Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 4 AĞUSTOS 2009 SALI
10 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr
CMYB
C M Y B
KAVŞAK
ÖZGEN ACAR
Tatil Sonrası
“Vatman tatili” diye eski bir
deyim vardır. Gençler pek
bilmez... Eskiden bazı yerlerde
kent içi ulaşım “tramvay” ile yapı-
lırdı. Günümüzde çok az yerde
tramvay kullanılıyor. Tramvayı kul-
lanana “vatman” denilir. O dö-
nemlerde, pek tatil nedir bilinmez,
para da olmadığı için deniz kıyıla-
rına gidilemezdi. “Vatman” da yıl-
lık izninde yine tramvay deposuna
gelir, o gün sefere çıkan meslek-
taşının yanında sabahtan akşama
kadar gider gelirdi. Yaptığı tek bir
iş vardı. O da tramvayı kullanma-
mak... Böylece izin yapmış olurdu!
Ben de aynen izin yapan vatman gi-
bi tatilimin bir bölümünü yine An-
kara’da masamın başında çalışa-
rak geçirirken Bodrum Türkbü-
kü’ndeki “paparazzi” fotoğrafçıla-
rını kıskanmadım dersem yalan
olur!
Köşeyi yazmaya başlamadan
önce şu ilginç olaya tanık olmanı-
zı dilerim. Bu yılın 7 Ağustos Cuma
günü saat 12.34’ü 56 saniye geçe
saatlerinize bakın ne olacak?
“12:34.56.7.8.9”
O an saatinize bakmayı unut-
mayın. Çünkü bu tarih bir daha ya-
şanmayacak! Şimdi gelelim tem-
muzda satır aralarında kaybolan
bazı oluşumlara...
Dışişleri Bakanlığı’na atanan
“Stratejik Derinlik / Türki-
ye’nin Uluslararası Konumu” kita-
bının yazarı, 40 yaşında profesör
olan Ahmet Davutoğlu (50), ba-
kanlıkta genç bir kadro oluşturuyor.
Atamalar ve kararlar konusunda
“munkabız” olan öncülü Ali Baba-
can’a kıyasla çok hızlı çıktı.
İlk adım olarak yıllardır zam gör-
meyen yurtdışındaki iki bin kadar
görevlinin aylıklarına ortalama yüz-
de 10 zamla sempati toplayan bir
gövde gösterisi yaptı. Ekonomik bu-
nalımın yaşandığı, Maliye Bakanlı-
ğı’nın her ödenek artışına “hayır”
dediği bir ortamda, dışarıdan “atan-
mış” bir bakanın bu beceresi, çalı-
şanları sevindirdi, öteki “seçilmiş”
bakanları şaşırttı!
Şimdiye değin bakanlıkta benzeri
görülmeyen “uzat-
malı emekli büyükel-
çi” Baki İlkin’in Nev
York Birleşmiş Mil-
letler’den çekilmesi-
ni sağlayarak Müs-
teşar Ertuğrul Apa-
kan’ın önünü açtı.
Sonrasında işler o
kadar kolaylaştı ki
domino taşlarının
devrilmesinde oldu-
ğu gibi zincirlemesine 50’nin üze-
rinde büyükelçi atamaları üç çırpı-
da gerçekleşti.
Bakanlığın “2” numaralı koltuğu
“müsteşarlık” için “müsteşar yar-
dımcısı” Büyükelçi Feridun Sinir-
lioğlu’nun adı sürpriz olmadı. Da-
ha önce Çankaya Köşkü’nde dış si-
yasa danışmanlığından dolayı Cum-
hurbaşkanı Süleyman Demirel’in
takdirnamesi ile “kıdem”, Boğaziçi
Üniversitesi’ndeki “doktora”sından
dolayı “derece” alınca sınıfdaşları-
nın önüne geçmiş, ancak “müste-
şar yardımcılığı” görevine atanırken
Ahmet Necdet Sezer’den veto
yemişti.
Müsteşar yardımcılıklarına yapı-
lan atama, Davutoğlu’nun izleyeceği
siyasanın önemli ipuçlarını veriyor.
Sinirlioğlu “İsrail’de” büyükelçilik
yapmıştı. Pergelimizin sivri ucunu
Tel Aviv’e koyup bir yarım daire çi-
zersek, yeni “müsteşar yardımcıla-
rının” da Ortadoğu’da ilk kez bü-
yükelçilik yapan genç diplomat-
lardan oluştuğunu görürüz. Na-
mık Tan da “İsrail’den” geliyor. “Bü-
yükelçi” unvanını ilk kez Tel Aviv’de
alan Sinirlioğlu-Tan ikilisinin ya-
nındaki odalarda ise şu diplomat-
lar Ortadoğu dengesini kuracaklar:
Suriye’den Halit Çevik, Birleşik
Arap Emirlikleri’nden Hakkı Akil,
Suudi Arabistan’dan
Naci Koru...
Bu oluşumu tamamla-
yan iki atamaya daha
dikkat edelim. Cumhur-
başkanlığı Dış Siyasa
Başdanışmanlığı’na Ür-
dün’de büyükelçilik yap-
mış, Bakanlık Ortadoğu
Dairesi Genel Müdürü
Hüseyin Diriöz Çanka-
ya’da eşgüdüm yapacak.
İkincisi ise şimdiye değin Dışiş-
leri’nde görülmeyen en ilginç ata-
ma... Irak Özel Temsilciliği’nden Ati-
na’ya atanan Oğuz Çelikkol şim-
di “İsrail’de” görevlendiriliyor. Unu-
tulmamalı ki Çelikkol’un en önem-
li özelliği ilk büyükelçiliğini “Suri-
ye’de” yapmış olmasıdır. Dolayısıyla
Çelikkol’un düşman kardeşlerin bi-
rinden, şimdi ötekisine gidişi Da-
vutoğlu’nun Ortadoğu odaklı yapı-
lanmasının en tipik örneğini oluş-
turuyor.
Diplomasi Ortadoğu’da Yoğunlaşıyor!
Batı cephesine gelince... Bu cep-
heyi Avrupa Birliği (AB) ile sınırlı
tutalım isterseniz... Kör bağırsak gibi
güdük kalan, Dışişleri ile Başbakan-
lık arasında pusulasını şaşıran, yıllar-
dır beklenen AB Genel Yazmanlı-
ğı’nın yeniden yapılanmasını öngören
teşkilat yasası, nihayet 9 Temmuz’da
Başbakanlık bağlantılı olarak yürürlüğe
girdi. Genel Yazmanlık, AB’den so-
rumlu Bakan Egemen Bağış’a bağ-
lı görev yapacak.
Şu andaki Genel Yazman Oğuz
Demiralp’in İsviçre’ye atanması ile
boşalan koltuğu Brüksel’de AB Ka-
rargâhı’nda Türkiye’yi temsil eden,
daha önce bakanlıkta aynı konula-
ra bakan Büyükelçi Volkan Bozkır
oturacak. Bozkır’ın üç önemli şan-
sı var. Birincisi, teşkilat yasasının çık-
ması ile daha iyi bir örgütlenmeye gi-
debilecek olması... İkincisi, Nev
York’ta başkonsolos iken Bakan
Bağış’la çantasıyla oku-
la giden öğrenciliğin-
den tanışıklığı... Üçün-
cüsü, Nev York’tan ta-
nıdığı ve Dışişleri’nde
daha önce kendisinin
görevli olduğu AB iliş-
kileri görevine Viya-
na’dan Selim Yenal’ın
“müsteşar yardımcısı”
olarak gelişidir. Bozkır’ın boşalttığı
Brüksel AB merkezine ise, Ankara’da
bu görevdeki ve Londra Belediye
Başkanı Boris Johnson’un kuzeni
Selim Kuneralp gidiyor.
Bu yeni yapılanma ve atamalarla
Bakan Bağış’ın dağınıklıktan kur-
tulması da sağlanabilir. Bağış, 18
Haziran’da Ankara’da İngiliz Bü-
yükelçiliği’nde “Kraliçenin Doğum
Günü” kutlamasında Türkiye’yi des-
tekleyen ev sahibine övgüler yağ-
dırırken, Fransa’ya esti durdu. Ba-
ğış, İngilizlerin 1815’te Vaterloo’da
Napolyon’un Fransız ordusunu
yenmelerine şöyle değindi:
“Bugün Vaterloo savaşının yıldö-
nümüdür. Yani İngilizlerin Fransızları
yendiği gün... Fransızların geçmişte de
böyle Avrupa’yı rehin (esir) alma ça-
baları olmuştur. İşte AB bunun için var-
dır. Vaterloo’lar yaşanmasın diye...”
Büyükelçilik bahçesindeki konuş-
ma, yerli ve yabancı konuklar arasın-
da soğuk bir hava estirdikten sonra
Fransız Büyükelçilik Müsteşarı, Ba-
ğış’ın yanına yaklaşarak “Vaterloo
savaşına olan bu sempatinizi bilmi-
yorduk!” diyerek nazik bir tepki gös-
termişti.
Aradan bir ay geçmeden aynı Ba-
ğış’ın, Fransa’nın Ulusal Günü kabul
edilen ünlü Bastille ayaklanmasının yıl-
dönümünde Fransız Büyükelçiliği’nde
de boy göstermesi hayretle karşılan-
dı. Ev sahibi Büyükelçi Bernard
Emie, konuşmasında “Fransa ile Tür-
kiye’nin BM Güvenlik Kurulu ve NA-
TO’da el ele çalıştıklarını” söylerken,
bu işbirliğine AB’yi dahil etmeyip
“AB’de bazı görüş ayrılıklarının yarat-
tığı zorluklara” değindikten sonra söz-
lerini “Yaşasın Fransa ile Türkiye ara-
sındaki tarihsel dostluk” diye eklemiş,
dostluğun tarihte kaldığını söyle-
mekten de çekinmemişti.
Türk konuklar, Fransa’nın AB’de iz-
lediği Türkiye karşıtlığı siyasa nedeniyle
Bağış’ın bu davete katıl-
maması, eğer bakan dü-
zeyinde katılınması ge-
rekiyor idiyse bir tavır
olarak, örneğin Diya-
net’ten Sorumlu Devlet
Bakanı’nın boy göster-
mesinin doğru olacağın-
da birleşiyorlardı.
Bağış o gün Vater-
loo’yu unutmuş, bu kez Bastille’in
yıldönümünde Ankara-Paris ara-
sındaki dostluktan söz ederek şöy-
le demişti: “Fransa’da Türkiye ko-
nusunda lehte ya da aleyhteki yo-
rumları yakından izliyoruz. Demok-
rasilerde görüş ayrılıkları olağandır.
Ancak demokrasi, çoğulcu olduğu
zaman demokrasidir. Avrupa de-
mokrasisi, içinde Türk ve Müslüman
katılım olmadan çoğulculuk iddia-
sında olabilir mi?”
Bu sözleri Bağış yerine Diyanet’ten
Sorumlu Devlet Bakanı’nın söyleme-
si daha doğru olmaz mıydı?
Türkiye’nin AB’ye başvurusu olan
1 Temmuz 1959’dan bu yana tam ya-
rım yüzyıldır kotarılamayan TC’nin
AB üyeliğinde Fransa ve Almanya’nın
tutumlarından dolayı bu yeni yapı-
lanmanın yine de işe yaramayacağı-
nı, ayrıca İzlanda’nın 4 gün içinde üye-
liğe davet edilişine tanık olduktan
sonra, söylemek her halde falcılık
olmayacaktır!
AB’de Yeni Yapılanma, Ama!
Elmek: oacar@superonline.com Faks: 0312. 442 79 90
Bolivya’dayerlilerdönemi
Dış Haberler Servisi - Latin Ame-
rika’da solcu hükümetlerin işbaşõn-
da olduğu ülkelerden Bolivya’da,
nüfusun çoğunluğunu oluşturan yer-
lilere özyönetim hakkõ veren anaya-
sal reformlar yürürlüğe konuldu.
Köylü hareketi lideriyken ülke-
nin ilk yerli devlet başkanõ seçilen
Evo Morales, yerli topluluklarõn
özerklik konusunda referandum yap-
malarõna izin veren kararnameyi ya-
yõmladõğõnõ duyurdu. Ülkenin güne-
yinde, Arjantin ve Paraguay sõnõrõna
yakõn Camiri kentinde yapõlan tö-
rende konuşan Morales, “Bu, köylü
ve yerli hareketi için tarihi bir
gün... Başkanınız, yoldaşınız, kar-
deşiniz Evo Morales, hatalar ya-
pabilir, ancak atalarımızın baş-
lattığı savaşıma ve Bolivya halkı-
nın kavgasına asla ihanet etmeye-
cektir” dedi.
Ülkenin doğusundaki verimli ve
doğalgaz zengini eyaletlerde yaşayan
Avrupa kökenli veya melez Boliv-
yalõlar, bu yõlbaşõnda yüzde 61 oyla
kabul edilen anayasaya karşõ çõkõ-
yorlar. Yerlilerin referandumlarõnõn,
devlet başkanõ ve milletvekili se-
çimlerinin yapõlacağõ 6 Aralõk günü
yapõlmasõ öngörülüyor.
Reformların getirdikleri
Latin Amerika’nõn en yoksul ül-
kelerinden biri olan Bolivya’da yer-
lilerin 1952’ye kadar tam olarak oy
kullanma hakkõ dahi bulunmuyordu.
Yeni anayasal reformlar ise Mora-
les’in yeniden aday olabilmesine,
bölgesel yönetimlerin gücünün art-
tõrõlmasõna, doğalgaz kaynaklarõ baş-
ta olmak üzere ekonomi üzerinde
devlet kontrolünün sağlanmasõna,
yargõçlarõn kongre tarafõndan atan-
masõ yerine seçilmesine, toprak mül-
kiyetinin 5 bin hektar ile sõnõrlandõ-
rõlmasõna olanak sağlõyor.
La Razon gazetesi ise Morales’in
lideri olduğu Sosyalizme Doğru Ha-
reketi’nin seçim programõnda, yeni
evlenen her çifte bir ev verilmesinin
öngörüldüğünü yazdõ. 2005 yõlõ res-
mi sayõlarõna göre, 9 milyonu aşkõn
nüfuslu Bolivya’da her yõl 22 bin çift
evleniyor.
Dış Haberler Servisi - Irak Başbakanõ Nuri el
Maliki, Kürtler ve Araplar arasõndaki
gerginliklerin giderilmesi amacõyla önceki gün
gittiği Kuzey Irak’ta bölgesel yönetimin
liderleriyle bir araya gelirken taraflar güç
paylaşõmõ, ulusal sõnõrlar ve petrol
kaynaklarõnõn bölüşümü konusunda yaşanan
sorunlarõn çözümüne yönelik iyimser
açõklamalarda bulundu. El Maliki’nin,
Dohuk’ta Irak Devlet Başkanõ Celal Talabani,
bölgesel Kürt yönetiminin başkanõ Mesud
Barzani ve diğer Kürt yetkililerle yaptõğõ
görüşmede, sorunlarõ çözmek için ortak bir
komisyon kurulmasõ kararlaştõrõldõ.
Görüşmelerden sonra Barzani ve Talabani ile
birlikte ortak basõn toplantõsõ düzenleyen El
Maliki, “Siyasal sürecin önündeki zorluklar
tüm Irak halkının daha fazla toplantı ve
işbirliği yapmasını gerektiriyor. Bugün
yaptığımız toplantıdan sonra çok daha
iyimserim” dedi. Barzani ise “Sürüncemede
kalan sorunları ele aldık. Bölgemizden bir
heyet sorunları çözmek için Bağdat’ı ziyaret
edecek” diye konuştu. Irak Başbakan
Yardõmcõsõ Berham Salih de iki tarafõn da
anayasa çerçevesinde tüm sorunlarõ çözmeye
kararlõ olduklarõnõ teyit ettiklerini ifade etti. El
Maliki’nin 2006’da başbakanlõk görevine
geldikten sonra Kuzey Irak’a yaptõğõ bu ilk
ziyareti, geçen hafta ABD’nin “Çekileceğimiz
2011’e kadar aranızda uzlaşın” çağrõsõnõn
ardõndan geldi. Bu arada Irak’ta saldõrõlar dün
de sürdü. Felluce kenti çevresinde bir polis
kontrol noktasõnõ hedef alan, bomba yüklü
araçla düzenlenen intihar saldõrõsõnda 2 kişi
öldü. Başkent Bağdat ve Musul çevresinde
meydana gelen saldõrõlarda, aralarõnda 2 sivilin
de bulunduğu en az 6 kişi yaralandõ. Irak
ordusu dün Bağdat’õn kuzeyinde 7 ceset
bulunduğunu açõkladõ.
Dış Haberler Servisi - İran Cumhurbaşkanõ
Mahmud Ahmedinejad’õn ikinci
cumhurbaşkanlõğõ dönemi dini lider Ayetullah
Ali Hamaney tarafõndan onaylandõ. İngiliz
Times gazetesi ise ülkenin en yetkili kişisi
Hamaney’in emir vermesi halinde, İran’õn bir
yõl içinde atom bombasõ sahibi olabileceğini
iddia etti. İngiliz gazetesinin Batõlõ istihbarat
kaynaklarõna dayandõrdõğõ haberde, nükleer
silah araştõrma programõnõ 2003’te sona
erdirerek bu teknolojiyi sadece sivil amaçlõ
olarak geliştirmeye başlayan İranlõ
araştõrmacõlarõn, atom bombasõ üretme emrini
bir yõl içinde yerine getirebilecekleri öne
sürüldü. Times, İranlõ uzmanlarõn 6 ay içinde
atom bombasõ için gerekli miktarda uranyumu
zenginleştirebilecekleri ve sonraki 6 ayda,
uzun menzilli Şahab 3 füzeleriyle
fõrlatõlabilecek nükleer başlõk üretebilecekleri
iddiasõna yer verdi.
Bu arada, dini lider Hamaney’in,
Ahmedinejad’õn ikinci cumhurbaşkanlõğõnõ
onayladõğõ törene muhalif liderler, eski
cumhurbaşkanlarõ Haşimi Rafsancani ve
Muhammed Hatemi ile Mir Hüseyin
Musavi ve Mehdi Kerrubi katõlmadõ.
Ahmedinejad (sağda) dini lider Hamaney’in
huzurunda düzenlenen törenle, ikinci cum-
hurbaşkanlığı dönemine resmen başladı.
Nükleer programın
ipleri Hamaney’de
Filistin Kurtuluş Örgütü
üyesi en büyük gruplardan
El Fetih, 20 yıl aradan
sonra ilk kez bugün kongre
düzenliyor. Gazze’de
denetimi elinde bulunduran
Hamas’ın Batı Şeria’ya
geçmesine izin vermediği
delegelerle ilgili belirsizlik
ise sürüyor. Türkiye’nin bu
delegelere izin verilmesi için
arabuluculuk yaptığı
bildirilmişti. Gazze’den,
çarşaf giyip, eşek sırtında
kaçmayı başaran kadın
delege Galiya Ebu Sitte
(küçük resim) ise
sevinçliydi. (Fotoğraflar: AP)
‘İstanbul süreci
önceliğimiz’
BRÜKSEL (AA) - Türkiye’nin itirazlarõnõ
kaldõrmasõ üzerine NATO Genel Sekreteri
olarak seçilen eski Danimarka Başbakanõ
Anders Fogh Rasmussen, yeni görevine
başlarken Türkiye’ye verdiği taahhütleri yerine
getirmeyi “umduğunu” ve “İstanbul İşbirliği
Süreci”nin önceliklerinden biri olduğunu
söyledi. Genel sekreter olarak düzenlediği ilk
basõn toplantõsõnda önceliklerini anlatan
Rasmussen, 3-4 Nisan’daki Strasbourg-Kehl
zirvesinde Türkiye ile vardõğõ anlaşmanõn
hatõrlatõlmasõ üzerine, “Evet, Türkiye ile ortak
anlayışa varmıştık. Bunları yerine
getirebileceğimize güvenim tam. Bu sadece
benim kararımla olmayacak. Elimden geleni
yapacağım. Bu konuda ittifak üyelerinin
desteğine güveniyorum” dedi.
‘Geleceğe bakıyorum’
Rasmussen, başbakanlõğõ döneminde Danimarka
basõnõnda Hz. Muhammet’e hakaret
karikatürlerinin yayõmlanmasõnõn, yeni
görevinde NATO’nun Afganistan’daki
başarõsõnõ etkileyip etkilemeyeceğinin sorulmasõ
üzerine, “Karikatürler geçmişte kaldı. Ben
geleceğe bakıyorum” diye cevap verdi.
Türkiye’nin, karikatür krizinden ötürü özür
dilemesi beklenen ancak dilemeyen
Rasmussen’in NATO Genel Sekreterliği’ne
onay vermesinin ardõndan Türk yetkililerin
NATO askeri kademelerinde görev almasõ
bekleniyor. NATO Genel Sekreterliği
görevindeki önceliklerinden birinin, “İstanbul
İşbirliği Süreci” (Suudi Arabistan, Katar,
Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Umman,
Kuveyt) ve “Akdeniz Diyaloğu” (Tunus, Fas,
Cezayir, Mõsõr, Moritanya, Ürdün, İsrail)
ülkeleriyle ilişkileri geliştirmek olduğunu
belirten Rasmussen, bu kapsamdaki ülkelerin
büyükelçileriyle baş başa görüş alõşverişinde
bulunacağõnõ bildirdi.
Rasmussen, “İstanbul İşbirliği Süreci”
dahilinde “daha güçlü ilişkilerin
oluşturulması, bu ilişkilerin de karşılıklı saygı
temelinde inşa edilmesi ve karşılıklı güvenin
tesis edilmesi”nin amaçlandõğõnõ vurguladõ.
Dış Haberler Servisi - İsrail’in
aşõrõ sağcõ Dõşişleri Bakanõ Avig-
dor Lieberman, polisin, hak-
kõndaki yolsuzluk iddialarõyla il-
gili dava açõlmasõnõ istemesinin
ardõndan, dava açõlmasõna karar
verilmesi halinde istifa edeceği-
ni söyledi. Polisin yolsuzlukla
mücadele birimi, para aklamak,
rüşvet almak, adaleti yanõltmak ve
bir tanõğa baskõ yapmak gibi suç-
lamalardan sonra, İsrail Başsav-
cõlõğõ’na Lieberman hakkõnda da-
va açõlmasõ tavsiyesiyle dosya
iletmişti. Lieberman’õn paravan
şirketler ve hesap ağõ kurarak, 10
milyon şekel (yaklaşõk 2.5 milyon
dolar) yasadõşõ gelir sağladõğõ id-
dia ediliyor. Lieberman hakkõn-
daki soruşturma 10 yõldan fazla
süredir devam ediyordu.
İsrail parlamentosunda
(Knesset) bir komisyon top-
lantõsõ sõrasõnda suçlamalara
cevap veren Lieberman, geç-
mişte yaptõklarõyla ilgili bir so-
run yaşamadõğõnõ, geriye dön-
me imkânõ bulabilse, aynõ şe-
kilde davranacağõnõ söyledi.
Ön duruşmada gerçeklerin or-
taya çõkağõnõ öne süren Lieber-
man, “Ön duruşmada, başsav-
cı dava açılmasına karar ve-
rirse, derhal dışişleri bakanlığı
görevimden istifa edeceğim”
dedi. Lieberman, hakkõnda dava
açõlõrsa, birkaç ay içinde İsrail
Evimiz partisinin genel başkan-
lõğõndan da ayrõlacağõnõ bildirdi.
Ülkenin ilk yerli devlet başkanõ, seçimlere 4 ay kala anayasal reformlarõ yürürlüğe
koyduğunu ilan etti. Morales, “Bu, köylü ve yerli hareketi için tarihi bir gün” dedi
Lieberman: İstifa ederimDavutoğlu ve
Sinirlioğlu.
Egemen Bağış
Kraliçe Günü’nde.
MALİKİ’DEN ZİYARET
Bağdat - Erbil
arasında sıcak
rüzgârlar
20 yıl sonra ilk El Fetih kongresi20 yıl sonra ilk El Fetih kongresi
RASMUSSEN’DEN İLK MESAJ