Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Eski Faşistler -
Tarikatçılar...
Yasadışı telefon dinlemeleri, el altından dinci,
tarikatçı ve yandaş medyaya sızdırılan “sözde bel-
geler” karşısında Türkiye Cumhuriyeti’nin savcıları
ne yapıyor?
Bu ülkenin Atatürkçü, laik, demokrat, yurtsever
aydınlarını, yazarlarını, yargıçlarını hedef göste-
ren “malum gazete” şimdilerde “kirli bilgileri”
manşetlere taşıyor.
Bu bilgileri manşetlere taşıyan din bezirgânla-
rı Başbakan’ın özel uçağında konuk oluyor.
Mustafa Balbay’ın, Cumhuriyet Kitapları’ndan
çıkan “İran Raporu” kitabına göz attığınızda, ora-
da “İran Kara Kuvvetleri Harp Silah ve Araçları Du-
rumu” raporunu görürsünüz.
Raporda, her şey açık açık yazılmıştır. Deniz
ve Hava Kuvvetleri bölümünde ise İran’ın elin-
de ne kadar uçak, helikopter, savaş ve mayın ta-
rayıcı gemisi, denizaltı bulunduğu, bunların sa-
yısı, modelleri, nerelerde konuşlandırıldığı gra-
fiklerle gösterilmiştir.
Ayrıca füzeler ve roketlerin cinsi, menzili, sayıları
yer almıştır.
Balbay, “Suriye Raporu” kitabında da aynı ve-
rileri grafiklerle ortaya koymuştur.
Sanki bunlar “gizli belge” gibi gösterilip man-
şetler atılıyor:
“Balbay’dan İsrail’e servis!”
Mustafa Balbay daha neler yapmış:
“Türk Silahlı Kuvveleri’nden bu ‘gizli belgeleri’
ele geçirip İsrail’deki ‘e-posta’ adresine servis et-
miş.”
Okurlardan özür dileyerek, zibidi sürülerine ses-
leniyorum:
“Ohaaa!”
Balbay’ın sözünü ettiğim iki kitabı yıllar önce ba-
sıldı ve dağıtıldı.
O tarihte hiçbir savcı Balbay’ın iki kitabında yer
alan, İran ve Suriye’nin “askeri savaş yapısı”nı
gösteren bu veriler için soruşturma açmadı.
Askeri veriler günümüzde internet sitelerinde do-
laşıyor.
İsteyen her zaman ulaşabilir.
Soner Yalçın’ın “odatv.com” internet sitesinde
yazdığı gibi, gazetecinin mesleğinden kaynakla-
nan “bilgi ve belgeleri” arşivlemesi doğal değil
midir?
Aynı durum deneyimli gazeteci Hikmet Çiçek’le
Serhan Bolluk’un da başına gelmişti.
Çiçek ve Bolluk’un yazdıkları ortada. Merak
eden 2000’e Doğru ve Aydınlık dergilerine, ki-
taplarına bakabilirler.
Devlet içindeki örgütlü çeteleri, Gladyo’yu,
faili meçhulleri, silahlı güçleri ortaya çıkaran
saygın meslektaşlarımızdır.
“Odatv.com”dan bir alıntı yapıyorum:
“...Ne Hikmet Çiçek’miş bu adam, yok yok! Her
olayın belgesi var. Hikmet Çiçek kim biliyor mu-
sunuz?
Evet biz biliyoruz ve iddia ediyoruz: Ergene-
kon’un finans kaynağı. Nasıl mı?
Hikmet Çiçek Türkiye’nin ilk siyasi banka soy-
guncusudur. 1971 yılında Denizli Ziraat Ban-
kası’nı soydu; 4.5 milyon lira götürdü. Sonra pa-
ralarla birlikte yakalandı. 16 yıl cezaevinde yattı.
Diyeceksiniz ki, ee paralar da Hikmet Çiçek’le
ele geçirilmiş, nasıl finans kaynağı olabilir?
Evet olamaz.”
Soner Yalçın’ın yazdığı gibi ne kasap, ne bak-
kal ne de manav!
Balbay gibi gazeteci... Araştırmacı... Serhan da
öyle...
Hem Balbay’ın hem Bolluk’un hem de Çiçek’in
Susurluk sürecinde neler yaptıklarını biliyoruz.
Peki o tarihte dinciler, Fethullahçılar, Nazlı mı
Nazlı Hanım’lar Mümtazer’ler ne diyordu:
“Vatanı için kurşun atan da kurşun yiyen de kah-
ramandır!”
Geçmişte Çiçek’e, Bolluk’a, Adnan Akfırat’a
da yargısız infaz yapıldı. Şimdi ise Mustafa Bal-
bay’a, Tuncay Özkan’a yapılıyor, Gürbüz Ça-
pan’a akla gelmedik iftiralar atılıyor.
Türkiye’nin Atatürkçü, cumhuriyetçi, özgür-
lükçü, yurtsever, demokrat seslerini sustur-
mak istiyorlar.
AKP yandaşı olmazsan, hukuktan, demokra-
siden söz edersen Ergenekoncu ve darbecisin.
Yaşamımız boyunca “Ne şeriat ne darbe” de-
dik ve demeyi sürdüreceğiz.
Sivil faşizmin ayak seslerini duyuyorum...
Demokrasi ve özgürlük maskesiyle ortalıkta do-
laşan yalakaların ise ne mal olduklarını, dinci te-
levizyon kanallarından nasıl “nemalandıklarını”
çok iyi biliyorum.
Eski faşistler, dönekler, tarikatçılar, dinciler el
ele, kol kola!...
Bu ülkede laik, demokrat, cumhuriyetçi, solcu
olmak suç!..
Tarikatçı, dinci, AKP yandaşı olmak demok-
ratlık öyle mi?
Haydi oradan, başka kapıya!
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212 343 72 69
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
musakart yahoo.com
AİHM: Özgür
Radyo haklı
STRASOBURG
(AA) - AİHM, Özgür
Radyo’nun 30 günlük ya-
yõn yasağõ üzerine yaptõğõ
başvuruda, Türkiye’yi
haksõz buldu. Özgür Rad-
yo’nun bağlõ olduğu şir-
ket adõna yapõlan başvu-
ruyu değerlendiren
AİHM, “Avrupa İnsan
Haklarõ Sözleşmesi’nin
ifade özgürlüğüyle ilgili
10. maddesinin ihlal edil-
diği” hükmünü verdi.
Türkiye, 7 bin 500 Avro
tazminat cezasõ ödeyecek.
Öğrenciden
Akman’a protesto
İZMİT (AA) -
RTÜK Başkanõ Zahit Ak-
man, Kocaeli Üniversitesi
İletişim Fakültesi’nde dü-
zenlenen toplantõya gelişi
sõrasõnda protesto edildi.
Akman’õ “Deniz Fene-
ri’nden gelen paralarla
kaç şirket kurdun?” şek-
lirde protesto eden bir öğ-
renci üniversitenin özel
güvenlik elemanlarõ tara-
fõndan uzaklaştõrõldõ.
Gülen’in akrabası
beraat etti
İstanbul Haber
Servisi - Hürriyet gazete-
si köşe yazarõ Ahmet Ha-
kan Coşkun’u “tehdit etti-
ği” öne sürülen Fethullah
Gülen’in akrabasõ Kema-
lettin Gülen’in beraatõna
karar verildi. İstanbul 1.
Sulh Ceza Mahkeme-
si’ndeki duruşmada hâ-
kim, Coşkun’un, köşe ya-
zõsõnõ okuyan sanõğõn
müştekiyi arayarak, “Eğer
parti kapatõlõrsa görürsün
mantar tabancasõ mõ pat-
lar, yoksa başka bir şey
mi patlar?” dediğini belir-
terek, “bu sözlerin tehdit
olarak algõlanmasõ halin-
de muhatabõnõn müşteki
olmayacağõnõ” söyledi.
Patlamada
2 tutuklama
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) - Keçiö-
ren’de önceki gece mey-
dana gelen ve çevredeki
araçlarda hasara yol açan
patlamayla ilgili biri er, 2
kişi tutuklandõ. Patlama-
ya DM-41 savunma tipi
el bombasõnõn neden ol-
duğu belirtildi.
Yargıtay, ‘kayıp
trilyonu’ iade etti
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) - Yargõ-
tay 4. Hukuk Dairesi, ka-
patõlan Refah Partisi’nin
1997 yõlõ Hazine yardõmõ-
nõn, sahte belgelerle har-
canmõş gibi gösterildiği
iddiasõyla açõlan “Kayõp
Trilyon” davasõnõn tem-
yiz incelemesinde, dava
dosyasõnõn eksiklikler ne-
deniyle yerel mahkemeye
iadesine karar verdi.
Mahkeme, Necmettin Er-
bakan ile Rõza Ulucak’õn,
Hazine zararõnõn 2 milyon
644 bin 616 TL’lik kõs-
mõndan sorumlu oldukla-
rõna karar vermişti.
AKP’de
görevden almalar
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) - AKP
Merkez Karar ve Yöne-
tim Kurulu’nun (MKYK)
toplantõsõnda bazõ ilçe
başkanlarõ görevlerinden
alõndõ. Kargõ (Çorum), İp-
sala (Edirne) Yazõkonak
(Malatya), Güroymak
(Bitlis), Sarayönü (Kon-
ya), Anamur (Mersin),
Akõncõlar (Sõvas) ilçe baş-
kanlarõnõn görevlerinden
alõndõğõ belirtildi.
Tutuklu çocuklar
için eylem
ADANA /
DİYARBAKIR
(Cumhuriyet Bürosu) -
Diyarbakõr ve Adana’da
çeşitli tarihlerde olaylara
karõştõklarõ ve polise taş
attõklarõ iddiasõyla
yargõlanan, haklarõnda 23
ile 40 yõla kadar hapis
istenen 250 çocuk için
mektup eylemleri yapõldõ.
Mektuplar, başta
TBMM olmak üzere çok
sayõda kurum ve
kuruluşa gönderildi.
TÜBİTAK’ın “Bilim ve Teknik” dergisinin mart sayısı Darwin kapağıyla çıkacakken sansürlendi.
11 MART 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
Deniz Baykal, Adalet Bakanõ Şahin’in ‘Cezalar artacak’ sözlerine tepki gösterdi
‘Telekulak rejime tehdit’ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP Genel Başka-
nõ Deniz Baykal, Adalet Ba-
kanõ Mehmet Ali Şahin’in
“telekulak olaylarının önlen-
mesi için cezaların arttırıla-
cağına” ilişkin sözlerine tepki
gösterirken “Telekulak düze-
ni rejimi tehdit ediyor, de-
mokrasi ayıbı. Başbakan’ın
resmi telekulağı var” dedi.
Baykal, önceki gün Giresun
mitinginden dönüşü sõrasõnda
özel uçakta geziye katõlan ga-
zetecilerle sohbet etti. Baykal,
Adalet Bakanõ Şahin’in tele-
kulak olaylarõnda cezalarõn art-
tõrõlacağõna ilişkin sözleriyle
ilgili soruya şu yanõtõ verdi:
“Ağırlaştırmayı bırakın, siz
varolan yasayı işletebiliyor
musunuz? Şu anda Türki-
ye’de demokratik rejimi teh-
dit eden en önemli konular-
dan biri telekulak konusudur.
Hiçbir demokratik ülkede
örneğini göremeyeceğiniz bir
telekulak düzeni var. Sadece
Başbakan’ın şahsen atadığı
bir yönetimin kontrolünde
70 milyonu dinleme imkânı
veren bir düzen oluşturul-
du. Telekomünikasyon İleti-
şim Başkanı’nı başbakan şah-
sen atıyor, denetleme organını
da kendisi atıyor. Bu kurulun
Başbakan’a servis yapması
öngörülüyor. İstibdat dö-
nemlerinin kurumu olan jur-
nalciliği, hafiyeliği akla geti-
riyor. Bu konu Anayasa Mah-
kemesi önünde. Bir an önce
Anayasa Mahkemesi’nin ka-
rar almasını bekliyoruz.”
Baykal, bir soru üzerine “si-
yasetçiler arasındaki tartış-
maları mahkemeye taşımayı
çok uygun görmediğini” vur-
gularken “Başbakan ağzını
bozarsa, ağzının payını ver-
mek benim görevim” dedi.
Baykal, dün düzenlediği basõn
toplantõsõnda da gazetecilerin
çeşitli sorularõna yanõt verdi. Bu
konular ana başlõklarõyla şöyle:
AKP’ye yüzde 52 hedefi:
En son seçimde aldõğõ oy ora-
nõnõn yerel seçimde hangi ora-
na tekabül ettiğini söyledim.
AKP’nin onu alacağõnõ tahmin
ettiğimi söylemedim. Yerel se-
çimlerde iktidar lehine bir du-
rum söz konusu. Son seçimde
aldõklarõ yüzde 47’ye 5 puan ek-
lemek gerek... Başarõ çõtasõ
milletin takdiridir. Ne kendimiz
için ne de başkalarõyla ilgili bir
çõta koymadõm.
Validen il başkanı yaptın:
Tunceli Valisi derken şimdi
de Aydõn çõktõ. Aydõn Valisi,
devletin memurunu, amirini
resmi yazõyla meydana çağõrõ-
yor. Başbakan da çõkõp, bir za-
manlar valiler il başkanõydõ,
diyor. 80 yõl önceki tecrübeyi
bugünkü uygulamalara dayanak
yapmaya çalõşõyor. Sen 80 yõl
öncesini bõrak, sen bugün vali-
yi il başkanõ gibi kullanõyorsun.
Darwin sansürü: Darwin
adõna alerji duymak, bir bilim
adamõ olarak 200. yõlõnda tar-
tõşmasõ, hatõrlatõlmasõnõn en-
gellenmesi ihtiyacõ içine giril-
mesi hangi saplantõlarõn, hangi
peşin fikirlerin, hangi dogma-
tik anlayõşõn bilimsel örgütle-
rimize hâkim olduğunu göste-
riyor.
Kürtçe mevlit: Herkesin Al-
lah’a kendi dilinden ulaşmasõ-
nõ çok doğal buluyorum. Her-
kesin kendi anadilinde ibaret
edebileceğini düşünüyorum.
Keşke biz de Türkçeyi ibadetin
her biçiminde özgürce kullan-
ma anlayõşõ içinde olsak.
Baykal da işin içinde: (İnsan
Haklarõ Komisyonu’na yazõ-
lan mektuptaki ifadelerle ilgili
soru üzerine) Belgeler tam or-
taya çõksõn, görelim. Bu dö-
nemde böyle tespitler yapõl-
masõ beni şaşõrtmõyor. Önemli
olan masum birçok insanõn bü-
yük acõlar içinde yaşamak zo-
runda kalmasõ, pek çok insan
cezaevinde, bir büyük facia
yaşanõyor.
Fethullah Gülen’in sözleri:
Siyasal, sõcak, güncel tartõş-
manõn tam “öz”ünde yer alan
bir değerlendirme. “GA-
TA’kulli”ye nazire olsun diye
söylemiyorum. İşin “öz”ünü
kavramõş.
TÜİK Başkanı’nın açıkla-
maları: “Sorumluluk bizde
değil” anlayõşõ dile getiriliyor.
TÜİK elini yõkayõp çõkmaya ça-
lõşõyor. Vatandaş ne yapsõn.
Dolardaki yükseliş: Eğer
sabit kur politikasõ uygulanõyor
olsaydõ, yüzde 50 devalüas-
yon yapmõştõk. Başbakan, ye-
ni, radikal bir program önere-
miyor. Krizden söz edilmesini
kendi başarõsõzlõğõ gibi algõlõ-
yor. Ekonomi, siyasetin önüne
geçti. Çok ağõr bir manzara.
Türkiye’de rejimi tehdit eden en önemli konulardan
birinin yasadõşõ dinlemeler olduğunu söyleyen CHP Genel
Başkanõ Deniz Baykal, “Sadece Başbakan’õn şahsen atadõğõ
bir yönetimin kontrolünde 70 milyonu dinleme imkânõ veren
bir düzen oluşturuldu. İstibdat dönemlerinin kurumu olan
jurnalciliği, hafiyeliği akla getiriyor” diye konuştu.
‘Felaket
tellallığı
yapmayın’
CHP ve MHP liderini enflasyon artõşõ-
na sevinmekle suçlayan Erdoğan, Bahçeli
ve Baykal’a ‘Seçimde birinci olamazsanõz
koltuğu bõrakacak mõsõnõz’ diye sordu.
SERMET ÇUHADAR
ELBİSTAN - Başba-
kan Tayyip Erdoğan,
AKP birinci parti ola-
mazsa siyaseti bõraka-
cağõ yönündeki açõkla-
malarõnõ anõmsatarak,
“Siz birinci parti ola-
mazsanız siyaseti, kol-
tuğu bırakacak mısı-
nız? Sayın Baykal, Sa-
yın Bahçeli önce buna
cevap verin” dedi.
Erdoğan, 20 yõldõr
MHP tarafõndan yöneti-
len ve MHP’nin kalesi
durumundaki Kahra-
manmaraş’õn Elbistan
ilçesinde 30 bin kişiye
seslendi. Mitingde
AKP’nin ekonomik ba-
şarõlarõnõn inkâr edildi-
ğini savunarak “Biraz
ekonomi biliyorlarsa
bunları görmemezlik-
ten gelemezler” dedi.
Küresel kriz nedeniy-
le enflasyonun bir ara
yüzde 11’e çõktõğõna dik-
kat çeken Erdoğan, bu
duruma CHP lideri De-
niz Baykal ile MHP li-
deri Devlet Bahçeli’nin
sevindiklerini savundu.
Erdoğan, şunlarõ söyle-
di: “Enflasyon bir ara
bu kriz sebebiyle yüz-
de 11’e çıktı, Baykal da
Bahçeli de, çünkü bun-
lar ruh ikizidir, zil ta-
kıp oynayacaklar, o
kadar sevindiler. Fela-
ket tellallığı yapmayın.
Bu ülke kaybederse be-
raber kaybedeceğiz.”
Erdoğan, Baykal’a yö-
nelik eleştirilerini,
“Baykal diyor ki, ‘yüz-
de 52’nin altõnda oy alõr-
sa AKP bu düşündürür’
diyor. Yaa sen beni bı-
rak da, sen ne alacak-
sın ona bak” dedi.
Obama tepkisi
Daha sonra Malat-
ya’ya geçen Erdoğan
Atatürk Kapalõ Spor Sa-
lonu’nda açõlõş törenine
katõldõ. Erdoğan’a sa-
londaki bir kadõn, “İs-
rail’e destek vererek
Gazze’yi vurdurdunuz,
Obama’ya destek ve-
rerek nereyi vurdura-
caksınız?” diyerek ba-
ğõrdõ. Korumalar 2 kişi
olduğu öğrenilen kadõn-
larõ salondan çõkardõ.
‘Gözaltına alınmaktan yoruldum’
Mersinli çiftçi Öncel, Erdoğan’õn kente her gelişinde gözaltõna alõnmaktan bunaldõğõnõ
söylerken, AKP’li Üskül, hürriyet kõsõtlamasõnõn söz konusu olmadõğõnõ ileri sürdü
NAZMİ AKDAĞ
MERSİN - Mersin Cumhuriyet Başsav-
cõlõğõ, Başbakan Recep Tayyip Erdo-
ğan’õn geçen pazar günü Mersin’de düzen-
leyeceği miting öncesi çiftçi Kemal
Öncel’in gözaltõna alõnmasõyla ilgili olarak
soruşturma başlattõ.
Erdoğan’õn 3 yõl önce Mersin’i ziyareti
sõrasõnda protesto gösterisi yapõnca Başba-
kan tarafõndan “Ananı al da git” diye ters-
lenen çiftçi Kemal Öncel, benzer bir olayõ
daha önce de yaşadõğõnõ anõmsatarak, Erdo-
ğan’õn Mersin’i her ziyaretinde gözaltõna
alõnmaktan yorulduğunu söyledi. Pazar gü-
nü hukuki boyutun işlemediğini belirten
Öncel, şöyle konuştu: “Polis beni kahve-
de, halkın içinde aldı. Götürmeyin de-
dim. Çünkü benim için sıradan bir gün-
dü. Ama onlar için kritik bir gündü. Be-
ni götüren polisin bu konuda suçu yok.
Birilerinin çekincesi var. Geçen yıl da
Başbakan geldiğinde beni götürmüşler-
di. Artık yeter. Ben çok acılar çektim. 3
yıl boyunca hep sustum. Doğruluktan
şaşmadım. Bu durum beni bunaltıyor.”
TBMM İnsan Haklarõ Komisyonu Baş-
kanõ ve AKP milletvekili Zafer Üskül ise
Öncel’in hürriyetinin kõsõtlanmasõ gibi bir
iddianõn söz konusu olmadõğõnõ savundu.
Önce seçmen sayõsõ artõşõnda hile imasõnda bulundu, sonra da ‘Sözlerim çarpõtõldõ’ dedi
TÜİKBaşkanõkafakarõştõrdõANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Türkiye İstatistik Kuru-
mu Başkanvekili Ömer Top-
rak’õn seçmen sayõsõndaki 6
milyonluk artõşla ilgili “Geç-
mişte otobüsle taşımayı kim-
ler yapıyordu? Teknolojiye
onlar da adapte oldu” sözleri
tartõşma yarattõ.
Referens gazetesine konuşan
Toprak, Adrese Dayalõ Nüfus
Kayõt Sistemi’yle (ADNKS)
birlikte 6 milyon artan seçmen
sayõsõyla ilgili, özetle şunlarõ
söyledi: “Bazı evlerde oldu-
ğundan çok kişinin yaşıyor
gözükmesi son derece makul.
İnsanların her zaman sebep
olabileceği şeyler. Şöyle dü-
şünün: Geçmişte otobüsle ta-
şımayı kimler yapıyordu? On-
lar bu sefer bunu da yapıyor-
lar. Teknolojiye onlar da
adapte oldular. Daha fazla
söyletmeyin. Adam kendi be-
lediyesinde mi kullanmak is-
tiyor oyunu? Adam gidiyor
orada bir evde gösteriyor va-
tandaşı.”
MHP Grup Başkanvekili Ok-
tay Vural, Toprak’õn basõna
yansõyan sözlerinin, siyasi ira-
denin seçmen tabanõ üzerinde
doğrudan doğruya oynayabile-
ceğini ifade eden bir itiraf ola-
rak değerlendirilmesi gerektiğini
söyledi. Vural, “Bir gecede 5
milyon insanı birtakım ad-
reslere ışınladılar. Bunların
listesi partinin elinde. Bu par-
ti, ölen, yer değiştiren kişilerin
yerine oy kullandırtmak için
bir organizasyon yaparsa bu-
nu nasıl engellersiniz” dedi.
Toprak, haberin birçok med-
ya organõnda yer almasõ üzeri-
ne dün Anadolu Ajansõ’na açõk-
lama yaptõ. Gazeteye verdiği de-
meçte geçmişteki nüfus sayõm-
larõyla ADNKS’yi karşõlaştõr-
dõğõnõ belirten Toprak, sözleri-
nin çarpõtõldõğõnõ savundu.
Adrese dayalõ
nüfus kayõt
sisteminde hile
olabileceği yönünde
açõklama yapan
TÜİK Başkanõ, dün
sözlerinin yanlõş
anlaşõldõğõnõ savundu.
MHP’li Vural’a
göre ise Toprak’õn
sözleri bir itiraf.
Erdoğan’dan Baykal ve Bahçeli’ye