23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 31 OCAK 2010 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 AKP’li Çamuroğlu isyan etti Alevi açõlõmõ sürecini başlatan ancak daha sonra sürecin dõşõnda kalan İstanbul milletvekili, sürecin kendisi açõsõndan ‘kõrõcõ’ olduğunu, çalõştaylarda Alevilerin ‘zavallõ bir azõnlõk konumuna hapsedildiğini’ söyledi FIRAT KOZOK ANKARA - AKP’nin Alevi açõlõmõ sü- recini başlatan ancak daha sonra sürecin dõşõnda kalan AKP İstanbul Milletvekili Reha Çamuroğlu, sürecin kendisi açõ- sõndan “kırıcı” olduğunu söyledi. Çalõş- taylarda Alevilerin “zavallı bir azınlık konumuna hapsedildiğini” ifade eden Çamuroğlu, “Böyle bir tabloda benim de olmam düşünülemezdi” dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn da değindiği “AKP’yi gaza getiren çev- relerin” partiyi, toplumu yönetmek ye- rine “işgal etmeye” teşvik ettiklerini vurgulayan Çamuroğlu, seçimlerde tek- rar milletvekili olup olmamasõnõn kendi- si açõsõndan önem taşõmadõğõnõ da söyledi. Çamuroğlu, sonuncusu gerçekleştirilen Alevi çalõştaylarõnõ Cumhuriyet’e de- ğerlendirdi. Başbakan Erdoğan’õn parti- sinin grup toplantõsõnda bazõ köşe yazar- larõ hakkõnda söylediği “Bizi gaza ge- tirmeyin” sözlerini anõmsatan Çamu- roğlu, “AKP, yandaşlarından çektiği kadar kimseden çekmiyor. Yandaşla- rının önemli bir kısmının zihninde muhayyel (hayali) bir AKP var. Onlar partiyi o arzu ettikleri yöne doğru çe- kiştirmeye çalışıyorlar ve bu kesimler aynı zamanda yakın zamana kadar çok fazla eleştirdikleri bir şeyi yapıyorlar, o da toplum mühendisliği” dedi. Bu kesimlerin liberalizmi de İslamõ da kendi zihinlerine göre yorumlayarak bu- na göre hareket ettiklerini belirten Ça- muroğlu, “Adamın bacağı kısa geliyorsa uzatmak için çekiyorlar, uzun geli- yorsa sıkıştırıyorlar” diye konuştu. Kendisinin Alevi açõlõmõnõ 2 yõl önce gün- deme getirdiğinde Başbakan Erdoğan dõşõnda kimsenin bu projeye destek ver- mediğini belirten Çamuroğlu, “Bugün son çalıştaya koştur koştur giden bazı Alevi kuruluşları ve şahıslar o gün bi- zim ne hainliğimizi ne dönekliğimizi bı- raktı. Son çalıştayda baş köşede oturan Arif Sağ, bize ağıza alınmayacak ha- karetlerle hücum etti. Cem Vakfı ve Fermani Altun bugün nasıl bir kazanım elde etti, ne değişti merak ederim” gö- rüşünü dile getirdi. Çamuroğlu şöyle devam etti: “AKP’ye birileri diyorlar ki ‘Sen çok güçlüsün, kimseyle masaya oturmana ge- rek yok. Hayatõn ve toplumun bütün alanlarõnõ işgal edebilirsin. Buna Al- evilerin hayatõ da dahil.’ Partiyi böyle bir pervasızlığa teşvik ediyorlar. Top- lumun bütün alanlarını yönetmek yerine işgale teşvik ediyorlar. Son çalıştay tablosundan da gördüğümüz budur; bu tabloda Aleviler tuhaf, hatta zavallı bir azınlık konumuna hapsedilmişlerdir. Bu tablonun için- de benim olmam düşünülemezdi za- ten. Bu, benim inancımın onurunu ayaklar altına almam demek olurdu.” ‘Siyaseten kırıcı bir süreçti’ Çamuroğlu, “Alevi açılımı sürecini başlatan ancak bugün sürecin dışında kalan bir isim olarak partinize kırgın mısınız?” sorusuna da şu yanõtõ verdi: “Benim bir milletvekili olarak birinci muhattabım sayın Başbakan’dır. Ken- disine bütün kırgınlık ve alınganlıkla- rımı söyleyebilecek olanaklarım vardır, yeri geldiğinde de söylemişimdir. Ama elbette kırıcı bir süreçti bu.” ‘Şendiller daveti sabote etmeye dönüktü’ Bir önceki çalıştaya Maraş katliamı sanığı Ökkeş Şendiller’in davet edilmesine de tepki gösteren Çamuroğlu, Şendiller’in çağrılması- nın süreci sabote etmeye yönelik planlı bir tavır olduğuna işaret etti. Hiçbir başbakanın sorunun adını koyarak Alevileri muhatap almadığını an- cak Başbakan Erdoğan’ın önemli bir adım attı- ğını anlatan Çamuroğlu, buna karşın süreçte stra- tejik bir hata yapıldığını, Alevi açılımının “Kürt açılımının” parçası olarak kamuoyuna sunul- duğunu söyledi. Bazı Alevi örgütlerinin kendisi- nin süreci yönetmesine karşı çıktıklarını, hükü- metin de bu konuda ödün verdiğini anlatan Ça- muroğlu, “Bu, hükümetimizin siyaset anlayışı açı- sından sorgulanması gereken bir durum” dedi. H1N1 aşıları hibe ediliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sağlõk Bakanlõğõ’nõn, elde kalan 4 milyon doz domuz gribi aşõsõnõn bir kõsmõnõ başka ülkelere hibe etmeyi planladõğõ öğrenildi. Dünya Sağlõk Örgütü, gelecek yõl kullanõlacak mevsimsel grip aşõlarõnõn içeriğinde domuz gribi virüsünün de olacağõnõ açõklamõştõ. Bakanlõk kararõnõn gerekçesini de H1N1 virüsünün bu yõl dünyada “mevsimsel grip” olarak adlandõrõlan gribin yerine geçmesi oluşturuyor. Öğretmene soruşturma Haber Merkezi - İki kõz öğrencinin karne günü görüntüsünü çekip, internetteki sosyal paylaşõm sitesinde yayõmlatan öğretmenleri Cemal Akkuş hakkõnda Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü soruşturma başlattõ. Milli Eğitim Müdürü Atilla Gülsar, öğretmenin gerekirse açõğa alõnabileceğini söyledi. İki öğrencinin sõnõf başkanlõğõ için yaptõğõ konuşmalar internette izlenme rekoru kõrmõştõ. Şeyh anmasında izdiham Haber Merkezi - Batman’da 4 yõl önce silahlõ saldõrõda öldürülen Nakşibendi tarikatõ şeyhini anma töreninde yaklaşõk 7 bin kişi, kurulan 500 metre uzunluğundaki sofrada yemek yedi. Tören için 45 koyun kesildi, 5 ton pirinçle pilav yapõldõ. Yemekte 15 bin ekmek tüketilirken 8 imam da dua okudu. ‘Asıl neden ekonomi’ ANKARA (AA) - Saadet Partisi Genel Başkanõ Numan Kurtulmuş, Afitab Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Parti İl Başkanlarõ ve İl Müfettişleri Toplantõsõ” nõn açõlõşõna katõldõ. Kurtulmuş, Türkiye’de kamplaşma, kutuplaşma ve çatõşmaya dönük bir siyaset yapõldõğõnõ ve bunun nedeninin “Türkiye’nin gerçek gündemi olan ekonominin konuşulmasõnõ engellemek olduğunu” ileri sürdü. Minibüsçü protestosu BURSA (AA) - Bursa’da, kent meydanõ karşõsõndaki duraklarõnõn kaldõrõlmasõnõ protesto etmek için minibüslerini duraklara park ederek kontak kapatan yaklaşõk 150 kişilik grup ile polis ekipleri arasõnda arbede çõktõ. Arbedede 3’ü polis 4 kişi ile üzerine benzin dökerek yakmaya çalõşan Erkan İ. (25) yaralandõ. Gözaltõna alõnan 9 kişi ifadeleri alõnõp serbest bõrakõldõ. 7. Alevi Çalõştayõ’nõn son iki gününe cemevleri ve zorunlu din dersi tartõşmalarõ damgasõnõ vurdu Tarikat kurslarõna yasal statüANKARA (Cumhuriyet) - Üç gün- lük toplantõnõn ardõndan önceki gün so- na eren “Alevi Çalıştayı”nda alõnan tav- siye kararlarõ içerisinde Alevilerin hiç- bir talebine yer verilmezken en önem- li talep olarak kaldõrõlmasõ istenen zo- runlu din derslerinin “Din ve Ahlak Kültürü” olarak sürmesine, buna kar- şõlõk din eğitim ve öğretiminin inançlarõn isteğe bõrakõlmasõ yönünde tavsiye ka- rarõ alõnarak tarikatlarõn kurslarõ yasal statüye kavuşturma olanağõ yaratõldõ. Alevi çalõştayõnõn son iki gününde özellikle zorunlu din derslerinin konu- mu ve cemevlerinin statüsü tartõşõldõ. Cemevlerine nasõl bir statü verileceği tam olarak açõklõğa kavuşmazken bu ko- nuda sadece “Cemevlerine bir statü verilmesi” gibi muğlak bir cümle ile tavsiye kararõ alõndõ. Dedebaba’dan Doğan’a destek Cem Vakfõ’nõn Diyanet’te temsili ve de- delere maaş talebi diğer örgütlerin iti- razlarõ nedeniyle “Genel bütçeden ce- mevlerine ödenek ayrılması ve dedele- rin kendi kurumlarında eğitim gör- mesi” şeklinde düzenlendi. Bütçeden ay- rõlacak payõn cemevlerine nasõl dağõtõla- cağõ konusunda tartõşmalar yaşandõ. Cem Vakfõ Başkanõ İzzettin Do- ğan’õn, “Bana bırakın. Ben bu işleri hallederim” sözüne Bektaşiler adõna toplantõya çağrõlan “Dedebaba” Kurt- cebe Noyan’dan da destek geldi. Doğan’a “Alevilerin Fethullah’ı mı ol- mak istiyorsunuz” diyen Tarihle Yüz- leşme Derneği Başkanõ Cafer Solgun, Ehlibeyt Vakfõ Başkanõ Fermani Altun ve Karacaahmet Sultan Derneği Başkanõ Muharrem Ercan tepki gösterdi. Su TV Genel Yayõn Yönetmeni Yalçın Öz- demir, cemevlerinin ibadethane sayõl- mayacağõnõ söyleyince Arif Sağ tarafõn- dan azarlandõ. Toplantõda yapõlan görüş- melerde anayasanõn 24. maddesine de atõf- ta bulunularak din eğitiminin cemaatler ta- rafõndan verilmesinin önü açõlmõş oldu. Ankara’da kömüre sınırlama ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP’li Melih Gökçek yönetimindeki Ankara Anakent Belediyesi ile AKP hükümetinin kömür politikası Anka- ra’da havayı kirletti. Hava kirliliğinin önüne geçebilmek amacıyla önlem olarak başkentte kömür kullanımına sınırlama getirilmek zorunda kalındı. Ankara İl Çevre ve Orman Mü- dürlüğü, gün içinde sobaların ilk ya- kılacağı saatleri belirledi. Ankara İl Çevre ve Orman Müdürü Haluk Öz- der, sobalardan çıkan gazın hava kir- liliğinin en önemli nedenlerinden bi- ri olduğunu anımsattı. Kent gene- linde doğalgaz kullanılmasına kar- şın bazı bölgelerde hâlâ kömür ya- kıldığını belirten Özder, kömür kul- lanılan kalorifer ve sobaların en fazla kirliliğe neden olduğu zamanın ilk yakılma anı olduğunu vurguladı. Özder, hava kirliliğinin önlenmesi için soba yakarken de dikkat edilme- si gereken hususlar olduğunu ifade et- ti. Bu konudaki çalışmaların Çevre Kanunu kapsamında yürürlüğe ko- nan Isınmadan Kaynaklanan Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği ve kapsamındaki genelgeler doğrultu- sunda yürütüldüğünü belirtti. Ankara’da hava kirliliğinin art- masına karşın Anakent Belediyesi BELKO kömürü özendirmeye devam ediyor. BELKO piyasaya 25 kiloluk torbalar halinde satışa sunduğu par- ça kömürün tonunda 40 TL indirim yaptı. Böylece kömürün tonu peşin 440 TL’ye, taksitli satışlarda ise 460 TL’ye düştü. BELKO bu yıl da apart- man ve site yöneticilerine aldıkları kö- mür miktarına göre 10 aya kadar tak- sit olanağı sağlıyor. Ankara’da hava kirliliğinin artmasına karşın Anakent Belediyesi BELKO kömürü özendirmeye devam ediyor. AKP’li Çamuroğlu. Taksi şoförleriyle konuşmayõ severim, her zaman anlatacak bir hikâyeleri vardõr. O gün de öyle yaptõm, sohbeti açtõm. Tak- si şoförü bu işe yeni başladõğõnõ söyledi, aslõnda o bir iş sahibiymiş. Terlik imal eden küçük bir atölyesi varmõş ama… O şöyle söyledi: “Çin’den su parasına terlik gelmeye başladı, milletin de alım gücü azaldı ve ben atölyemi kapamak zorunda kal- dım. Makinelerimi satmak, başka bir iş kurmak istedim, makinelerin yüzü- ne bakan olmadı. Şu anda bir depoda çürüyorlar.” “Bu kaç aydır böyle devam ediyor” diye sordum. “Yaklaşık yedi aydır” dedi, “Bu arada bütün birikimimizi ye- dik. Bitti.” “Peki dedim, çoluk çocuk var mı?” “Üç çocuğum var,” dedi. Gü- lerek “Başbakan’ın sözünü dinlemiş- siniz,” dedim. Hemen yanõt verdi, “Ben bu çocukları yaptığımda işim tıkırın- daydı, hiç bu hale geleceğimizi düşün- memiştim.” “Peki,” dedim. “Sizin için bir çıkış yolu var mı?” “Bilmiyo- rum,”dedi. “Bilmiyorum” işte anahtar kelime bu. Bu ülkede kimse geleceğin ne geti- receğini bilmiyor ve bu “bilmiyorum” kelimesinin altõnõ dolduran parti emin olunuz ki, iktidara gelebilir. Ve bu bir kez daha AKP olmayacak. Olmamalõ. Çünkü bu ül- kenin artõk “sol” bir ikti- dara ihtiyacõ var. Ekmek gibi, su gibi… Gazetelerde artõk küçük bir haber, Diyarbakõr E Ti- pi Cezaevi’ne konulan ço- cuklara koğuş yetmemiş, yeni koğuşlar açõlõyor ve onlarla ilgili yasa Meclis’te uykuya yatõrõldõ ve pek çok davada yavaş hareket eden yargõlama sis- temimiz, onlar söz konusu olduğunda bir cevval, bir cevval, adeta yangõndan mal kaçõrõr gibi duruşmalarõnõn ilk gününde bu çocuklar hakkõnda 7.5 yõl, 10 yõl hapis cezasõ veriliyor ve Yargõtay, o da hõzlõ hareket edip bu cezalarõ bir bir onaylõyor. Ve şu anda Diyarbakõr Ceza- evi’nde 85 çocuk var. Ve biz merhametin en çok olmasõ ge- reken yerde, en merhametsiz bir biçimde onlarõn yaşamlarõnõ karartõyoruz. İşte tam da bu noktada bize bir “sol” iktidar gerek, bu çocuklarõn yaşam- larõnõ karartmayacak tedbirleri alacak bir “sol” iktidar! Sosyal bir devletin olmaz- sa olmaz unsurlarõndan biri, yurt- taşlarõna iş olanaklarõ sağlamaktõr. Bunu yapamõyorsa, durum belirtilerek belli bir miktar para verilmesi gerekir. Dikkat edin, bir sadaka gibi değil, bir hak oldu- ğunu düşündüğümüz için! Ne yazõk ki, AKP sadece sadaka vermeyi biliyor, iş- te tam da bu nedenden “sol” bir iktidara ihtiyaç var. Pek çok insan gibi ben de AKP ile Ge- nelkurmay’õn pek çok konuda anlaştõğõ- nõ düşünüyorum. Pek çok darbe planõn- dan iktidarõn da haberi olduğu düşünü- yorum... Ve hepimiz biliyoruz ki, herhangi bir darbede sadece “sol” kesimlere vu- rulur, “sağ” kesim ne yapar ne eder pa- çayõ kurtarõr. İşte tam da bu nedenden, “sol” bir ik- tidara ihtiyaç vardõr, ordunun kendi nor- mal işine dönmesi ve demokrasinin ger- çekten işlemeye başlamasõ için. Tütün Türkiye için dünya pazarlarõnda rekabet avantajõ olan bir tarõm ürünü idi. 2-3 milyon kişi ekmek yiyordu, bu sa- yõ 1 milyona düştü. Yani Tekel’in özel- leştirilmesi sõrasõnda yapõlan hatalar so- nucu (bilerek yapõlan bir şey pek hata da sayõlmaz) işsiz kalanlar sadece Ankara’da direniş yapanlar değil, daha önce Tekel iş- letmelerinde çalõşanlar ve çok önemli bir sayõda tütünden geçinen üreticiler de iş- siz kaldõ. İşte tam da bu nedenden tarõmda yeni üretim projelerinin hayat bulmasõ için, özelleştirmelerin işçilerin, üreticilerin haklarõ düşünülerek yapõlmasõ için, bir “sol” iktidara ihtiyaç var. Şimdi bütün köşe yazarlarõna, yazõişle- ri müdürlerine soruyorum, var mõsõnõz Seçim Yasasõ’nõn değişmesi ve barajõn yüz- de 5’e çekilmesi için mücadele etmeye? Çünkü hep birlikte gördük ki, artõk bir sağ iktidar bu ülkeyi yönetemez, çünkü artõk bir çorap söküğü gibi her çekişte, her an baş- ka bir sorun, başka bir endişeyle karşõla- şõyoruz. Gelin bu ülkeye bir şans verelim. / IŞIL ÖZGENTÜRK isilozgenturk@gmail.com Bilmiyorum ‘Birlikte yemek için’ İstanbul Haber Servisi - “Kardeşi- me Dokunma İnisiyatifi” üyeleri, “Bir- birimizi değil birlikte yemek için” me- sajõyla şiddet olaylarõnõ ve ötekileştirme politikalarõnõ protesto etmek amacõyla kurduklarõ “Kardeşlik Sofrasõ”nda aşure dağõttõ. Tünel Meydanõ’nda toplanan üyeler yaptõklarõ açõklamada “Herkesin en haklõ olma yarõşõnõ bir başkasõnõ ez- me çabasõ üzerinden sürdürdüğü düzeni ve komşuyu komşuya linç ettiren nefreti reddediyoruz” denildi. Eylem Luxus grubunun dinletiyle sona erdi. Gül-Medvedev görüşmesi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül, Rusya Devlet Başkanõ Dimitriy Medvedev ile telefon görüşmesi yaptõ. Gül’ün, Med- vedev’i Türkiye’ye davet ettiği, Med- vedev’in de daveti kabul ettiği bildiril- di. Görüşmede, Kafkaslar’daki geliş- melerin konuşulduğu bildirildi. Elçiye taciz soruşturması Haber Merkezi - Türkiye’nin Ro- ma Büyükelçisi Ali Yakõtal, elçilikte çalõşan kadõn görevlilere tacizle suç- landõ. Tacize uğradõğõnõ iddia eden bir kadõn şikâyet için Ankara’ya gitti. Ya- kõtal hakkõnda soruşturma açõldõ. Bü- yükelçiliğe bir müfettiş gönderildi. Başbakan Tayyip Erdoğan’õn dõş poli- tika danõşmanlõğõnõ da yapan Yakõtal, 37 yõldõr diplomat olarak çalõşõyor. Karargâhta intihar Haber Merkezi - Tekirdağ Malkara 95’inci Tugay Komutanlõğõ Tugay Ka- rargâhõ’nda vatani görevini yapan As- teğmen Alpin Tekin (30), önceki gün makamõnda tek başõnayken hap içerek intihar etti. Tekin’in cesedi silah arka- daşlarõ tarafõndan bulundu. Asteğmen Tekin’in cesedi, otopsi için İstanbul Adli Tõp Kurumu’na gönderildi. Olayla ilgili soruşturma başlatõldõ. Kamu Diplomasisi Genelgesi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye’nin maruz kaldõğõ itham ve sorunlar karşõsõnda haklõlõğõnõ kanõtla- maya yönelik çalõşmalarõn başarõya ula- şabilmesi için Kamu Diplomasisi Koor- dinatörlüğü kurulacak. Başbakan Tay- yip Erdoğan’õn imzasõyla hazõrlanan genelge, Resmi Gazete’nin dünkü sayõ- sõnda yayõmlandõ. Genelgede, “kamu diplomasisi”nin önemine değinildi. ‘Ormancı’ 2 kişiyi öldürdü EDİRNE (AA) - Edirne’nin Uzun- köprü ilçesinde orman muhafaza me- muru Mahmut G. (48), ormandan ağaç kesmek için bölgeye gelen Raşit (42) ve Lütfü Karataş (29) ile izinsiz ağaç kesilemeyeceği konusunda tartõştõ. Mahmut G, baltayla saldõrdõklarõnõ id- dia ettiği iki kardeşi av tüfeğiyle öldür- dü. Mahmut G’nin güvenlik güçlerine teslim olduğu bildirildi. Van’da kavga: 36 yaralı VAN (Cumhuriyet) - Gürpõnar ilçe- sinde Şenöz ve Öner aileleri arasõnda çõkan tartõşma kavgaya dönüştü. İki ai- le pompalõ tüfek, taş ve sopalarla bir- birlerine saldõrdõ. 36 kişi yaralandõ. Hangar ucuz kot üretecek Ekonomi Servisi - Kilosu 5 TL’ye ayakkabõ satõşõ ile kriz döne- minde cirosunu 14 milyon TL’den 47 milyon 500 bin TL’ye çõkaran Han- gar Ayakkabõ, şimdi de kot üretimine hazõrlanõyor. Kot fiyatlarõnõn Hangar mantõğõnda olacağõ belirtiliyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear