26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 19 AĞUSTOS 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA SAĞLIK 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Cini Şişeden Çıkaranlar Düşünsün İmralı’dan gelen yol haritasını DTP’nin nasıl yorumladığı bilinmiyor. Öcalan için “önderimiz” diyen Emine Ayna da, sertlik yanlısı eşbaşkanın açıklamalarını devlet karşısında yumuşatma gö- revini üstlenmiş olan Ahmet Türk de iki gündür bu konuda ağızlarını açmayarak partilileri tam bir disiplin çemberi içine aldıklarını ortaya koyuyor- lar. İmralı’dan Fırat Haber Ajansı kanalı ile ka- muoyuna yansıtılan öneriler birbiriyle çelişen, ama aslında Türkiye’nin belirli bir bölgesini “özerklik” adı altında ayrı devlet haline getirmeyi amaçlayan bir safsatalar zinciridir. Terör örgütü- nün lideri, “öz savunma gücü” adını verdiği yerel ordu-polis gücü, spordan eğitim kurumlarına, di- ni örgütlenmeden yerel meclislere kadar bir dizi oluşumun sahibi olmasını sağlayacak anayasal düzenlemelerin sağlanması karşılığında, TC’ye, dilerlerse bu özerk bölgede Türk bayrağını asa- bilme, yine dilerlerse Türkçe eğitim iznini de bi- rer bonus olarak verebileceğini söylüyor! FHA’nın medyaya yansıttığı kadarıyla ulaşabil- diğimiz o önerilerin öznesi, Kürtlerin ayrı ve de- mokratik bir ulus olarak kabul edildiğinin anaya- sada yer almasını sağlayacak “açılım” için Öca- lan’ın düşünceleridir. Şişenin kapağını Gül ve Erdoğan açtı Ne ki bu kişinin görüşleriyle ilgil, bu iktidarın bu- merang yöntemi sayesinde şişe bir kez açılmış ve terör hükümlüsü olan kişi, yeni bir oluşum için görüşlerine başvurulacak, hatta ileride belki de başkentteki yönetim masasına iktidar ortağı ola- rak oturabilecek kişi haline getirilmiştir. İsteyen onun görüşlerini, Oktay Ekşi gibi bir “megolamanyak’ın safsataları” olarak değerlen- direbilir. Dileyen de Washington’daki kurulu dü- zeni, görevlerini, hatta evini terk edip İstanbul’da o taraf’ın gazetesini yönetmek misyonu ile gelen kızımızın önerilerine katılarak İmralı hükümlüsü- nün defterlerine devletin el koymamasını, hatta bunları dağa taşa ulaştırarak Kürt vatandaşları- mızın aydınlatılmasına yardımcı olmasını isteye- bilir. DTP yöneticilerinin de söylediği gibi, “açılım” sonrası için siyasallaşmış bir PKK, Kürtlerin ger- çek ve tek sözcüsü olacak ise o takdirde De- mokratik Türkiye Partisi’nin tüzelkişiliği de so- na erecek, onların yerine Başbakan’ın muha- tapları bu yeni oluşumun göndereceği sözcüler olacaktır. Bu beklentiyi sağlamak amacı ile sürdürülen çalışmaları yürütme görevini üstlenen, İçişleri Bakanı’nın da AKP’nin öteki yöneticilerinin de, İmralı’dan gelen görüşler karşısında suskun kal- malarının tek nedeni, yarın yapılacağı bildirilen Milli Güvenlik Kurulu toplantısını kazasız atlat- ma stratejisi olmalıdır. Hükümet koordinatör Bakan Atalay aracılığı ile 23 gazeteci ve 8 bilim adamı ile iki ayrı görüşme yaptı. 3 işçi konfederasyonunun görüşlerini aynı yöntem ile öğrendi. Şehit ailelerinin temsilcileri- nin direncini ise kıramadı. Çünkü Erdoğan, 53 şe- hit ailesi derneğinin temsilcileri ile yüz yüze ko- nuşmayı kabul etmedi. Aynı şekilde CHP ve MHP gibi parlamentonun iki büyük partisinin kapıları- nı da aralayamadı. Oysa Başbakan içtenlikle is- temiş olsaydı muhalefet liderleri ile kendisi görü- şür, araya aracı bakan koymazdı. İçişleri Bakanı’nın görüşmeleri, hükümetin ta- sarımlarını anlatmayan bir yöntem ile geçiştirildi. Yarınki Milli Güvenlik Kurulu toplantısına da somut önerilerle mi gidecek hükümet. Yoksa, “Sayın Komutanlar sizler ne diyor- sunuz” diye topu askerlere mi atacak? Bu soruların yanıtlarının verileceği yarınki MGK toplantısı, bu nedenle hem sivil kanat hem de yı- lardır terörle savaşımı yürüten Silahlı Kuvvetler için büyük bir sınav olarak geçecektir. obirgit@e-kolay.net; Faks: 0 216 302 82 08 ŞULE KÖKTÜRK Bahçelievler Ya- şam Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanõ ve Baş- hekimi Op. Dr. Beyzade Özkahraman, meme kan- seri kitlesinin yarõm santi- metreden daha küçükken teşhis edilmesi ve uygun tedavinin yapõlmasõ durumunda kişinin ta- mamen kurtulabileceğini söyledi. Özkahraman, meme kanserinin başlangõç hali olan 0,5 santimetre ve daha küçük olmasõ durumunda teşhis edilmesinin tedavide çok daha fazla başarõ sağlandõğõnõ ifade etti. Bugün meme ultrasonu ile 0,5 santimetre ve daha küçük boyuttaki tümörlerin görüntülenebildiğini an- latan Dr. Özkahraman, erken teşhis du- rumunda, memedeki tümörün, kötü huylu ise çevresindeki küçük bir sağ- lam doku ile birlikte alõnabildiğini ve ardõndan kemoterapi ya da radyotera- pi gibi tedavilerin planlandõğõnõ ifade etti. Özkahraman, erken teşhis için kadõnlara şu önerilerde bulundu: “Kişi kendi kendine düzenli olarak me- me muayenesi yapmalı ve bir değişiklik olması durumunda doktoruna söyle- meli. 20 yaşından itibaren her kadın, dü- zenli olarak kendi kendine meme mua- yenesi yapmalı. 2-3 yılda bir doktor kontrolünden geçmeli. 30 yaşından iti- baren ultrasonla muayene yapılma- lı. 40 yaşından sonra her yıl doktor muaye- nesi ve iki yılda bir mamografi. Dengeli ve yeterli beslen- me, egzersiz ve korunmada çok önem- li.” Prof. Dr. COŞKUN ÖZDEMİR Ne kanser, ne damar sertliği, ne enfeksi- yonlar, ne de salgõn hastalõklar.. Artõk hiçbi- risi, özellikle AKP iktidarõ ile büyük hõz ka- zanan ülkedeki tüm kurumlarõn, insanõn, bi- reyin yõpranmasõ hatta tahrip edilmekte olu- şu kadar önemli olamaz. Ülke, AKP iktida- rõnda savruluyor, darmadağõn ediliyor, düş- man kamplara bölünüyor ve parçalanõyor. Ka- dõnlara karşõ şiddet büyük ivme kazandõ. İk- tidar ileri gelenlerinin villalarõ ile birlikte ay- da 11 lira zam alan emeklilerin çaresizliği, se- faleti sergileniyor. Şimdi bir de Kürt açõlõmõ ile baş başayõz. Nedir bu açõlõmõn içeriği.. Bilinmiyor. Hiç kuşkusuz çok ciddi çatõşmalara yol açacak bir taze gündem maddesi. Erdoğan’õn kayõtsõz şartsõz egemenliği altõndaki AKP, Meclis’te tarafsõz davranõşlarõ ile tanõnan, eşinin başõ açõk bir başkana ta- hammül edemiyor. Milli Görüş’ten bir aday seçiliyor. Kuşku yok, temel sağlõk sorunumuz ülkedeki bu vahim gelişmelerdir diye düşü- nüyorum.Toplumun sağlõğõ ağõr tehdit altõn- da. Şimdi bu kaygõ verici tabloyu çizdikten son- ra bazõ gerçek sağlõk sorunlarõmõza bakalõm isterseniz. Ek ödemeler arttõrõlõyor. Ülkede hastanecilik ön planda, ilk basamak hekimliği ihmale uğ- ruyor, hastaneler birer işletme haline dönü- şecek. Bir de ilke olarak savunduğum, ama bugünün koşullarõnda asla iyi sonuç verme- yecek tam gün çalõşma var ufukta. İstanbul Üniversitesi’nin Tõp Fakülteleri perişan du- rumda; öğretim üyesi çeşitli nedenlerle te- dirginlik içinde. Artan hasta yükü ve aylar son- rasõna verilen randevular.. Peki, Başbakan’a doktora unvanõ veren sa- yõn rektör, neden gidip bir hatõr sormaz; kli- nikleri, laboratuvarlarõ, içine girilmez tuva- letleri ziyaret etmez acaba? Sağlõk ocaklarõ ye- rine icat edilen aile hekimliğinin başarõlõ ol- duğunu ileri süren var mõ bugün?. Pratisyen hekimlik yok edilmiş durumda. 50 yõldan be- ri o günlerde hocalarõmõzõn dile getirdiği, “Bu ülkeye en gerekli olan iyi yetişmiş pratis- yen hekimdir” inancõnõ sürdürüyorum. Sevgili Cumhuriyet okurlarõ, sõklõkla yi- neliyorum, çünkü çok önemli olduğuna ina- nõyorum.. Gazetelerde sağlõk sayfalarõnda, TV’lerde çok sayõda vitamin, bitkisel çaylar, çeşitli otlar, alternatif ilaçlar, bioenerji rek- lamlarõna rastlõyorsunuz. Vitaminlerin biri kanseri, öteki depresyonu, bir başkasõ damar sertliğini, põhtõlaşmayõ önlüyor. Bu otlarõ, seb- zeleri, gõdalarõ hastalõk tedavisi olarak ileri sür- mek büyük bir aldatmacadõr. Sağlõklõ ve yeterli beslenen bir insana omega3, E vitamini, B17 eklenirse, badem ve ceviz yerse bu insanlarõn çok daha sağlõklõ ha- le geleceği, hastalõklardan korunacağõ, han- gi bilimsel çalõşma ile ispatlanmõştõr? Büyük bir kandõrmaca süregeliyor ve benim çoğun- luğu (aralarõnda eğitimliler de var) bilimsel düşünceden bilimsel mantõktan yoksun hal- kõm bunlara inanõyor ve uygulama yapõyor. Türkiye’de çok iyi yetişmiş; bilim namusu, bilim ahlakõ taşõyan hekimler var. Tavsiyeler üzerine size birtakõm ilaç yerine verilenlere başlamadan önce onlara danõşõnõz. Şimdi bir de GDO derdimiz var. Genetiği değiştirilmiş organizmalar. Doğanõn düzeni- ni bozan, dõşa bağõmlõlõk yaratacak yeni bir emperyalizm oyunu. Şaşõlacak gibi ama bio- güvenlik yasasõ ile bu geni değiştirilmiş to- humlarõn ithaline Türkiye olanak sağlayacak. Güçlü tepkiler olduğunu görüyorum.. Uma- rõm yetkililer uyanacaklardõr. coskunoz@superonline.com Not: Ergenekon soruşturmasõ yargõ ba- ğõmsõzlõğõ konusunda ciddi kuşkular uyandõ- rõyor. Kaybedilenlerin yanõ sõra ciddi hasta- lõklarla savaşanlar var, neredeyse ölüme terk edilenler. AKP’nin artõk tek dayanağõ ola- rak yandaşlarõ ile birlikte icat ettiği darbe mağ- duriyeti kalmõştõr. Meme kanseri kitlesinin yarõm santimetre büyüklüğüne kadar teşhisinde hastalõk tamamen tedavi edilebiliyor Erken teşhis hayat kurtarõr ? Ayna karşısında iki kol yana sarkık vaziyette ve daha sonra her iki kol başın yan- larına doğru kaldırılarak, memenin simetrik olup olmadığı, meme başında içe çökme olup olmadığı ve cildinde bir değişiklik olup olmadığı değerlendirilir. ? Daha sonra el- ler kalçalarõn üzerine konularak hafif öne eğik pozisyonda omuzlar öne doğru itilerek me- me incelenir. Varsa kitlenin olduğu alanda bir çukurlaşma izlenebilir. ? Elle muayenede; muayene edilecek meme tarafındaki kol, başın yan tarafında yukarı kaldırılır. Di- ğer elin 2, 3 ve 4. parmaklarının içyüzü ile meme başından dış kısma doğ- ru dairesel hareketlerle meme muayene edilir. Muayene sırasında meme- de sertlik veya kitle; meme derisinde kalınlaşma, şişme; meme başında ka- lınlaşma, kızarıklık veya yara olması; memede veya meme başında içeri doğru çekilme olması; memenin şeklinde değişiklik fark edilebilir. K E N D İ K E N D İ N E M E M E M U A Y E N E S İ Gıda zehirlenmeleri İstanbul Haber Servisi - Gõda Güvenli- ği Derneği Başkanõ Sa- mim Saner, yaz aylarõn- da hastalõk yapõcõ mik- roorganizmalarõn gõda- lar üzerinde büyük bir hõzla üreyerek insanlar- da zehirlenmelere ve çe- şitli enfeksiyon hastalõk- larõna yol açtõğõnõ belirt- ti. Saner, “Hijyen kural- larõna uyulmalõ, uygun saklama koşullarõna dik- kat edilmelidir” dedi. İlaç tavsiye ediyoruz İstanbul Haber Servisi - İlaç Endrüstrisi İşverenleri Sendika- sõ’nca (İEİS) yapõlan “İlaç Kullanõmõnda De- mografik Özellikler” ad- lõ araştõrmaya göre, top- lumumuzun yarõya yakõ- nõ memnun kaldõğõ ilaç- larõ yakõnlarõna tavsiye ediyor, tedavide ise ha- len geleneksel yöntemler ve bitkiler kullanõlõyor. Denizden çıkınca kurulanın İstanbul Haber Servisi - Türk-Alman Jinekoloji Eğitim ve Araştõrma Vakfõ Başka- nõ Prof. Dr. Cihat Ünlü, havuza veya denize gi- ren kadõnlarõn enfeksi- yon riskine karşõ dikkat- li olmalarõ gerektiğini vurgulayarak şu uyarõ- larda bulundu: “Duştan ya da havuzdan çõktõk- tan sonra çok iyi bir şe- kilde kurulanmak, õslak mayoyla kalmamak ve çok kalabalõk olduğu za- man denize ya da havu- za girmemek gerekir.” 150 bin kanser hastası var İstanbul Haber Servisi - Acõbadem Üni- versitesi öğretim üyesi ve Acõbadem Maslak Hasta- nesi radyasyon onkolojisi uzmanõ Prof. Dr. Enis Özyar, Türkiye’de yakla- şõk 150 bin kanser hastasõ bulunduğunu belirterek, “Ülkemizde devletin elinde 110, özel sektörde ise kanser tedavisinde kullanõlan 70 cihaz bulu- nuyor. Teknolojinin ye- nilenememesi tedavi ka- litesini de olumsuz yönde etkiliyor” dedi. Prima’dan yeni bebek bezi İstanbul Haber Servisi - Prima “Koru- yucu Aloe Kremli Prima Aktif Bebek” bezlerini üretti. Bebeğin cildini 12 saate kadar koruduğu belirtilen bezlerin, be- beklerin gece boyu de- liksiz uyumasõna yar- dõmcõ olduğu belirtildi. İstanbul Haber Servisi - Akciğerlerinde hassasiyet olan reaktif hava yolu hastasõ çocuklar, sigara dumanõna maruz kaldõkla- rõnda anõnda astõm benzeri atak geçirebiliyor ve hastaneye yatmak zorunda kalõyorlar. Uz- manlar, bu çocuklarõn sigara içilen ortamlar- da bulunmalarõ durumunda iyileşme ihtimal- lerinin de olmadõğõnõ vurguladõlar. Özel Göztepe Hastanesi Çocuk Sağlõğõ ve Hastalõklarõ uzmanõ Dr. Afşin Ünver, bu hastalõğa, alerjik bünyeli, çocukluk egzama- sõ olarak bilinen atopik dermatit hastalõğõnõn görüldüğü ve ailelerinde astõm öyküsü olan çocuklarda daha sõk rastlandõğõnõ belirtti. Ünver, “Bu çocukların nefes alıp vermesinde uzama- lar olur, dışarıdan duyulabilen hırıltılı solunum meydana ge- lir, öksürük ve balgam görü- lür, enfeksiyona bağlıysa ateş ortaya çıkar, bunlara bağlı olarak da beslenme bozuklu- ğu sorunu yaşanır. Hastalık, atak sırasında yapılan tedavi ve uzun dönemli koruma amaçlı tedavi olarak ikiye ayrılır. Hastalık 1 yaşından küçük çocuklarda ortaya çıkarsa, ileriki dönemlerde iyileşme olasılığı daha fazla. Ama ailesinde astım veya atopik dermatit hikâyesi varsa, 6-7 yaşlarında ortaya çı- karsa, bunların astım olma ihtimalleri çok yüksek” diyerek uyarõda bulundu. Çocuğunuzu sigaralõ ortamdan uzak tutun Ülkenin Sağlık Durumu Sağlõk personeli yetersizliği, altyapõ eksikliği ile hijyene uyulmamasõ hastane enfeksiyonu riskini arttõrõyor Her yõl 20 bin can alõyorSİBEL BAHÇETEPE Türkiye’de hastaneye yatan her 100 hasta- dan 5’i hastane enfeksiyonlarõ ile karşõ karşõ- ya kalõyor. Özellikle yoğun bakõm servisleri ile ameliyathanelerde daha sõk rastlanan has- tane enfeksiyonlarõ, hastalarõn yaşamlarõnõ yi- tirmelerine dahi neden oluyor. Uzmanlar, “Hastane enfeksiyonlarını en aza indirmek, sağlık personelinin eğitimi, sayıca yeterli olması, hastanelerin altyapı eksikliğinin gi- derilmesi ve hijyen kurallarına uyulması ile mümkündür” dediler. Hastane enfeksiyonlarõ, sağlõk hizmetlerinin sunumu sõrasõnda hastada gelişen ve hastaneye yattõktan 48-72 saat, taburcu olduktan da 10 gün içinde ortaya çõkõyor. Yapõlan araştõrma- lar, ülkemizde her yõl yaklaşõk 20 bin kişinin hastane enfeksiyonu nedeniyle hayatõnõ kay- bettiğini gösteriyor. Son günlerde yenidoğan yoğun bakõm servislerindeki bebek ölümleri ile zaman zaman erişkin yoğun bakõm servis- lerinde ortaya çõkan hastane enfeksiyonlarõ, hasta ve yakõnlarõnõ endişelendiriyor. Hastane- lerin hijyenik olmadõğõndan yakõnan hastalar, “Hastanelerin odalarında havalandırmalar yeterli değil, tuvaletlerinde sabun bulunmu- yor, içler acısı durumda. Sağlık aldığımız yerlerden, hastalık alır olduk” diyorlar. ‘AKP POLİTİKALARININ SONUCU’ İstanbul Üniversitesi (İÜ) İstanbul Tõp Fakültesi İnfeksi- yon Hastalõklarõ ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalõ Başkanõ Prof. Dr. Haluk Eraksoy, AKP hükümetinin hastanelerde sevk zincirinin kaldõrõlmasõ ile birlikte özel- likle eğitim-araştõrma hasta- nelerinin iş yükünün arttõğõnõ belirterek “Hastanelerdeki altyapı, araç-ge- reç ve personel yetersizliği, eğitim ve bilinç eksikliği, hijyene yeteri kadar önem verilme- mesi gibi durumlar enfeksiyonların artması- na neden olur. Hastane enfeksiyonlarını sıfı- ra çekmek mümkün değildir ancak en aza indirilebilir. Hastane ortamında kendiliğin- den gelişen mikropların çoğu antibiyotikler- le dahi yok edilemeyen ve ilaca direnç kaza- nan mikroplardır, her zaman da hastane or- tamında bulunurlar” dedi. İstanbul Haber Servisi - Halk arasõn- da “bunama” diye bilinen Alzheimer hastalõğõ ile basit unutkanlõk arasõnda- ki fark, günümüzde yapõlan kan testi ile belirlenebiliyor. Türkiye’de yakla- şõk 2 aydõr hastalara yapõlmaya başla- nan “Alzheimer Risk Belirleme Tes- ti”, hastalõkla ilişkisi saptanan protei- nin tespiti amacõyla yapõlõyor. Türkiye’de ilk kez Anadolu Sağlõk Merkezi’nde (ASM) 2 ay önce yapõlmaya başlanan test hakkõnda bilgi veren ASM Nöroloji Uzmanõ Prof. Dr. Türker Şahiner, “Bilim adamları, A Beta 42 proteinine kan (plazma) tes- tiyle bakarak, hastalık riskini ölçmek ya da erken dönemde tanı koymak için önemli bir avantaj sağlanacağını orta- ya çıkardı. Hastalıkla ilişkisi saptanan ‘A Beta 42’ proteini yüksek olan kimseler riskli gruplar arasında yer alıyor” dedi. ALZHEİMER OLUP OLMADIĞINIZI ÖĞRENİN REAKTİF HAVA YOLU HASTALIĞI Çocuğunuzu yatağınıza almayın İstanbul Haber Servisi - Anne ve babayla yatan ço- cukların gelişimlerinin tehdit altında olduğunu belirten uzmanlar, bu durumun çocuğun gü- ven duygusunu zede- lediğini, kendisini güçsüz ve yetersiz hissetmesine neden olduğunu söylediler. Çocuk ve Ergen Psikiyatrı Dr. Zafer Atasoy, çocukların anne babalarıyla uyumalarının sebep- lerini belirleyerek, mutlaka ortadan kal- dırılmaları gerektiğini söyledi. Atasoy, “Anneler tek kaldıklarında ya da eş- leri yokken çocukları ile birlikte yatma davranışını daha sıklıkla sergiliyorlar. Eğer çocuktan birlikte yat- ma teklifi geldiyse, hemen kabul edilmesi ya da redde- dilmesi öncesinde hangi nedenle birlikte yatma is- tendiğinin soruşturulup ay- dınlatılması gerekiyor” Haluk Eraksoy Afşin Ünver Beyzade Özkahraman
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear