26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 6 KASIM 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Özlem... Mevsimler avuçlarımın içinde kayıp gidiyor hızla... İlkyaz ve yaz çabuk geçti. Kasım ayının ilk haftasına geldik... Eskiden sonbaharı doya doya yaşar, yeşil, kahverengi dallarda kanatsız ve kansız düşler kurardık. Yağmurlar dindi gökyüzü mavileri kuşandı yine... Soluğumuzu kesip, biraz sabırsız ve biraz da sıkıntılı sözcükleri yakalamaya çalışıyoruz mavi göğü görünce. Türkiye’nin değişim içinde olduğunu, barışın, kardeşliğin konuşulduğunu yazan meslektaşlarıma bakıyorum. Bunların hepsi umuda yolculuğu anımsatıyor bana! Yazılıp çizilenlere inanmak istiyorum ama içimdeki sözcüklerin çırpınışı bunu engelliyor nedense... Gerçekten “değişimci ve açılımcı” mı bugün Türkiye’yi yöneten siyasal iktidar? Aslında bunu tartışmalıyız? Değişimi ve açılımı algılamak, Türkiye’nin önünü açmak... Ama nasıl? Siyasette ilkeli olmak, dürüst olmak, demokrasiyi ve özgürlükleri yaşam biçimi görmek.. AKP’de bunları göremiyoruz!.. Askeri darbelerle, sıkıyönetimlerle, olağanüstü hallerle yaşamını geçirmiş bizler, belki bu yüzden karamsarız. Günlerdir “yaş-kuru imza”, “domuz gribi”yle oyalanıp duruyoruz... Artık Hrant Dink cinayetini duruşmadan duruşmaya anımsayıp, Beşiktaş İskelesi’nde buluşup “çetelerin üzerine gidilmesini” istiyoruz. Hizbullah’ın domuz bağıyla öldürüp evlerin bodrum katlarına gömdüğü insanlarımızı unuttuk. El Kaide’nin, Müslüman Kardeşler’in Güneydoğu’yu kuşattığını, Van Yüzüncü Yıl Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın’ın neden tutuklanıp aylarca hapis yattığını aklımızın ucuna bile getirmiyoruz... Dışişleri Bakanı Davutoğlu, bakanlar, işadamları Kuzey Irak’a gittiler yağmurlu bir sonbahar akşamında. Televizyon ekranlarından haberleri izlerken Iraklı şair Nazik el Melaiki’nin “Gelmeyen Ziyaretçi” şiiri geldi aklıma. Kitaplığa yöneldim ve kitabını buldum Melaike’nin ve okumaya başladım: “Akşam geçip gitti ve neredeyse kayboldu ayın yüzü. Yazık! İkinci akşam da birinciye eklenmek üzere. İşte gözlerimizin önünde sona eriyor mutluluk.” Bir başka kanalda, neredeyse 12 yıl önce izlediğim “Postacı” filmi gösteriliyordu. Pablo Neruda’nın Sicilya’da sürgünde olduğu yılları anlatan filmde, postacı şöyle diyordu: “Dalgaların sesi, kelimelerin çarpışması gibiydi...” ABD Irak’ı bombalarken kimi meslektaşlarımız sevinç çığlıkları atıp “Irak’a demokrasi gelecek” diyorlardı. Gelmedi! Kuzey Irak, ABD’nin Irak’ı işgalinden kârlı çıktı, ölen Müslüman halk, kadınlar, çocuklar onların içini acıtmadı, yüreklerindeki kelimeler çarpışmadı. Dışarıda rüzgârın uğultusu var... Şişli’de Ermeni mezarlığındaki ağaçların üzerinden kuşlar havalanıyor. Her kelimenin anlamında acı, hüzün, gözyaşı ve kan var Irak’ta, Filistin’de olduğu gibi... Benim ülkemin insanlarında da aynı gözyaşı, acı ve hüzün... Şehit ailelerinin çığlıkları... Diyarbakır’ın varoşlarında yaşayan yoksul insanların dramı... Dağda ölen çocukları için ağıt yakan analar ve babaların görüntüleri... İsterseniz “Nefes” filmini seyredin, tam zamanıdır! Levent Semerci’nin “Nefes”i, izleyicilerin “nefes”ini tutarak izlemelerini, gerçeklerle yüz yüze kalmalarını sağlıyor... Hem sinema dili, hem müziği hem de içeriği bakımından. Hava buz kesmiş, gökyüzü sıkılmış bir yumruk gibi... Sorunlar, sorular... Can sıkıntısı, umursamazlık. Bitecek bunlar bir gün bitecek, Türkiye aydınlık günlerle buluşacak... Sandıkla gelen sandıkla gidecek! Demokrasi ve özgürlükler bir yaşam biçimi olacak! Hava bir kapanıp bir açıyor. Kuşlar havalanıyor ağaçların üzerinden... Mevsimler kaçıp gidiyor avuçlarımın içinden... Yarın (cumartesi) Beylikdüzü TÜYAP Kitap Fuarı’nda Cumhuriyet Standı’nda (saat: 14.00-15.00) okurlarla buluşuyoruz. hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 Japonya’dan Derviş’e nişan İstanbul Haber Servisi - Sabancõ Üniversitesi Uluslararasõ Danõşma Kurulu üyesi Kemal Derviş, Japonya’nõn en prestijli nişanõ olduğu belirtilen “Grand Cordon of the Order of the Rising Sun”a layõk görüldü. Sabancõ Üniversitesi’nden yapõlan açõklamada, genellikle Japon vatandaşlarõna verilen nişana, yalnõzca 7 yabancõnõn sahip olduğu belirtilirken Derviş’in, bunlar içinde en genç olma özelliğini de taşõdõğõ vurgulandõ. Bahçeli’ye ‘aday olma’ çağrısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP, 9. Olağan Kongresi’ni, AKP hükümetinin “Kürt açõlõmõ”na karşõ geliştirdiği “Sonsuza Kadar Var Ol Türkiye” temasõyla pazar günü toplayacak. Kongre öncesi MHP Kurucular Kurulu üyesi Kemal İnandõ, Faruk Evirgen, Naci Meriç ve Hüseyin Ünlüer basõn toplantõsõ düzenleyerek Bahçeli’yi istifaya çağõrdõ. MHP genel başkan aday adayõ Ahmet Reyiz Yõlmaz da kongreye 15 bin kişiyle gelerek Devlet Bahçeli’yi “istifaya” çağõracağõnõ söyledi. Erbakan’a hapis yolu kapandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi, kapatõlan Refah Partisi’nin (RP) son genel Başkanõ Necmettin Erbakan’õn hapis cezasõnõ konutunda çekmesine olanak tanõyan yasayla ilgili hükümlerinin iptal istemini reddetti. Ankara 9. Ağõr Ceza Mahkemesi, Erbakan’õn cezasõnõ konutunda çekmesine karar vermişti. Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül de kalan cezasõnõ kaldõrmõştõ. ‘Kürtçülük’ tartışması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Başbakanlõk’a bağlõ kurum ve kuruluşlarõn bütçeleri görüşülürken “Kürtçülük” kavgasõ çõktõ. DTP Şõrnak Milletvekili Hasip Kaplan, TÜİK’in, Türkiye’deki Kürtlerin tam sayõsõnõ çõkarmasõ talebinin ardõndan yaşanan gerginlikte MHP ve AKP’li vekiller birbirlerinin üzerlerine yürüdü, masalar yumruklandõ. . AKP’li Ertürk yargılanacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sincan 1. Ağõr Ceza Mahkemesi, MHP’li Belediye Meclis Üyesi Ali Esendemir’e yönelik 2005’teki silahlõ saldõrõyõ azmettirmekle suçlanan Ankara’nõn Kazan ilçesinin AKP’li Belediye Başkanõ Lokman Ertürk’ün “takipsizlik” kararõnõ kaldõrdõ. Ertürk, yargõlanacak. ‘Taş atan çocuklar’õn yargõlanmasõ ile ilgili tasarõ 10 Kasõm’a kadar Meclis’e sevk edilecek Sürpriz açõlõm zirvesiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 7 bakan, 2 genel başkan yardõmcõsõ, 2 grup başkanvekili ve 2 müs- teşar ile Başbakanlõk Merkez Bina’da bir araya gelerek Demokratik Açõlõm sürecini değerlendirdi. Toplantõda, önümüzdeki hafta TBMM’de yapõlacak görüşme öncesi son değerlendirmeler yapõ- lõrken, gösterilerde taş atan çocuklarõn yargõlanmasõna ilişkin yasa tasarõsõnõn 10 Kasõm’a kadar TBMM’ye sevk edilmesi benimsendi. Başbakan Erdoğan’õn baş- kanlõk ettiği ve Başbakanlõk Merkez Bina’da gerçekleşen toplantõya, MGK üyesi 7 ba- kan, Başbakanlõk Müsteşarõ Efkan Ala, İçişleri Bakanlõğõ Müsteşarõ Osman Güneş, AKP Genel Başkan yardõm- cõlarõ Abdülkadir Aksu ve Hüseyin Çelik, AKP TBMM Grup başkanvekilleri Suat Kı- lıç ve Bekir Bozdağ ile AKP Adana Milletvekili Ömer Çe- lik katõldõ. 5 saat süren zirve- de demokratik açõlõm süre- cinde gelinen nokta masaya yatõrõldõ. Bakanlar önümüz- deki hafta Meclis’te yapõlacak görüşme öncesi son değerlen- dirmelerini yaparken, Başba- kan Erdoğan süreçle ilgili ay- rõntõlõ bilgi aldõ. Hangi adõm- larõn açõklanacağõnõn tartõşõldõğõ toplantõda, muhalefet partile- rinin olasõ söylem ve eleştiri- lerine karşõ hangi savunmala- rõn yapõlacağõ masaya yatõrõl- dõ. Genel görüşmede TBMM İçtüzüğü’nde yer alan sürele- rin esnetilmesi, muhalefete daha uzun süre verilmesi be- nimsenirken, 10 Kasõm’a ka- dar taş atan çocuklarõn çocuk mahkemelerinde yargõlanma- sõna ilişkin yasa tasarõsõnõn da TBMM’ye sevk edilmesi kararlaştõrõldõ. ‘Yeni adımlar geliyor’ Toplantõda, Habur Sõnõr Ka- põsõ’nda yaşanan olaylarõn bir daha tekrarlanmamasõ için ge- rekli önlemlerin alõnmasõ ve açõlõm sürecinde çok daha dik- katli olunmasõ benimsendi. AKP Grup Başkanvekili Suat Kõlõç, ön görüşmede hü- kümet adõna İçişleri Bakanõ Beşir Atalay’õn konuşaca- ğõnõ, 12 Kasõm’da yapõlacak genel görüşmede ise muha- lefet liderlerinin konuşmasõ durumunda Başbakan Erdo- ğan’õn kürsüye çõkacağõnõ kaydetti. Kõlõç, “Yeni adım- lar geliyor. Bunların bir kısmını salı günü bir kıs- mını da perşembe günü du- yacaksınız” dedi. Erdoğan, zirveden sonra Ge- nelkurmay Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ’u kabul etti. Başbakanlõk Merkez Bina’da gerçekleşen toplantõda Erdoğan, demokratik açõlõm süreci ile ilgili ayrõntõlõ bilgi aldõ. Hangi adõmlarõn açõklanacağõ ve muhalefete karşõ nasõl bir savunma yapõlacağõnõn masaya yatõrõldõğõ toplantõda, “taş atan çocuklar” adõyla anõlan CMK mağduru çocuklarla ilgili yasa tasarõsõnõn da TBMM’ye sevk edilmesi kararlaştõrõldõ. Erdoğan, zirvenin ardõndan Genelkurmay Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ’u kabul etti. 2. MEKTUP TARTIŞILIYOR İhbar değil düzeltme mektubu Kimliği belirsiz bir subay tarafõndan gönderilen ihbar mektuplarõnõn ikincisinde yeni iddialardan çok düzeltmeler var. İhbarcõ, bu mektupta Genelkurmay’daki imha işlemine ilişkin iddiasõnõn tarihini düzeltiyor, İlker Ziya Göktaş hakkõndaki suçlamalarõna ilişkin açõklõk getiriyor. İstanbul Haber Ser- visi - “İrticayla Mü- cadele Eylem Planı” belgesinin aslõnõ bir ih- bar mektubu ile savcõ- lõğa gönderen kimliği belirsiz subay, 2. kez gönderdiği ihbar mek- tubunda ilk mektubun- da yer alan bazõ bilgi- lere ilişkin düzeltme- lere yer verdi. 2. ihbar mektubunda da kimliğini açõklama- yan subay, gönderdiği ilk mektupta birbirinin devamõ olan Bilgi Des- tek Planõ ve İrticayla Mücadele Eylem Planõ ile ilgili detaylarõ bir- leştirerek yazdõğõnõ kaydederek “cunta ya- pılanması” tarafõndan bu durum gerekçe gös- terilerek, belge ve mek- tubun içeriği üzerinde güvensizlik oluşturmak için çalõşma başlatõldõ- ğõnõ savundu. Cunta- nõn istismarõnõn önüne geçmek istediğini dile getiren subay ikinci ih- barõnda şu “düzeltme- leri” yaptõ: “İlk mektubumda- ki ‘İrticayla Mücadele Eylem Planõ’nõn ba- sõnda yer almasõnõ mü- teakip ...’ diye başla- yan paragrafta ‘İrti- cayla Mücadele Eylem Planõ’ yerine ‘Bilgi Destek Planõ’ ifadesi konularak aşağıdaki gibi değerlendirilme- si gerekmektedir: Bil- gi Destek Planı’nın basında yer almasını müteakip, belgenin hazırlanmasında kul- lanılan tüm bilgisa- yarlar temizlenmiş ve ilgili evraklar imha edilerek, kamuoyuna Genelkurmay Baş- kanlığı tarafından böyle bir çalışmanın olmadığı yönünde bir açıklama yapılmıştır. İmha süreci bizzat Org. Ergin Suygun’un Özel Sekreteri Kurmay Albay Uğur Berksun tarafından takip edilmiş, kendisi Bilgi Sistemleri İşlet- me Şubesi’ne giderek söz konusu eylem pla- nının hazırlanmasın- da kullanılan bilgisa- yarların hard diskle- rinin geri getirileme- yecek şekilde silin- mesine nezaret et- miştir.” İhbarcõ, mektubunda özetle “Belgelerin im- ha edilmesi ve bilgi- sayarların silinmesi olayı Dursun Çiçek imzalı İrticayla Mü- cadele Planı’nın de- ğil, Bilgi Destek Pla- nı’nın basında yer al- dığı gün yaşandı. Ya- ni bir yıl önce. Mek- tubumda yanlış yaz- mışım” dedi. TDH kurucularõ kampa girdi Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün liderliğinde partileşme çalışmalarını sürdüren Türkiye Değişim Hareketi’nin (TDH) kurucuları, Bolu Abant’ta üç günlük kampa girdi. Abant Palas Otelde’ki kampta, yılbaşından sonra resmen kuruluşu açıklanacak olan partinin program ve tüzük çalışmalarının tartışılacağı öğrenildi. Toplantıya katılanlar arasında eski Dışişleri Bakanlarından Hikmet Çetin, eski bakanlardan Onur Kumbaracıbaşı, Mehmet Moğoltay, Yüksel Yalova, eski Bayındırlık Bakanlığı Müsteşarı Sabri Erbakan da bulunuyor. Kurucular arasında sosyal sorumluluk projeleri ile tanınan Zeynep Dereli, Eyüboğlu Koleji’nin kurucularından Seda Eyüboğlu, Doç. Dr. Elif Uluğ, araştırmacı Tonguç Çoban’da bulunuyor. (Fotoğraf: AA) ‘Muhbir gizli tanık olsun’ YARSAV Başkanõ Eminağaoğlu, ihbar mektubunun savcõdan önce yandaş basõna sõzdõrõlmasõnõn kamuoyu baskõsõ yaratma amacõ taşõdõğõnõ belirtti ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - “İrticayla Mücadele Eylem Planı” adlõ belgenin göl- gesinde süren tartõşmalara kimliği belirsiz “muhbir” tartõşmasõ da eklendi. Soruşturmanõn muhbirin gönderdiği mektuplarla yürütül- mesi rahatsõzlõk yarattõ. YARSAV Başkanõ Ömer Faruk Emina- ğaoğlu, gizli tanõklõktan sonra bir de gizli muhbirliğin çõktõğõna işaret ederek “Savcılık, muhbi- ri güvenceye alarak gizli tanık olarak dinlesin” dedi. Islak imzalõ olduğu iddia edilen belgeyi savcõlõğa ulaştõran muh- bir, önceki gün de bazõ gazetele- re gönderdiği ikinci bir ihbar mektubuyla gündeme geldi. Muh- birin gönderdiği mektubun dağõ- tõm bölümünde “İstanbul Cum- huriyet Başsavcılığı ve Medya Kuruluşları” görünüyordu. An- cak İstanbul Cumhuriyet Baş- savcõ Vekili Turan Çolakkadı, kendilerine ikinci bir ihbar mek- tubunun ulaşmadõğõnõ açõkladõ. ‘Suçlananlarla bağı ne’ YARSAV Başkanõ Eminağa- oğlu, “gizli tanıktan sonra giz- li muhbirler çıktı” sözüyle ola- yõ değerlendirirken “Madem gizli tanığa sık sık başvuruyor savcılık, bu olayda da başvu- rulmalı” dedi. Eminağaoğlu şunlarõ söyledi: “Savcılık herkesi gizli tanık yapıyor, olayı yürü- tüyor. Bu olayda da kişi ken- disinin deşifre olmasından en- dişe ediyor olmalı. Gizli ta- nıklık bu güvenceyi sağlamıyor mu? İhbarlarla soruşturmayı istediği yöne çekebilir. Somut bilgiler gönderiyorsa irdelen- mek zorunda. Kişinin kimliği ortaya konmadığı için suçla- nan kişilerle bağı nedir onu da bilmiyoruz. Her halükârda so- ruşturmanın sağlıklı yürütül- mesini tartışmalı kılıyor.” “Ortaya çıkmayan, gizli ta- nık da olmayan muhbirin be- yanları, savcılıkla eşzamanlı ya da basında yer alınca, savcılık belli bir tarafa çekiliyor gibi oluyor” diyen YARSAV Baş- kanõ, soruşturma makamõnõn ka- muoyunun etkisi altõna sokul- duğunu söyledi. CUMHURBAŞKANLIĞI’NA GÖNDERİLEN RAPOR GÜL’ÜN KARARINI BEKLİYOR Zere dosyası nihayet Köşk’te ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Adalet Bakanlõğõ, kanser hastasõ hükümlü Gü- ler Zere hakkõndaki dosyayõ, “af kapsamında değerlen- dirilebileceği” öngörüsüyle Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’e sunulmak üzere Çan- kaya Köşkü’ne gönderdi. Çukurova Üniversitesi Bal- calõ Hastanesi’nin mahkûm koğuşunda tedavi gören ve yakalandõğõ kanser hastalõğõnõn “ölümcül evresine” ulaştõğõ Güler Zere’nin İstanbul Adli Tõp Kurumu 3. İhtisas Kurulu tarafõndan verilen ve sürekli hastalõk halini belirten rapo- runun yer aldõğõ dosya, Adalet Bakanlõğõ’nca Cumhurbaş- kanlõğõ’na teslim edildi. Has- tanesi bahçesinde bekleyen baba Haydar Zere, çok geç kalõndõğõnõ vurgulayarak, kõ- zõnõn serbest bõrakõlmasõ ha- linde Çapa Tõp Fakültesi Has- tanesi’ne götüreceğini belirtti. Zere için Balcalõ Hastane- si’nin bahçesinde TAYAD’lõ- larõn oturma eylemi sürerken İstanbul’da da Özgürlük Plat- formu üyesi bir grup, Yeni- bosnada’ki Adli Tõp Kurumu önünde oturma eylemi yaptõ. Bu arada avukat Taylan Talay, Zere’nin ceza infazõnõn ertelenmesi için Elbistan Cum- huriyet Başsavcõlõğõ’na baş- vurdu. Başvuruyu değerlendi- ren cumhuriyet savcõsõ Süley- man Özar, adli talebi reddetti. Karara tepki gösteren Tanay, “Zere ölürse bundan savcı- lar sorumlu olacak” dedi. Prof.İnce’densiyasimesaj İstanbul Haber Servisi - Güler Zere için tem- muz ayõndan bu yana muayene raporunun bek- leten ancak Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün açõklamalarõnõn ardõndan önceki gün raporu ha- zõrlayan İstanbul Adli Tõp Kurumu (ATK) Baş- kanõ Başkanõ Doç. Dr. Haluk İnce, “şaşırtıcı” açõklamalarda bulundu. NTV’de yayõmlanan “Canlı Gaste” programõna telefonla katõlan İnce, “Hastanın yararını dü- şündüğümüz kadar, toplumun bazı kesimleri- nin düşüncelerini de düşünmek zorunda- yız”dedi. İnce’nin tõp bilimini ilgilendiren bir ko- nuda siyasi mesaj vermesi şaşkõnlõk yarattõ.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear