26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 6 ARALIK 2009 PAZAR 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Y. Sertel’den N. Hikmet Heykeli Girişimi Sevgili, 4 Aralık Cuma günü, 1945 Tan Matbaası baskınının 64. yılında o meşum olayı bir kez daha hatırlamak, Sabiha ve Zekeriya Sertel’i anmak üzere, Basın Müzesi’nde, sade bir tören düzenlendi. Sabiha Hanım ve Zekeriya Bey’in yarım yüzyıldan da uzun süre önce yazılmış yazıları okunurken hüzünlendim. Türkiye basın özgürlüğü ve demokrasi konusunda onca zamandır hiç yol almamıştı. 1945 4 Aralık’ında nerede isek, bugün de oradaydık. Sertel Gazetecilik Platformu’nun düzenlediği toplantıda, bu yıl Yıldız Sertel’in mesajı videodan verildi. Yıldız Hanım törene gelemeyecek kadar hastaydı, ekrandaki görüntüsünden beden hastalığı, dinlediğimiz iletisinin içeriğinden ise zihin sağlığı belli oluyordu. Kendisi artık evden çıkamıyormuş, bir yandan ilerlemekte olan hastalığı ile mücadele ederken, öte yandan da Nâzım Hikmet ile ilgili projesini gerçekleştirmeye çalışıyormuş. Proje, Caddebostan Kültür Merkezi’ne iki metre boyunda bronzdan bir Nâzım Hikmet heykeli dikilmesi, salonun heykelin bulunacağı bölümünde bir de Nâzım Hikmet köşesi oluşturulması. Caddebostan Kültür Merkezi’ne heykelin konulması için Kadıköy Belediyesi’nden izin alınmış. Nâzım Hikmet Türkiye’nin ve Türk dilinin büyük şairi, Yıldız Sertel için ise neredeyse ailenin bir bireyi, ana baba dostu, sürgün günlerinin cefa yoldaşı. Kim bilir gurbet ellerde Nâzım ziyaretlerine geldiğinde nasıl sevinirdi genç Yıldız... Şimdi Yıldız Hanım’ın, ağır hastalığı içinde, her şeyi bir yana bırakıp, Nâzım Hikmet heykelini, onun doğum günü olan 15 Ocak’a kadar yetiştirmeye çalışmasının nedeni, yalnız dünyaca büyük ozana duyulan sevginin değil, aynı zamanda bir aile yakını için vefa duygusunun, bir yakına duyulan özlemin de eseri olsa gerek. 2 metrelik heykelin projesi hazır. Mimar Sinan Üniversitesi Resim Heykel Müzesi Müdürü Prof. Mimar Ferit Özşen çalışması için para almıyor. Ama masraf olarak 20 bin lira gerekiyor. Bunun 11 bin lira kadarı hazır. Kalanının temini için de çalışılıyor. Bir banka hesap numarası var gerçi ama, resmi bir kampanya söz konusu olmadığından bunun ilan edilmesi uygun bulunmamış. Yıldız Hanım’ın sağlık durumu ve de Nâzım’ın 15 Ocak’taki doğum günü asirmen@cumhuriyet.com.tr dolayısıyla bir an önce bitirilmesi gereken bu projenin gerçekleşmesiyle ilgilenmek isteyenler doğrudan doğruya Yıldız Sertel’in faks numarasına veya e- posta adresine başvurabilirler. Bunları veriyorum: Yıldız Sertel e-posta: yildizsertel@yahoo.com Yıldız Sertel faks: 0216 360 31 40 Ben yazıyı bitirir bitirmez, bu adreslere başvuracağım, hem projenin gerçekleşebilmesine yardımı olacağını düşündüğüm küçük katkımı kabul etmelerini, hem de yeni kurulmuş olan Nâzım Hikmet Dostluk Grubu ile bilgi vermelerini rica edeceğim. Bakalım, Yıldız Hanım’ın açtığı yolu izleyerek, böyle bir heykelin dikilmesinin gerçekleşmesine katkıda bulunabilecek miyiz? Belki de bir buçuk ay sonra, Caddebostan Kültür Merkezi’nde Nâzım’ın heykeli önünde buluşmak da nasip olur. Yaşamlarıyla bize meşale olanlar, yalnızca geçmişimize değer katmakla, kültür mamelekimizi zenginleştirmekle kalmıyorlar, ama aynı zamanda geleceğe yönelik umutlarımızı ışıldatıp, onları sürekli canlı da kılıyorlar. Ama bu demek değil ki, Nâzım heykeli bir borcun edası anlamını taşır. O olsa olsa dostluk duygularının ve ortak bir dostun anısı için hep birlikte bir şey başarmış olmanın kıvancının bir tezahürü olabilir. Tekel işçileri, Haliç Tersanesi’ndeki törene katõlan Başbakan Erdoğan’õ protesto etti Erdoğan yine basõna çattõ İstanbul Haber Servisi - Baş- bakan Recep Tayyip Erdoğan, şu anda ülkenin bazõ yerlerinde terörist gruplarõn bir şeyler yap- tõğõnõ ve bahane olarak da “te- rörist başı şöyle oluyor, böyle oluyor” dediklerini belirterek Adalet Bakanlõğõ’nõn medyaya İmralõ Cezaevi’nin durumunu gösterdiğini söyledi. “Hepsi ya- lan” diyen Erdoğan, orada AB standartlarõnõn da üzerinde F ti- pi cezaevi yapõldõğõnõ, resimler- le bunun kanõtlandõğõnõ ifade et- ti. Erdoğan konuşmasõ sõrasõnda Tekel işçileri tarafõndan da pro- testo edildi. Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden İstan- bul Deniz Otobüsleri AŞ (İDO) tarafõndan Haliç-Üsküdar hattõn- da kullanõlmak üzere inşa edilen “Kasımpaşa” adlõ vapurun hiz- mete alõnmasõ, “Hasköy” ve “Sütlüce” vapurlarõnõn da suya indirilmesi dolayõsõyla Haliç Ter- sanesi’nde düzenlenen törene ka- tõldõ. Burada konuşan Erdoğan, şunlarõ söyledi: “Sokakları illegal eylem ye- rine getirenler, ‘çocuklar şöy- le, çocuklar böyle’ diyenlere sesleniyorum. O çocuklara molotofkokteylini attıranlar kim? O çocukları terörist ey- lemleri için kullananlar kim? Peki, o çocukları, 18 yaşında- ki Serap yavrumuzu molotof- kokteyli attıkları otobüste ya- kanlar, onu şu anda o sıkıntı- lı duruma sokanlar kim? O ço- cuk değil mi? Bir taraftan bi- risini mağdur, mazlum göste- receksin, öbür taraftaki o mo- lotofkokteyli ile yanan yav- ruyu ne göstereceksin.” Erdoğan, zaman zaman basõna kõzdõğõnõ ama bunu zevkinden ve nefsinden değil, canõ yandõğõ için ve milletinin canõ yanmamasõ için yaptõğõnõ söyledi. Erdoğan, “Ne zaman televizyonu açar- sanız bakıyorsunuz devamlı ‘Şurada şu vuruldu, burada bu vu- ruldu, şurada şu kadar general şu- raya çağrõldõ, şu kadar albay, yarbay buraya çõkarõldõ’. Bu- nunla ne yapıyorsunuz? Terö- re bir şeyler taşıyorsunuz ve kö- rükle gidiyorsunuz. Bunu yap- mak kime ne kazandırıyor? Bu işi isteyenler, bu tezgâhı kuranlara kazandırıyor. Lütfen burada biraz hassas olalım. Bırakalım, zaten iş yargıda. Yolunda gidiyor. Yargı gerek- li olan kararı verecektir” dedi. Eleştiriye karşõ bir tahammül- süzlüğü olmadõğõnõ belirten Er- doğan, “Provokasyona karşı, yalan haberlere karşı, milleti galeyana getirmeye yönelik ha- berlere karşı hassasiyetim var. Buna da kızarım, kızmak da benim hakkım. Kimse ‘Buna hakkõn yok’ diyemez” dedi. Başbakan Erdoğan, demokra- tik açõlõm sürecini haksõz ve in- safsõz yere eleştirenler bulundu- ğunu belirterek, “Önce 7 yıl ön- ce yazdığın mevzulara bak, bir de bugün tartıştığın konulara bak. ‘Demokratik açõlõm’ nere- de diye soruyorsun. ‘Demokra- tik açõlõm’ işte senin köşende. AKP iktidarından önce dü- şüncesinden dolayı mahkûm olanların sayısına bak, şimdi düşüncesinden dolayı mahkûm olan var mı ona bak” dedi. Başbakan konuşmasõ sõrasõnda özelleştirme nedeniyle işten çõ- karõlan Tekel çalõşanlarõ tarafõn- dan “Tekel sizden müjde bek- liyor” sloganlarõ ile protesto edil- di. Erdoğan, bunun üzerine, “Ben ayaküstü müjdelere pek alışık liderlerden değilim” diye ko- nuştu. Slogan atan gruba sert bir şekilde tepki gösteren Erdoğan, “Bunların anlayışları böyle. Bunlar ‘Devlet deniz yemeyen domuz’ dediler. 10 bin Tekel iş- çisinin aylık maliyeti 40 trilyon. Şu anda Tekel artık üreten bir yer değil, depo. İsteyen tazmi- natını alıp ayrılır” dedi. Arala- rõnda kadõn ve çocuklarõn da bu- lunduğu grup slogan atarak pro- testolarõnõ sürdürünce kõsa süre- li bir arbede yaşandõ. Başbakan Erdoğan Haliç Tersanesi’nde düzenlenen tö- rende vapurlarla ilgili bilgi al- dıktan sonra bir konuşma yaptı. Bu arada özelleştirme nedeniyle işten çıkarılan Te- kel çalışanları Başbakan Er- doğan’ı sloganlar atarak pro- testo etti. (AA) Başbakan Erdoğan, slogan atarak kendisini protesto eden Tekel işçilerine sert tepki gösterdi. İLK BAŞBUĞ SÖYLEMİŞTİ TSK’nin gündemi ‘psikolojik savaş’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Silahlõ Kuvvetleri (TSK) komuta heyetinin ve sözcülerinin son dönemdeki gündemlerini “asimetrik psikolojik harekât” oluşturuyor. Asmetrik psikolojik harekât tanõmlamasõnõ ilk olarak Genelkurmay Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ, geçtiğimiz haziran ayõnda yaptõğõ basõn toplantõsõnda gündeme getirdi. Albay Dursun Çiçek’e ait olduğu iddiasõyla basõnda yer alan “İrticayla Mücadele Eylem Planı” iddialarõ hakkõnda askeri savcõlõğõn “kovuşturmaya yer olmadığına” ilişkin kararõnõn ardõndan konuşan Başbuğ, TSK’ye yönelik medya aracõlõğõyla “asimetrik psikolojik harekât yürütüldüğünü” dile getirmişti. Başbuğ’un “TSK’den elinizi çekin” diyerek tepki göstermesinin ardõndan kurumun cuma günleri Genelkurmay Karargâhõ’nda düzenlenen basõnõ bilgilendirme toplantõlarõnda TSK ile ilgili iddialara ilişkin sorulara sõk sõk benzer yanõtlar verildi. İrticayla Mücadele Eylem Planõ’nõn Dursun Çiçek’e ait “ıslak imzalı” orijinalinin ele geçirildiği yönündeki iddialar ve İstanbul Cumhuriyet Savcõlõğõ’nca bu konuda yürütülen soruşturmanõn ardõndan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşen Başbuğ’un yine asimetrik psikolojik harekât konusunu gündeme getirtiği basõna yansõmõştõ. TSK kampanyayõ Milli Güvenlik Kurulu gündemine de taşõyarak toplantõda değerlendirilmesini sağlamõştõ. BAYKAL, BAŞBAKAN’IN KONUMUNU SORDU ‘Hükümet asimetrik savaşın bir parçası’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal, YAŞ toplantõsõnda “TSK’ye karşı asimetrik psikolojik harekât”õn gündeme gelmesiyle ilgili olarak “Hükümetin bu asimetrik psikolo- jik savaşın bir parçası olduğundan hiçbir şekilde kuşkum yoktur. Böy- le bir kampanya iktidarın himayesi olmadan götürülemez. Bunu düşün- mek safdilliğin ötesinde aptallıktır” dedi. Üç eski kuvvet komutanõnõn ifa- de vermesiyle ilgili olarak da Baykal, “Herkesi sor, herkesin ifadesini al. Ama hukukun gereklerini yerine getirerek bunu yap” açõklamasõnõ yaptõ. CHP lideri Baykal, dün Parti Meclisi toplantõsõnõn açõlõşõnda gazetecilerin sorularõnõ yanõtlarken üç eski kuvvet komu- tanõnõn ifade vermeye gitmesiyle ilgili olarak, “Süreç fiilen başladı. Herkesin sürecin na- sıl gelişeceğini izle- mesi gerekir. Türki- ye’de herkesin yargı- ya hesap verme zo- runluluğu olduğunu, kimsenin özel bir himayeye tabi tutulamayacağını söylemiştik. Ciddi iddialar ortaya atıldı, bu sorgulamalar doğal karşı- lanmalı” dedi. ‘Hedef, Silahlı Kuvvetler’ Yargõnõn tahrip edildiğini, kendi içinde ayrõştõrõldõğõnõ vurgulayan Bay- kal, belge tartõşmalarõ üzerinde de durdu. Baykal, “Belgelerle toplum vicdanı etki altına alınmak, belli bir yöne yönlendirilmek isteniyor. Bu kadar laf var, bir mahkeme kararı yok ortada. Herkesi sor, herkesin ifadesini al. Ama hukukun gerekle- rini yerine getirerek bunu yap. Olay hukuki bir konu olmaktan çı- kıp da siyasallaşınca bu ‘taraflarõ kim’ diye sorular ortaya geliyor. Hedef Silahlı Kuvvetler, yargı... Bu mücadeleyi götüren öbür taraf ne? Parti midir, devletin bir organı mı- dır, yoksa devletin içinde yeni gizli derin bir devlet oluşumu mudur, bir karargâh mıdır? Hükümetin, Başbakan’ın konumu nedir?” dedi. “Açılım Türkiye’yi nereye getirdi” diye soran CHP lideri, sözle- rini “Dağdaki terör ovaya indi. Top- lumda ciddi kamplaşma başladı. Terör toplumsal yaşamın parçası haline gelmeye başladı. Karakollar basılıyor, sokaklarda güven ciddi ölçüde kalmadı. Lime lime ayrışı- yor, parçalanıyor Türkiye” diye sürdürdü. Baykal, “YAŞ toplantısında TSK’ye karşı asimetrik savaş hak- kında bilgi verilmiş. Bu savaşı han- gi güçler yürütüyor” sorusuna “Hü- kümetin bu asimetrik sa- vaşın parçası olduğundan benim hiçbir şekilde kuş- kum yoktur. Bunu böyle bir platformda dile geti- renler bu tespiti yaptılar mı yapmadılar mı bilmi- yorum. Belki nezaketle- rinden böyle bir tespit yapmanın çok ağır sonuç- lar doğurabileceğini gör- düklerinden dolayı ‘yüz yüze bakar’ diye bunu ifade etmemiş olabilirler” yanõtõnõ verdi. Taş atan çocuklarla ilgili yasa tasarõnda Ab- dullah Öcalan’a af yolunu açacak bir düzenleme bulunduğu savlarõyla ilgili soru üzerine de Baykal, “Yeniden yargılama talebini genişletecek bir düzenleme öngörülüyor. Ortada gü- ven vermeyen bir iktidar var” dedi. İddianameleri okuyan tek kişi Edinilen bilgiye göre, CHP lideri Baykal, PM toplantõsõnda Ergenekon da- vasõyla ilgili İngiliz gazeteci yazar Ga- reth Jenkins’in hazõrladõğõ raporlarõn önemine dikkat çekti. Baykal, “Bütün iddianameleri okuyan tek kişi Jenkins. Ne savcılar ne avukatlar ne de hâ- kimlerin hiçbiri bütün iddianameleri okumamış. Bu iddianame çökmüştür, çürümüştür” dedi. Kürt açõlõmõ konu- sunda ise Baykal, “Açılım bitmiştir. PKK’yi muhatap alırsanız geleceğiniz yer burasıdır” diye konuştu. CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal, “Böyle bir kampanya iktidarõn himayesi olmadan götürülemez” dedi. Genelkurmay Başkanõ Başbuğ, geçen haziran ayõnda TSK’ye yönelik medya aracõlõğõyla “asimetrik psikolojik harekât yürütüldüğünü” dile getirmişti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear