Catalog

SAYFA CUMHUR YET 23 ŞUBAT 2011 ÇARŞAMBA 6 HABERLER HSYK 9 bölgede kurulma kararı alınan istinaf mahkemelerinin başsavcılarını belirledi AVRUPA GÜRAY ÖZ ‘El öpen’ başsavcı da atandı İLHAN TAŞCI Yeni Bir Kadeh Gerek Arap dünyasında, Ortadoğu’da olup bitenleri anlamak o kadar da kolay değil. Ne oluyor? Yeni bir devrimler çağına mı giriyoruz? Bir şeyler olduğu kesin. Bölgenin diktatörleri zor durumdalar. Tunus’un diktatörü hızlı bir şekilde ülkesini terk etti. Mısır’ın diktatörü 18 gün dayandıktan sonra şimdi Şarm el Şeyh’te bir tür tutukludur. Libya’nın tuhaf diktatörü Kaddafi kanlı bir yöntemle direnmeyi deniyor. Belki şu sıralarda teslim bayrağını çekmiştir. Suriye demokratik reformlardan söz ederek önlem almaya çalışıyor. İsrail Batı’nın tedirgin kuşudur artık. Lübnan gelişmelerin kendi kaosundan kurtulmaya yarayıp yaramayacağını anlamaya çalışıyor. Suudi Arabistan... Burada duracağız. Duracağız, çünkü ABD ve Avrupa ülkelerinin, devrim değil, ama adlı adınca ayaklanmalara yaklaşımlarını, heveslerini ve korkularını gözden geçirmeden bir sonuca varamayız. Batı her şeyden önce bu ülkelerdeki gelişmeleri ileriye doğru bir adım ya da pek sık yineledikleri şu sahtekârlık kokan “demokrasi”ye gidiş olarak görmüyor. Ne kadar yinelerse yinelesin, onun böyle bir hevesi yok. Ölçüsü, ölçütü, çıkarlarının zedelenmemesi, zarar görmemesi ve daha önemlisi gelişmelerin kendisi için yeni olanaklar, fırsatlar yaratmasıdır. Tabii biraz da korkuyorlar. Çünkü böyle altüst oluşlar çok hızlı ve istenmeyen sonuçlara da yol açabilir. Ortadoğu’daki, Arap dünyasındaki gelişmeleri dikkatle izleyen sol ise biraz çocuk gibidir. Her altüst oluşta duyduğu heyecanı burada da duyuyor. Kuşkusuz geçmişten aldığı dersler de var. Birilerinin yıkılması birilerine alan açar ve bu alanı dolduranlar her zaman halk için iyiye, iyileşmeye, gerçek bir demokratikleşmeye, çağdaşlaşmaya hizmet etmeyebilirler. Değişim, sömürü ile mücadelenin koşullarını yaratamayabilir. Ortadoğu’da diktatörlerin yıkılıp gitmesinden sonra zorbalığa isyan edenlerin iktidarı gerçekten denetleyebilecekleri, ortak olabilecekleri koşulları yaratmak için öncelikle Batı konusunda uyanık olmalarında yarar var. Bu ülkelerdeki sol güçlerin bu konudaki tutum ve görüşlerini şimdilik bilemiyoruz, yeterli bilgiye sahip değiliz. Durumu bizim gibi dışarıdan değerlendirenlere, hariçten gazel okuyanlara pek fazla söz düşmez, ama durumu kavramak için, en azından kendimiz için bir arayışa girebiliriz. Emine Erdoğan BM’de konuştu Dış Haberler Servisi Başbakan Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, New York’ta BM Kadının Statüsü Komisyonu’nun 55. Oturumu’nun açılışında onur konuşmacısı olarak BM Genel Kurulu’na hitap etti. Erdoğan, “Kadınlar insan onuruna yaraşır var olma hakkı istiyor” dedi. ANKARA Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), 9 bölgede kurulma kararı alınan bölge adliye (istinaf) mahkemelerinin başsavcılarını belirledi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcısı oldu. Isparta Savcılığı döneminde, türbanlı öğrencileri üniversiteye almayan Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi Rektörü Prof. Metin Lütfi Baydar hakkında soruşturma izni isteyen Erol Tosun ise Samsun Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’na atandı. HSYK’nin Bölge Adliye Mahkemeleri Cumhuriyet başsavcılıklarına atama kararnamesi, kurulun internet sitesinde yayımlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Engin, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’na atandı. Pek çok dava açısından kritik öneme sahip İs İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcısı oldu. Kritik soruşturmalarda kilit rol üstlenen İstanbul Başsavcılığı’na yeni isim atanacak. tanbul Başsavcılığı “boşalmış” oldu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı için kurul yeni bir isim atayacak. Kararnamede en dikkat çeken isim Ankara Cumhuriyet Savcılığı’ndan, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’na atanan Erol Tosun oldu. Tosun, Isparta Savcısı olduğu dönemde, anayasada yapılan değişiklik sonrası türbanlı öğrencileri üniversiteye almayan Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi Rektör, Baydar hakkında soruşturma izni istemişti. Tosun, anayasa değişikliği sonrası rektörlerin kanuni dayanağı olmadan türbanlı öğrencileri üniversitelere almadığını belirtmişti. 9 Mart 2009 tarihinde Aydın’da Erdoğan’ın şehir turu sırasında, 14 yaşındaki M.S.Ö, “Allah cezanızı verecek” diye bağırmıştı. İddiaya göre, Erdoğan, yanına çağırdığı M.S.Ö.’yü konuştuktan sonra gönderdi. M.S.Ö, boynunun arkasında oluşan çiziklerin Erdoğan’ın kendisiyle konuşurken meydana geldiği iddiasıyla şikâyetçi olmuştu. Bunun üzerine Aydın Cumhuriyet Başsavcısı Sabri Beytorun, soruşturma sonunda M.S.Ö.’nün Başbakan hakkındaki şikâyetinde “kovuşturmaya yer olmadığı”na karar vermişti. Ancak daha sonra Cumhuriyet Savcısı Zeki Polat, M.S.Ö. hakkında Erdoğan’a hakaret suçlamasıyla 13 yıl hapis cezası istemiyle dava açmıştı. Beytorun, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan Adana Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’na atandı. “El öpen” başsavcı olarak bilinen Nevşehir Cumhuriyet Başsavcısı Necmettin Saygın ise Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’na atandı. Geçen yılki Şeker Bayramı nedeniyle Nevşehir’de protokolün geleneksel bayramlaşma töreni sırasında Saygın, Nevşehir Valisi Osman Aydın’ın elini öpmüştü. HSYK kararnamesine göre, Adalet Başmüfettişi Celal Kocabaş İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’na, Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Sait Gürlek Bursa Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’na, Konya Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Canan, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’na, Giresun Cumhuriyet Başsavcısı Radi Akyol, Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’na, Isparta Cumhuriyet Başsavcısı Abdulkadir Şahin, Konya Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’na atandı. BURSA (Cumhuriyet) Bursa Gemlik Belediye Başkanı CHP’li Fatih Mehmet Güler hakkında İçişleri Bakanlığı müfettişleri tarafından geçen yaz meydana gelen 3 boğulma olayı ile ilgili ‘ihmal’ iddiasıyla soruşturma başlatıldı. Güler “Türkiye’de nadir görülen soruşturmalarından birini yaşıyoruz” dedi. CHP’li başkana soruşturma BAŞSAVCI ENGİN Telefonları dinleniyordu Tebligatın ardından yeni görevine başlayacağını belirten Başsavcı Aykut Cengiz Engin, Balyoz ve Ergenekon soruşturmasını yürüten özel yetkili savcılarla sık sık karşı karşıya geldi. İstanbul Haber Servisi HSYK kararıyla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcısı olan Aykut Cengiz Engin, atanma kararını televizyondan öğrendiğini, kendisine tebligat yapılmasının ardından görevine başlayacağını belirtti. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başsavcı Engin, haziran ayı itibarıyla diğer atamaların da yapılmasının ardından göreve başlamayı istediğini belirtti. Engin, “Gerekenleri orada da yapacağız. Yeni bir görev, başarılı olmaya gayret edeceğiz” diye konuştu. Engin, Balyoz ve Ergenekon soruşturmasını yürüten özel yetkili savcılarla sık sık karşı karşıya geldi. Savcıları görev ve sorumlulukların dışına çıkılmaması için uyaran Engin, Ergenekon soruşturmasına müdahale etmekle itham edildi. Adalet Bakanlığı müfettişleri, İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurarak, Engin’in telefonlarının “Ergenekon soruşturması” kapsamında dinlenilmesini talep ettiler. Ev, iş ve cep telefonları dinlenen Engin, hakkında dinlenme kararı isteyen Adalet Bakanlığı müfettişleri ve kararı veren hâkim hakkında Adalet Bakanlığı’na suç duyurusunda bulundu. “Balyoz Güvenlik Harekât Planı” kapsamında soruşturmayı yürüten özel yetkili savcılar Mehmet Berk ile Bilal Bayraktar’ın talimatıyla yeni gözaltı dalgası başlatılmıştı. Operasyon sürerken Berk ve Bayraktar, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Engin’in “onayını almadan” gözaltı ve arama kararı verdiği gerekçesiyle görevlerinden alındılar. 70’i muvazzaf 95 asker hakkında gözaltı ve arama kararı alınmıştı. Akşam saatlerine kadar 14 ilde süren operasyonlarda 70’i muvazzaf 86 asker gözaltına alındı. İstanbul Haber Servisi DSP İstanbul Milletvekili, gazeteciyazar Süleyman Yağız’ın “Terleten Sorular” adlı kitabı Parşömen Yayınları’ndan çıktı. Kitapta, Yağız’ın, Başbakan Tayyip Erdoğan ve bakanların yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergelerinini bazıları yer alıyor. ‘Terleten Sorular’ kitabı Serdar Saçan ifadesinde ne dedi İkinci Ergenekon davası sanığı Adil Serdar Saçan, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde verdiği ifadede “Fethullahçılarla ilgili soruşturma izni verdi diye başsavcıyı da dinliyorlar. Gözaltına alındığımda bana ifademde sordular, ‘Sen bu soruşturmayı niye kapattın’ diye. Ben kapatmadım, savcı Muzaffer Yalçın’ın imzası var. ‘Fethullahçılarla ilgili soruşturma iznini, Tuncay Güney ile ilgili soruşturma iznini kim verdi’ diye sordular. Aykut Cengiz Engin. Demek ki sen Ergenekoncusun... Savcı olarak izin verilmiştir, çalışma yapılmıştır, bir şey bulunup bulunmamıştır” dedi. Duruşmayı Toplumsal Bellek Platformu ve PSAKD üyeleri de izledi. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) Sivas davası sanığı Bağ’ın 2006 yılında öldüğü ortaya çıktı Önce katliam, sonra düğün ALİCAN ULUDAĞ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, Malezya Başbakanı Necip Abdülrezzak ile yaptığı görüşmede iki ülke arasında vizenin kaldırılmasına yönelik karar aldıklarını söyledi. Erdoğan,“THY’nin Sabiha GökçenKuala Lumpur, uçuşlarını başlatalım istiyoruz” dedi. Malezya’ya vize kalkıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Pamukkale Üniversitesi’ne Prof. Dr. Hüseyin Bağcı’yı atadı. Bağcı, 4 yıl önceki seçimlerde en yüksek oyu almasına karşın atanamamıştı. Bağcı’nın türban yasağının kaldırılmasına sıcak baktığı ifade edildi. Türbana sıcak rektör ANKARA 2 Temmuz 1993’te Sivas’ta 35 canın yakılarak katledilmesiyle ilgili Ankara’da görülen davanın tutuksuz sanıklarından Yılmaz Bağ’ın (41) 2006’da öldüğü ortaya çıktı. Mahkemeye ulaşan nüfus kayıt örneğinde, sanık Bağ’ın katliamdan 14 gün sonra “16 Temmuz 1993’te evlendiği” belirtilirken, din hanesinde ise “bilinmeyen” ifadesi yazıyor. Mahkeme, Fransa’da bulunan davanın firari sanığı Cafer Erçakmak’ın iadesi için de Adalet Bakanlığı’na bir kez daha müzekkere yazılmasına karar verdi. Madımak katliamının yakala namayan sanıkları yönünden 16 Haziran 1994’te açılan davasının Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dünkü duruşması yaklaşık 5 dakika sürdü. Duruşmaya katliamda yakınlarını kaybeden ailelerin avukatları Şenal Sarıhan, Süleyman Ateş, Fevzi Gümüş ve Kazım Genç katıldı. Cafer Erçakmak’ın başı çektiği 7 sanık arasından ise sadece İhsan Çakmak’ın avukatı Çağdaş Eker duruşmada hazır bulundu. Mahkeme Başkanı Kadir Kayan, sanık Cafer Erçakmak’ın gıyabi tevkifinin infazına ve akıbeti ile ilgili müzekkereye cevap olmadığını belirtirken, sanıklardan Yılmaz Bağ’ın 25 Aralık 2006 tarihinde öldüğünü gösteren nüfus kayıt örneğinin gönderildiğini bildirdi. Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nün 15 Aralık 2010 tarihli yazıyla gönderilen nüfus kayıt örneğinde, 1970 doğumlu olan Yılmaz Bağ’ın, katliamdan 14 gün sonra yani “16 Temmuz 1993’te evlendiği” yazıyor. Bağ’ın din hanesinde ise “bilinmeyen” ifadesi dikkat çekiyor. Duruşmayı katliamda yakınlarını kaybedenlerin aileleri ile Özge Mumcu başta olmak üzere Toplumsal Bellek Platformu üyeleri de izledi. Basın açıklaması yapan Pir Sultan Abdal Külür Derneği Ankara Şube Başkanı Yusuf Şahin, “Sivas katliamının içimizde yaktığı ateş dinmemiştir” dedi. Bundan sonrasını anlamanın bir ölçüsü, ölçütü var mı? Eric Hobsbawm’ın “şarap ve kadeh” metaforuna başvuralım: Yeni şarabı eski kadehe koymayacaksınız. Zaten öyle yapsanız da değişim, kendini yeniliklere açık olmaktan koruyamayacak, ama süreç uzayacak, insanlar acı, sıkıntı çekecektir. Geçmiş yeni gelenin kalıbı olmamalıdır. Eric Hobsbawm’ın veciz anlatımıyla “toplumsal değişim toplumu belli bir noktanın ötesinde hızlandırdığı ya da dönüştürdüğü zaman, geçmiş bugünün kalıbı olmaktan çıkmak zorundadır ve olsa olsa bugünün dikkate alacağı bir model haline gelmesi düşünülebilir.” (Hobsbawm, Tarih Üzerine; Agora Kitaplığı, s.14) Şimdi tehlike bu ülkelerde çatışmanın diktatörlükler lehine sonuçlanması ya da boşluğu dolduranların, Batı’nın çıkarlarını meşruiyetlerinin garantisi olarak görmeleridir. Bu tehlike büyüktür ve kötümser bir bakışla kaçınılmaz gibi duruyor. Batı harekete geçmiştir. Önce güçler dengesine bakıyor: Eskisi korunabilir mi, küçük tavizlerle iş kurtarılabilir mi, yoksa yeninin dizginleri ele geçirme zamanı gelmiş midir? Batı bu konuda hızlı ve etkili davranıyor. Eli çabuktur. Ayaklanmaların, isyanların kendi meşruiyetlerini yarattıkları zamanlarda, isyancıların heyecan içinde es geçtikleri ve sonunda değiştirmeyi unutarak teslim oldukları gerçek, İran’ın Humeyni’ye teslim edilmesi gibi acı bir gerçek olabiliyor. İsyan güzeldir, devrim çekicidir. Ama şarabı yeni bir kadehe koyacaksınız. eposta: guray@cumhuriyet.com.tr ASLAN, ALTAY, YARIMEL’E SORGU AKP’YE CHP’NİN İKİ KATI DESTEK İstanbul Haber Servisi Erkek arkadaşı Can E. (33) ile sahile gelen Rukiye Yayar (18), çantasını bir bankın üzerine bıraktıktan sonra, belirlenemeyen nedenle denize atladı. Deniz polisi, için arama çalışması başlattı. Yayar’ın arkadaşıCan E, gözaltına alındı. Genç kızın sır intiharı Emniyet zirvesine Dink soruları Haber Merkezi Gazeteci Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin Trabzon’da yürütülen soruşturmada eski Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Emin Arslan, eski Trabzon İl Emniyet Müdürü Reşat Altay ile polis Başmüfettişi Levent Yarımel’in talimatla ifadeleri alınacak. Rize Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararı doğrultusunda Dink’in öldürülmesinin ardından Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü ile İl Jandarma görevlilerinin olayda herhangi bir ihmalleri olup olmadığı konusundaki soruşturmayı genişleten Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı, mahkemenin isteği doğrultusunda harekete geçti. Trabzon’da bulunmadıkları öğrenilen Altay ve Yarımel’in ifadesi, Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı’nın isteği doğrultusunda, oturdukları ildeki başsavcılıkça alınacak. Arslan’ın yeni adresinin tespit edilmesinin ardından ifadesinin alınması için bulunduğu ildeki başsavcılığa da yazı yazacağı öğrenildi. İBB Meclisi’nde bütçe kavgası İstanbul Haber Servisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB), CHP’li Çatalca ve Silivri belediyelerinin köylerine temizlik için yapılan maddi desteğinin iki katı AKP’li Şile Belediyesi’ne yapıldı. İBB Meclisi’nin 2011 Şubat oturumunda AKP’li Şile Belediyesi’ne CHP’li Çatalca ve Silivri Belediyesi’nin iki katı destek verilmesi kararlaştırıldı. Bu durumu protesto eden CHP grubu üyeleri toplantıyı terk etti. önüne getirildiğinde Silivri’ye yıllık 505 bin 440 TL, Çatalca Belediyesi’ne yıllık 1 milyon 10 bin 880 TL, Şile Belediyesi’ne ise yıllık 1 milyon 769 bin 40 TL’lik destek AKP ve CHP’li belediyelere yönelik yapılan ayrımcılığın açık bir örneğidir. Silivri ve Çatalca’ya yapılan maddi desteğin tek başına Şile Belediyesi’ne yapılan desteğin toplamı kadar olduğunu gördüğümüzde burada bir yanlışlık yapılmış olabileceğini düşündük. İlgili dosyanın müdürlüğüne yeniden incelenmek üzere havalesini önerdik. Ancak AKP meclis grubu iyi niyete dayalı bu önerimizi reddetti” dedi. DEVLETİN ÇEKİLDİĞİ BELDE Büyükavşarlıların isyanı büyüyor KIVANÇ EL ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) Antalya’da “3. Kulak” adlı operasyonda 15 ilde, para karşılığı “ortam ve telefon dinlemesi” yapan suç örgütüne yönelik operasyonda 10 kişi tutuklandı. Zanlılar arasında çete lideri olduğu belirtilen E.Ö. de bulunuyor. ‘3. Kulak’ta 10 tutuklama ‘İfade sahibi’ Başsavcılık yetkilileri, Arslan, Altay ve Yarımel’in ifadelerinin “şüpheli” olarak değil, “ifade sahibi” olarak alınacağını belirtti. Yetkililer, Dink ailesinin isteği doğrultusunda da Arslan, Altay ve Yarımel’e bazı hususların sorulacağını da ifade etti. ANKARA Kırıkkale’nin Büyükavşar beldesinde pansiyonlu ilköğretim okulu, lise, sağlık ocağı ile PTT’nin kapatılması Büyükavşarlıları harekete geçirdi. Belde bir imza kampanyası başlatmaya hazırlanıyor. Beldede yaşayan akrabalarıyla iletişeme geçen vatandaşlar imza kampanyası başlatmaya hazırlanıyor. Vatandaşlar, kapatılan kurumların açılması için de valiliğe ve bakanlığa dilekçe verecek. Valilik harekete geçti Büyükavşar Lisesi’nden mezun olan birçok kişinin de lisenin kapatılmasına tepki gösterdikleri ifade edildi. Beldeye yurtdışındaki işçilerin gönderdikleri paralar ve belde halkının birikimleriyle alınan ambulansın da kasabadan çekildiği iddia edildi. Büyükavşar’da devletin çekildiğine ilişkin haberin Cumhuriyet’te yayımlanmasının ardından Kırıkkale Valiliği de harekete geçti. CHP İBB Grup Başkanvekili Atalay Oğul, mecliste görüşülen 114. raporda “Yüzölçümleri ve nüfusları göz C MY B C MY B ‘Ayrımcılık yapılıyor’