23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 2 KASIM 2010 SALI 8 İstanbul S Edirne PB Kocaeli S Çanakkale S İzmir B Manisa B Denizli S Zonguldak B Sinop B Samsun B Trabzon B Giresun B Ankara S 19 17 21 19 21 22 23 17 16 17 17 18 18 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B B S A A A A A A A B B B 17 16 12 26 27 26 19 22 17 19 14 11 10 HABERLERİN DEVAMI Oslo Y Helsinki Y Stockholm Y Londra Y AmsterdamY Brüksel Y Paris B Bonn Y Münih Y Berlin B Budapeşte B Madrid Y Viyana B 6 7 7 13 12 12 12 12 11 10 14 14 13 Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Moskova Aşkabat Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam B B Y B Y Y Y B Y B Y B B 19 14 18 18 11 8 15 20 12 15 10 28 22 Ülkemizin kuzeyi parçalı bulutlu, Marmara’nın güney ve doğusu, İç Ege, Anadolu’nun kuzeyi ile Batı Karadeniz’in iç kesimleri sabah saatlerinde sisli, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığında önemli bir değişiklik beklenmiyor. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 2 Kasım GÜNCEL ? Baştarafı 1. Sayfada CÜNEYT ARCAYÜREK Ankara, ulusal sistemle NATO projesini ortak bir çerçeve içine sokmak için hazırlık yapıyor dönüştüren kim? AKP’li Cumhurbaşkanı! Bakanların neredeyse tümüne yakınının, AKP milletvekillerinin pek çoğunun eşleri türbanlı! Bu ne biçim bir metrekarelik bez parçasıdır ki dokunanı yakıyor. Bez parçası taşıyan eşi olanlar ise daha bir itibar görüyor, ayrıcalık kazanıyor. Bir cevher daha yumurtladı RTE: Cumhuriyetçi olabilmenin koşulunu açıkladı: Bir metrekarelik bez parçası türbana selam çaktın mı halis Cumhuriyetçisin! Yoksa? Asla Cumhuriyetçi olamazsın! ??? Devletin başını bir metrekarelik türbanla örten Çankaya’daki AKP’liye bu davranışının nedenleri sorulmuyor da, türbana karşı olanların, örneğin askerlerin 29 Ekim’de Çankaya’ya çıkmayışı sorgulanıyor. Sorgulayanlar arasında göze çarpan Doğan Grubu yazarları. Aralarında en serti Mehmet Ali Birand, Posta’daki köşesinde “Türk Silahlı Kuvvetleri Başkomutan’a rest çekti” diyor. Bir başka yazar Fatih Çekirge ufku daha geniş. Bugünü bırakmış, 10 ay sonrasını düşünüyor. Çankaya’daki artık türbanlı eşini her yere beraberinde götürüyor, götürecek ya; önümüzdeki “30 Ağustos’taki Zafer Bayramı törenlerine eşiyle gidebilir. O zaman ne olacak” diye soruyor. ??? Çankaya’ya askerin çıkmayışı elbette eleştirilebilir. Lakin eleştiri tek taraflı olunca… insaf sınırını aşıyor. İğneyi askere batırırken çuvaldızı Çankaya’dakinden esirgememek gerekiyor. Şimdi sormak gerek: Çankaya’daki anayasaya göre başkumandan! TSK’ye dış basında, Avrupa Birliği’nde aylarca yönetilen kimileri son derece haksız suçlamalar karşısında Çankaya’daki ne yaptı? Başkumandanlığın gereğini yerine getirdi mi? TSK’ye yöneltilen kimi suçlamaların yersiz ve değersiz olduğunu açıklayan tek bir demeç verdi mi? Askerin yönetim üzerindeki etkinliğini eleştiren; dış ve iç medyatik, siyasal saldırıların artık geride kaldığını söyleyebildi mi? Askere aylarca süren hukuksal saldırılar karşısında soruşturmaların sonucunu beklemek gerektiğini anımsatmak gereksinimini duydu mu? Geçmişten bugüne izlenen olaylar yeniden gözden geçirilirse: Çankaya’dakinin Cumhurbaşkanlığı’nda AKP’ye taraf, partizan davranışları kadar, başkumandanlık sıfatını hak edip etmediği de bir o kadar tartışmalı. ??? CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’in, “Düşkün, başarısız, çapsız avukat derdini mübaşire anlatır” diye tarif ettiği, “müflis tüccar gibi eski defterleri karıştırdığını” söylediği Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 29 Ekim’de Çankaya’ya çıkmayan CHP’yi, 1930’larda olduğu gibi “gözü askerde, kulağı Yargıtay’da” diye karalıyor. Çankaya’dakini savunmaya soyunan medyatik saldırılar koşutunda bu da AKP saldırısı. Gürsel Tekin haklı olarak soruyor: “Devletin sivil asker kurumlarını sürekli olarak hedef tahtasına koyarak yıpratmaya çalışan… yeryüzünde kaç ülke... kaç başbakan ve yardımcı var acaba?” Yok tabii. Ama... ??? ... İçimizdeki dışımızdaki Avrupalılar birleşti. Türbanlı Çankaya resepsiyonuna katılmayan askere vurmayı sağlayan bir konu geçti ellerine. Askere hesap soruyorlar… Başbakanlarına, Başbakanlığa bağlı askerin neden Çankaya’ya çıkmadığını soramıyorlar. Türbanlı Çankaya’yı sindirdiler. Gün gelecek, medyamızın kodamanları bir de bakacak ki, AKP, dayatması kapıda. Kamuda da, ortaeğitimde de türbana özgürlük diyor. Sindirecekler! Füzelere formül aranıyor BAHADIR SELİM DİLEK UZUN MENZİLLİ BÖLGE HAVA VE FÜZE SAVUNMA SİSTEMİ PROJESİ AKP hükümeti, 2006 yılında aldığı karar uyarınca “Uzun Menzilli Bölge Hava ve Füze Savunma Sistemi Projesi” başlıklı bir proje başlatmıştı. Projenin amacı Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 10 yıllık hava savunma gereksiniminin tedarik edilmesi olarak belirlenmişti. İhale süreci 8 Nisan 2009 tarihinde başlamış, projebon’da masaya bu bilinçle oturulacağını belirttiler. Aynı kaynaklar, Türkiye’nin beklentilerinin de karşılanması ve ardından ulusal füze sistemi projesi ile ortak çerçeve içinde bir yaklaşımın ortaya çıkmasının beklendiğini dile getirdiler. Ankara, Brüksel’deki NATO toplantısı sonrasında ABD ve İran arasında kaldığı açmazdan kurtulmak için yoğun mesai harcarken Washington yönetimi ile de ince bir diplomasi yürütmeye başladı. Bu ye ilişkin teklife çağrı dosyası Çin Halk Cumhuriyeti’nden CPMIEC, Rusya Federasyonu’ndan Rosoboronexport ve ABD’den Raytheon ile Lockheed Martin firmalarına verilmişti. ABD Savunma Bakanlığı’nın Kongre’den izin alabilmek için başvuru yapmasıyla gizli olan proje ve ihale süreci de ortaya çıkmıştı. geçirilecek. Böylece yaklaşık 4 milyar dolarlık maliyeti olan ulusal füze savunma sisteminde ciddi anlamda bir tasarrufa gidilmesi de öngörülüyor. Türkiye, füze kalkanı çerçevesinde radarların topraklarında konuşlanmasına izin verirse, ulusal füze sistemi projesinin maliyeti de önemli ölçüde aşağıya çekilebilecek. Türkiye’nin çekinceleri ortadan kaldırılamazsa ve projeye dahil olmazsa, ABD’nin radarları Bulgaristan’a yerleştirmesi öngörülüyor. ANKARA Türkiye, 1920 Kasım tarihlerinde Lizbon’da yapılacak olan ve ABD’nin gündeme taşıdığı füze kalkanı konusunda nihai kararın alınacağı NATO zirvesi için hazırlıklarını yoğunlaştırdı. İran ve Suriye’nin doğrudan hedef alınmasını istemeyen, sistemin Türkiye’nin tamamını kapsaması zorunluluğunu masaya koyan Ankara, ABD’nin NATO üzerinden getirdiği projeyi, daha önce projelendirilmeye başlanan ulusal füze savunma sistemi ile ortak bir çerçeve içine alarak formül üretmeye çalışıyor. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgelere göre, Türkiye, Lizbon’daki NATO zirvesi için hazırlıklarını büyük ölçüde tamamladı. Ankara’nın diplomatik pozisyonuna ilişkin bilgi veren kaynaklar, Türkiye’nin füze kalkanı projesinde kilit rol oynamakta olduğuna işaret edip, Liz Eski belediye başkanı Nurettin Şen öldürüldü İstanbul Haber Servisi Eski Küçükçekmece Belediye Başkanı Nurettin Şen, Küçükçekmece’de silahlı saldırı sonucu öldürüldü. 2009’daki yerel seçimlerde CHP’nin Küçükçekmece Belediye Başkan adayı olan Nurettin Şen, Sefaköy’de ziyaretine gittiği Atalay Coşkunöz tarafından bürosunda vurularak öldürüldü. Şen’in dün saat 17.30 sıralarında Sefaköy’de ziyaretine gittiği Coşkunöz’le alacakverecek meselesi nedeniyle tartıştığı, bunun üzerine Coşkunöz’ün silahını çekerek Şen’i öldürdüğü belirtildi. Olaydan sonra karakola giderek teslim olan Coşkunöz’ün ifadesinde “Bana borcu vardı, kaç kez istememe karşın vermedi ben de öldürdüm” dediği öne sürüldü. Coşkunöz’ün adi suçlardan sabıkası olduğu iddia edildi. 1994 yılında Küçükçekmece ilçesinde DSP’den belediye başkanı olarak seçilen Şen çeşitli yolsuzluk söylentileri üzerine 19961997’de partisinden ayrıldı. Şen daha sonra siyasi yaşamına Demokrat Türkiye Partisi’nde (DTP) devam etti. 1999 yılında ise Barış Partisi’nden Küçükçekmece belediye başkan aday oldu. Şen 2004 yılında da alacak verecek meselesi yüzünden ayağından vurulmuştu. Şen, son yerel seçimlerde ise CHP’nin Küçükçekmece belediye başkan adayıydı. ince diplomasinin odak noktasında ise Türkiye’nin halen ihale süreci süren ulusal füze sistemi bulunuyor. Ankara bu iki projenin ortak bir çerçeve içinde ele alınmasıyla hem maliyetin düşürülmesi hesabını yaparken hem de NATO ve ABD ile yaşanacak olası krizin önüne geçmeyi planlıyor. Eğer Türkiye’nin füze kalkanına ilişkin çekinceleri ortadan kaldırılabilirse, halen devam etmekte olan ulusal füze savunma sistemine ilişkin süreç de yeniden gözden ‘Korumayım’ deyip dövdü Başbakan Erdoğan’ın koruması olduğunu söyleyen bir kişi trafikte tartıştığı gazeteci Çetin Yılmaz’ı hastanelik etti. Yılmaz’a şikâyetini geri çekmesi için baskı yapıldığı öne sürüldü İstanbul Haber Servisi Esenyurt’ta Alternatif Doğuş isimli bir yerel gazetenin imtiyaz sahibi Çetin Yılmaz, “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın koruması olduğunu” iddia eden bir kişi tarafından dövüldü. 06LOA60 numaralı siyah plakalı aracından inerek Yılmaz’ın aracının açık camından kafasına yumruklar atan kişi, Yılmaz’ı ağır yaraladı. Yılmaz’ın tedavisi Esenyurt Devet Hastanesi Acil Servisi’nde sürüyor. İddiaya göre, Çetin Yılmaz, Avcılar Türksan Durağı yakınlarında arabasıyla yolda seyir halindeyken 06LOA60 plakalı aracın sahibi arkadan selektör yaparak yol istedi. Ancak Yılmaz önünde araba olduğu için yol veremedi. Bir süre yola devam ettikten sonra Yılmaz’ın önüne geçerek arabasını durduran kişi, aracından inerek Yılmaz’ın aracının yanına gitti. Yılmaz arabanın camını açınca, “Sen benim kim olduğumu biliyor musun, ben Başbakan korumasıyım, niye yol vermiyorsun?” diyen ve Yılmaz’a küfreden kişi, Yılmaz’ın “Kim olduğunu bilmiyordum” sözleri ve “küfretme” şeklindeki uyarısı üzerine yaşanan tartışmanın ardından Yılmaz’ı yumruklamaya başladı. Yılmaz bir süre sonra aracını sürerek Avcılar Firüzköy Polis Karakolu’na gitti. Koruma olduğunu söyleyen kişi de Yılmaz’ı takip ederek karakola gitti. Gül’e ödülünü Kraliçe verecek LONDRA (AA) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, gelecek hafta İngiltere’nin başkenti Londra’da, ülkenin önde gelen düşünce kuruluşlarından “Chatham House”un verdiği ödülü alacak. Gül’e ödülü, 9 Kasım’da düzenlenecek törenle, İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth’in vermesi bekleniyor. Diğer adı “Kraliyet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü” olan Chatham House, 2005 yılından bu yana uluslararası ilişkilere katkılarından dolayı bir siyasi lidere ya da sivil toplum liderine ödül veriyor. Kuruluşun üyesi Avrupa ve Ortadoğu Araştırmaları Direktörü Fadi Hakura, “Türkiye, şu anda hem bölgesel hem de uluslararası anlamda büyük rol üstlenen önemli bir ülke” dedi. Bülent Ecevit için düzenlenen anma törenine katılanlar Ecevit’in gömütüne karanfil bıraktı. Bülent Ecevit anıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Eski başbakanlardan Bülent Ecevit, ölümünün 4. yılında Devlet Mezarlığı’ndaki gömütü başında anıldı. DSP Genel Başkanı Masum Türker, törende yaptığı konuşmada, “laikliğin tehlike altında olduğunu” vurguladı. DSP Genel Başkanı Türker, konuşmasında Ecevit’in DSP’yi kurduğu günlerde “iki kişilik parti” eleştirilerini dikkate almadığını, zaman içerisinde halkayı büyüttüğünü ve iktidara kadar geldiğini anlattı. Ecevit’in görüşlerinin ve “Demokratik Solcular”a bıraktığı mirasın, kendilerinin varlığı, Türkiye’nin ise ihtiyacı olan görüş ve değerler olduğunu dile getiren Türker, “Şimdi herkes çok iyi anlıyor ki Bülent Ecevit haklıydı. Bülent Ecevit’in döneminde, sizin başbakanlığınızda terör sıfırdı, terörü sıfır teslim ettik. Bugün terör yalnız kırda, dağda değil, İstanbul’un göbeğine kadar uzanabilmekte ve kimse farkına varmamakta” diye konuştu. “Biz Demokratik Solcular her birimiz birer Ecevit’iz. Her bir DSP’li var oldukça, DSP de Ecevit de yaşayacaktır. DSP’yi yaşatmak, Ecevit’i de yaşatmaktır” diyen Türker, kasım ayının ilk haftasını “Ecevit’i Anma ve Anlama Haftası” ilan ettiklerini, hafta boyunca yurdun dört bir yanında Ecevit’i anlatacaklarını belirtti. Öğrenciler çanta aratmadı IŞIL ÖZGENTÜRK Yüzleşme (3) ? Baştarafı Arka Sayfada Okullarda özellikle rehber öğretmenlerle çocukların iletişimleri kuvvetlendirilecek yöntemlerle çalışılması, sorunu dillendirebilmeleri için mağdur çocuklara gerekli güven ortamı sağlanmalıdır. Adli makamlara intikal eden ensest vakalarında, mağdurun içinde bulunduğu ruh hali dikkate alınarak hassasiyetle davranılmalı ve işin eğitimini almış uzman kişiler nezaretinde çalışılmalıdır. Çocuklara, istismar konusu olabilecek cinsel eylemlerin farkına varabilmelerini sağlayacak boyutta eğitim verilmelidir. Suça ilişkin her türlü ihbar ve şikâyet dikkate alınmalı, “aile mahremiyeti” veya “konunun tabu sayılması” gibi gerekçelerle suçun üzeri örtülmemelidir. Gelin hep birlikte bir de bununla yüzleşelim, bu çocuklar hepimizin çocukları... ‘Bilinç kaybı yaşıyor’ İstanbul Yerel Gazeteciler Derneği Başkanı Murat Abdullahoğlu, olayı öğrendikten sonra karakola gittiğini belirterek, “Çetin Yılmaz’a şikâyetten vazgeçmesi için baskı uygulamışlar. Önce şikâyetten vazgeçirmişler. Ben gittikten sonra şikâyetçi olduk tabii ki. Biz karakoldan çıkarken koruma olduğunu söyleyen kişi gayet rahat çay içiyordu. Ben o kişiye neden böyle bir şey yaptığını sordum, ‘Bana gazeteci olduğunu söyleseydi dövmezdim’ dedi. Üyemiz mağdur, gerekli hukuki girişimleri yapacağız. Çetin Yılmaz, devlet hastanesinin acil servisinde tedavi altında, serum takıldı, MR çekildi ve tahlilleri yapıldı. Sık sık bilincini kaybediyor” dedi. Kılıçdaroğlu: İlkeleri ilkemizdir CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da yaptığı açıklamada Ecevit’in tek güvencesi halk olan onurlu bir devlet adamı olduğunu ifade etti. Kılıçdaroğlu, “Ecevit’in sahip çıktığı, dile getirdiği bütün ilkeler; onun sergilediği örnek yaşam tarzı, ahlakı, yurtseverliği, halkçılığı, Türkiye’nin bağımsız bir ulus olarak yaşama kararına sahip çıkışı ve dış baskılar karşısında onurlu dik duruşu, bugün bizim de ilkelerimizdir, değerlerimizdir” dedi. Kamu çalışanları 12 Kasım’da maaş alacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, kamu çalışanlarına 15 Kasım’da ödenecek maaşlarının, Kurban Bayramı nedeniyle 12 Kasım’da verileceğini bildirdi. Şimşek, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, gazetecilerin soruları üzerine kamu kurumlarında çalışan memur, sözleşmeli personel, işçi ve diğer personelin 15 Kasım’da alacakları maaşlarının, 12 Kasım günü avans olarak verileceğini söyledi. Şimşek, “15 Kasım 2010 tarihinde ödenmesi gereken tüm hakedişler, 12 Kasım 2010 tarihinde avans olarak ödenecektir” dedi. İstanbul Haber Servisi İstanbul Üniversitesi’ne (İÜ) “çantalarını aratmadıkları” gerekçesiyle okula alınmak istenmeyen öğrenciler ile özel güvenlik birimleri arasında arbede yaşandı. Yaşanan arbedenin ardından 4 öğrenci gözaltına alındı. İÜ’nün Beyazıt’taki merkez yerleşkesinde dün yaklaşık 25 kişilik öğrenci grubu okula girerken çantalarını aratmak istemedi. Bunun üzerine özel güvenlik görevlileri ile öğrenciler arasında arbede çıktı. Arbedenin ardından iktisat fakültesi öğrencisi Koray Çetimal ve iletişim fakültesi öğrencisi Hafize Akyıldız gözaltına alındı. Akyıldız’ın burnundan yaralandığı ve hastaneye kaldırıldığı öğrenildi. Yaşananların ardından öğrencilerin gözaltına alındığı Beyazıt Karakolu önüne destek vermek için giden İÜ öğrencileri Gökçe Uluada ve Gizem Özkara da gözaltına alındı. Üniversitede dört gözaltı C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear