Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
24 HAZİRAN 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Zahid’in Saltanat Kayığı...
Zahid direniyor...
Tek başına değil elbet.
AKP’li üyelere dayamış sırtını.
Koltuğuna sımsıkı sarılmış.
Deniz Feneri’nin ışığı yetiyor ona...
Arkasında güç var.
Ayrılmıyor, başkanlığı bırakmıyor.
Böylesini ne gördüm ne de duydum.
Yargı, mallarına el koymuş.
O hâlâ RTÜK Başkanı.
Medya umursamıyor, olup bitenleri görmez-
den geliyor.
İktidar olmak, sırtını güvenli yerlere daya-
mak...
Türkiye’ye özgü şeyler bunlar.
Bir Avrupa ülkesinde olsa, yer yerinden oy-
nar.
Hükümet düşer, başbakan istifa eder.
Yok yok!
Niye olsun ki!
Alman Sosyal Demokrat Parti lideri ve Dışişle-
ri Bakanı Steinmeier ne demiş:
“CHP’nin Avrupa’dan yana tavır almamasına, iç
reform sürecine karşı çıkmasına, düşünce özgür-
lüğünün sınırlarının genişletilmesine muhalif tav-
rını anlamakta güçlük çekiyorum.”
Steinmeier, Almanya Deniz Feneri’nin mil-
yonlarca Avro’yu tokatlama işine ne diyor acaba?
Bir başka soru:
“Bazı reform yasalarını, anayasadaki değişiklik-
leri AKP tek başına mı yaptı, CHP bu konuda hiç
destek vermedi mi?”
Almanlar hep böyledir...
Frankfurt Havaalanı’nın C terminaline yana-
şan Türk Hava Yolları yolcularını, körüğün ba-
şında kurt köpekleriyle karşılar polisler.
Önce pasaportlara bakarlar...
Türk yolcular oradan yeniden pasaport kont-
rolü için kuyruğa girerler.
İşkence başlamıştır...
Bekle babam bekle...
Her yolcuya aynı soruyu sorarlar:
“Ne yapmaya geldin? Kaç gün kalacaksın? Dö-
nüş biletin niye yok?”
Pasaportunuz lacivert, gri, yeşil, kırmızı hiç fark
etmez...
Ellerinden gelse vizeniz olsa bile, gerisin ge-
riye postalamak isterler Türkleri.
Alman sosyal demokratlar nedense AKP’ye
pek dokunmazlar, CHP’ye ise saldırırlar.
Tamam CHP’yi eleştirelim!
Yerden yere vuralım!
AKP basın özgürlüğünü, yasaların daha çağ-
daş hale getirilmesini istiyor da, CHP engel mi
oluyor?
Zahid, RTÜK koltuğunu “saltanat kayığı” sa-
nıyor, bir türlü istifa etmiyor.
Devlet Bakanı “Et” diyor, Zahid direniyor.
“Et” demek, kasap çengeline asılı “et” değil!
Bizim liboş tayfa, AKP’yi demokrasinin ve öz-
gürlüklerin simgesi olarak görüyor.
Türkiye, AB yolunda mı gerçekten?
Değil!
Hazine ve orman alanlarını yağmalayan, ge-
miciklerle köşeyi dönen, mısır satıp paraları ce-
be indiren, dağlarımızı, ovalarımızı çokuluslu al-
tın avcılarına peşkeş çekenler kimiler?
Bunca pislik, bunca vurgun!
Almanya Deniz Feneri ortada...
SPD lideri Steinmeier, Frankfurt Savcısı’na bir
kahve içmeye gitsin, vurgunun ne olduğunu an-
lasın!
Gider mi?
Gitmez!
Türkiye, AB yolunda mı?
Hayır, Arap çöllerinde...
Eğitimimiz tarikat şeyhlerine teslim, kıyıları-
mız ve koylarımız Arap şeyhlerine!
Bu kafayla mı AB’ye gireceğiz?
Hadi canım sende!
Zahid’i Tanrı koruyor...
Zahid’e kimse dokunamıyor...
Sabah akşam Anayasa Mahkemesi’ne bindiren
Bülent Arınç ne yapacak?
Zahid gitmiyor işte.
Koltuğuna oturmuş, direniyor:
“Bu koltuk değil, saltanat kayığı!”
Yandaş medya ve liboş tayfa SPD liderine sa-
rılıyor:
“Vur CHP’ye yer gök inlesin...”
O vuruyor, bizimkiler yazıyor...
Biraz da Zahid yazsanız ya!
Şu Frankfurt Havaalanı’ndaki C terminaline ya-
naşan Türk Hava Yolları uçağı...
Körüğün başında kurt köpekleriyle bekleyen iri
kıyım Alman polisleri...
Gümrük kontrolündeki Hans’lar...
“Neden geldin, kaç gün sonra gideceksin, han-
gi otelde kalacaksın?”
Bu ülkenin onuru yok mu?
Haydi ‘’van münit’’ deyin...
Gösterin kendinizi!
Tüh, yine kafam karıştı, daldan dala geçme-
ye başladım.
Zahid’in artık saltanat kayığından; yalvart-
ma, üzme üç beş gazeteciyi ve Bülent Arınç’ı..
Zahid’i saltanat kayığından indirmek için, Telli
Baba Türbesi’ne gidip dua mı etsem ne yapsam?
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212 343 72 69
Vural’dan Türk’e
sert yanıt
ANKARA (ANKA) -
MHP Grup Başkanvekili
Oktay Vural, DTP Genel
Başkanõ Ahmet Türk’ün,
Sincan Ağõr Ceza
Mahkemesi’nin
hakkõndaki takipsizlik
kararõnõ kaldõrmasõyla
ilgili olarak kendisine
yönelik “Ergenekon’un
siyasi uzantõsõ” sözüne
sert tepki gösterdi. Vural,
“Ben bu milletin
temsilcisiyim. Asõl hesabõ
vermesi gerekenler bir
terör örgütünün uzantõsõ
ve maşasõ olanlardõr”
diye konuştu.
Gül ve Erdoğan
valileri kabul etti
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Cumhurbaşkanõ Abdullah
Gül, yeni görevlerine
atanan valilere Çankaya
Köşkü’nde yemek verdi.
Gül, valilerin illerde
devleti temsil ettiklerini,
dolayõsõyla devletin başõ
olarak kendisinin birer
temsilcisi gibi görev
yaptõklarõnõ ifade etti.
Başbakan Tayyip
Erdoğan da valileri
Başbakanlõk Resmi
Konutu’nda kabul etti.
Erdoğan, 29 Mart yerel
seçimleri öncesinde
yoğunlaşan gõda ve
kömür yardõmlarõ
nedeniyle muhalefetin
eleştirilerine uğrayan
valilere “Bundan sonra da
valilerimizi savunmaya
devam edeceğiz”
sözleriyle arka çõktõ.
Kıyıda yetki
devrine erteleme
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
TBMM Plan ve Bütçe
Komisyonu’nda
görüşülen ve muhalefetin
AKP’nin son seçimde
kaybettiği kõyõ
belediyelerinden intikam
alma düzenlemesi olarak
gösterdiği turizm
bölgelerinde plan yapma
yetkisinin Kültür ve
Turizm Bakanlõğõ’na
verilmesini öngören yasa
teklifinin görüşmeleri
ertelendi. Ertelemeye
gerekçe olarak zaman
darlõğõ gösterildi.
Demirtaş’ın
yargılanması
DİYARBAKIR
(Cumhuriyet Bürosu) -
DTP Grup Başkanvekili
ve Diyarbakõr
Milletvekili Selahattin
Demirtaş hakkõnda Roj
TV’deki bir
konuşmasõnda “gerilla”
diyerek “örgüt
propagandasõ” yaptõğõ
iddiasõyla hakkõnda açõlan
davanõn duruşmasõ
Diyarbakõr 5. Ağõr Ceza
Mahkemesi’nde görüldü.
Duruşma Demirtaş’õh
savunmasõnõn
alõnamamasõ nedeniyle
ertelendi.
Tezkere
kabul edildi
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Lübnan’daki Türk
askerinin görev süresinin
1 yõl daha uzatõlmasõna
ilişkin Başbakanlõk
Tezkeresi TBMM’de
kabul edildi. BM barõş
gücüne katõlmak üzere
Türk askerinin Lübnan’a
gönderilmesine yönelik
ilk tezkere kararõ
TBMM’den 5 Eylül
2006’da çõktõ. 29 Mayõs
2007’de de Türk
askerlerinin görev
süresinin 1 yõl daha
uzatõlmasõnõ öngören
tezkere kabul edildi.
Baykal, Erdoğan’a darbecilerle mücadele etmek için anayasa değişikliği çağrõsõ yaptõ
Büyükelçiler kararnamesi ile öngörülen atamalar Resmi Gazete’de yayõmlandõ
Dõşişleri’nde görev değişikliği
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Dõşişleri Bakanlõğõ’nda Büyükelçiler
kararnamesi ile öngörülen görev deği-
şiklikleri, Resmi Gazete’nin dünkü sa-
yõsõnda yayõmlandõ.
Buna göre, Türkiye’nin Roma Bü-
yükelçisi (İtalya) Sıtkı Uğur Ziyal,
Podrogica Büyükelçisi (Karadağ) Meh-
met Murat Oğuz, Şam Büyükelçisi
(Suriye) Yaşar Halit Çevik, Brasilia
Büyükelçisi (Brezilya) Ahmet Gür-
kan, İslamabad Büyükelçisi (Pakistan)
Rauf Engin Soysal ve Riyad Büyük-
elçisi (Suudi Arabistan) Ali Naci Ko-
ru merkeze atandõ. Elçi ve Genel Mü-
dür Yardõmcõsõ Mustafa Babür Hız-
lan, Pakistan’a giderken, Elçi ve Genel
Müdür Yardõmcõsõ Mehmet Hilmi
Dedeoğlu da Kuveyt nezdinde Türki-
ye Cumhuriyeti Büyükelçisi oldu.
Merkezde Engin Soysal’õn Kafkas-
lar Genel Müdürlüğü’ne ya da Oğuz
Demiralp’in yerine AB Genel Sekre-
terliği’ne, Yaşar Halit Çelik’in Orta-
doğu Müdürlüğü’ne, Genel Naci Ko-
ru’nun da personelden sorumlu Müs-
teşar Yardõmcõlõğõ’na getirilmesi ön-
görülüyor. Bu atamalarla boşalacak
merkezlerden Brasilia’ya Amerika’dan
sorumlu Genel Müdür Ersin Erçin’in
atanmasõ bekleniyor.
Aynõ kararname ile daha önce Cum-
hurbaşkanõ Abdullah Gül’ün Dõşpoli-
tika Danõşmanõ Gürcan Türkoğlu’nun,
Paris’teki UNESCO Daimi Temsilcili-
ği’ne, Ortadoğu Dairesi Genel Müdürü
Hüseyin Diriöz’ün de, Cumhurbaş-
kanlõğõ Dõş Politika Danõşmanlõğõna
atanmasõ öngörülmüştü. Bu kararname
ile Lahey Büyükelçiliği’ne (Hollanda)
Müsteşar Yardõmcõsõ Uğur Doğan’õn
Saraybosna Büyükelçiliği’ne (Bosna
Hersek) Vefahan Ocak’õn, Bağdat Bü-
yükelçiliği’ne (Irak) Irak Özel Temsil-
cisi Murat Özçelik’in, Bern Büyükelçi-
liği’ne Bağdat Büyükelçisi Derya Kan-
bay’õn, Tiran Büyükelçiliği’ne Hasan
Aşan’õn, Stockholm (İsveç) veya Tür-
kiye’nin yeni açacağõ Malta Büyükel-
çiliği’ne Hilal Başkal’õn, Viyana BM
Daimi Temsilciliği’ne Tomur Bayer’in
getirilmesi bekleniyor.
Davutoğlu’nun belirleyeceği ikinci
kararnamede New York’taki BM Dai-
mi Temsilciliği ile NATO (Brüksel) ve
Avrupa Konseyi (Strasbourg) nezdindeki
temsilciliklere de atama bekleniyor.
New York BM için uzun süredir, Dõş-
işleri Müsteşarõ Ertuğrul Apakan’õn adõ
geçiyor. Kamu kurum ve kuruluşlarõnõn
yurtdõşõ teşkilatõnõ oluşturan birimlerin
nitelik, kurulduğu şehir ve ülke, görev
alanõ, akredite edildiği ülkeler ve bağlõ
bulunduğu misyonlar hakkõndaki kararda
değişiklik yapõlmasõna ilişkin Bakanlar
Kurulu kararõ da Resmi Gazete’nin
dünkü sayõsõnda yayõmlandõ. Buna gö-
re, Türkiye’nin Washington Büyükel-
çiliği’ne bağlõ Los Angeles ve New York
başkonsolosluklarõnõn görev alanlarõn-
da değişiklik yapõlõrken Kanada’daki Ot-
tova Büyükelçiliği Konsolosluk Şube-
si’nin görev alanõ Toronto Başkonso-
losluğu hariç tüm Kanada olarak belir-
lendi. Kararda, Türkiye’nin Washington
Büyükelçiliği’ne bağlõ Boston, Miami,
San Francisco başkonsolosluklarõ ile
Türkiye’nin Ottova Büyükelçiliği’ne
bağlõ Toronto Başkonsolosluğu’nun gö-
rev alanlarõna da yer verildi.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP Genel Başka-
nõ Deniz Baykal, belge konu-
sunun 12 gündür karanlõkta ol-
duğunu vurgularken “Eğer bu
tertipse, Genelkurmay Baş-
kanı’nın söylediği ‘Ne olaca-
ğõnõ görürsünüz’ tablosunun
ne olduğunu bir an önce gör-
mek istiyoruz. TSK içinde
cuntalar cirit atar hale gel-
diyse nereye gideceğimizi sa-
nıyoruz... Ya da TSK’ye kar-
şı bu tertipleri devletin en
önemli kurumları serbestçe
ortaya koyabiliyorsa o za-
man Türkiye’yi nereye götü-
receğimizi sanıyoruz” dedi.
Baykal, “Hükümet, 12 Ey-
lül’le hesaplaşmayı uygun
buluyorsa gereğini yapar.
Elini tutan mı var? Anaya-
sanın geçici 15. maddesi var...
Eğer ihtiyacın varsa getirir-
sin değiştiririz” çağrõsõ yaptõ.
Baykal, grup toplantõsõnda
yaptõğõ konuşmada belge tar-
tõşmalarõyla ilgili 12 gündür
netleşme olmadõğõna dikkat çe-
kerken şunlarõ söyledi:
“Belge ya Genelkurmay’ın
bilgi ve talimatı ile yapılan
resmi bir belgedir. Ya da bu
belge Genelkurmay’ın resmi
bilgisi emir ve talimatı ile ha-
zırlanmamıştır ama TSK’nin
bazı mensuplarının katkıla-
rıyla hazırlanmıştır. O za-
man TSK’nin tümü değil,
ama içinde önemli örgüt-
lenmelerin, hücrelerin hu-
kuk dışında kendi başına
buyruk faaliyet gösterdiği or-
taya çıkacak... Böyleyse bu da
fevkalade vahim. Ya da bu
belge tamamen psikolojik bir
savaşın gereği olarak TSK’yi
küçük düşürmek, yıpratmak
için belli merkezler tarafın-
dan yapılan sahte bir belge-
dir. Başbakan bu iş ortaya çı-
kınca önce kıyameti kopardı,
sonra da AB büyükelçilerine,
biz kurumlar olarak biriz,
diye olumlu değerlendirmeler
yaptı. Bu 12 gün içinde Baş-
bakan’ın teşhisini iktidara
yönelik komplodan, ‘hep be-
raber bu olayõ götürüyoruz’
noktasına getiren hangi sü-
reçtir? Yukarıda bir uyum
var ama o uyumun nedenini
milletle de paylaşsalar da biz
de millet olarak kaygılanacak
hiçbir şeyin olmadığı görü-
versek. Bu belgenin altında
imzası olan albay Dursun Çi-
çek, görev yerinde oturmaya
devam ediyor.”
‘Gereği yapılsın’
“Belge doğru da olsa önem-
li değildir, yanlış da olsa”
noktasõna doğru gelindiğinin
altõnõ çizen Baykal, “Bunu
hazmettirmeyi sanki birileri
sağlamaya çalışıyormuş gibi
bir şey var. Ama bunu sin-
dirmeye hazır değiliz. Ger-
çekten belge varsa gereğinin
yapılmasını istiyoruz. Eğer
bu tertip ise ‘Eğer doğru de-
ğilse ne olur görürsünüz’ tab-
losunun sonucunu görmek
istiyoruz. Bir anlayış birliği-
nin ortaya çıktığını görüyoruz
ama bunun dayanaklarını
milletin görmesi lazımdır.
Gerçekten telaşı gerektiren
bir durum yok mudur? Öy-
le anlaşılıyor ki yoktur, albay
yerinde... Sayın Cumhurbaş-
kanı hepimizi teselli etti, ‘Ger-
çekler gizlenemez’ dedi. Evet
gizlenemez ama biz bugün,
derhal ortaya çıkmasını bek-
liyoruz” dedi.
Baykal, sözlerini “Eğer TSK
içinde birileri Genelkur-
may’ın bilgisi dışında hele
en kritik yerlerde görev ya-
pan, Genelkurmay’ın ilk ta-
kımının bazı parçaları Ge-
nelkurmay anlayışının dışın-
da bir örgütlenme içindeler-
se çok vahim bir tablodur.
Böyle bir durum söz konusu
değilse, bu itham nereden ge-
liyor? Bu öbür ihtimalden
daha da vahimdir. Vah Tür-
kiyem vah... Yani TSK bü-
tünlüğünü kaybetmiş, için-
de cuntalar cirit atar hale
geldiyse nereye gideceğimizi
sanıyoruz. Ya da TSK’ye
karşı bu tertipleri devletin
en önemli kurumları ser-
bestçe ortaya koyabiliyorsa o
zaman Türkiye’yi nereye gö-
türeceğimizi sanıyoruz” diye
sürdürdü.
‘Elini tutan mı var’
Baykal, 12 Eylül’de bir askeri
darbe yapõldõğõnõn altõnõ çizer-
ken “Hükümet 12 Eylül’le
hesaplaşmayı uygun bulu-
yorsa gereğini yapar. Elini tu-
İrticayla Mücadele belgesi ve darbe tartõşmalarõnda 12 gündür sonuç alõnamamasõndan
duyduğu rahatsõzlõğõ dile getiren Deniz Baykal, “Bu 12 gün içinde Başbakan’õn
teşhisini iktidara yönelik komplodan, ‘hep beraber bu olayõ götürüyoruz’ noktasõna
getiren hangi süreçtir? Yukarõda bir uyum var ama o uyumun nedenini milletle de
paylaşsalar da biz de millet olarak kaygõlanacak hiçbir şeyin olmadõğõnõ görüversek” dedi.
Erdoğan’õn darbe karşõtõ söylemlerine karşõlõk 12 Eylül hatõrlatmasõ yapan Baykal,
“Hükümet 12 Eylül’le hesaplaşmayõ uygun buluyorsa gereğini yapar. Elini tutan
mõ var? Anayasanõn geçici 15. maddesi var. Eğer ihtiyacõn varsa getirirsin değiştiririz.
Geçmişi kurcalamayalõm kaşõmakta yarar yok diyorsan, onu da bilelim” dedi.
tan mı var? Anayasanın
geçici 15. maddesi var.
Eğer ihtiyacın varsa ge-
tirirsin değiştiririz. Geç-
mişi kurcalamayalım ka-
şımakta yarar yok di-
yorsan, onu da bilelim”
sözleriyle iktidarõ hedef
aldõ. Baykal, “3 kronik so-
run olan, devlet içindeki
mafyalaşma, terörle mü-
cadelede hukuk dışına
çıkılması ve askeri dar-
beye yönelik faaliyetler-
le ilgili her şeyin bir ka-
zana atıldığını, bir de
üstüne iktidara muha-
lefet etmiş, intikam alın-
mak, haddi bildirilmek
istenenlerin de atıldığını”
vurguladõ.
‘Çığrından çıktı’
Baykal, sözlerini “Son-
ra bunları yeni bir kav-
ram etrafında toplaya-
lım, bunlara şemsiye ola-
rak Ergenekon diyelim...
Hatta bunlar PKK ile
işbirliği yaptılar, diye
yaftalayalım. Olay artık
çığrından çıkmaya baş-
ladı. Hiçbir vicdanın ka-
bul edemeyeceği, insan-
lık duygusunun içine sin-
diremeyeceği uygula-
malar sürdürülmekte.
İnsanlar ölüyor, ölüm
döşeğinde” diye sürdürdü.
Baykal, Ergenekon da-
vasõna bakan bir yargõçõn
“Ben tarafsızlığımdan
şüphe duymuyorum
ama üzerimde kurumsal
baskılar var” diye çe-
kildiğini ve bu kararõnõn da
mahkeme tarafõndan kabul
edildiğini anõmsatõrken,
“Kurumsal baskı kim-
den geliyor, niçin baskı
yapıyor? Ergenekon da-
vasının başından beri
üzerinde durduğumuz
konunun artık hâkimler
tarafından bizzat ve
müştereken tescil edil-
mesi değil midir bu” di-
ye sordu.
Deniz Baykal,
grup
toplantısında
yaptığı
konuşmada
belge ve darbe
tartışmalarına
değindi. Belge
gerçekse de
sahteyse de
durumun
vahim
olduğunu
söyleyen
Baykal,
“Gerçeklerin
bir an önce
ortaya
çıkmasını
istiyoruz”
dedi.
(Fotoğraf:
NECATİ
SAVAŞ)
İçişleri Bakanõ Atalay, Baykal’õ ziyaretinde irticayla mücadele belgesinin
orijinali olmadõğõnõ, fotokopiden imza tahlilinin yapõlamadõğõnõ açõkladõ
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - İçişleri Bakanõ Beşir Ata-
lay’õn Kamu Düzeni ve Güvenli-
ği Tasarõsõ’na destek istemek için
dün CHP lideri Deniz Baykal’õ zi-
yareti sõrasõnda belge tartõşmalarõ
da gündeme geldi. Baykal, bel-
geyle ilgili tartõşmalarõn 12 gündür
aydõnlanmadõğõnõ vurgularken,
Atalay “Basında da yer aldığı gi-
bi belgenin orijinali yok. Foto-
kopiden imza tahlili tam yapı-
lamıyor” dedi.
Bakan Atalay, dün Baykal’õ
Meclis’teki odasõnda ziyaret etti.
Yaklaşõk 10 dakika süren kõsa gö-
rüşmede Atalay, “terör müste-
şarlığı” yasa tasarõsõnõn TBMM ka-
panmadan çõkarõlmasõ için destek
istedi. Atalay, CHP Grup Başkan-
vekili Hakkı Süha Okay’õn tasa-
rõya yönelik eleştirilerinin “haksız
ve acımasız olduğunu” söyledi.
‘Müsteşarlığa gerek yok’
Baykal, tasarõnõn içeriğine ka-
tõlmadõklarõnõ, terörle mücadele
için getirildiği ifade edilen tasarõ ile
amaç dõşõ yetkilerin kullanõlabile-
ceğini, böyle bir müsteşarlõk ku-
rulmasõna da gerek olmadõğõnõ bil-
dirdi. Baykal, “Bu tasarının çı-
karılması Meclis gündeminde
yok. İçeriği ile ilgili de ciddi en-
dişelerimiz var” diyerek tasarõya
destek vermeyeceklerini bildirdi.
Görüşmede belge tartõşmalarõ da
gündeme gelirken, Baykal 12 gün-
dür konunun netliğe kavuşmama-
sõndan duyduğu rahatsõzlõğõ dile
getirdi. Atalay ise emniyetin elin-
de belgenin fotokopisi bulundu-
ğunu, bu nedenle incelemelerde net
bir sonuca varõlamadõğõnõ bildirdi.
Edinilen bilgiye göre Atalay,
“Araştırmalar devam ediyor, in-
celemeler sürüyor, ancak oriji-
nali elimizde olmadığı için kesin
yargıya varılamıyor. Fotokopide
ancak imza konusunda benzer-
lik ortaya konabiliyor” dedi.
Emniyetteki belge de fotokopi
‘12 Eylül’le hesaplaşalõm’
Ergin: İnceleme
sonucunu bekliyoruz
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Adalet
Bakanõ Sadullah Ergin, Taraf gazetesinde ya-
yõmlanan “İrticayla Mücadele Eylem
Planı”ndaki imzaya ilişkin adli tõp incelemesinin
sonucunu herkes gibi kendilerinin de beklediğini
belirterek, “Yapılacak incelemeler sonucunda-
ki raporu, beraberce öğreneceğiz” dedi. Ka-
yõp Trilyon davasõnda Cumhurbaşkanõ Abdullah
Gül hakkõndaki takipsizlik kararõnõ kaldõran Sin-
can 1. Ağõr Ceza Mahkemesi kararõnõn kanun
yararõna bozulmasõ istemiyle Yargõtay’a gönde-
rilmesiyle ilgili soruya karşõlõk da Ergin, “Konu
bakanlığımızın incelemesinde” yanõtõnõ verdi.
Atalay, ‘terör müste-
şarlığı’ tasarısına Bay-
kal’dan destek istedi.