24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B Ergenliği Yanlış Yaşıyoruz... Ergenlik çağını yanlış anlıyoruz, yanlış yaşıyoruz. Ergenlik, insan gelişiminin bir dö- nemidir. Çocukluktan erişkinliğe geçtiğimiz dönem. Bu dönem canımızın her istediğini sorumsuzca yapma dönemi değil- dir. Bu dönem, dürtülerimizin keyfine kalmış bir dönem değildir. Bu dönem yapılan her yanlışın hoş görülmesi gereken bir dönem değil- dir. Tersine, ‘ergenlik dönemi’ karakte- rimizin oluştuğu en önemli geçiş dö- nemidir. Onun için de ailelerin çok büyük bir sorumluluğu vardır. Nedir bu sorumluluk? Bir: Çocuklarımıza DÜRTÜLERİNİ KONTROL ETMEYİ ÖĞRETMEK. Eğer çocuğumuz dürtülerini kontrol edemiyorsa onları kontrol etmek, he- men dürtü kontrolu eğitimine başla- mak. Bu da çocuğumuzun yanlışlarına sa- hip çıkmamakla, onun yanlışlarını ka- patmamakla yapılır. Çocuğumuzun yanlışlarına onun dışında mazeretler bulup, onu yan- lışlarıyla karşılaştırmazsak, çocukla- rımıza istemeden kötülük yapmış olu- ruz. Geçmişte ‘şımarık çocuk’ dediğimiz çocuk tipi, ailelerin yarattığı çocuktur. Çocuğum, her istediğinin değil, an- cak haklı ve doğru istediklerinin ola- cağını öğrenmelidir. Çocuğum, elde etmek için, onu hak etmek gerektiğini öğrenmelidir. Çocuğum, bir yere ulaşmak için kendisinin çalışmak zorunda olduğu- nu bilmelidir. Ona hak etmeden verdiğim her şey, onun yanlışlarını görmemesi için bir neden olur. İki: Çocuklarımız, çok küçük yaşlar- dan başlayarak, KENDİ SORUMLULUKLARINI ÖĞ- RENMELİ VE ÜSTLENMELİDİR. Dağıttığı oyuncaklarını kaldırmak bunu öğretir. Kendi yemeğini yemesini öğrenmek bunu öğretir. İyi bir öğrenci olmak onun sorum- luluğudur. Saygılı, nasıl hareket edeceğini bi- len bir evlat olmak onun sorumlulu- ğudur. Bunu öğretecek olan da annelerdir, babalardır. Üç: Yanlışlarını görmeli, kabul etmeli, dü- zeltmeye çalışmalıdır. Bunu sağlayacak olan da anneler babalardır. Çocuğun yanlışını örterek onu üz- memek yanlış bir şefkat anlayışıdır. İşte, ailelerin sorumlulukları. İşte, annelerin babaların doğru ço- cuk yetiştirme rehberi. Elbette, sırada okullar var. “Issız adaya düşsen yanına alacağın üç şey ne olurdu” sorusu yõllardõr sorul- makta ve günümüzde hâlâ klasikleşmemiş durumda. İlkokuldan itibaren başlayõp li- seye kadar sorulan sorulardan bir tanesi. “Çok okuyan mı bilir, çok gezen mi” sorusu gibi... Kimileri õssõz adaya düştüğünde yanõna kitabõnõ, köpeğini ve elbise dolabõnõ alõr, kimisi de makyaj malzemesini, çok sevdiği kupa bardağõnõ ve telefonunu... Eğer bana böyle bir soru sorulsa -ki hiç sorulmadõ- muhtemelen şöyle cevap ve- rirdim: “Güneş kremim, bir yat ve içi eg- zotik meyveler ve içeceklerle dolu bir ku- tu.” Çünkü insanlarõn biraz yalnõz kalmaya ve dinlenmeye ihtiyaçlarõ vardõr. Hazõr õs- sõz bir ada bulmuşken deniz de yanõnday- ken hiç tatil yapõlmadan oradan kaçma mü- cadelesine girişilir mi? Bir hafta dinlenip, insanlarõn bulundu- ğu bir yer ararsõn yatõnla birlikte. Onun içinde yanõnda götüreceğin şeylerin için- de bir tane de yat olmalõ ki adayõ rahatça terk edebilesin. Nasõl olsa yatõn içinde mü- zik çalar, buzdolabõ ve yatak olacak. O za- man kim istemez ki böyle bir adaya düş- meyi? Müziği sonuna kadar açabilirsin, ba- ğõrarak şarkõ söyleyebilirsin... Şimdi sorarõm size: Issõz adaya düşse- niz yanõnõza alacağõnõz üç şey ne olurdu ve böyle bir adaya düşmek ister miydiniz? Eğer bu soruyu bir de şöyle incelersek: 1- Adaya nasõl düşeceksin? Havadan mõ, yoksa karadan mõ bõrakõlacaksõn? 2- Yanõnda istediğin şeyler de aşağõ se- ninle beraber mi düşecek? 3- Her istediğini yanõna alabilecek mi- sin? Bu soruyu bulan kişi hiç düşünmemiş detaylarõnõ anlaşõlan! Pat diye soruvermiş. Ve de dilden dile zamanla yayõlarak po- püler bir soru haline gelmiş. Orhan Çelik (orh_cel@hotmail.com) Şişli Lisesi Issız Ada K amu kurumlarõ, üni- versite öğrencileri- nin barõnma sorunu- nu çözmekte yetersiz kalõyor. Yurtlardaki koşullardan ve uygulamalardan memnun ol- mayan gençlerin en çok kal- mak istedikleri yer “öğren- ci evi”. Üniversite öğrenci- leri, “öğrenci evi”nde kal- mayõ, en çok “özgürlük” nedeniyle tercih ediyor. Gençlik Çalõşmalarõ Birimi’nin, Türki- ye’deki gençlerin barõnmayla ilgili sorun- larõnõn ortaya çõkartõlabilmesi amacõyla, Açõk Toplum Enstitüsü’nün desteğiyle yü- rüttüğü “Gençler ve Barınma” araştõrma projesinin bulgularõ açõklandõ. İstanbul Bilgi Üniversitesi ve Toplum Gö- nüllüleri Vakfõ arasõnda yapõlan protokol çer- çevesinde Türkiye’de katõlõmcõ, demokra- tik ve bilgi temelli gençlik politikalarõnõn ge- liştirilmesine yö- nelik çalõşmalar yapmak amacõyla kurulan Gençlik Çalõşmalarõ Biri- mi’nin “Gençler ve Barınma” araştõr- masõ, “Üniversite Öğ- rencilerinin Barınma So- runları”, “Üniversite Öğren- cisi Olmayan Gençlerin Sorunları”, “Mevcut Yasal Durum ve Devletin Yü- kümlülükleri” ve “Politika Önerileri” olmak üzere dört ana bölümden oluşuyor. Adana, Denizli, Ankara, İstanbul, İzmir, Kocaeli, Konya, Kütahya, Samsun ve Di- yarbakõr illerinde toplam 425 üniversiteli genç ile yüz yüze yapõlan anketler sonucu ulaşõlan bulgulara dayanan araştõrma halen devam eden ortak grup çalõşmalarõyla des- teklenerek ağustos ayõnda bir kitap haline ge- tirilecek. HAFTANIN SÖZÜ Engeller beni durduramaz, her bir engel kararlılığımı daha da güçlendirir. LEONARDO DA VINCI ERDAL ATABEK BİZE YAZIN İstediğiniz konuda yazacağınız yazıları bekliyoruz.figen_atalay@yahoo.com SAYFA CUMHURİYET 30 MAYIS 2009 CUMARTESİ 16 GENÇLİK GENÇLERİN KÖŞESİ Özel MEF Okullarõ ve Metin Sabancõ Özel Eğitim Rehabilitasyon Merkezi öğrencileri; bu öğretim yõlõ boyunca “iletişim, bütünleşme, empati” temelli, ritim, spor ve görsel sanatlar dallarõnda etkinlik çalõşmalarõ gerçekleştirdiler. Proje çalõşmasõ boyunca MEF Lisesi’nden 34, Metin Sabancõ Spastik Çocuklar Merkezi’nden 34 olmak üzere toplam 68 öğrenci, 7 ay boyunca ayda 3 kez bir araya geldiler. Projede yer alan gönüllü tüm öğrenciler, Metin Sabancõ Spastik Çocuklar Merkezi’nde düzenlenen toplantõda sunumlarõnõ gerçekleştirdiler. ‘Ben senim; sen de ben’ BİLGİ‘DE SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ TARTIŞILDI İstanbul Bilgi Üniversitesi’nce “Bilim, Belirsizlik, Bolonya” te- masõyla düzenlenen toplantõda, öğ- renim, öğretim ve temel eğitim ko- nularõ, sorunlarõ ve çözüm önerileri ele alõndõ. Mayıs Toplantıları başlõğõyla her yõl düzenlenmesi planlanan etkinlik, eğitim ve öğretim kalite- sinde dünyadaki gelişmelerin ve ül- kemizdeki iyi örneklerin tartõşõldõ- ğõ bir platform oluşturuyor. Bu yõl farklõ ülke ve disiplinlerden akademisyenleri buluşturan etkin- likte, toplantõlarõn yanõ sõra atölye çalõşmalarõ da gerçekleştirildi. ‘Bilim, Belirsizlik, Bolonya’ Eğlenceye engel yok İstanbul Rotaract Kulüpleri’nce yarõn Ku- ruçeşme Arena’da düzenlenecek Kele- bek Festivali, engelli gençleri eğlenceye bek- liyor. “Kozamõzõ yõrtõp uçma zamanõ!” slo- ganõyla gerçekleşecek organizasyon, çeşit- li etkinliklerle, engelli çocuk ve gençleri eğ- lendirmek, becerilerini geliştirmek, birlikte çalõşmanõn ve paylaşmanõn keyfini yaşa- malarõnõ sağlamak amacõnõ taşõyor. Dünya edebiyatõnõn en büyük isimlerinden Aleksandr Ser- geyeviç Puşkin’in büstü, Puşkin’in doğum günü olan 26 Mayõs’ta, Okan Üniversitesi’nde Rus ve Türk Parlamentosu’ndan temsilcilerin de katõldõğõ törenle açõldõ. 85 kg. ağõrlõğõndaki bronz Puşkin heykeli- nin kaidesi 160 cm ve büst de 60 cm’den oluşuyor. Heykeltõraş Gre- gory Pototski tarafõndan yapõlan heykelin kaidesi için kullanõlan granit Zimbabwe’den getirildi. Puşkin’in büstü, Okan Üniversitesi’nde Paris’te bulunan “Uluslar- arası Pedagojik Çalışma- lar Merkezi”, 6-10 Temmuz 2009 tarihlerinde yapõlacak “Avrupa Yaz Üniversitesi” için Türkiye’den yabancõ dil öğ- retmenlerini bekliyor. Toplantõya son başvuru tari- hi 26 Haziran 2009. Ayrõntõlõ bilgi ve kayõt için www.sem- lang.eu. Türk öğretmenler Paris’e bekleniyor Santralatölye’de haziran ayõn- da başlayacak ‘Yaz Atölye- leri’ her yaş grubundan ve fark- lõ ilgi alanlarõndan katõlõmcõlarõ- nõ Santralistanbul’a bekliyor. Günlük ve haftalõk programlar sunan Santralatölye’de, dans, fo- toğraf, yoga, reiki, savunma sa- natlarõ ve jonglörlük eğitimleri verilecek. Tüm atölyeler hakkõnda ay- rõntõlõ bilgi için: www.santrala- tolye.com Santralatölye’de ‘Yaz Atölyeleri’ Sabancõ Üniversitesi Top- lumsal Duyarlõlõk Proje- leri Birimi tarafõndan yarõn düzenlenecek “Güneş Gü- nü” etkinliğinde, bu yõl da çocuklar, engelliler ve yaş- lõlar bir araya gelecek. Üniversitenin Tuzla’daki kampusunda gerçekleşecek şenlikte, eğlenceli oyunlar, film gösterimleri ve çeşitli aktiviteler yer alacak. Sabancõ’da Güneş Günü ? Görüşme yapõlan gençlerin yaş ortalamasõ 22. Yüz- de 78’i çalõşmõyor, yüzde 51’i burs almõyor. ? Ay içinde hem genç kadõnlar hem de erkekler için en fazla para harcanan kalem yüzde 38’le barõnma. Bu- nu yüzde 30’la beslenme takip ediyor. ? Herhangi bir yurtta, aile yanõnda veya öğrenci evin- de kalanlar için “tercih imkânõ olsa” kalmak istedikleri birinci yer öğrenci evi. Yurtlarõn tercih edilme ora- nõ yüzde 4. ? Ailesiyle birlikte yaşayan genç kadõnlarõn yüzde 31’i eve giriş çõkõşta sorun yaşõyor. Yüzde 21’i arkadaş- larõnõ misafir ederken sorun yaşõyor. Yüzde 60’õ tek başõna yaşamayõ tercih ediyor. ? Aileyle yaşamanõn “en kötü yanlarõ”, “özgürlüğün kõ- sõtlanmasõ”, “eve giriş çõkõş saatleri” ve “arkadaş- larõn istenildiği gibi misafir edilememesi” sayõlõyor. ? Yurtlarda yaşayanlarõn yüzde 41’i, 6 kişilik ve daha üstü odalarda kalõyor. Bu da ders çalõşmaktan özel ya- şama kadar hayatlarõnõ olumsuz etkiliyor. ? Yüzde 75’i, yurt yerine öğrenci evinde kalmanõn bi- rinci nedeninin “özgürlük” olduğunu söylüyor. ? 1 milyonu aşkõn üniversite öğrencisinin başka şehir- lerdeki barõnma ihtiyacõnõ çözmekte kamu kurumla- rõ yetersiz kalõyor. ? Mevcut uygulama biçimiyle, gençler kamu yurtlarõn- dan memnun değil. ? Yurtlardaki sorunlarõnõ yönetime ilettiklerinde çözüm bulamõyorlar. ?Aile yanõnda ve yurtlarda kalmayla karşõlaştõrõldõğõnda gençlerin kendi evlerinde kalmalarõnõn “özgürlük” ne- deniyle tercih edilmesi, gençlerin en önemli dertle- rinden birinin “özerklik” olduğunu söylüyor. ? Barõnmanõn sosyal bir hak olarak, farklõ ihtiyaçlara sahip vatandaşlar tarafõndan kullanõlmasõna yönelik yasal düzenlemelerin -gençlerin hak çemberini ge- nişletecek biçimde- geliştirilmesi gerekmektedir. EN FAZLA PARA BARINMAYA GİDİYOR En özgürü ‘öğrenci evi’ Gençlik Çalõşmalarõ Birimi, gençlerin barõnma ile ilgili sorunlarõnõn ortaya çõkarõlmasõ amacõyla araştõrma projesi hazõrladõ OTEL ve APARTSIFIR TURUNÇ - - - Tüm Odalarda Çift Çanak_Dijital Receiver_Uydu TV www.diplomathotel.com.tr 252-476 7145 veya 537-825 7979 - KOOP – C’DEN DUYURU “YAZ BULUŞMASI” Cumhuriyet Mahallesi’nin yaşanan sorunlarõ ve geleceği konusunda Kooperatif Başkanõ Dr. Erdal ATABEK’in yönetimindeki sohbet toplantõsõnda buluşuyoruz. 31 Mayõs 2009, Pazar, Saat: 13.00-15.00 Çanta Köy Kõr Kahvesi Saat 11.00’de Taksim AKM önünden araç kaldõrõlacaktõr. İletişim: 0212 291 89 82-83 - 0533 769 73 99 web: koop-c.org, e-posta: koop_c@yahoo.com Tatilinizi zehir etmeyin. Kalbinizi kontrol ettirin TÜRK KALP VAKFI 19 Mayıs Cad. No:8 Şişli / İSTANBUL Tel: (212) 212 07 07 (pbx) http://www.tkv.org.tr
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear