Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
4 AĞUSTOS 2009 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 7
DÜZ YAZI
ORHAN BİRGİT
Anıtkabir Dönüşündeki
Yalnız Adam Portresi
YAŞ toplantısı nedeni ile Anıtkabir’e yapılan zi-
yaretten dönüş sırasında, Erdoğan’ın başkanlı-
ğını yaptığı Kurul’dan adeta koptuğunu gösteren
o fotoğrafı görmemiş olamazsınız.
Başbakanı adeta başını alıp bir an önce, o “sı-
kıcı ortam”dan uzaklaştırmak isteyen neden,
yaz sıcaklarının çağrıştırdığı dinlence arzusu ola-
maz. Çünkü, Antalya’da bir hafta süren tatilinden
döneli 48 saat bile olmamış.
Ama dalgın bakışlar; protokol yürüyüş kuralla-
rını hiçe sayarak atılan hızlı adımlar, Sayın Baş-
bakan’ı sarıp sarmalayan bir sıkıntı çemberinin var-
lığını gösteriyor.
Sanki Silivri davasının binlerce sayfadan olu-
şan klasörleri, bir kâbus gibi üstüne çökmüş de..
yatağından ter içinde fırlayarak kalkmış Başbakan.
Ermenistan sınırının açılması için verilen söz-
lerin gerçekleştirilemeyişinin yanı sıra, içeriğini bir
türlü saptayamadığı Kürt Açılımı mı fotoğraf ka-
relerine yansıyan o dalgın, o boşa bakan görün-
tülerin arkasındaki neden?..
Şifrenin anahtarı
Ülkenin dört bir yanından Şûra için gelmiş or-
generallerle bir yandan çalışmaları sürdürmek, öte
yandan verilen molalarda söyleşmek yerine, Dik-
men’deki eve bir an önce kapanmayı tetikleyen
ortamı Başbakan’ın kafasından silkip atması için
aranılan şifre anahtarını, Genelkurmay Başkanı,
toplantıdan bir gece önce KKTC Silahlı Kuvvetler
Günü nedeni ile düzenlenen törende söylememiş
miydi?
Başbuğ, kendisinin de genç bir kurmay yüz-
başı olarak kısmen tanıklık ettiği gerilimli Kıbrıs
Barış Harekâtı sırasında Başbakan olan Ecevit
ile dönemin Genelkurmay Başkanı Semih San-
car arasındaki uyumlu çalışma döneminin, çı-
karmayı nasıl kolaylaştırıp başarılı kıldığını, ade-
ta “Kızım sana söylüyorum; gelinim sen anla” dar-
bı meselini anımsatırcasına günümüze aktarmış
oldu.
Sayın Başbuğ’un genç bir kurmay yüzbaşı
olarak karargâhtan gözlemlediği o ortamı ben de,
sorumlu hükümetin bir üyesi olarak daha da ya-
kından yaşadım.
12 Mart sonrasıydı. Muhtırayı veren Silahlı
Kuvvetler’in asıl amacı, dönemin Genelkurmay
Başkanı Tağmaç’ın da söylediği gibi, 61 Anaya-
sası’nın getirdiği özgürlük ortamından yararlanarak
sosyal ve ekonomik alanda düzen değişikliğini ger-
çekleştirmek arzusuydu.
CHP’de gelişen sola açılımın genç lideri Bülent
Ecevit’in “Toprak İşleyenindir” sloganlı düzen
değişikliği istemleri, batısından doğusuna Ana-
dolu’yu kaplıyor, TİP ve sendikalar gelişiyor, öğ-
renciler alanlarda çoğu zaman görünmez karan-
lık güçlerin tezgâhladığı provokasyonların tutsa-
ğı olarak sevimsiz şiddet eylemlerini sahneliyor-
lardı.
Sancar olanak bulsaydı..
Muhtıra ve ona kalkan olarak ilan edilen sıkı-
yönetim, ardından Nihat Erim’i başbakan atayarak
CHP’yi yeni postmodern darbenin gizli ortağı yap-
ma girişimlerine başkaldıran Ecevit’in genel
sekreterlikten istifası..
Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı’na atanan
Sancar’ın müstafi genel sekreteri tutuklama plan-
ları, dosyasını kabartıyordu.
O planları, daha hazırlık aşamasında, karargâ-
hın adli müşaviri apartman komşum Hâkim Bin-
başı Sadettin Üçüncüoğlu ile akşam sohbetle-
rinde öğrenip Turan Güneş ve Bülent Ecevit ile
nasıl değerlendirdiğimiz başka yazıların, hatta özel
bir anı kitabının konusu olacak kadar çoktur.
Bugünkü köşe yazısı, Sancar’ın bir süre sonra
başlayan yeni parlamenter dönemde bir yandan
orduyu kışlasına sokarken, öte yandan o dönemde
kurulan CHP-MSP koalisyonunun Başbakanı
Ecevit arasında oluşan uyumlu çalışmaları anım-
satan İlker Paşa’nın değinmediği bir iki önemli ar-
gümandır.
Kıbrıs çıkarması kararını o hükümet, oybirliği ile
aldı. Ama hemen aynı gün harekâtın değerlendi-
rilmesinde Ecevit ile Erbakan arasında 180 de-
recelik bir görüş ayrılığı ortaya çıktı. Başba-
kan’ın özellikle dış dünyaya “Barış Harekâtı” ola-
rak tanıtmaya özen gösterdiği harekât, MSP lideri
Erbakan’ın söylemi ile apaçık bir “Fetih”e dön-
üştürülmek isteniyordu.
21 Temmuz’dan itibaren BM Güvenlik Kon-
seyi’nden gelen ateşkes kararına uyma kararla-
rı, Ecevit ve CHP kanadı tarafından olabildiğince
oyalandıktan, o süre içersinde askerlerin lojistik
olanakları tamamlandıktan sonra yürürlüğe ko-
nuldu. MSP’li bakanlar “fetih tamamlanma-
dan”, yani askerler adaya tamamen yerleşmeden
ateşkesi düşünmüyorlardı.
Adaya çıkan bir Kolordu gücündeki silahlı kuv-
vetin, Semih Sancar’ın deyimi ile Ankaradaki Ge-
nelkurmay karargâhı ile Etimesgut arasındaki ka-
dar bir bölgede konuşlanması, bir Yunan hava ha-
rekâtı gerçekleştirilecek olursa, tümünün imhası
gibi vahim bir sonucu davet edebilecekti. Bu ne-
denle, ordu dinlendikten sonra 15 Ağustos’ta Ce-
nevre görüşmelerini tamamen kesmeyecek bir ye-
ni harekâta izin verilecekti.
Ancak Ecevit, o harekâtın sınırını Türkiye’nin
adada oluşturduğu bugünkü Yeşil Hat’tı gerekirse
yapay bir şekilde küçük adımlar ile geçebilecek
ölçüler içinde aşmayı öngörüyordu.
Erbakan ise hedefini Baf, adanın tümünün
fethi olarak düşlemişti.
Koalisyon o aşamada zedelenmeden Başbakan
ile Genelkurmay Başkanı arasındaki mutabakat ile
akıl yolunun uygulanması.
Bugünün Genelkurmay Başkanı’nın altını özel-
likle çizdiği o uyumun gizi ,Başbakan’ın attığı her
adımı Genelkurmay karargâhı ile zamanında pay-
laşmasıydı.
Öyle sanırım ki Genelkurmay arşivinde, Ecevit
ile ABD Dışişleri Bakanı Kissinger arasında ger-
çekleşen telefon görüşmeleri notlarının Başbakan
tarafından anında daktilo edilerek Cumhurbaşkanı
Korutürk ile Genelkurmay Başkanı’na iletilmesi-
ne varacak kadar titizlikle uygulanan sorumluluk
bilinciydi.
“Bugün neler oluyor” mu dediniz? Fotoğrafa
bir defa bakın, anlarsınız...
Faks: 0 216 302 82 08 obirgit@e-kolay.net
ENTERNET / MEHMET SUCU
Bilişimcilere bu hafta güzel bir ha-
berim var.
İnternet üzerinde dönüşüm sağ-
lamış, iş yapısını internet ortamına ta-
şımış farklı web tabanlı projelerin ve
kurumların daha iyi tanıtılmasını,
örnek çözümleri iş dünyasıyla ta-
nıştırmayı ve e-dönüşüme olan ilgi-
nin artmasını sağlamayı hedefle-
miş ve bunu başarmış olanlar için
Türiye Bilişim Derneği, www. bili-
simyildizlari.com sitesi üzerinden
bir yarışma açıyor.
Dernekten yapılan açıklamada bi-
lişimi kalkınma için lokomotif bir
güç olarak benimseyen ülkemizde,
bilişimin ön plana çıkması ve yay-
gınlaşması için çalışan bir sivil top-
lum kuruluşu olan TBD; Türkiye’nin
e-dönüşümüne katkı sağlamak ve e-
dönüşüm ile rekabette öne çıkan
markaların sayısını arttırmak ama-
cıyla gerçekleştirdiği Bilişim Yıldız-
ları e-Dönüşüm Yarışması ile kuru-
mun güvenilirliğinin ve uzmanlığının
bilişim projeleri alanına taşınması
amaçlanıyor.
Konusunda uzman ve tecrübeli
danışman ve jürilerin önderliğinde
gerçekleştirilen Bilişim Yıldızları e-
Dönüşüm Yarışması ile Türkiye’de
oluşturulan başarılı internet e-dö-
nüşüm çalışmalarına 10 farklı kate-
goride ödül verilecek. Bilişim Tek-
nolojileri Kurulu, DTM e-Ticaret Ge-
nel Koordinatörlüğü, TBV, TUBİ-
SAD, YASAD, TEDER, MOBİSAD,
TBGD, Getron ve İRM gibi birçok ku-
rum ve kuruluşun desteklediği e-dö-
nüşüm yarışmasında, her kategori-
de ilk üçe girenler belirlenerek ser-
tifikaları verilirken, 1. olan en iyi e-Dö-
nüşüm Yıldızları 20 Kasım’da ger-
çekleştirilecek törenle ödüllerini ala-
caklar.
Üyeliklerin ve yarışmaya katılım
başvurularının yoğun olarak başla-
dığı Bilişim Yıldızları e-Dönüşüm
Yarışması’na başvurular, HYPER-
LINK “http://www.bilisimyildizla-
ri.com”www.bilisimyildizlari.com
resmi web sitesinde yer alan başvuru
alanından yapılabiliyor. Başvuru ya-
pılan sitenin, yılın bir bölümünde kul-
lanımda olmuş olması gerekliliğin ya-
nı sıra, başvuru yapmadan önce
HYPERLINK “http://www.bilisimyil-
dizlari.com”www.bilisimyildizlari.com
web sitesine üye olup bir kullanıcı
hesabı oluşturması gerekiyor.
Bilişim Yıldızları’na 10 ayrı kate-
goride başvuru yapılabiliyor.
Adaylar, Bilişim Yıldızları e-Dö-
nüşüm Yarışması’na istedikleri ka-
tegoriden başvurabilirler. Başvuru
öncesi mutlaka her kategori hak-
kında iletilen bilgiler incelenip söz ko-
nusu site için en uygun kategoriden
başvurulması önerilmektedir.
1 e-ik, 2 e-finans, 3 e-pazarlama,
4 e-haber, 5 e-eğitim, 6 e-tr, 7 e-ile-
tişim, 8 e-ticaret, 9 e-hizmet, 10 e-
sağlık.
Bilişim Yıldızları e-Dönüşüm Ya-
rışması’nda, jüri değerlendirmesinin
yanı sıra, halk oylaması da değer-
lendirmeye katılıyor. Yarışmaya baş-
vurular 16 Ekim 2009 tarihine kadar
devam edecek. 2 elemeli jüri de-
ğerlendirmesi 13 Kasım 2009 tari-
hinde tamamlanacak, ancak hal-
koylaması ödül töreninden 1 gün ön-
cesi, 19 Kasım 2009 tarihine kadar
sürecek. 20 Kasım 2009 tarihinde
ödüller tören ile her biri Bilişim Yıl-
dızı olan sahiplerini bulacak.
Yarışma ile ilgili her türlü bilgi ve
başvurularınız için HYPERLINK
“http://www.bilisimyildizlari.com/”w
ww.bilisimyildizlari.com adresini zi-
yaret edebilirsiniz.
mehmet@cumhuriyet.com.tr
Bilişim Yıldızları Seçilecek
Alparslan Arslan’õn Ergenekon davasõnõn 102. oturumuna getirilmesi gerginlik yarattõ
İki dava birlikte görülüyorHATİCE TUNCER /
HİLAL KÖSE
Birinci Engenekon davasõyla Ankara
11. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde görü-
len Danõştay ve gazetemize yönelik
saldõrõ davasõ birleştirildi. İşçi Partisi
(İP) Genel Başkanõ Doğu Perinçek ve
İP yöneticisi sanõklar, birleştirme ka-
rarõnõ protesto ederek duruşma salo-
nunu terk etti. Sanõk avukatlarõnõn Da-
nõştay’a saldõrõ davasõnõn ayrõlma is-
temi mahkeme heyetince reddedildi.
Ergenekon davasõnõn dünkü 102. otu-
rumuna, Danõştay 2. Dairesi üyesi
Mustafa Yücel Özbilgin’in öldürül-
mesi olayõnõn faili tutuklu sanõk Al-
parslan Arslan da getirildi.
İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkeme-
si’nce Silivri Cezaevi’nde görülen 1.
Ergenekon davasõ, 52 günlük aranõn
ardõndan dün yeniden başladõ. Oturu-
ma tutuklu sanõklar Doğu Perinçek,
emekli Tuğgeneral Veli Küçük, emek-
li Yüzbaşõ Muzaffer Tekin’in de
aralarõnda bulunduğu 25 tutuklu sanõk
ve tutuksuz sanõklar Prof. Dr. Kemal
Alemdaroğlu, Güler Kömürcü, Ha-
lil Behiç Gürcihan katõldõ.
Danõştay saldõrõsõnõn faili, tutuklu sa-
nõk Alparslan Arslan, Tekin Irşi ve İs-
mail Sağır da duruşmaya getirildi.
Arslan’õn saçõnõn ve sakalõnõn olduk-
ça uzun olmasõ, kõyafetinin dağõnõklõğõ
dikkat çekti. Danõştay davasõnõn üç tu-
tuklu sanõğõ, jandarma kordonu altõn-
da Ergenekon davasõ sanõklarõndan ay-
rõ olarak arka tarafta oturtuldu.
Mahkeme Başkanõ Köksal Şen-
gün, Ankara 11. Ağõr Ceza Mahke-
mesi’nin talebi ve kararõ üzerine Er-
genekon davasõyla Danõştay’a saldõrõ
davasõnõn birleştirildiğini belirtti.
SALONU TERK ETTİLER
Doğu Perinçek’in avukatõ Meh-
met Cengiz, mahkemenin, 8 Mayõs
2009 tarihli ara kararõnda Danõştay
dosyasõ geldikten sonra yargõlama-
nõn ayrõ ya da birlikte yapõlmasõ ko-
nusunu değerlendireceğini belirtti-
ğini anõmsattõ. Bu değerlendirme ya-
põlmadan Danõştay davasõ sanõkla-
rõnõn duruşma salonuna getirilme-
sinin hukuka aykõrõ olduğunu söy-
leyen Cengiz, “Bu durum Danıştay
saldırısı faillerini kurtarma ope-
rasyonudur. Davaların birlikte
görülmesi halinde kovuşturma
doğal olarak yıllarca sürecek. Da-
nıştay sanıklarının zamanaşımı
hükümlerine göre cezadan kur-
tulma ihtimalleri de gündeme ge-
lecek” dedi. Cengiz, yargõlamanõn
ayrõ yapõlmasõnõ talep etti.
Karara tepki gösteren Doğu Perin-
çek, “Atatürk devrimine karşı yü-
rütülen psikolojik harekât artık
hiçbir sınır tanımıyor. Eğer mah-
keme, Türkiyemizi hedef alan bu
karanlık tertibe bütünü ile teslim
olursa bizim burada ancak san-
dalyelerimizi yargılayabilirsiniz”
diye konuştu. Doğu Perinçek ve di-
ğer İP üyesi sanõklar, Muzaffer Tekin,
Prof. Kemal Alemdaroğlu ve avukat-
larõ duruşma salonunu terk etti. İzle-
yiciler de tepki göstererek salonu bo-
şalttõ. Alemdaroğlu’nun avukatõ Me-
tin Çetinbaş, birinci, ikinci ve üçün-
cü Ergenekon iddianamelerinin bağ-
lantõlõ olduğunu, ayrõ ayrõ görülmele-
rinin mümkün olmadõğõnõ dile getire-
rek “Birleştirme yapılmazsa, öm-
rümüz yeter de davanın sonunu
görürsek, Yargıtay da birleştirin di-
yecektir” dedi. Tutuklu sanõk Sevgi
Erenerol’un avukatõ Vural Ergül
de heyetin incelemesi gereken evrakõn
yaklaşõk 500 bin sayfayõ bulduğunu,
yargõlamanõn fiilen imkânsõz hale gel-
diğini belirtti.
TALEPLER REDDEDİLDİ
Cumhuriyet Savcõsõ Mehmet Ali
Pekgüzel, sanõklar arasõndaki “hu-
kuki, şahsi, fiili” ilişkileri nedeniyle
Birinci Engenekon davasõyla Ankara 11. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde görülen Danõştay ve
gazetemize yönelik saldõrõ davasõ birleştirildi. İstanbul Üniversitesi eski rektörlerinden
Alemdaroğlu, türban kararõ nedeniyle Danõştay hâkimini öldürenlerle aynõ davada
yargõlanmasõnõn kendisine idam cezasõndan daha ağõr geldiğini söyledi.
Danõştay ve Ergenekon davalarõnõn ay-
rõlmasõ taleplerinin reddedilmesi doğ-
rultusunda mütalaada bulundu. Mah-
keme heyeti, kõsa bir aranõn ardõndan
Danõştay davasõnõn ayrõlmasõ talebini
reddederek diğer taleplerin sonra de-
ğerlendirilmesini hükme bağladõ.
‘İDAMDAN AĞIR’
Eski İstanbul Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu söz
alarak şöyle konuştu: “Savunmam
sırasında üniversitelerde türban
darbesi yaptığımı söylemiştim.
Türbanı yasaklamamdan sonra 2
defa TBMM komisyonunda sor-
gulandım. Şu anda ben türban ka-
rarı nedeniyle Danıştay hâkimini
katledenlerle aynı salonda bulu-
nuyorum. Bu benim için sizin
vereceğiniz idam cezasından da-
ha ağır bir cezadır.” Prof. Dr.
Alemdaroğlu’nun avukatõ Metin
Çetinbaş, mahkeme tatile girmeden
başladõğõ savunmasõna devam etti.
Çetinbaş, savunmasõnõ yaparken
soğutma sistemi bulunmayan salo-
nun sõcaklõğõ ve yorgunluk nede-
niyle iki kez duruşmaya 10’ar da-
kika ara verildi.
Mahkeme davayõ bugün saat
09.30’a erteledi. Kemal Alemda-
roğlu duruşmanõn ardõndan gazeteci-
lerin sorusu üzerine, “Hüküm giy-
dikleri için çok rahatlıkla söylüyo-
rum, Danıştay saldırısını gerçek-
leştiren katillerin salona alındıkla-
rını, tutuklu bölümünün arkasında
oturtulduklarını gördük” dedi.
Alemdaroğlu, Danõştay hâkimini kat-
ledenlerle aynõ davada yargõlanmak-
tan duyduğu rahatsõzlõğõ yineleyerek
“Bu davada yargılanan 86 kişi de
aynı rahatsızlığı duyuyorlar” diye
konuştu.
Danõştay’a saldõrõ düzenleme suç-
lamasõyla ağõrlaştõrõlmõş müebbet ha-
pis cezasõ istemiyle yargõlanan Al-
parslan Arslan duruşma salonundan
10.15 sõralarõnda çõktõ ve öğleden
sonra da salona dönmedi.
21 KİŞİ AĞIR HASTA
Cezaevlerinde
yaşam savaşı
İstanbul Haber Servisi - Türkiye’nin çeşitli ceza-
evlerinde 21 tutuklu ve hükümlünün ölümcül has-
talõklarla mücadele ettiği belirtilerek serbest bõ-
rakõlmasõ istendi.
Cezaevlerinde çeşitli hastalõklarõ dolayõsõyla te-
daviyi bekleyen tutuklu ve hükümlülerden bazõ-
larõnõn isimleri şöyle:
- Güler Zere: Kahramanmaraş Elbistan Ce-
zaevi’nde yatõyor. Ağõz kanseri. Hakkõnda Çu-
kurova Üniversitesi Adli Tõp Anabilim Dalõ ta-
rafõndan hazõrlanan raporlara göre ağõr özürlü ol-
duğu, hayati risk taşõdõğõ, tedavisinin hastanenin
mahkûmlara ayrõlmõş bölümlerinde mümkün
olmadõğõ ve serbest bõrakõlmasõ gerektiği belir-
tiliyor.
- A.Samet Çelik: Kõrõklar 2 No’lu F Tipi Ce-
zaevi’nde yatõyor. Kan kanseri.
- Aynur Epli: Bağõrsak kanseri.
- Bekir Şimşek: Edirne F Tipi Cezaevi’nde ya-
tõyor. Wernicce korsakof hastasõ.
- Erol Zavar: Sincan 1 No’lu F Tipi Ceza-
evi’nde yatõyor. Mesane kanseri. Otuza yakõn tõb-
bi müdahale geçirdi.
- Gazi Dağ: Antalya E Tipi Cezaevi’nde ka-
lõyor. Belden aşağõsõ felçli.
- Gülezar Akın: Adõyaman E Tipi Cezaevi’nde
kalõyor. Hipofizde tümör var.
- Halil Güneş: Diyarbakõr D Tipi Cezaevi’nde
yatõyor. Kemik kanseri.
- Halil Yıldız: Antalya L Tipi Kapalõ Ceza-
evi’nde kalan Yõldõz 82 yaşõnda ve sağlõk so-
runlarõ nedeniyle arkadaşlarõnõn yardõmõ olma-
dan yaşamõnõ sürdüremiyor.
- Hasan Kert: Kan kanseri.
- İnayet Mete: Kõsa bir süre önce kalp ame-
liyatõ geçirdi. Siroz hastasõ.
- İsmet Ayaz: Adõyaman E Tipi Kapalõ Ce-
zaevi’nde bulunan Ayaz, yaklaşõk 10 yõldõr
Çölyak hastasõ.
- Mehmet Yeşiltepe: “hidrosefali” hasta-
sõ Yeşiltepe, hakkõndaki suçlamalarõn kanõtla-
namamasõna karşõn Tekirdağ F Tipi Cezaevi’nde
tutuklu bulunuyor.
- İzzet Turan: Ankilozon, mide ülseri, kemik
erimesi, böbrek yetmezliği, bel fõtõğõ var.
- Menduh Kılıç: Ağõr siroz hastasõ.
- Mustafa Gök: Sincan 1 No’lu F Tipi Ce-
zaevi’nde hükümlü. Wernicce korsakof hastasõ.
- Nesim Kalkan: Yakalandõğõ Çölyak has-
talõğõ nedeniyle hiçbir ihtiyacõnõ tek başõna kar-
şõlayamõyor.
- Nizamettin Akar: Gõrtlak kanseri.
- Rasim Aşan: . Mide ülseri, hepatit
B ve sinir hastasõ.
- Remzi Aydın: Tekerlekli sandalyeye mah-
kûm.
- Yusuf Kaplan: Vücudunun yüzde 79’u
felçli.
İstanbul Haber Servisi - Ceza-
evinde rahatsõzlanan, ikinci “Erge-
nekon” davasõnõn tutuklu sanõklarõn-
dan emekli Tuğgeneral Levent Ersöz,
kaldõrõldõğõ Haseki Eğitim ve Araştõr-
ma Hastanesi’nde ameliyat edildi.
Silivri Ceza İnfaz Kurumlarõ Yer-
leşkesi’nde tutuklu bulunan emekli
Tuğgeneral Levent Ersöz, sağ baca-
ğõndaki bir yara nedeniyle dün Hase-
ki Eğitim ve Araştõrma Hastanesi’ne
getirildi. Ersöz’ün tedavisine, acil ser-
viste yapõlan ilk müdahalesinin ar-
dõndan, hastanenin cerrahi servisinde
daha sonra ise ortopedi servisinde de-
vam edildi. Vücudunun çeşitli yerle-
rinden enfeksiyon kaptõğõ belirlenen
Levent Ersöz, ameliyata alõndõ.
Eşinin rahatsõzlandõğõnõ öğrenen
Muzaffer Ersöz de hastaneye gelerek
bilgi aldõ. Ersöz’ün avukatõ Ali Rıza
Dizdar, sağ bacağõndaki mikrobik
sorunun yeniden oluşmasõ nedeniyle
rahatsõzlanarak Haseki Eğitim ve Araş-
tõrma Hastanesi’ne kaldõrõlan Ersöz’ün,
hastanenin cerrahi servisinde ameliyat
edildiğini bildirdi. Dizdar, müvekki-
linin hastanede kalacağõnõ kaydetti.
Ersöz, 29 Temmuz gecesi Silivri
Ceza İnfaz Kurumlarõ Yerleşke-
si’nde rahatsõzlanarak Silivri Devlet
Hastanesi’ne kaldõrõlmõş, daha son-
ra da 31 Temmuz günü kalbinde ve
bacağõndaki sorun nedeniyle Haseki
Eğitim ve Araştõrma Hastanesi’ne
sevk edilmişti.
Enfeksiyon kapan Ersöz, Haseki Eğitim ve Araştõrma Hastanesi’nde ameliyat edildi
Levent Ersöz hastaneye kaldõrõldõ
İstanbul Tabip Odası, Zavar’a ait değerlendirme raporunu açıkladı. (SİBEL BAHÇETEPE)
TTB Erol Zavar’õn sağlõk durumuyla ilgili rapor hazõrladõ
Rapor Gül’e gönderildi
İstanbul Haber Servisi -
Türk Tabipleri Birliği Merkez
Konseyi’nce görevlendirilen
Prof. Dr. Veli Lök başkanlõ-
ğõnda, üroloji, adli tõp, kardi-
yoloji, psikiyatri ve dahiliye
uzmanlarõndan oluşan bir he-
yet, Ankara Sincan 1 No’lu F
Tipi Cezaevi’nde tutuklu bu-
lunan ve mesane kanseri olan
Erol Zavar ile ilgili bir rapor
hazõrlayarak, Cumhurbaşkanõ
Abdullah Gül’e gönderdi.
İstanbul Tabip Odasõ’nda
bir araya gelen Prof. Dr. Gen-
çay Gürsoy, Zavar’õn eşi Elif
Zavar, Çağdaş Hukukçular
Derneği (ÇHD) Genel Baş-
kanõ avukat Selçuk Kozağaçlı
ve Erol Zavar’a Yaşama Hak-
kõ Koordinasyonu adõna Dr.
Alp Ayan, “Zavar’a ait De-
ğerlendirme Raporu”nu ka-
mouyonu açõkladõ.
Gürsoy, “Cezaevlerinde
hastaa yatan birçok insan
hakkında, özellikle Adli Tıp
Kurumu 3. İhtisas Kuru-
lu’nun otomatiğe bağlamış
izlenimi veren ‘tutukluluk
koşullarõnda tedavisi müm-
kündür’ raporları, kamu vic-
danını kanatmaya yetmek-
tedir. Geçen aylarda Ali Çe-
kin’in (77) ve 2 hafta önce de
İsmet Ablak’ın kanser has-
taları olmalarına karşın tu-
tuklulukları devam etmiş
ve bu yaklaşımın sonucu
yaşamını yitirmişlerdir” de-
di. Gürsoy, Zavar’la ilgili ra-
porun öncelikle Cumhurbaş-
kanõ Gül’e gönderildiğini an-
cak Cumhurbaşkanlõğõ Genel
Sekreterliği’nden yapõlan açõk-
lamada, “Zavar ile ilgili eli-
mize ulaşmış herhangi bir
rapor yoktur” açõklamalarõ
üzerine dün, “iadeli taah-
hütlü olarak raporu yeniden
gönderdiklerini” anõmsattõ.
Levent Ersöz.