23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 1 EYLÜL 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Elazığ ve Tunceli’de söyledikleri siyasal gündeme oturdu... Bir de baktık ki bir yandan Başbakan Erdoğan öte yandan MHP lideri Bahçeli Kılıçdaroğlu’na acımasızca vurmaya başladılar. Ne demişti Kılıçdaroğlu iki mitingde: “PKK koşulsuz olarak silah bırakacaksa, görüşmeler yapılır. ‘HAYIR’ deyin genel affın önünü açın...” Kılıçdaroğlu, Kayseri mitinginde de aynı sözleri söyledi... Mitinge katılım beklenenin çok üzerindeydi ve öğrendiğim kadarıyla 30- 40 bin kişi vardı. Eğer Kayseri’de böylesine bir coşku varsa AKP’nin şöyle bir oturup düşünmesinde yarar var: “AKP tabanı partisinden kopuyor mu?” CHP Parti Meclisi Üyesi Hüseyin Yıldız Elazığ, Bingöl ve Tunceli mitinglerini izledi... Önceki gün yanıma uğradı bizim Miyase İlknur’la birlikte. Miyase de Işık Kansu’yla birlikte üç mitingi izlemişti. Peki neler oluyordu oralarda: İlknur bir hafta bölgede dolaşmış, halkın nabzını tutmuştu... Miyase İlknur, Hüseyin Yıldız’la birlikte gözlemini şöyle anlattı: “CHP liderinin genel af konusunda bir şey söylemesi beklenmiyordu. Söyledikten sonra ne tepki ne de diğer sözlerinden olağanüstü bir alkış aldı. Doğal karşılandı. Olumlu bir hava esti. Tunceli farklı bir yerdir. Tunceli halkının çocukları dağdaki PKK’liler arasında sayıca fazla değil. Van veya Bingöl’de söyleseydi daha fazla ilgi görürdü.” Tunceli’de yerel seçimleri BDP almıştı... Miyase İlknur’a göre Kılıçdaroğlu barıştan, kardeşlikten, demokrasiden, temel hak ve özgürlüklerden söz etti. Kılıçdaroğlu şöyle konuşmuştu özetle: “12 Eylül’de halkoylaması var, seçim yok. Erdoğan’ın kızmasını pek anlamadım ben.” Kılıçdaroğlu’nun tümcelerinden cımbızla kelimeler çekilip alındı medya tarafından. CHP lideri: “Hayır deyin ki, ülkenin şer iklimi, bölünmüşlüğü, kardeş kavgası sona ersin. Bunun için de PKK karşılıksız olarak silahını bıraksın ki, genel af gündeme gelsin.” PM üyesi Hüseyin Yıldız da aynı şeyleri söyledi... Demokrasi bir yaşam biçimidir, sivil diktaya giden araç değildir... Peki halk bunun farkında mı? Yavaş yavaş ayrımına varıyor, Kayseri mitingi bu gerçeği gözler önüne seriyor. PM üyesi Hüseyin Yıldız konuşmamız sırasında söze girdi ve şöyle dedi: “Genel Başkanımız ‘hayır’ deyin, toplumsal uzlaşmayla genel affın yolu açılsın, diyor.” Bunda gocunacak ne var? Üstelik Kılıçdaroğlu, her gittiği yerde Türkiye’deki tüm faili meçhul cinayetleri aydınlatacaklarının sözünü veriyor. Uğur Mumcu’dan Musa Anter’e, Hrant Dink’ten Necip Hablemitoğlu’na değin kaç faili meçhul cinayet aydınlatıldı bugüne değin? Kılıçdaroğlu, üniter devlet yapısının korunmasından, bu coğrafyada yaşayan insanların etnik, dinsel, mezhepsel kimlikleri ne olursa olsun barış ve kardeşlik içinde yaşamalarından söz ediyor ve giderek halkın yoğun ilgisini çekiyor, faili meçhul cinayetlerin aydınlanacağına değiniyor. 1995 yılındaki Gazi Mahallesi ve Ümraniye olaylarını anımsadınız mı? Kaç kişi öldürülmüştü bilen var mı? Ümraniye’de 5, Gazi Mahallesi’nde 18 kişi yaşamını yitirdi. Eğer Gazi’de Tuğgeneral Rıza Küçükoğlu gibi yurtsever, Atatürkçü bir komutan olmasaydı ölü sayısı daha çok olurdu. Panzerli polisleri, komutasındaki askerlerle o engelledi... Gözükara, yiğit bir Atatürkçüydü! Peki kanlı olayların arkasında devlet içinde örgütlü hangi güçler vardı, ortaya çıkarıldı mı? CHP tüm faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması için TBMM’ye önerge veriyor, AKP’liler tarafından reddediliyor... Hani bunlar Türkiye’deki faili meçhul cinayetleri aydınlatacaklardı? Haydi bakalım bu soruya yanıt verin 12 Eylül’de “EVET” oyu verecek olanlar? Siz Gazi Mahallesi’nde devlet içinde örgütlü silahlı güçlerin başlattığı kanlı olaylarda ölenlerin birinin adını verin, ben bu mesleği bırakacağım.... Mesut Efe 32, Reis Topal 20, Zeynep Poyraz 25, Mümtaz Kaya 21, Ali Yıldırım 22, Sezgin Engin 17 yaşında polis kurşunuyla can verdi, 250 kişi yaralandı. Birinci Zırhlı Tugay Komutanı Tuğgeneral Rıza Küçükoğlu, silahı ve telsizini askerlere bırakıp yanına bir binbaşıyı alarak barikatları aştı, Türkiye Alevi ve Bektaşi Federasyonu Başkanı Selahattin Özer’le yüz yüze konuşup barikatların kaldırılmasını sağladı. Bu yürekli, yurtsever komutanın özverisiydi... Eğer Tuğgeneral Küçükoğlu devreye girmeseydi ölü sayısı iki-üç kat olurdu. 15 yıl önce yaşanmış bu acıyı neden yazdım bugün? Kılıçdaroğlu’nun “milli mutabakat ve genel af” çıkışından sonra... Önce eli kanlı PKK silah bırakacak, siyasi partilerin, sendikaların, demokratik örgütlerin olumlu görüşü sağlanacak ve ülke barış içinde yaşayacak. Emekli Tuğgeneral bugün yaşıyor ve Yeni Yüzyıl Üniversitesi’nin Mütevelli Heyeti Başkanvekili. Başkan ise Dr. Azmi Ofluoğlu. Manisa Lisesi’nden arkadaşım Ali Baransel’le birlikte... Anlaşarak, tartışarak çözüm yolu bulmak kolaydır... Demokrasiyi araç değil amaç olarak görürsek yaşamımızı varsıllaştırırız. Diyeceksiniz ki Sivas katliamını unuttunuz... Unutmadım, bir başka güne bıraktım... O acıyı inadına, 12 Eylül öncesi bir kez daha yazıp, eli kanlı canilerin bugün “demokrasi maskesi” takarak nerelerde olduğunu anlatacağım... Nedeni basit! 12 Eylül’de “EVET”çilere anımsatmakta yarar var.... POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Gazi Olayları, Bir Komutan ve Kılıçdaroğlu... hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 Kredi Türü Kredi Kredi Vadesi (Ay) Toplam Masraflar 10.000 TL 12 %0,99 897 TL 79 TL %1,26 %15,17 10.000 TL 24 %0,99 479 TL 88 TL %1,21 %14,56 10.000 TL 36 %0,99 341 TL 100 TL %1,20 %14,37 Sendikalar, siyasi partiler, kitle örgütleri ve sanatçõlar, “12 Eylül’de Gülen’lere Hayõr” dedi ‘İşçi sõnõfõ unutmadõ’İstanbul Haber Servisi - Sendikalar, meslek odalarõ, sivil toplum kuruluşlarõ, siyasi partiler, sanatçõlar, aydõn ve yazar- lar, 12 Eylül Anayasasõ’na “hayır” demek için dün “İşçi sınıfı unutmadı. 12 Ey- lül’de Gülen’lere 12 Eylül’de Hayır” adõyla eylem yaptõ. DİSK üyesi sendikalar, KESK şubele- ri, TMMOB, Belediye-İş, Deri-İş, Harb- İş, Hava-İş, Kristal-İş, Petrol-İş, Tek Gõ- da İş, Tezkoop-İş, Türkiye Gazeteciler Sendikasõ (TGS), Tüm Bel-Sen, CHP İs- tanbul İl Başkanõ Berhan Şimşek, CHP Parti Meclisi üyesi ve gazetemiz yazarõ Mehmet Faraç, eski Kültür Bakanõ Er- can Karakaş, eski DİSK Başkanõ Rıdvan Budak, CHP İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Sacid Yıldız, ÖDP, TKP, EMEP ile sanatçõ Tarık Akan, Tuncel Kurtiz, Rutkay Aziz, Bedri Baykam, Altan Erbulak, Genco Erkal’õn da bulunduğu çok sayõda sanatçõ, aydõn, siyasi, sivil top- lum örgütü temsilcisi dün Taksim tram- vay durağõnda bir araya geldi. “12 Eylül Anayasası’na da AKP Anayasası’na Hayır. Ne unuturuz, ne affederiz” pankartõ açan topluluk, “AKP’den hesabı emekçiler soracak”, “Toplusözleşme hakkımız, grev silahı- mız” sloganlarõ attõ. Grup adõna açõklama yapan DİSK Genel Başkanõ Süleyman Çelebi, 12 Eylül’e 12 gün kaldõğõnõ be- lirterek “12 gün sonra Türkiye yeniden sandık başına gidecek ve daha önce 9 kez orasından burasından değiştirilen 12 Eylül Anayasası’na yeni bir yama da- ha eklenecek” dedi. 12 Eylül’de idam edilenlerin fotoğraf- larõnõn sergilendiğini anõmsatan Çelebi, “Şimdi soruyoruz. 12 Eylül’de idam edip, işkencelerde ve cezaevlerinde öl- dürülen ve ailelerine bildirilmeden def- nedilen hangi insanın mezarını buldu- nuz? Sizler 12 Eylül’ün nimetlerinden yararlanarak tahtınıza kurulurken, bugüne kadar 12 Eylül’e karşı dişini tır- nağına takarak mücadele eden ve her türlü bedele göğüs gerenler bizlerdik” diye konuştu. AKP hükümetinin temel hak Taksim’de “12 Eylül Anayasasõ’na da AKP Anayasasõ’na da Hayõr. Ne unuturuz, ne affederiz” pankartõ açan topluluk adõna açõklama yapan DİSK Başkanõ, “Bizler 12 Eylül Anayasasõ’nõ değiştiriyormuş gibi yaparak her şe- yi olduğu gibi bõrakan AKP’nin anayasa paketine hayõr diyoruz. ‘Mezardan çõkõp evet deyin’ diyen Gülen’lere karşõ işçi sõnõfõnõn cevabõ nettir” dedi. ve özgürlükleri genişleten anaya- sal değişiklik yapmasõna inan- madõklarõnõ vurgulayan Süley- man Çelebi, şöyle devam etti: “Onların yaptığı şey anayasayı değiştiriyormuş gibi gösterip özünde ise 12 Eylül anlayışını ve serbest piyasa ekonomisini ka- lıcılaştırarak savunmaktır. Dev- letin yapısına ilişkin düzenle- meler yürütme organının ağır- lığını arttıracak ve tek adam yö- netimi ile polis devleti görünü- münü yoğunlaştıracak bir nite- lik taşımaktadır. Bizler 12 Ey- lül Anayasası’nı değiştiriyor- muş gibi yaparak aslında her şe- yi olduğu gibi bırakan, 12 Eylül Anayasası’nı ayakta tutmaya çalışan AKP’nin anayasa deği- şikliği paketine hayır diyoruz. ‘Mezardan çõkõp evet deyin’ diyen Gülen’lere karşı işçi sınıfının ce- vabı nettir.” Kürtçe için okul boykotu Kürt Dili Araştõrma ve Geliştirme Derneği tarafõndan bölgedeki tüm okullarõn 1 hafta boykot edilmesi kararõna BDP de destek verdiğini açõkladõ AYŞE SAYIN ANKARA - BDP ve bazõ sivil toplum örgütleri Abdullah Öcalan’õn önerdiği “demokratik özerklik” kapsamõnda, “Kürdistan bayrağı, özerk Kürdistan” taleplerinin ardõndan, “Kürtçe eğitim” için “okul boykotu” kararõnõ yaşama geçir- meye hazõrlanõyor. “Anadilde eğitim” kampanyasõ başlatacak olan sivil toplum örgütlerine, BDP de önümüzdeki günler- de parti düzeyinde destek verecek. BDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız, Kürtlerin yõllardõr “anadilde eğitim” ta- lep ettiğini belirterek “Ağlamayan çocuğa meme vermezler. Onun için ülkeyi yö- netenler bunun için yasal zemin oluş- turmuyorsa, biz zorlamak durumun- dayız” dedi. Önümüzdeki günlerde par- tinin yetkili organlarõnõ toplayarak “boy- kot”un parti kararõ olarak da benimse- nebileceğini belirten Yõldõz, “Kişisel ola- rak da ben böyle bir kararı destekli- yorum. Sonuçta Kürt Dili Araştırma ve Geliştirme Derneği de bizim bir kuru- mumuzdur, yani bir Kürt kurumu. Anadilde eğitim bizim baştan itibaren bir talebimizdir ve Kürt toplumunun bunu yüksek düzeyde ele alması lazım” görüşünü savundu. Konunun, referandumdan sonra parti yetkili organlarõnda görüşüleceğini an- latan Yõldõz, bu talebin “ayrışmaya yol açabileceği”ni de düşünmediğini sa- vundu. Bu kararõn “demokratik özerk- lik” projesi çerçevesinde bir uygulama olacağõnõ ve tamamen üniter yapõ için- de düşünülmüş bir yapõ olduğunu ileri süren Yõldõz, “Kürtçe yazmayı, ana- dilde eğitim talep etmeyi birtakım in- sanlar gerginlik sebebi olarak görü- yorsa, bu yanlış. Kürtlerin her gün ko- nuştuğu istediği bir şeyi gizlemenin an- lamı yok. Kürtler kendi dilini, kültü- rünü yaşamak istiyor. Katalan, BASK modellerinde de bunlar anayasal hak olarak yaşama geçirilmiş, biz de bu- nu yapabiliriz” dedi. Erdoğan samimideğil Haber Merkezi - Eşit- lik ve Demokrasi Partisi (EDP) Genel Başkanõ Zi- ya Halis, “bir genel affı gerçekleştirmeden Kürt sorununun nasıl çözüle- bileceğini ve sözü edilen Kürt açılımının nasıl gerçekleştirilebileceğini anlamakta zorluk çeki- yoruz” diyerek Başba- kan Recep Tayyip Er- doğan’õn açõklamalarõnõ eleştirdi. Halis dün yaptõğõ açõk- lamada CHP Genel Baş- kanõ Kemal Kılıçdaroğ- lu’nun “Referanduma hayır deyin, genel affın önü açılsın” şeklindeki açõklamasõnõ anõmsatarak şunlarõ kaydetti: “Öncelikle belirtme- liyiz ki, Türkiye’nin en önemli sorunu olan Kürt sorununun çözümü ve toplumsal barışın sağ- lanması işi, referan- dumda ‘evet’ veya ‘ha- yõr’ denilmesine bağla- namayacak kadar ciddi bir sorundur. Ana mu- halefet partisi genel baş- kanının buna bağlı ola- rak konuyu dile getir- mesi üzücüdür. Ancak, en az onun kadar üzücü olan Sayın Başbakan’ın buna dair değerlendir- mesi ve yaptığı konuş- malardır. Sayın Başba- kan, genel affa karşı ol- duğunu belirtmekle ye- tinmemiş, bu konuda acıları olan yurttaşları- mızın yaralarını kanat- maktan çekinmemiştir. Toplumu tahrik eden ve barışa asla katkısı ol- mayan bu bakış açısını en sert şekilde kınıyor, birçok şehit anasının, ‘benim çocuğum öldü, bari başkalarõnõn ki öl- mesin’ diyerek toplum- sal barışa daha büyük katkı koyduğunu ifade etmek istiyorum. Bir ge- nel affı gerçekleştirme- den Kürt sorununun na- sıl çözülebileceğini ve sözü edilen Kürt açılı- mının nasıl gerçekleşti- rilebileceğini anlamakta zorluk çekiyoruz. Sayın Başbakan bu bakış açı- sı ile açılımlar konusun- daki niyetinin samimi olmadığını açıkça gös- termiştir.” Taksim’de yapılan eylemde Süleyman Çelebi’nin yaptığı açıklamanın ardından yürü- yüşe geçen grup, İstiklal Caddesi boyunca bildiriler dağıttı. (SİBEL BAHÇETEPE) Lice’de taciz ateşi: 1 yaralı DİYARBAKIR (AA) - Diyarbakõr’õn Lice ilçesinde bir grup PKK’li terörist, güvenlik güçlerinin bulunduğu üs bölgesine taciz ateşi açtõ. Saldõrõda 1 asker hafif şekilde yaralandõ. Açõlan karşõ ateş sonucu teröristler kaçarken, bölgede geniş çaplõ operasyon başlatõldõ. İnegöl’de 11 kişi serbest BURSA (Cumhuriyet) - Bursa’nõn İnegöl ilçesinde geçen temmuz ayõnda 5 kişinin bõçaklanmasõndan sonra yaşanan olaylarõn ardõndan tutuklanan 11 kişi, yapõlan itiraz üzerine, mahkemece serbest bõrakõldõ. İnegöl’de meydana gelen olaylar Kürt bir minibüs şoförü ile İnegöllü gençler arasõnda çõkan tartõşmanõn ardõndan şoförün arkadaşlarõnõn, 5 kişiyi bõçak ve sopayla yaralamasõnõn ardõndan çõkan olaylarda, 50 kişi gözaltõna alõnmõştõ. Eker’den BDP’ye eleştiri DİYARBAKIR (Cumhuriyet) - Tarõm ve Köyişleri Bakanõ Mehdi Eker, BDP’nin referandumda aldõğõ boykot kararõnõ eleştirerek, milletin sandõğa gitme kararõna kimsenin ipotek koymaya hakkõ olmadõğõnõ söyledi. Bakan Eker, “Zor kullanmak suretiyle insanlarõ sandõk başõna gitmekten men etmeye kalkõşmak tek kelimeyle eşkõyalõktõr, zorbalõktõr” dedi. EDP GENEL BAŞKANI ZİYA HALİS:
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear