28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ekonomi@cumhuriyet.com.tr 21 ŞUBAT 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ 13 CMYB C M Y B İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Koşar Adım Başbakan Erdoğan’ın iktidar gücünü sonuna kadar kullanarak karşısına aldığı kitleler, kameralar önünde fren tutmayan, argo, öfke dozu artan konuşmalarına, tehditlerine bakılırsa devleti tüm kurumları ile ele geçirme, rejimi değiştirme operasyonunda adım adım değil, koşar adım yol alınmaya çalışılıyor. Başbakan’ın tek acelesi elbette yerel seçimler değil. Zamanın fena halde aleyhine işlemeye başladığının bilincinde. Kâbusun bir yüzünde, bu seçimlerle, oy sonucu lehine bile olsa, iktidar gücünde dengelerin tersyüz ol- masında dönüm noktasına gelinmiş olabileceği var. Diğer yüzünde ise elbette, AKP’nin iktidara geldiği yıl- larda arkadan gelen, olumlu doğru dürüst bir şeyler yapmadan görsel başarıya uçuran rüzgârların önünü kesecek biçimde ters yönde hız almış olması. Değişen dünya dengeleri, piyasalar krizinin Türkiye yansı- maları, Erdoğan hükümetlerinin icraatları ile bir- leştiğinde ortaya çıkan gelecek ayların tablosu öyle- sine ürkütücü ki... Seçim sonrasına kadar halka ne yutturulursa yut- turulsun, seçim sonrasına yutturulabilecek ilaç, reçete kalmıyor. Türkiye ABD değil ki. Dünya krizinin birinci dereceden sorumlusu ABD, emperyal odaklar, kanlı petrolün önlenemez yükselişinde en büyük payları topladıktan sonra, piyasalar krizinden yedikleri darbelere karşı birçok acil önlem paketi çıkardılar. Dünyanın doları kullanıyor olması sayesinde ABD, karikatürlere konu olan biçimde ormanları tüketip kâğıt kullanarak bastığı dolarlarla, batan şirketleri, bankaları kurtarma operasyonları, serbest piyasanın ruhuna rahmet oku- tan kamulaştırma projeleri yanında, tüketimi yeniden pompalayacak biçimde halka para, harçlık dağıtabiliyor. Dün dünya ekonomi yorumcuları, alternatifi ol- madığı için geçerli tek para doların kullanılması sayesinde, krizde de dünya para kaynaklarının ağırlıklı ABD’ye akmakta olduğunu anlatıyorlardı. AB, ABD’ye göre krizden çıkışta, toparlanmada çok şanssız kala- caktı. Çin toparlanmada ön sıralarda olabilirdi. Ama Türkiye, Erdoğan hükümetinin öncelikli kriz paketlerini ertelemesinin de katkısıyla, derinleşecek üretim, işsiz- lik, durgunluk krizlerine karşı çıkarabileceği kaynakları olmadığından giderek derinleşen krizin bedelleri ile yüz yüze gelmeye mahkûmdu. Biliyorsunuz, Başbakan Erdoğan da bugünlerde en çok krizi anımsatanlara kızıp köpürüyor. Geçmişteki övündüğü pembe tablonun dünya gidişine göre aslın- da parlak bir sonuç olmadığının ortaya konulmasını duy- mak istemiyor. Hele krizin saklanan sonuçlarının altının çizilmesi, hükümetin sorumsuzluğu bağlantılı geleceğe dönük katlanmakta olan kötü gidişi ağzına alanlara yönelik kontrol edilemeyen öfkesini, yok etme güdüsünü saklayamıyor. Ne zamandır yakınmaya kalkışan iş dünyası, meslek örgütleri, medyaya yönelik şantajların son çarpıcı sonucu Doğan Grubu’nun başına gelenler. Bilmem dikkatinizi çekti mi; insan hakları, demokrasi ile yüzde yüz ters, iktidar gücünü kullanarak halktan medyaya boykot çağrılarından istediği sonucu ala- mayınca, her yeni konuşmasında saldırgan, şantajcı üslubu nasıl da sınır tanımaz dozda artıyor. Bu ara- da çoktan çoğunluğu iktidar ya da İslamcıların elinde, ılımlısından radikaline medyada seçim, siyaset, saldırı politikalarında hem tırmanış hem de çizgi ittifakı tam. AKP, İslamcı cephedeki sonu gelmeyen, tırmanan yolsuzluklar, vurgunlar ile ilgili haberlerde sansürcü, kendilerine karşı cepheye yönelik saldırılarda ise sınır tanımaz. Gazeteciliğin, haberciliğin olmazsa olmaz kriterleri tümden rafta. Son yaşananlar, yakınan, hakkını arayan, olup bitenlerin haberlerini verenlere yönelik terör, o kadar etkin, o kadar çok cepheli bir iktidar gücü, saldırısı ile yürürlükte ki.. Örneğin Ergenekon davası kapsamında Ankara başkanının alınmasına karşı duran Odalar Bir- liği’nin Doğan Grubu’na yönelik vergiyle terbiye etme operasyonunda sesi soluğu çıkmıyor. Erdoğan iktidarı koşar adım, tehdit, şantajla yol al- ma çabasında, bir yandan da siyasal İslam kimliğine daha bir sıkı sarılmayı seçiyor. Yerel seçim kampan- yasında anayasa değişikliğinin gündeme getirilmesi, radikal İslami cepheden gelen eleştirilere kalkan; “desteğinizi kesmeyin, sizin de içinize sinecek iktidar icraatlarımız yolda” mesajı veriliyor. Radikal İslamcılar ise ortamdan çok güvenli, gerçek hedeflerini çoktan i- lan ettiler bile, Atatürk devrimleri, Cumhuriyet ilkeleri, laikliğin, siyasal İslamın baş düşmanı, ortadan kaldırıl- ması gerektiğini, hedefin İslamın kuralları ile yaşanacağı şeriat düzeni olduğunu açık açık söylüyorlar. ABD’nin ılımlı İslam modelinin İslamla çatıştığı, öyle bir şey o- lamayacağını, şeriattan vazgeçilemeyeceğini onlar bizden daha net anlatıyorlar... Sivil darbe ile şeriat rejimi ya gelecek ya da gidecek.. Bunun ortası yok... soner@cumhuriyet.com.tr Merkez indirdi, dolar 1.72’ye dayandı Faiz ve kurlar ‘sõrat köprüsü’nde Ekonomi Servisi - Merkez Bankasõ’nõn 1.50 puanlõk faiz indirimi dolarõ ateşledi. Dolar kuru dün gün içinde 1.72 TL’ye dayandõ. Dolar kurunun yükselmesinde agresif faiz indiriminin yanõ sõra, global piyasalardaki kaygõlõ hava etkili oldu. Merkez’in indirimiyle güne son 33 ayõn en düşük seviyesinden başlayan gösterge kâğõtta bileşik faiz ise dõş piyasalardaki artan kaygõlar ve kâr satõşlarõna paralel yüzde 15’li seviyelerin üzerine çõktõ. Serbest piyasada dolar günü 1.7060 TL’den kapattõ. Öte yandan ekim ayõndan bu yana dolar bazõnda yüzde 40’õn üzerinde değer kazanan altõn fiyatlarõ 1000 dolarõ aştõ. Comex’te işlem gören nisan ayõ vadeli altõn kontratõ dün 1002.3 dolarõ gördü. Borsalar tepetaklak Ekonomi Servisi - Dow Jones’un önceki gün son 6 yõlõn en düşük seviyesine düşmesiyle piyasalara hâkim olan tedirginlik Avrupa’yõ da sardõ. Dev bankalarõn kamulaştõrõlacağõ yönündeki kaygõlar, Dow Jones’un düşmesinde etkili olurken; endeks, önceki gün 7 bin 500 puanõn altõna geriledi. ABD’deki kan kaybõndan nasibini alan Avrupa piyasalarõnda ise kayõplar, Citigroup ve Bank of America’ya el konulacağõ söylentileriyle hõzlandõ. Almanya’da DAX yüzde 4 değer yitirirken, Fransa ve İngiltere borsalarõndaki kayõp da yüzde 3’ün üzerine çõktõ. IMKB ise hem yurtdõşõndaki olumsuz hava hem de Merkez’in cesur indirim kararõ ile günü yüzde 3.52 düşüşle 23 bin 579 puandan kapattõ. Piyasalar faizlerin 150 baz puan düşürülmesi ile ilgili kararõ, döviz rezervleri açõsõndan endişe ile tartõşõrken Merkez Bankasõ yeni bir kararla ani döviz çõkõşlarõnda kullanõlabilecek mekanizmalarõ iyileştirdi. Ekonomi Servisi - Merkez Bankasõ, önceki akşam açõklanan sürpriz faiz indiriminin piyasa- larda yarattõğõ şoku, dünden iti- baren geçerli olmak üzere döviz depolarõnõn vadesini uzatõp faiz oranlarõnõ düşürürerek dengele- meye çalõştõ. Piyasalar, önceki gün açõklanan ve gecelik borç- lanma faizini 150 baz puan bir- den düşüren kararõ, kurlarda bas- kõya neden olacağõ ve döviz re- zervlerini eritebilecek etkiler ya- ratabileceği endişeleri ile tartõ- şõrken Merkez Bankasõ dün aldõğõ kararla ani döviz çõkõşlarõnda kullanõlabilecek mekanizmalarõ iyileştirdi. Merkez Bankasõ dün de döviz depolarõnõn vadesini 1 aydan 3 aya, döviz depo piyasalarõnda borç verme faiz oranõnõ, dolar için yüzde 7’den yüzde 5.5’e, Avro için yüzde 9’dan yüzde 6.5’e dü- şürdü. TCMB’den yapõlan açõk- lamada, “bankalararası döviz piyasasında döviz likiditesi akışkanlığının arttırılmasını sağlayarak finansal sistemde- ki akışkanlığı ve kredi piyasa- larının etkin çalışmasını des- teklemek üzere çeşitli önlemler alındığı” belirtildi. Finans çevrelerine göre “ted- bir açısından önemli” sayõlabi- lecek dünkü kararõn döviz piya- sasõnõ doğrudan etkilemesi bek- lenmiyor. Şampiyonluktan 3.’lüğe Merkez Bankasõ’nõn son dört ayda yaptõğõ 5 puandan fazla in- dirimle yüzde 11.5’e çektiği ge- celik borçlanma faiz oranõnda Türkiye, belli başlõ ekonomiler içinde üçüncü sõraya geriledi. Faizde rekortmenliği yüzde 18’le İzlanda elinde bulunduruyor. Bu ülkeyi de yüzde 12.75’le Brezil- ya izliyor. Ekonomi Servisi - Merkez Ban- kasõ, şubat ikinci dönem beklenti anketi sonuçlarõnõ açõkladõ. Buna göre, yõl sonu enflasyon beklenti- si, tüketici fiyatlarõ endeksi (TÜFE) bazõnda yüzde 7.22’den yüzde 7.10’a gerilerken, daha önce yüz- de 0 olan büyüme, tahmini eksi yüzde 0.4’e geriledi. Yõl sonu ca- ri açõk beklentisi de 22 milyar 989.2 milyon dolara indi. İMKB’nin kan kaybı sürecek Ekonomi Servisi - Ata Yatõrõm’õn hazõrladõğõ Strateji Raporu’na göre 2009’un ilk yarõsõnda daralma, ikinci yarõsõnda liradaki değer kaybõ ve faiz indirimleri ile talep koşullarda göreceli ola- rak iyileşme olacak. Daralan ekonomiyle birlikte azalan şirket kâr- larõ ve ithalat vergilerinin toplam vergi gelirle- rini olumsuz yönde etkileyeceği bir yõlda hü- kümetin gelirlerde yüzde 19 artõş hedeflemesi- nin anlamlõ bulunmadõğõ raporda, bütçenin re- vize edilmesinin beklendiğine işaret edildi. Raporda 2009 ile ilgili şu tespitlere yer verildi: İMKB şirketlerinin kârlarõnõn ortalama yüz- de 6 oranõnda daralacağõnõ tahmin ediyoruz.  Bazõ şirketlerin vadesi gelen borçlarõnõ ye- ni borçlarla çevirmeleri durumunda nakit ser- maye ihtiyacõ olabilir.  Kötüleşen makroekonomiyle birlikte ta- kipteki krediler kaçõnõlmaz olarak artacak ve borçlanma maliyetlerini yukarõ çekecektir. Acısı sonra çıkacak Ziraat: 5 yıl özelleştirme yok GÜMÜLCİNE (AA) - Zira- at Bankasõ Genel Müdürü Can Akın Çağlar, Ziraat Bankasõ özelleştirmesini konuşmamak gerektiğini belirterek, “Çünkü 5 sene, kamu bankacılığı ‘in’ olacak, öyle gözüküyor. Zaten satmaya kalksanız, kime sa- tacaksınız” dedi. Çağlar, küresel kriz ortamõnda alacak ser- mayenin de bulunma- dõğõnõ, bu kadar büyük, kamulaştõrõlmõş bir yapõyõ satmaya kalkmanõn da çok kolay ol- m a d õ ğ õ n õ söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - EFG Yatõrõm, Merkez Bankasõ’nõn beklentilerin üze- rindeki faiz indirimini, “IMF ile bir anlaşmanın yapılmadığı bu ortamda TL artık önceden olmadığı kadar küresel piya- salarda ortaya çıkan risklere duyarlı durumda” ifadesiyle değerlendirdi. Değerlendirmede, “Hükümetin IMF ile bir an- laşma yapmamakta direttiği ve bütçenin ciddi biçimde bo- zulduğu bir dönemde yaptığı bu ve gelecek faiz indirimleri, dövize kaçışa yol açarak ya- tırımcı beklentilerinin bozul- masına ve olumsuz gelişmele- re neden olabilir. TL artık ön- ceden olmadığı kadar küresel piyasalarda ortaya çıkan risk- lere duyarlı durumda” dendi. Finansbank raporunda da “TL’nin cazibesinin iyice azalması dolar-TL kuru üze- rindeki yukarı yönde önemli bir baskı oluşturma potansi- yeline sahip duruma geldi” ifadesi yer aldõ. Yumruğunu kaldırırken gardını düşürdü PPK’nin önceki akşam yaptõğõ toplantõda sürpriz bir kararla politika faizlerini 150 baz düşüre- rek yüzde 11,5’e indirmesini değerlendiren İş Yatõrõm’õn raporunda, gerileyen emtia fiyatlarõ nedeniyle enflasyon konusunda rahatlayan TCMB’nin büyüme cephesindeki endişeleri ön plan- da tutmasõ “doğru”, ancak bundan sonrasõ “yanlõş” bulundu. Rapora göre, temel amacõ para- sal gevşeme ile kredi kanallarõnõ desteklemek olan TCMB’nin dõş şoklara karşõ “daha ölçülü” davranmasõ gerekiyor. Ayrõca mevcut hareketi destekleyecek bir maliye politikasõ da ortada yok. Bu yüzden önümüzdeki dönemde reel sektörün borç çevirme oranlarõnda gerileme ve re- zervlerde ciddi boyutta erime beklenmeli. Bu da Türkiye’yi dõş şoklara açõk hale getirecek. Ya- ni, “Yumruğunu çok kaldõran MB, ne yazõk ki gardõnõ düşürdü.” Ekonomi Servisi - The Economist der- gisi, imalat krizinin büyüklüğünün hâlâ tam anlaşõlmadõğõnõ vurgulayarak “Sanayi, Brezilya, Malezya ve Türkiye’deki gibi Doğu Avrupa’da da çöküyor. Çin’deki binlerce fabrika terk edilmiş durumda” diye yazdõ. The Economist, son sayõsõnda “İmalat sanayinin çöküşü”nü kapak yaptõ. İngiliz dergisi, başyazõsõnda sorunu değerlendi- rirken “Finansal kriz, bir sanayi krizi ya- rattı” görüşü dile getirdi. Sanayi üretimi- nin son üç ayda Amerika’da yüzde 3.6, İn- giltere’de ise yüzde 4.4 gerilediğine işaret edilen analizde çöküşün, imalat ürünleri ih- racatõna bağõmlõ ülkelerde daha büyük ol- duğu vurgulandõ. Dergi batan şirketlerin hü- kümetler tarafõndan kurtarõlmasõnõ eleştidi. Merkez Bankasõ’nõn sürpriz kararõnõn da etkisiyle dolar 1.72’ye yaklaştõ, faiz hareketlendi Ata Yatõrõm’õn araştõrmasõna göre 2009’da İMKB’de dalgalõ bir seyir bekleniyor ve şimdiki seviyeden daha da aşağõya inecek. Economist: Türkiye’de de sanayi çöküyor Beklentiler bozuluyor BÜYÜME EKSİYE DÖNDÜ İSTANBUL CUMOK ÇAĞRISI www.cumok.org 22 ŞUBAT 2009 PAZAR SAAT: 11.00 ŞUBAT AYI KONUĞUMUZ GÖZÜPEK GAZETECİ CAN ATAKLI KONU “DERİN DEVLET’TEN ERGENEKON’A, VE SEÇİMLERE DOĞRU SİYASETTE YOZLAŞMA” Tarih: 22 Şubat 2009 Pazar - Saat: 11.00 Yer: ANADOLU OTELCİLİK VE TURİZM MESLEK LİSESİ UYGULAMA OTELİ. (ETİLER NİSPETİYE CADDESİ, AK MERKEZ KARŞI SIRASI, KOÇ KÖPRÜSÜ YANI) İletişim: 0537 871 82 34 - 0532 344 57 22 - 0533 438 50 22 LÜTFEN YERİNİZİ AYIRTINIZ. AÇIK BÜFE KAHVALTI EDERİ 15 TL. KADIKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ İFLAS ERTELENMESİ DAVASI İLANI Dosya No: 2008/1043 Esas Davacõ İrem İnşaat Yapõ Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. vekili tarafõndan mahkememizde 2008/1043 Esas sayõsõ ile İflas Erteleme Kararõnõn Uzatõlmasõ davasõ açõlmõştõr. İflas erteleme kararõnõn uzatõlmasõnõ gerektiren bir durum bulunmadõğõ iddiasõnda ve davanõn reddi isteminde olan alacaklõlarõn ilan tarihinden başlayarak on beş gün içinde davaya itiraz etmeleri İcra İflas Yasasõ’nõn 158 ve 166. maddeleri hükümlerince ilan olu- nur. 19/02/2009 Not: Duruşma Günü: 24/02/2009 Saat: 13.45 Kadõköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi Duruşma Salonu Basõn: 9753
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear