25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada söylediğine göre-… …“ülkemiz demokrasi mücadelesini, ekonomide güvenini ve istikrarını kaybedecek… evet çıkmaz ise küresel sermaye gelmeyecek…” …kısacası küçük kıyamet kopacakmış! Paketin erdeminden söz ederken bağımsız yargıyı daha da bağımlı duruma getireceği yetmiyormuş gibi sandıktan hayır çıkarsa... ...Ekonomide güvenin sarsılacağı… küresel sermayenin gelmeyeceği gibi yeni uydurma tehditler savuruyor. AB Türkiye raportörü ise dışardan gazel okumanın kolaylığı içinde. Sanıyor ki RTE ve partisi demokrasiyi güçlendirmek için canını dişine takmış… …partili partisiz muhalefet... Demokrasi aşkıyla yanan tutuşan, 17. Türk büyüğü Başbakan’ın çabalarını görmezden gelmek, en hafif yorumuyla gölge düşürmek için seferber olmuş düşüncesiyle Brüksel’den seçmenleri evet’e çağırıyor. “Anayasa değişikliği Türkiye’nin daha demokratikleşmesi ve modernleşmesi yönünde ilk önemli adım” diye buyuruyor. RTE anayasa değişiklik paketini 12 Eylül’de seçmen şu veya bu oranda onaylarsa Türkiye daha demokratikleşecek mi?.. Yoksa toplum daha mı yobazlaşacak, yargı daha mı siyasallaşacak? AB raportörünün, geçmiş aylardaki AKP’nin sözde Batılı yüzünü gösteren haberlere bir zahmet bakmasından vazgeçtik. Örneğin dünkü gazetelerin birinci sayfalarına bir göz atsın da… ondan sonra paketin Türkiye’yi daha demokratikleştireceği masallarını yinelemeye devam etsin! Silivri’deki artık yasaların hiçe sayılmasını kanıtlamaktan da öteye insanlığa, insan haklarına aykırı kararlara isyanı seslendiren konuşmalar dün de gazetelerin birinci sayfalarında yer aldı. Özetleyelim: Mustafa Balbay, Tuncay Özkan ve diğer gazeteciler… aylardır suçlarının ne olduğunu sormaktan… tutukluluk sürelerinin TC yasalarını, AİHM’nin kararlarını çoktaaan aştığını, tutukluluk sürelerinin makul süreyi aşarak artık cezaya dönüştüğünü mahkeme heyetine yinelemekten… “bir kısım medya da” bu gerçekleri yazmaktan usandı… …Fakat mahkeme heyeti Balbay’ın, Özkan’ın aylardır, hatta yıllardır içeride yatanlara tercüman olan yakınmalarını, hak ve adalet arayışlarını dinlemekten usanmadı! Tahliye taleplerini reddeden gerekçe; hele bütün sanıkların sorgulaması bitsin diye başlıyor. Sonra? Sonrası meçhul! Her cuma artık yargıya, yargıçlara isyan eden konuşmalardan sonra aynı sonuç: Tahliyeler ret! Balbay, Özkan, diğer tutuklu gazeteciler haydi koğuşlara! 2 Eylül günü başlayan duruşmalar sırasında hâkimlere “cezayı peşin, hukuku taksitle vermektesiniz” diyen Balbayımızın sözleri vicdanlarda yankı uyandırıyor mu acaba? Tuncay’ın “neden ısrarla ve siyasetin arkasına saklanarak bu davayı yürütüyorsunuz” diye seslenişi hâkimleri hiç mi hiç etkilemiyor mu? AB raportörü işte bu gerçekleri görmeden, bilmeden Brüksel’den AKP’nin değirmenine su taşıyor. AB, anayasa paketi referandumda onaylanırsa “Türkiye’nin modernleşme yönünde bir adım” atacağını söylüyor. Türk medyasına