24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 24 HAZİRAN 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Zahid’in Saltanat Kayığı... Zahid direniyor... Tek başına değil elbet. AKP’li üyelere dayamış sırtını. Koltuğuna sımsıkı sarılmış. Deniz Feneri’nin ışığı yetiyor ona... Arkasında güç var. Ayrılmıyor, başkanlığı bırakmıyor. Böylesini ne gördüm ne de duydum. Yargı, mallarına el koymuş. O hâlâ RTÜK Başkanı. Medya umursamıyor, olup bitenleri görmez- den geliyor. İktidar olmak, sırtını güvenli yerlere daya- mak... Türkiye’ye özgü şeyler bunlar. Bir Avrupa ülkesinde olsa, yer yerinden oy- nar. Hükümet düşer, başbakan istifa eder. Yok yok! Niye olsun ki! Alman Sosyal Demokrat Parti lideri ve Dışişle- ri Bakanı Steinmeier ne demiş: “CHP’nin Avrupa’dan yana tavır almamasına, iç reform sürecine karşı çıkmasına, düşünce özgür- lüğünün sınırlarının genişletilmesine muhalif tav- rını anlamakta güçlük çekiyorum.” Steinmeier, Almanya Deniz Feneri’nin mil- yonlarca Avro’yu tokatlama işine ne diyor acaba? Bir başka soru: “Bazı reform yasalarını, anayasadaki değişiklik- leri AKP tek başına mı yaptı, CHP bu konuda hiç destek vermedi mi?” Almanlar hep böyledir... Frankfurt Havaalanı’nın C terminaline yana- şan Türk Hava Yolları yolcularını, körüğün ba- şında kurt köpekleriyle karşılar polisler. Önce pasaportlara bakarlar... Türk yolcular oradan yeniden pasaport kont- rolü için kuyruğa girerler. İşkence başlamıştır... Bekle babam bekle... Her yolcuya aynı soruyu sorarlar: “Ne yapmaya geldin? Kaç gün kalacaksın? Dö- nüş biletin niye yok?” Pasaportunuz lacivert, gri, yeşil, kırmızı hiç fark etmez... Ellerinden gelse vizeniz olsa bile, gerisin ge- riye postalamak isterler Türkleri. Alman sosyal demokratlar nedense AKP’ye pek dokunmazlar, CHP’ye ise saldırırlar. Tamam CHP’yi eleştirelim! Yerden yere vuralım! AKP basın özgürlüğünü, yasaların daha çağ- daş hale getirilmesini istiyor da, CHP engel mi oluyor? Zahid, RTÜK koltuğunu “saltanat kayığı” sa- nıyor, bir türlü istifa etmiyor. Devlet Bakanı “Et” diyor, Zahid direniyor. “Et” demek, kasap çengeline asılı “et” değil! Bizim liboş tayfa, AKP’yi demokrasinin ve öz- gürlüklerin simgesi olarak görüyor. Türkiye, AB yolunda mı gerçekten? Değil! Hazine ve orman alanlarını yağmalayan, ge- miciklerle köşeyi dönen, mısır satıp paraları ce- be indiren, dağlarımızı, ovalarımızı çokuluslu al- tın avcılarına peşkeş çekenler kimiler? Bunca pislik, bunca vurgun! Almanya Deniz Feneri ortada... SPD lideri Steinmeier, Frankfurt Savcısı’na bir kahve içmeye gitsin, vurgunun ne olduğunu an- lasın! Gider mi? Gitmez! Türkiye, AB yolunda mı? Hayır, Arap çöllerinde... Eğitimimiz tarikat şeyhlerine teslim, kıyıları- mız ve koylarımız Arap şeyhlerine! Bu kafayla mı AB’ye gireceğiz? Hadi canım sende! Zahid’i Tanrı koruyor... Zahid’e kimse dokunamıyor... Sabah akşam Anayasa Mahkemesi’ne bindiren Bülent Arınç ne yapacak? Zahid gitmiyor işte. Koltuğuna oturmuş, direniyor: “Bu koltuk değil, saltanat kayığı!” Yandaş medya ve liboş tayfa SPD liderine sa- rılıyor: “Vur CHP’ye yer gök inlesin...” O vuruyor, bizimkiler yazıyor... Biraz da Zahid yazsanız ya! Şu Frankfurt Havaalanı’ndaki C terminaline ya- naşan Türk Hava Yolları uçağı... Körüğün başında kurt köpekleriyle bekleyen iri kıyım Alman polisleri... Gümrük kontrolündeki Hans’lar... “Neden geldin, kaç gün sonra gideceksin, han- gi otelde kalacaksın?” Bu ülkenin onuru yok mu? Haydi ‘’van münit’’ deyin... Gösterin kendinizi! Tüh, yine kafam karıştı, daldan dala geçme- ye başladım. Zahid’in artık saltanat kayığından; yalvart- ma, üzme üç beş gazeteciyi ve Bülent Arınç’ı.. Zahid’i saltanat kayığından indirmek için, Telli Baba Türbesi’ne gidip dua mı etsem ne yapsam? hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 Vural’dan Türk’e sert yanıt ANKARA (ANKA) - MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, DTP Genel Başkanõ Ahmet Türk’ün, Sincan Ağõr Ceza Mahkemesi’nin hakkõndaki takipsizlik kararõnõ kaldõrmasõyla ilgili olarak kendisine yönelik “Ergenekon’un siyasi uzantõsõ” sözüne sert tepki gösterdi. Vural, “Ben bu milletin temsilcisiyim. Asõl hesabõ vermesi gerekenler bir terör örgütünün uzantõsõ ve maşasõ olanlardõr” diye konuştu. Gül ve Erdoğan valileri kabul etti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül, yeni görevlerine atanan valilere Çankaya Köşkü’nde yemek verdi. Gül, valilerin illerde devleti temsil ettiklerini, dolayõsõyla devletin başõ olarak kendisinin birer temsilcisi gibi görev yaptõklarõnõ ifade etti. Başbakan Tayyip Erdoğan da valileri Başbakanlõk Resmi Konutu’nda kabul etti. Erdoğan, 29 Mart yerel seçimleri öncesinde yoğunlaşan gõda ve kömür yardõmlarõ nedeniyle muhalefetin eleştirilerine uğrayan valilere “Bundan sonra da valilerimizi savunmaya devam edeceğiz” sözleriyle arka çõktõ. Kıyıda yetki devrine erteleme ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülen ve muhalefetin AKP’nin son seçimde kaybettiği kõyõ belediyelerinden intikam alma düzenlemesi olarak gösterdiği turizm bölgelerinde plan yapma yetkisinin Kültür ve Turizm Bakanlõğõ’na verilmesini öngören yasa teklifinin görüşmeleri ertelendi. Ertelemeye gerekçe olarak zaman darlõğõ gösterildi. Demirtaş’ın yargılanması DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - DTP Grup Başkanvekili ve Diyarbakõr Milletvekili Selahattin Demirtaş hakkõnda Roj TV’deki bir konuşmasõnda “gerilla” diyerek “örgüt propagandasõ” yaptõğõ iddiasõyla hakkõnda açõlan davanõn duruşmasõ Diyarbakõr 5. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşma Demirtaş’õh savunmasõnõn alõnamamasõ nedeniyle ertelendi. Tezkere kabul edildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Lübnan’daki Türk askerinin görev süresinin 1 yõl daha uzatõlmasõna ilişkin Başbakanlõk Tezkeresi TBMM’de kabul edildi. BM barõş gücüne katõlmak üzere Türk askerinin Lübnan’a gönderilmesine yönelik ilk tezkere kararõ TBMM’den 5 Eylül 2006’da çõktõ. 29 Mayõs 2007’de de Türk askerlerinin görev süresinin 1 yõl daha uzatõlmasõnõ öngören tezkere kabul edildi. Baykal, Erdoğan’a darbecilerle mücadele etmek için anayasa değişikliği çağrõsõ yaptõ Büyükelçiler kararnamesi ile öngörülen atamalar Resmi Gazete’de yayõmlandõ Dõşişleri’nde görev değişikliği ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dõşişleri Bakanlõğõ’nda Büyükelçiler kararnamesi ile öngörülen görev deği- şiklikleri, Resmi Gazete’nin dünkü sa- yõsõnda yayõmlandõ. Buna göre, Türkiye’nin Roma Bü- yükelçisi (İtalya) Sıtkı Uğur Ziyal, Podrogica Büyükelçisi (Karadağ) Meh- met Murat Oğuz, Şam Büyükelçisi (Suriye) Yaşar Halit Çevik, Brasilia Büyükelçisi (Brezilya) Ahmet Gür- kan, İslamabad Büyükelçisi (Pakistan) Rauf Engin Soysal ve Riyad Büyük- elçisi (Suudi Arabistan) Ali Naci Ko- ru merkeze atandõ. Elçi ve Genel Mü- dür Yardõmcõsõ Mustafa Babür Hız- lan, Pakistan’a giderken, Elçi ve Genel Müdür Yardõmcõsõ Mehmet Hilmi Dedeoğlu da Kuveyt nezdinde Türki- ye Cumhuriyeti Büyükelçisi oldu. Merkezde Engin Soysal’õn Kafkas- lar Genel Müdürlüğü’ne ya da Oğuz Demiralp’in yerine AB Genel Sekre- terliği’ne, Yaşar Halit Çelik’in Orta- doğu Müdürlüğü’ne, Genel Naci Ko- ru’nun da personelden sorumlu Müs- teşar Yardõmcõlõğõ’na getirilmesi ön- görülüyor. Bu atamalarla boşalacak merkezlerden Brasilia’ya Amerika’dan sorumlu Genel Müdür Ersin Erçin’in atanmasõ bekleniyor. Aynõ kararname ile daha önce Cum- hurbaşkanõ Abdullah Gül’ün Dõşpoli- tika Danõşmanõ Gürcan Türkoğlu’nun, Paris’teki UNESCO Daimi Temsilcili- ği’ne, Ortadoğu Dairesi Genel Müdürü Hüseyin Diriöz’ün de, Cumhurbaş- kanlõğõ Dõş Politika Danõşmanlõğõna atanmasõ öngörülmüştü. Bu kararname ile Lahey Büyükelçiliği’ne (Hollanda) Müsteşar Yardõmcõsõ Uğur Doğan’õn Saraybosna Büyükelçiliği’ne (Bosna Hersek) Vefahan Ocak’õn, Bağdat Bü- yükelçiliği’ne (Irak) Irak Özel Temsil- cisi Murat Özçelik’in, Bern Büyükelçi- liği’ne Bağdat Büyükelçisi Derya Kan- bay’õn, Tiran Büyükelçiliği’ne Hasan Aşan’õn, Stockholm (İsveç) veya Tür- kiye’nin yeni açacağõ Malta Büyükel- çiliği’ne Hilal Başkal’õn, Viyana BM Daimi Temsilciliği’ne Tomur Bayer’in getirilmesi bekleniyor. Davutoğlu’nun belirleyeceği ikinci kararnamede New York’taki BM Dai- mi Temsilciliği ile NATO (Brüksel) ve Avrupa Konseyi (Strasbourg) nezdindeki temsilciliklere de atama bekleniyor. New York BM için uzun süredir, Dõş- işleri Müsteşarõ Ertuğrul Apakan’õn adõ geçiyor. Kamu kurum ve kuruluşlarõnõn yurtdõşõ teşkilatõnõ oluşturan birimlerin nitelik, kurulduğu şehir ve ülke, görev alanõ, akredite edildiği ülkeler ve bağlõ bulunduğu misyonlar hakkõndaki kararda değişiklik yapõlmasõna ilişkin Bakanlar Kurulu kararõ da Resmi Gazete’nin dünkü sayõsõnda yayõmlandõ. Buna gö- re, Türkiye’nin Washington Büyükel- çiliği’ne bağlõ Los Angeles ve New York başkonsolosluklarõnõn görev alanlarõn- da değişiklik yapõlõrken Kanada’daki Ot- tova Büyükelçiliği Konsolosluk Şube- si’nin görev alanõ Toronto Başkonso- losluğu hariç tüm Kanada olarak belir- lendi. Kararda, Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği’ne bağlõ Boston, Miami, San Francisco başkonsolosluklarõ ile Türkiye’nin Ottova Büyükelçiliği’ne bağlõ Toronto Başkonsolosluğu’nun gö- rev alanlarõna da yer verildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başka- nõ Deniz Baykal, belge konu- sunun 12 gündür karanlõkta ol- duğunu vurgularken “Eğer bu tertipse, Genelkurmay Baş- kanı’nın söylediği ‘Ne olaca- ğõnõ görürsünüz’ tablosunun ne olduğunu bir an önce gör- mek istiyoruz. TSK içinde cuntalar cirit atar hale gel- diyse nereye gideceğimizi sa- nıyoruz... Ya da TSK’ye kar- şı bu tertipleri devletin en önemli kurumları serbestçe ortaya koyabiliyorsa o za- man Türkiye’yi nereye götü- receğimizi sanıyoruz” dedi. Baykal, “Hükümet, 12 Ey- lül’le hesaplaşmayı uygun buluyorsa gereğini yapar. Elini tutan mı var? Anaya- sanın geçici 15. maddesi var... Eğer ihtiyacın varsa getirir- sin değiştiririz” çağrõsõ yaptõ. Baykal, grup toplantõsõnda yaptõğõ konuşmada belge tar- tõşmalarõyla ilgili 12 gündür netleşme olmadõğõna dikkat çe- kerken şunlarõ söyledi: “Belge ya Genelkurmay’ın bilgi ve talimatı ile yapılan resmi bir belgedir. Ya da bu belge Genelkurmay’ın resmi bilgisi emir ve talimatı ile ha- zırlanmamıştır ama TSK’nin bazı mensuplarının katkıla- rıyla hazırlanmıştır. O za- man TSK’nin tümü değil, ama içinde önemli örgüt- lenmelerin, hücrelerin hu- kuk dışında kendi başına buyruk faaliyet gösterdiği or- taya çıkacak... Böyleyse bu da fevkalade vahim. Ya da bu belge tamamen psikolojik bir savaşın gereği olarak TSK’yi küçük düşürmek, yıpratmak için belli merkezler tarafın- dan yapılan sahte bir belge- dir. Başbakan bu iş ortaya çı- kınca önce kıyameti kopardı, sonra da AB büyükelçilerine, biz kurumlar olarak biriz, diye olumlu değerlendirmeler yaptı. Bu 12 gün içinde Baş- bakan’ın teşhisini iktidara yönelik komplodan, ‘hep be- raber bu olayõ götürüyoruz’ noktasına getiren hangi sü- reçtir? Yukarıda bir uyum var ama o uyumun nedenini milletle de paylaşsalar da biz de millet olarak kaygılanacak hiçbir şeyin olmadığı görü- versek. Bu belgenin altında imzası olan albay Dursun Çi- çek, görev yerinde oturmaya devam ediyor.” ‘Gereği yapılsın’ “Belge doğru da olsa önem- li değildir, yanlış da olsa” noktasõna doğru gelindiğinin altõnõ çizen Baykal, “Bunu hazmettirmeyi sanki birileri sağlamaya çalışıyormuş gibi bir şey var. Ama bunu sin- dirmeye hazır değiliz. Ger- çekten belge varsa gereğinin yapılmasını istiyoruz. Eğer bu tertip ise ‘Eğer doğru de- ğilse ne olur görürsünüz’ tab- losunun sonucunu görmek istiyoruz. Bir anlayış birliği- nin ortaya çıktığını görüyoruz ama bunun dayanaklarını milletin görmesi lazımdır. Gerçekten telaşı gerektiren bir durum yok mudur? Öy- le anlaşılıyor ki yoktur, albay yerinde... Sayın Cumhurbaş- kanı hepimizi teselli etti, ‘Ger- çekler gizlenemez’ dedi. Evet gizlenemez ama biz bugün, derhal ortaya çıkmasını bek- liyoruz” dedi. Baykal, sözlerini “Eğer TSK içinde birileri Genelkur- may’ın bilgisi dışında hele en kritik yerlerde görev ya- pan, Genelkurmay’ın ilk ta- kımının bazı parçaları Ge- nelkurmay anlayışının dışın- da bir örgütlenme içindeler- se çok vahim bir tablodur. Böyle bir durum söz konusu değilse, bu itham nereden ge- liyor? Bu öbür ihtimalden daha da vahimdir. Vah Tür- kiyem vah... Yani TSK bü- tünlüğünü kaybetmiş, için- de cuntalar cirit atar hale geldiyse nereye gideceğimizi sanıyoruz. Ya da TSK’ye karşı bu tertipleri devletin en önemli kurumları ser- bestçe ortaya koyabiliyorsa o zaman Türkiye’yi nereye gö- türeceğimizi sanıyoruz” diye sürdürdü. ‘Elini tutan mı var’ Baykal, 12 Eylül’de bir askeri darbe yapõldõğõnõn altõnõ çizer- ken “Hükümet 12 Eylül’le hesaplaşmayı uygun bulu- yorsa gereğini yapar. Elini tu- İrticayla Mücadele belgesi ve darbe tartõşmalarõnda 12 gündür sonuç alõnamamasõndan duyduğu rahatsõzlõğõ dile getiren Deniz Baykal, “Bu 12 gün içinde Başbakan’õn teşhisini iktidara yönelik komplodan, ‘hep beraber bu olayõ götürüyoruz’ noktasõna getiren hangi süreçtir? Yukarõda bir uyum var ama o uyumun nedenini milletle de paylaşsalar da biz de millet olarak kaygõlanacak hiçbir şeyin olmadõğõnõ görüversek” dedi. Erdoğan’õn darbe karşõtõ söylemlerine karşõlõk 12 Eylül hatõrlatmasõ yapan Baykal, “Hükümet 12 Eylül’le hesaplaşmayõ uygun buluyorsa gereğini yapar. Elini tutan mõ var? Anayasanõn geçici 15. maddesi var. Eğer ihtiyacõn varsa getirirsin değiştiririz. Geçmişi kurcalamayalõm kaşõmakta yarar yok diyorsan, onu da bilelim” dedi. tan mı var? Anayasanın geçici 15. maddesi var. Eğer ihtiyacın varsa ge- tirirsin değiştiririz. Geç- mişi kurcalamayalım ka- şımakta yarar yok di- yorsan, onu da bilelim” sözleriyle iktidarõ hedef aldõ. Baykal, “3 kronik so- run olan, devlet içindeki mafyalaşma, terörle mü- cadelede hukuk dışına çıkılması ve askeri dar- beye yönelik faaliyetler- le ilgili her şeyin bir ka- zana atıldığını, bir de üstüne iktidara muha- lefet etmiş, intikam alın- mak, haddi bildirilmek istenenlerin de atıldığını” vurguladõ. ‘Çığrından çıktı’ Baykal, sözlerini “Son- ra bunları yeni bir kav- ram etrafında toplaya- lım, bunlara şemsiye ola- rak Ergenekon diyelim... Hatta bunlar PKK ile işbirliği yaptılar, diye yaftalayalım. Olay artık çığrından çıkmaya baş- ladı. Hiçbir vicdanın ka- bul edemeyeceği, insan- lık duygusunun içine sin- diremeyeceği uygula- malar sürdürülmekte. İnsanlar ölüyor, ölüm döşeğinde” diye sürdürdü. Baykal, Ergenekon da- vasõna bakan bir yargõçõn “Ben tarafsızlığımdan şüphe duymuyorum ama üzerimde kurumsal baskılar var” diye çe- kildiğini ve bu kararõnõn da mahkeme tarafõndan kabul edildiğini anõmsatõrken, “Kurumsal baskı kim- den geliyor, niçin baskı yapıyor? Ergenekon da- vasının başından beri üzerinde durduğumuz konunun artık hâkimler tarafından bizzat ve müştereken tescil edil- mesi değil midir bu” di- ye sordu. Deniz Baykal, grup toplantısında yaptığı konuşmada belge ve darbe tartışmalarına değindi. Belge gerçekse de sahteyse de durumun vahim olduğunu söyleyen Baykal, “Gerçeklerin bir an önce ortaya çıkmasını istiyoruz” dedi. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) İçişleri Bakanõ Atalay, Baykal’õ ziyaretinde irticayla mücadele belgesinin orijinali olmadõğõnõ, fotokopiden imza tahlilinin yapõlamadõğõnõ açõkladõ ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - İçişleri Bakanõ Beşir Ata- lay’õn Kamu Düzeni ve Güvenli- ği Tasarõsõ’na destek istemek için dün CHP lideri Deniz Baykal’õ zi- yareti sõrasõnda belge tartõşmalarõ da gündeme geldi. Baykal, bel- geyle ilgili tartõşmalarõn 12 gündür aydõnlanmadõğõnõ vurgularken, Atalay “Basında da yer aldığı gi- bi belgenin orijinali yok. Foto- kopiden imza tahlili tam yapı- lamıyor” dedi. Bakan Atalay, dün Baykal’õ Meclis’teki odasõnda ziyaret etti. Yaklaşõk 10 dakika süren kõsa gö- rüşmede Atalay, “terör müste- şarlığı” yasa tasarõsõnõn TBMM ka- panmadan çõkarõlmasõ için destek istedi. Atalay, CHP Grup Başkan- vekili Hakkı Süha Okay’õn tasa- rõya yönelik eleştirilerinin “haksız ve acımasız olduğunu” söyledi. ‘Müsteşarlığa gerek yok’ Baykal, tasarõnõn içeriğine ka- tõlmadõklarõnõ, terörle mücadele için getirildiği ifade edilen tasarõ ile amaç dõşõ yetkilerin kullanõlabile- ceğini, böyle bir müsteşarlõk ku- rulmasõna da gerek olmadõğõnõ bil- dirdi. Baykal, “Bu tasarının çı- karılması Meclis gündeminde yok. İçeriği ile ilgili de ciddi en- dişelerimiz var” diyerek tasarõya destek vermeyeceklerini bildirdi. Görüşmede belge tartõşmalarõ da gündeme gelirken, Baykal 12 gün- dür konunun netliğe kavuşmama- sõndan duyduğu rahatsõzlõğõ dile getirdi. Atalay ise emniyetin elin- de belgenin fotokopisi bulundu- ğunu, bu nedenle incelemelerde net bir sonuca varõlamadõğõnõ bildirdi. Edinilen bilgiye göre Atalay, “Araştırmalar devam ediyor, in- celemeler sürüyor, ancak oriji- nali elimizde olmadığı için kesin yargıya varılamıyor. Fotokopide ancak imza konusunda benzer- lik ortaya konabiliyor” dedi. Emniyetteki belge de fotokopi ‘12 Eylül’le hesaplaşalõm’ Ergin: İnceleme sonucunu bekliyoruz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Adalet Bakanõ Sadullah Ergin, Taraf gazetesinde ya- yõmlanan “İrticayla Mücadele Eylem Planı”ndaki imzaya ilişkin adli tõp incelemesinin sonucunu herkes gibi kendilerinin de beklediğini belirterek, “Yapılacak incelemeler sonucunda- ki raporu, beraberce öğreneceğiz” dedi. Ka- yõp Trilyon davasõnda Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül hakkõndaki takipsizlik kararõnõ kaldõran Sin- can 1. Ağõr Ceza Mahkemesi kararõnõn kanun yararõna bozulmasõ istemiyle Yargõtay’a gönde- rilmesiyle ilgili soruya karşõlõk da Ergin, “Konu bakanlığımızın incelemesinde” yanõtõnõ verdi. Atalay, ‘terör müste- şarlığı’ tasarısına Bay- kal’dan destek istedi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear