25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 18 AĞUSTOS 2012 CUMARTESİ dishab@cumhuriyet.com.tr 12 DIŞ HABERLER Suriye’ye 60 bin asker planı Dış Haberler Servisi ABD ve müttefiklerinin, Beşşar Esad rejiminin düşmesinin ardından Suriye’deki kimyasal ve biyolojik silah tesislerinin güvenliğini sağlamak için 10 binlerce kişilik kara gücünün gerekeceği bir en kötü durum senaryosu üzerinde çalıştığı bildirildi. Reuters haber ajansının ABD ve diplomatik yetkililere dayandırdığı haberine göre, gizli görüşmeler Esad’ın güvenlik güçlerinin dağılması halinde, Suriye’deki kimyasal ve biyolojik silah tesislerinin talana açık hale geleceği varsayımına dayanıyor. Senaryoda, bu tesislerin sağlık ve çevre üzerindeki olumsuz etkileri göz önüne alındığında bu tesislerin yalnızca havadan bombardıman ile yok edilmesi mümkün görünmüyor. Hassas görüşmelerle ilgili konuşurken isminin açıklanmasını istemeyen ABD’li bir yetkili, ABD’nin hâlâ Suriye’ye kara gücü göndermek gibi bir niyetinin bulunmadığına dikkat çekti. Pentagon, uçuşa yasak bölge uygulamasına da yakın bir zaman içinde ihtimal vermiyor. ABD’li yetkili “Şu anda kara gücü konuşlandırma yönünde bir plan yok. Bu bir en kötü durum senaryosu” derken, bu senaryoda ABD güçlerinin de rol alaca ABD ve müttefiklerinin, ‘Esad rejiminin düşmesinin ardından’ Şam yönetiminin elindeki kimyasal ve biyolojik silahların radikal güçlerin eline düşmesini önlemek için 5060 bin kişilik kara gücü gerektiren ‘en kötü durum senaryosunu’ görüştükleri bildirildi. naklar, bu sayının barışı korumak için yeterğını kaydetti. Yine isimleri açıklanmamak kaydıyla ko li olmayacağını, yalnızca silah tesislerini günuşan iki diplomatik kaynak da, yetkililerin en venceye almak için yeteceğini vurguladılar. Şu aşamada, bu tip bir askeri misyonun nakötü senaryosunun gerçekleşmesi durumunda 5060 bin kişilik bir kara gücüne ihtiyaç du sıl organize edileceği, hangi ülkelerin katılacağı net değil. Ancak kaynakyulacağını, ayrıca takviye güç lara göre bazı Avrupa gerekeceğini söylediler. ülkeleri katılmak Diplomatik kayŞANLIURFA/ HATAY (Cumhuriistemedikyet) Suriye ile en uzun sınır hattı olan Şanlıleri meurfa’da güvenlik önlemleri üst seviyeye çıkarıldı. Daha sajıönce Suriye sınırındaki ilçelere tank, füze rampaları, zırhlı nı ilettiler. Belirli bir acil durum planından söz etmeyen Beyaz Saray ise şimdilik sadece bu silahlarla ilgili kaygısını dile getirmekle yetiniyor. Ulusal Güvenlik Konseyi Tommy Vietor, bu silahları takip ederken, Suriye’nin komşuları ve uluslararası toplumdaki dostlarıyla da istişare halinde olduklarını kaydetti. Suriye’nin elindeki konvansiyonel olmayan silah stoğunun boyutuyla ilgili net bir bilgi olmasa da, VX, sarin ve tabun gibi sinir gazlarının bulunduğu sanılıyor. ABD’li yetkiliye göre ülkenin çeşitli yerlerine dağılmış durumda araç ve personel takviyesi yapılan Şanlıurfa’da, bu kez kent merkezine birkaç kilometre uzalıktaki Mehmetçik köyü yakınlarınonlarca tesis var ve havadan bombardıman bu da hâkim bir tepeye, Malatya 7. Ana Jet Üssü Komutanlığı’ndan heligazların havaya karışmasına yol açabilir. kopterler ile getirilen füze rampaları konuşlandırıldı. Araç ve yaya trafiABD, İsrail ve Batılı güçler Esad yönetiğine kapatılan alanın çevresinde de güvenlik alanı oluşturuldu. Jandarminin elindeki kimyasal silahların El Kaide malar, bölgeye yakın noktalardan geçen araçları arayıp içindekileri kimlik benzeri cihatçı Sünni örgütlerin ya da Hizkontrolünden geçirdi. Ülkelerindeki olaylardan kaçan, aralarında 1 general, bullah’ın eline geçmesinden endişe ediyor. 4 albay, 1 yarbay, 4 yüzbaşı, 1 üsteğmen, 2 başçavuşun da bulunduğu 1908 Suriye kimyasal silah programına 1973’te Suriyeli Türkiye’ye sığındı. Siviller Gaziantep’e, askerler Reyhanlı’daki başlamıştı. Apaydın Kampı’na gönderildi. Efsane Aktöre Veda “Adile Naşit, Kemal Sunal ve Müşfik Kenter. Katıldığım en kalabalık aktör cenazeleridir” diyor yanı başımda Haldun Dormen… Perran Kutman, Erdal Özyağcılar, Başar Sabuncu, Okan Yalabık, Deniz Türkali, Gürer Aykal, Musa Uzunlar, Yetkin Dikinciler, Nejat İşler, Mehmet Güleryüz… Hepsi kol mesafesinde etrafımda. Tiyatro tam kadro burada. Tiyatro, sanat dünyasının önde gelen isimleri Müşfik Kenter’e eksiksiz vedaya gelmiş… Sadece sanatçılar değil… Kenter’in öğrencileri, gençler, özellikle kadınların yoğun olduğu bir kalabalık doldurmuş Teşvikiye Camisi avlusunu. Avlu öylesine dolu ki… Kalabalığın içine girmeye çekinen çok sayıda sade vatandaş da Teşvikiye Camisi’nin caddeye bakan yeşil parmaklıkları arkasından cenazeyi izliyor. İnsanların giderek dağıldığı bayram arifesi olmasa, kalabalığın daha büyük, daha da ezici olabileceğini düşünüyorum. Bir gece önce hele internet sitelerinde, sosyal medyada yazılanları okuduktan sonra Müşfik Kenter’in her yaş grubundan insanın yaşamına giren, bütünüyle halka mal olmuş bir sanatçı olduğunu fark ediyorum. Orta yaş ve orta yaş üstü kesimler onu klasik tiyatroda, radyo döneminden tanımış… Daha genç kuşaklar büyük oyuncuyu, “kendilerini televizyona kilitleyen Alf’in sesi” olarak bellemişler… Kiminin yaşamına Orhan Veli’den, Nâzım Hikmet’ten şiirlerle girmiş Müşfik Kenter… Kimininkine “kıssadan hisse” öykülerle… Ve herkes sonuçta sesine efsunlanmış… Yakışıklılığıyla ortalığı kasıp kavurduğu gençlik yıllarını hatırlayanlar, yılların silikleştiremediği albenisine kapılmış… Müşfik Kenter öyle ya da böyle hayatlarımıza girmiş. Her birimizde silinmeyen izler, anılar bırakmış. Onun için bugün Teşvikiye Camisi’nde toplanan bu kalabalık ve parmaklığın beri yanından cenazeyi izleyen ezcümle insanlar, yaşamlarından gerçek bir kesitin, bir parçanın koptuğunu hissediyor. Kendilerinden bir büyünün eksildiğini düşünüyorlar. Sıcak ağustos öğleninde o yüzden buradalar. Yakınımda dostum Zeynep Erkut; “Çocukluğumuz gidiyor Nilgün” diyor: “Gençliğimiz gidiyor!” Bizler gibi sıradan sanatsever / tiyatroseverler; yitirilen anılarımızın hüznünü yaşıyoruz. Bizden her geçen gün biraz daha uzaklaştığını hissettiğimiz köklerimizin, elimizden kayan geçmişimizin ve eski Türkiye’nin günlerinin yasını tutuyoruz… Tiyatro dünyası ise yeri doldurulmayacak bir “usta”, bir “efsane aktörün” kaybına ağlıyor. “Efsane aktör” tabirini, yanına başsağlığı dilemek için gittiğim Haldun Dormen kullanıyor. “Onu yalnız Türkiye’nin değil, dünyanın efsane aktörleri arasına yerleştiriyorum” diyor: “Müşfik Kenter, dünyanın en iyi aktörlerinden biriydi. Yerini doldurmak çok zor.” “Efsane” ile ne kastettiğini sorduğumda Dormen; “Oynasa da oynamasa da etkisini yitirmeyendir!” yanıtını veriyor: “Hayalde ve akılda kalan. Öldükten sonra da ünü devam eden oyuncudur.” Bir gece önce izlediğim Müşfik Kenter’le yapılmış son röportajlardan birinde, aktörün oyunculuğu “ciddi bir şaka” olarak tanımladığını hatırlıyorum: “Oyunculuk beni hep güldürmüştür. Bu mesleğin ciddi bir şaka olduğunu düşünürüm” şeklindeki sözleri kulağımda yankılanıyor… Böylesi bir oyunculuk tanımını kendisini uzun boylu ciddiye almayacak kadar dev, dünya sahnesinin gerçekten efsane olmuş deha oyunculardan duyduğumu düşünüyorum. Roma’da tanımış olduğum Marcello Mastroianni mesela, oyunculuğu böyle hep “ebedi bir çocukluk” olarak tanımlardı. İngiliz tiyatrosunun önde gelen isimlerinden Peter Brook keza aynı şekilde “aktörü 80 yaşına dek çocuk kalan insan” kategorisine koymasıyla bilinir. Bir yanıyla saf, bir yanıyla ele avuca sığmayan ve önden kestirilmeyen bir yaramaz; bir yanıyla alabildiğine oyunbaz… Bana göre Müşfik Kenter böyle sonuna dek “çocuk kalabilmiş sayılı aktörden” biriydi. Dormen’in uluslararası ölçekte yaptığı “efsane aktör” tanımını sonuna dek hak eden bir isimdi… Teşvikiye Camisi avlusunda onu uğurlarken aramızda sürekli, “yerini dolduracak” başka bir isim olmadığını konuştuk. Arkası gelmeyen bir aktör sınıfının son temsilcisi oldu Müşfik Kenter. Nur içinde yatsın. SINIRA FÜZE RAMPASI Kuşakları birleştiren oyuncu Tekin Ankara’nın yardımını bekliyor Dış Haberler Servisi LübFRANSIZ BAKANLA nan’da bir Türk’ün daha kaçıANKARA’DA rıldığı haberi gelirken, Mikdat aşireti tarafından çarşamba güSURİYE ZİRVESİ nü kaçırılan Aydın Tufan Tekin’e, AA muhabiri ulaştı. ANKARA (Cumhuriyet Büro“Sağlık durumunun yerinde su) Fransa Dışişleri Bakanı olduğunu ailesine iletmesiLaurent Fabius, Dışişleri Bakanı ni” isteyen Tekin, Türkiye’deki Ahmet Davutoğlu’nun daveti üzerine Türkiye’ye geldi. Göyetkili makamların harekete rüşmenin ardından düzenlenen geçmesini beklediğini söyledi. basın toplantısında gündemin Lübnan’ın Daily Star gazeSuriye olduğu açıklayan Davutesi, güvenlik kaynaklarına toğlu “Hepimizin hedefi net. Sudayanarak önceki gece Abriye halkının çektiği ıstırap bitdülbasit Arslan isimli Türk’le meli” dedi. Davutoğlu, Lübbir Lübnanlının kaçırıldığını nan’da kaçırılan Türk yurttaşladuyurdu. Gazete, Arslan’ın rına ilişkin ise “Lübnan TürkiChoueifat kasabasında bir grup ye’nin dostudur. Suriye’deki adam tarafından Mercedes araolaylarla Türk vatandaşlarının ve Lübnan’ın alakası yoktur. cından çıkarılarak kaçırıldıLübnan hükümetinin gerekli tedğını kaydetti. Tekin’i rehin birleri almasını bekliyoruz. Bütutan Mikdat aşireti olayla ilyükelçiliğimiz ve istihbarat bigisinin olmadığını açıkladı. rimlerimiz çalışıyor” dedi. Mikdat aşireti çarşamba günü için mi bu şekilde kobir aşiret mensunuştuğuna” ilişkin sobunun Şam’da rusuna, “Hayır keÖzgür Suriye Orsinlikle sorun yok, dusu tarafından her konuda yardımrehin alınmasına cı oluyorlar, ‘duş alamisilleme olarak cağım’ dediğimde tearalarında Temiz havlu getiriyorkin’in de bulunlar. Meyve, yemek duğu çok sayıda geliyor” karşılığını Suriyeliyi kaçırverdi. mıştı. Önceki gün Güvenlik gerekçede 11 Suriyeli kasiyle cep telefonlarına çırıldı. Tekin kendisini kaAA’ya Bey çıranlarla iftar yaptı. ve dizüstü bilgisayarlarına el konulan AA rut’ta havalimanından çıkar çıkmaz kaçırıldı muhabirleri Mustafa Yıldız ğını anlatan Tekin, Özgür Su ve Ogün Yıldız gözleri kapariye Ordusu’nun Mikdat ailesi lı şekilde plakası karartılmış siüyesi Hassan Mikdat’ı serbest yah bir ciple, Tekin’in kaldığı bırakması için Türk hükümeti binaya getirilerek görüşmeleri nin girişimde bulunmasını um sağlandı. Tekin ile 7 kişinin ifduğunu belirtti. Aşiret Hassan tar yaptığı sırada binaya giren Mikdat’a bir şey olması duru AA ekibine de iftarlık ikram munda önce Türk rehinenin edildi. öldürüleceğini bildirmişti. Teışişleri uyardı kin, “Aileme iyi olduğumu Dışişleri Bakanlığı’nın Lübsöylemek istiyorum. Bana gayet iyi davranıyorlar, bir sı nan’da iki Türk vatandaşının kıntım yok. Ne istersem sağ kaçırılması üzerine yayımladıolsunlar sağlıyorlar. Sağlı ğı seyahat uyarısında “Vatanğım sıhhatim yerinde ve mo daşlarımızın zorunlu kalmaralim yerinde teşekkür ede dıkça Lübnan’a seyahat etrim” diye konuştu. AA muha mekten kaçınmalarında faybirinin “Baskı altında olduğu da görülmektedir” denildi. REUTERS Kaçırılan Türk vatandaşından mesaj Apartheid günleri gibi... Dış Haberler Servisi Güney Afrika’da, greve giden maden işçilerine polisin açtığı ateşte ölenlerin sayısının 34’e çıktığı bildirildi. Gazeteler, Apartheid döneminden beri en kanlı polis operasyonu olarak tarihe geçen olayı yoksul Güney Afrikalıların üzerindeki saatli bombanın patlaması olarak niteledi. Önceki gün yaşanan olay, ülkede iktidardaki Afrika Ulusal Kongresi ile işsizlik ve yoksulluk mücadelesi veren halk arasındaki uçurumun derinleşmesi olarak yorumlanıyor. Konuyla ilgili makalesinde “saatli bombanın artık patladığını” yazan Sowetan gazetesi, ülkenin mineral zenginliğinden pay almak için yürütülen savaşın bir kez daha yoksul Afrikalıları vurduğunu ifade etti. Dünyanın en büyük üçüncü platin üreticisi Lonmin şirketinin sahibi olduğu platin madeninde aylık 300500 dolar alan işçiler, ücretlerinin 1500 dolara çıkarılması için 10 Ağustos’ta greve gitmişti. Şirket, işçilere cuma gününe (dün) kadar işbaşı yapmazlarsa işten atılacakları ültimatomu vermişti. Johannesburg’un 100 km kuzeybatısındaki Marikana’ya bakan tepede toplanan 3 bin madenciyi dağıtmak için önceki gün polis çağrıldı. Polisin, ateş açmasıyla sonuçlanan olayların nasıl geliştiği tam olarak bilinmiyor, ancak bazı görgü tanıkları polisin göstericilerin polis barikatını yarmaya çalışması üzerine ateş açtığını söylüyor. Star gazetesi 86 kişinin de yaralandığını duyurdu. Polisin açtığı ateş sonucu ortalık cesetle dolarken 1994’te sona eren ırkçı Apartheid rejimi günlerini anımsatan kanlı görüntüler ortaya çıktı. Dün sabah polis ve adli tıp uzmanlarının soruşturma için olay yerinde bulunduğu sırada, sırtında bebeğini taşıyan bir kadın da önceki geceden beri eve gelmeyen madenci eşini arıyordu. Güney Afrika polisi meşru müdafaa amaçlı ateş açıldığını söylüyor. “Anlamsız şiddetten” şoke olduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Jacob Zuma, sorunların şiddete veya yasadışı yollara başvurmadan diyalog yoluyla çözülmesine olanak sağlayacak bir demokrasileri olduğunu vurguladı. Ücret tartışmasının Ulusal Madenciler Birliği’nin (NUM) gücünü kırmaya çalışan ve yeni kurulan Madenciler ve İnşaat Birliği (AMCU) ile arasındaki gerilim nedeniyle büyüdüğü, şimdiye kadar ikisi polis 10 kişinin hayatını kaybettiği belirtiliyor. ‘Dünyanın en iyi aktörlerindendi’ Önceki gün ateş açarak 34 madenciyi öldüren polisi dün Güney Afrikalı kadınlar protesto etti. (REUTERS/AP) IRAK’TA İPLER KOPUYOR DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Irak’ta merkezi Bağdat hükümeti ile bölgesel Kürt yönetimi arasındaki petrol, tartışmalı bölgeler, peşmergenin durumu ve silahlandırılması konusundaki kriz derinleşiyor. Kürt internet sitelerinde çıkan haberlere göre son olarak, Irak Başbakanı Nuri el Maliki’nin talimatı ile 2006 yılından beri Bağdat’ta merkezi hükümet ile Kürt yönetimi arasında koordinasyon görevi gören Kürt yönetiminin Bağdat’taki ofisi resmi belgelerinin bulunmadığı gerekçesiyle kapatıldı. Kürt yönetimi kapatma kararının yasalara aykırı olduğunu bildirdi. Irak parlamentosundaki Kürdistani Fraksiyonlar İttifakı Başkan Yardımcısı Muhsin Seydun, “Kürdistan bölge hükümeti temsilciliği Bağdat’ta yeni açılmış bir temsilcilik değil, 6 yıl önce açıldı. Bu temsilcilik koordinasyon görevini yürütüyor” dedi. D Almanya ordusuna kriz anında yeni yetkiler OSMAN ÇUTSAY Lübnan’da Sünni gruplar da kaçırmalara karşılık olarak yolda kimlik kontrolüne başladı. (EPA) FRANKFURT Federal Anayasa Mahkemesi, Alman ordusunun, çok olağanüstü durumlarda yurtiçinde de askeri müdahalelerde bulunabileceğini karara bağladı. Mahkeme dün yayımlanan kararında kısıtlayıcı koşullara dikkat çekerken özel askeri savunma araçlarının ancak “son çare” olarak kullanılabileceğinin altını çizdi. Karlsruhe’deki en yüksek yargı kurumunun yeni kararına göre, ordu birlikleri terör saldırılarına karşı savunma amacıyla, yurtiçinde ancak “son derece dar çizilmiş sınırlar dahilinde” ve mevcut tehlikeyi bertaraf etmek üzere silah kullanabilecek. Bu çareye başvurmak için ise yaşanan koşulların “felaket boyutlarındaki istisnai bir durum” olarak tanımlanması gerekecek. Anayasa Mahkemesi kararında, açık bir biçimde “Gösteri yapan bir insan topluluğundan kaynaklanan tehlikelere karşı askeri müdahalenin mümkün olamayacağı” ifadesinin kullanılması dikkat çekti. Federal Anayasa Mahkemesi, tartışmalara yol açan 2006 yılındaki bir kararında özgün askeri silahların yurtiçinde kullanılamayacağını karara bağlamıştı. Polis, Assange’ı bekliyor Dış Haberler Servisi Ekvador’un WikiLeaks’in kurucusu Julian Assange’ın sığınma başvurusunu kabul etmesinin ardından İngiltere polisi, Assange’ın iki aydır kaldığı büyükelçilik binasını kuşatmaya aldı. Ekvador’un Londra Büyükelçiliği’nin çıkışlarını tutan 40’tan fazla polisin görevi Assange’ın kaçırılmasını önlemek. Binanın çatısının, asansörlerinin sıkıca gözetlendiği operasyonun günlük maliyetinin 50 bin sterlini bulabileceği belirtiliyor. Polisin elinde 41 yaşındaki Assange’ın diyelim bir mobilya içinde kaçırılmasını önlemek için ısıyı saptayan dedektörler de var. Önceki günden beri bina çevresinde kamp kuran yandaşlarının Assange’a desteği de sürüyor. İngiltere hükümeti, Avustralya vatandaşı Assange’ın cinsel saldırı suçuyla karşı karşıya olduğu İsveç’e verilmesinin kendisi için yasal zorunluluk olduğunu savunuyor. Taraftarları İsveç’in Assange’ı ABD’ye vermesi durumunda idam cezası almasından endişe ediyor. WikiLeaks 2010’da Irak ve Afganistan’a ilişkin ABD askeri belgeleri yayımlamıştı. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear