24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 4 ŞUBAT 2009 ÇARŞAMBA 8 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr Türk gemisi serbest Dış Haberler Servisi - Somalili korsanlar, 15 Aralõk’ta Aden Körfezi’nde kaçõrdõklarõ bir Türk gemisini serbest bõraktõ. Denizcilik Müsteşarlõğõ’na bağlõ Arama Kurtarma Merkezi, MV Bosphorus Prodigy (MV Boğaziçi Harikasõ) adlõ Antigua-Barbuda bayraklõ kargo gemisinin önceki gün serbest bõrakõldõğõnõ bildirirken geminin sahibi olan İstanbul merkezli İskomarine Denizcilik ve Ticaret şirketi açõklama yapmadõ. Gemideki 3 Türk ve 8 Ukraynalõ personelin durumunun iyi olduğu belirtildi. İsrail’de El Cezire tepkisi Dış Haberler Servisi - İsrail’de adõnõ açõklamayan bir yetkili, Gazze saldõrõlarõnõn ardõndan ilişkileri askõya alan Katar’da merkezi bulunan El Cezire televizyonu çalõşanlarõnõn İsrail’de ya da Batõ Şeria’da çalõşma izni almasõnõn bundan sonra zorlaşacağõnõ belirtti. Yetkili, dün haber ajansõ AFP’ye yaptõğõ açõklamada, “Katar İsrail’le ilişkileri keserek bu engelleri kendisi yarattõ” dedi. İsrail Gazze’deki tünelleri vurdu Dış Haberler Servisi - İsrail uçaklarõnõn Gazze Şeridi’ni Mõsõr’a bağlayan tünelleri vurduğu duyuruldu. Gazze Şeridi’nin Refah bölgesindeki görgü tanõklarõ ve Hamas yetkilileri, İsrail’in Gazze’yi Mõsõr’a bağlayan tünelleri vurduğu bildirdi. Tünellerin vurulmasõnõn, bugün sabah erken saatlerde, Gazze Şeridi’nden İsrail’in Aşkelon şehrine roket atõlmasõna cevap niteliğinde olduğu söyleniyor. İsrail Gazze Şeridi’ne 27 Aralõk’ta başlattõğõ ve 22 gün süren saldõrõlarõnda da Mõsõr’a uzanan tünelleri vurmuştu. Başbakanlık’ta Sudanlı konuk ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ülkesinde soykõrõm yapmakla suçlanan Sudan Devlet Başkanõ Ömer el Beşir’in yardõmcõsõnõ Ankara’da ağõrladõ. Uluslararasõ Ceza Mahkemesi tarafõndan hakkõnda savaş suçlarõ, insanlõğa karşõ suçlar ve soykõrõm iddialarõyla tutuklama emri çõkarõlmasõ istenen El Beşir’in geçen yõl Cumhurbaşkanõ Gül’ün davetlisi olarak Türkiye’ye resmi ziyarette bulunmasõnõn ardõndan, bu ülkeden bir ziyaret daha gerçekleşti. Beşir’in Kõdemli Yardõmcõsõ Ali Osman Muhammed Taha, Başbakan Erdoğan tarafõndan dün kabul edildi. 198 göçmen kurtarıldı Dış Haberler Servisi - Endonezya donanmasõ, Sumatra yakõnlarõnda benzini bitmiş bir teknede aç ve susuz kalan yaklaşõk 200 Myanmarlõ göçmeni kurtardõ. 22 kişinin öldüğü teknede sağ kalmayõ başaran 198 kişinin hastaneye kaldõrõldõğõ bildirildi. Kurtarõlan yolcular, Müslüman olduklarõ için Myanmar’dan kaçarak Tayland’a çalõşmak için gittiklerini, Taylandlõ yetkililerin kendilerini dövdükten sonra tekneye bindirdiğini ve üç hafta boyunca denizde sürüklendiklerini belirttiler. İtalya’daki iktidar ortağõ partinin milletvekili Matteo Salvini Türkiye’nin AB adaylõğõnõ değerlendirdi: ‘Homojen Avrupa istiyoruz’ASLI KAYABAL MİLANO - Nettuno’da pazar gü- nü Hintli bir göçmeni ateşe vererek ağõr yaralanmasõna yol açan 3 gen- cin sorgularõnda “Eğlenmek için yaptık” diye konuşmasõ, İtalya’da õrkçõlõk tehlikesini yeniden gündeme getirdi. Geçen hafta Lampedusa’da kapalõ tutulduklarõ barõnma merke- zinin kapõlarõnõ kõrarak kasabaya da- ğõlan ve sõnõr dõşõ etme merkezini Lampedusa halkõyla birlikte protes- to eden 1500 dolayõnda kaçak göç- men de yaklaşan isyanõn ilk sinyal- lerini verdi. İtalya’da geçen yõl sağ koalisyo- nun başa gelmesinden bu yana göç- men karşõtlõğõ ve õrkçõ saldõrõlarda bü- yük artõş gözlenirken bu eğilimin simgesi durumundaki parti Kuzey Birliği Silvio Berlusconi hükümeti- nin göçmen politikasõnda ağõrlõklõ bir rol üstleniyor. Döner yerine risotto Umberto Bossi’nin lideri olduğu Kuzey Birliği ayrõca, Türkiye’nin AB üyeliğine karşõ tavrõyla biliniyor. Bir süre önce parti yönetimi İtal- ya’daki Müslümanlarõn cami inşa et- mesinin yasaklanmasõnõ öngören bir yasa teklifi verdi. İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldõrõlarõnõ protesto için gösteri yapan Müslümanlarõn, Milano’daki Duomo Katedrali’nin önünde namaza durmasõna sert tep- ki veren Kuzey Birliği milletvekili Matteo Salvini de “Müslümanlar bundan böyle Duomo’ya adım at- masın” diye konuştu. Kuzey Birliği, Milano’da Türk kebapçõlarõn kent merkezinde döner satmasõna izin vermeyeceğini du- yurdu. Türk dönerine karşõ Mila- no’nun risottosunu ön plana çõkarma mesajõ veren parti, döner dükkânla- rõnõn İtalyan kentlerinin tarihi doku- sunu bozduğunu gerekçe gösterdi. Gençlerin birinci tercihi Tüm göçmenlere ve özellikle Ro- manlara karşõ ayrõmcõ bir siyaset iz- lese de Kuzey Birliği, Nisan 2008 se- çimlerinde 3 milyon oy almayõ ba- şardõ ve şu anda siyasetle uğraşmak isteyen gençlerin tercih ettiği birin- ci parti konumunda. 2004 yõlõnda Avrupa Parla- mentosu’na seçilen, 2008 ge- nel seçimlerinde ise İtalyan parlamentosuna Kuzey Birliği milletvekili olarak giren Mat- teo Salvini, partisinin tartõşmalõ göçmen politikasõ ve İtalya’da tõrmanan õrkçõlõk konusunda Cumhuriyet’e konuştu. - Kuzey Birliği, Nisan 2008 seçimlerinde büyük bir başarı elde etti ve Ber- lusconi hükümetinin ortağı olmayı başardı. Bu başarı- nın ardındaki nedenleri an- latır mısınız? M.S. - Biz kaçak göç- menlik ve güvenlik konu- larõndaki çalõşmamõzla seç- menden 3 milyon oy al- mayõ başardõk. Başka siyasi partilerden farklõ olduğumuz bir nokta, tüm seçim kampanyasõnõ meydanlarda, semtlerde halkla doğrudan yüz yüze gelerek yürütmemiz oldu. Öteki partiler genelde televizyonu kullanmayõ tercih etti. - Göçmen vatandaşlar, Duomo Meydanı çevresinde kitap satan Senegalli gençler sürekli kont- rollerden, polisin oturma izni sormasından ve kötü muamele- den yakınıyor... M.S. - Şehir merkezinde kitap satan gençler ya da kõrmõzõ õşõkta camõnõzõ silmeye gelen Roman vatandaşlar üzerinde küçük de ol- sa bir kontrol olmasõnda bir sa- kõnca yok. Milano’da her kültür- den insan mevcut. Bu kişilerin yüz- de 90’õ bir sorun oluşturmuyor ama Milano San Vittore Cezaevi’nde tutuklu bulunanlarõn yüzde 80’i de göçmenler. Duomo’da kitap sata- rak yaşamõnõ kazanan gençlerin belki oturma izni yok ama kim ol- duklarõnõ bilmemiz gerek. Eğer onlar aşõrõ kontrolden ya- kõnõyorlar ise bu hükümetin gü- venlik adõna görevini yerine ge- tirdiğine işaret ediyor. - Ancak hükümet gerek Ro- manlar, gerekse göçmenler ve Lampedusa’daki barınma merke- zinde insanlık dışı koşullarda tu- tulan Afrikalılar konusunda çok sert bir çizgi izliyor. İçişleri Bakanı Roberto Maroni, sınır dışı etme- lerin artacağını duyurdu... M.S. - Milano’da 4-5 bin Roman mevcut. Bu vatandaşlar için hükümet her yõl yaklaşõk 5 milyon Avro har- cõyor. Sadece Milano’da 50 adet Roman kampõ var. Ama Romanlarõn bu topluma uyum sağlamalarõnõ bek- lemek çok güç. Yüzde 90’õ zaten bu- nu önemsemiyor. Kuzey Birliği bu vatandaşlara yardõmcõ olabilmek için elinden geleni yapõyor. Bence çok bi- le yapõyoruz! Lampedusa küçük bir kasaba, bu ka- dar göçmeni kaldõramaz. Çoğunlukla Tunus’tan gelen Afrikalõlarõn ülkele- rine geri gönderilmesi doğru bir karar. Maroni’nin çizgisini destekliyorum. - Yeni camilerin inşa edilmesini yasaklamak amacıyla bir yasa önerisi verdiniz. “Her semte bir ca- mi açılmalı” diyen Milano Kardi- nali Dionigi Tettamanzi ile ters düştünüz. Demokrasiyle ne kadar örtüşüyor aldığınız bu karar? M.S. - İtalya’da temel sorun kök- tendinci İslamõ yorumlamakta odak- lanõyor. Milano’da kimse Jenner Cad- desi’ndeki camiden ötürü kaygõ duy- muyor. Birkaç hafta önce Milano’da uluslararasõ terorizmle bağlantõlõ 10 sa- nõk gözaltõna alõndõ. İtalya’ya uyum sağlamõş, iş güç sahibi kişiler. Ama sü- permarketleri, karakollarõ ve Duo- mo’yu havaya uçurmaktan konuşu- yorlardõ doğal bir biçimde. Bizim kaygõmõz, bir camiye gitti- ğimiz zaman dayanak noktasõ olacak bir yetkilinin olmamasõ. Kilisede bir tek piskopos var. Milano’da görüştü- ğüm Müslümanlar açõsõndan din bir tür yasa, yasama ve mantõk yürütme biçimi. Başka dinlerde gözlemleme- diğim bu karmaşa kaygõlandõrõyor bizi. Evet, cami inşasõ için bir yasak- lama önerisinde bulunduk; bunu biraz da İtalya’daki camilerin inşasõnõ kimin finanse ettiğini, camide görevli ima- mõn ne tür bir formasyon aldõğõnõ de- ğerlendirebilmek için yaptõk. Çünkü ben muhatap olduğum kişinin kim ol- duğunu bilmek istiyorum. Karşõmda her zaman var olan bir piskopos yok ki! Bu öneri parlamentoda tartõşõlacak. - Lucca Belediyesi’nin ardın- dan partiniz Milano’da kebaba karşı bir haçlı seferi başlattı... M.S. - Kebap dükkânlarõ son birkaç yõlda hõzla çoğaldõ. Ne yazõk ki kebap kültürü İtalyan kentlerinin tarihi do- kularõyla uyuşmuyor. Kebaba karşõ de- ğiliz ama kent merkezinde satõş yap- malarõna karşõ çõkõyoruz. Banliyö semtlerinde satõş yapmalarõna kimse bir şey demiyor. Kebap satõşlarõ piz- za, risotto satõşlarõnõ geçti. Kendi ulusal mutfağõmõzõ unutur olduk. Bu yönde Lucca Belediyesi’nin İtalyan fast-food’unu desteklemek amacõyla kebap dükkânlarõna kent merkezinde izin vermemesini destekledik. Mila- no’da da benzer bir uygulama için gi- rişimde bulunacağõz. - Bir başka tartışma konusu ilk- öğretimde uygulamaya konulan “uyum sınıfları”. Muhalefet ya- bancı ülkelerden gelen çocukların ayrımcılığa uğradığını öne sürdü... M.S. - Ne yazõk ki uyum sõ- nõflarõ siyasete malzeme edil- di. Yabancõ ülkelerden gelen öğrencilerin konuk ülkenin dilini en hõzlõ biçimde öğre- nebilmelerine olanak veren uyum sõnõflarõ Avrupa’da bir- çok ülkede mevcut. Konu bü- yütüldü ve büyük bir tartõşma koptu. Uyum sõnõflarõ, İtal- yanca bilmeyen ve öğretim döneminde yabancõ bir ülke- den gelen öğrencilerin yo- ğunlaştõrõlmõş İtalyan dili öğ- reneceği sõnõflar. Finlandi- ya’dan Avusturya’ya, Hol- landa’dan Fransa’ya birçok ülkede işliyor bu yöntem. İtal- yanlar da Avustralya’ya gitti- ği zaman İngilizceleri yetersiz ise uyum sõnõflarõna alõnõyor. Ardõndan Avustralyalõ öğ- rencilerle birlikte devam edi- yor. İtalyancayõ öğrenenler İtalyan öğrencilerle birlikte devam ediyor okula. İtalya’da yükselen sağõn temsilcisi Kuzey Birliği Partisi milletvekili Matteo Salvini’ye göre 3 milyon oy almayõ başarmalarõnõn arkasõnda, kaçak göçmenlere ve İslami köktendinciliğe karşõ mücadeleleri yer alõyor. Cami inşaatlarõnõn durdurulmasõnõ, kent merkezlerinde kebap dükkânõ açõlmasõnõn yasaklanmasõnõ savunan milletvekili, Berlusconi’nin Erdoğan’a verdiği sözlere rağmen Türkiye’nin AB üyeliğine karşõ. (Fotoğraflar: YILDIZ ÇELİK) İtalya’da hükümetin göç politikalarına yönelik protesto eylemleri sürüyor. Roma’da geçen hafta düzenlenen gösteriye çoğu göçmen ve öğrenci yaklaşık 1000 kişi katılmıştı. ÇİMEN TURUNÇ BATURALP BRÜKSEL - Avrupa Parlamentosu’nda tartõşõlan yasadõşõ göçmen işçi çalõştõran firmalara yönelik yeni yasa tasarõsõ, Avrupa Birleşik Solu tarafõndan tepkiyle karşõlandõ. Birleşik Sol’dan Giusto Catania, tasarõnõn zaten katlanõlamaz koşullarda yaşayan insanlarõ zor durumda bõrakõrken ceplerini doldurmaktan başka bir derdi olmayan işverenlerle mücadelede yetersiz kaldõğõnõ savunarak, kendi gruplarõnõn bir başka azõnlõk raporu hazõrladõğõnõ kaydetti. Bir başka Birleşik Sol milletvekili de “Yasadışı göçmenlerin düşük ücretler karşılığında, AB vatandaşlarının yapmak istemediği işleri yaptıklarını ve istismar edildiklerini” ifade etti. Tartõşma sõrasõnda, yaşanan ekonomik kriz sürecinde yasadõşõ işçilerle değil, onlarõ suiistimal eden işverenlerle mücadele edilmesi gerektiği savunuldu. Yasadõşõ göçü önlemeyi amaçlayan yasa tasarõsõnda yasadõşõ göçmenlerin geri gönderilmesini de içeriyor. REFERANDUM ISRARI ‘Türkiye üyelik için prematüre’ - Kuzey Birliği, hep Türkiye’nin AB üyeliğine kar- şı tavır aldı. Bu yönde bir referendum önerdiniz. Si- zi ürküten nedir? M.S. - Evet Kuzey Birliği, İtalyan parlamentosunda Tür- kiye’nin AB’ye üye olmasõna karşõ olan tek siyasi parti. Bu konuda referendum yapõlmasõ amacõyla bir yasa önerisi bi- le verdik. İtalya’da ne yazõk ki Avrupa’yla ilişkilere dair hiçbir konuda oylama yapõlmõyor. Avro’ya geçilirken de Romanya, Bulgaristan ve diğer Doğu Avrupa ülkelerinin AB’ye giriş sürecinde de referenduma gidilemedi. Bence AB çok hõzlõ bir biçimde genişlemenin faturasõnõ ödüyor. Romanya’nõn AB üyesi olmasõ birçok sosyal soru- nu da beraberinde getirdi. Suç vakalarõ arttõ, Rumen vatan- daşlar sayõca çoğaldõ. Aşõrõ bir genişlemeye karşõyõz. Tür- kiye’ye gelecek olursak, yakõn gelecekte 95 milyon nüfusa sahip olacak büyük bir ülke Türkiye. AB’ye tam üye olma- sõ durumunda, kontrolü eline almasõ ve baskõn gelme tehli- kesi söz konusu. Türkiye’nin üyeliği için düşünülen tarih 2015 olabilir. Daha önce tam bir üyelik düşünmek çok güç. - Bu konuda sizi en çok kaygılandıran nedir? M.S. - Türkiye’nin AB’ye tam üye olmasõ durumunda, Gü- ney İtalya için ayõrdõğõmõz tarõm fonlarõ bütünüyle silinebilir. Ayrõca Avrupa’nõn kültürel, sosyal ve dinsel açõdan ho- mojen bir kimliğe sahip olmasõ gerektiğine inanõyoruz. Tür- kiye yüzde 90’õ Müslümanlardan oluşan bir ülke ancak so- run dinsel bir meselenin ötesinde, sosyal ve kültürel bir me- sele olarak tartõşõlabilir. Bizim bir başka kaygõmõz da, İs- lamda dinin yasa gibi görev görmesi tehlikesi. Türkiye büyük bir ülke ve bence AB’ye üyeliği için he- nüz prematüre. Şu aşamada tam bir üyeliğin çeşitli sorunlara neden ola- cağõnõ tahmin ediyoruz ama ekono- mik düzeyde bir ortaklõk ilişkisinde sakõnca görmüyoruz. - Ama Berlusconi İzmir’e gel- diğinden Türkiye Başbakanı Er- doğan’a çok farklı bir tablo çizdi? M.S. - Berlusconi ile bu konuda hep zõt düştük. Ama sadece Berlusconi ile değil (solcu politikacõlar) Massimo d’Alema, Fausto Bertinotti ve Ro- mano Prodi’yle de. Hepsi Türki- ye’nin AB’ye üyeliğini savunuyor. Berlusconi “Türkiye AB’ye girecek” dediği zaman biz “Hayır” diyoruz. - Hükümetin otoriter bir çizgi izlediği eleştirilerini na- sıl yorumluyorsunuz? M.S. - Prodi hükümeti göçmen politikasõ konusunda hiç- bir adõm atmadõğõ için halk göçmen vatandaşlara karşõ tep- ki göstermeye başladõ. Yabancõ düşmanlõğõ tehlikesi ilk de- fa Prodi hükümeti döneminde doğdu. Kontrole sõrtõnõ çe- viren hükümetler, yabancõ düşmanlõğõ ve õrkçõlõk tehlike- sine zemin hazõrlar. Kuzey Birliği’nin yabancõ düşmanlõ- ğõ ve õrkçõlõğa karşõ panzehir olduğunu düşünüyorum. Ber- lusconi hükümetini otoriter bir çizgi izlemekle eleştiren Fa- miglia Cristiana (Hõristiyan Aile) dergisinin yayõn yönet- meni Don Sciortino’ya tavsiyem bir rahip olduğu için cen- net ve ruhlarla ilgilenmesi, siyaseti bir yana bõrakmasõ. Ben otoriter bir rejim tehlikesi görmüyorum. - Son yıllarda Avrupa ülkelerinde sağ partiler seçim- lerde sol partilere oranla daha başarılı oldu. Sizce neden? M.S. - Sanõrõm, sağõn göçmenler, kamu güvenliği ve iş- sizlik konularõnda izlediği politikalar belirleyici oldu. Bu bir süreç, belki 10 yõl sonra her şey tersine döner. Avru- palõ sol partiler salon siyaseti yaptõ. Biz meydanlarda hal- kõn yanõndaydõk. - Türkiye-Avrupa ilişkisinde ufukta nasıl bir gelecek görünüyor? M.S. - Haziran 2009’da Avrupa Parlamentosu seçimle- ri var. Yeni AB üyelerinin alacağõ kararlar önemli. Gele- cek 10 yõl içinde durum bugünkünden çok farklõ olabilir. Belki gelecek söyleşiyi Türkiye’de yaparõz... ‘Erdoğan dostlarının kim olduğunu unuttu’ Dış Haberler Servisi - Başbakan Re- cep Tayyip Erdoğan’õn, Davos’taki Gazze panelini, protesto ederek terk et- mesinin yankõlarõ sürüyor. Amerikan Wall Street Journal (WSJ) gazetesi, Davos olayõna ilişkin olarak Erdoğan’a ağõr eleştirilerin yöneltildi- ği bir yoruma yer verdi. Yazõda, “Türk Başbakanı dostları- nın kim olduğunu unuttu” denilerek Erdoğan’õn, geçen hafta Davos’ta “sah- neyi tepinerek terk etmeden önce İs- rail Cumhurbaşkanı Şimon Peres’e mecazi bir ayakkabı attığı” belirtildi. “Erdoğan’s chutzpah” başlõklõ yazõda kullanõlan İbranice kökenli İngilizce “chutzpah” kelimesi ise “küstahlık, cü- ret ve saygısızlık” anlamõnõ içeriyor. Yorumda “Erdoğan’ın Peres’e yaşlı ve yalancı diyerek birdenbire patla- ması, misafirperverlik ve tolerans ile ta- nınan Türkiye’nin itibarını lekeledi” ifadeleri kullanõldõ. Sorunun sadece Er- doğan’õn üslubu olmadõğõ savunularak İs- rail ve ABD’nin, Ortadoğu’da Türki- ye’nin “tek dostları” olduğu görüşü di- le getirildi. Yazõda, “Türkiye’de Ame- rikan karşıtlığı ve antisemitizm yük- seliyor ve Erdoğan’ın çıkışı, bu iki konuda yardımcı olmayacak” denildi. Peres’in Erdoğan’a “İstanbul’a her ge- ce 100 füze atılsa ne yapardınız” soru- suna işaret edildiği yorumda, Türkiye’nin PKK ile verdiği mücadeleye dikkat çekildi ve “Eğer Peres’e sempati duyabilecek biri varsa o da Erdoğan olmalıydı” ifa- desi kulllanõldõ. Arapların son kahramanı mı? Time dergisinde yer alan yazõda ise Arap dünyasõnõn önce Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’õ, daha sonra da İran Cum- hurbaşkanõ Mahmud Ahmedinejad’õ kahraman olarak gördüğü, Erdoğan’õn Davos’taki çõkõşõyla, son kahraman olarak ortaya çõktõğõ savunuldu. Derginin Kahi- re büro şefi Scott MacLeod imzalõ, “Türk siyasetçi, Arapların son kahra- manı mı oldu?” başlõklõ yazõda, Gaz- ze’deki durumun, Mõsõr Cumhurbaşkanõ Hüsnü Mübarek’in õlõmlõlõğõnõn ve Su- riye Devlet Başkanõ Beşşar Esad’õn “mi- litan” tavrõnõn, bu iki liderin, Filistinlile- re yardõm konusundaki yetersizliklerini tekrar ortaya çõkardõğõ ileri sürüldü. Araplarõn, Erdoğan’õn bu çõkõşõndan memnuniyet duyduğunu kaydeden dergi, Arap liderlerin, İsrail’in üstesinden ge- linmesinde nasõl kuvvetten düşmüş ol- duklarõnõn Gazze’deki saldõrõlar ile tek- rar ortaya çõktõğõnõ belirtti. Erdoğan’õn Da- vos’taki kõzgõnlõğõnõn bir bölümünün, İsrail’in barõş yerine savaşõ tercih etme- siyle bağlantõlõ olduğuna şüphe bulun- madõğõ ifadesine yer verildi. Yazõda Er- doğan’õn, İsrail ile Araplar arasõndaki ara- buluculuk girişimiyle değil, İsrail yöne- timine yönelik açõklamalarõyla “kahra- man” olduğu belirtildi. İran’la ittifaka itilmemeli İsrail’de yayõmlanan Haaretz gazete- sindeki makalede “Türkiye ile yakın bir ilişki, İsrail için kritik önem taşıyor. Er- doğan ile kavga etmemeliyiz. Krizi yumuşatma ve bağları onarma yolunu bulmalıyız. Bu, (seçimlerden sonra) Ku- düs’te kurulacak yeni hükümet için acil bir misyon olacak” denildi. Bar-İlan Üniversitesi Siyasi Bilim- ler Bölümü öğretim üyelerinden Ami- kam Nachmani imzalõ makalede, İs- rail açõsõndan en büyük tehlikenin Türkiye’nin İran ile bir ittifaka itilmesi olduğu vurgulandõ. AB YASADIŞI GÖÇMEN İŞÇİLERE ÇÖZÜM ARIYOR AFP WSJ, Başbakan’a atfen hem cüret hem küstahlõk anlatan chutzpah kelimesini kullandõ ABD gazetesi WSJ’deki yorumda, “Erdoğan’õn Peres’e yaşlõ ve yalancõ diyerek birdenbire patlamasõ, misafirperverlik ve tolerans ile tanõnan Türkiye’nin itibarõnõ lekeledi” ifadeleri kullanõldõ. Salvini
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear