26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada geçenler yerden yere vuruluyor. Fakat yönetime müdahale edildiği gün siyasal alanda şu veya bu ölçekte, hatta iktidar sahibi.. mü- dahaleye hedef olan partinin milletvekili veya yö- neticisi, bir büyük kentin belediye başkanı.. adla- rı sanları belli olanların.. o gün -bugün aslanlar gi- bi savundukları- demokrasi uğruna neden par- maklarını oynatmadıklarını araştırmak… Hatta darbe yapanlara karşı çıkmayanları da ser- gilemek, topluma gerçek yüzlerini göstermek ge- rekmiyor mu? 28 Şubat’ı örnek alalım. O gün laik rejim yerine bir İslam Cumhuriyeti kur- ma hayalleri, uygulamaları içinde olan Necmettin Erbakan başbakandı. Yardımcıları ya bakandı ya da parti yöneticisi. Köşk’teki AKP’li, 28 Şubat’ta, dinci olmakla övü- nen Erbakan’ın Refah Partisi’nin milletvekili, lide- rin önde giden akıl hocası, danışmanı, partinin yö- netim kurulu üyesi değil miydi? Bugün hararetli bir demokrat, ne ki mahkeme- ye çıkmayan kişileri darbeci diye suçlayan, dar- belere karşı olmadık nutuklar atan Başbakan, 28 Şubat’ta İstanbul gibi bir kentte belediye başka- nı değil miydi? Say say bitmez ama son bir örnek; 28 Şubat’ın ünlü generallerini karalamak için bunlarla -maa- zallah- bir savaş çıksa ne yapardık gibi söylemlerle belleği zayıf kamuoyunu yanına çelmeye çalışan.. geçen pazar günü yine Ergenekon’u (darbe he- veslilerini) tepeledik diye böbürlenen Bülent Arınç isimli eski Refah’lı, bugün AKP’li kişi.. 28 Şubat’ta neredeydi? Dün dut yemiş bülbüldü her biri. Bugün ise... Bugün askere olmadık yakıştırmaların yapılma- sına önayak olanlar, 28 Şubat’a karşı çıkamadılar. 28 Şubat koşullarını içeren darbeyi yediler… Dün kuvvet, kudret karşısında susanlar, içinde bulundukları partiyi devre dışı bırakanlara karşı çı- kamayanlar… Örneğin 28 Şubat’ta suspus kesilenler, tek bir cümlelik eleştiri yapamayanlar.. yıllarca dilleri ceplerinde.. konuşmadılar.. çil yavrusu gibi da- ğıldılar. Ta ki iktidarı ellerine geçirinceye kadar… İntikam günü gelinceye.. 2002’ye kadar... Demokratikleşme adı altında -TSK dışında- bü- tün kurumları bir bir ele geçirdiler... Laik cumhuriyet ilkelerine son darbeyi RTÜK’te vurdular. Başkanlığına -Arınç’ın ilim adamlığına tanıklık et- tiği- laikliği dine müdahale gören birisini getirdiler. Başbakanları pazar günü kongre nutkunda.. TV’lerde yayımlanan aile etiğine aykırı kimi dizile- ri şikâyet ediyordu. Bu, bir işaret. Yeni RTÜK Başkanı ile TV’ler üze- rinde yeni hesapları olsa gerek. Gelmiş geçmiş müdahalelere sanki karşı çıkmış, direnmişler gibi.. bugün irili ufaklı bütün AKP’li söz sahiplerinin ağızlarından darbe sözcüğü ve darbeci dediklerinin adları düşmüyor... İçlerinden biri; soldan dinci sağa kıvrak bir dö- nüş yapan Kültür Bakanı Ertuğrul Günay; parti bü- yüklerinin hesapsız saldırılarına ek yaptı. Darbecilerin rütbelerinin sökülmesini.. lojmanların, emekli olduktan sonra yasa gereği tahsis edilen araçların ellerinden alınmasını istedi. Neredeyse 12 Eylül generallerine kırk satırı ya da kırk katırı reva görecek! Başbakanları, yardımcıları, bakanları.. her pazar TV’leri işgal ediyor ve tam kadro kamuoyunun bey- nini yıkıyorlar. Örneğin çeteleri yok ettiklerini yineleyip duru- yorlar. Oysa Türkiye’nin bugüne dek görmediği bü- yüklükte, halkı soyan en büyük çete; üstelik ma- sum insanları din konusuyla kandırarak para top- layan Deniz Feneri çetesi AKP iktidarı ile yaşıt! Mehmetçik Vakfı’ndan esirgediği olanağı Deniz Feneri’ne tanıyarak vergiden muaf tutan da Baş- bakanları! Yolsuzlukların daniskaları yaşanıyor yedi yıldır. Devlet gücünü, yargı olanaklarını bu denli açık biçimde yandaşlarına kullanan bir iktidar görme- di Türkiye. Pir Sultan Abdal ne demiş: “Yürü bre Hızır Paşa / Senin de çarkın kırılır / Gü- vendiğin padişahın / O da bir gün devrilir.” Günümüzün sivil paşaları! Sizin de çarkınız bir gün kırılacak… Size güvenenler! Gün gelecek güvendiğiniz dağlar devrilecek! Hesap, öteki dünyada değil, bu dünyada soru- lacak! SAYFA 21 TEMMUZ 2009 SALICUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI İstanbul PB 30 Edirne PB 33 Kocaeli PB 32 Çanakkale PB 34 İzmir B 35 Manisa B 36 Aydın B 39 Denizli B 37 Zonguldak B 27 Sinop Y 26 Samsun Y 26 Trabzon Y 25 Giresun Y 25 Ankara B 31 Eskişehir B 28 Konya B 31 Sıvas Y 25 Antalya B 38 Adana B 35 Mersin B 34 Diyarbakır B 39 Şanlıurfa B 40 Mardin B 36 Siirt B 37 Hakkâri B 27 Van B 24 Kars Y 21 Oslo Y 19 Helsinki Y 18 Stockholm Y 20 Londra Y 23 Amsterdam Y 25 Brüksel Y 26 Paris Y 26 Bonn Y 27 Münih B 26 Berlin B 26 Budapeşte PB 32 Madrid PB 39 Viyana PB 29 Belgrad B 30 Sofya B 29 Roma A 27 Atina A 32 Zürih PB 31 Moskova Y 25 Aşkabat A 38 Astana B 23 Taşkent A 41 Bakû Y 31 Bişkek Y 35 Tiflis PB 27 Kahire B 35 Şam B 37 Ülkemizin kuzey kesim- leri parçalı ve çok bulut- lu, Batı Karadeniz’in iç kesimleri, Doğu Anado- lu’nun kuzeyi ile Sinop, Çankırı ve Yozgat çev- releri sağanak ve gök- gürültülü sağanak ya- ğışlı, diğer yerler az bu- lutlu geçecek. Yağışlar Orta Karadeniz, Doğu Karadeniz çevrelerinde kuvvetli olacak. SİLİVRİ - Başkan Tayyip Bey, kü- resel ekonomik krizin Türkiye’ye teğet geçtiğini söyleyip eklemişti: “IMF’ye ümüğümüzü sıktırmayız!” Aradan kaç ay geçti? 29 Mart yerel seçimleri yapıldı, Er- genekon gözaltıları sürdü... Tayyip Bey, bütçedeki açığın 22 mil- yara dayandığını görünce halkın ümüğünü sıkmaya başladı. Önce “dumansız hava sahası” de- nilerek sigaraya zam geldi... Sigara içmeyenler çok sevindi: “Helal olsun demokrasinin ve öz- gürlüklerin simgesi Başbakanıma!” Ardından akaryakıta... Metrobüse binenler sevindi: “Halkın başbakanı böyle olmalı!” İstanbul Büyükşehir Belediye Mec- lisi, baktı ki yerel seçimlerde torba tor- ba dağıtılan gıda paketlerinin fatura- sı yüksek, bir gecede AKP’lilerin oy- larıyla suya yüzde 8.5 zam yaptı. Az daha unutuyordum... Turizmin belini kırmanın zamanı gel- mişti. Hemen KDV arttırıldı. Üç yıldızın üzerindeki turizm işlet- meleri, birinci sınıf içkili lokantalar ha- pı yuttu. Yüzde sekize indirilen KDV oranı yüzde 18’e çıkarıldı. Akaryakıta yapılan zam, ekmekten şekere dek her ürüne yansıyacak. İstanbul’da yapılacak yıllık IMF top- lantısına değin Türkiye IMF’yle anlaş- mak zorunda. Şimdilerde IMF’yle yapıl- ması olası bir anlaşmanın politikaları uygulanıyor. Zamlarla parasal disiplin ya- pılıyor... Böylece piyasalara güven verilmeye çalışılıyor. Peki halkımız ne yapıyor? Sadaka toplumu yaratılmış... Varoşlardaki dinci-tarikatçı yapı- lanma ramazanda gıda torbası dağıtır, iftar çadırları kurar ve işin içinden çıkar. Olan emekçilere olur! Yazımı Silivri’den yazıyorum... Genel yayın yönetmenimiz İbrahim Yıldız’la birlikte ilk duruşmayı izleme- ye geldik ama salona giremedik; geri döndük. Görevliler girişte gerekçe gösterdiler: “Cumhuriyet’in iki muhabiri içeride sizi alamayız.” Yapacak bir şey yoktu!.. Bizi tanıyan bir genç meslektaş ya- nımıza gelip İbrahim’le beni uyardı. “Ağabey sabah 6.30’da gelecektiniz, saat 8.30, giremezsiniz!”. Dayanamadım: “Pamuk çapasına değil, duruşmayı iz- lemeye geldik.” Gülüştük!.. Bir yıl önce gözaltına alınmıştı Mus- tafa Balbay. İlk sorgusundan sonra tutuksuz yar- gılanmak üzere salıverilmişti. Aradan aylar geçti, yeniden gözaltı- na alındı. Balbay, Gürbüz Çapan ve Tuncay Özkan ikinci davada yargıç karşısın- dalar... Türkiye ise ekonomik krizin etkisi al- tında... Söke Ovası’ndaki üreticiler kan ağ- lıyor... Karadeniz’de fındık üreticileri- nin durumu ise ortada. Anadolu’da küçük işletmeler ka- panmış, gençler arasında işsizlik oranı yüzde 20’yi aşmış. Türkiye’de ekonomik kriz halkı de- rinden etkilerken biz bir süre daha Er- genekon, çeteler, gladyo, derin devlet, faili meçhullerle oyalanırız. Bizim liboş-dinci tayfa, gazetelerin köşelerinde, televizyon kanallarında AKP’yi “Demokrasi geliyor, askeri ve- sayet bitiyor” diye pompalarken, Gü- ler Zere ve Abdülsamet Çelik zin- danda yaşam savaşımı veriyor. Güler Zere’nin Milliyet’te çıkan fo- toğrafını bilmem gördünüz mü? Güler Zere ve Abdülsamet Çelik, kan- ser hastası... Yetkililer sanırım şöyle düşü- nüyorlar: “Ölsünler!” Ergenekon’dan tutuklu pek çok kişi sağlık nedenlerinden ötürü salıverilirken, Zere ve Çe- lik içeride tutuluyor. Ve bir ölüm haberi... Erzurum H Tipi Cezaevi’nde yatan İsmet Ablak üç yıl önce cilt kanserine yakalanmıştı. Hastalığı ilerledi ve 37 gün önce Er- zurum Araştırma Hastanesi’ne kal- dırıldı... İş işten geçmişti ve İsmet Ablak 40 yaşında yaşamını yitirdi. Ablak, 15 yıldır cezaevindeydi... Bu mudur hukuk, bu mudur adalet? Bir yandan ekonomik kriz, işsizlik. 23 milyarlık bütçe açığının halkın sır- tından çıkarılması. Dinci-tarikatçı kuşatma! Üstünün örtülmesine çalışılan Hrant Dink cinayeti, Malatya’daki Zirve Ya- yınevi katliamı sanıklarının bazılarının duruşmaya katılmamaları... Her şey iç içe girmiş! İnanın aklım almıyor!.. Ergenekon soruşturmasının sonu- na kadar üzerine gidilmesinden ya- nayım... Cumhuriyet’e atılan bombalar, kan- lı Danıştay baskını, faili meçhul cina- yetler. Hepsi aydınlatılmalı, askeri darbe- ler dönemi bitmeli, devlet içinde örgütlü çeteler çökertilmeli. Sivil darbeye karşı da aynı tavır için- deyim! Özgür ve demokratik bir toplumdan yanayım! Balbay’ı, Doğu Perinçek’i, Tuncay Özkan’ı, Gürbüz Çapan’ı, Prof. Dr. Ferit Bernay’ı, Adil Serdar Saçan’ı içe- ride tutarak ne devlet içindeki çetele- ri, ne de darbecileri ortaya çıkarabilir- siniz. Askeri darbeleri siviller yapmaz! Örgütün üst düzey komutanları ol- duğu savlanan, darbe günlüğü tuttuk- ları ortaya çıkan emekli paşalar dı- şarıda, gazeteciler, bilim insanları içe- ride! Laik demokratik Cumhuriyeti, Ay- dınlanma Devrimini savunan tüm si- vil yurtseverleri alın içeriye, hep birlik- te rahatlayalım. Unutmadan ekleyeyim: “Ergenekon soruşturmasını yürüten savcıların hazırladığı üç iddianame top- lam 5 bin 500 sayfa... Yargı heyeti bu- nun altından nasıl kalkar bilemiyorum!” Ergenekon adı verilen davanın ikin- ci halkasını oluşturan dünkü duruşmada savcı, emekli orgeneraller Hurşit To- lon ve Şener Eruygur’un Adli Tıp’a gönderilmesini, ATO Başkanı Sinan Ay- gün’ün tutuklanmasını istedi... hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Aklım Almıyor!.. 1. KOŞU: F: Macrakanta (1), P: Coccinelle (2), PP: Coşkunkõzõ (3), S: Rastaban (4). 2. KOŞU: F: Merdan (7), P: Baranoğlu (2), PP: Başer (4), S: Ersedam (5). 3. KOŞU: F: Kolçak (8), P: Çakabey (3), PP: Sonefendi (9), S: Kõzõlyurt (7). 4. KOŞU: F: Hürağa (7), P: Ak- fõrtõna (6), PP: Erentay (3), S: Savdal (11). 5. KOŞU: F: No Limite (4), P: Kerem Paşa (3), PP: Sear Factor (7), S: Cemboy (1). 6. KOŞU: F: Berkcan (5), P: Özgenim (3), PP: Capkancaş (10), S: Beylerbe- yi (6). 7. KOŞU: F: Tenedos (9), P: Velvet Storm (5), PP: Kaanõm (3), S: Mean Machine (8). 8. KOŞU: F: Du- manlõ (12), P: Sonu- mut (5), PP: Hõşõr (9), S: Arpak (7). ALTILI GANYAN 8 7 4 5 9 12 6 3 5 5 3 7 3 9 11 1 8 7 2/12 6/2 2 4/1 Emekli maaşları AİHM’deMURAT KIŞLALI ANKARA - Avukat Sedat Vural, Bülent Ecevit başbakan- lõğõndaki koalisyon döneminde SSK ve Bağ-Kur emeklilerine ya- põlmasõ kararlaştõrõlan 100 liralõk iyileştirmenin, AKP tarafõndan ip- tal edildiği gerekçesiyle Avrupa İnsan Haklarõ Mahkemesi’ne (AİHM) başvurdu. SSK ve Bağ- Kur emeklilerinin maaşlarõnõ Temmuz 2009 itibarõyla 150- 200 lira az aldõğõnõ belirten Vu- ral, AİHM’ye gönderdiği dilek- çede, 7 yõllõk kaybõn emekli ba- şõna 5 ile 13 bin lira arasõnda ol- duğunu bildirdi. Aynõ zamanda SSK emeklisi olan Ankara Barosu avukatla- rõndan Sedat Vural’õn AİHM’de açtõğõ dava dilekçesine göre süreç şöyle gelişti: Memura 100 lira iyileş- tirme: Bülent Ecevit başba- kanlõğõndaki koalisyon hüküme- ti ile memur sendikalarõ arasõnda varõlan anlaşmaya göre memur ve emekli memur aylõklarõna 1 Ocak 2003 tarihinde başlamak üzere toplam 100 liralõk (o dönemki pa- rayla 100 milyon lira) iyileştirme yapõldõ. Koalisyon SSK ve Bağ- Kur emeklisine de yansıtı- yor: Koalisyon hükümeti, bu iyileştirmenin SSK ve Bağ-Kur emeklisine de yansõtõlmasõnõn 4447 sayõlõ Sosyal Güvenlik ve İş- sizlik Sigortasõ Yasasõ’na göre bir zorunluluk olduğu gerekçesiyle 30 Ekim 2002 tarih ve 2002/4847 sayõlõ Bakanlar Kurulu kararõ al- dõ. AKP kararı kaldırdı: 3 Ka- sõm 2002 tarihindeki erken se- çimde iktidara gelen AKP hükü- meti ise memurlara yapõlan 100 liralõk artõşõ SSK ve Bağ-Kur emeklilerine yansõtan Bakanlar Kurulu kararõnõ 16 Ocak 2003 gün ve 2003/5116 sayõlõ kararla ortadan kaldõrdõ. 10 milyon emekliye 13 bin lira: AKP hükümetinin bu kararõ, yaklaşõk 10 milyon SSK ve Bağ-Kur emeklisinin aylõkla- rõnõn Temmuz 2009 itibarõyla 150-200 lira eksik ödenmesine ve Ocak 2003-Temmuz 2009 ara- sõnda emekli başõna yaklaşõk 5 bin ile 13 bin liralõk kayõp oluşmasõ- na neden oldu. Danıştay reddetti: Kendi- si de aynõ zamanda SSK emeklisi olan avukat Vural, bu Bakanlar Kurulu kararõnõ yargõya taşõdõ. Danõştay 11. Dairesi ve ardõndan Danõştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Vural’õn talebini reddetti. AİHM’de dava açıldı: İç hukuk yollarõnõn tükenmesi üzerine Vural, Ocak 2003 - Temmuz 2009 arasõndaki ay- lõklarõnõn eksik ödenmesi so- nucu uğradõğõ toplam 11 bin 130 lira 73 kuruşluk zararõn tazmin edilmesi talebiyle AİHM’de dava açtõ. Avrupa’nın mülkiyet hakkına aykırı: Dilekçede “AİHM birçok kararında, emekli maaşında arttırma kararının uygulanmaması sonucu, uygulanma kararı- na karşı açılan ulusal mah- kemelerdeki ret kararını ‘mülkiyetten yararlanmama’, bu bağlamda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 1 No’lu ek protokol ile ekle- nen ‘mülkiyet hakkõna’ ay- kırılık içerisinde değerlen- dirilmekte ve hüküm kur- maktadır. Aynı hükmün ta- rafımca açılan davada da uygulanmasını talep et- mekteyim” denildi. Alman turist bıçaklanarak öldürüldü İstanbul Haber Servisi - Tak- sim İstiklal Caddesi’nde kalbine aldõğõ bõçak darbesiyle ağõr ya- ralanan Alman uyruklu Gregor Kerkeling (41), kaldõrõldõğõ has- tanede yaşamõnõ yitirdi. Görgü ta- nõklarõ, ambulansõn olay yerine yarõm saat sonra geldiğini ileri sü- rerken polis, saldõrgan İbrahim Akyol’u (26) gözaltõna aldõ. Yurttaşlar yakaladı Taksim’de dün sabah saatle- rinde, kõz arkadaşõ Hatice I. ile birlikte İstiklal Caddesi’nde do- laşmaya çõkan Alman uyruklu tu- rist Gregor Kerkeling’in yanõna gelen İbrahim Akyol, çiftten pa- ra istedi. Kerkeling’in Akyol’un para talebini reddetmesi üzerine ikili arasõnda tartõşma başladõ. Tartõşmanõn büyümesi üzerine bõ- çağõnõ çeken İbrahim Akyol, Al- man turisti kalbinden bõçakladõ. Ambulansa suçlama Daha sonra olay yerinden ka- çan Akyol, yurttaşlar tarafõndan yakalanarak polise teslim edildi. Olay yerine çağrõlan ambulansla hastaneye kaldõrõlan Gregor Ker- keling, hastanede ameliyata alõn- dõ. Ancak Kerkeling, yapõlan tüm müdahalelere rağmen kur- tarõlamadõ. Olayõn ardõndan gazetecilere konuşan bazõ görgü tanõklarõ, ambulansõn olay yerine yaklaşõk yarõm saat sonra geldiğini ileri sü- rerek “Taksim’de İlk Yardım Hastanesi var. Oradan ambu- lansın buraya gelmesi bu kadar uzun sürer mi?” diye tepki gös- terdi. Polis olaya ilişkin incele- me başlatõrken, Akyol’un akli dengesinin yerinde olmadõğõ, da- ha önce de hastanede psikolojik tedavi gördüğü öğrenildi. Aynalı Çarşı ilgi bekliyor Çanakkale’nin simgelerinden, türkülere ko- nu olan ve içerisinde hediyelik eşya satılan elli işyerinin bulunduğu Aynalı Çarşı’da esnaf, yerli ve yabancı turistlerin ilgisinin giderek azalmasından ve bu nedenle de satışların düşmesinden şikâyetçi. Çarşı esnafı, iş yapamadıkları için kiralarını da- hi ödeyemez duruma gelmekten yakınıyor. (Fotoğraf: AA) Bakan Ergin de toplantıya katıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargõç ve savcõlarõn atama, nakil ve görev yeri değişik- liklerinin görüşüldüğü Hâkimler ve Savcõlar Yüksek Kurulu (HSYK) toplantõsõndan dün de sonuç çõkmadõ. Dünkü toplantõya Adalet Bakanõ Sadullah Ergin de katõlõrken yaklaşõk 1500 yargõç ve savcõnõn durumunu ilgilendiren karar- namenin bu hafta çõkmasõ bekleniyor. HSYK, Adli ve İdari Yargõ Yaz Kararnamesi Taslağõ ile ilgili çalõşmalarõnõ Hâkimevi’nde sürdürüyor. Yaklaşõk bir haftadõr toplantõlara katõlmayan Adalet Bakanõ ve kurulun başkanõ Sadullah Er- gin, dünkü toplantõya katõldõ. Kurulun sabah toplantõlarõnõn ardõndan Ergin, Adalet Bakanlõğõ Müsteşarõ Ahmet Kahraman ile birlikte iki sa- at kaldõğõ toplantõdan ayrõldõ. Ergin, HSYK’nin öğleden sonraki toplantõsõna ise katõlmadõ. HSYK Başkanvekili Kadir Özbek, çalõşmalara bugün saat 10.00’da devam edileceğini bildirdi. Bu arada yargõç ve savcõlarõn durumunu görü- şen HSYK toplantõlarõ bazõ HSYK üyelerine yö- nelik basõn kampanyasõ gölgesinde sürüyor. HSYK toplantõlarõ, Ergenekon soruşturmasõnõ yürüten savcõlar ve yargõlamanõn yapõldõğõ mah- kemedeki yargõçlarõn görev yerlerinin değiştiri- leceği iddialarõyla kamuoyu gündemine otur- muştu. Gizli olmasõna karşõn HSYK toplantõlarõ- nõn içeriği olduğu iddia edilen bilgiler hükümet yanlõsõ gazetelerde yer alõyor. HSYK’DE YİNE KARAR YOK ‘Hukuk devleti baltalanıyor’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - YAR- SAV Başkanõ Ömer Faruk Eminağaoğlu, Hâ- kimler ve Savcõlar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelerine yönelik yõpratma kampanyasõna tepki gösterdi. “Gizli olmayan bir yemeğe” katõlan- larõn gizli izlemeyle çekilen fotoğraflarõna gaze- telerde yer verilmesiyle hukuk, yasalar, basõn meslek ilkeleri ve etik kurallarõn çiğnendiğini belirten Eminağaoğlu, “Bu kişiler görevlerini kötüye kullanmaktadırlar. Hukuksal yollara başvurulacaktır” değerlendirmesini yaptõ. Eminağaoğlu, dün Star gazetesinde yer alan fotoğraflõ haberle ilgili olarak yazõlõ açõklama yaptõ. İnsanlarõn gizli izlemeyle çekilen görün- tülerinin amaç dõşõ, tek yanlõ, çarpõk, art niyetli ve yönlendirici yayõnlara konu edildiğini belir- ten Eminağaoğlu, “Gizli izleme yapılıp, anın- da özel amaçlı olarak belirli basın organla- rında yayına konu ediliyorsa; bu durum, re- simleyen kişilerin gizli çalışmalarını, kamu- sal amaçlı değil, siyasi amaçlı ve kamuoyu yaratmaya yönelik yaptıklarını ortaya koy- maktadır. Bu kişiler görevlerini kötüye kul- lanmaktadırlar” dedi. Eminağaoğlu, yayõmla- nan fotoğraf konusunda hukuksal yollara başvu- rulacağõnõ kaydetti. YARSAV BAŞKANI Gregor Kerkeling, Taksim’de kendisinden para isteyen ve akli dengesi bozuk olduğu ileri sürülen bir kişi tarafõndan kalbinden bõçaklandõ Alman turistin bıçaklanma anı güvenlik kameralarına yansıdı. Olaya yoldan ge- çenlerin müdahale etme- mesi dikkat çekti. Ambu- lansın da geç geldiği ileri sürüldü. Polis olaya iliş- kin inceleme başlattı. İHMAL VE DUYARSIZLIK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear