Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
13 MART 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Dayanışma...
Gözleri ışıl ışıldı insanların... Kimisi genç, kimisi or-
ta yaşlı, kimisi yaşlı...
Gözlerinde yarınların aydınlığı vardı.
Kadınlar, erkekler bir sevgi yumağı oluştur-
muşlardı gazetenin giriş katında.
Gazeteci ve yazar dostlar Mustafa Balbay için gel-
mişlerdi...
Demokrasi, basın ve düşünce özgürlüğü için.
Önceki gün gece yarısı Ege’den İstanbul’a
dönmüştüm.
Sabah erken uyandım... Balkondan bahçeye
baktım.
Ağaçlar ilkyazı karşılıyordu... Beyaz ve pembe çi-
çekler... Yemyeşil çimenler...
Gazeteye geldim...
Bir dayanışma vardı.
Gazeteci ve yazar dostlar, okurlar oradaydı.
Türkiye bir yerlere götürülmek isteniyordu...
ABD’ye yerleşen Fethullah Gülen artık gerçek
kimliğini verdiği demeçlerle ortaya koyuyor, Zaman
gazetesi demokrasi ve özgürlük adına, emekli olmuş
İsmail Hakkı Karadayı ve Çevik Bir paşayla he-
saplaşıyordu.
Susurluk’ta devlet içindeki örgütlü silahlı güç or-
taya çıktığında “devleti ve orduyu yıpratmayın” di-
yen Gülen ve müritleri “Ergenekon”da aslan kesilip
kükremeye başlamışlardı.
Eski faşistler, dönekler, din bezirgânları, Fet-
hullahçı tosuncuklar bu ülkenin “aydınlık insanla-
rına”, yurtseverlerine, demokratlarına, Atatürkçüle-
rine, solcularına ders veriyorlardı.
Yurtseverlik, kör milliyetçilik, yani ırkçılık değildir.
Yurtseverlik demokrasinin, özgürlüğün, bağım-
sızlığın ayrılmaz bir parçasıdır.
Mustafa Balbay bir yurtseverdir!
Demokrasi ve özgürlüğün sesidir!
Yurtsever olmadan solcu ve sosyalist olamazsı-
nız.
Türkiye demokrasi ve özgürlükler yolunu libe-
rallerle, İslamcılarla, ırkçı milliyetçilerle aşamaz!
Emek-sermaye çelişkisini görmeden solcu ve sos-
yalist olunmaz!
Aslında Türkiye’nin sıkıntısı bundan kaynakla-
nıyor...
Tarikatçı, dinci ve liberal tosuncuklar sırtlarını ABD
emperyalizmine dayayıp “demokrasi-özgürlük”
mavrasıyla herkesi aldatıyorlar.
Antiemperyalist olmadan ne yurtsever olunur ne
de sosyalist.
Bunların ağızlarından hiç “tam bağımsız Türki-
ye” sloganını duydunuz mu?
Türk ve Kürt aydınlarını ikiye bölen, kökü dışarıda
olan topluluklar ve örgütler, bir yandan Hizbullah’ın
Güneydoğu’yu kuşatmasına göz yumup Nakşi ve
Fethullahçı yapılanmaya destek veriyorlar, öte
yandan “demokrasi, özgürlük” gibi kavramlarla
AKP’nin kuyrukçuluğunu yapıyorlar.
Türkiye’de “sivil dinci faşizm” adım adım değil
koşarak amacına ulaşıyor.
İtalya’da faşizm 1922’de nasıl gerçekleşti, anlat-
mama gerek yok...
Almanya nasyonal-sosyalizmle nasıl tanıştı
1933’te? İspanya ve Portekiz o bataklığa nasıl gir-
di?
1917 Ekim Devrimi, gelişmiş Avrupa ülkelerini sar-
sınca, ırkçı milliyetçilik ivme kazanmaya başladı.
Emekçi yığınların ve halkın sosyalizmden etkilen-
mesinin önüne geçildi.
Erzurum’da Komünizmle Mücadele Derneği’ni
kuran Fethullah Gülen yaptığı söyleşilerde tarikat-
çı kuşatmayı yazanlara “Bolşevik” diyor.
CIA’nın denetiminde yaşamını sürdüren, bir tür-
lü Türkiye’ye gelmeyen Fethullah Gülen acaba ne
bekliyor?
Bunu bilmeyen yok!
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin tümüyle ele geçiril-
mesini!
Gözleri ışıl ışıl insanları gördüm dün sabah...
Çok zor bir dönemden geçiyordu Türkiye.
Gazeteci ve yazar dostlar Mustafa Balbay’ın ki-
taplarını imzaladılar saatlerce.
Odama çıktım, yazı masamın başına oturdum.
90’lı yıllarda faili meçhul cinayetlerde dostlarımı-
zı, demokrat insanlarımızı yitirdik...
Çetin Emeç’i, Bahriye Üçok’u, Uğur Mum-
cu’yu, Onat Kutlar’ı, Ahmet Taner Kışlalı’yı, Mu-
sa Anter’i, Vedat Aydın’ı, Mehmet Sincar’ı.
Şehit cenazeleri kalktı tüm Türkiye’den...
Kardeşi kardeşe vurdurdular.
2000’li yılların sonundayız... Gazetemizi bomba-
ladılar üç kez... Hrant Dink’i, Necip Hablemitoğ-
lu’nu öldürdüler.
Şimdi Mustafa Balbay tutuklu...
Kemal Burkay’ın “Hadi Gülümse” adlı şiir kitabını
(Kırmızı Yayınları) alıyorum elime... Rasgele bir say-
fasını açıp okuyorum:
“Kavun kokusu ve ayışığıyla yüklü / Alımlı, nadide
çiçek / Geçmiş zaman mı, umut mu yoksa / Beni böy-
le garipleştiren? / Acı mı, mutluluk mu?”
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212 343 72 69
Bahçeli ‘36 etnik
gruba’ sinirlendi
KARS (Cumhuriyet)
- MHP Genel Başkanõ
Devlet Bahçeli, Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan’õn
mitinglerde 36 etnik
gruptan söz etttiğine
dikkat çekerek “Senin
neyine gerek 36 etnik
grup” dedi. Kars
Cumhuriyet Meydanõ’nda
düzenlenen mitingde
konuşan Bahçeli,
“Başbakan olarak
birleştirici, kaynaştõrõcõ,
bütünleştirici olman
gerekirken neden ikide
bir bahsediyorsun. Bu 36
etnik grup sözde varmõş
gibi kaşõyõp kõşkõrtõp
gerginliği arttõrõyorsun.”
diye konuştu.
Soylu: Çatışma
siyaseti hâkim
ŞANLIURFA (AA) -
Demokrat Parti (DP)
Genel Başkanõ Süleyman
Soylu, seçim çalõşmalarõ
kapsamõnda, partisinin
Şanlõurfa İl Teşkilatõ’nca,
Topçu Meydanõ’nda
düzenlenen mitingde
yaptõğõ konuşmada, AKP
iktidarõnõn 6,5 yõllõk
icraatlarõnõ eleştirerek,
eğitim, sağlõk, tarõm ve
ekonomi alanlarõnda
gerileme olduğunu, aynõ
dönemde işsizliğin
arttõğõnõ söyledi. Soylu,
“iktidarla ana
muhalefetin 7 yõldan bu
yana kavga ve çatõşma
siyaseti ortaya
koyduğunu” ileri sürdü.
Kolluk güçlerinde
oy sıkıntısı
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
İçişleri Bakanlõğõ’nõn
“kolluk güçlerinin görev
yapacaklarõ sandõklarda
oy kullanabilmesi”
istemiyle Yüksek Seçim
Kurulu’na (YSK) yaptõğõ
başvuru, “seçimlerde
görevli olan güvenlik
mensuplarõnõn ancak
seçmen kütüğüne kayõtlõ
bulunduklarõ sandõkta
oylarõnõ
kullanabilecekleri”
gerekçesiyle reddedildi.
İçişleri Bakanõ Beşir
Atalay, YSK’nin
kararõnõn ardõndan seçim
günü jandarma ve
emniyetten 25-30 bin
civarõnda personelin oy
kullanamamasõnõn söz
konu olacağõnõ belirterek
“Oy kullanmak önemli
bir vatandaşlõk hakkõdõr
ve bütün
vatandaşlarõmõzõn oy
kullanmasõ gerekir.
Onlarõn oy kullanmasõ
için şartlarõ da bizim
hazõrlamamõz gerekir”
dedi.
Nâzım Hikmet
Alanı açıldı
İZMİR (Cumhuriyet
Ege Bürosu) - Karşõyaka
Belediyesi tarafõndan
Yamanlar Mahallesi’nde
yaptõrõlan Nâzõm Hikmet
Alanõ törenle açõldõ.
Nâzõm Hikmet’in
heykelinin de bulunduğu
alanõn açõlõş törenine
Karşõyaka Belediye
Başkanõ Cevat Durak,
CHP İzmir Milletvekili
Selçuk Ayhan ve çok
sayõda konuk katõldõ.
Durak, “Mücadelemizde
Yamanlar halkõ hep
yanõmõzda oldu, dik
durdu. Biz de yanlarõnda
olduk. Bu meydanõ
yapmadan önce burada
bulunan evi yõktõk. İmar
düzenlemesi yaptõk. Önce
karşõ çõktõlar. Ama sonra
gelip teşekkür ettiler.
Ayrõca buraya bir de
çõnar diktik bu çõnarõ da
halkõmõza emanet
ediyorum” dedi.
Erdoğan partisi seçimden birinci çõkmazsa siyaseti bõrakacağõnõ söyledi Baykal’a da çağrõ yaptõ:
Birinciolmayanbõraksõn
NİĞDE (Cumhuriyet) -
Başbakan Recep Tayyip Er-
doğan, “Eğer benim partim
birinci parti olmazsa ben si-
yaseti bırakacağım. Ama
Sayın Baykal sen birinci
olamazsan siyaseti bırak-
maya var mısın? Ne istiyo-
rum biliyor musun? Bu mil-
let de Sayın Baykal’dan
kurtulsun, Halk Partisi de
bundan kurtulsun” dedi.
Başbakan Erdoğan, Niğ-
de’de protestolarla karşõlandõ.
Erdoğan, partisinin Niğde
Hükümet Meydanõ’nda dü-
zenlediği mitingde konuştuğu
sõrada krizin vurduğu süt üre-
ticileri de miting alanõnda bir
binanõn çatõsõnda “One mi-
nute başbakanım kriz bize
direk geçti süt 40 kuruş
yem 65” yazõlõ bir pankart aç-
tõ. Pankart, korumalar tara-
fõndan hemen kaldõrõldõ. Tür-
kiye’nin, hukuksuzluğun, çe-
telerin cirit attõğõ bir yer hali-
ne getirilmeye çalõşõldõğõnõ
belirten Erdoğan, isim ver-
meden Ergenekon soruştur-
masõna değindi. Erdoğan şöy-
le konuştu:
“Çeteler, mafya, karanlık
suç örgütleri millete rağ-
men, milleti hiçe sayarak,
demokrasiyi, millet ege-
menliğini çiğneyerek, ka-
ranlık işler yürütüyorlar-
dı. Tam bir kararlılık için-
de çetelerle mücadele ettik,
etmeye de devam edeceğiz.
Varsın ana muhalefet par-
tisi lideri bunların avukat-
lığına soyunsun. Varsın ana
muhalefet partisinin yan-
daş medyası bunları gör-
mezden gelsin, saklasın, üze-
rini örtsün. Var gücümüzle
Türkiye’yi karanlıktan ay-
dınlığa taşımaya devam ede-
ceğiz.”
CHP Genel Başkanõ De-
niz Baykal’õ koltuğa yapõş-
makla suçlayan Erdoğan,
Baykal’a seçimlerden birinci
parti çõkamazsa siyaseti bõ-
rakma çağrõsõnda bulundu.
Erdoğan, “Koltuk onları bı-
rakıyor, onlar koltuğu bı-
rakmıyor. Ben iddialı bir şe-
kilde diyorum ki, eğer be-
nim partim birinci parti ol-
mazsa ben siyaseti bıraka-
cağım. Ama Sayın Baykal
sen birinci olamazsan siya-
seti bırakmaya var mısın?
Ne istiyorum biliyor mu-
sun? Bu millet de Sayın
Baykal’dan kurtulsun, Halk
Partisi de bundan kurtul-
sun. Çünkü iftira, çamur
bunların mesleği haline gel-
di” dedi.
Baykal’õn telefon dinlemeleri
konusundaki eleştirilerine de
yanõt veren Erdoğan, ana mu-
halefet liderinin “Ağız tadıyla
birbirimize küfür edemiyo-
ruz” sözlerine tepki gösterdi.
Erdoğan, “Yaş 70 olmuş söy-
lediği lafa bak. Sayın Baykal
çocuklarımıza kötü örnek
oluyorsun, topluma kötü ör-
nek oluyorsun. Bunları söy-
leyeceksen gece 12’den sonra
ya da şifreli kanallardan söy-
le. Meydanlarda söyleme. Ço-
cuklarımızın ahlakını bozu-
yorsun. Ayıp oluyor” diye ko-
nuştu.
Baykal’õn Enerji Bakanlõğõ
yaptõğõ döneme atõfta bulunan
Erdoğan, “CHP’nin iktidarı
yokluk iktidarıdır. Bunlar
geldiğinde bereket gider, kıt-
lık olur. MHP’nin iktidarın-
da da bunları yaşadık” dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP Grup Başkanvekili
Nihat Ergün, dün TBMM’de gazetecilerin gündemdeki
konulara ilişkin sorularõnõ yanõtladõ. Partilerin oy kaybetmesi
durumunda kabahati kendisinde aramasõ gerektiğini belirten
Ergün, şu görüşleri dile getirdi: “Yüzde 47 oy almışsınız, 10
puanlık bir dalgalanma oldu, yüzde 37. Biz, toplumun bu
sert uyarısını dikkate alırız. Ama siyasette öyle bir şey
olabilir ki, Özal’a oldu mesela 1989’da. 2. parti durumuna
düştü, yüzde 36’dan yüzde 21.75’e geriledi. Özal iktidarını
devam ettirdi hatta cumhurbaşkanı oldu. Özal’ın burada
yapması gereken şey derhal seçime gitmekti. 2. parti
konumuna düştüğümüz gün, erken seçime gideriz,
kadrolarımızı değiştiririz, buna lider dahil.”
BAKANLAR GERGİN
Yardım isteyen
yurttaşa fırça
ve gözaltı
Eker, kendisiyle konuşmaya çalõşan
yurttaşõ “Artistlik yapma” diye azarladõ.
Eroğlu, kendisinden iş isteyen
kadõnlara, “Evdeki iş yetmiyor mu?”
karşõlõğõnõ verdi. Tüzmen’e “Açõm” diye
bağõran işçiye alkollü olduğu
gerekçesiyle 69 TL’lik ceza kesildi.
Yurt Haberler Ser-
visi- Seçim çalõşmasõ
için kentleri gezen
AKP’li bakanlar ken-
dilerinden yardõm iste-
yen yurttaşlarõ azarla-
yarak, korumalarõ dev-
reye sokmaya başladõ.
Tarõm ve Köy İşleri Ba-
kanõ Mehdi Eker, ken-
disiyle konuşmak iste-
yen yurttaşõ, “Artislik
yapma” diyerek azar-
ladõ, Devlet Bakanõ
Kürşad Tüzmen’e
“Açım” diye bağõran
işçiye alkollü olduğu
gerekçesiyle 69 TL’lik
ceza kesildi, Çevre ve
Orman Bakanõ Veysel
Eroğlu ise kendisinden
iş isteyen kadõnlara,
“Evdeki iş yetmiyor
mu?” karşõlõğõnõ verdi.
Bitlis’te AKP büro-
sunu ziyaret eden Ta-
rõm ve Köy İşleri Ba-
kanõ Eker, esnafla da
bir araya geldi. Esnafa
yönelik konuşma yap-
tõğõ sõrada Lezgin Ka-
rasu (28), soru soraca-
ğõnõ belirterek Eker’e
yaklaşmak istedi an-
cak korumalar müda-
hele etti.
‘Artistlik yapma’
AKP Bitlis Millet-
vekili Vahit Kiler, Ka-
rasu’ya “Sorunu sor”
diyerek yardõmcõ ol-
mak istedi. Bakan’a
yaklaşan Karasu, soru
sormak için sesini yük-
seltince, Eker, “Artist-
lik yapma, sesini yük-
seltme” diyerek Kara-
su’yu azarladõ. Bu sõ-
rada korumalar devre-
ye girerek Karasu’yu
uzaklaştõrdõ.
Gaziantep’de inşaat
işçisi Hüseyin Aymaz
(46), partisi tarafõndan
bir düğün salonunda
düzenlenen toplantõya
katõlan Devlet Bakanõ
Tüzmen’e, “Açım” di-
ye bağõrdõ. Korumala-
rõn müdahalesiyle sa-
londan çõkarõlarak göz-
altõna alõnan Aymaz’a
alkollü olduğu ve “çev-
reye rahatsızlık” ver-
diği gerekçesiyle Ka-
bahatlar Kanunu’na gö-
re 69 TL ceza verildi.
‘Evdeki işler
yetmiyor mu’
Afyonkarahisar’õn
Basmakçõ ilçesinde se-
çim çalõşmasõ yürüten
Çevre ve Orman Baka-
nõ Eroğlu, partisinin
büro açõlõşõnda yurttaş-
lara seslendi. Bir grup
kadõnõn, “İş istiyoruz
Sayın Bakanım” diye
seslenmesi üzerine
Eroğlu, kadõnlara, “Ev-
deki işler yetmiyor
mu?” karşõlõğõnõ verdi.
Kadõnlar da Eroğlu’na
“Bakanım para yet-
miyor” yanõtõnõ verdi.
DSP GENEL BAŞKANI SEZER:
Erdoğan ve Baykal
Recep İvedik’i geçti
TEKİRDAĞ (Cumhuriyet) - DSP Ge-
nel Başkanõ Zeki Sezer, Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan ve CHP Genel Başkanõ
Deniz Baykal’õ “Recep İvedik”e benzetti.
Tekirdağ’da konuşan Sezer, sorunlara
çözüm bulmasõ gereken siyasetçilerin, oy
kapma telaşõ içinde televizyon ekranlarõn-
dan laf yarõştõrdõğõnõ ve gevezelik yaptõğõnõ
söyledi. Sezer, “Erdoğan, Baykal’a laf
yetiştiriyor, Baykal da durur mu, ona
laf yetiştiriyor. Bunların işi gücü atış-
mak. Bunların ikisi de Recep İvedik’i
geçti. Vatandaş sorunlarına çözüm isti-
yor, laf yarışı değil. Siyaset yolsuzluğa,
yoksulluğa, işsizliğe çözüm bulma yeri-
dir” dedi.
Yurttaşlarõn yoksulluğu üzerinden oy
kapmaya çalõşanlara milletin ders verme
zamanõ geldiğini vurgulayan Sezer, “Hem
AKP’lileşen Baykal’a hem de halkın
inançları üzerinden sömürü yapan Er-
doğa’a bu seçimlerde ‘dur’ diyeceğinizi
biliyorum” diye konuştu.
ADALET BAKANI MEHMET ALİ ŞAHİN:
Genelkurmay Başkanı
Başbuğ ile futbol da konuştuk
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Adalet Bakanõ Mehmet Ali
Şahin, Genelkurmay Başkanõ Or-
general İlker Başbuğ ile yaptõğõ gö-
rüşmenin nezaket ziyareti çerçeve-
sinde gerçekleştiğini belirterek
“Orgeneral Başbuğ ile futbol-
dan tutun da değişik alanlara
kadar iki kurul üyesi arkadaş ola-
rak konuştuk” dedi.
Şahin, Adalet Bakanlõğõ Ek Bi-
nasõ’nda düzenlenen “Denetimli
Serbestlik Altındaki Çocuklar
ve Mağdurlar” konulu uluslar-
arasõ konferansõn açõlõşõnõn ardõndan
gazetecilerin sorularõnõ yanõtladõ.
Genelkurmay Başkanõ Orgeneral
İlker Başbuğ ile yaptõğõ görüşmeye
ilişkin bir soru üzerine Şahin, gö-
rüşmeye son yapõlan Milli Güven-
lik Kurulu toplantõsõnda karar ver-
diklerini ve tamamen nezaket zi-
yareti çerçevesinde gerçekleştiğini
söyledi. Şahin, “Orgeneral Başbuğ
ile futboldan tutun da değişik
alanlara kadar, iki kurul üyesi ar-
kadaş olarak konuştuk. Konuş-
mamız tamamen arkadaşlık çer-
çevesinde cereyan etti” diye ko-
nuştu.
Şahin, bir gazetecinin AKP Ge-
nel Başkan Yardõmcõsõ Reha De-
nemeç’in, basõn mensuplarõyla yap-
tõğõ görüşmede “Bazı bakan ve
milletvekilleri seçim sürecinde
haddini aşan açıklamalar yaptı”
ifadesini kullandõğõnõ anõmsatmasõ
üzerine de şunlarõ kaydetti: “Say-
gı duyuyorum, seçim çalışmala-
rı esnasında herkes kendi anla-
yışıyla birtakım değerlendirme-
ler yapıyor. Bu tamamen halkı-
mızın değerlendirmesine tabidir.
Eğer, yanlış birtakım değerlen-
dirme yapmışsak, halk bunu
farklı şekilde değerlendirir.”
Mezarlığa yürüyen göstericiler katledilenlerin mezarlarına kırmızı karanfil bıraktı. (ALİ AÇAR)
Gazi’de ölenler anıldıİstanbul Haber Servisi- Gaziosmanpaşa Gazi Ma-
hallesi’nde 12 Mart 1995’te dört kahvehane ile bir pas-
tanenin taranmasõ ile başlayan ve daha sonra Ümra-
niye’ye sõçrayarak dört gün süren olaylarda yaşamõ-
nõ yitiren 18 kişi, Gazi Mahallesi ve Alibeyköy Me-
zarlõğõ’nda düzenlenen etkinliklerle anõldõ.
Yaşamõnõ yitirenleri anmak için düzenlenen ilk et-
kinlik dün sabah saat 10.00’da Alibeyköy Mezarlõ-
ğõ’nda gerçekleştirildi. Aralarõnda yakõnlarõnõ kay-
bedenlerin aileleri ile birlikte Halk Cephesi, Gazi Ma-
hallesi Cemevi yönetim kurulu üyeleri, CHP’liler ve
Gaziosmanpaşa ilçesindeki bazõ mahalle muhtarla-
rõndan oluşan kalabalõk bir grup, yaşamõnõ yitiren Fev-
zi Tunç, Mümtaz Kaya ve Veysi Topal’õn meza-
rõ başõna kõrmõzõ karanfil bõrakarak saygõ duruşun-
da bulundu. Daha sonra buradan olaylarõn yaşandõ-
ğõ Gazi Mahallesi’ne geçen gruptakiler, eski Gazi Ka-
rakolu’nun bulunduğu Nalbur Durağõ’nda bekleyen
diğer grupla birleşti. Göstericiler, “Gazi halkı bu-
rada, katiller nerede?”,“Gazi’nin katili, Susurluk
devleti” sloganlarõnõ attõ.
‘Yanan yüreğimizi sadece adalet soğutur’
Grup adõna açõklamayõ okuyan Mahmut Sezgin
yüreklerindeki acõnõn 14 yõldõr sönmediğini belir-
terek,“12 Mart 1995’te taksiden açılan ateş so-
nucunda Halil Dede hayatını kaybederken, 5’i ağır
25 kişi yaralanmıştı. Biliyoruz ki adaletten baş-
ka hiçbir şey yanan yüreğimizi soğutamaz. Ada-
let istiyoruz” dedi. Açõklamanõn ardõndan Gazi Ma-
hallesi Mezarlõğõ’na yürüyen göstericiler, katledi-
lenlerin mezarlarõna kõrmõzõ karanfil bõraktõ. Gös-
tericiler daha sonra Grup Yorum’un verdiği dinle-
tinin ardõndan dağõldõ. Ayrõca aralarõnda ESP, DTP,
Partizan, EMEP ve bir çok kurumun katõldõğõ bir baş-
ka grup da katledilenler için yürüyüş düzenledi.
Niğde’de süt
üreticilerinin
protestolarõyla
karşõlaşan Erdoğan,
koltuğa yapõşmakla
suçladõğõ Baykal’a
seçimlerden birinci parti
çõkamazsa siyaseti
bõrakma çağrõsõnda
bulundu.
Nihat Ergün:
2. olursak
lideri de
değiştiririz