Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
20 ŞUBAT 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Kanlı Eylemler...
Malatya Zirve Yayınevi katliamı nisan ayında iki
yılını dolduracak...
Peki iki yıl sonra görülen davada neler oldu?
Kanlı eylemden sonra bildiklerini anlatmak için
savcılığa başvuran, ancak Malatya’ya getirilip
sorgulanmadığı için susmayı yeğleyen Varol Bü-
lent Aral, iki yıl sonra çarpıcı savlarda bulundu.
Katliamın bir numaralı adı Emre Günaydın’ın açık-
laması üzerine “azmettirici” olduğu gerekçesiyle tu-
tuklanan Aral, sorgusunda bazı adlar verdi.
Milliyet’ten Gökçer Tahincioğlu’nun haberine
göre şöyle dedi sorgusunda:
“....Örgüt yöneticiliğinden suçlanmaktayım. Oy-
sa yasaya göre örgütün oluşabilmesi için hiye-
rarşik yapı lazım. Ben bu hiyerarşik yapıya dahil de-
ğilim. Emre Günaydın tüm suçu üzerime yıkmaya
çalışıyor. Adımı vererek, kendisine, başkalarının söz
verdiği çıkarların peşine düşmüş görüntüsü veriyor.
Sözünü ettiği Hacı adlı kişi, kendisi hastanede
yatarken gözetim altında tutan jandarma görev-
lisi Hacı Üstün olabilir.
Birileri anladığım kadarıyla kendisine dört çek sö-
zü vermiş. Kendisi adımı kullanarak bu kişilere me-
saj gönderiyor.”
Katliamın kilit adı Varol Bülent Aral, JİTEM’i işa-
ret ediyor, Malatya’da “Türkmenevi” ve “Türk-
meneli” derneklerinin kanlı eyleme destek ver-
diğini iddia ediyor.
Aral, bir ara yerel gazetelerde çalışmış... Adı-
yaman’da bir tarikatın “öğrenci evleri”nde kal-
mış... Büyük olasılıkla asker-sivil istihbarat bi-
rimlerinde bir dönem “eleman” olarak kullanılmış.
Son günlerde Türkiye’nin değişik yörelerinde
kilolarca patlayıcılar, silahlar ve mermiler bu-
lundu.
Kim gömdü bunları toprak altına?
Yasin Hayal’in, Trabzon İl Jandarma Komu-
tanlığı’nın “elemanı” olarak çalıştığını eniştesi Coş-
kun İğci açıklamıştı.
İğci, Hrant Dink cinayetinden aylar önce jan-
darmaya Yasin Hayal ve Ogün Samast’ın Hrant
Dink’i öldüreceğini bildirmişti...
Peki Jandarma ne yaptı?
Komutan Albay Ali Öz bu bilgiyi “sümen altı-
na” koydu...
Hrant Dink altı ay sonra Ogün Samast tarafın-
dan öldürüldü?
Hrant Dink’in öldürüleceğini hem jandarma
hem de polis biliyordu!
Eğer Dink, koruma altına alınsaydı bugün ya-
şıyor olacaktı.
Albay Öz ve beş asker şimdi “görevi ihmal” su-
çundan yargılanıyor. Gazetelerde Albay Öz’ün yar-
gılandığı haberlerini okuyunca, yıllar önce yazdı-
ğım “Ulucanlar Cezaevi Katliamı”nı anımsadım
ister istemez.
26 Eylül 1999’da gerçekleştirilen katliamda duy-
muştum Ali Öz’ün adını.
Katliamda on tutuklu yaşamını yitirmişti... Olay
yaklaşık on yıldır yargıdaydı ve bugüne dek bir so-
nuç çıkmamıştı.
Yazılarımda sık sık faili meçhul cinayetlere, kat-
liamlara değiniyorum...
Bu yüzden de 1994 yılında DYP’li Sadık Avun-
dukluoğlu başkanlığında hazırlanan “TBMM
Faili Meçhul Siyasi Cinayetleri Araştırma Ko-
misyonu”nun raporuna göz atıyorum.
Bu rapor TBMM Genel Kurulu’na neden geti-
rilip tartışılmadı?
Eğer tartışılsaydı bazı gerçekler ortaya çıkaca-
cak, Ahmet Taner Kışlalı, Necip Hablemitoğ-
lu, Hrant Dink, Rahip Santora bugün yaşıyor ola-
caklardı...
Uğur Mumcu cinayetinde, tüm kanıtlar ortadan
kaldırıldıktan sonra “tetikçilerin peşine” düşül-
dü....
TBMM Uğur Mumcu Komisyonu’na bilgi akı-
şı, istihbarat birimlerince durduruldu! Cinaye-
tin ardından ortaya çıkan tanıklar “yalancı” diye
nitelenip susturuldu!
Bunlar yetmedi, Uğur Mumcu adı verilen cad-
delerin, parkların adları “Milli Görüş”ün beledi-
ye başkanlarınca değiştirilip “intikam” alındı.
Namus sözü verenler tüm bu olup bitenlere
seyirci kaldı!
Hrant Dink cinayetinden nasıl bir sonuç çıka-
cak?
Tetikçi hapiste, eleman hapiste!
Albay Öz ve beş asker görevi ihmalden 6 ay-
2 yıl arası hapis cezasıyla yargılanıyor.
Cinayetin işleneceği önceden biliniyor.. ama ön-
lem alınmıyor.
Alın size hukuk!
Türkiye’de evrensel hukuk gerçekten işliyor
mu?
Toplum olarak biz bunları hak ediyor muyuz?
Karar sizin!
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212 343 72 69
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
musakart yahoo.com
Oğul Erbakan’dan
Erdoğan’a eleştiri
Haber Merkezi - SP
Genel İdare Kurulu Üyesi
ve eski başbakanlardan
Necmettin Erbakan’õn
oğlu Fatih Erbakan, parti
seçmenin yok olma ve var
olma seçimi olduğunu
belirterek “Partinin
amblemine, rengine,
albenisine, genel
başkanõnõn
külhanbeyliğine, afrasõna
tafrasõna bakarak
seçilmeyeceğini
anlatmamõz lazõm” dedi.
Zonguldak’taki belediye
başkan adaylarõnõn tanõtõm
toplantõsõna katõlan Fatih
Erbakan, “Parti seçerken
ilmi kriterlere, projelere
ve bugüne kadar ne
yaptõğõna bakõlmalõ” dedi.
‘İmamlar AKP
için çalışıyor’
Haber Merkezi - CHP
Kayseri Milletvekili Şevki
Kulkuloğlu, imamlarõn
AKP’nin seçim
çalõşmalarõna aktif olarak
katõldõklarõnõ ileri sürdü.
Kulkuloğlu, Devlet
Bakanõ Mustafa Sait
Yazõcõoğlu’nun
yanõtlamasõ istemiyle
verdiği soru önergesinde,
“Talas İlçesi Merkez
Cami İmamõ Yusuf
Bõyõklõ ile Yõldõztepe
Cami imamõ Durdu
Nurel’in cuma
hutbesinde, AKP
adaylarõnõn beldeyi
ziyaret ettiğini ve toplantõ
yapacaklarõnõ cemaate
duyurmalarõ medyada yer
aldõ. Kamu görevlisi bir
imamõn partinizin siyasi
çalõşmalarõna katõlõyor
olmasõnõ etik buluyor
musunuz? Yasal işlem
yapmayõ düşünüyor
musunuz” diye sordu.
Kamhi’den
İsrail ziyareti
TEL AVİV (AA) -
Türkiye’nin önde gelen
işadamlarõndan Musevi
asõllõ Jak Kamhi’nin
İsrail’i ziyaret ettiği
öğrenildi. Kamhi’nin,
İsrail Cumhurbaşkanõ
Şimon Peres tarafõndan
kabul edildiği, ayrõca
Dõşişleri Bakanõ ve
Kadima lideri Tzipi Livni
ile görüştüğü bildirildi.
İsrail’de yayõmlanan
Yedioth Ahranot
gazetesinin internet
sitesinde yer alan haberde,
Livni’nin “Türkiye
hakkõnda söylenmemesi
gereken sözler
söylenmiştir. Türkiye ile
İsrail arasõndaki ilişkiler
stratejiktir ve bu
ilişkileri eski düzeyine
getirmemiz önemlidir”
ifadelerine de yer verildi.
Unakıtan by-pass
ameliyatı oldu
NEW YORK(AA) -
Maliye Bakanõ Kemal
Unakõtan, ABD’nin
Cleveland kentinde by-
pass ameliyatõ oldu.
Bakan Unakõtan’a refakat
eden oğlu Abdullah
Unakõtan, “ameliyatõn
yüzde yüz oranõnda
başarõlõ geçtiğini” belirtti.
10 bin yeni
polis alınacak
MUĞLA
(Cumhuriyet) - 7. Seçim
Güvenliği Toplantõsõ için
Muğla’ya gelen İçişleri
Bakanõ Beşir Atalay, artõk
üniversite mezunu
olmayanõn polis
olamayacağõnõ, bu yõl
içerisinde 10 bin yeni
polis alõnacağõnõ duyurdu.
İzmir’den Muğla’ya gelen
Bakan Atalay, “2 ay
içerisinde MOBESE
izleme sistemi olmayan il
kalmayacak” dedi.
Baykal, Doğan Grubu’na vergi cezasõnõn ‘muhalefeti engellemek’ mantõğõnõ aştõğõnõ söyledi
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP Genel Başka-
nõ Deniz Baykal, “Genel Sek-
reter Yardımcısı Mehmet Se-
vigen’le ilgili ithamların ka-
nıtlanmadığını, ancak bir ka-
naat oluşturulduğunu” vur-
guladõ. Doğan Grubu’na vergi
cezasõnõn yanlõzca muhalefete
baskõ mantõğõyla açõklanama-
yacağõnõ söyleyen Baykal,
“Olay doğrudan bir rejim
sorunudur” dedi.
Baykal, dün NTV’de sorula-
rõ yanõtladõ. Mehmet Sevigen’i
hedef alan yayõnlarla belli bir
izlenim oluşturulduğunu, bir
kanaatin şekillendirildiğini ve
sonra da “istifa” diye bir bek-
leyişin ortaya konduğunu vur-
gulayan Baykal, şu görüşleri di-
le getirdi: “Şaban Dişli olayı
gibi algılanması haklı ve doğ-
ru değil. Dişli olayında imza-
lanmış bir protokol var, bel-
li bir miktarın ödeneceği ta-
ahhüdü var, ne karşılığı ol-
duğu yazılı. İmar planında
değişiklik ve kredi bulma ta-
ahhüdü var. Burada imar
planı değişikliğine yönelik
bir sorumluluk söz konusu
mu? İddia dahi yok. Bir siyasi
nüfuz kullanıldığına ilişkin
hiçbir iddia, belge yoktur.
İmar durumu netleşmiş olan
bir arsada alım satım konu-
sunda tamamen özel hukuk
içerisinde kurulmuş bir ilişki
söz konusu. Parayı bulama-
dığı için böyle bir ticari ilişki
kurulmuyor. Ticari ilişki kur-
maya açık durduğu anlaşıl-
mıştır. Bu, benim anlayışıma
göre de uygun değildir. Siya-
silerin tamamen meşru, hak-
lı, devletle ilişkisi olmayan
ticari ilişkilere girmesinin de
doğru olmadığı düşüncesin-
deyim. Ama bunun bir büyük
yolsuzluğun parçası gibi tak-
dim edilmesi mümkün de-
ğildir. Teklif edilmiş bir im-
kân vardır, buna ilgi göste-
rilmiştir, ama gereğini yerine
getirmemiştir. Kimse linç
yapmaya kalkmamalı. ”
Baykal, “Bir parti yöneti-
cisinin yapması uygun olma-
yan bir ilişki içine girmiş ol-
duğu görülmüştür. Suç de-
ğildir ama uygun değildir,
sorumluluğunu üstlen deme-
yi anlamak mümkündür.
Ama o ayrımı yapmadan
üzerine yürümek doğru değil.
Kişisel ölçü ve parti yararı ile
karar verilmeli. Ama önce
bir lincin önüne geçmek la-
zım. Kitlesel kampanyaları
kendimizi teslim etmemeliyiz.
Ne kimseye haksızlık yap-
mak istiyorum ne de dürüst-
lük konusunda partimin sağ-
lam çizgisinden taviz vermek
istiyorum” dedi.
Baykal, “Ne yapacaksınız”
sorusuna “Belgeyi gördüğüm
zaman ne yapacağımı görür-
sünüz. Ticari ilişki bana gö-
re uygun değil, parada pulda
gözün olmayacak, ilgilenme-
yeceksin kardeşim. Daha faz-
la girme, karışma, niye ilgi-
lendin sana teklif edilenle...
Ama önce kamuoyunun linç
yapmaktan uzak durmasını
istiyorum. Durum sükûnetle
ortaya çıksın” yanõtõnõ verdi.
Baykal, Doğan Grubu’na
vergi cezasõyla ilgili soruya da
“Bu olay bir şirketle denetim
elemanları arasındaki bir so-
run gibi anlaşılamaz. Bu ola-
yın iktidarın kızdığı bir med-
ya grubuna karşı onların
burnunu sürtmek, onlara
haddini bildirmek, onları mu-
halefet yapamaz hale getir-
mek için bir baskı olarak ni-
telemek de yetmez. Olay doğ-
rudan bir rejim sorunudur ”
yanõtõnõ verdi. Baykal, “Bu ko-
nu bir vergi ihtilafı olarak bi-
le anlaşılmıyor, bir vergi ka-
çakçılığı iddiasıyla ortaya ko-
nuluyor. Ciddi bir şirket,
uluslararası ilişkileri var, bü-
tün dikkatler üzerinde, bu
kadar temel bir yanlışı bile-
rek yapıyor olması düşünü-
lemez. İktidar artık fren ta-
nımaz bir anlayış içindedir”
görüşünü dile getirdi.
Başbakan Tayyip Erdo-
ğan’õn “Meydanlara çıkmı-
yor. Sıvas’ın doğusuna gide-
mez” sözlerine de tepki göste-
ren Baykal, “Başbakan’a ne?
Kendisi Diyarbakır’a nasıl
gidiyor görüyoruz. Emniyet
güçleri ayakta, sokaklar bo-
şaltılmış, kepenkler indiril-
miş” dedi.
Baykal, Deniz Feneri dava
dosyasõ tartõşmalarõyla ilgili
olarak da “Bu dosya konusu-
nun Türkiye’de bu kadar
önemli hale gelmesini yadır-
gadım. Yolsuzluk yapanlar,
aldatılanlar, fitresi, zekâtı
toplananlar, kuryeler hepsi
Türk vatandaşı. O paralar
Türkiye’de şirkete dönüş-
müş, televizyon kanallarına
dönüşmüş. Dosya bekliyo-
ruz, denmesi kadar şaşıla-
cak bir durum düşünemiyo-
rum. Bu işleri yapanları Baş-
bakan tanıyor mu? Evet, da-
va arkadaşları, siyasetleri or-
tak, kurulan televizyon
AKP’yi destekliyor” dedi.
Mehmet Sevigen hakkõndaki iddialarõn Şaban Dişli olayõna
benzetilmesinin doğru olmadõğõnõ belirten Baykal, ‘‘Bir siyasi
nüfuz kullanõldõğõna ilişkin hiçbir iddia, belge yoktur. Siyasilerin
tamamen meşru, haklõ, devletle ilişkisi olmayan ticari ilişkilere
girmesinin de doğru olmadõğõ düşüncesindeyim’’ dedi. Baykal
iktidarõn Doğan Grubu’na yönelik tavrõnõ da “İktidar artõk fren
tanõmaz bir anlayõş içindedir” sözleriyle değerlendirdi.
ALİ TOPUZ-YAŞAR AĞYÜZ
Sevigen’e
‘istifa et’
çağrıları
CHP milletvekilleri Topuz ve Ağyüz,
Mehmet Sevigen’i istifaya çağõrdõ. Ali
Topuz parti yönetimini göreve çağõrõrken
“Sevigen istifa ettirilmelidir, bu da yetmez,
partiden uzaklaştõrõlmalõdõr. Partimize
sürülen leke mutlaka temizlenmelidir” dedi.
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) -
CHP’deki muhalif ka-
nadõn önde gelen isim-
lerinden İstanbul Mil-
letvekili Ali Topuz, dün
parlamentoda düzenle-
diği basõn toplantõsõnda
CHP Genel Sekreter
Yardõmcõsõ Mehmet
Sevigen ile igili olarak
ortaya çõkan 1 milyon
120 bin dolarlõk kâr pa-
yõ sözleşmesi savõnõn
CHP adõna “çok bü-
yük talihsizlik” oldu-
ğunu söyledi.
Topuz, “Bu olay
komplodur, senaryo-
dur denilerek geçişti-
rilemez. Olay yalan-
lanmamıştır. Saptır-
ma gayretlerine ve
beyhude çırpınışlara
rağmen, Sevigen tara-
fından iddialar kabul
edilmiş durumdadır.
Bu olay CHP için te-
davi edilmesi ve gide-
rilmesi oldukça zor ve
derin yaralar açmış-
tır” dedi. “Her seçim
döneminde ve aday-
ların genel merkezden
belirlenmesi sırasın-
da, Sevigen’le ilgili ola-
rak benzer söylentile-
rin ortaya çıktığının
herkes tarafından bi-
lindiğini” söyleyen To-
puz şöyle devam etti:
“Her defasında iddia-
ların iftira olduğu, so-
mut delil bulunmadığı
gerekçelerine sığınıla-
rak iddialar dikkate
alınmamış ve göz ardı
edilmiştir.”
Topuz, “Partimize
sürülen leke mutlaka
temizlenmelidir. Par-
timizi lekeleyenler hi-
maye edilmemelidir.
Partimizin genel se-
kreteri sayõn Önder Sav,
yardımcısı ile ilgili ne
düşündüğünü cesaret-
le açıklamalıdır. Genel
başkanımız bu olaya el
koyarak gereğini yap-
malıdır. Sevigen istifa
ettirilmelidir, bu da
yetmez partiden uzak-
laştırılmalıdır” dedi.
CHP Gaziantep Mil-
letvekili Yaşar Ağyüz
de Sevigen’i istifaya
çağõrdõ. Ağyüz, “Bu
seçim ortamında si-
yasetçi, yanlış yap-
mamak zorundadır.
Etik olmayan davra-
nış içinde bulunan
milletvekilleri de bu
sorumluluğu taşıya-
rak gereğini kendile-
ri yapmalıdır. İstifa-
yı, bugüne kadar geç
kalmış olarak görü-
yorum” dedi.
Göknel’den temiz siyaset öğüdü
İSKİ yolsuzluğu davasõ mahkûmu Ergun Göknel, Kemal Kõlõçdaroğlu’na
“Ekibinize dikkat edin, Sevigen’in istifasõnõ sağlamalõsõnõz” uyarõsõ yaptõ
İstanbul Haber Servisi - İSKİ Genel
Müdürü iken rüşvet, irtikap ve kaynağõ be-
lirsiz servet artõşõ suçlamasõyla yargõlanõp
mahkûm olan Ergun Göknel, CHP’nin İs-
tanbul Büyükşehir Belediye başkan adayõ Ke-
mal Kılıçdaroğlu’na temiz siyaset ve yol-
suzluklar konusunda tavsiyelerde bulundu.
1986’dan beri düzenlenen Pera Palas Top-
lantõlarõ’nõn bu ayki konuğu Kõlõçdaroğ-
lu’ydu. Toplantõya genel sekreter adayõ Prof.
Alper Ünlü ile birlikte katõlan Kõlõçdaroğlu,
İstanbul’la ilgili projelerini anlattõ, sorularõ ya-
nõtladõ. Kõlõçdaroğlu’na soru yöneltenlerden
biri de Ergun Göknel oldu. Göknel’in, yol-
suzluk ve temiz siyasetle ilgili sorusu salon-
da gülüşmelere neden oldu. Göknel, sorusu-
na Kõlõçdaroğlu’na bu konuda tavsiyelerde bu-
lunarak başladõ. Temiz siyasetin yapõlabilmesi
ve kamuoyunda güven sağlanabilmesi için
kadrosunu yolsuzluklara bulaşmamõş kişi-
lerden seçmesi gerektiğini belirten Göknel,
şunlarõ söyledi: “Sayın Kılıçdaroğlu, ben
Nasrettin Hoca fıkrasındaki gibi damdan
düşmüş bir adam olarak konuşuyorum.
Kadrolaşma çok önemli. Kamuoyunda
güven telkin eden, yolsuzluklara bulaş-
mamış bir kadro kurmak zorundasınız.
Malumunuz, CHP’nin belediye meclis
üyeleri konusunda çok söylentiler var.
Şimdi bir de Sevigen olayı çıktı. Size tav-
siyem ne yapın edin Mehmet Sevigen’i is-
tifaya zorlayın. Aksi halde siz de zor du-
rumda kalırsınız.”
ÇEKİLMESİNİN GÖKÇEK’İN OYLARINI ETKİLEYİP ETKİLEMEYECEĞİ TARTIŞILIYOR
AKP’de Altınok endişesi büyüyor
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Turgut Altı-
nok’un Keçiören Belediye Başkanlõğõ’ndan çekilmesi-
nin, yõllardõr kavgalõ olduğu Ankara Anakent Belediye
Başkan adayõ Melih Gökçek’in yerel seçimdeki oyunu
nasõl etkileyeceği AKP’de endişe yarattõ.
Parti kulislerinde, Altõnok’un yerine aday gösterilen
Mustafa Ak’õn Keçiören’i almada sõkõntõ yaşamayaca-
ğõ dile getiriliyor. Altõnok’un seçim sürecinde Gökçek
aleyhine çalõşacağõna kesin gözüyle bakõlõrken bu du-
rumun Gökçek’in oylarõnõ etkileyebileceği kaydediliyor.
Bu arada Başbakan Yardõmcõsõ Hayati Yazıcı,
AKP’den adaylõktan çekildikten sonra bağõmsõz aday-
lõk için YSK yolundan dönen Altõnok’la arasõnda geçen
konuşmaya ilişkin sorularõ yanõtladõ. Yazõcõoğlu, Altõ-
nok ile adaylõktan çekildiğini duyduktan sonra konuş-
tuğunu belirterek şunlarõ anlattõ: “Konu nedir, diye sor-
dum. Aday listelerinden kaynaklanan sorunlar ya-
şadığını ifade etti. İkinci görüşmemde de ‘hem Tür-
kiye’ye, hem partinin çõkarlarõna zarar verecek bir dav-
ranõş içine girmeyeceğinizi bekliyorum’ dedim.”Turgut Altınok.
‘Medya değil, rejim sorunu’