24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ekonomi@cumhuriyet.com.tr 30 MAYIS 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ 13 CMYB C M Y B İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Çuval Korkusu? AKP’nin, Suriye sınırı boyunca mayınlı tarlaların temizlendikten sonra 44 yıllığına İsrail’e ver- ilmesini öngören proje sözünden geri adım at- masını, uzlaşma sağlanması amacı ile tasarıyı geri çekmesini, Irak işgali sürecindeki 1. tezkerenin geri dönmesine benzetenler var; Başbakan Er- doğan’ın kendi milletvekilleri ile parti merkezinde yaptığı basına kapalı toplantıdaki azarlamalarının milletvekillerini ikna etmeye yetmediği, muhale- fetin de sert direnişi karşısında oylamayı göze ala- madığı belirtiliyor. Genel kanı, Erdoğan’ın mil- letvekillerinin karşı duruşunu hesaplayamadığı... Gerçi Irak işgalinde, İncirlik üssünün, hava sa- hasının sınırsız kullanıma açılması.. gibi strate- jik destekler yanında, ABD askerlerinin Irak’a doğrudan Türkiye’den girmelerini öngören suç ortaklığının reddedildiği 1. tezkerenin gelişimi hâlâ gerçek boyutları ile bilinmiyor. Bilinen, dönemin ABD Bush iktidarının hem Erdoğan Hükümeti’ni, daha çok da TSK’yi geri dönen tezkereden so- rumlu tuttuğu ve cezalandırdığı... ABD desteğinde kurulmuş, iktidar olmuş AKP’nin, sonradan bu ilişkileri yeniden düzeltmeye yönelik kaç türlü, kaç takla attığı, ne boyutlarda ödünler verdiği, ayrın- tılı olmasa da ortada. TSK ise ABD yönetimi tarafından simgesel, askerlerimiz ve komutan- larının başlarına çuval geçirilmesi ile çok ağır cezalandırıldı... Biz de bu öfkenin, cezalandırmanın boyutun- dan, 1. tezkerenin muhalefet yanında kimi AKP milletvekillerinin oyları ile geri dönmesinden bir- inci dereceden TSK’nin sorumlu tutulduğu sonu- cunu böylece çıkarıyoruz. Tezkereyi garanti bilen ABD yönetiminin limanlarımıza asker çıkar- ma, Güneydoğu ağırlıklı birçok yerde konakla- ma için toprak kiralama eylemleri sonrası dönen tezkere sayesinde, Türkiye’nin kaç yönlü, ne kadar çok kazançlı çıktığı ise tartışılamaz değerde. Erdoğan Hükümeti bile kamuoyu önünde cansiperane savunduğu bu tezkerenin, başta muhalefet, kamuoyu, kimi milletvekil- lerinin de sağduyusu sayesinde geri dönmesin- den, siyaseten hiç hak etmediği halde fazlasıy- la pay almış oldu... Türkiye’nin geleneği olan, ABD uydusu, sömür- gesi ülkelerden bağımsız konumu, siyaseten kazandığı saygınlık, buzdağının sadece görünen yüzü. Komşumuz ülkede milyonlarla sayılan in- sanın ölümü, birkaç katı yaralanma, ağır yok- sullaşma, yoksunluk, işlenen çok ağır insanlık savaş suçlarında birinci dereceden sorumlu, suçortağı olsaydık, şimdilerde ABD askeri işgalini hafifletme projelerini uygulamaya sokarken ha- limiz ne olurdu? ABD’nin topraklarımız üzerinde yeni üsler, on binlerce askerle fiili işgalinin sonuçları da cabası... Suriye sınırları boyunca mayınlı arazinin te- mizletilmesi bahanesiyle temizlenen toprakların en güçü olasılıkla İsrail yabancılara peşkeş çek- ilmesi projesi, Irak işgali suç ortaklığı kadar ağır olmasa da siyaseten hafife alınacak bir durum değil. AKP kadroları, Erdoğan Hükümeti’nin, k- endi siyasetleri, dayandıkları taban açısından da sonuçlarını öngörememiş olmaları beklenemez. İktidarda ikinci dönem, 1. tezkere deneyim- lerinden sonra, üstüne üstlük Türkiye ekonomik krizin baskısı altında iken, AKP’nin iktidar gücünde çalkantılar başlamışken.. Türkiye’nin çıkarlarına bu kadar ters, bu kadar siyaseten apolitik, başta Suriye, komşularının tepkisini çekecek, Ortadoğu dengelerinde göze batacak, “one minute” şovun getirsini götürüye dönüştüre- cek bu direniş niye? Başta Erdoğan-Gül ikilisi, AKP iktidar kadroları, bölge dengelerini, harita- ları tümden değiştirebilecek ABD projelerinin tümünde birden yer alan dayatmaların gereğini yerine getirmek üzere peşpeşe adımlar atmaya neden kalkışırlar? Suriye sınır topraklarının böl- genin mağduru köylüler yerine yabancılara, İs- rail olmasa bile yabancılara verilmesi, Ermenistan, Kuzey Irak, PKK, Kürt sorunu, Kıbrıs.. ataklarının üstüne, toplumun tepkisi, isyanını çekmede tuz biber olmaz mı? İktidarını sürdürmede ABD siyasi desteğine dünden daha bağımlı, gebe AKP iktidarı, başı- na çuval geçirilmesi korkusu ile, idelojik yapısı gereği zaten duyarsız olduğu ülke çıkarlarından ödün vermede, ne yaptığını bilemez bir halde mi? soner@cumhuriyet.com.tr 5 yerli şirket yabancõlarõ cezbetti Sabancõ Üniversitesi Kurumsal Yönetim Fo- rumu, uluslararasõ finansal hizmetler kuruluşu Broadridge ile birlikte İMKB şirketlerine yatõ- rõm yapan Uluslararasõ Kurumsal Yatõrõmcõ- lar’õn genel kurullara katõlõm ve oy verme davranõşlarõnõ inceledi. 2008’de en fazla sayõ- da Uluslararasõ Kurumsal Yatõrõmcõlarõ cez- beden şirketler sõrasõyla Turkcell, Garanti Bankasõ, İş Bankasõ, Akbank ve Tüpraş oldu. 2008’de Turkcell 580 fonu cezbederek, birin- ci sõrada yer alõrken, Garanti 467 fon sayõsõy- la ikinci, İş Bankasõ 409 fon sayõsõyla üçüncü oldu. Akbank 346, Tüpraş ise 328 adet fon ade- di ile dürdüncü ve beşinci sõralarda yer aldõ. Avrupa THY’yi örnek gösterdi Avrupa Havayollarõ Birliği (AHB) Genel Se- kreteri Ulrich Schulte-Strathaus, krizde yolcu sayõsõ azalan havayollarõna THY’yi örnek gös- terdi. Brüksel’de toplanan AHB’nin toplantõ- sõnda konuşan Schulte-Strathaus, diğer hava- yolu şirketleri mevcut pozisyonlarõnõ koruma ça- basõna girerken THY’nin atak yaparak yeni fõr- satlar yakaladõğõnõ belirtti. Schulte-Strathaus, “AHB Genel Sekreteri olarak THY’yi referans kabul ediyorum. Ne yapõlmasõ gerektiği konu- sunda THY örnek alõnmalõ” dedi. İlk çeyrekte AHB’ye üye 34 havayolunun toplam yolcu sa- yõsõ yüzde 10 düşerken, THY’nin yolcu sayõsõ yüzde 10 artõşla 4.8 milyona ulaştõ. ‘Kriz Varsa, Çare de Var’ kampanyasõnõn ikinci aşamasõ hayata geçti KimseişinikaybetmesinANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) öncülüğünde, sivil toplum kuruluşlarõnõn ka- tõlõmõyla başlatõlan “Kriz Varsa Çare de Var” kampanyasõnõn ikinci aşamasõ, TOBB Başkanõ Rifat Hisarcıklıoğlu ile işçi, iş- veren örgütleri, sivil toplum kuruluşlarõ baş- kanlarõnõn katõldõğõ toplantõda, “Kimse İşini Kaybetmesin” afişleriyle tanõtõldõ. Hisarcõklõoğlu, hükümetin dar gelirli va- tandaşlarõn alõm gücünü arttõrmaya yöne- lik harcama çeki ve benzeri tedbirleri ha- yata geçirmesini, işsizlik fonunun kullanõm şartlarõnõn geçici bir süre genişletilmesini beklediklerini kaydetti. Türkiye’nin 72 milyonluk iç pazarõnõn en büyük güç olduğunu dile getiren Hisarcõk- lõoğlu, iç tüketimdeki yavaşlamanõn gide- rilmesinin zorunlu olduğunu vurguladõ. Bu yönde hükümetin atmasõ gereken adõmlar bulunduğunu kaydeden Hisarcõklõ- oğlu, “Krizin en vahim sonucu işsizlik. 3.8 milyon insanımız işsizdir; 2.5 milyon in- sanımız da umudunu kaybetmiş işsizdir. Dolayısıyla 6.3 milyon insanımız evine ek- mek götürememektedir” diye konuştu. Bütün göstergelerin, işsizlik sorunu- nun küresel krizle birlikte iyice büyüdü- ğüne işaret ettiğini, bunun gelip geçici bir sorun olmadõğõnõ dile getiren Hisarcõklõ- oğlu, “Bu sorun hepimizin sorunu, bu sorun Türkiye’nin sorunudur” görüşü- nü ifade etti. Üreten Türkiye Platfor- mu’nun bütün katõlõmcõlara açõk olduğu- nu belirten Hisarcõklõoğlu, “Biz bir kı- vılcımı ateşledik. Bu kıvılcımı gür alev- lere dönüştürmek isteyen herkesi bu- rada görmek istiyoruz” dedi. TOBB Başkanõ Hisarcõklõoğlu, hükümetin dar gelirli vatandaşlarõn alõm gücünü arttõrmaya yönelik harcama çeki ve benzeri tedbirleri hayata geçirmesini istedi. Ekonomi Servisi - Forum İstanbul 2009 “Dünya Finansal ve Ekonomik Krizinden 2023 Türkiye’sine” toplan- tõsõnõn ikinci gününe Avrupa Birliği tar- tõşmalarõ damga vurdu. Katõlõmcõlar, kri- zin ekonomik anlamda AB’nin henüz bir- lik olmadõğõnõ gösterdiğini dile ge- tirdi. Sabancõ Holding Üst Yöne- ticisi Ahmet Dördüncü de, “ABD’nin, İngiltere’nin kri- ze karşı reaksiyonu ile AB’nin krize karşı reaksiyo- nu arasında çok büyük farklı- lıklar gözlemledik. AB’nin krize re- aksiyonu çok geç ve çok bölük pörçük oldu” ifadesini kullandõ. Matbaacı Hıdır’ın bankası Devlet Bakanõ Zafer Çağlayan, küresel krizin, şirketlerin de ar- tõk eskisi gibi yönetilemeyece- ğini ortaya koyduğunu belirten Çağlayan, şirketin kasasõnõn patronun cebi olmaktan çõka- cağõnõ söyledi. Krizle birlikte Türkiye’nin bir şey daha öğren- diğini dile getiren Çağlayan, “Mer- kez Bankası, matbaacı Hıdır’ın bankası gibi sürekli para basardı. Kimse he- sabını sormazdı. Bütçe disiplini, mali disiplin diye bir şey yoktu. Bu süreçte izlenmiş olan mali ve bütçe disiplini son derece önemlidir” dedi. Asya’nõn hõzlõ büyü- yen ülkelerinden Hin- distan’õn geçen yõlõn ilk çeyreğinde yüzde 8.6 olan büyüme ora- nõ bu yõlõn aynõ döne- minde yüzde 5.8’e ge- riledi. Tarõm sektö- ründe yõllõk bazda yüz- de 2.7, inşaat sektöründe yüzde 6.8 büyüme yaşanõrken imalat sektöründe yüzde 1.4 daralma görüldü. Ekonomik büyümeyi birinci önceliği olarak gören Hindistan’da hükümet, kamu harcamala- rõnõ arttõrmaya devam ede- ceğini açõkladõ. Sinpaş, 35. yõlõnda yõl- dõz projeleri spon- sorluğunda dünya yõldõzlarõ Michael Bolton, Julio Igle- sias ve Gloria Es- tafan’õ Türkiye’ye getiriyor. Bolton - 2 Temmuz 2009’da, Iglesias - 22 Temmuz 2009’da ve Estafan - 3 Ağustos 2009’da Sin- paş’õn yõldõz projelerinin sponsorluğun- da Kuruçeşme Arena’da sahne alacak. Sinpaş GYO Pazarlama ve Satõş Genel Müdür Yardõmcõsõ Seba Gacemer, “Yaz dönemini kapsayan etkinliklerimizin ya- nõ sõra eylülde birçok projemiz ve faali- yetlerimiz olacak” dedi. Kurumsala önem verenlere ödül Yatõrõmcõ ilişkileri danõşmanlõğõ ya- pan Acclaro’nun 2009 Yatõrõmcõ İliş- kileri Ödülleri sahiplerini buldu. “En İyi Yatõrõmcõ İlişkileri” alanõnda ödül alanlar şöyle: Faaliyet Raporu: Turk- cell, Finansal Sonuçlar: Koç Holding, Websitesi: TAV Havalimanlarõ, CEO Ödülü: Ergün Özen, CFO Ödülü: Ser- kan Okandan (Turkcell), Yatõrõmcõ İlişkileri Yetkilisi: Funda Güngör (Koç Holding), Yatõrõmcõ İlişkileri Depart- manõ: Garanti, Finansal Analist Ödü- lü: Mike Harris, Finansal Araştõrma Enstitüsü: Merrill Lynch, Kamuoyu Bil- gilendirme ve Yatõrõmcõ İlişkileri Büyük Ödülü: Turkcell, Acclaro Ödülü (Ser- maye Piyasalarõ Hizmeti): Cüneyt Türktan/Alpaslan Korkmaz. AB’nin hâlâ Türkiye için önemli bir hedef olduğu kaydedilen forum- da, hukukun üstünlüğü, insan haklarõ gibi ideal görevlerin de yerine geti- rilmesi gerektiği kaydedildi. Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu ve TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu kampanyanın afişlerini tanıttı. Sinpaş35.yılınıstarlarlakutlayacakHindistan’ınbüyümehızıgeriledi Ekonomi Servisi - Kriz ülke ve sek- tör dinlemiyor. ABD’den Avrupa’ya, otomotivden modaya kriz, her alana ya- yõlõrken, iflaslar da hõz kesmiyor. Aylardõr gündemden düşmeyen General Mo- tors’un (GM) 1 Haziran’da iflas mahke- mesine gitmesi ile Lehman Brothers ve Worldcom’un ardõndan Amerikan tari- hinin üçüncü büyük iflasõnõn gündeme geleceği belirtilirken, İtalyan otomotiv de- vi Fiat, Opel’in satõşõ için yürütülen mü- zakerelerden çekildi. GM’nin iflastan korunma kapsamõna gi- rip çõkmasõnõn 60 ila 90 gün alacağõ ön- görülürken, şirketin bu süreçten son derece karmaşõk bir şirket olarak çõkacağõ vur- gulanõyor. Öte yandan tasarõmlarõyla 1980’lerde büyük başarõ sağlayan Fran- sa’nõn saygõn modacõsõ Christian Lacroix da krizden nasibini aldõ. 2005 yõlõnda Fran- sõz lüks giyim devi Louis Vouitton tara- fõndan Amerikalõ Falic Grubu’na satõlan ve ünlü modacõ Christian Lacroix’nõn adõnõ taşõyan şirket kriz sürecinde yeni ortak ara- yõşlarõnõn sonuçsuz kalmasõ nedeniyle borçlarõnõ ödemekte zorlandõğõnõ açõkladõ. Şirket Paris’teki merkezi ve Fau- borg’daki mağazalarõnõ kapatmazken, şirket CEO’su Nicolas Toipol iflas korumasõndan en kõsa sürede çõkacak- larõnõ söyledi. GM’nin iflas mahkemesine gitmesiyle ABD tarihinin üçüncü büyük iflasõnõn gündeme geleceği belirtilirken ünlü Fransõz modacõ Christian Lacroix da iflas korun- masõ için mahkemeye başvurdu. GM’nin 1 Haziran’da iflas mahkemesine baş- vurmasına kesin gözüyle bakılırken, Fran- sız moda devi teslim bayrağını çekti. İflas rüzgârõ dalga dalga sürüyor Forum İstanbul 2009 katõlõmcõlarõ Avrupa Birliği’nin Türkiye’yi uğraştõrdõğõnõ dile getirdi Kriz AB’nin birlik olmadığını gösterdi Christian Lacroix, barok tarzı tasarım- larıyla tanınıyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear