Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
16 TEMMUZ 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
KÜLTÜR 17kultur@cumhuriyet.com.tr
CMYB
C M Y B
ODAK NOKTASI
AHMET CEMAL
Hangi Gelecek?
Attilâ İlhan hayatta olsaydı, son yılların ÖSS so-
nuçlarını gördükten sonra sanırım o unutulmaz
“Hangi...” dizisine “Hangi Gelecek?” başlıklı bir ki-
tap daha eklemeyi düşünebilirdi.
Yakın geçmişte “Köy Enstitüleri’nden söz etmek-
ten bıkmadınız mı?” sorusuyla karşılaştığım oldu. Ha-
yır, bunu yapmaktan hiç bıkmadım; ama her yıl, ÖSS
sonuçlarının açıklanmasından sonra ortaöğretimin ya
da lise eğitiminin çöktüğünü ilan eden manşetlerle
karşılaşmaktan artık ölesiye bıktım! Çünkü Türkiye’nin
uğradığı hemen bütün yıkımlar gibi, bu yıkım da ye-
ni tarihli değil. Ayrıca yine kendisinden öncekilerin ço-
ğu gibi, başta göze görünmeksizin, derinlerde ol-
gunlaşıp, sonra bir gün ansızın patlak vermiş bir yı-
kım da değil. Dahası, ülkemizde ortaöğretimin çö-
küşünü çok kesin tarihlendirebiliyoruz ve bu çökü-
şün iki kademede gerçekleştiğini çok net görebili-
yoruz.
Kademelerden ilki, Köy Enstitülerinin 1954 yılında
kapatılmasıdır. Sabahattin Eyuboğlu, “Mavi ve Ka-
ra” kitabındaki “Köy Enstitülerini Kuran Düşünce” baş-
lıklı denemesinde, bu kurumların amacını şöyle an-
latır: “Halka dayanan, halka güvenen bir yeni devle-
tin yapacağı ilk iş, halkın yaşadığı her yerde ve en çok
da köylerde bir tek sözcüsünü olsun bulundurmak,
barındırmak, desteklemekti. Köy Enstitüleri bu söz-
cüyü memleket ölçüsünde yetiştirmek üzere kuruldu.
- Yeni Türkiye sözcüsünün köyde kalabilmesi için en
az imam kadar köylü olması, köyün geçimine, yaşa-
mına karışması, çifti çubuğu, çoluğu çocuğuyla köy-
lünün kaderini paylaşması ve değiştirebileceği kadar
değiştirmesi gerekiyordu...” Eğitim gören köy ço-
cuklarını hem sonradan köye ve köylülüğe yaban-
cılaştırmayacak hem de evrensel düşünce boyutla-
rını kazandıracak bir sistemle yetiştirmeyi amaçlayan
enstitüler, 1954’te kapatılır; böylece nitelikli ilk ve or-
taöğretim amacı da devletin resmi eğitim politika-
sından dışlanır.
Ortaöğretimin yıkımının ikinci kademesi, yıllar ön-
ce üniversiteye giriş sınavları için özel yetiştirme kurs-
larının açılmasıyla gerçekleşmiştir. Devlet, bu kurs-
ların açılmasını onaylamakla şu gerçeği açık bir bi-
çimde dile getirmiştir: “Benim ortaöğretim sistemim,
üniversitelere öğrenci yetiştirebilecek nitelikte değil;
o nedenle ben bu işi özel girişimcilere bırakıyorum!”
O zamandan bugüne bu kurslar dev bir endüstriye
dönüşürken, resmi ortaöğretim de dipsiz bir uçuru-
ma doğru yol almıştır. Halen bu kurslara gidip üni-
versitelere girebilenlerin -en başta parasal nedenlerle-
ancak küçük bir azınlığı oluşturabildiği göz önünde
tutulduğunda, son ÖSS sonuçlarında otuz bin kişi-
nin sıfır almasının, adayların yüzde 60’ının da fen so-
rularını cevaplandırmamasının ülkenin önünde nasıl
bir gelecek tablosu çizdiği, kendiliğinden belirginle-
şir.
Diyanet İşleri Başkanlığı’na bütçeden neredeyse
en büyük payın ayrıldığı, buna karşılık henüz okuma-
yazma bilmeyen ilkokul mezunlarının bulunduğu
bir devlette bu tablonun adı, uygarlık adına ancak
‘Utanç Tablosu’ olabilir!
acem20@hotmail.com
S
incan’da yaşanan insanlõk dramõ, aynõ
zamanda köklü bir uygarlõğa da saldõ-
rõdõr. Çünkü Uygurlar, geçmişleri bin-
yõllara uzanan ve sanatõn hemen tüm dallarõn-
da aklõn ve yaratõcõlõğõn özgün birikimlerini in-
sanlõğa armağan etmiş, tarihten gelen bir ulu-
sal kimliğin temsilcileridir.
Bu nedenle Çin Hükümeti’nin “Sincan Uy-
gur Özerk Bölgesi”ndeki vahşete “İç işimiz,
karışmayın” demesi, sadece insanlõk adõna de-
ğil, temsil ettiklerini ileri sürdükleri “sosyalizm”
adõna da kabul edilemez.
Hele Çin Dõşişleri’nin “etnik dayanışma için
diğer ülkelerden anlayış ve destek beklen-
tileri”ni belirtmesi kadar insanlõk adõna ta-
lihsiz bir açõklama olamaz. (Milliyet, 9
Temmuz 2009)
Çünkü Uygurlar ve eşsiz Uygur uy-
garlõğõ, sadece Çin’in değil, tüm dün-
yanõn ortak değeri ve zenginliğidir.
Türkiye’yle de dinsel bağlardan daha
köklü ve tarihin derinliklerinden gelen
kültürel akrabalõklarõ vardõr.
Bu nedenle Türkiye’yi yöneten-
lerin Sincan vahşetine sõradan “dip-
lomatik çıkış”larõnõ yetersiz bulan
yazarlarõmõzdan en açõk sözlüsü
Yılmaz Özdil yerden göğe ka-
dar haklõdõr. Duygularõmõzõ yi-
ne ustalõkla yansõttõğõ yazõsõnda,
“Davos’taki muhteşem efe-
lenme”nin bu insanlõk dõşõ kat-
liama da neden gösterilmediğini bakõn nasõl
özetlemiş;
“Çünkü iki kusuru var Uygurların.
Birincisi, Türk olmaları.
İkincisi, Arapça konuşmamaları.
Müslüman olmaları bile yetmiyor.
Bakıyorum,
Çin askerleri tarafından hunharca katle-
dilen Uygur kızlarına...
Başları açık.
Ee olmaz...”
(Hürriyet, 9 Temmuz 2009)
Evet, Uygurlar “öz kültürlerini din adına
yitirmeyen Türklük”ün ve “kadınlarının
başlarını örtmeyen Müslü-
manlık”õn onurlu ulusudur.
Binyõllara dayanan bu özel-
lik, Anadolu’nun kadõna karşõ
“Kybele”den gelen tarihsel say-
gõsõ ile; antik Pagan uygarlõklarõnõn
Selçuklu’yla buluşmasõndan do-
ğan “Ortaçağ aydınlanma-
sı”nõn, Uzakdoğu’nun gizemli
dünyasõndaki “genler”ini ta-
şõr.
Nâzım Hikmet’in de “dört-
nala gelip Uzak Asya’dan,
Akdeniz’e bir kısrak başı
gibi uzanan...” dediği, işte
bu “destansı etkileşim” değil
midir?
RESİM, HEYKEL, TİYATRO...
Malatya’daki İnönü Üniversitesi’nden Yrd.
Doç. Dr. Metin Yerli, Uygurlardaki “sanatsal
beceriler”in, göçebelikten yerleşik yaşama
geçtikleri yüzlerce yõllõk “İslamiyet önce-
si”nden geldiğini anõmsatarak diyor ki: “Bu-
dist mimarisi Karahanlı, Gazneli, Büyük Sel-
çuklu, Timurlu gibi devletlerin yapılarını et-
kilerken, duvar resimleri ve minyatürleri,
Arap, Anadolu Selçuklu ve Osmanlı sana-
tına kaynak olmuştur...”
Gerçekten Araplara ve Avrupalõlara kâğõdõ
Uygurlar öğretmiştir. Avrupalõlardan çağlar
önce matbaayõ biliyor ve kitap basõyorlardõ…
Bilim ve sanatta bütün Asya’yõ etkilemiş,
Araplara ve Batõlõlara bilgi ve teknik aktar-
mõşlardõ. Batõ mutfağõnõn “Çin’den öğren-
diği” bezelye, bakla gibi sebzeleri bile aslõn-
da ilk yetiştiren Uygurlardõr.
“Divanû Lûgat-it Türk”, “Kutadgu-Bi-
lig” (mutlu olma bilgisi) gibi ünlü
Türk kitaplarõ Uygurca yazõlmõştõr.
Resimde “model” kullanan Uygurlar,
kitaplarõn yanõ sõra kumaşlara da re-
simler yapmõş, kutsal ve kamusal me-
kânlarõnõ da 10 m’lik heykellerle be-
zemişlerdir.
Eski çağ gezginlerinin Uygurlardaki
yaygõn “tiyatro” sanatõndan hayranlõkla
söz etmeleri ise çarpõcõdõr ve tiyatroyu
sadece antik Yunan’la özdeşleştiren Ba-
tõ tarihçiliğinin “yanlı”lõğõnõ kanõtlar. İs-
lamiyetten sonra da tiyatroyu sürdüren
Uygurlar, “Garip ile Senem”, “Ferhat
ile Şirin”, “Tahir ile Zühre” oyunla-
rõnõ kuşaktan kuşağa sahnelediler...
Uygurlarõn şehircilik ve mimarlõk
kültürleri de gelişkindir. Doğu Türkistan’da Ka-
rabalasagun, Beş-Balõk, Karahoço, Karaşar, Ho-
tan, Yarkent, Turfan, Kaşgar, Kamal, Kulca,
Urumçi, Aksu, Suço, Kanço, Çerçen gibi “sur-
larla çevrili kentler” kurdular; bunlarõ bağlayan
yollar günümüzde de kullanõlõyor...
Müzikte ise sazõn da atasõ olan “kopuz”u at
sõrtõnda bile çalmadan duramazlar. Azeriler gi-
bi “toy” dedikleri düğünlerinde ve özellikle
“Nevruz” şenliklerinde müzik ve dans göste-
rileri doruğa çõkar...
KÜLTÜREL SOYKIRIM
İşte böylesi bir uygarlõğa kuşaktan kuşağa im-
za atanlara uygulanan insanlõk dõşõ saldõrõlara
sadece “etnik çatışma” denebilir mi?
Doğu Türkistan ajanslarõna göre Çin Hükü-
meti, Kaşgar’daki kent ve yaşam kültürünün
zenginliğini kanõtlayan “özgün Uygur evleri”ni
de yõkõyor. Her yönüyle “Dünya mirası”mõ-
zõn yerine kimliksiz apartmanlar dikilerek,
Uygurlar yerine Çinlileri yerleştireceklermiş!..
İnsanlõk yoksunu “Sulukule projesi”ni an-
dõran bu kültürel soykõrõma karşõ, başta HA-
BITAT ve UNESCO olmak üzere uluslarara-
sõ kent ve kültür kurumlarõnõn sessiz kalmalarõ
hazindir.
Sözün kõsasõ, Sincan’daki insanlõk ayõbõnõn
sorumlularõ sadece saldõrgan Çinliler değil, bu
çağda böylesi bir “çağ dışı”lõğõ seyreden
herkestir...
MİMARLIK VE
ŞEHİRCİLİKTE DE
“KİMLİKSİZ”LEŞTİRME
Çin’in Özerk Uygur
Bölgesi’nde sadece
insanlara kıyılmıyor,
geleneksel Uygur evleri (1)
de yıkılarak tarihi kent
kültürünün tüm izleri (2)
yok edilmek isteniyor.
Kültür Servisi - Bu yõl 20’ncisi düzenlenen
MOST Açõkhava Konserleri bugün Candan
Erçetin konseriyle başlõyor. 19 Temmuz’da
ise Yeni Türkü, geride bõraktõğõ 30 yõlõ mü-
ziğinin yanõnda teatral ve senfonik bir yak-
laşõmla anlatacak. Özen Yula’nõn rejisiyle
ve Şebnem Bozoklu’nun anlatõmõyla sah-
neye çõkacak gruba, “Olmasa Mektubun”
ve “Maskeli Balo” gibi eskimeyen şarkõlarõn
yorumcusu Haris Alexiou da eşlik edecek.
“Sezen Aksu ve Arkadaşları” adõnõ taşõyan
konserler dizisi, 21, 22, 24 ve 25 Temmuz’da
yapõlacak. Orkestra düzenlemeleri Fahir
Atakoğlu ve Aykut Gürel tarafõndan ya-
põlan ve özel bir repertuvardan oluşan kon-
serlerde, Fatih Ahıskalı (Ud-Cümbüş),
Özer Arkun (Çello), Serdar Barçin (Üf-
lemeli Sazlar), Cem Tuncer (Gitar), Murat
Yeter (Davul-Perküsyon) ise orkestrada
yer alacak. Türk pop müziğinin efsane ismi
Erol Evgin, yaz sezonunun tek solo kon-
serini 23 Temmuz’da yine Harbiye Açõkhava
Tiyatrosu’nda verecek. Nükhet Duru ve Ti-
mur Selçuk ise “Bizim Şarkılarımız”
isimli tasarõ ile 26 Temmuz’da sahne alacak.
Nilüfer “Hayal” adlõ son albümüyle 15
Ağustos’ta dinleyicileriyle buluşacak. Sa-
natçõ, konserde “Bir Bilseydin”, “Yara-
maz”, “Tanrım”, “Bir Liste” gibi yeni şar-
kõlarõn yanõ sõra “Kavak Yelleri”, “Haram
Geceler”, “Yeniden Sev”, “Karar Ver-
dim” gibi klasik parçalarõ da yorumlayacak.
20. MOST Açõkhava Konserleri, Balkan mü-
ziğinin başarõlõ ismi Goran Bregoviç’in 17
Ağustos’ta vereceği konserle sona erecek.
Bugüne kadar yaptõğõ film müziklerinden ör-
neklerin de yer aldõğõ geniş bir repertuvar-
la İstanbullu müzikseverlerle buluşmaya
hazõrlanan Bregoviç, “Düğün ve Cenaze”
orkestrasõ eşliğinde konser verecek.
Çin’in Uygur coğrafyasõnda yaşanan insanlõk dramõ, ‘kültür soykõrõmõ’yla birlikte gerçekleşiyor
Kültür Servisi - İngiliz romancõ Jane
Austen’õn 1797-98 yõllarõnda yazdõğõ an-
cak ölümünden bir yõl sonra 1818’de ya-
yõmlanan romanõ Northenger Manastõrõ,
Tuba Parlak’õn çevirisiyle Turkuvaz Ki-
tap’ça yayõmlandõ. Austen’õn her zaman-
ki sivri dilli mizah anlayõşõ ve ironik kur-
gusuyla kaleme aldõğõ Northanger Ma-
nastõrõ, hem Catherine Morland’õn ai-
lesinden uzakta geçirdiği Bath tatilinde
sosyal yaşamõn girift ilişkileri ve aşkla
tanõşmasõnõn hikâyesi, hem de evliliğin
aşktan ziyade servetle ilişkilendirilmesi-
nin ve zamanõnda hafifsenen roman türü-
nün kadõnla özdeşleştirilmesinin de bir
eleştirisi.
Twitter yayınevi oldu
Kültür Servisi - Matt Stewart adlõ Amerikalõ
bir yazar, romanõnõ basacak yayõnevi
bulamayõnca çareyi popüler mikro-blog sitesi
Twitter’da buldu. Stewart ‘The French
Revolution - Fransõz Devrimi’ adlõ ilk romanõnõ,
sitenin kurallarõ gereği her seferinde 140 vuruş
olacak şekilde Twitter’dan yayõmlayacak.
Stewart, bu ilk romanõnõn peyderpey internetten
yayõmlanacak olmasõnõn, insanlarõn tepkisini
görmeyi sağlayacak ilginç “sosyolojik bir
deneyim” olacağõnõ söylüyor.
‘Uygurlarõn uygarlõğõ’na saldõrõ
MOST’la
Açıkhava keyfi
Nilüfer
1
2
OTEL ve APARTSIFIR
TURUNÇ - -
-
Tüm Odalarda
Çift Çanak_Dijital Receiver_Uydu TV
www.diplomathotel.com.tr
252-476 7145 veya 537-825 7979
-
T.C. ELAZIĞ 2. İCRA
MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN
TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA
İLANI
Dosya No: 2007/4319
Satõlmasõna karar verilen taşõnmazõn cinsi, niteliği, kõyme-
ti, adedi, önemli özellikleri:
1- TAPU KAYDI: Rõzaiye Mah. Ada 138, parsel 147’de
kayõtlõ 15 No’lu bağõmsõz bölüm mesken
ÖZELLİKLERİ: Taşõnmaz Elazõğ Merkez Rõzaiye Mah.
Hastane Caddesi No: 47’de bulunmaktadõr. Taşõnmazõn yer
aldõğõ bina b.a. karkas, kaloriferli ve asansörlü 7 katlõ bir bi-
nadõr. Apartman dairesi 1 salon, 3 oda, mutfak, banyo ve
WC’den ibarettir. İnşaat alanõ 147 m2’dir. Binanõn yõpranma
payõ %15’tir.
İMAR DURUMU: Taşõnmazõn yer aldõğõ imar adasõ, şehir
imar planõnda bitişik nizam 7 kat yapõlaşmaya izinlidir.
SATIŞ SAATİ: 15.00-15.05 arasõ.
MUHAMMEN BEDELİ: 110.000,00 YTL
2- TAPU KAYDI: Elazõğ Mrk. Rõzaiye Mah. 134 ada, 147
parselde kayõtlõ 16 No’lu bağõmsõz bölüm mesken.
ÖZELLİKLERİ: Taşõnmaz Rõzaiye Mah. Hastane Cad.
No: 47’de bulunmaktadõr. Taşõnmazõn yer aldõğõ bina b.a. kar-
kas kaloriferli ve asansörlü 7 katlõ bir binadõr. Apartman dai-
resi 1 salon, 3 oda, mutfak, banyo ve WC-banyodan ibarettir.
İnşaat alanõ 147 m2’dir. Yõpranma payõ %15’tir.
İMAR DURUMU: Taşõnmazõn yer aldõğõ imar adasõ şehir
imar planõnda bitişik nizam 7 kat yapõlaşmaya izinlidir.
SATIŞ SAATİ: 15.10-15.15 arasõ. MUHAMMEN BEDE-
Lİ: 105.000,00 YTL
Satõş Şartlarõ: 1- Satõş 07.09.2009 günü yukarõda belirtilen
saatler arasõnda Elazõğ 2. İcra Müdürlüğü’nde açõk arttõrma
suretiyle yapõlacaktõr. Bu arttõrmada tahmin edilen değerin
%60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ toplamõnõ ve
satõş ve paylaştõrma giderlerini geçmek şartõ ile ihale olunur.
Böyle bir bedele alõcõ çõkmazsa en çok arttõranõn taahhüdü
saklõ kalmak şartiyle 17.09.2009 günü aynõ yer ve saatler ara-
sõnda ikinci arttõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu arttõrmada da rüç-
hanlõ alacaklõlarõn alacaklarõ toplamõnõ, satõş ve paylaştõrma
giderlerini geçmesi ve arttõrma bedelinin malõn tahmin edilen
kõymetinin %40’õnõ bulmasõ lazõmdõr. Böyle bir bedelle alõcõ
çõkmazsa satõş talebi düşecektir. 2- Arttõrmaya iştirak ede-
ceklerin, tahmin edilen kõymetin %20’si nispetinde pey ak-
çesi veya bu miktar kadar milli bir bankanõn teminat mektu-
bunu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir. Alõcõ istedi-
ğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye
resmi, damga vergisi, tapu harç ve masraflarõ ile KDV alõcõ-
ya aittir. Birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. 3- İpotek
sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu taşõnmaz üzerinde-
ki haklarõnõ hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarõnõ da-
yanağõ belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri
lazõmdõr. Aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça
paylaştõrmadan hariç bõrakõlacaktõr. 4- Satõş bedeli hemen ve-
ya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra İflas Kanunu’nun
133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasõn-
daki farktan ve %10 faizden alõcõ ve kefilleri mesul tutulacak
ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edile-
cektir. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebil-
mesi için dairede açõk olup gideri verildiği takdirde isteyen
alõcõya bir örneği gönderilebilir. 6- Satõşa iştirak edenlerin
şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacak-
larõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarõda yazõlõ dosya
numarasõyla müdürlüğümüze başvurmalarõ ilan olunur.
İşbu ilan tebligat yapõlamayan ilgililere tebligat yerine kaim
olmak üzere ilan olunur. (İİK. m. 12)
(*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir.
Basõn: 39211
T.C. BAKIRKÖY 6. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI
Dosya No: 2009/286 Talimat
Satõlmasõna karar verilen taşõnmazõn cinsi, niteliği, kõymeti, adedi, önemli özellikleri:
Tapu Kaydõ: İstanbul ili Güngören ilçesi Güngören Mahallesi Kartaltepe mevkii 10821 parselde 116,30 m2 miktarlõ tarla nitelikli taşõnmazõn tamamõ.
İmar Durumu: Güngören Belediye Başkanlõğõ İmar ve Şehircilik Müdürlüğü Ruhsat Şefliği’nin 26.01.2009 tarih ve 2009 / 292 sayõlõ imar durum belgesine göre Gün-
gören 17 pafta, 10821 parsel sayõlõ yer; 18.02.2005 tastik tarihli 1/1000 ölçekli Güngören Revizyon İmar Planõnda konut sahasõnda kalmaktadõr. Ön bahçe mesafesi te-
şekkül istikameti, yan bahçe mesafesi 3 mt, arka parsel plan notu, H : 15:50 mt irtifada ikiz nizam yapõlanma şartlarõna haizdir denilmiştir.
Evsafõ: Satõşa konu taşõnmaz tapuda İstanbul ili Güngören ilçesi Güngören Mahallesi Kartaltepe mevkii 10821 parselde 116,30 m2 miktarlõ tarla nitelikli taşõnmazõn
tamamõdõr. Taşõnmaz İstanbul, Güngören ilçesi, M. Çakmak Mahallesi, Ortaç Caddesi’nden 14 kapõ numaralõ kayden tarla, mahallen kargir binanõn tamamõ niteliğin-
dedir, Ortaç Caddesi’ne paralel cephesi 9 mt, yola dik ortalama derinliği 12.92 mt civarõnda olan ve tapu kaydõnda tarla olarak kayõtlõ taşõnmaz üzerinde Bodrum kat +
zemin kat + 4 normal kat + çekme kattan müteşekkil B.A.K. tarzda ve bitişik nizamda inşa edilmiş bina bulunduğu tespit edilmiştir. Mevcut binanõn bodrum katõ Ortaç
Caddesi’nden müstakil girişli işyeri-imalathane, zemin katõnda bina ana girişi ile solunda fõrõn olarak kullanõlan bir dükkan, katlarõnda birer daire mevcut bodrum katõ
demir doğramalõ, tahribi 80 m2 mesahah, zemin katta bulunan dükkan alüminyum doğrama camekanlõ, dükkan dahilinde fõrõn mevcut, normal kat daireleri girişte an-
tre-hol üzerinde salon, iki yatak odasõ, mutfak, banyo, WC ile balkon mahalleri mevcut, tahribi 89 m2 alan ihtiva etmekte olup, dairelerde õslak hacim zeminleri sera-
mik, salon ve oda zeminleri marley, duvarlarõ sõvalõ ve boyalõ, pencere doğramalarõ kõsmen alüminyum, kõsmen PVC ve õsõcamlõ, çekme katõ camekan ile tam kat hali-
ne getirilmiş durumda, dairelerin mutfaklarõnda sabit tezgah ile ahşap mutfak dolaplarõ, banyolarõnda ise sõhhi tesisat armatürleri ile tamamlayõcõ aksesuarlarõ ikmal
edilmiş olup kõsmen soba õsõtmalõ, kõsmen de doğalgaz tesisatlõ, bina kat sahanlõklarõ karo mozaik, basamaklarõ dökme mozaik, demir doğrama giriş kapõlõ, dõş cephesi
mozaik sõva şeklindedir. Söz konusu binanõn kapalõ alanlarõ itibariyle toplam inşaat alanõ 605 m2 civarõnda olup taşõnmaz bulunduğu semt ve mevkii itibariyle alt ve üst
yapõsõ tamamlanmõş, her türlü belediye ve sosyal imkanlardan istifade edecek konumda, ulaşõm imkanlarõ elverişli ve civarõn talep gören konut sahasmdadõr.
Kõymeti: 750.000,00 TL’dir.
Satõş şartlarõ: 1- Satõş 24/08/2009 günü saat: 11.00’den 11.10’a kadar Bakõrköy 6. İcra Müdürlüğü’nde açõk arttõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu arttõrmada tahmin edi-
len değerin %60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ toplamõm ve satõş giderlerini geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn
taahhüdü saklõ kalmak şartiyle 03/09/2009 günü aynõ yer ve saatte ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da muhammen bedelin %40’õ ile rüçhanlõ alacaklõlarõn
alacağõnõ ve satõş giderlerini geçmesi şartõyla en çok artõrana ihale olunur. 2- Artõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranõnda pey akçesi veya bu
miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lâzõmdõr. Satõş peşin para iledir, alõcõ istediğinde ( 10 ) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Tellaliye resmi, damga
vergisi, tapu alõm harcõ ve masraflarõ ile KDV. alõcõya aittir. Tapu satõm harcõ ve birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. Tahliye ve teslim masraflarõ alõcõya aittir. 3-
İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile ( 15 ) gün içinde
dairemize bildirmeleri lazõmdõr; aksi takdirde haklarõ tapu sicil ile sabit olmadõkça paylaşmadan hariç bõrakõlacaktõr. 4- Satõş bedeli hemen veya verilen mühlet içinde
ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasõndaki farktan ve % 10 faizden alõcõ ve kefilleri mesul tutulacak ve hiç-
bir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5- Şartname, ilân tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup gideri verildiği takdirde is-
teyen alõcõya bir örneği gönderilebilir. 6- Satõşõ iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin yuka-
rõda numarasõ yazõlõ dosya numarasõyla müdürlüğümüze başvurmalarõ, tapuda adresi bulunup da tebliğ edilmeyen alakadarlara bu ilanõn tebliğ yerine geçeceği ilân olu-
nur. (İİK. m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. (Basõn: 39497)