25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ekonomi@cumhuriyet.com.tr 8 ŞUBAT 2010 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ 13 CMYB C M Y B ANKARA PAZARI YAKUP KEPENEK ‘Sol Öldü’ Söylemi Kriz ‘Ben Hâlâ Buradayım’ Dedi DÜNYA EKONOMİSİNE BAKIŞ / ERGİN YILDIZOĞLU / LONDRA erginy@tr.net http://erginyildizoglu.blogspot.com yakupkepenek06@hotmail.com CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğ- lu’nun geçen hafta sonu bir toplantıda söyledi- ği “sol öldü” içerikli sözleri değişik yönleriyle ir- deleniyor. Kılıçdaroğlu, görüşlerini, “toplumun sağcılaş- masının” yanında, daha çok CHP’nin de “varoş- lara gitmediği” gerçeğine yerleştiriyor. Saptamalar ve bu bağlamda varılan sonuç doğrudur. Aslında bu durum seçmen eğilimlerine büyük ölçüde yansıyor. AKP, 2007 genel seçiminde yüz- de 47 dolayında bir oy oranı yakalamıştı; geçen mart sonunda yapılan yerel seçim ve yakın aylarda yapılan kamuoyu araştırmaları sonuçlarına göre bu oranın 13-15 puan dolayında azaldığı anlaşı- lıyor. Ancak, bir gerçek var: “AKP’nin kaybettiği oylar CHP’nin hanesine yazılmıyor” seçmen eği- limlerinde böyle bir siyasal süreç görülmüyor. Oysa olağan demokrasilerde iktidarın oy kay- betmesi, kural olarak, ana muhalefetin güçlen- mesine ve giderek iktidar olmasına yol açar. Tür- kiye’de bir terslik yaşanıyor. Bu nedenle iktida- rın oy kaybının ana muhalefete yansımamasının nedenlerinin, nesnel ve öznel yönleriyle incelen- mesi ve bunlara göre çözüm önerileri geliştirilmesi, yalnız CHP için değil, ülke solunun ve demokra- sisinin geleceği açısından da çok büyük bir önem taşıyor. Nesnel koşullar ve gelişmeler bir yana, öznel ya da “asıl eksiklik” CHP’nin “siyaset üretimi süre- cindedir” denilirse, bu, yanlış sayılabilir mi? CHP Kurultay’a gidiyor; mahalle seçimleri çok- tan tamamlandı; ilçe ve il kongreleri yapıldı ya da yapılıyor. Ancak Kurultay’a gidiş süreci partide toplumu sarsacak bir canlanma heyecanı yarat- madı; ne parti içi sorunların, ne de ülke sorunla- rının tartışılmasına ve bunlara sağlıklı çözüm öne- rileri geliştirilmesine tanıklık etti. Parti içi seçim- lerin kişisel çekişme yerine, yerel ve genel somut politika önerileri düzleminde gerçekleşmesi yo- luna gidilmedi. Genel Başkan’ın bile “hantal” olarak nitelen- dirdiği ve bu nedenle olacak, ta 18 Aralık 2008’de tüzük değişikliğine giden CHP, “nedense” bu de- ğişikliği uygulamaya koymadı. “Uygulamamanın nedenleri” ne parti ne de genel kamuoyuna açıklandı! Kongreler sürecinde de bu konu gün- deme getirilmedi ya da getirilemedi. Siyaset üretimi sürecindeki yetersizlik, ülkenin karşılaştığı büyük sorunlara nasıl bir CHP çözü- mü olacağı söz konusu olduğunda çok daha açık ve çarpıcı bir biçimde ortaya çıkıyor. Örneğin CHP’nin ekonominin bunalımdan çı- kışı; özellikle işsizlik; yatırımsızlık; üretimsizlik ve vergi adaletsizliği gibi ana konularda, “AKP’den farklı olarak” neler yapacağı, bilinmiyor. Eğer sol CHP bağlamında “sağ kalacaksa” ya da yeniden canlanacaksa, bunun ekonomik suyu zamanın- da ve doğru verilmelidir. İkinci, ancak hiç de ikincil olmayan konu de- mokratikleşmedir. Kendi tarihi, çok partili yaşama geçişte; 1950’le- rin ve 1970’lerin ikinci yarılarında, hatta 1980’le- rin son yıllarında (SHP olarak) ülkemizde demok- ratikleşmenin en güçlü sıçramalarını gerçekleş- tiren CHP, yıllardır, iç ve dış kamuoyunda de- mokratikleşmenin “öncülüğünü” AKP’ye kaptır- mış bir parti olarak görülüyor. AKP, hiç de hak et- mediği ve “biat” anlayışına dayalı niteliği gereği gerçekten olamayacağı kadar “demokrat” algı- lanıyorsa bunda ana muhalefetin de payı olma- dığı söylenebilir mi? Bunu düzeltmenin yolu bellidir: CHP, “hem par- ti içinde, hem de ülkede özgürlükçü, eşitlikçi ve katılımcı” içeriğiyle demokrasinin güçlenmesi için neler yapacağını somutlaştırarak topluma sun- malıydı ve de sunmalıdır. Bu bağlamda, toplumun ve bireylerinin gelecekle ilgili kaygılardan kurtul- ması; ufuk açıcı umut kapılarının aralanması; si- yasetin kısırlıktan kurtularak niteliğinin güçlenmesi büyük önem taşıyor. Bunlar yapılmadığında da CHP, “siyasetin gündeminde” edilgen; üretmeyen; gelişmeleri ge- riden izleyen ve çoğu zaman da onlara karşı çı- kan olarak kalır görünüyor; ya da doğrusuyla eğ- risiyle toplum tarafından böyle algılanıyor. Bu gerçekler karşısında CHP yönetiminin, “iş- lerimize karışmayın”; “bizden başka sol yok”; biz- leri sakın “eleştirmeyin”; oylarımızı “bölmeyin” di- ye başkalarını suçlayacak yerde, “sorunu ve çö- zümü” öncelikle “kendisinde” araması gerekiyor. Sol ölmez. Yine de belirtelim, eğer öyleyse, her cinayetin en az bir faili ya da işleyeni vardır! Ziraat’tan tavukçuluğa destek ‘İthalatı kesin üretimi arttırın’ Ekonomi Servisi - Türkiye Ziraatçõlar Derne- ğiGenel Başkanõ İbrahim Yetkin,Türki- ye’nin 1 milyon 200 bin ton civarõnda kõrmõzõ et tüketimi, 576 bin ton ise kayõt altõnda kõr- mõzõ et üretimi bulunduğunu belirterek, et açõ- ğõnõn karşõlanmasõnda alõnmasõ gereken ön- lemin ithalat yolunun açõlmasõ değil, hayvan üretiminin arttõrõlmasõ olduğunu söyledi. Ekonomi Servisi - Ziraat Bankasõ, yumurta ve et tavukçuluğu konusunda kullandõrõlacak kredilerde 250 bin lira olan limiti 1.5 milyon liraya, kanat- lõ sektörüne yönelik biogüvenlik konusundaki kre- dilerde ise 1.5 milyon lira olan limiti 7.5 milyon liraya yükseltti. Bankadan yapõlan açõklamada, Türkiye’nin yõllõk 1 milyon 250 bin ton beyaz et üretimiyle dünya sõralamasõnda 18’inci sõrada yer aldõğõ, Rusya’nõn son dönemde gelişen ticari iliş- kiler çerçevesinde, yõllõk toplam 789 bin tonluk beyaz et ithalat kotasõnõn 500 bin tonluk kõsmõ- nõ Türkiye’ye tahsis ettiği hatõrlatõldõ. Gelir İdaresi, vergilerin zamanõnda ödenmesini sağlamak için etkin bir ‘cebri tahsilat sistemi’ oluşturuyor Borçluya ‘e-haciz’ gelecek Ekonomi Servisi - Maliye Ba- kanlõğõ, vergide kayõp ve kaçaklarõn peşine düşüyor. ‘Cebri Tahsilat Sistemiyle’ bu yõl, vergi borcunu ödemediği için haciz işlemiyle kar- şõ karşõya kalan mükelleflerin yüz- de 90’õna bankalar kanalõyla da “e- haciz” başlatõlmasõ planlanõyor. AA’nõn Gelir İdaresi Başkanlõ- ğõ’nõn 2010 Performans Progra- mõ’ndan derlediği bilgilere göre, vergi kayõp ve kaçağõ ile mücade- le için “borç takip ve değerlen- dirme sistemi”nin etkinliği arttõrõ- lõyor. Vergi ve diğer mali yüküm- lülüklerin zamanõnda ödenmesini sağlayacak bu sistemle bankalarca vadesi geçmiş vergi borçlarõndan ya- põlan tahsilatõn, toplam vadesi geç- miş borçlardan yapõlan tahsilata oranõ yüzde 5’e çõkarõlacak. (Vergi borcu yoktur) yazõsõ alan mükel- leflerden yapõlan tahsilatlarõn, top- lam vadesi geçmiş borç tahsilatla- rõna oranõ yüzde 1’e çõkarõlacak. Cebri tahsilat projesi ile bu yõl ban- kalara “e-Haciz” bildirisi gönderi- len mükelleflerin, haklarõnda haciz varakasõ düzenlenmiş olan toplam mükelleflere oranõ da yüzde 90’õ bu- lacak. Böylece, vergi borcunu öde- mediği için haciz varakasõ düzen- lenen mükelleflerin yüzde 90’õ için yõl sonuna kadar bankalara elek- tronik-haciz bildirisi gönderilmiş olacak ve bunlar için “e-haciz” iş- lemine geçilecek. Trafik şube ve bü- rolarõna elektronik ortamda haciz bildirisi gönderilen mükellef sayõ- sõ da hakkõnda haciz varakasõ dü- zenlenmiş olan toplam mükellef sayõsõnõn yüzde 1’i düzeyine ula- şacak. Gelir İdaresi Başkanlõğõ, bu şekilde vergi borçlarõ için banka- larda hemen elektronik haciz işle- minde bulunacak. Aynõ şekilde borçlular için trafik şube ve büro- larõna da elektronik ortamda haciz bildirisi gönderilecek. Maliye, vergi borcunu ödemediği için haciz işlemiyle karşõ karşõya kalan mükelleflere bankalar kanalõyla ‘e-haciz’ başlatacak. B A N K A H E S A B I G İ B İ V E R G İ H E S A B I Gelir İdaresi’nin 2010 Yõlõ Performans Programõ’nda yer alan diğer proje ve düzenlemelerin bazõlarõ şöyle: ? Mükellef Cari Hesabõ Projesi: Mükelleflere ait tahakkuk ve tahsilat kayõtlarõnõn bir arada görülmesini ve mükellefin hesap bakiyesinin güncel olarak izlenmesini sağlayacak Mükellef Cari Hesabõ’na ilişkin ikincil mevzuat düzenleme ve sistem altyapõsõnõn hazõrlanmasõ çalõşmalarõ devam ediyor. ? Borç Sorgulama, Araştõrma ve Takip Sistemi: Türkiye genelinde vergi ve diğer mali yükümlülüklerin zamanõnda ödenmesini sağlamak amacõyla kurulan “borç takip sistemi”, daha da geliştirilecek. ? Elektronik ortamda alõnan hizmetler genişletilecek. 2010 içinde 55 milyon “e- Beyanname” alõnacak. ? İnternet uygulamalarõndan yararlanan mükellef sayõsõnõn toplam mükelleflere oranõ yüzde 62’ye ulaşacak. G-7 ülkeleri teşviğe devam kararı aldı Ekonomi Servisi - Sanayileşmiş G-7 ülkeleri, sürdürülebilir büyümeye geçmek için ekonomiyi teşvik paketlerinin sürmesini kararlaştõrdõ ve büt- çe açõklarõnõn etkisiyle karõşan küresel piyasala- rõn sakinleşmesi için çalõşma sözü verdi. Kanada’da düzenlenen G-7 Maliye Bakanlarõ ve Merkez Ban- kalarõ Başkanlarõ toplantõsõnõn ana gündem konusu Yunanistan, Portekiz ve İspanya’nõn artan bütçe açõklarõ ve borçlarõ oldu. Avrupa Merkez Banka- sõ Başkanõ Jean-Claude Trichet ve Avro Böl- gesi’nin üst düzey finans yetkilileri bu bütçe açõk- larõnõn giderilmesi için uygulanacak programlara güvendiklerini ifade etti. G-7 ülkeleri, bankalarõ güçlendirmek için uluslararasõ alanda kabul gören banka sermaye standartlarõ uygulanmasõ çağrõsõnda bulundu. Haiti’nin gruba olan borçlarõnõn silinmesi de kararlaştõrõldõ. Kürt borsası açıldı Ekonomi Servisi - Irak’õn kuzeyinde bulunan Kürt Bölgesel Yönetimi, Erbil Menkul Kıy- metler Borsası’nõ resmen açtõ. Borsa Başkanõ Ahmet Abdülrahman Bengin, 10 milyar Irak Dinarõ’yla kurulan borsada, piyasa oyuncularõ- nõn yerli firma ve bankalardan oluştuğunu söy- ledi. Bengin, bir buçuk yõldõr resmi işlemlerin ta- mamlanmasõ için çalõşmalar yürüttüklerini ifade ederek “Hükümet, piyasayı desteklemek ve hal- kın güven duymasını sağlamak için, borsaya yüzde 20 oranla katıldı. Borsaya katılan ve tü- mü yerli olan firma ve bankaların toplam ser- mayeleri, 8.1 milyar Irak Dinarı’dır” dedi. Bor- sada Zagros Grubu, Korek Telekom, Irak Orta- doğu, Aşur ve Kuzey Bank firmalarõ yer alõyor. Türkiye, kömürü dışarıdan yakıyor Ekonomi Servisi - TMMOB Maden Mühendisleri Odasõ’nõn hazõrladõğõ ‘Taşkömürü Rapo- ru’na göre, Türkiye’nin yõllõk 23 milyon ton olan taşkömürü tüke- timinin yüzde 90’õ ithalatla karşõ- lanõyor ve toplam tüketimin yõllõk 5 milyon ton kadarõ demir-çelik endüstrisinde yapõlõyor. Ülkenin birincil enerji tüketi- minde dõşa bağõmlõlõğõnõn yüzde 70’ler civarõnda olduğuna dikkat çekilen rapora göre, enerjide dõşa bağõmlõlõğõn azalmasõnõ hedefleyen politikalar ancak ulusal kömür ve hidrolik enerji kaynaklarõna dayalõ olarak oluşturulabilir. Buna kar- şõlõk Türkiye’deki en büyük taş- kömürü üreticisi olan TTK’nin uygulanan politikalar sonucunda işçi sayõsõ ve ürettiği kömür mik- tarõ giderek azalan, yõllõk 250- 300 milyon dolar düzeyinde zarar eden, kömürü çok pahalõya mal eden (240-290 dolar/ton) ve demir- çelik endüstrisine hammadde sağ- lamaktan uzaklaşmõş bir kurum ha- line geldiği belirtiliyor. Rapora göre, son yõllarda kö- mür fiyatlarõnõn aşõrõ yükselme- si sonucunda iyileşen rekabet ko- şullarõ ve arz güvenliğinde olu- şan tehdit, farklõ politikalarõ ge- rekli kõlõyor. Taşkömürü tüketiminin 2007- 2009 arasõnda yõllõk 20-20.6 mil- yon ton, İSDEMİR’in kapasite artõşõna paralel olarak 2010-2012 yõllarõnda yõllõk 23 milyon ton ve 2013-2015 yõllarõnda 26.7 mil- yon ton/yõl seviyesine çõkacağõ tahmin ediliyor. Buna karşõlõk 2010-2011 için 8.7 milyon ton, 2012-2013 yõllarõnda 10 milyon ton civarõnda üretim hedefleniyor. Enerjiye 5 milyar liralõk özel sektör yatõrõmõ Ekonomi Servisi - Enerji Piyasasõ Düzen- leme Kurumu (EPDK) Başkanõ Hasan Kök- taş, enerjide 2010’da 5 milyar liralõk özel sektör yatõrõmõnõn devreye gi- receğini söyledi. Köktaş, bunun 3.5 milyar liralõk kõsmõnõn yenilenebilir enerji, 1.4 milyar lirasõ- nõn da doğalgaz kay- naklarõndan oluştuğunu ifade etti. Köktaş, ener- jide 2009’da 2 bin 833 megavat kurulu gücün- de devreye girdiğini be- lirterek “Bunun 1400 megavatı doğalgaz, yaklaşık 1000 mega- vatı da hidroelektrik, rüzgâr gibi yenilene- bilir kaynaklardan oluşuyor. 2010’da ise 3 bin 400 megavat civa- rında bir yeni kurulu gücün devreye alına- cağını öngörüyoruz” dedi. Taşkömürü Raporu’na göre Türkiye’nin taşkömürü tüketiminin yüzde 90’ı ithalatla karşılanıyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear