26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada Kırk yıllık kâni olur mu yani demeden olduuu di- ye yazılar döktürenler Haşim Kılıç’ın geçen yıllar on bir üyeli Yüksek Mahkeme’nin on üyesine ters dü- şerek AKP’nin laikliğe karşı hareketlerin odak nok- tası olduğu kararına karşı oy kullandığını unuttular. Yargıtay kapısını görmeden Sayıştay’dan çıkıp Türk yargı sisteminin tepe noktası Anayasa Mahkemesi başkanlığına yerleşmek her insana nasip olmaz el- bette. Aylardır, yıllardır tartışılan kimi konuları; örneğin yar- gı kararı olmadan suçlu ilan edilen insanların onur- larının yok edildiğini söylemesi… Hâkim ve savcıların özel yaşamlarının didiklen- mesine karşı çıkışı… AKP’yi koruyup kollayan davranışlarına karşın ön- ceki gün birden “din ve vicdan özgürlüğüne ilişkin sorunlar çözümlenmedikçe siyasetin dinden bes- lenmesinin kaçınılmaz olduğunu” söylemesi... al- kışlanıyor. Bir-iki konudaki vurgulaması; örneğin “çoğunluk iktidarı sınırsız değildir” derken AKP’yi uyaran bir ta- vır takınıyor. Bu ve benzeri kimi saptamaları AKP ko- şutunda olmadığını kanıtlamaya yönelik. Haşim Kılıç da sonunda anlamış olacak ki; “Türk halkının demokratik ve laik yapıyı korumaya kararlı” olduğunu, devlet organlarının toplumun bir bölümünü dost, bir bölümünü düşman ilan edemeyeceğini söy- lüyor. Haşim Kılıç’ın üye iken başkanlıktaki kararlarda din ve vicdan özgürlüğünü (AKP koşutunda) hangi an- lamda savunduğu bilinirken son konuşmasında la- ik devlet sevdalılarının kulağına hoş gelen saptamalar yapıyor. Haşim Kılıç, kendi görüşlerini ustaca saklayarak her özgürlüğü savunur görünüyor. Ne ki demokratik rejimin vazgeçilmez öğelerinden basın özgürlüğü konusunda AKP iktidarında hort- layan düşmanlığa karşı durulması gerektiğine de- ğinmiyor bile. Haşim Kılıç, devlete trilyonlara mal olan Anayasa Mahkemesi’nin yeni binasında Yüce Divan’a, her bö- lüme yer ayırıyor… lakin bugüne kadar Yüksek Mah- keme’den yapılacak açıklamaları kapı önünde yığı- larak izleyen medyaya küçük bir salonu çok görü- yor. Yeni hizmet binasının açılış törenini izlemeye gelen gazetecilere uygulanan sert ve ters davranışlar Kılıç’ın medya anlayışını sergiliyor... Kılıç, Yüksek Mahkeme’nin kapısındaki adalet sim- gesi kadın heykelinin sol elindeki teraziyi -dünyadaki benzerlerinin tersine- kendi anlayışına yakışır biçimde sağ eline veriyor... Gözleri bağlı, adaleti ayırt etmeden dağıtan ada- let tanrıçasının gözlerini açıyor. Aman bacakları görünmesin diye olacak, kadın heykele şalvar giydiriyor... Dışı başka içi başka insanların örneğidir Haşim Kı- lıç! Haşim Kılıç ilklerin adamı olduğunu kanıtlamak için bugüne dek görülmeyen bir uygulamaya imza atı- yor. AKP Genel Başkanı, Başbakan RTE’yi Anayasa Mahkemesi kürsüsüne çağırıyor, konuşturuyor. RTE de Kılıç’ın Anayasa Mahkemesi’nin bugün- kü yapısının değişmesini sürekli irdeleyen görüşle- rine katıldığını içeren bir konuşma yapıyor. Cumhuriyetin hiçbir döneminde bugün olduğu gi- bi, yüksek yargı ile siyasal iktidarın kafa yapısıyla, davranışlarıyla birbirini tamamladığı görülmedi, iz- lenmedi. Tencere yuvarlandı Ankara’nın Çankaya ilçesin- de, İncek yolundaki Anayasa Mahkemesi’nin baş- kanlık koltuğunda kapağını buldu. / IŞIL ÖZGENTÜRK Baştarafı Arka Sayfada merkezimiz var! En pahalõ çantalar bizde! En şaşaalõ cep telefonlarõ bizde! En son model ayakkabõlar bizde! Yalancõ pehlivan gibiyiz ve buna da fena halde alõştõk. Bu 23 Nisan minikler için resmen eziyet oldu. Eskişehir her zaman so- ğuktur, 23 Nisan’da Eskişehir’de su- lu kar yağdõ ve minikler soğuktan ağ- ladõlar. Kabanlõ, paltolu büyüklerin yanõ başlarõnda tir tir titrediler ve bi- zim çocuklara verdiğimiz değer hiç bu kadar açõk görülmemişti. Onlar tit- rediler, büyükler “Canım birazcık soğuk olmuş ne olacak” dediler. He- lal olsun! Bu yõl 23 Nisan’õ, büyüklerle ay- nõ ceza maddesinden yargõlanan ço- cuklar cezaevlerinde geçirdiler. Ne yapmõşlardõ? Polise taş atmõşlardõ, on- lar çok tehlikeliydiler... Oysa onlar topu görünce taşõ bõra- kan küçücük çocuklardõ.. cezaevinde geçirdikleri bu 23 Nisan’õ asla unut- mayacaklar ve bir gün eğer terörist olurlarsa bunun en büyük sorumlusu devlet olacaktõr. Polis bu yõl 23 Nisan’õ muhteşem bir dayakla kutladõ. Hakkâri’de taş atan çocuklardan birini acõmasõzca dövdü ve olduğu yerde bõrakõp gitti. Gazeteciler olaya müdahale edip dö- vülen çocuğu hastaneye götürdüler, çocuk ağõr bir biçimde hõrpalanmõş- tõ, al sana 23 Nisan... Gerçi vali, polisi açõğa aldõ ama işin sonu nasõl gelecek hep birlikte izle- yeceğiz. Bu 23 Nisan’da da binlerce küçük çocuk iş güvencesinden yoksun ka- ranlõk atölyelerde çalõşmaya devam etti. Büyük bir kõsmõ 23 Nisan’õn Çocuk Bayramõ olduğundan habe- ri bile yoktu. Yorgun, küçük be- denleriyle en az on iki saat çalõşa- caklar ve 20 lira alacaklardõ. Helva, ekmek ve Coca Cola’dan arta kalan parayõ köydeki ailelerine göndere- ceklerdi. Birazõnõ da ayda bir git- tikleri hamam parasõ olarak bir kö- şeye koyuyorlardõ. Bir ülkenin gelişmiş olduğu iki şey- den anlaşõlõr: Çocuklarõn ve yaşlõla- rõn konumundan. Bizde ikisi de fi- yasko.. ama bütün bunlarõ konuşmak, bir çözüm aramak için gerçek bir is- tikrar gerekir. Ne yazõk ki, biz bunu çoktan yitirdik. Ve acõsõnõ en çok ço- cuklar ve yaşlõlar çekiyor. Ve bu güzel yurt bunu hak etmiyor. SAYFA 26 NİSAN 2009 PAZARCUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI İstanbul PB 17 Edirne PB 18 Kocaeli B 18 Çanakkale PB 17 İzmir PB 19 Manisa PB 20 Aydın PB 22 Denizli B 22 Zonguldak Y 13 Sinop B 15 Samsun B 14 Trabzon PB 14 Giresun PB 14 Ankara Y 16 Eskişehir Y 17 Konya Y 17 Sıvas B 15 Antalya PB 23 Adana PB 24 Mersin Y 22 Diyarbakır Y 19 Şanlıurfa B 21 Mardin B 19 Siirt Y 7 Hakkâri Y 9 Van Y 10 Kars Y 8 Oslo B 15 Helsinki PB 9 Stockholm B 19 Londra B 15 Amsterdam Y 17 Brüksel PB 16 Paris Y 14 Bonn PB 23 Münih B 24 Berlin PB 23 Budapeşte B 22 Madrid Y 19 Viyana PB 21 Belgrad B 18 Sofya Y 13 Roma Y 20 Atina PB 19 Zürih Y 22 Moskova B 19 Aşkabat Y 17 Astana Y 11 Taşkent Y 18 Bakû Y 11 Bişkek Y 13 Tiflis PB 19 Kahire PB 25 Şam PB 24 Ülkemizin İç ve Doğu kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Batı Karadeniz, İç Anadolu’nun batısı Doğu Anadolu ile Sa- karya, Bilecik, Kütahya, Afyonkarahisar, Mersin, Diyarbakır, Batman ve Siirt çevreleri yağışlı di- ğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sı- caklığında önemli bir değişiklik olmayacak. STRASBOURG - O sakız beyazı düş- ler... Ayak sesleri... Yürüdüğümüz so- kaklar... Kenarları yırtılmış saman kâğıdı sayfa- lar... Kendimizi anlatan yazılar, resim- ler... Özgürlükleri çelik kelepçelerin pırıltı- sında olan gençler. Tüm sevda çiçekleri, yaşanamamış aşkların kahramanları. O bir açıp bir kapanan gökyüzü, yaban güvercinleri. Ve anlamını yitirmiş kelimeler... Sahi siz zamanın saatini kaça ayarladınız? Yosun tutmuş bir pencere pervazına yaslanmış görkemli bir sabahı bekliyorum bir otel odasında. Tarihte birçok önemli olaya tanıklık et- miş olan Strasbourg kentindeyim iki gün- dür... Fransız ulusal marşı La Marseillaise 1792’de Rouget de Lisle tarafından bu kentte bestelemiştir. Ünlü Alman yazarı Go- ethe öğrencilik yıllarını, yaşamının büyük bö- lümünü burada geçirmiştir. Gutenberg matbaayı burada icat et- miştir... Ortaçağ ve Rönesans mimarisinin et- kisi altındaki kentin çevresinde üzüm bağ- ları vardır ve şarabıyla ünlüdür. Fransa’nın en önemli üniversitelerinden birisine ev sahipliği yapan Strasbourg gi- zemli bir kent... Tarih ve kültür başkenti... Cumhuriyet meydanında dolaştık, ırmak kıyısında yürüdük dostlarla birlikte... Bol bol Türkiye’den söz ettik... İstanbul’dan Basel’e geldim önce... Ba- sel’den de Strasbourg’a geçtim... Buradan Berlin’e gideceğim. Strasbourg’un en eski evini gezdim... Kar- merzell Evi... Sonra Rohan Sarayı’nı, Al- sas Müzesi’ni... Şimdi ise odamın penceresinde bakıyo- rum... Aklım Türkiye’de... Neler olup bitiyor merak ediyorum... Strasbourg Fransa’nın Almanya sınırın- da... 1949’dan beri AB görüşmelerine ev sa- hipliği yapıyor... Avrupa Konseyi, Avrupa Parlamentosu ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi burada. AB’nin Brüksel’den sonra ikinci önemli kenti Strasbourg... Nüfusu 273 bin. Bir öğrenci, turizm ve tarih kentindeyim... Gece sessizce soluk alıp veriyor... Alman ve Fransız kültürünün soluk alıp ve- rişi bu. Oysa ben bugün İzmir TÜYAP Kitap Fuarı’nda Mustafa Balbay ve Erol Mani- salı’nın kitaplarını imzalayıp, panele katı- lacaktım. Tüm okurlardan özür dilerim... Strasbourg’a Turan Dursun’u anma et- kinliği ve insan hakları toplantısı için geldim. Yani turistik bir gezi değil... İş gezisi... Avrupa’nın bazı kentlerinde Türkiye’de iş- lenen faili meçhul cinayetleri konuşup tar- tışacağız. İlkyaz sürgün vermiş buralarda da... Karadutlar güneşinde yarım kalmış bir sevda... Bir aşk masalı... Bir bardak kırmızı şarap koyuyorum ma- samın üzerine... İçer gibi yapıyorum... Sonra o saman kâğıtlı defterin soluk yapraklarına bir şeyler karalıyorum: “Yapraktan, çiçekten ötede bir şey ye- şeriyor, bir acı canımı yakıyor içimde... Masmavi benekli bir tırtıl, rahat uzanmış yaprağın üstünde. Bak serin bir ilkyaz akşamı içindeyiz. Perdeyi aç, pencerenin önündeki me- nekşeleri sula... Bir ara gökyüzüne çevir başını, yıldızlara bak doya doya. Saçlarını kuşların kanatlarına koy... Beni bekle.” Yosun tutmuş pencere pervazına tu- tunup başımı göğe çevirdim... Kıyımları düşündüm... Kahramanmaraş’ı, Sıvas’ı, Gazi Mahallesi’ni... Uğur’u, Onat’ı, Kışlalı’yı, Hrant’ı... Metin Altınok’u, Behçet Aysan’ı anım- sadım... Bir başka şairin dizelerinde gezindim: “Ölüm de vardır yaşağımız her yerde, kan bulaşır taflana, zeytin dalına; ne kadar gü- zeldin sen, nasıl eşsiz bir yazdı; bir denize koşar gibi dinlemiştim o şarkıyı.” Ataol Behramoğlu’na bir selam gön- derdim. Ataol Kanada’da, ulaşılır mı aca- ba?.. Deniz Kavukçuoğlu’na Ataol’un bir şii- ri... Benim ve Ataol’un adına Balbay ve Ma- nisalı için okur mu aşağıdaki şiiri İzmir TÜ- YAP’ta bilmem: “On gündür çocuk sesi duymadım / Öz- ledim ‘baba’ deyişini kızımın / Özledim be- ni görünceki sevincini... Hayatım benim kırk yıllık hayatım / Seni başarabildiğimce dürüst yaşadım / İçim bu- rada da pırıl pırıl şimdi. Geçer, güzelim, bugünler de geçer / Sökülüp atılır dikenli teller / Koparır halk bir gün zincirlerini.” (Maltepe Askeri Cezaevi, Eylül 1982) hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Yaban Güvercinleri... DõşPolitikayõDõşlamak... Prof. Dr. K. Erçin KASAPOĞLU Baştarafı 2. Sayfada kilerinin düzenlenmesi, komşu ve diğer ülkelerle iyi ilişkilerin geliştirilme- si, ülkesinin diğer ülkeler nezdinde saygõnlõğõnõn ko- runmasõ, diğer ülkeler ta- rafõndan ülkesine yapõla- bilecek haksõzlõklarõn ön- lenmesi gibi çok önemli görevleri yüklenecek olan bir dışişleri bakanının her şeyden önce tarihi ve özellikle siyaset tarihini çok iyi bilmesi, ülkesinin ve dünyanõn sorunlarõnõn bilincinde olmasõ, en az bir yabancõ dili çok iyi bil- mesi, etkileyici bir hitabet gücüne sahip olmasõ; bil- gisi, görgüsü, ailesi, kõlõk- kõyafeti, konuşmasõ ve davranõşlarõ ile kõsaca, her şeyi ile ülkesini içeride ve dõşarõda en iyi şekilde temsil edebilecek nitelik- lere sahip bir kişi olmasõ gerekir. Çünkü Dõşişleri Bakanlõğõ bir ülkenin vit- rinidir, dõşişleri bakanõ da o vitrindeki mankendir ama asla konu mankeni olmamalõdõr. Bir başbakan da bakanlarõ- nõn seçimini doğru yaptõğõ zaman ancak, halkõn istek ve gereksinimlerini ve ulu- sal çõkarlarõmõzõ gözeten etkin bir ülke yönetimini gerçekleştirebilir. Türki- ye’nin bugünkü dõşişleri bakanõ yukarõda sözü edilen niteliklerin çoğundan yok- sundur ya da AKP hükü- metinin bugünkü dõş poli- tikasõ onu böyle algõlama- mõza neden olmaktadõr. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin dõş politikasõ Cumhuriyetimizin hiçbir döneminde bugünkü kadar basiretsiz, ulusal çõkarlarõ- mõzdan uzak, dõşa bağõmlõ ve dõştan güdümlü bir hale gelmemiştir. Ülkemizin ulusal çõkar- larõ bir tarafa itilerek, stra- tejik müttefikimiz ve dos- tumuz Azerbaycan ile olan karşõlõklõ çõkar ilişkilerimi- zi bozmak pahasõna, salt ABD Başkanõ Sayõn Ba- rack Obama öyle istiyor diye, Ermenistan’õn karşõ- lõğõnda örneğin “sözde soy- kırım” iddialarõndan vaz- geçmek gibi hiçbir iyi niyet girişimi veya taahhüdü ol- mamasõna karşõn, Erme- nistan’a sõnõrlarõmõzõ açma girişimi bunun en son ka- nõtõdõr. Sonuç olarak, Türki- ye’nin bugünkü dõş politi- kasõ devletimizin ulusal çõ- karlarõnõ değil salt AKP hükümetinin çõkarlarõnõ gö- zeten bir politika haline gelmiştir. Başka bir deyiş- le, geleneksel Türk dõş po- litikasõ bugün AKP hükü- meti tarafõndan dõşlanmak- tadõr. isilozgenturk gmail.com Yırtık Pabuçlar Balbay ve Manisalı için imzaladılar İZMİR (Cumhuriyet Ege Bü- rosu) - Yazarlarõmõz, TÜYAP 14. İzmir Kitap Fuarõ kapsamõnda bu- luştuklarõ okurlarõmõzla cumhu- riyete bağlõlõk andõ içti. Daha son- ra Ergenekon operasyonu kap- samõnda tutuklanan Mustafa Balbay ve Erol Manisalı’nõn kitaplarõnõ, Cumhuriyet Yayõnlarõ Standõ’nda imzaladõlar. Gazete- miz Ege Bölge Temsilcisi Serdar Kızık, Server Tanilli, Alev Coş- kun, Deniz Som, Oktay Ekin- ci, Sevgi Özel, Deniz Kavukçu, Şükran Soner, Ümit Zileli ve İl- han Taşcı’nõn katõlõmõyla 3 No’lu konferans salonunda düzenle- nen etkinlik yoğun ilgi gördü. “Balbay olsaydı” adlõ buluş- mada ilk sözü alan Server Tanilli, yargõ kararõ olmaksõzõn bir kişi- yi mahkûm etmenin insanlõk su- çu olduğunu söyledi. Alev Coş- kun, cumhuriyet ilkelerine bağ- lõlõk adõna bir arada olduklarõnõ belirtirken Deniz Som, “Yurt- severlerin tepkisi bir tsunami dalgası gibi büyüyor. Bu dal- ganın altında kalacaklar” yo- rumunu yaptõ. Oktay Ekinci, Bal- bay’õn, gazetemizin Ege Bölge Bürosu’nda çalõştõğõ yõllardaki bir ortak anõsõnõ anlattõ. Deniz Ka- vukçuoğlu da, “Balbay bir sü- reliğine yok. Onun fikirlerini dilimiz döndüğünce biz ses- lendireceğiz” dedi. Sevgi Özel, “Asla yılgınlık göstermeyeceğiz, akıl ve bilim yoluyla haksızlıklarla hesapla- şacağız” diye konuşurken, Şük- ran Soner de, “Cumhuriyeti yıkmaya çalışanlar yanılıyor- lar. Direnme noktasını unutu- yorlar. Bizlerin çimentosu çok sağlam, yıkılmayız” dedi. Ümit Zileli de, yurttaşlarõn de- mokratik haklarõnõ sonuna kadar kullanarak bu hükümetin gitme- si için elinden geleni yapacağõnõ vurguladõ. İlhan Taşcõ’nõn ar- dõndan söz alan Serdar Kõzõk da, “Ev sahibi olarak son sözümü Mustafa Kemal’in, emperya- listlere attığı tokatı anımsata- rak yapmak istiyorum” dedi. ‘Nükleere inat, yaşasın hayat!’ MERSİN/ANKARA (Cumhuriyet) - Nük- leer karşõtlarõ, Ukrayna’da 26 Nisan 1986’da Çernobil nükleer reaktöründe meydana gelen facianõn 23. yõldönümünde, nükleer santral kur- ma girişimlerine karşõ, “Çernobili Unutma, Geleceğe Sahip Çık” çağrõsõyla bugün Sinop başta olmak üzere yurdun hemen her yerinde eylem yapacak. Çevreciler, dün Mersin’de de AKP’nin Akkuyu Nükleer Santral projesini ta- but taşõyarak ve helva dağõtarak protesto etti. Mersin Nükleer Karşõtlarõ Platformu (NKP) bileşenlerinin öncülüğünde protesto yürüyüşü düzenlendi. KESK binasõ önünde toplanan gru- ba Akan-Sel Nakliyat tarafõndan işten atõlan ve 111 gündür direnişte olan liman işçileri de ço- cuklarõyla birlikte katõldõ. Büyükşehir beledi- ye binasõna doğru yürüyüşe geçen grup, “Nük- leer Santral Ölüm Getirir” pankartõ arkasõnda “Nükleere inat, yaşasın hayat”, “Nükleer si- zindir, Mersin bizimdir” sloganlarõ atarak ta- but taşõdõ. Belediye binasõ önündeki açõklamada NKP sözcüsü Sabahat Aslan, “Ne yazık ki AKP hükümetinin tercihi, bilimden, ya- şamdan, halktan yana değil, siyasi ve eko- nomik çıkar gruplarından yana olmaktadır. Hukuksuz ve kamu güvenini yitiren ihale sü- reci de hâlâ devam etmektedir” dedi. Açõklamanõn ardõndan, nükleer santrallarõn ölüm olduğunun anõmsatõlmasõ ve projeye karşõ çõkõlmasõ konusunda ortak direniş gös- terilmesi çağrõsõyla eylemi izleyen gazetecilere ve yurttaşlara helva dağõtõldõ. Çevreciler, “Çernobili Unutma, Geleceğe Sahip Çık” çağrõsõyla, Sinop, Uğur Mumcu Meydanõ’nda bugün saat 13.00’te kitlesel bir eylem yapacak. Polis şiddetine protesto ANKARA/ADANA (Cumhuriyet) - Hakkâ- ri’de 14 yaşõndaki Seyfi Turan’õn özel harekât po- lisi tarafõndan silah dipçi- ğiyle dövülmesine tepki- ler sürüyor. Adana’da yü- rüyüş yapan İnsan Hakla- rõ Derneği (İHD) “Ço- cuklara uygulanan vah- şet son bulsun” derken Eğitim-Sen ve Sağlõk ve Sosyal Hizmet Emekçile- ri Sendikasõ (SES) de yap- tõklarõ açõklamalarla polis şiddetini kõnadõ. Adana ’da 5 Ocak Mey- danõ’nda toplanan İHD üyelerine, DTP, EMEP, ÖDP ve Halkevleri tem- silcileri de destek verdi. Grup “Çocuklara uygu- lanan vahşet son bul- sun” yazõlõ pankart açarak İnönü Parkõ’na dek yürü- dü. Seyfi Turan’a uygu- lanan şiddeti gösteren fo- toğraflar da taşõyan grup adõna açõklama yapan İHD Adana Şube Başka- nõ Ethem Açıkalın’õn okuduğu açõklamada, “İnsanı insanlığından utandıran bu vahşeti tüm Türkiye televizyon ekranlarından seyretti. Bu olayı ve DTP’ye yö- nelik baskıları kınıyo- ruz” dedi. Eğitim-Sen Genel Başkanõ Zübeyde Kılıç da yaptõğõ yazõlõ açõklamada, “Bu görün- tüler, ülkemizdeki ço- cukların hayatlarının nasıl hiçe sayılabildiği- nin utanç verici bir bel- gesi olmuştur” ifadeleri- ne yer verdi. Kõlõç, ço- cuklarõn hayatlarõ ve be- denlerinin, deyim yerin- deyse “çatışma alanına” çevrildiğini belirtti. SES’ten yapõlan yazõlõ açõklamada ise 1 Mayõs yaklaşõrken ülkenin dört bir yanõnda şiddet ve ta- hammülsüzlük örnekleri- nin arttõğõ vurgulandõ. Açõklamada, hiçbir ge- rekçeyle çocuklara şiddet uygulanmasõ ve çocukla- rõn öldürülmesinin kabul edilmeyeceği belirtildi. ZAFER DERSHANELERİ ÖSS 3. DENEME SINAVI YANIT ANAHTARI 1. BÖLÜM TÜRKÇE 1.A, 2.B, 3.E, 4.C, 5.D, 6.D, 7.D, 8.B, 9.E, 10.B, 11.D, 12.D, 13.E, 14.D, 15.A, 16.C, 17.E, 18.D, 19.D, 20.C, 21.C, 22.B, 23.B, 24.E, 25.D, 26.A, 27.B, 28.E, 29.A, 30.C SOS BİL-1 1.E, 2.D, 3.A, 4.B, 5.B, 6.A, 7.B, 8.E, 9.C, 10.E, 11.E, 12.A, 13.B, 14.D, 15.C, 16.B, 17.D, 18.C, 19.A, 20.B, 21.A, 22.E, 23.A, 24.A, 25.D, 26.C, 27.B, 28.A, 29.B, 30.D MATEMATİK 1.D, 2.C, 3.E, 4.A, 5.A, 6.E, 7.D, 8.B, 9.D, 10.E, 11.E, 12.C, 13.D, 14.B, 15.E, 16.D, 17.C, 18.B, 19.C, 20.E, 21.C, 22.B, 23.C, 24.E, 25.A, 26.B, 27.C, 28.B, 29.A, 30.C FEN BİL-1 1.D, 2.C, 3.C, 4.D, 5.A, 6.D, 7.A, 8.B, 9.E, 10.D, 11.E, 12.C, 13.E, 14.D, 15.B, 16.C, 17.D, 18.E, 19.A, 20.E, 21.B, 22.B, 23.D, 24.C, 25.D, 26.D, 27.C, 28.E, 29.A, 30.A 2. BÖLÜM EDEB.-SOS. 1.C, 2.B, 3.A, 4.E, 5.A, 6.D, 7.B, 8.C, 9.C, 10.D, 11.E, 12.C, 13.E, 14.D, 15.D, 16.C, 17.A, 18.C, 19.B, 20.A, 21.B, 22.D, 23.B, 24.C, 25.A, 26.C, 27.B, 28.A, 29.B, 30.E SOS BİL-2 1.C, 2.B, 3.A, 4.A, 5.C, 6.B, 7.E, 8.E, 9.A, 10.B, 11.A, 12.C, 13.D, 14.A, 15.C, 16.D, 17.B, 18.D, 19.A, 20.B, 21.A, 22.C, 23.A, 24.E, 25.D, 26.E, 27.A, 28.D, 29.E, 30.C MATEMATİK 1.C, 2.B, 3.D, 4.B, 5.B, 6.C, 7.A, 8.D, 9.E, 10.C, 11.D, 12.D, 13.E, 14.D, 15.A, 16.E, 17.A, 18.D, 19.C, 20.D, 21.C, 22.D, 23.B, 24.A, 25.D, 26.E, 27.E, 28.A, 29.D, 30.C FEN BİL-2 1.E, 2.A, 3.D, 4.E, 5.A, 6.B, 7.C, 8.B, 9.D, 10.C, 11.B, 12.C, 13.E, 14.B, 15.E, 16.D, 17.C, 18.A, 19.C, 20.E, 21.C, 22.D, 23.E, 24.D, 25.B, 26.A, 27.C, 28.E, 29.D, 30.B Gelecek sınavlar: 9 Mayıs, 23 Mayıs ve 6 Haziran 2009 tarihlerinde... İZMİT (Cumhuriyet) - Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanõ AKP’li İbrahim Karaos- manoğlu, mülakat yöntemiyle 200 itfaiyeci ala- caklarõnõ ancak aralarõnda milletvekillerinin de bulunduğu çok sayõda kişinin kendisini araya- rak torpil istediğini söyledi. Büyükşehir belediyesi yetkilileri, seçimlerden önce KPSS’ye girenler arasõndan 200’ü itfaiyeci, 50’si de zabõta memuru olmak üzere toplam 250 kişinin işe alõnacağõnõ duyurdu. Ancak 250 ki- şilik kadro için Türkiye’nin dört bir yanõndan 15 bin kişi başvurdu. Danõştay 12. Dairesi ise 20 Ocak’ta “zabıta memuru alım yönetmeli- ği”ni durdurdu. Yetkililer, zabõta ve itfaiye eri alõmõnõn 15 Mart’ta sona erdiğini, Danõştay’õn kararõnõn ise 17 Mart’ta valiliğe, 20 Mart’ta da belediyeye ulaştõğõnõ belirtti. Seçimlerin ardõndan herkes mülakat için beklemeye başlarken, Büyükşehir Belediye Başkanõ Karaosmanoğlu, Danõştay kararõ ne- deniyle zabõta alõmlarõnõ durdurduklarõnõ açõk- ladõ. Karaosmanoğlu, “Zabıta yönetmeliği mahkeme kararıyla iptal edildiğinden dola- yı zorunlu olarak iptal etmek zorundayız. Böyle bir şey yapsak geçersiz olur. Bize ait olan bir şey değil” dedi. Karaosmanoğlu, memur alõmõ için aralarõn- da milletvekillerinin de bulunduğu çok sayõda kişi tarafõndan arandõğõna dikkat çekerek “Be- ni Başbakan dahi arayabilir. Herkes araya- bilir. Milletvekilleri arar. Bunlar doğal şey- ler. Türkiye’de herkesin bildiği şeyler” diye konuştu. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nden yapõlan açõklamada ise itfaiye eriyle ilgili alõ- mõn devam edeceği ve belirlenen tarihlerde sõ- navlarõn yapõlacağõ duyuruldu. Kocaeli’de iş bilmecesi Fotoğraf:OZANYAYMAN
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear