24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B DEFNE GÖLGESİ TURGAY FİŞEKÇİ Nalbandyan ile Deveciyan Biri komşu ülkenin bakanı, öteki büyük bir Av- rupa ülkesinin önde gelen siyaset adamlarından. Güncel siyaset içinde ikisinin adıyla da sık sık karşılaşıyoruz. Biri Nalbant, öteki Deveci. İsimlerinin Türkçe olmasına şaşmalı mı, yok- sa aynı toprakların insanlarıyız, bundan doğal ne olabilir mi demeli? Gerçi nalbant, Arapça nal ile Farsça bend sözcüklerinin birleşmesinden ortaya çıkmış ama Türkçede yerleşmiş. Bu iki mesleğin bir ortak yanı da geleneksel tarım toplumunun uğraşları olması. Köklü bir geçmişe işaret ediyor. Nalbandyan’ın geçmişini bilmiyorum ama Deveciyan’ınki çok ilginç: Dedesi Karekin De- veciyan (d. 1868) 1914-1918 arası İstanbul Ba- lık Hali’nin müdürlüğünü yapmış. 1915’te ya- yımlanmış, alanının ilk kitabı olma özelliği ta- şıyan “Türkiye’de Balık ve Balıkçılık” adlı bir yapıtı var. Babası Roland Deveciyan (d.1901) İs- tanbul’da doğmuş, Galatasaray Lisesi’ni bi- tirmiş. Bir burs kazanıp Fransa’ya giderken pasaportuna ne akla hizmetse, “Türkiye’ye geri dönemez” damgası vurulmuş. Fran- sa’da düdüklü tencereyi bulan ünlü bir mühendis olmuş. Fransız vatandaşlığına geçme önerilerini, “Ben Türk vatandaşı- yım” diyerek kabul etmemiş ve vatansız olarak ölmüş. 1946 doğumlu Patrick Deveciyan, işte bu babanın oğlu. Aynı toprağın insanları arasında kimi zaman kardeş kavgasından öte anlaşmazlıklar çıkabi- liyor. Emperyalist güç savaşları, halkları birbi- rine düşman eden en büyük etken. Yüzyıllarca bir arada yaşamış insanlar, bir bakıyorsunuz bir- birini boğazlıyor. Akılla, mantıkla, sağduyuyla açıklanabilir bir şey mi? Günlük siyasetle uğraşan dar görüşlüler, kü- çük hesaplarla anlık kazanımlar peşinde ko- şarken, emperyalizmin uzun erimli planları tıkır tıkır işliyor. Halkları birbirine düşürüp kavga et- tirerek kendi egemenliğini sürdürmektir bu an- layış. Yüz yıldır, Ortadoğu böyle yönetiliyor. Sevan İnce adlı yurttaşımızın 6 Ekim 2006 günlü yazısından kimi bölümleri, bu politikala- ra içerden bir tepkiyi göstermesi bakımından bu- raya alıyorum: “Gerçeği, benden ve benim gibilerden baş- kası bilemez. Bizler, hadiseleri birinci ağızdan din- lemiş kişileriz. Bizler Türk Ermenileriyiz. Bizler tek tip hikâye dinlememişizdir. Mesela, dedem, Erzincan’daki çiftliklerinden abisinin alınıp götürülüşünü ve onu kurtarmak için başçavuşa bir eşek yükü altın fidye verdi- ğini anlatırdı. Ne abi dönmüş, ne altınlar. Anneannem, köydeki Ermeni delikanlıların nasıl silahlandırılıp çeteci yapıldıklarını anlatır- dı. Üniformalarını yabancı lisan konuşanlar ge- tirmiş. Büyükbabam, Kayseri’de tüm sülalesini kur- tarmak için çırpınan Osmanlı yüzbaşısı Sinan’ı ağlayarak anlatırdı. Sayesinde o sülaleden kim- senin kılına zarar gelmemiş. Bizler, katliam hikâyeleri dinlediğimiz gibi, bir Ermeni arkadaşı tehcire giderken askerin önü- ne yatan Türklerin; veya, yurtlarına geri dön- düklerinde onlara tekrar kucak açan Türk kom- şuların hikâyeleri ile de büyüdük. Kısası şudur: Tebaanın bir kısmı emperyalist güçlerin gazına gelip ayrılıkçılık yapmıştır. Bu- na kızan Osmanlı hükümeti bölgede tehcir ka- rarı almıştır. Günün şartlarına göre tehcir (göç) zor koşullar altında gerçekleşmiştir. Sürgünler, çoluk çocuk muhtelif şekillerde kırılmış ve kıyı- ma uğramıştır. Bu kırılma, hastalık ve açlık se- bebiyledir. Hastalık dışındaki ölümler, sürgün- lerin yanlarında götürdükleri altın paraları gasp etmeyi amaçlayan bölgenin eşkıyaları tarafından yapılmıştır. O bölgede bu olayların cereyan et- tiği esnada, ülkenin batı bölgelerinde yaşayan Ermenilerin aynı şekilde bir zulme uğramadığı göz önüne alınırsa, buna bir soykırım denemez. Kaldı ki, söz konusu 1.5 milyon Ermeni sayı- sı, ölü sayısını değil kayıp sayısını ifade eder. Biz Türk Ermenileri, iyi biliriz ki: Anadolu, bu olay- lar esnasında veya sonrasında, Müslüman olmuş Ermenilerle doludur. Bu kişiler, daha sonra ser- best olmasına rağmen kendi dinlerine dönme- mişler ve geçmişlerini gizledikleri için kayıp ha- nesine yazılmışlardır.” turgay@fisekci.com GÜNER YÜREKLİK BERLİN - Bu yõl 59’uncusu düzenlenen Uluslararasõ Berlin Film Festivali (Berlinale), ya- rõn akşam “Berlinale-Palast” sinemasõnda ya- rõşma dõşõ gösterilecek Tom Tykwer’in “The In- ternational” adlõ yeni filminin dünya ilkgöste- rimi ile başlõyor. Özellikle “Koku” (Parfüm) ve “Lola Rennt” isimli filmleriyle tanõdõğõmõz Alman yönetmen Tykwer “The Internatio- nal”da, terörü ve savaşlarõ finanse eden bir bü- yük bankanõn yasadõşõ kirli işlerini anlatõyor. ABD-Alman ortak yapõmõ yüksek gerilimli filmde Clive Owen, Naomi Watts, Armin Mül- lerStahl başrolleri paylaşõyorlar ve filmin bazõ sahneleri, Berlin, New York, Milano gibi büyük kentlerin yanõ sõra İstanbul’da da geçiyor. “Wettbewerb”, “Panorama”, “Uluslararası Genç Filmler Forumu”, “Çocuk ve Gençlik Filmleri Şenliği”, “Yeni Alman Filmleri”, “Av- rupa Film Marketi”, “Retrospektif” ve “Hom- mage” gibi bölümlerden oluşan Berlinale’de bu yõl yine 600 kadar film gösterilecek. Ancak bu kadar film arasõnda ne yarõşmada, ne de diğer bö- lümlerde Türkiye’den bir tek film yok. Sadece Reha Erdem’in Türkiye-Yunanistan- Bulgaristan ortak yapõmõ bir filmi, “Hayat Var” Uluslararasõ Genç Filmler bölümünde gösterilecek. YARIŞMA FİLMLERİ (wettbewerb) Wettbewerb bölümünde bu yõl 18 ülkeden 18 film Altõn ve Gümüş Ayõ ödülleri için yarõşacak. Ancak diğer bölümlerde olduğu gibi yarõşmada da yer alan filmlerin büyük bir çoğunluğunun çok ülkeli ortak yapõm olmasõ dikkat çekiyor. Örneğin Stehen Frears‘in “Cheri” ismini verdiği ve Mic- helle Pfeifer ile Kathy Bates’in başrolde oy- nadõklarõ yeni filmi İngiltere, Almanya, Fransa ortak yapõmõ bir film. Bertrand Tavernier’nin, Tommy Lee Jones, John Goodman‘li “In The Electric Mist”i de Fransa/ABD ortak yapõmõ bir film. Yine ABD/İngiltere ortak yapõmõ bir diğer film ise Sally Potter’in “Rage”i. Bu filmde de başrolleri Judi Dench ile Jude Law paylaşõ- yorlar. Avrupa sinemasõnõn ünlü yönetmeni Franço- is Ozon da bu yõl yarõşmaya Fransa-İtalya ortak yapõmõ bir fõlmle, “Ricky” ile katõlõyor. Urugu- ay/Almanya/Arjantin/Hollanda ortak yapõmõ “Gigante” ile Romanya/İngiltere/Macaristan yapõmõ “Katalin Varga” ve Cezayir/Fransa/İn- giltere yapõmõ “London River” bu yõl Berlina- le’de merakla beklenen filmler arasõnda. Ulus- lararasõ Berlin Film Festivali’nin “olmazsa ol- maz”larõ arasõnda yer alan Hollywood sinema- sõ ise bu yõl da 3 filmle birden temsil ediliyor ya- rõşmada: Mitchell Lichtenstein’õn “Happy Te- ars” (Demi Moore, Parker Posey, Ellen Bar- kin), Oren Moverman’õn “The Messenger” (Ben Foster, Woody Harrelson) ve Richard Loncraine’in “My One And Only” (Renée Zell- weger, Kevin Bacon, Logan Lerman). Bu yõl yarõşmada İran, Asghar Farhadi’nin “Darbareye Elly” ve Çin Halk Cumhuriyeti de Chen Kaige’in “Forever Enthralled” adlõ filmleriyle temsil edilecek. Polonya sinemasõnõn usta yönetmeni Andrzej Wajda bu yõl da ya- rõşmaya yeni filmi “Tatarak” (Eyir Otu) ile ka- tõlacak. Almanya ise ortak yapõmla yer aldõğõ bir dizi filmin yanõ sõra Maren Ade’nin “Alle An- deren”i ile de yarõşmada temsil edilecek. TILDA SWINTON JÜRİ BAŞKANI Maurice Jarre’ye Altın Ayı Onur Ödülü Yarõşmada en iyileri belirleyecek 7 kişilik Uluslarara- sõ Seçici Kurul Baş- kanlõğõ’na Oscar ödüllü İskoçyalõ oyuncu Tilda Swinton getirildi. Berlinale’nin Altõn Ayõ Onur Ödülü bu yõl film müzikleri yapõmcõsõ Maurice Jarre’ye verilecek. Maurice Jarre’nin müziklerini yaptõğõ bir dizi film “Hommage” bö- lümünde gösteri- lecek ve 85 yaşõn- daki sanatçõya Altõn Ayõ Onur Ödülü 12 Şubat günü verilecek. 1962’de David Lean‘in “Lawrance of Arabia” ve 1965’te “Doktor Jivago“ adlõ filmlerine yap- tõğõ müzikle uluslararasõ üne kavuşan Jarre, daha sonra John Frankenheimer, Alfred Hitchcock, John Huston, Luchino Visconti ve Peter Weir gibi dünya sinemasõnõn önde gelen isimleriyle birlikte çalõşmõş 1978/79’da Volker Schlöndorf’un Oscar ödüllü “Teneke Tram- pet”inin de müziklerini yapmõştõ. 59. Uluslararasõ Berlin Film Festivali 14 Şu- bat akşamõ düzenlenecek görkemli bir törende ödüllerin açõklanmasõnõn, Altõn-Gümüş Ayõ heykelciklerinin dağõtõmõnõn ardõndan Costa Gavras’õn “Eden is West” adlõ kapanõş filminin yarõşma dõşõ gösterimi ile resmen sona erecek. SAYFA CUMHURİYET 4 ŞUBAT 2009 ÇARŞAMBA 12 KÜLTÜR kultur@cumhuriyet.com.tr 59. Uluslararasõ Berlin Film Festivali (Berlinale): ‘Altına Hücum’ başlıyor Kültür Merkezi - Brecht’in önemli eserle- rinden biri olan “Cesaret Ana ve Çocuklarõ” Se- maver Kumpanya’nõn çağdaş yorumuyla sah- nede. Gala, bugün saat 20.30’da Akatlar Kültür Merkezi’nde yapõlacak. Oyunu yöneten Işõl Ka- sapoğlu. Oyuncular Ahmet Kaynak, Burcu Do- ğan, Bülent Çolak. Sahne ve õşõk tasarõmõ Cem Yõlmazer’e, çevi- ri ise Yavuz Pekman’a ait. (0212 212 585 59 35) ‘Cesaret Ana ve Çocukları’ sahnede Mimar Sinan Güzel Sanatlar’da film gösterimleri... Kültür Servisi - Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sine- ma Televizyon Merkezi, İstanbul Goethe Enstitüsü ve Türk Güzel Sanatlar Vakfõ’nõn katkõlarõyla 10 Şubat Salõ-20 Mart Cuma arasõn- da on üç filmden oluşan toplu film gösterisi düzenliyor. Seçkide, Alman sinemasõnõn 1919-1933 yõl- larõ arasõ klasik dönemine ait çeşitli türlerdeki, sesli ve sessiz filmler bir araya getiriliyor. Sinema-TV Mer- kezi salonlarõndaki film gösterile- ri halka açõk. (0 212 274 98 70) ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Uluslararasõ Çukurova Sanat Günleri’nin 3.’sü 24-27 Nisan tarihleri arasõnda ya- põlacak. Türkiye’de Adana, Mersin, Si- lifke, Tarsus, Yenice, Antakya, İskende- run, Harbiye, Gaziantep; Suriye’de ise Halep kentinde eşzamanlõ bir programla Türkiye Yazarlar Sendikasõ (TYS) ile Arap Edebiyatçõlar ve Yazarlar Birliği’nin öncülüğünde gerçekleştirilecek etkinliğe Türkiye, Afrika, Ortadoğu ve Kafkas- lar’dan 50’nin üzerinde şair, yazar ve bi- lim adamõ katõlacak. Adana Büyükşehir Belediyesi Altõn Ko- za AŞ, Mersin Büyükşehir Belediyesi, Gaziantep Üniversitesi, İçel Sanat Kulübü gibi pek çok kurumun katõlõmcõ olduğu, çok sayõda kuruluşun da katkõda bulun- duğu etkinlik, bu yõl da geleneksel “Ye- relden Ulusala, Ulusaldan Evrensele” sloganõyla düzenlenecek. Etkinliğin ge- çen yõl Adana’da yapõlan açõlõş töreninin bu yõl Mersin’de, kapanõş töreninin ise Adana’da gerçekleştirileceğini belirten yetkililer, programda “Emek ve Aydın- lanma İçin...” temasõna uygun hazõrlanan resim, fotoğraf, karikatür sergileri, kon- serler, söyleşiler ve panellerin yanõ sõra dünya sinemalarõndan özgün filmlerin de gösterileceğini söylediler. Çukurova’da Sanat Girişimi adõna ya- põlan açõklamada, 3. Uluslararasõ Çuku- rova Sanat Günleri’ne Arap dünyasõnõn iki ünlü şairi Filistinli Semih el Kasım ile Lübnanlõ Jozef Harb’õn yanõ sõra Prof. Dr. Hüseyin Cuma (Suriye), Züher Cabbur (Suriye), Dr. Suud Kbaylet (Suriye), Musa Havamdeh (Filistin), Ve- fa el Hekim (Mõsõr), İntisar Abbas (Ürdün), Necva el Menestiri es Şerif (Tunus), Dr. Ali Akle Orsan (Suriye), Nazmiye Ekrad (Suriye), Meryem Hayrbek (Suriye), Prof. Dr. Elçin İs- kenderzade (Azerbaycan), Nihat Zi- yalan, Metin Fındıkçı, Sultan Su Esen, Selim Esen, Ahmet Say, Nursel Duru- el, Ali Uysal, Hakan Sürsal, Mario Le- vi, Turhan Günay, Namık Kuyumcu, Pelin Batu, Cuma Duymaz, Nilüfer Açıkalın, İrfan Yalçın, Adnan Gül, Sü- reyya Köle, Enver Eskisindı, Mu- hammet Güzel, Salih Bolat, Semih Poroy, Ersun Çıplak, Nilay Özer, De- mir Özlü, Sabit Kemal Bayıldıran, Nihat Ateş, Sezai Sarıoğlu, Hasan Hü- seyin Yalvaç, Cevat Çapan, Hale Seval, Kaplan Kozanoğlu, Aydan Yalçın, Gülümser Çankaya, Nazmi Bayrı, Ze- ki Karaaslan, Mehmet Ak, Bahattin Yıldız, İlhan Kemal, Fuat Çiftçi, Yaşar Öztürk gibi yazar, şair ve sanatçõlar ka- tõlacak. ETKİNLİĞEYAKLAŞIK50ŞAİRVEYAZARKATILACAK Uluslararasõ Çukurova Sanat Günleri nisanda yapõlacak 5 ŞUBAT 2009 PERŞEMBE SAAT: 12.00’DE 68 KUŞAĞININ ALEVİLİĞE BAKIŞI ve AYDINLANMA KONULU TOPLANTIDA; Değerli Araştırmacı Yazarımız CEMAL ŞENER ve 68liler Birliği Vakfı Temsilcisi NAMIK KEMAL BOYA İLE BULUŞUYORUZ SEN GELMEZSEN BİR EKSİĞİZ Yer: Karacaahmet Sultan Cemevi Duvardibi-Üsküdar İletişim: 0536 739 02 29 - 0505 815 10 17 0532 281 54 54 CUMOK İSTANBUL ÇAĞRISI www.cumokistanbul.org
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear