23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 14 MART 2010 PAZAR 4 HABERLER Sevgili, Turhan Selçuk ile birlikte 1969 yılından başlayarak Akşam’da, sonra Cumhuriyet’te, ardından Milliyet’te, peşi sıra yine Cumhuriyet’te birlikte çalıştık. Onun daha çizgilerinin çok olgunlaşmadığı bir karikatürünü ortaokul yıllarımdan anımsıyorum. Geçen gün yine bu sütunlarda sözünü etmiştim. Birkaç karelik karikatürün ilk karesinde, iki futbolcu ikili mücadele içindedirler. Tribünlerden sesler yükselir, “Ye onu ye! Vur! Kır!” Sonunda futbolcunun biri öbürünün ayağını eline verir ve o sırada tribünlerden koro halinde ses yükselir: - Yuuuuhhh! Bilmem kaç kişi bilir, Turhan’ın Adana yıllarında futbol oynadığını ve kardeşi İlhan Selçuk’un orta sahada oynadığı takımın acar santrforu olduğunu... İki kardeş okul sıralarında, futbol sahasında, öncü mizah dergilerinde, gazete sayfalarında hep birlikte, hep emekten, özgürlükten yana çizgilerini sürdürdüler ömür boyu. Akşam’da fırtınalı günler geçirdik, polisçe arandık, yargılandık. Ne hayıflandı, ne sızlandı ne de ödün verdi, yalnızca çevresine güven aşıladı. Şimdi ayrıntısına girmeyeceğim, bir kavga olayından dolayı mahkemeye düşmüştük. Kendisi Abdülcanbaz’ın Osmanlı tokatlarından attığını yadsımıyordu, zaten yalan konuşamazdı ki... Ama bir ara, bembeyaz oldu, elleri titredi. Kavga ederken, galiz bir biçimde küfrettiğini ileri sürmüşlerdi. Ayağa kalktı ve “Ben hayatımda kimseye, bir tek kez bile böyle bir küfür kullanmadım” demekle yetindi. O zaman öğrendim, çocukluğu dahil Turhan hayatında hiç küfretmemişti. Zaten Turhan’ın görünüşü de böyle bir olayın olmayacağını gösteriyordu. Avukatımız olan hanım, bizi dinlerken ikide bir; - İmkânı yok Turhan Bey, sizin vurduğunuza inanamam, hadi Ali Sirmen yaptı deseler her neyse, deyip duruyordu. Sonunda patladım: - Ben galiba yeni bir avukat bulsam daha iyi, sizi inandıramıyorum, mahkemeyi nasıl inandıracağım?.. Bu yaşadıklarımızdan sonra Turhan bir gün bana şunu söyledi: - Biz artık dostuz, yakın arkadaşız, bana artık siz deme, sen de. - Peki, diye yanıtladım, size artık sen derim. Ama beceremedim. O da üstelemedi, gülümsedi... - Peki dedi, sen de benim gibisin, nasıl istersen öyle yap. Su gibi berrak olan Turhan Selçuk az çizgiyle birçok şeyi anlattığı gibi, birkaç sözcükle, keskin gözlemleri dile getirirdi: Hiç unutmuyorum. Girdiği bütün işleri batırmış olan ve yılbaşında Uludağ’da kumarda bir gecede o zamanın parasıyla binlerce lira kaybederken, bizim birkaç yüz liralık maaşlarımızı ödemeyen, kısa boyu yüzünden kompleksli ve onu örtmek için yüksek topuklu özel ayakkabılar giyen patronumuza çok içerlerdi; bir gün onun için şöyle dedi: - Ne tuhaf adam, herkes ayaktayken oturuyor, herkes otururken ayağa kalkıyor. Seksenli yılların sonlarında, şakalar, sohbetler hoş tartışmalarla dolu geçen Nadir Bey’in perşembe öğlen rakılarında buluşurduk. O yine az ve öz konuşurdu. Bir gün müdavimlerden biri bir şişe Calvados getirmişti. Hepimiz çok hoşnut olduk. Bir hafta sonra aynı dost, - Bu hafta Calvados yok, size bir şiirimi okuyacağım dedi ve okudu. Bitirdikten sonraTurhan o ağır başlı sakin ifadesiyle, - ....Sen haftaya yine Calvados getir deyince masada bir kahkaha koptu. Sevgili, Turhan eserleriyle olduğu gibi, kişiliği ile de yaşamımızı zenginleştirdi. Bu dönemin tarihini yazanlar, birçok aksaklığı, güdüklüğü, yozluğu vurgularken, direnişin, onurun da tümden yok olmadığını anlatmak için, - Ama Turhan da vardı, diyecekler. Evet, Turhan da vardı... DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Turhan’lı Günler... asirmen@cumhuriyet.com.tr Mazeret vekili yaptırımdan kurtardı ‘Toplantı’nınyol parasıErdoğan’dan AYŞE SAYIN ANKARA - TBMM Başkanlõk Divanõ’nda Mec- lis çalõşmalarõna “izinsiz ve özürsüz” olarak katõl- mayan milletvekillerinin durumu masaya yatõrõldõ. TBMM Başkanlõk Divanõ’nõn geçen hafta yapõ- lan toplantõsõnda, Ekim-Kasõm-Aralõk 2009 tarih- lerinde Meclis’in genel kurul ve komisyon çalõş- malarõna izinsiz ve özürsüz olarak katõlmayan, an- cak “mazeret” bildiren milletvekillerinin durum- larõ görüşüldü. Başkanlõk Divanõ, “raporlu” ya da “izinli” olan milletvekilleri dõşõnda, “özürsüz ve izinsiz” olarak toplantõlara katõlmayan 51 millet- vekilinin tümünün “mazeretini” kabul etti. Böy- lece milletvekillerinin “devamsızlık” nedeniyle maaş kesme ya da üyeliğin düşmesi yaptõrõmlarõn- dan kurtulmasõna da vize verilmiş oldu. ‘Daha etkin önlem alınmalı’ Başkanlõk Divanõ’nda görüşülen devamsõzlõk raporuna göre belirtilen 3 ay içinde genel kurul çalõşmalarõna katõlmayanlar listesinde 7’şer de- vamsõzlõkla Manisa Bağõmsõz Milletvekili Erdo- ğan Yetenç ile eski TBMM Başkanõ Köksal Toptan ilk sõrayõ alõyor. BDP Bitlis Milletvekili Mehmet Nezir Karabaş ve CHP İstanbul Millet- vekili Mehmet Sevigen, 3 ay içinde 6 devamsõz- lõkla ikinci sõrada yer alõrken CHP İstanbul Mil- letvekili Nur Serter ile CHP Amasya Milletvekili Hüseyin Ünsal, 4’er gün devamsõzlõkla 3 sõrada yer aldõ. Devamsõzlõk “mazeretleri” kabul edil- mesine karşõn, bazõ divan üyeleri vekillerin top- lantõlara katõlmamasõnõ eleştirdi. AKP’li TBMM İdare Amiri Hüsrev Kutlu, listenin başõnda yer alan Yetenç’i örnek göstererek devamsõzlõklara daha etkin önlem alõnmasõnõ istedi. Milletvekillerinin devamsızlığının masaya yatırıldığı toplantıda 51 vekilin mazereti de geçerli sayıldı. İstanbul Haber Servisi - Abdi İpekçi Spor Salo- nu’nda bugün yapõlacak “Roman Buluşması” için Başbakanlõk’a bağlõ Sosyal Yardõmlaşma ve Daya- nõşma Vakfõ yetkilileri, Roman temsilcileriyle gör- üştü. Yetkililer, etkinliğe katõlmak isteyenlere 100’er lira para yardõmõ yapõlacağõnõ duyurdu. Başbakan Tayyip Erdoğan bugün Roman yurt- taşlarla, “Roman Buluşması” adõ altõnda bir araya gelecek. Abdi İpekçi Spor Salonu’ndaki organizas- yona katõlmak için parasõ olmayan Roman yurttaş- lara, Sosyal Yardõmlaşma ve Dayanõşma Vakfõ yol yardõmõ yapma kararõ aldõ. Banka şubeleri, ellerin- deki listeye göre yaklaşõk 1500 Romana ödeme yapmaya başlarken İzmirli Romanlar 40 otobüsle dün İstanbul’a doğru yola çõktõ. Sayõnõn arttõrõlmasõ için çalõşmalar sürerken İzmir Roman Dernekleri Başkanõ Abdullah Cıstır, “Bu, popülist bir yak- laşım. Daha somut adımlar atılmalı” diyerek bu- luşmaya katõlmayacağõnõ açõkladõ. ‘Eşim zenginse ben ne yapayım’ İstanbul Haber Servisi - Adana Büyükşehir Beledi- ye Başkanõ Aytaç Durak, MHP’li Belediye Mecli- si üyesi Mustafa Tuncel’in hakkõndaki “İmar oyunlarıyla 2 milyar dolar servet yaptı” yönün- deki iddialarõnõ yanõtladõ ve mal varlõğõnõ açõkladõ. Durak, “Malvarlığım 40 milyon dolardan biraz fazla olabilir. 1 milyon 800 bin metrekare arsam var. Eşime de ailesinden miras kaldı. Eşim zen- gin kızıysa ben ne yapayım” dedi. Durak, İstanbul Swissotel’de bir basõn toplantõsõ düzenleyerek kendisiyle ilgili bir süredir kamuo- yunda tartõşõlan konularõ yanõtladõ. Durak, verilme- yecek hesabõnõn olmadõğõnõ söyledi. Bir gazeteci- nin, “2 milyar dolar servetiniz olduğu iddia edi- liyor. Siz de bir gazetede 40 milyon dolar oldu- ğunu söylemişsiniz” sözleri üzerine, “Biraz fazla” yanõtõnõ verdi. Durak, “Benimle uğraşanlar siyasi mefta oluyor. Bana bir şey olmayınca kı- zıyorlar, kızınca da iftira atıyorlar, dedikodu üretiyorlar. O iftira atanların hepsini mahke- meye vereceğim” diye konuştu. Kendisine ait 1 milyon 800 bin metrekare arsasõ olduğunu belirten Durak, bunun 1 milyon 400 bin metrekaresinin de eşinin ölen babasõndan miras kaldõğõnõ ifade etti. DURAK: 40 MİLYON DOLARIM VAR İSTANBUL’DA ‘ROMAN BULUŞMASI’
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear