Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
GÜNDEM MUSTAFA BALBAY
Baştarafı 1. Sayfada
Deniz Feneri, 32 kısım tekmili birden, Almanya’dan
Türkiye’ye, içinde bulunduğumuz durumu o kadar iyi
özetliyor ki... Sadece bu dosyanın içeriğini ve süre-
cini anlatmak bile yakın tarihimizin acı gerçeklerini göz-
ler önüne sermeye yeter.
Bir dernek kuruyorsunuz, adı Deniz Feneri... Bu-
nun temel amacının, insanlara yardım olduğunu söy-
lüyorsunuz. Yani sermayeniz insanların yardım etme
duygusu. Bu derneğin kamu yararına çalışır, istedi-
ği gibi para toplar hale getirilmesi için iktidar gücü-
nüzü sonuna kadar kullanıyorsunuz.
Yurtdışında topladığınız paraları Alman makamlarını
da kandırarak, Türk makamlarını zaten hiçe sayarak
başka alanlardaki, özellikle medyadaki yatırımlarını-
za aktarıyorsunuz.
Alman makamları bunu görüyor ve bir operasyonla
geniş kapsamlı soruşturma açıyor. Yargılama bir yıl-
dan fazla devam ediyor ve Almanya’da suç oluştu-
ran bölümler için ceza veriliyor. Alman basını olayı şöy-
le duyuruyor:
Yardım amaçlı en büyük yolsuzluk!
Ne kadar ürkütücü bir kavram; yardım amaçlı yol-
suzluk...
Alman mahkemeleri kararı verdikten sonra şu açık-
lamayı yapıyor:“İç hukukumuzu doğrudan ilgilendi-
ren olaylarla ilgili hüküm verdik. Asıl suçluları Türki-
ye’de!”
Bu ne demek?
Almanya’daki dava, devede kulak demek!
Türkiye ayağı için kamuoyunun da baskısıyla
dosyanın Almanya’dan istenmesine karar veriliyor.
İsteniyor...
Aylardır gelecek...
Sanıkların suçlarını itiraf ederek hüküm giydiği yar-
gılama sonrasında Türkiye’de ne oluyor?
Deniz Feneri yardım toplamaya devam ediyor!
Üstelik de halkımızın dini duygularının en güçlü ol-
duğu dönemlerde, Kurban Bayramı’nda, Ramazan
Bayramı’nda...
Aziz Nesin buna ne desin!
Arkadaşımız Aykut Küçükkaya’nın “Yüzyılın Yol-
suzluk Oyunu” başlığıyla kitaplaştırdığı Deniz Fene-
ri dosyasının siyasi ayağı da en az hukuki boyutu ka-
dar vahim.
Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Deniz Feneri
dosyasının Türkiye’ye getirilmesiyle ilgili olarak so-
ruldukça şu görüşü ortaya atıyor:“Biz adli yardımlaşma
anlaşması çerçevesinde Almanya’dan dosyayı iste-
dik. Ötesine karışamayız!”
Ancak dosyanın kimi can alıcı bölümleri, CHP MYK
üyesi, yıllarca Almanya’da yaşamış, gurbetçilerin dert-
lerini iyi bilen Ali Kılıç tarafından kamuoyuna açık-
lanınca Şahin şunu söylüyor:“Bu dosya ilgili olmayan
kişilerin eline nasıl geçmiş, bunu da Alman makam-
larına soracağız!”
Adalet bu kadar iyi dağıtılabilir!
Sayın bakan, dosyanın Türkiye’ye getirilişi boyu-
tuna kayıtsız, ama sızmasını kabul edemiyor. Bunun
nedenini Almanlara soracağını söylüyor.
Deniz Feneri; yolsuzluk, haksız yere zenginleşme,
dolandırma, bütün bunlardan öte yakın tarihimizin en
acı dosyalarından biridir.
Kutsal bir hedef gösterip halkı kandırmak... Para-
sını alıp medya işine girmek... O medya ile namus-
tan, dinden imandan söz etmek... O medyayı iktidar
gücü için kullanmak!
Pes...
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
RTE, genel başkan yardımcıları harcıyor, vefasız!
Fakattt Bay Deniz Baykal, koşu yollarında birlik-
te terlediği, yönetiminde sırdaşı Sevigen olayında ne
yapıyor?
“Bak Mehmet, bu durumda senin dirençli olman ge-
rekir. Biraz üzüleceksin ama yapılacak bir şey yok. Ken-
dini topla” diyor Sevigen’e.
Haklı. Ne yapmış Sevigen? Bir lira koymadan 1 mil-
yon 120 bin dolar getirecek kâr payına imza atmış.
Üstelik samimi bir itirafta bulunuyor: “Biz de pa-
ramızı koyarak iş yapalım dedik. Evimi satamayınca
ortak olamadım” diyor.
Bu açıklamalarda ahlak dışı ne var? Üstelik Sevi-
gen paracıkları bugün mü alıyor, cebine koyuyor? Yo-
ooo! Adam geleceğini güvenceye almış. Eleştirilecek,
istifaya kadar çağıracak, zorlayacak kadar ne var dav-
ranışlarında?
Telaşa gerek de yok. Baykal ne diyor: “Sık dişini
Sevigen. Sana yönelik iddialar sürecek görünüyor. Her
türlü gelişmeye hazır ol!”
Mehmet, Baykal’ın askeri. Bekle diyorsa bekler. Di-
şini sık diyorsa sıkar. İstifa ederek yüzde 50 ahlaklı
olmaktansa, yüzde 100 ahlaklı insan olmayı yeğle-
yemiyor.
İstifa deyince; sıkmayan tek yeri… bir yeri!
Baykal, “Yolsuzluklar, siyaset kaynaklı ahlaksızlık diz
boyu, ey Başbakan, istifa et” diyor.
Sıra çuvaldızı kendisine batırmaya gelince… örneğin
1 lira yatırmadan 1 milyon 120 bin dolar kâr payı al-
dığı belgelenen Mehmet’ine genel sekreter yardım-
cılığından istifa et, diyemiyor.
Şimdi bir beklenti, bir umut üzerine bir olasılık gün-
demde:
CHP lideri acaba siyasetteki dostluklardan kay-
naklanan duygusal bağlantılardan, burnu dikine git-
mekten kurtulup Sevigen’i istifaya davet edebilecek
mi?
Baykal için vefa İstanbul’da bir semt adı değil. Ba-
şında ünlü Vefa bozası pişiren medyayı da taktığı yok.
Baykal’ınki âleme talkını verip üzümü yemekte us-
talaşan postmodern siyaset anlayışı!
İster beğenin ister beğenmeyin. Baykal bu!
Derdi seçim kazanmak değil. Vefasız lider damgası
yememek!
Düne kadar siyaset ahlakı üzerinde söylediklerini
bir hamlede çiğniyor. İnançlarda, söylemlerdeki te-
zatlar anımsatılınca Baykal diyor ki “her yiğidin yo-
ğurt yiyişi başkadır.”
Ben buyum. İster kabul et, ister etme. Oy ver, ver-
me. Umurumda bile değil, diyor...
Ama bu Baykal; milletvekillerini ahlak dışı hare-
ketlerden korumak için bir yasa çıkarılmasını öngö-
ren… ahlaksızı değil, ahlaklı siyasetçiyi savunan... do-
kunulmazlıkları kaldırarak en ufak suçlamayla karşı-
laşan milletvekilini yargıya teslim etmeyi düşleyen ana
muhalefet lideri.
Sevigen manzarası lakin toplumun ahlak yasala-
rına karşıymış. Boşver!..
Baykal, postmodern siyaset anlayışını partisine na-
sıl aşılıyor, nasıl uyguluyor?
AKP’nin gericiliği simgeleyen davranışlarını parti-
ye taşımakla başladı.
Türbanı kucakladı. Çarşafa yol açtı. Her mahalle-
ye Kuran kursları vaat ederek RTE koşutunda bir port-
re çizdi.
Açılım adını verdiği girişimleri savunurken türba-
nın, çarşafın, Kuran kurslarının parti programında yer
almadığını söyledi. Böylece gönülleri fethettiğini sa-
nıyor...
Dönek Ahmet Hakan’ların övgüleriyle avunurken
dün bir de baktı, parti örgütü açılımları ikiye ayırmış.
Şimdi de açılım olmayan açılımlar gündemde.
Kastamonu’da CHP’liler önce Atatürk anıtına çe-
lenk koyuyor, saygı duruşunda bulunuyorlar... Bu,
CHP’nin Atatürkçü yüzü…
Atatürk anıtından sonra Şeyh Şaban-ı Ali Türbe-
si’ni ziyaret ediyorlar. Bu da diğer yüzü…
İkiyüzlülüğün daniskası!
ankcum@cumhuriyet.com.tr
SAYFA 20 ŞUBAT 2009 CUMACUMHURİYET
18 HABERLERİN DEVAMI
İstanbul Y 8
Edirne K 4
Kocaeli Y 10
Çanakkale Y 8
İzmir Y 10
Manisa Y 9
Aydın Y 10
Denizli Y 8
Zonguldak Y 8
Sinop Y 11
Samsun Y 11
Trabzon B 13
Giresun Y 12
Ankara K 4
Eskişehir K 4
Konya K 4
Sıvas K 2
Antalya Y 14
Adana Y 12
Mersin Y 13
Diyarbakır Y 11
Şanlıurfa Y 12
Mardin Y 11
Siirt Y 11
Hakkâri K 2
Van K 4
Kars K 1
Oslo K -3
Helsinki K -2
Stockholm K 0
Londra B 9
Amsterdam K 7
Brüksel K 6
Paris B 8
Bonn K 6
Münih K 2
Berlin K 3
Budapeşte K 4
Madrid B 16
Viyana K 2
Belgrad K 1
Soyfa K 0
Roma B 12
Atina Y 12
Zürih K 4
Moskova K 1
Aşkabat B 13
Astana K -14
Taşkent Y 15
Bakû Y 9
Bişkek B 10
Tiflis Y 8
Kahire PB 20
Şam B 16
Ülke geneli parçalı çok
bulutlu ve yağışlı ge-
çecek. Yağışlar, Gü-
ney Ege, Batı Akdeniz
kıyıları, Doğu Akde-
niz, Batı Karadeniz, İç
Anadolu’nun doğusu
ile kıyılarda ve Gü-
neydoğu Anadolu’da
yağmur ve sağanak,
diğer yerlerde karla
karışık yağmur şek-
linde olacak.
‘Kriz’ kaçakçõya yaradõ
İLHAN TAŞCI
ANKARA - Hükümetin eko-
nomik krizi önlem paketi olarak
TBMM’ye getirdiği ve işsizlikle
savaşõm düzenlemeleri içeren tor-
ba yasadan kaçakçõlara af çõktõ.
Yasaya eklenen geçici maddeye
göre, yurtdõşõndan otomobil ge-
tirirken ÖTV beyanõnda bulun-
mayan, bu nedenle vergi ile ver-
ginin üç katõ para cezasõ ve ka-
çakçõlõk soruşturmasõna tabi tu-
tulacak “kaçakçılar” affedile-
cek. Hükümet adõna yasayõ sa-
vunan Çalõşma Bakanõ Faruk
Çelik, 71 bin aracõn bu kapsam-
da olduğunu itiraf ederken “71
bin aracı ihtiva eden ve geçmiş
döneme ait olan bir sorunu
çözmeye dönük bir düzenle-
medir. Burada yapılan, 71 bin
aracın ÖTV ilave vergi farkı
kaldırılıyor” dedi.
TBMM’de kabul edilen torba
düzenleme niteliğindeki yasaya
eklenen bir paragraflõk geçici
maddeyle, otomobil kaçakçõlarõ-
na gün doğdu. Yasanõn geçici 3.
maddesi şöyle: “4760 sayılı Ka-
nun’un yürürlüğe girdiği 1
Ağustos 2002 tarihi ile kanuna
ekli (II) sayılı listedeki mallar-
dan 87.03 ve 87.04 tarife pozis-
yonunda yer alanların vergi
oranlarında değişiklik yapan
5398 sayılı kanunun 28’inci
maddesinin yürürlüğe girdiği
21 Temmuz 2005 tarihleri ara-
sında, 87.04 GTİP numarasın-
da ÖTV beyan edilen araçlar-
dan bu tarihler arasındaki dö-
nem için 87.03 GTİP numara-
sında ÖTV beyan edilmesi ge-
rekenlerle ilgili olarak, bu mad-
denin yürürlüğe girdiği tarihten
önceki dönemlerde yapılan özel
tüketim vergisi tarhiyatları ile
buna bağlı cezaların tahsilinden
vazgeçilmektedir.”
Ceza ödemeyecekler
Mevzuat uyarõnca yurtdõşõn-
dan otomobil getirirken ÖTV
beyan etmesi gerekirken etme-
yenleri gümrük idaresinin be-
lirlemesi durumunda hem vergi
alõnõyor hem de ödenecek ver-
ginin 3 katõ para cezasõ kesiliyor.
Ayrõca bunu kasõtlõ yapan kişi-
ler hakkõnda Kaçakçõlõkla Mü-
cadele Yasasõ uyarõnca kaçak-
çõlõk soruşturmasõ yapõlõyor. An-
cak yasaya eklenen geçici mad-
de ile kaçakçõlõğõ yapanlar hem
vergi, hem cezasõ, hem de ka-
çakçõlõk soruşturmasõndan kur-
tarõlmõş oldular.
Dokuz yıl sonra keşif istediler
İstanbul Haber Servisi - Ümraniye Ceza-
evi’nde, 2000 yõlõndaki “Hayata Dönüş Operasyo-
nu” sõrasõnda meydana gelen olaylarla ilgili hakla-
rõnda dava açõlan 399 sanõğõn yargõlanmasõna de-
vam edildi. Sanõk avukatlarõ, mahkemenin ceza-
evinde keşif yapõlmasõ istemini reddettiğini, ancak
aynõ olay kapsamõnda Sağmalcõlar Cezaevi’nde ya-
põlan keşif sonucu beklenmedik kanõtlarõn bulun-
duğunu ifade ederek keşif yapõlmasõ yönündeki is-
temlerini yeniledi. Mahkeme istemi yine reddetti.
Süper Loto yine devretti
ANKARA (AA) - Süper Loto oyununun bu
haftaki çekilişinde de 6 bilen çõkmayõnca 16
milyon 253 bin 86 TL 50 Kr haftaya devredildi.
Kazandõran numaralarõn; 4, 10, 27, 31, 34 ve 42
olarak belirlendiği çekilişte, 5 bilenler 4 bin 928
TL 30’ar Kr, 4 bilenler 83 TL 45’er Kr, 3 bilen-
ler de 6 TL 50’şer Kr ikramiye alacak.
‘Şizofreni’deolumlu
sonuçiçinzamanşart
VEFAT
En eski Karşıyakalı annemiz
MESUDE
BASIM
vefat etmiştir.
Cenazesi 20 Şubat 2009 Cuma (bugün)
öğle namazını müteakip Karşıyaka
Kemalpaşa Camii’nden kaldırılıp
Doğançay Kabristanı’na defnedilecektir.
Ailesi
Oralp Basım - Güralp Basım
Lale Bozdoğan
ANKARA (AA) - Sermaye Piyasasõ Kurulu
(SPK) Başkanõ Turan Erol’un, CHP’nin İs-
tanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayõ
Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP Trabzon Mil-
letvekili Mehmet Akif Hamzaçebi hakkõn-
da, “kamu görevlisine hakaret, iftira ve suç
uydurma fiillerinden dolayı TCK md. 125,
267 ve 271 hükümleri uyarınca suç duyu-
rusunda bulunduğu” bildirildi. Erol’un, Kõ-
lõçdaroğlu ve Hamzaçebi’ye karşõ manevi taz-
minat davasõ açacağõ da kaydedildi.
SPK’den yapõlan açõklamada, Kõlõçdaroğ-
lu ve Hamzaçebi tarafõndan, kurul başkan ve
üyelerinin görevi kötüye kullanma suçundan
kurul başkan ve üyeleri hakkõnda kovuştur-
maya geçilmesi talebi ile Ankara Cumhuriyet
Başsavcõlõğõ’na başvurduğu hatõrlatõldõ. Açõk-
lamada, iddiayõ inceleyen başsavcõlõğõn ka-
rarõnda, “Suç ihbarına konu hususla ilgili ey-
lem ve işlemlerin usul ve mevzuata uygun
olduğu, orta yerde suç teşkil eden bir eylem
ve işlemin mevcut olmadığı...” gerekçesi ile,
Erol ve diğer kurul üyeleri hakkõnda takiba-
ta yer olmadõğõna karar verildiği belirtildi.
TBMM’de kabul edilen torba yasaya eklenen geçici maddeye göre, yurtdõşõndan
otomobil getirirken ÖTV beyanõnda bulunmayan ‘kaçakçõlar’ affedilecek
Görüşmeler sõrasõnda CHP’li Akif Hamzaçebi, düzenleme-
nin bir af olduğunu vurgulayarak, şu değerlendirmeyi yaptõ:
“Bu af vatandaş yararına, toplum yararına değildir. Bu
kapsama giren 71 bin araç vardır. Bunun özel tüketim
vergisi tutarı oranı, aşağı yukarı 500 milyon TL’dir. Şimdi
şu akla gelebilir: Efendim, 71 bin araç sahibine gidip bu
vergi istenecek mi? Hayır, özel tüketim vergisinin mükel-
lefi bu araçları satanlardır, alanlar değil. Bu maddeyle bu
vergilerden Hazine tek taraflı olarak vazgeçmektedir. Bu-
nun kabul edilebilir bir yanı yoktur. Bu, bir gruba bile bi-
le af getirmektir, onların yanlışını, bile bile yaptığı bir
yanlışı ortadan kaldırmaktır. Çiftçilerin 2009 yılı bütçesin-
de kestiğimiz destekleme ödeneğinin tutarı da 550 milyon
TL’dir. İşte, çiftçinin kesilen ödeneğinin kaynağı burada.”
CHP: ÇİFTÇİNİN KESİLEN ÖDENEĞİNİN PARASI
“Encümen-i Dâniş”
Moda’daki Deniz Ku-
lübü’nde toplandı. Es-
ki Genelkurmay Baş-
kanı emekli Orgene-
ral İsmail Hakkı Ka-
radayı, toplantıdan
önce bir gazetecinin
“367 tartışmaları ve
Dostlar Meclisi” ile il-
gili ses kayıtları oldu-
ğu iddiasını anımsat-
ması üzerine, “Bu saç-
ma sapan şeylere ina-
nıyor musunuz? Ola-
cak şey değil” dedi.
Toplantıya Hüseyin
Kıvrıkoğlu, Necdet
Üruğ, Bülent Ulusu,
Aytaç Yalman, Nec-
mettin Karaduman,
Murat Sökmenoğlu,
İlter Türkmen ve Öz-
den Sanberk katıldı.
Karadayı:
Saçma
sapan şeyler
AVRUPA ADALET DİVANI’NDAN KARAR
İşadamõna vizesiz AB
ÇİMEN TURUNÇ
BATURALP
BRÜKSEL - TIR şoförü
Mehmet Soysal ve İbrahim
Savatlı’nõn 2006’da Berlin
Eyalet Mahkemesi’ne vize
yükümlülüklerinin kaldõrõl-
masõnõn sağlanmasõ için yap-
tõklarõ başvuru AB’nin yargõ
organõ olan Avrupa Adalet
Divanõ tarafõndan haklõ bu-
lundu. Avrupa Adalet Divanõ,
1970 tarihli katma protokolün
41. maddesine dayanarak Tür-
kiye’de kurulu işletmeler adõ-
na çalõşan ve hizmet sağlamak
amacõyla AB üyesi ülkelere
giriş yapmak isteyen Türk
vatandaşlarõndan vize talep
edilemeyeceğine hükmetti.
Kararda belirtilen söz konusu
maddede, “Anlaşmayı im-
zalayan taraflar hizmet sun-
ma ve işletme özgürlükleri-
ne yeni kısıtlamalar getir-
mekten imtina etmeliler”
deniliyor. AB ile Türkiye iliş-
kileri açõsõndan hukuki zemin
oluşturan bir anlaşma olan
Katma Protokol’ün yürürlüğe
girdiği 1973’te, Türk vatan-
daşlarõna vize uygulanmõyor
olmasõ, daha sonra, 1980’de
başlatõlan vize uygulamalarõ-
nõ hukuka aykõrõ bir hale ge-
tiriyor. Adalet Divanõ bu ka-
rarõyla 29 yõllõk hukuksuzlu-
ğu tescillemiş oldu. AB yet-
kililerinden edinilen bilgiye
göre bu kararõn her Türk va-
tandaşõnõ etkileyecek şekilde
genel bir sonuç doğurmasõ
henüz mümkün değil.
PROF. HARUN GÜMRÜKÇÜ
‘Tarihe geçen dava’
ANTALYA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Avrupa Top-
luluklarõ Adalet Divanõ
(ATAD), Avrupa Komisyo-
nu’nun siyasi baskõ oluştur-
ma çabalarõna karşõn, Avru-
pa’ya vizesiz girişin önünü
açan karar verdi. Buna göre,
iş yapmak için yurtdõşõna çõ-
kacak olanlar artõk sadece ce-
bindeki geçerli pasaportuyla
Avrupa’ya girebilecek. Ka-
rarõn tersi uygulama olursa
tazminat hakkõ doğabilecek.
TIR şoförü Mehmet Soy-
sal’õn açtõğõ davanõn kararõ-
nõ yorumlayan Akdeniz Üni-
versitesi İktisadi ve İdari Bi-
limler Fakültesi Uluslarara-
sõ İlişkiler Bölümü Öğretim
Üyesi Prof. Harun Güm-
rükçü, ATAD’õn kararõnõn
sadece vize değil, AB nez-
dindeki tüm haklarõmõzõn ha-
yata geçirilmesini içerdiğini
söyledi. Kararõn tüm Türk
halkõnõ kapsadõğõnõ anlatan
Gümrükçü, “İşverenler, ga-
zeteciler, dansözler, üni-
versite öğretim üyeleri ve
hizmet sektöründeki 48
milyonun önü bu kararla
açıldı. Ancak Avrupa bunu
böyle yorumlamayacaktır”
dedi. Gümrükçü, davayõ
açanlara, sendikalarõn, hü-
kümetin desteği olmadõğõna
dikkat çekerek “Bu dava,
Avrupa hukuk tarihine de
geçen bir garibanlar hare-
ketidir. Bu kişilerin içinde
akşamları çamaşır yıkaya-
rak davasını finanse eden-
ler oldu” diye konuştu.
DİYARBAKIR MİTİNGİ
Erdoğan’ın
konuşmasına
Kürtçe çeviri
FIRAT KOZOK
ANKARA - Başbakan Tayyip Erdo-
ğan’õn yarõn Diyarbakõr’da düzenleyeceği mi-
ting, bir süre önce yayõna başlayan TRT’nin
Kürtçe kanalõ TRT-6’dan naklen yayõmla-
nacak. Erdoğan’õn mitingde yaptõğõ konuş-
ma ilk kez Kürtçeye çevrilerek izleyenlere
aktarõlacak.
Başbakan Erdoğan, yarõn Diyarbakõr’a
gidecek. Erdoğan’õn bu gezisi bir ilke de sah-
ne olacak. Cumhuriyet’in edindiği bilgile-
ri göre, Erdoğan’õn Kürtçe “TRT Şeş bi xer
be (TRT 6 hayırlı olsun)” sözleriyle bir sü-
re önce yayõna başlayan TRT’nin Kürtçe ka-
nalõ TRT-6, Erdoğan’õn Diyarbakõr mitingini
naklen yayõmlayacak. Bu çerçevede ilk kez
bir başbakanõn miting konuşmasõ Kürtçeye
çevrilip ekranlardan izleyicilere ulaştõrõlacak.
Kaynaklar uygulamanõn yalnõzca Başba-
kan’a özgü olmadõğõnõ, Diyarbakõr’da miting
düzenleyen diğer siyasilerin konuşmalarõnõn
da TRT-6 ekranlarõndan simültane çeviriy-
le yayõmlanacağõnõ ifade etti. Ancak DTP’nin
bu ilde gerçekleştireceği mitingde yapõlacak
konuşmalarõn yayõmlanõp yayõmlanmayacağõ
henüz netleşmedi.
DTP protestoya hazırlanıyor
Seçimlerde Diyarbakõr’õ kaybetmek iste-
meyen DTP ise Erdoğan’õ protesto etmeye ha-
zõrlanõyor. Erdoğan’õn bir önceki gelişinde
Kürtleri rencide edecek sözler sarf ettiğini ile-
ri süren DTP İl Başkanõ Ali Şimşek, Başba-
kan’õn Kürtlerden özür dilemesini istemiş ak-
si halde protesto edeceklerini söylemişti.
DTP’li Selahattin Demirtaş ise “Kimsenin
gitmemesini isteyeceğiz” demişti.
SPK tazminat istiyor
Kõlõçdaroğlu ve Hamzaçebi hakkõnda suç duyurusu
GATA, BULUŞUNU TANITTI
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gülhane
Askeri Tõp Akademisi’nde (GATA) görevli
Prof. Dr. Eczacõ Kõdemli Albay Tayfun Uzbay
ve ekibinin, “agmatin” nörokimyasalõnõn beyin-
de fazla miktarda salgõlanmasõnõn şizofreniye
neden olabileceğine ilişkin çalõşmasõ tanõtõldõ.
Hasta ve hasta yakõnlarõna “bugünden yarına
tedaviye başlanabileceği izleniminin verilme-
mesi gerektiğini” belirten Uzbay, araştõrmanõn
patenti için bu konuda “en zor” kurumlardan
biri sayõlan Avusturya Patent Enstitüsü’nün ha-
kemliğine başvurulduğunu söyledi.
Uzbay, düzenlediği basõn toplantõsõnda TÜBİ-
TAK ve GATA’nõn desteğiyle 5 yõllõk çalõşmalarõ-
nõn sonuçlarõnõ basõna anlattõ. Uzbay, TÜBİTAK
destekli çalõşmaya Doç. Dr. Gökhan Göktalay,
uzman Dr. Hakan Kayır ile uzman Dr. Murat
Yıldırım ile alkol-nikotin-eroin gibi maddelerin
etkilerini deney hayvanlarõ üzerinde araştõrdõklarõ-
nõ, şizofreninin tanõ ve tedavisinde önemli bulgu-
lar elde ettiklerini söyledi. Araştõrma sonucunda,
yüksek dozda agmatin verilen sõçanlarda şizofre-
ninin modellendiğini anlatan Uzbay, hastalõğõn te-
davisinde kullanõlan mevcut ilaçlarõn bu modelde
iyileşmeyi sağlamadõğõnõ belirlediklerini, ABD’de
tarõm alanõnda kullanõlan 3 maddenin de yeni bir
tedavi yöntemi olarak şizofrenide kullanõlabilece-
ğini öngördüklerini bildirdi. Avusturya Patent Ofi-
si’nin hakemliğinde Türk Patent Enstitüsü’nden
patent aldõklarõnõ belirten Göktalay tarafõndan
Uludağ Üniversitesi’nde “kan analizi ile agmatin
tayininin yapılabilirliğinin” araştõrõldõğõnõ söyle-
di. Uzbay, buluşa ilaç firmalarõnõn ve bilim çevre-
sinin destek vermesi gerektiğini belirtti.
Fotoğraf: AA