Catalog

CMYB C M Y B 11 MART 2009 ÇARŞAMBA SAYFA 9 CHP’nin anakent adaylarõ Kõlõçdaroğlu’na afişle, Karayalçõn’a CD’yle karalama Karalama kampanyasõANKARA/İSTANBUL (Cumhuriyet) - Yerel seçimlere kõsa bir süre kala CHP’nin İs- tanbul ve Ankara anakent belediye başkan adaylarõ hakkõnda karalama kampanyalarõ başlatõldõ. Ankara adayõ Murat Karayalçın hakkõnda 2004 yõlõnda katõldõğõ bir mitingdeki görüntüler kurgulanarak terör örgütü PKK ile işbirliği yaptõğõ iddiasõnõn bulunduğu CD’ler dağõtõlõrken, İstanbul adayõ Kõlõçdaroğlu hak- kõnda da belediyenin reklam panolarõndaki bir kitap tanõtõmõ üzerinden propaganda yapõlõyor. Murat Karayalçõn’õn 2004 yõlõnda katõldõ- ğõ Diyarbakõr mitingine ait görüntüler kur- gulanarak hazõrlanan VCD formatõndaki CD’ler dün Ankara’daki pek çok aracõn camlarõna bõrakõldõ. Söz konusu CD’nin ön yüzünde Karayalçõn ile Osman Bayde- mir’in fotoğraflarõ yer alõrken, “Karayal- çın’ın geçmişini unutmadık, unutturma- yacağız” ve “DEHAP, SHP, Karayalçın mitingleri” yazõsõ yer alõyor. CD’deki vi- deonun sonunda şehit cenaze törenleri gö- rüntüleri eşliğinde “Ankara’yı Diyarba- kır’da slogan atanlara, Apo posteri açan- lara, Osman Baydemir’e arkadaşım diye hitap ederek onun için oy isteyen Kara- yalçın’a mı teslim edeceğiz?” deniliyor. Gö- rüntülerin bazõ bölümlerinde PKK yandaş- larõnõn slogan attõklarõ da görülüyor. ‘Melih Gökçek iması’ Dağõtõlan CD’ler üzerinde kimin tarafõndan dağõtõldõğõna yönelik herhangi bir açõklama bu- lunmazken, CHP adayõ Karayalçõn isim ver- meden Melih Gökçek’i ima ederek, “CD’le- ri olağan zanlının dağıttırdığını düşünü- yorum” dedi. CD’de hakkõnda öne sürülen id- dialara da değinen Karayalçõn, şunlarõ kaydetti: “Böyle bir iddiada bulunmak şerefsiz- liktir, 2004 yılında yaptığım konuşma be- nim siyasi hayatımın en değerli konuşma- larından biridir. Ben orada yurttaşlarımıza ‘Devletimiz tektir, ulusumuz tümdür, yurdu- muz bölünmez bir bütündür’ dedim. Bu on- ların ne kadar aciz bir durumda oldukla- rının göstergesidir.” Gökçek geçen hafta Ankara’da ül- kücü gençlere Karayal- çõn’õn 2004 yõlõndaki Diyarbakõr mitingine ilişkin görüntüleri iz- lettirip oy istemişti. Afişli karalama CHP’nin İstanbul adayõ Kõlõçdaroğlu hakkõnda ise henüz kitapçõlarda bile yer almayan bir kitap ta- nõtõmõ üzerinden bele- diyenin reklam panola- rõndan karalama kampan- yasõ yürütülüyor. Afişte tanõtõ- mõ yapõlan “Dosyacı Kemal’in Dosyası” adlõ kitabõn kapağõnõn yanõnda “Kaç yasadışı örgüt üyesini işe aldı?”, “BÇG ona niçin bölücü dedi?”, “İhaleler- de yakınlarına neler sağladı?” ifadeleri de yer alõyor. Kõlõçdaroğlu, İstanbul ve Ankara’da çeşitli noktalarda billbo- ard’lara asõlan “Dosyacı Kemal’in Dosyası” ad- lõ kitabõn yazarõna iliş- kin “Kim o adam? Onun dolandırıcı- lıktan hapis yattı- ğını biliyor mu- sunuz? Ben de söylüyorum, do- landırıcılıktan ha- pis yattı. Konuya ilişkin Başbakan- lığa resmen başvu- rup bilgi istedim. Ce- vap gelmedi. O zaman sorunun muhatabı Sayın Başbakan’dır” diye konuştu. Kõlõçdaroğlu kitabõn Doğan Kar- lıbel adlõ bir kişi tarafõndan yazõlacağõndan ha- berdar olduğunu söyledi. Kitabõn reklamõ ile kendisinin seçim afişlerinin yan yana ol- masõna ilişkin bir soruya ise Kõlõçdaroğlu,“Bu ironi, AKP ile bilboardları yapanlar ara- sında işbirliği olduğunu ortaya çıkarır” de- di. Kitabõn yazarõnõn karşõsõna çõkmasõnõ is- tediğini de belirten Kõlõçdaroğlu, bu konuyu yargõya intikal ettireceğini söyledi. Söz konusu kitabõn yazarõ olarak görünen Arif Bülent’in kim olduğu belirlenemezken, aynõ isimle 9 ay önce kurulan “birincikuv- vet.com” adlõ internet sitesinde de yazõlar ka- leme aldõğõ ortaya çõktõ. Sitenin Ankara tem- silcisi Mesut Karaağaç, yazarõn gazetecilik yaptõğõnõ ve daha önce bir gazetede çalõştõğõ- nõ söyledi ancak kimliğini açõklamadõ. 12 liralık kitap için 425 bin lira reklam harcaması Kitabõ yayõmlayan Anekdot Kitapevi’nin sa- hibi Ali Köstekli, “Yazar bize bir ay önce geldi. Kılıçdaroğlu hakkında daha önce ya- yınlanan bilgilerin derlenmesiyle oluşan ki- tabı yayınlamaya karar verdik” dedi. Köstekli, İstanbul ve Ankara’da toplam 500 billboarda ilan verdiklerini söylerken, 10 bin adet basõlan ve 12 TL’den satõlan kitap için 425 bin TL’yi bulan reklam giderinin har- candõğõ ortaya çõktõ. Yayõnevi, 10 bin adet ba- sõlan kitabõn tamamõnõ satsa dahi satõştan 120 bin TL gelir elde ediyor. Köstekli, “120 bin TL ciro için neden 425 bin TL billboard üc- reti verdiniz?” sorusuna “Yorum yok. Ken- dime göre bir hesabım var. Bu konuda bil- gi vermeyeceğim” yanõtõnõ verdi. Topbaş: Hoş şeyler değil Kadir Topbaş ise bilboardlardaki afişlerin asõlacağõndan haberi olyduğunu ilişkin id- dialarõn anõmsatõlmasõ üzerine “Büyükşehir Belediyesi olarak, böyle küçük işlerle uğ- raşmayız, böyle küçük ifadeler ortaya koymayız” dedi. Billboard’larõn kiralandõğõnõ ve işletmecisi bulunduğunu ifade eden Top- baş, “Bizim de dikkatimizi çekti. Biz de mü- dahale ettirdik, söyledik. Gereken ikaz yapıldı. Ama tamamen bizim dışımızdadır. Doğru olmadığını ben de kabul ediyo- rum. Hoş şeyler değil” dedi. LİDERLER BUGÜN NEREDE ? AKP Genel Başkanõ Tayyip Er- doğan: Ordu, Trabzon CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal: Ankara-ilçeler MHP Genel Başkanõ Devlet Bah- çeli: Osmaniye-ilçeler DTP Genel Başkanõ Ahmet Türk: Van, Erciş HİKMET ÇETİNKAYA AKP’nin seçim rüşveti Yüksek Seçim Kurulu tarafõndan yasaklandõ... Tunceli’de buzdolabõ, çamaşõr makine- si, elektrik süpürgesi, televizyon, yatak yor- gan dağõtan Vali Mustafa Yaman’dõ... Acaba neden Tunceli seçilmişti? Oysa her il ve ilçede Fak-Fuk-Fon var- dõ... Vakõf yoksullara para, gõda, kömür yar- dõmõ yapõyordu. İlk kez Tunceli yöresinde beyaz eşya yar- dõmõ yapõlmasõ Türkiye’nin gündemine geldi. Alevi yurttaşlarõmõzõn yoğun olduğu ay- dõn bir kentimizdi Tunceli. Tunceli halkõ çağdaş ve uygardõ. Okuma yazma oranõnõn en yüksek olduğu kentlerimizden birisiydi. Fethullahçõlar yõllar önce Tunceli’ye el atmõş, okul açmõşlardõ. Tunceli tarikatçõlarõn kuşatmasõ altõndaydõ artõk. Kentin sosyal ve kültürel kimliğinin değişmesi için para akõtõyorlardõ. AKP tüm Türkiye’de milletvekili çõka- rõrken,Tunceli’de havasõnõ alõyordu. Ne yapõp yapõlõp Tunceli kazanõl- malõydõ. YSK beyaz eşya dağõtõmõna “dur” dedi. Artõk söz savcõlardaydõ. Bakõyorum bu- güne dek Atatürk Cumhuriyeti’nin cumhuriyet savcõ- larõ henüz bir şey yapmadõlar Tun- celi’de... Devletin valisi AKP’nin valisi gibi Tun- celi’de... İl Özel İdare binasõnõn bodrum katõnda AKP afişleri saklanõyor. Tunceli Bağõmsõz Milletvekili Kamer Genç olayõ televizyon ekranlarõnda anla- tõyor, Fethullahçõlardan söz ediyor... Devletin valisi, Fethullahçõlar Tunceli’de işbaşõnda. İstanbul Bü- yükşehir beledi- yesi başkan adayõ CHP’li Kemal Kılıçdaroğlu’yla sohbet ederken sordum: “Ne diyorsu- nuz Tunceli’de yaşananlara?” Kõlõçdaroğlu, “Olacak iş değil” deyip ekledi: “Vali devletin valisidir, hükü- metin değil. Tek parti dönemindeki gi- bi davranıyor Tunceli valisi.” Kõlõçdaroğlu, Tuncelili... Devam ediyor: “Türkiye’de tek parti tek adam dö- nemi başladı. Demokrasimiz için kaygı verici bir durum.” Aydõnlanma ideolojisinin simgesi olan Tunceli tarikatçõ sarmalõnõn içinde. Yörede devletin yatõrõmõ yok, tõpkõ öte- ki Güneydoğu kentlerimizde olduğu gibi. AKP Diyarbakõr’õ da almak istiyor... Bugün Diyarbakõr caddelerinde ve so- kaklarõnda yoksul çocuklar görürsünüz. 500 bin yeşil kart sahibi yaşõyor Diyar- bakõr’da. Peki bu insanlar ne yer ne içer? Yoğun göç almõş bir kentimiz Diyarba- kõr... Bir kültür başkenti aslõnda... 70’li yõllarõn Diyarbakõr’õnõ çok iyi bili- rim... Çağdaş ve uygar bir kentti... O ün- lü caddesinde 20 kitapçõ vardõ... Son gittiğimde o kitapçõlar kapanmõş, Hizbullahçõ kitabevleri açõlmõştõ. Diyarbakõr’a da devletin eli uzanmadõ... Gõda torbalarõ, kömür, harçlõk... Bir de terör elbet! O benim sosyalist Kürt aydõnlarõma ne oldu? Tunceli’den Diyarbakõr’a... DÜZCE (Cumhuriyet) - DSP lideri Zeki Sezer, hükümet yetkililerinin eko- nomiyle ilgili açõklamalarõna tepki göste- rerek “İnsan bu kadar mı gözü var gör- mez, kulağı var duymaz olur?” dedi. Seçim çalõşmalarõ kapsamõnda Düz- ce’nin Yõğõlca ilçesinde yurttaşlarla bir ara- ya gelen Sezer, AKP hükümetinin eko- nomi politikalarõnõ eleştirdi. Sezer, “Da- ha dün her şeyin iyi olduğunu, enflas- yonun düşürüldüğünü anlatıyordunuz. Ona göre Türkiye’de işsizlik yok, va- tandaş halinden memnun, her şey pem- be. Tabii özel uçaklarda havadan ba- karsa, halktan uzak, halkın sıkıntıla- rından uzak, kendi çocuğunun gemisi- ne, pırlanta dükkânına bakarsa duru- mu iyi görür” diye konuştu. Hükümetin ekonomik krize karşõ gerekli önlemleri al- madõğõnõ vurgulayan Sezer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn önceki günkü toplantõsõnda ekonominin çok iyi olduğunu anlattõğõnõ anõmsattõ Sezer, “Yani insan bu kadar mı bilgisiz olur? Bu kadar mı gö- zü var görmez, kulağı var duymaz olur? Esnaf büyük sıkıntıda; kredi alı- yor, kredi borcunun faizini bile ödeye- miyor. Ama Başbakan’a göre her şey güllük gülistanlık” diye konuştu. İktidarõn milletin sorunlarõna çözüm bulamadõğõnõn altõnõ çizen Sezer, “Mille- tin sorunlarına çözüm bulamıyorsan gi- deceksin. Biz Atatürk’ümüzü çok iyi bi- liriz. Biz Cumhuriyetimizi kanla onun önderliğinde kurduk. Bu millet şanta- ja boyun eğmez, eğmeyecek” dedi. ‘Başbakan halktan uzak’ Muhtarlara geçmiş tarihli tutanak imzalattõrõldõ TUNCELİ (Cumhuriyet) - Tunceli Valiliği’nin beyaz eşya ve mobilya dağõtõmõ yargõya taşõnõr- ken, valilik yetkililerinin 7 Şubat tarihli YSK ka- rarõnõ aşmak için köy muhtarlarõna geçmiş tarih- li tutanak imzalattõrdõğõ ortaya çõktõ. YSK, 7 Şubat günü aldõğõ ve 8 Şubat günü Res- mi Gazete’de yayõmlanan kararõnda, beyaz eşya yardõmlarõnõn seçim rüşveti olduğunu söylemiş ve Tunceli Valiliği hakkõnda suç duyurusunda bu- lunmuştu. Cumhuriyet Savcõlõğõ’nõn başlattõğõ soruşturma devam ederken, Tunceli merkez, Na- zimiye ve Pülümür ilçelerinde beyaz eşya yar- dõmlarõ devam etmişti. Vali Mustafa Yaman ise yardõmlarõn 8 Şubat’tan itibaren durdurulduğunu açõklamõştõ. Ancak gazeteciler 9-11 ve 12 Şubat tarihlerinde Alibaba Mahallesi’nde, 23-26-37 Şubat’ta Aktuluk, 21 Şubat’ta Geyiksuyu, 23 Şu- bat’ta da Yolkonak köyündeki yardõm dağõtõmlarõnõ görüntülemişti. Muhtarlarõn açõklamalarõ da yardõmlarõn şubat ayõ boyunca devam ettiğini ancak eski tarihli tu- tanaklar imzalatõldõğõnõ ortaya koyuyor. Moğul- tay Mahallesi muhtarõ Yusuf Çelik, 27 Şubat’ta ellerinde savcõlõk yazõsõ olan polislerin geldiğini belirterek, “Yardımların durdurulduğunu söy- leyerek bana bir tutanak imzalattılar ve tu- tanağın bir kopyasını ise vermediler. Yar- dımların 27 Şubat’ta durdurulduğunu söyle- diler” dedi. Çelik, polislerin birkaç gün sonra ye- niden geldiğine dikkat çekerek, “Bu kez de eski tutanak iptal oldu. Geçmiş tarihli tutanak tutturmamız lazım dediler. Bana 8 Şubat ta- rihli yeni bir tutanak imzalattılar” diye konuştu. ‘Gel fatih olma barõş adamõ ol’ DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Hakkâri’nin Yüksekova ilçesinde düzenle- nen mitingde konuşan DTP Genel Başkanõ Ah- met Türk, Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan’õn “Davos fatihi” kesildiğini belirterek, “Fatih olmak, kan demek, gözyaşı demek. Gel fatih olma barış adamı ol” dedi. Oslo Oteli önünde düzenlenen mitinge DTP Genel Başkanõ Ahmet Türk, DTP milletve- killeri Hamit Geylani, Bengi Yıldız, Pervin Buldan, Fatma Kurtulan ve ilçe yöneticile- ri ile binlerce kişi katõldõ. PKK flamalarõ ve Ab- dullah Öcalan posterleri açan kitle, terör ör- gütü lehine sõk sõk slogan attõ. Mitingde “Sa- yın Ahmet Türk Kürdistan’ın kalbine hoş geldiniz” yazõlõ dövizler de taşõndõ. Mitingin açõlõş konuşmasõnõ yapan Hakkâ- ri Milletvekili Hamit Geylani, CHP Genel Baş- kanõ Deniz Baykal ve Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan’õn birbirlerini televizyon prog- ramlarõna ve meydanlara çağõrdõğõnõ belirterek, “Eğer yürekleri ve cesaretleri yetiyorsa Gever’e (Yüksekova’nın Kürtçe adı) gel- sinler, gelsinler bu meydanı görsünler. An- cak gelemezler çünkü sizin cevabınız belli- dir” dedi. Geylani’nin ardõndan söz alan DTP Genel Başkanõ Ahmet Türk ise operasyon ve baskõlarla sorunun çözülemeyeceğini belirte- rek, “Meclis’e girdiğimizden beri barış ve de- mokrasi için mücadele ediyoruz. Bu ülkede kanın durmasını istiyoruz. Ne gerilla, ne as- ker, ne de polis ölmesin. Artık yeter diyo- rum. Bu halkın tahammülü kalmadı” diye konuştu. CHP’nin İstanbul ve Ankara belediye başkan adayları hakkında karalama kampanyaları başlatıldı. OSMANİYE (AA) - MHP Genel Başkanõ Devlet Bahçeli, “Bu seçim sadece belediye baş- kanlığı, il genel meclisleri, belediye meclis üye- lerinin belirlenmesi değil, ülkemizin gelece- ğinin belirlenmesinde bir kilometre taşı ola- cak” dedi. Bahçeli, memleketi Osmaniye’nin Toprakka- le ilçesindeki Toprakkale Meydanõ’nda yurttaş- lara hitap etti. Bu seçimin önceki seçimlerden çok daha farklõ anlamlar içerdiğini belirten Bahçeli, hangi partiden olursa olsun oy verme çağõna ge- len herkesi, sandõk başõna giderek yüksek katõ- lõmõ sağlamaya çağõrdõ. 29 Mart seçimlerinin ta- rihi bir fõrsat olduğunu ifade eden Bahçeli şöy- le konuştu: “Sandığa vardığımızda geçmişte olanları iyi değerlendirmeli, vicdanımızın se- sini dinleyerek oyumuzu kullanmalıyız. Oy- larımızı ipotek altına aldırmayalım. Kendi ira- demizle oy verirsek Türkiye’de demokrasinin yerleşmesi imkânına kavuşuruz.” Toprakkale’nin yeni ilçe olduğunu ve gelişme potansiyelinin bulunduğunu belirten Bahçeli, ken- tin modernleşmesi, gelişmesi için belediye baş- kan adaylarõ Cevdet Uyduran’a destek veril- mesini istedi. Mitinge katõlan bazõ vatandaşlarõn “açız, açız” diye bağõrmasõ üzerine Devlet Bah- çeli şöyle devam etti: “Onu bizden önce AKP’ye söyleyeceksiniz. Türkiye’deki işsizlik, kimsesizlik, bütün bunları dikkate alarak bu seçimin önemli olduğunu vurguluyorum. Türkiye’nin durumunun ne olduğunu çok iyi biliyoruz. Yanan, yaşanacak olan krizi çok iyi biliyoruz. Türkiye’deki açlık ve yoksulluğu çok iyi biliyoruz. İşte bunları aşabilmek için, ma- halli seçimlerde AKP’ye bir ihtarda, uyarıda bulunmakta yarar var. Bunu yapmadığımız takdirde yolsuzluk, yoksulluk ve kimsesizlik devam edecektir.” ‘Bu seçim ülkenin geleceğini belirleyecek’ MHP LİDERİ BAHÇELİ TUNCELİ VALİLİĞİ TÜRK, BAŞBAKAN’A SESLENDİ Düzce’de CHP Genel Baş- kanı Deniz Baykal’a yükle- nen Sezer, “Vatandaş inim inim inliyor, Başbakan, Bay- kal ile kavga ediyor. O kav- ga vatandaşın durumun iyi- leştirilmesi kavgası mı, yok- sa kayıkçı kavgası mı? Ya- pabiliyorsanız milletin der- dine çare bulun. Türkiye’de millet inim inim inliyor ama fildişi kulelerde siyaset ya- panların işi başka. Birileri inancımızı kullanmaya çalı- şıyor, birileri Atatürk üze- rinden siyaset yapıyor.” Baykal’a sert çıktı Sezer, hükümetin ekonomiyle ilgili olumlu açõklamalarõna tepki gösterdi