Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 25 MAYIS 2009 PAZARTESİ
6 HABERLER
BİLİM ve SİYASET
ORHAN BURSALI
Cindoruk’un Şansı, CHP
Cindoruk, Demokrat Parti başkanlığına seçil-
di. DP, bildiğimiz gibi, DYP’nin isim değiştirmişi.
DP/DYP de, tıpkı ANAP gibi, eriyip kül olmuş sa-
ğın iki büyük kitle partisinden biri. Hem iktidar ba-
şarısızlıkları hem lider partisi yapıları nedeniyle tas-
fiye oldular. Yerlerini AKP’ye bıraktılar.
Şimdi Cindoruk, yerlerde sürünen DP ve
ANAP’ın mirasından, yeniden güçlü bir parti çı-
karmak için kolları sıvadı. İşi çok zor. Seçilir se-
çilmez, DP’den istifalar başladı! Çünkü ortada
parti var mı, tartışmalı! ANAP derseniz tam bir yı-
kıntı!
Neden Cindoruk tam bu sırada ortaya çıktı?
AKP, üstelik iktidardayken yerel seçimlerde al-
dığı büyük yenilgi, bir işaret oldu Cindoruk için. Ha-
rekete geçme zamanı!
Eski “merkez sağ”, AKP’ye devrettiği oyların, en
azından bir kısmını geri alabilir mi? AKP, öncelikle
de Fetocu kanadı, endişeli. Bu nedenle Cindoruk’u
aşağılamaya giriştiler. Onlar, seçimi kaybeden Soy-
lu’yu tercih ederlerdi, çünkü Cindoruk-Demirel iki-
lisi yenilmiş de olsa tarihsel olarak bir devamlılı-
ğın adıdır. Ayrıca Cindoruk, temiz bir siyasal si-
cile sahiptir.
Şimdi buraya bir nokta koyalım.
AKP şüphesiz ki gerileyecek ve yıkılıp gidecek.
Çünkü bu partide bir Türkiye geleceği, halka ka-
bul ettirebildikleri bir Türkiye vizyonu yoktur. 5 yıl
sonrasına ilişkin ne ekonomik ne demokratik bir
bakışları var. Çöken diğer partiler gibidir.
Ama onlardan önemli bir farkı var: Dincilik! De-
mokratik bir toplumsal hayatı inşa etmek değil, ta-
rihsel olarak ne kadar din eksenli ve Avrupa’da çöp
olmuş düşünce varsa, bunlara Türkiye’de hayat
vermeye çalışıyorlar.
Türkiye bunu kabul edemez.
İşte Cindoruk-Demirel’in başkaldırısı bu nedenle
tutar.
AKP bu endişeyle biraz daha merkeze kaymış
parti görüntüsü vermek istiyor! Arınç, bakıyorsunuz
“Değiştim, muhafazakâr sağcı oldum” diyor! Yol-
suzluklara sözde karşı çıkıyor! Ancak RTÜK’ün ba-
şına getirdikleri, Almanya’da neredeyse hakkın-
da kırmızı bülten çıkartılacak bir yolsuzluk-do-
landırıcılık şüphelisini yerinden bile etmiyorlar! Ba-
zı gazeteciler çok saf, “yetkisi yok”muş! Yani kos-
koca iktidar, bir adamı yetkisizleştiremiyor öyle mi!
Bırakın kulağından tutup Almanlara teslim etme-
yi!
Çünkü, iktidar partisi de işin içinde!
Arınç, görüntüsü bozulan vitrini düzenlemekle
görevlendirildi. Ama Arınç, Jean Reno gibi ger-
çek bir “temizlikçi-süpürgeci” olmadığı için, ancak
zevahiri kurtarmaya kalkan bir kötü bir tiyatro oyun-
culuğu yapabilir! Çünkü iktidar partisi bu açıdan
tam bir batıktır! Arınç, neresinden tutsa elinde ka-
lacağını bilmez mi?! Ama bizim saf gazeteci mil-
letimize Arınç zokası iyi gelmiştir! Boğazlarını zo-
kadan kurtarıncaya kadar Arınç’a övgüleri sürer!
Burada bir saptama yapalım: AKP kan kay-
bettikçe CHP’nin yükselmesi, CHP ile yer de-
ğiştirmesi gerekmez mi?!
1980 öncesi, Demirel ve AP çırpınıp battıkça, Ec-
evit’le birlikte CHP yüzde 41.38 oy almadı mı?
Eeee, şimdi neden benzer bir durumu yaşa-
mayalım veya yaşayacağımıza ilişkin bir belirti yok?
Dünkü yazımızda dedik ki, eskisi gibi bir rüzgâr es-
miyor!
İşte bu rüzgârsız koşullardır ki, Cindoruk-
Demirel’i umutlandırmıştır!
Ciddi, eskinin başarısızlarından arınmış, neden
başarısız olduklarını açıklayıcı bir programla bir çı-
kış yapabilirler mi?
Türkiye’de siyaset kurumsallaşmış olmadığı
için, bir siyasal partinin kendisini, kadrolarını, prog-
ramını yenileyerek yola devam ettiğinin örneği, en
azından sağ cenahta görülmemiştir!
Şuna bakın: Parti başkanlığı için bir düzine adam
ortaya çıkıyor ama Cindoruk seçilince, işli işine
köylü köyüne! Cindoruk ve taban, cıbıldak orta-
ya kalıyorlar! Kader utansın!
Acaba, AKP’den ayrılanlar Cindoruk-Demirel iki-
lise mi cansuyu verecekler, yoksa CHP yükse-
lecek mi?!
Önümüzdeki iki yılda bu sorunun yanıtı verilecek.
AYŞE SAYIN
ANKARA - TBMM İnsan
Haklarõnõ İnceleme Komisyonu
Üyesi Malik Ecder Özdemir’in
Ergenekon davasõ tutuklularõ-
nõn kaldõğõ Silivri Cezaevi’nde
“kameralı izleme” yapõlmasõna
itiraz ederek “toplumda tanı-
nan, saygın kişilerin özel ya-
şam alanlarının izlenmesi insan
haklarına aykırı” itirazõna, Ce-
za ve Tevkifevleri Genel Müdürü
Nizamettin Kalaman, “Gelecek
hafta yerinde inceleme yapa-
cağım, belki o bölümleri pa-
ravanla kapatabiliriz” yanõtõ
verdi. Kalaman, Özdemir’in ko-
nuya ilişkin soru önergesine ise
aralarõnda “yemeklerin eşit ve
adil dağıtılmasının denetlen-
mesi” de olan 10 maddelik “ka-
meraların sağladığı faydaları”
sõralayarak yanõt verdi.
TBMM İnsan Haklarõnõ İnce-
leme Komiyonu’nun Silivri L Ti-
pi Cezaevi’nde inceleme yapmak
için oluşturduğu alt komisyonda
da görev alan CHP’li Özdemir,
komisyon raporunda da yer alan
“kameralı izleme sistemi”ne
itiraz edince, Ceza ve Tevkifev-
leri Genel Müdürü Kalaman,
bütün L tipi cezaevlerinde bu uy-
gulamanõn bulunduğunu belir-
terek, geçen cuma günü Sincan
L Tipi Cezaevi’ni gezdirdi.
Kalaman, aynõ konuda soru
önergesi de bulunan Özdemir’e
kamerayla “gözetlenen” ko-
ğuşlarda kameralarõn yerini ve
görüş alanõnõ gösteren krokilerin
yanõ sõra, “kameralı sistemin
yararlarını” anlatan bir de bil-
gi notu verdi. Genel müdürlüğün
kameralõ izleme sisteminin ge-
rekçesinin Avrupa Konseyi Ba-
kanlar Kurulu Komitesi’nin
“tavsiye kararına” dayandõrõl-
dõğõ bilgi notunda, sadece ortak
alanlarõn izlendiği, kişilerin “özel
yaşam alanlarının” görüntü-
lenmediği bilgisine yer verildi.
L Tipi cezaevleri planlanõrken,
tek kişilik oda sisteminin öngö-
rüldüğü, ancak tutuklu ve hü-
kümlü sayõsõndaki artõşõn yanõ sõ-
ra “yüksek maliyet” nedeniyle
3 odalõ sisteme geçildiği kayde-
dilen bilgi notunda, kameralõ
sistemin bazõ “faydaları” sõra-
landõ: “Hükümlü ve tutuklu-
ların işledikleri disiplin suçla-
rının delillendirilmesi, olabi-
lecek intihar teşebbüslerinin
adli-idari yönden hem önlen-
mesi hem takibinde, kurum
personelinin hükümlü ve tu-
tuklulara karşı, onların da
personele karşı kötü muame-
lede bulunmasının engellen-
mesi, delillendirilmesi, ortak
yaşam alanlarında oynanabi-
lecek yasak oyunların takibi,
tespiti, firar, isyan benzeri ha-
zırlıkların önceden belirlen-
mesi ve gerekli önlemin alın-
ması, psiko-sosyal servis ve
sağlık servisinin, psiko-sos-
yal çalışma ve psikolojik te-
davi uygulanan ve uygulan-
ması düşünülen kişilerin göz-
lemlenerek, bu hastaların te-
davi ve rehabilitasyonunun
sağlanmasında, iaşe yönet-
meliğine göre verilen yemek-
lerin tüm kurumlarda eşit ve
adil bir şekilde dağıtılmasının
takibinde kamera görüntüle-
rine başvurulmaktadır.”
Ancak Özdemir, “yüksek gü-
venlikli cezaevleri” kapsa-
mõnda olan F tipi cezaevlerinde
kameralõ sistem bulunmazken,
“orta güvenlikli” L tipi ceza-
evlerinde uygulanmasõnõn “çe-
lişki” olduğuna dikkat çekti.
Sincan Cezaevi’nde, adi hü-
kümlülerin kaldõğõ koğuşta in-
celeme yaptõklarõnõ belirten Öz-
demir, Kalaman’a, “bir adi suç-
lu için kamera ile izlemenin
çok sıkıntı yaratmayabileceği-
ni, ancak kamuoyunca tanınan
kişilerin kaldığı Silivri Ceza-
evi’nde özel yaşam alanı sayı-
lan tuvalet ve banyo girişleri-
nin” izlenmesinin “insan hak-
kı ihlali” olduğunu bildirdi.
Bunun üzerine Kalaman, önü-
müzdeki günlerde Silivri’de in-
celeme yapacağõnõ ve gerekirse
bu bölgelere “paravan” konu-
labileceğini bildirdi.
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu)
- Milli Eğitim
Bakanlõğõ (MEB),
İlköğretim Müfettişleri
Başkanlarõ
Yönetmeliği’nde
yaptõğõ değişiklikle
ilköğretim
müfettişlerinin görev
alanlarõnõ yeniden
belirledi.
Düzenlemeyle müfettiş
yardõmcõlõğõ için
yarõşma sõnavõna
başvuracak adaylarda
aranan ağõr hapis, 6
aydan fazla hapis,
devletin şahsiyetine
karşõ işlenen suçlar,
zimmet, ihtilas, irtikap,
rüşvet, hõrsõzlõk,
dolandõrõcõlõk,
sahtecilik, inancõ
kötüye kullanma,
dolanlõ iflas gibi yüz
kõzartõcõ veya şeref ve
haysiyeti kõrõcõ suçtan
veya istimal ve istihlak
kaçakçõlõğõ hariç
kaçakçõlõk, resmi ihale
ve alõm satõmlara fesat
karõştõrma, devlet
sõrlarõnõ açõğa vurma
suçlarõndan dolayõ
hükümlü olmamak şartõ
kaldõrõldõ. Daha önce
Diyanet İşleri
Başkanlõğõ’na bağlõ
ilköğretim 5. sõnõfõ
bitiren öğrenciler için
açõlan ve sayõlarõ 60
bine yaklaşan yaz
Kuran kurslarõnõ
denetlemekle yükümlü
olan ilköğretim
müfettişleri,
değişikliğin ardõndan
Diyanet İşleri
Başkanlõğõ Yasasõ’nõn
kapsamõnda faaliyet
bulunan ve sayõlarõ 7
bini geçen sürekli
Kuran kurslarõnõ da
denetlemekle yükümlü
oldu.
Kontenjan tartışması
Üniversitelerle işbirliği içinde ve gerçekçi artõşlarõn yapõlmasõ isteniyor
MAHMUT LICALI
ANKARA - YÖK’ün 2009-2010
akademik yõlõnda üniversitelerin örgün
lisans kontenjanlarõnõ belirlemek için
yapacağõ toplantõ öncesi bazõ YÖK
üyeleri, üniversitelerle işbirliği içinde
ve öğretim üyesi sayõsõ dikkate alõna-
rak gerçekçi kontenjan artõşlarõnõn ya-
põlmasõnõ gerekli buluyor.
YÖK’ün 2008-2009 akademik yõlõ
için üniversitelerin örgün lisans prog-
ramlarõnda toplamda yüzde 25’e varan
oranda gerçekleştirdiği kontenjan ar-
tõşlarõ ve öğrenci affõnõn ardõndan ba-
zõ üniversitelerde ortaya çõkan derslik
ve laboratuvar gibi altyapõ yetersizliğine
ilişkin sorunlar henüz çözülmemişken,
2009-2010 akademik yõlõ için yapõlmasõ
planlanan kontenjan artõşlarõ tartõşma
yarattõ.
Fiziki yapıya bakılmalı
YÖK üyesi Prof. Dr. Engin Ataç,
kontenjan artõşlarõnõn mutlaka üniver-
sitelerle işbirliği içerisinde yapõlmasõ ge-
rektiğini kaydetti. Üniversitelere kad-
ro konusunda baskõ yapõlmamasõ ge-
rektiğini kaydeden Ataç, “Üniversite-
ler lisans programlarını gerçekten
arttırabiliyorlar mı, arttıramıyor-
lar mı? Bunun sorgulanması gerek”
şeklinde konuştu.
Kontenjan artõşlarõnda üniversitelerin
gerekli altyapõya sahip olmasõ, öğretim
üyesi ve öğretim elemanõ sayõlarõnõn ye-
terli olup olmadõğõnõn araştõrõlmasõ ge-
rektiğini dile getiren Ataç, “Üniversi-
telerin gerekli olan fiziki koşulları ve
öğretim üyesi koşulları uygun değil-
se, kontenjan arttırmanın doğru ol-
mayacağını düşünüyorum” dedi.
İkinci öğretim sağlıklı değil
Üniversitelerde kontenjan artõşlarõnõn
belli bir plan içinde yõllara yayõlarak ya-
põlmasõ gerektiğine işaret eden Prof.
Ataç, yükseköğretim kurumlarõnõn ger-
çek ihtiyaçlarõnõn karşõlanmasõ kapsa-
mõnda kontenjan artõşõ yapõlmasõnõn uy-
gun olacağõnõ söyledi. Ataç, hiçbir
plana dayanmadan üniversitelerde kon-
tenjanlarõn arttõrõlmasõ eğitim sistemi-
ne zarar ve özellikle de ikinci öğre-
timlerin yaygõnlaştõrõlmasõnõn eğiti-
min sağlõklõ büyümemesine neden ola-
cağõnõ kaydetti.
Cezaevlerini gençler doldurdu
TEVFİK AKBAŞ
AYDIN - Türkiye’de her geçen gün artan suç oranlarõ
nedeniyle ülke genelindeki cezaevlerinin, kapasitele-
rinin yaklaşõk 3 katõ tutuklu ve hükümlüyü barõndõr-
mak zorunda kaldõğõ, bunlarõn büyük bölümünü de
gençlerin oluşturduğu belirtildi. Aydõn E Tipi Ceza-
evi Müdürü Yavuz Urş “Ne yazık ki cezaevleri
gençlerle dolu. Şu anda 475 kapasitesi olan Aydın
E Tipi Kapalı Cezaevi’nde 1065 tutuklu ve hü-
kümlü var. Bunların da hemen hemen tamamı 18-
35 yaş arasındaki gençlerden oluşuyor. Bu sadece
Aydın’da değil ülke genelinde de böyle” dedi.
ÇERKES SÜRGÜNÜNE PROTESTO AKSARAY (Cumhuriyet) - AKP Aksaray İl
Kongresinde iki liste yarõşõnca gerginlik çõktõ.
Kongreye katõlmasõ beklenen Başbakan Yar-
dõmcõsõ Ali Babacan, gerginlik nedeniyle salo-
na girmeden kentten ayrõldõ.
İl başkanõ ve yönetim kurulu üyeleri seçimi
konusunda genel merkez, Aksaray Kongresi
için tek liste uyarõsõ yapmõştõ. Ancak anlaşma
sağlanamadõ ve ortaya iki liste çõktõ. Her iki
başkan adayõnõn da divan heyeti için önerge
vermesi nedeniyle salonda sloganlar yükseldi.
Gerilim artõnca çevik kuvvet ekipleri çağõrõldõ.
Genel Kurul’da konuşma yapacağõ anons edilen
Başbakan Yardõmcõsõ Ali Babacan ise kongreye
katõlmadõ. Babacan’õn gerginlik nedeniyle salo-
na girmeden Aksaray’dan ayrõldõğõ öğrenildi.
AKP’DE GERGİN KONGRE
Kameralõ izlemenin
faydalarõ da varmõş
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Kalaman, Silivri Cezaevi’ndeki ‘kameralõ
izleme’ sistemine itiraz eden CHP’li Özdemir’e cezaevi gezdirip, ikna etmeye çalõştõ
SERİM: HEM ROTASYON HEM
KONTENJAN ARTIŞI OLMAZ
YÖKGenel Kurulu’nda perşembe günü ele
alõnacak konu hakkõnda YÖK üyesi Bü-
lent Serim, kendisinin kontenjan artõşla-
rõna karşõ çõktõğõnõ, fakat toplantõda artõ-
şõn ne boyutlarda yapõlacağõnõn görülme-
si gerektiğini kaydetti.
Serim, rotasyon nedeniyle öğretim üyeleri-
nin başka fakültelere gönderildiğini be-
lirterek, “Bir yandan öğretim üyelerini
başka yerlere gönderirken, rotasyon
kapsamında aldığı öğretim üyesinin
bulunduğu fakültelere kontenjan artı-
şı yapılması doğru değil. Bu fakültelerde
kontenjan artışının nedeniyle bir sorun
yaşanacak” diye konuştu.
İlahiyat kontenjanlarõ
3 kat artmõştõ
YÖK, 2008-2009 öğretim yõlõnda üni-
versitelerin örgün lisans düzeyindeki kon-
tenjanlarõnõ 130 binden 154 bine, lisans dü-
zeyindeki ikinci öğretim programlarõ kon-
tenjanlarõnõ ise 33 binden 51 bine yükselt-
mişti. Toplamda 42 bin kontenjan arttõran
YÖK, tõp fakültelerinin kontenjanlarõnda da
rekor düzeyde artõş yapmõştõ. Tõp fakülte-
lerinin kontenjanlarõ 4 bin 980’den 6 bin
492’ye yükseltilmişti. 2007 yõlõnda okul bi-
rincisi kontenjanlarõ ile birlikte 813 olan İla-
hiyat kontenjanlarõ, yapõlan artõşõn ardõn-
dan ikinci öğretimin eklenmesiyle birlikte
yaklaşõk 3 kat artarak 2 bin 724’e ulaşmõştõ.
Spor ve izcilik
merkezleri
görev
alanõndan çõktõ
Yapõlan değişiklikle
spor ve izcilik
merkezleri, gençlik
ve izcilik tesisleri,
Milli Eğitim
yayõnevleri,
öğretmen evi,
öğretmen evi
lokalleri, akşam sanat
okullarõnõn denetimi
ilköğretim
müfettişlerinin görev
alanõndan çõkarõldõ.
ÖZDEMİR:
BU PSİKOLOJİK
BASKI
İncelemeleriyle ilgili Cumhuriyet’e bilgi ve-
ren Özdemir, bu konuda yeni Adalet Baka-
nõ Sadullah Ergin’i aradõğõnõ belirterek, ba-
kanõn “Komisyon raporumuz henüz önüme
gelmedi, gelince inceleyip gereğini yapaca-
ğõz” yanõtõnõ verdiğini söyledi.
Kendilerinin Sincan’da adi hükümlülerin
kaldõğõ koğuşta inceleme yaptõklarõnõ kay-
deden Özdemir, şunlarõ söyledi:
“Ben genel müdüre de söyledim. Evet, ora-
da bir gasptan veya uyuşturucu suçundan ya-
tan birisi için kamera kaydõ sakõncalõ olma-
yabilir. Ama Silivri’de örneğin Mustafa Bal-
bay, Profesör Mehmet Haberal gibi saygõn
ve kamuoyunun tanõdõğõ kişilerin özel yaşam
alanõnõn izlenmesi son derece sakõncalõ. Bu
psikolojik olarak o insanlar üzerinde baskõ ya-
ratõr; ki bence bu da kötü muameledir.”
YÖK üyesi Prof. Dr. Ataç,
üniversitelerle işbirliğinin
şart olduğunu söyledi.
obursali@cumhuriyet.com.tr
Ekonomi Servisi - Türk Hava
Yollarõ, filosunda yer alan Airbus
A320 ailesi uçaklarõnõn servis
kayõtlarõ üzerinde yapõlan değer-
lendirme sonucu, Airbus’õn
“Operasyonel Mükemmellik”
ödülünün sahibi oldu.
Türk Hava Yollarõ Basõn Müşavirliği’nden
yapõlan açõklamaya göre, Paris’te düzenlenen
ve Airbus Şirketinin A320 tipi uçağõnõ kullanan
havayolu şirketlerinin katõldõğõ törende ödülünü
alan Türk Hava Yollarõ, uluslararasõ bir başarõ-
ya imza attõ. Ödül kazanan havayollarõ, son iki
yõlda filolarõndaki uçak sayõsõ, uçaklarõn günlük
kullanõm oranlarõ, teknik güvenilirlik ve ope-
rasyonel sebeplerden kaynaklanan gecikmeleri
en aza indirme ölçütlerine göre değerlendiril-
di.Airbus Uçak Şirketi Müşteri Hizmetleri Kõ-
demli Başkan Yardõmcõsõ Charles Champion,
törende yaptõğõ konuşmada, Türk Hava Yolla-
rõ’nõn Airbus uçaklarõ ile oldukça verimli uçuş-
lar yaptõğõnõ belirterek, “Dünya üzerindeki
A320 ailesi filoları üstün operasyon sonuçla-
rı elde ederken, bu ödüller kullanıcıların
kendi teknik performanslarını kutluyor” de-
di. Törende A320 ailesinde yer alan uçaklarõ
kullanan çeşitli operatörlere 9 ödül sunuldu.
AIRBUS A 320 OPERASYONLARI
Mükemmellik
ödülü THY’ye
Birleşik Kafkas Derneği ve Kafkas Vakfı’nın
da aralarında bulunduğu çok sayıda sivil
toplum örgütü, Rusya Konsolosluğu önünde
21 Mayıs 1864’te Kuzey Kafkasya’dan halk-
ların zorunlu sürgün edilmesini protesto etti.
Grup adına açıklama yapan Kafkas Forumu
üyesi Ahmet Ju, Kafkas - Rus savaşlarının
bitiş tarihi olarak kabul edilen 21 Mayıs
1864’ün, Kuzey Kafkasya halklarına karşı
yıllarca uygulanan soykırımın tarihi olduğu-
nu söyledi. Ju, Çerkes soykırımı tanınma-
dıkça, gasp edilen hakları geri verilmedikçe,
zulüm sona ermedikçe diasporanın sesinin,
Kafkasyalıların yaşadığı her yerde yüksel-
meye devam edeceğini vurguladı.
Fotoğraf:SERKANYILDIZ
Fotoğraf:AA
GÖREV ALANLARI DÜZENLENDİ
İhaleye fesat
karõştõrsa da müfettiş
yardõmcõsõ olabilecek