yansıyan yargı ile ilgili gerçeklere itibar etmiyor. Öyleyse; Türkiye’nin nasıl bir modernleşme yolunda ilerlediğini görmek istiyorsa, ünlü Reuter’in haberlerine, New York Times’ın son yazdığına bir göz atsın. Taze örnek: Ankara’da Türkiye-Yunanistan basketbol karşılaşmasında Ukraynalı Kızıl Tilkiler adındaki profesyonel ponpon kızların şov yapmasını yetkililer -söylentiye göre federasyon başkanı- yasaklıyor. Neden? Türkiye’yi modernleştirdiği iddia edilen RTE ile türbanlı eşi, TBMM Başkanı ile türbanlı eşli Dışişleri Bakanı beyefendilerin karşılaşmayı izleyecekleri gerekçesiyle!.. Ponpon kızlar yarı çıplak diye… Bir başka basket maçında da ponpon kızlar şalvarlı giysilerle, sahada gösteri yapabiliyor. RTE ve AKP kadrolarıyla modernleşmek ha? Kel başa şimşir tarak! SAYFA 4 EYLÜL 2010 CUMARTESİCUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 4 Eylül Oslo B 16 Helsinki PB 13 StockholmPB 13 Londra PB 19 AmsterdamPB 18 Brüksel PB 20 Paris B 24 Bonn PB 21 Münih PB 18 Berlin Y 17 Budapeşte Y 20 Madrid PB 30 Viyana Y 16 Belgrad PB 24 Sofya Y 19 Roma PB 26 Atina PB 29 Zürih Y 19 Moskova PB 15 Aşkabat A 31 Taşkent A 33 Bakû A 35 Bişkek A 26 Tiflis A 33 Kahire A 33 Şam A 36 İstanbul PB 28 Edirne PB 28 Kocaeli PB 31 Çanakkale PB 29 İzmir B 31 Manisa B 33 Denizli B 33 Zonguldak PB 27 Sinop PB 27 Samsun Y 25 Trabzon Y 26 Giresun Y 26 Ankara B 31 Eskişehir B 31 Konya B 30 Sıvas B 29 Antalya B 32 Adana PB 36 Mersin B 35 Diyarbakır B 39 Şanlıurfa B 38 Mardin B 36 Siirt B 38 Hakkâri B 34 Van B 29 Kars PB 28 Yurdumuzun kuzey kesimleri parçalı bulutlu, Doğu Karadeniz kıyıları sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerler az bu- lutlu ve açık ge- çecek. Hava sı- caklığı kuzey ve iç bölgelerde 2 ila 4 derece artacak. ‘Benimle siviller görüşüyor’ DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Terör örgütü PKK lideri Abdullah Öca- lan, İmralõ’da kendisiyle görüşen heyetle ilgili tartõşmalara “Benimle siviller görü- şüyor” sözleriyle katõlarak hükümeti işaret etti. Öcalan’õn avukatlarõyla çarşamba gü- nü yaptõğõ görüşmenin ayrõntõlarõ, Fõrat Ha- ber Ajansõ’nda (ANF) yayõmlandõ. Öcalan, “Benimle görüşen heyet, sivil kişilerden oluşuyor. İlk dönemler benimle görüşen- ler askeri heyetti, şimdiki heyet sivil bir heyet. Bilemiyorum hükümetin son açık- lamalarına bakılırsa aniden kesilebilir de. Önümüzdeki bu son iki hafta olduk- ça önemli. Referandum sonrası 12-20 Eylül arası bazı şeyler daha çok netleşir. Ben de halkımıza bu tarihe kadar bekle- yin diyeceğim. Eğer bu tarihe kadar bir gelişme olmazsa ben sorumluluk alma- yacağım. Ve KCK alacağı kararlara gö- re kendi sorumluluğunu üstlenmelidir” dedi. Hem PKK’nin hem devletin kendi- sine yüklenmesinden yakõnan Öcalan, “Gelişme olursa rolümü oynarım ama Başbakan Erdoğan’ın son dönemdeki çıkışlarına baktığımda hayrete düşü- yorum, Kõlõçdaroğlu’ndan bile geri ko- nuşuyor. Bir taraftan görüşüyorlar, di- ğer taraftan niye böyle yapıyorlar, mil- liyetçiliği körüklüyorlar?” diye konuş- tu. Öcalan “Boykot daha aktifleştiril- meli ve derinleştirilmelidir” dedi. Yurt Haberleri Servisi - Baş- bakan Recep Tayyip Erdoğan’õn geçen günlerde katõldõğõ bir televizyon programõnda “Danış- tay, Anayasa Mahkemesi’nin üzerinde mi? 11 kez, 12 kez gö- revden başka yere atıyoruz. Bakıyorsun Danıştay, İdare Mahkemesi göreve iade edi- yor. Bir valiyi alıyorsun, bakı- yorsun iade ediyor. Ben onun- la çalışamayacaksam zorlaya- mazsın” diyerek hedef gösterdi- ği Erzurum Milli Eğitim Müdü- rü Fevzi Budak, Erzurum Sav- cõsõ Osman Şanal’õn başlattõğõ yolsuzluk soruşturmasõ kapsa- mõnda tutuklandõ. Erzurum’da yaklaşõk 27 yõldõr Milli Eğitim Müdürü olarak gö- rev yapan Budak, eski Milli Eği- tim Bakanõ Hüseyin Çelik tara- fõndan 11 kez görevinden alõndõ. Budak, son olarak 2009 yõlõnõn Şubat ayõnda Erzurum 1. İdare Mahkemesi’nin kararõ ile Erzu- rum’a geri döndü. Budak, son ola- rak Erzincan Başsavcõsõ İlhan Ci- haner’i makamõnda gözaltõna alan, dava dosyasõnõ Ergenekon savcõlarõna gönderen Erzurum Savcõsõ Osman Şanal’õn başlattõ- ğõ soruşturma kapsamõnda tu- tuklandõ. Soruşturma, Erzurum’daki ba- zõ yatõlõ ilköğretim bölge okulla- rõnda (YİBO) hiç onarõm yaptõ- rõlmadan altõ ayrõ hak ediş rapo- ru ile müteahhit Bayram K’ye Özel İdare’den 1 milyon 359 bin lira ödendiğinin ortaya çõkmasõyla başladõ. Bunun üzerine İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Selami Altınok ve Fevzi Budak tarafõn- dan hazõrlanan tutanak, valilik ile cumhuriyet savcõlõğõna 1 Aralõk 2009’da iletildi. Savcõlõk soruş- turma başlatõrken Vali Sebahat- tin Öztürk, İçişleri Bakanlõ- ğõ’ndan müfettiş istedi. Bayram K, “Evet ben bu yolsuzluğu yaptım. Üç yıldan beri bir gün ortaya çıkar diye uyku uyuya- mıyorum. Beni kurtarın” di- yerek borcunu ödemek için Özel İdare Müdürlüğü’ne çekleri tes- lim etti ancak bir süre sonra or- tadan kayboldu. Teknik takip so- nucu geçen hafta Erzurum Milli Eğitim Müdürlüğü ve Özel İda- re Müdürlüğü’nde operasyonlar düzenlendi. Sahte belge düzen- leyerek kamu kurumunu dolan- dõrdõklarõ iddiasõyla gözaltõna alõ- nan 5 kişiden, İl Milli Eğitim Mü- dürlüğü’nde çalõşan N.K. ve A.U. tutuklandõ, İl Özel İdare Müdür- lüğü’nde görevli Ö.D, T.Y. ve M.K. ise tutuksuz yargõlanmak üzere serbest bõrakõldõ. Budak da önceki gün gözaltõna alõndõk- tan sonra çõkarõldõğõ mahkemece “nitelikli dolandırıcılık” yaptõ- ğõ iddiasõyla tutuklandõ. Budak’õn avukatõ Uğur Kızılkaya tutuk- lama kararõna itiraz etti. İkinci Ergenekon davasõnda sözlü taleplerin her cuma alõnmasõna son verildi Talepler ayda bir alınacak PKK LİDERİ ÖCALAN ‘69 hâkim ve savcı dinlendi’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Adalet Bakanõ Sadullah Ergin, son 5 yõl- da 69 hâkim ve savcõ hakkõnda dinleme kararõ verildiğini açõkladõ. CHP Antalya Milletvekili Hüsnü Çöllü’nün soru önergesini yanõtlayan Ada- let Bakanõ Ergin, hâkim ve savcõlarõn ileti- şiminin tespiti, dinlenilmesi ve kayda alõn- masõ gibi hususlarla ilgili bakanlõğõn doğ- rudan veya dolaylõ bir yetkisinin bulunma- dõğõnõ savundu. Bakan Ergin, şunlarõ kay- detti: “Son 5 yıl içinde, adalet müfettişle- rince hâkim ve savcılar hakkında 9 din- leme kararı talebinde bulunuldu. Mah- kemeler bu taleplerin 6’sını kabul etti. Kabul edilen taleplerle ilgili 69 hâkim ve savcı hakkında mahkemelerce dinleme kararı verildi, ancak bu dinleme karar- ları devam etmiyor.” 46 hâkim ve savcõ hakkõndaki incelemenin, 16 Kasõm 2009 tarihli “olur” ile işlem yapõlmasõna dair mukteza tayin edilmek suretiyle sonuçlan- dõrõldõğõnõ belirten Ergin, 36 hâkim ve sav- cõya ilişkin iletişimin dinlenmesi sonucun- da elde edilen kayõtlarõn, 17 Kasõm 2009 tarihinde CD-DVD kõrma makinesinde kõ- yõlarak imha edildiğini aktardõ. ADALET BAKANI ‘Konuşmalar montaj’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yar- gõtay 8. Hukuk Dairesi Başkanõ Yusuf Uluç, ses kayõtlarõnda geçen Yargõtay üye- leri Hamdi Yavar Aktan ve Fatih Arıkan ile hiçbir zaman bir araya gelmediğini, asla böyle bir sohbetin de yanõnda yapõlmadõğõ- nõ belirtti. Uluç, yaptõğõ yazõlõ açõklamada, bir gazetede 30 Ağustos Pazartesi günü yer alan konuşmalarla en ufak bir ilgisinin bu- lunmadõğõnõ bildirdi. Uluç, “Benimle iliş- kilendirilmesi hayret ve ibret vericidir” dedi. Değişik zamanlarda yapõlan konuş- malarõn bir araya getirilerek tek bir konuş- maymõş gibi montajlandõğõnõ ifade eden Uluç, avukat Turgut Kazan’õ da hiç tanõ- madõğõnõ bu yüzden bir araya gelmelerinin, konuşmalarõnõn düşünülemeyeceğini vur- guladõ. Uluç, ayrõca yasadõşõ dinleme konu- sunda Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’na suç duyurusunda bulunulduğunu bildirdi. YUSUF ULUÇ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - “Haliç’te Ya- şayan Simonlar” kitabıyla Fethullah Gülen ce- maatinin özellikle Emniyet’teki örgütlülüğüne ve yasadışı dinleme faaliyetlerini gündeme getiren eski Eskişehir Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, “dinlenildiği ve izlenildiği” iddiasıyla yaptığı suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturma kapsa- mında, “müşteki” sıfatıyla ifade verdi. Ankara Adalet Sarayı’na dün sabah saatlerinde gelen Av- cı’nın, Memur Suçları Soruşturma Bürosu’nda görevli Cumhuriyet Savcısı Mehmet Cihan Kısa tarafından ifadesi alındı. Avcı’nın, savcının oda- sına girerken, elinde siyah bir çanta olduğu göz- lendi. Savcı Kısa’ya yaklaşık 3 saat ifade veren ve adliyeden ayrılışı sırasında gazetecilerin soruları- nı yanıtlayan Avcı, “Bildiğim her şeyi anlattım, ne söyleyebiliyorsam, o konuları kendilerine ak- tardım” dedi. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) İstanbul Haber Servisi - Poy- razköy davasõ tutuklu sanõğõ emekli Deniz Binbaşõ Levent Bektaş, Poy- razköy’de patlayõcõ bulunmasõnõn “kolluğun elindeki özel bilgilere gö- re” yapõldõğõnõ, operasyonu başlatan ihbar mektubunda olmayan bilgile- rin poliste bulunduğunu bildirdi. Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulu- nan Levent Bektaş, avukatlarõ ara- cõlõğõyla yaptõğõ yazõlõ açõklamada, Poyrazköy’e mühimmat gömüldü- ğünü söyleyen ihbar mektuplarõnõ ir- deledi. 16 Nisan 2009 tarihli mek- tupta, gömü yerinin “Kurs Sualtı Komutanlığı arka tarafında bu- lunan köpek kulübeleri ve su de- posundan, denizin aksi istikame- tine tepeye doğru giden patika yolun etrafı” olarak belirtildiğine dikkat çeken Bektaş, “İstanbul’da ‘Kurs Sualtõ Komutanlõğõ’ isimli bir askeri birlik yoktur. Sualtı Eğitim Merkezi Beykoz Ortaçeş- me’de konuşludur” dedi. Kolluk kuvvetlerinin, 21 Nisan 2009 tarihli arama kararõ talep ya- zõsõnda, “Kurs Sualtı Komutanlı- ğı’nın Poyrazköy 353 ada parsel- de kayıtlı askeri garnizon oldu- ğunun anlaşıldığının” ifade edil- diğini kaydeden Bektaş, şunlarõ söy- ledi: “Mevcut olmayan bir komu- tanlık adıyla yapılan araştırmada, SAT Grup Komutanlığı adresine gelinmesi, bu araştırmayı yapan şahısların elinde başka yer tarifi bilgileri mevcut değilse hiçbir şe- kilde mümkün değildir. Söz ko- nusu ihbar mektubunda SAT Grup Komutanlığı’nın ismi geç- memektedir” dedi. Bektaş, “İstek Vakfı’na ait 138, 139 ve 143 nu- maralı parsellerden hangisine si- lahların gömülü olduğunun tapu müdürlüğünde yapılan araştır- mada belirlenmesi, eğer patlayı- cıları gömen şahıslardan bilgi al- madıysanız müneccimlik kabiliyeti ile açıklanabilir. Polisler ise kesin bilgilerle hareket ederek, arama iz- nini sadece 138 No’lu parsel için is- temişlerdir” dedi. Bektaş, aramaya gelen polislerin, nizamiyede, õsrarla “Lastik ev ve büyük çınar ağacı nerede” diye sorduklarõna, oysa ihbar mektubun- da lastik evden söz eden hiçbir ifa- denin olmadõğõna dikkat çekti. Milli Eğitim Müdürlüğü’ndeki yolsuzluk soruşturmasõnõ Erzurum Savcõsõ Şanal başlattõ İl müdürü tutuklandõ HATİCE TUNCER İkinci Ergenekon davasõnõn dünkü oturumunda da mahkeme heyetinin sa- nõk ve avukatlarõnõn sözlü taleplerinin “duruşmaların yapıldığı günlerin son cuma günü alınmasına” ilişkin kararõna itiraz edildi. Mahkeme heye- ti, “sanıkların büyük bölümünün sa- vunmalarının alınmamış olması, ta- leplerin yazılı olarak da verilebile- ceği” gerekçesiyle karardan geri dö- nülmesi talebini reddetti. Bu durumda sözlü talepler ayda bir alõnacak. İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi ta- rafõndan Silivri’de görülen duruşma- nõn 79. duruşmasõ dün yapõldõ. Başkan Köksal Şengün’ün yõllõk izinde olmasõ nedeniyle üye hâkim Hüsnü Çalmuk ve Sedat Sami Haşıloğlu’ndan oluşan heyete hâkim Hasan Hüseyin Özese başkanlõk etti. Usul hakkõnda söz alan Aydõnlõk dergisi yazarõ ve hukuk da- nõşmanõ Emcet Olcaytu, mahkemenin “sözlü taleplerin duruşmaların gö- rüldüğü haftalardan son hafta cuma günü alınması” yönündeki ara kararõ- nõn Ceza Muhakemesi Kanunu’na gö- re savunma hakkõnõn kõsõtlanmasõnõn bozma nedeni olduğunu söyledi. Ol- caytu, “Sözlü talepleri ayda bire mahkûm ederseniz savunma hakkı- nı engellersiniz” diye tepki gösterdi. Ara kararõ açõklayan Özese, “Dosya kapsamındaki sanıkların büyük bir bölümünün henüz savunmalarının alınmamış olduğuna, savunmalara ve beyanları yeterli süre verildiğine, delil toplamaya ilişkin taleplerini is- tedikleri zaman yazılı olarak vere- bileceklerine” dikkat çekti. Daha sonra savunmasõnõ önceki gün tamamlayan tutuklu sanõk Neriman Aydın’a savcõlõk ifadelerinin okunma- sõna geçildi. Başkan Özese savcõlõk ifa- delerini okurken Aydõn sõk sõk ifadeyi reddederek geniş açõklamalarda bulun- du. Haşõloğlu’nun, “Necip Hablemi- toğlu’nun yakın arkadaşı tarafından öldürüldü” içeriğindeki notunu anõm- satmasõ üzerine Neriman Aydõn, “Gün- lüğümde şahsıma ait notlardır. Bunu açıklayamam. Hablemitoğlu cinaye- tiyle ilgili bilgim yok” dedi. Duruşma pazartesi gününe ertelendi. ‘Bildiğim her şeyi anlattım’ Hanefi Avcı ifade verdi DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Diyar- bakõr’daki JİTEM davasõnda İçişleri Bakanlõğõ, kimlikleri değiştirilen 4 sanõğõn yeni kimlik bil- gilerini mahkemeye bildirdi. 6. Ağõr Ceza Mah- kemesi’nde devam edilen davada mahkeme, sa- nõklar Ali Ozansoy (Ahmet Turan A.) ile Adil Timurtaş hakkõnda tutuklama taleplerini ise reddetti. Sanõklarõn avukatlarõnõn bulunmadõğõ gerekçesiyle savunma için süre talebini mahke- me kabul etti. Mahkeme yeni kimlik bilgilerine göre sanõklar Fethi Çetin (Fırat Can E.), Hü- seyin Tilki (Hüseyin E.), Kemal Emlük (Er- han B.), Hacı Hasan (İbrahim B.), Mehmet Zahir Karadeniz, Lokman Gündüz, Hayret- tin Toka, Saniye Emlük, Faysal Şanlı ve Re- cep Erkal’õn (Tiril) haklarõnda zorla getirilme müzekkeresi düzenlenmesini kararlaştõrdõ. JİTEM davasında yeni kimlikler mahkemede EMEKLİ BİNBAŞI Bektaş’tan Poyrazköy sorularõ İstanbul Haber Servisi - İrticay- la Mücadele Eylem Planõ belgesinde islak imzasõ olduğu gerekçesiyle yargõlanan kõdemli kurmay albay Dursun Çiçek ölüm orucu eylemi- ne son vereceğini söyledi. Dört gün- dür eylem yapan Çiçek’in hastaneye kaldõrõldõğõ ifade edildi. Çiçek’in kõzõ ve avukatõ İrem Çi- çek, babasõnõ eylemden vazgeçirmek için dün Hasdal Askeri Cezaevi’ne git- ti. Çiçek, ziyareti sonrasõ yaptõğõ ya- zõlõ açõklamada, “31 Ağustos 2010 ta- rihinde başladığı orucunu açmama yönündeki kararını bugüne kadar (03 Eylül 2010) sürdüren babam, (dün) saat 11.00’de artan rahatsız- lığı nedeniyle acil olarak Has- dal’daki Birlik Reviri’ne kaldırılmış bulunmaktadır. Babamın orucunu açmaması halinde ailece bizim de aynı şekilde davranacağımızı kesin bir dille vurgulamamız ve doktor- ların da yoğun baskısı sonucu bize ‘Bugün (dün) akşam iftarda orucunu açacağõ’ sözünü vermiştir” dedi. ÇİÇEK ÖLÜM ORUCUNU BİTİRECEK Dursun Çiçek
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear