçmesi biçiminde yorumlanıyor. Avukat Celal Ülgen, yalnızca Başbakan’ın değil, geçen hafta yaptıkları bir kahvaltılı toplantıdaki değerlendirmelerinden hareketle Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in de yaşananlardan rahatsız olduğunu belirtti. Ülgen, “Bu yakınmalar gösteriyor ki yargı içerisinde bir biçimde kendisini görevli sayan ve yargı gücünü TBMM’den, Türk halkından değil, oligarşik bir güçten aldığını düşünen yargıçlar var” yorumunu yaptı. Başbakan ve Adalet Bakanı’nın sözlerinin yargıdaki olumsuz direnişi gözler önüne serdiğini söyleyen Ülgen, işaret ettiği gücü ise şöyle anlattı: “Sadece cemaat desem değil. Sadece uluslararası güçler desem o da değil. İşbirlikçi desem o da değil. Bunların hepsinin oluşturduğu bir güç. İsmini, tanımını Sisler İz Bırakmaz... İnsanlık, ırkçılık, suç, ceza, darbecilik... Yasal, yasadışı dinlemeler, Ankara’da ABD Büyükelçiliği’nin önünde canlı bomba... Kısa bir sürede teröristin kimliğinin açıklanması: “40 yaşında, DHKPC’nin Köln sorumlusu Ecevit Şanlı...” İstihbarat birimlerimiz DHKPC örgütünün içini dışını çok iyi bilir... Örgütsel gücünün kalmadığını sanıyorduk, demek ki varmış. Canlı bombanın Almanya’dan Türkiye’ye geleceği biliniyormuş. Gelmiş! Ankara’da eylemini gerçekleştirmiş... Hem terörist hem de güvenlik görevlisi Mustafa Akarsu parçalanarak yaşamını yitirmiş. Teröristin Türkiye’ye geleceği bilindiği halde, güvenlik birimleri nasıl oluyor da gelişini saptayamıyor? Cumhuriyet dün haberi manşetten verdi: “İstihbarat uyudu mu?” Aynen öyle olmuş, istihbarat uyumuş... Terörist alnındaki benden tanınmış! Olay bu denli basit... Her zaman altını çizerim: “Terör bir insanlık suçudur, nereden gelirse gelsin lanetlerim!” Hele bu çağda terörle bir yere gelinmez... Neyse ki Başbakan Erdoğan Habertürk’te Fatih Altaylı’ya örgütün adını açıkladı da bu eylem Silivri’nin üzerine atılmadı bizim yandaş, dindaş medyamız tarafından. HHH Hasdal’da, Maltepe’de kaç tutuklu ve hükümlü komutan, subay, astsubay var sayısını bile hesaplamadım... Önce eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ var “terör örgütü lideri” olduğu savıyla... Suçlu var suçsuz var! Hasta var, hasta olmayan var... Milletvekili var, milletvekili olmayan var... KCK’li var! Bilim insanları var, tutuklu tutuksuz yargılanan... Gazeteciler var, sayıları 80 olan. Düşünüyor musunuz, katliamcı Alparslan Arslan’la birlikte yargılanıyor, TSK’nin başı olan Başbuğ Paşa! Ne diyor Başbakan Erdoğan, Fatih Altaylı’ya: “Teröristi bile bir kapıdan alıp İLHAN TAŞCI ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’a terör örgütü üyesi diyenleri tarihin affetmeyeceği sözleri ve uzun tutuklulukla ilgili yakınmasını, Ergenekon davasını başından beri izleyen avukat Celal Ülgen, “Cemaat, uluslararası güçler ve işbirlikçilerin oluşturduğu bir güç karşısında egemen olmadıklarını ve yönlendiremediklerinin itirafı. Davul iktidarın boynunda ama tokmak başkasında” sözleriyle değerlendirdi. AKP’nin İnternet Andıcı Davasına müdahil olduğu, bu davanın da Ergenekon ile birleştirildiği dikkate alındığında Başbakan’ın bu çıkışı “mağdurun” şikâyetten vaz net yapamadığımız bir güç var. Bu güç, hem TBMM’nin çıkardığı kanunlara hem yürütmenin takındığı son aylardaki tavırlara karşı inatla ve ısrarla karşı çıkarak, tutukluluğu sanki yargılamanın olmazsa olmaz koşulu gibi dayatıyor. Kim Adalet Bakanı’na karşı direnme gücünü gösterebilir? Kim Başbakan’ın sözlerine karşı tersi yönde davranabilir? Bu cesareti nereden alabilirler? Bu soruların yanıtını bulduğumuzda neyle karşı karşıya kaldığımızı da göreceğiz.” Tutuklu Levent Ersöz’ün dün sabaha karşı son anda ölümden döndürüldüğünü, Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu’nun günbegün ölüme yaklaştığını vurgulayan avukat Ülgen, “Bu vurdumduymazlık nasıl izah edilebilir? Ancak örgütlü bir gücün varlığı ve direnişiyle açıklanabilir. Yoksa cezaevinde ölüm olmasından da korkmuyorlar. Böylesi kötü olayın meydana gelmesinden korkmuyorlarsa buna cesaret denemez, cesaret cahilde olur. Bu kişiler cahil olmadığına göre bilinçli bir davranış ve her türlü neticeyi göze almışlar demektir. Başbakan’ın şikâyeti de bu merkezdedir” değerlendirmesini yaptı. Başbakan Erdoğan’ın yakınma ve çıkışını ise Ülgen, “Gelişmelerin kontrollerinden çıktığını fark etmelerinin yansıması. Bu iş onların kontrolünrasyonları kapsamında 20 Aralık 2011 tarihinde Taksim’de toplanan çok sayıda gazeteci, KCK den çıkıyor. Yargı bağımsız gözaltına alınan 36 gazeteciden 32’sinin hâlâ ceBasın Davası kapsamında tutuklu bulunan gazetedeseniz de faturasını siyasizaevinde olduğu belirtildi. Açıklamada, Başbakan cilerin serbest bırakılmasını istedi. Yarın görülecek ler öder. Davul iktidarın boyRecep Tayyip Erdoğan ve iktidar medyasının, ‘her dava öncesi İstiklal Caddesi’nde yürüyüş yapan nunda ama tokmağı başkası gün onlar gazeteci değil, terörist’ dediğine vurgu gazeteciler, “Zindanlar boşalsın, gazetecilere özkullanıyor. Onun için şu anyapılarak, “Rehin gibi cezaevinde tutulan tüm gürlük” sloganları attı. Galatasaray Lisesi önünde da egemen olmadıklarını ve gazeteciler serbest bırakılsın. Biz gerçeğin peşini toplanan gazeteciler, “Tanığız, yanlarındayız, bırakmayacağız ve davayı takip edeceğiz” ifadeleri davayı izliyoruz” sloganıyla Taksim Meydanı’na süreci yönlendiremediklerikullanıldı. (Fotoğraf: CİHAN ORUÇOĞLU) yürüdü. Burada yapılan açıklamada, KCK openi itiraf ediyorlar artık” diESET cmhryt ilan 2.pdf 1 01.02.2013 17:02 ye yorumladı. Yargıdaki örgütlü güç ‘Terörist değil gazeteciler’ TANRIKULU: Yarattığı canavara sahip çıkmıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın uzun tutukluluk sürelerine yönelik eleştirileri üzerine, “hem yargıya müdahale edip hem de yargı bağımsızlığından söz edilemeyeceğini” belirtti. Erdoğan’ın uzun tutukluluk sürelerine yönelik eleştirileri üzerine dün yazılı açıklama yapan Tanrıkulu, “Şimdilerde uzun tutukluluk süresinden yakınan Sayın Başbakan, nasıl bir canavar yarattığının farkına varmış ve bu canavara sahip çıkma cesareti gösterememiştir” dedi. Meşru yoldan muhalefet yapanların cezevine atıldığını belirten Tanrıkulu, Erdoğan’ın “Bu kadar tutuklama olursa buna cezaevi mi dayanır?” diye sormasına tepki gösterirken, “Doğru soru bu değil. Doğru soru; bu kadar haksızlığa hangi vicdan, hangi insan, hangi rejim dayanır şeklinde olmalı” değerlendirmesinde bulundu. Tanrıkulu, “Başbakan özel mahkemelerle yeni bir rejim canavarı yarattığı için tüm halkımızdan özür ve af dilemeli” dedi. C M Y CM MY CY CMY K diğer kapıdan bırakıyorsun, Genelkurmay Başkanı’nı, milletvekillerini tutuksuz yargıla arkadaş...” Yalaka medya suçluyla suçsuzu aynı torbaya koydu... Terörle mücadele eden TSK’nin komutanlarını çoktan terörist ilan ederken, niçin susmuştu Erdoğan? O zaman konuşsaydı Türkiye bugün büyük bir ayrışmaya gitmezdi... Kimsenin suçlular yargılanmasın dediği falan yok... Elbet yargılansın! Bir koşul var sadece: Uyduruk kanıtlarla, telefon dinlemeleriyle değil, gerçek kanıtlarla... İçler acısı mektuplar yayımlıyor Cumhuriyet, zindanlardan gelen... İnsanın vicdanı sızlıyor, içi acıyor! Başbakan Erdoğan’ın yıllar sonra bir gerçeği görmesi elbet sevindirici. Yalaka medya da gazetecileri, aydınları, sanatçıları hedef göstermekten, muhalifleri “darbeci” olarak yaftalamaktan umarım vazgeçer... HHH Bugün pazar... Umutla umutsuzluk! Sevgiyle aşk! Hüzünle ayrılık... Maviden alacakaranlığa uzanan aydınlık bir çizgi. Şafak vakti! Bir annenin evinin odasında Mehmet’ine bakan görüntüsü. Şırnak’ta, İdil’de kuşların kanatları üzerinde çığrışması... Zaman geçiyor, farkında mısınız? Şehit haberlerini duymuyorum artık. Alaca bir şafakta uyanmıyorum... Hüzünlerim acıya dönüşmesin istiyorum. İlkyaz sürgün versin ülkemin coğrafyasında... Akan kan dursun, barış gelsin! Ayrımcılık bitsin. Nice yiğitlerimizi, aydınlarımızı, emekçilerimizi, gençlerimizi yitirdik terörden. Kana kan intikam diyerek nice ölümlere tanık olduk. HHH Görkemli ülkemin dört bir yanında ışıklar yansın, sevgimiz çoğalsın... Türkülerimiz, şarkılarımız ortak bizim... Kültürümüz ortak! Haydi yaşama sarılalım birlikte... Dünyanın bir ucundan bir ucuna mavi sularda yelken açalım... Düşlerimizi çoğaltalım insanlık adına! Bilir misiniz sisler iz bırakmaz hayatta... KADINA ŞİDDET UYGULAYANLARIN TAHLİYESİNE TEPKİ ‘Pimi çekilmiş bombalar sokakta’ delerden terör ve cinsel suçları işleyenler yararlanmıyor. Yasanın yüANKARA Ankara Barosu Ge rürlüğe girmesiyle birlikte tahliyelincik Merkezi Başkanı avukat Hilal ler başladı. Ancak bu düzenlemeye Akdeniz, anadilinde savunma yasa toplumun çeşitli kesimlerinden tepsıyla birlikte getirilen denetimli ser ki geldi. Kadına karşı şiddetle mücabestlik düzenlemesiyle kadına yöne dele için kurulan Ankara Barosu Gelik şiddet uygulayan kilincik Merkezi’nin Başşilerin de tahliye olacaHilal Akdeniz, şu Gelincik Merkezi Başkanı kanı ğını belirterek “Bunlar eleştirilerde bulundu: avukat Hilal Akdeniz, pimi çekilmiş bomba“Yasa kapsamında lar. Yeniden eşine karkasten işlenen suçlardenetimli serbestlik şı şiddet uygulamayada üç yıl, taksirle işkapsamında kadına cağının garantisi var lenen suçlarda ise beş şiddet uygulayanların yıl ceza alanlar dışarı mı?” dedi. da tahliye olmasına Cumhurbaşkanı Abçıkabilecek. Bu kapsadullah Gül tarafından ma girenler de geneltepki göstererek, onaylanarak yürürlüğe de yaralama, hakaret, ‘’Bu çıkan kişiler, giren anadilinde savuntehdit gibi suçları iştoplum için tehlike ma yasası ile birlikte 15 leyenler oluyor. Tabii bin hükümlü de tahliye buna eşine karşı şidoluşturabilir. Evine hakkı kazandı. Yasay gidip tekrar eşine şiddet det uygulayanlar da la, hükümlülerin denegiriyor. Şimdi bunlaruygulamayacağının timli serbestlikle tahlidan da elbette çıkan yeleri için “açık ceza olacak. Bu çıkan kişigarantisi yok’’ dedi. infaz kurumunda celer, toplum için tehlizasının son 6 ayını keke oluşturabilir. Evisintisiz olarak geçirme” şartı kaldı ne gidip tekrar eşine şiddet uygurılmıştı. Kasten işlenen suçlarda üç lamayacağının garantisi yok. Pimi yıl, taksirle işlenen suçlarda ise beş çekilmiş bomba bunlar. Örneğin yıl veya daha az süreli hapis cezala Sincan’da eşini yaralamaktan cerının infazının, çağrı üzerine gelen zaevine giren kişi, tahliye oldukhükümlünün istemi üzerine, cumhu tan sonra eşini öldürmüştü. Oysa riyet başsavcılığı tarafından da erte devlet, bunları affederken kadına lenmesi imkânı getirilmişti. Bu mad sormalıydı.” ALİCAN ULUDAĞ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear