Catalog

CMYB C M Y B 19 AĞUSTOS 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 Kişisel çabalarla yürütülen Mahalle Afet Gönüllüleri projesi kapsamõnda eğitim çalõşmalarõ düzenleniyor Gönüllüler destek bekliyor ÖZLEM GÜVEMLİ 17 Ağustos 1999 Marmara Depre- mi’nden sonra, önce Kocaeli’de başla- yan sonra İstanbul’da devam eden Ma- halle Afet Gönüllüleri (MAG) girişimi, afetler öncesinde riskleri azaltmak için halkõ bilinçlendirmeyi hedefliyor. Afet sonrasõ ilk müdahaleyi yapacak hafif arama-kurtarma ekipmanlarõna da sahip olan MAG’õn en önemli ihtiyacõ ka- musal destek. Türkiye gibi yüzde 70’i deprem tehdidi altõnda olan bir ülkede şu an kişisel çabalarla yürüyen MAG projesi büyük önem taşõyor. İstanbul’da 46, Türkiye genelinde 74 mahallede örgütlü bulunan 3000 civa- rõnda MAG, sanõldõğõ gibi bir tür ara- ma-kurtarma ekibi değil. MAG, mahalle halkõna okullarda, işyerlerinde, kahve- hanelerde afet riskinin azaltõlmasõ, afet öncesi önlem alõnmasõ, afet sonrasõ hayatõn normale dönmesi konusunda te- mel eğitimler veriyor. Yõlda iki kez bir araya gelerek çalõş- tay ve tatbikat gerçekleştiren MAG, en son 6-7 Haziran’da Büyükada’da bir araya geldi. Mahalle Afet Gönüllüleri Vakfõ Başkanõ Elvan Cantekin, 1999 depreminde edinilen tecrübelere daya- nõlarak Türkiye’ye özgü bir model ge- liştirdiklerini belirtti. Cantekin, “Afet- ten sonra ilk 72 saat çok önemli. Dı- şarıdan yardım gelene kadar epey za- man geçiyor. İnsanlar kendi başla- rının çaresine bakmak zorunda ka- lıyorlar. Bunu yaparken de yeterli bil- gi ve donanıma sahip olmadıkları için hem kendilerine hem yardım ettikleri kişiye zarar verebiliyorlar. Proje- nin amaçlarında biri de bu noktada mahallelerde kapasite yaratmak, doğru müdahalede bulunmalarını sağlamak” diye konuştu. İstanbul’da özellikle Marmara Denizi’ne kõyõsõ olan ilçeler Tuzla, Kartal, Pendik, Mal- tepe, Kadõköy, Üsküdar, Adalar, Be- şiktaş, Bakõrköy, Zeytinburnu, Sarõyer ile Fatih, Bağcõlar ve Kâğõthane’de gönüllüler bulunduğunu dile getiren Cantekin, 1999 depreminde kentin en çok hasar alan ilçesi Avcõlar’da hâlâ MAG örgütlenmesinin gerçekleştiri- lemediğini, ancak çalõşmalarõn sürdü- ğünü söyledi. Deprem konteynerleri MAG’õn bulunduğu mahallelerde deprem konteynerlerinin de bulundu- ğuna dikkat çeken Cantekin, bunlarõn İs- tanbul Valiliği’nin dağõttõğõ kontey- nerler gibi kaybolmadõğõnõ, çünkü gö- nüllülerin sahip çõktõğõnõ vurguladõ. Cantekin valiliğin, böyle bir yapõ oluş- madan konteynerleri dağõtmasõnõn yan- lõş olduğunu söyledi. Cantekin, kon- teynerlerin bulunduğu yerin afet sonrasõ buluşma noktasõ olduğunu anlatarak konteynerlerin içinde, MAG’õn koru- yucu ve görünürlüklerini arttõracak malzemeler, jeneratör, aydõnlatma ci- hazlarõ,kesiciler, hidrolik krikolar, atel ve bandajlar bulunduğunu söyledi. Zeytinburnu’ndaki MAG, İstanbul’un en aktif örgütlenmelerinden. Çõrpõcõ Ma- hallesi’ndeki gönüllülerden Hüseyin Karadayı, ilk olarak Yenidoğan Ma- hallesi’nde 2 katlõ binanõn çökmesine müdahale ettiklerini anlattõ. Karadayõ, “Önce binada yaşayanları tespit et- tik, çevre güvenliğini sağladık. 13 ki- şiyi enkazdan çıkardık. Olay yerine itfaiye geldikten sonra onlara yardım ettik” diye konuştu. Raporlar yetmedi, yıkım geliyor İstanbul Haber Servisi - 1999 depremi sonrasõ Bayõndõrlõk ve İskân Bakanlõğõ’nõn heyelan meydana gel- diği gerekçesiyle “afete maruz böl- ge” ilan ettiği ve yõkõm kararõ verdi- ği Avcõlar Ambarlõ Mahallesi sakin- leri, yaklaşõk 5 yõldõr sürdürdükleri hu- kuk mücadelesi sonucu heyelanõn depremden değil, deprem sonrasõ ha- sar gören kanalizasyon ve yağmur su- yu kanallarõndaki sõzmalardan mey- dana geldiğini mahkeme kararlarõ ve bilirkişi raporlarõyla kanõtladõ. İstan- bul Valiliği ise bölge halkõnõn tüm gi- rişimlerine karşõn 150 dönüm üzerinde deniz manzaralõ 15 binanõn yõkõlma- sõ için Avcõlar Kaymakamlõğõ’na ge- çen ay yõkõm emri gönderdi. Avcõlar Afetzedeleri Koruma Derneği Başkanõ Cemal Kaya ise “Kamulaştırma yapmadan ‘afete maruz bölge’ ilan edilerek bizi buradan çıkarmak istiyorlar” dedi. Marmara depreminin ardõndan Av- cõlar’da meydana gelen toprak kay- malarõ üzerine 2004’te 15 bina yõkõl- mõştõ. İstanbul Büyükşehir Beledi- yesi’nce hazõrlanan “Avcılar İlçesi Ambarlı Mahallesi Güneyindeki Zemin Hareketlerine Yönelik Du- yarlılık Etüdü” çalõşmasõ sonrasõ Bayõndõrlõk ve İskân Bakanlõğõ, Am- barlõ Mahallesi Tesisler, Bayõrlõ, Bah- çe ve Badem sokaklarõnõ “afete ma- ruz bölge” ilan etmiş, bölgedeki ya- põlarõn yõkõlmasõnõ kararlaştõrmõştõ. Yurttaşlar belgeledi Bakanlõğõn kararõ ardõndan bölge sa- kinlerinin başvurduğu İBB Sağlõk İşleri Müdürlüğü çevre sağlõk tek- nisyenlerince yapõlan incelemelerde bölgede kaymalar olduğu, kaymala- rõn nedeninin ise İSKİ kanalizasyo- nundaki sõzmalar ve göllenmeler ol- duğu belirlendi. Yurttaşlarõn, altya- põnõn yenilenmesi için yaptõklarõ baş- vurulardan ise “İSKİ’nin gerekli yatırımları yapması için ilgili be- lediyelerin kaynak ayırması ge- rektiği” yanõtõnõ aldõlar. İBB ise böl- genin yetki alanõ dõşõnda olduğu ge- rekçesiyle altyapõ çalõşmalarõnõn Av- cõlar Belediyesi’nce yapõlmasõ ge- rektiğini kaydetti. Bayõndõrlõk ve İs- kân Bakanlõğõ Afet İşleri Genel Mü- dürlüğü’ne yapõlan hasar tespit baş- vurularõ sonrasõ ise bölgede hasarsõz binalar olduğu da belgelendi. ‘Bizim hakkımız ne olacak’ Küçükçekmece 2. Sulh Hukuk Mahkemesi Bilirkişi Raporu’nda ise “Önerilen önlemlerin alınmamış olması nedeniyle risk devam et- mektedir” denildi. Tüm raporlarõ yetkili mercilere gönderen bölge hal- kõnõn girişimleri ise sonuçsuz kalõrken, geçen hafta yõkõm tebligatõ aldõlar. Av- cõlar Afetzedeleri Koruma Derneği Başkanõ Cemal Kaya, bölgedeki ha- sarlõ binalarõn daha önce yõkõldõğõnõ, geriye kalan binalarõn çoğunda ise hiç hasar olmadõğõnõ söyledi. Binalarõn tamamõnõn iskânlõ ve kat mülkiyeti ta- pularõ olduğunu da vurgulayan Kaya, “Bu bölgeyi afete maruz bölge ilan ederek, bizim haklarımız yok sa- yılıyor. Yıllar önce devlet buraya in- şaat izni vermiş. Bu kadar insan pa- rasını ödeyerek bu mülkleri almış. Şimdi bize çıkın diyorlar. Herhan- gi bir kamulaştırma bedeli de öden- miyor” diye konuştu. Ambarlı’daki 15 bina 2004 yılında toprak kayması nedeniyle yıkılmıştı. ERZURUM’DA LİNÇ GİRİŞİMİ ERZURUM (Cumhuriyet) - Sõ- vas’ta yasadõşõ örgüt faaliyetlerine ka- tõldõklarõ iddiasõyla, Erzurum 2’nci Ağõr Ceza Mahkemesi’nde yargõlanan 5 sanõğõn duruşmasõ öncesinde, tutuk- lulara destek için basõn açõklamasõ okuyan göstericilere, çevredekiler tep- ki gösterdi. Polis, grubu dağõtõrken çok sayõda göstericiyi gözaltõna aldõ. Sõvas’ta geçen yõl mayõs ayõnda dü- zenlenen Cumhuriyet Üniversitesi öğ- rencileri Elbil Çınar (23), İlker Ekiz (23), Mustafa Doğan (22), İbrahim Karataş (22) ve Ali Eker Kalender (21) gözaltõna alõndõ. Sorgulamalarõ- nõn ardõndan tutuklanan ve Erzurum E Tipi Kapalõ Cezaevi’ne gönderilen 5 kişi hakkõnda, ‘silahlı örgüt üyesi ol- mak’ suçundan 5 yõldan 10 yõla kadar hapis cezasõ istemiyle Erzurum 2’nci Ağõr Ceza Mahkemesi’nde dava açõl- dõ. İlk duruşma öncesinde tutuklulara destek olmak için İstanbul ve Sõ- vas’tan Erzurum’a gelen yaklaşõk 100 Gençlik Federasyonu ve dernek üyesi, adliye önünde basõn açõklamasõ yap- mak istedi. Grubun basõn açõklamasõ yaptõğõ sõrada, çevreden geçen bazõ ki- şiler, gruba ‘def olun buradan’ diye- rek tepki gösterdi. Polisin araya gir- mesiyle kalabalõk dağõtõlõrken ‘Adalet istiyoruz’, ‘Yaşasın halkların müca- delesi’ sloganlarõ atan göstericilere polis müdahale etti. Gençlik Federas- yonu üyesi 60 kişi gözaltõna alõnõrken, adliye önünde toplanan kalabalõk, ‘Şe- hitler ölmez, vatan bölünmez’ slo- ganlarõ atarak polise destek verdi. İstanbul Haber Servisi - CHP İs- tanbul İl Başkanõ Gürsel Tekin, üçüncü köprünün Tarabya ile Çu- buklu arasõnda yapõlacağõnõ, projenin kesinleştiğini belirterek, “Kap-kaç niteliğinde hazırlanan bu projede yer alan güzergâhla, İstanbul’un akciğerleri ormanlarla, su havza- larını tahrip edecek. İstanbul’un geleceği tehlikeye giriyor. Üçüncü köprüyle buraya bir 10 milyon ki- şi daha gelecek demektir” dedi. Projenin ‘sipariş’ üzerine Ankara’da hazõrlandõğõnõ kaydeden Tekin, Çev- re ve Orman Bakanõ Veysel Eroğlu ile Karayollarõ Genel Müdürü’nün projeye imza atmadõklarõnõ açõkladõ. Tekin, İstanbul İl Başkanlõğõ’nda basõn toplantõsõ düzenleyerek, Baş- bakan’õn onayladõğõnõ iddia ettiği üçüncü köprü projesini açõkladõ. İs- tanbul Büyükşehir Belediye Başka- nõ (İBB) Kadir Topbaş’õn projeyi “bu açıklamadan” sonra öğrenece- ğini ifade eden Tekin, güzergâhõ gösteren İstanbul haritasõ üzerinde, projeyi ve projenin hangi ilçeleri ne şekilde etkileyeceğini anlattõ. Tekin, köprünün ayağõnõn Avrupa yakasõn- da Tarabya Oteli’nin üst tarafõna, As- ya’da ise Çubuklu’da DSİ arazisinin üzerine yapõlacağõnõ belirterek, burada önemli bir işadamõnõn yalõsõnõn da et- kileneceğini söyledi. Tekin, üçüncü köprü güzergâhõyla Arnavutköy’ün önemli bir yerleşim merkezi haline geldiğini, buralarda çok geniş tarõm arazilerinin bulunduğunu kaydederek, Arnavutköy’de bir dönem yoğun arazi alõmlarõnõn yapõldõğõnõ dile ge- tirdi. Tekin, bu projeyle Alibeyköy Gölü’nün havza niteliğini tümden kaybedeceğini, Belgrad ormanlarõna büyük darbe ineceğini, Çavuşba- şõ’nõn ise Anadolu yakasõndaki mer- kez haline geleceğini belirterek “El- malı Barajı ve havzası tümden iş- lemez hale gelir. Bu planla Ömer- li Havzası büyük bir risk altına gi- riyor” dedi. Büyük rant sağlanıyor Projeye bağlõ olarak Kurtköy hav- zasõnda, Akfõrat’ta çok önem- li arazilerin kapatõldõğõnõ dile getiren Tekin, “Bu araziler kim- lerin? Nasıl rant sağlanmış? Proje sipariş üzerine Ulaştırma Bakanı ve Başbakan’ın bilgisi dahilinde An- kara’da yapıldı. Sekiz aylık proje- nin altında Karayolları Genel Mü- dürü’nün imzası yok. Bu ülkede hâlâ namuslu, yurtsever bürok- ratlar var” dedi. Tekin, projenin ya- lan olduğuna dair açõklama gelirse, belgeleri açõklayacaklarõnõ belirtti? Gazetecilerin, arazi alõmlarõyla il- gili sorusu üzerine Tekin şunlarõ söyledi: “El değiştirmelerle ilgili bil- gimiz var. Köprü planı aşamasın- da birileri güzergâh üzerinde ara- zi kapatmışsa kuşku duyarız. Si- livri, Başakşehir, Alibeyköy, Kurt- köy, Çavuşbaşı, Akfırat’ta yoğun arazi alımı gerçekleşti. Büyük rant var. Çavuşbaşı’nda araziler 2B arazileri. Ama ne gariptir, kamu arazisinden geçmiyor, ormanı ya- rıyor. Kimin bu araziler.” ‘3. köprü projesi kesinleşti’ Köprünün ve bağlantı yollarının güzergâhını açıklayan CHP İl Başkanı Tekin, projeye bağlı olarak Kurtköy havzasında, Akfırat’ta çok önemli arazilerin kapatıldığını söyledi. ATAKÖY PROJESİ ‘Sahil halka açõlsõn’ İstanbul Haber Servisi- Günlerdir Ataköy sahilinin TOKİ tarafõndan sa- tõşõnõ engellemek için eylem yapan çe- şitli meslek örgütleri ve sivil toplum ku- ruluşlarõndan oluşan “Sahilini ve Ye- şilini Koru Platformu”, İstanbul 5. İda- re Mahkemesi’nin Ataköy sahilindeki arazilerin kiralama ve satõşõna ilişkin ihaleleri durdurma kararõ almasõnõn sorunlarõ çözmediğine dikkat çekti. Platform, Ataköy sahilinin halka açõ- larak gerçek sahiplerine verilmesini istediler ve eylemlerine devam ede- ceklerini duyurdular. Platform üyeleri dün mahkeme ka- rarõyla ilgili Ataköy 2. Kõsõm Ramazan Yeşil Parkõ’nda basõn açõklamasõ yap- tõ. Açõklamaya, Platform Başkanõ Do- ğu Coşkunfırat, İstanbul Üniversitesi Çapa Tõp Fakültesi Üyesi Prof. Dr. Ay- fer Kaynar, Sümerolog Muazzez İl- miye Çığ, İstanbul Üniversitesi Jeofi- zik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu da destek verdi. Açõklamada, “Ülke- mizde sahiller, ormanlar, dağlar, göller, akarsular satılmaktadır. Hal- kın yaşam alanları ülkemizin tu- rizm değerleri, güzellikleri rant uğ- runa feda edilmektedir. Ataköy sa- hilleri tarih boyunca Bakırköy’de ya- şayanlara hayat verdi” denildi. ‘Birileri peşkeş çekti’ 28 yõldõr işgal altõnda ve mezbelelik durumunda olduğu söylenen alanõn bu hale Bakõrköylüler tarafõndan getiril- mediğine dikkat çekilen açõklamada “Buraları birileri tarafından peşkeş çekildi. Şimdi de gerçek sahiplerine iade edilmelidir” denildi. Prof. Dr. Kaynar, “Yeşilin bol olduğu yerler be- tonlaştırılarak halkın elinden alın- maktadır. Şu anda mahkeme tara- fından alınan yürütme kararı nihai bir karar değildir. Sahil arazileri- mizin hâlâ satılma ihtimali var” di- ye konuştu. Muazzez İlmiye Çõğ ise sa- hildeki devasa yapõlaşmaya karşõ ol- duğunu vurgulayarak “Böylesine çağ- daş olmayan projeler utanç verici- dir. 28 yıl önce kimse yokken nere- deydiler? diye sordu. Erzurum Adliyesi önünde ba- sın açıkla- ması yapan 60 kişi göz- altına alın- dı. (Fotoğ- raf: AA) SUİKAST İDDİALARI Tutuklanan teğmenler tahliye istedi DÜNDAR’A HAKARET Karakaya’ya hapis istemi İstanbul Haber Servisi - Vakit gazetesi yazarõ Hasan Karakaya hakkõnda gazeteci Uğur Dündar’a hakaret ettiği iddiasõyla 2 yõla kadar hapis cezasõ istemiyle dava açõldõ. Bakõrköy Cumhuriyet Savcõlõ- ğõ’nca hazõrlanan iddianamede, Va- kit gazetesi yazarõ Hasan Karaka- ya’nõn 14 Mayõs 2009’da köşesinde- ki yazõnõn hakaret içeriği taşõdõğõ ve Uğur Dündar, Ahmet Hakan, Meh- met Faraç ve Ümit Zileli’nin fotoğ- rafõnõn kullanõldõğõ belirtildi. İddia- namede, “Alçak!.. şerefsiz!.. rezil… ve müptezeller!” başlõğõ atõlan bir yazõnõn yorum ve eleştiri olarak sayõ- lamayacağõ kaydedildi. Karaka- ya’nõn yargõlanmasõna 13 Ocak 2010’da Bakõrköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlanacak. TÜRKİYE ŞUBESİ Af Örgütü’nde toplusözleşme İstanbul Haber Servisi - DİSK’e bağlõ Sosyal İş Sendikasõ ile Uluslar- arasõ Af Örgütü Türkiye Şubesi ara- sõnda dün toplusözleşme imzalandõ. Toplusözleşme imzalanmasõ nede- niyle düzenlenen törende konuşan DİSK Genel Başkanõ Süleyman Çe- lebi, toplusözleşmenin diğer uluslar- arasõ örgütlere, sivil savunma kuru- luşlarõna dayanak sağlayacak bir bel- ge niteliği taşõdõğõnõ belirtti. Cum- hurbaşkanõ Abdullah Gül’ün, önce- ki İşsizlik Sigortasõ Fonu’ndan büt- çeye kaynak aktaran düzenlemeyi onayladõğõnõ anõmsatan Çelebi “Bu Fon, adı üzerinde ‘İşsizlik Sigortasõ Fonu’, yatırım fonu değil. Şu anda 6 milyon insan işsiz. 6 milyon insa- na buradan kaynak aktarmayı hiçbir şekilde öngörmüyor, onları açlığa mahkûm ediyorlar. Oysa bu fondan işsizlere kaynak aktarılma- sı, fondan yararlanma koşullarının iyileştirilmesi gerekiyor” dedi. İstanbul Haber Servisi - İstanbul Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nõn yürüt- tüğü soruşturma kapsamõnda, “uyuş- turucu bulundurmak, kullanmak, örgüte gelir sağlamak amacıyla uyuşturucu ticareti yapmak, sui- kast hazırlığı yapmak” ve “örgüt üyesi olmak” suçlarõndan tutukla- nan, Gölcük’te görevli Deniz Teğ- menler Faruk Akın, Sinan Efe No- yan ve Alperen Erdoğan, tahliye ta- lebinde bulundu. Teğmenler, evlerin- de bulunan uyuşturucu ve TNT kalõ- bõnõn başkalarõ tarafõndan konuldu- ğunu ileri sürerek, Gölcük Cumhuri- yet Başsavcõlõğõ’na suç duyurusunda bulundular. Teğmenlerin avukatõ İrfan Sütlü- oğlu, nöbetçi ağõr ceza mahkemesine sunduğu dilekçede, tutuklama kararõ- nõn usulsüz olduğunu savundu. Teğ- menlerin avukatlarõ olmadan sorgu- landõklarõnõ söyleyen Sütlüoğlu, “Fa- ruk Akın ve Sinan Efe Noyan’ın, evlerinde, buzdolabının motor kıs- mında bulunan 100 adet mermi ve TNT kalıbını, oraya koymaları im- kânsızdır. Kendi güvenliklerini tehlikeye atmazlar. Bunları oraya koyanlar, kesinlikle 18 Temmuz 2009 günkü aramadan çok kısa bir süre önce koymuşlardır. Çünkü daha uzun bir süre kalmış olması halinde patlamaları ihtimali söz konusudur” dedi. Parmak izi araş- tõrmasõnõn gerçeği ortaya çõkaracağõ- nõ ifade eden Sütlüoğlu, Alperen Er- doğan’õn evinden çõktõğõ iddia edilen uyuşturucudan haberdar olmadõğõnõ kaydetti. Sütlüoğlu, Gölcük Başsav- cõlõğõ’na verdiği dilekçede de “Birta- kım kişi veya kuruluşlar, daha kapsamlı ve makro hedefler uğru- na müvekkillerimi kurban seçerek bir komplo düzenlenmişlerdir. Asılsız ihbarda bulunan kişi ve ku- ruluşlar ile aramalarda ele geçen suç malullerini teğmenlerin evleri- ne koyan kişi ve kuruluşların be- lirlenerek ‘asõlsõz İhbarda bulun- mak, iftira ve suç atmak amacõyla suç eşyasõ koyma’ suçlarından ce- zalandırılmaları gerekiyor” dedi.