26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Doğrusu, Ayşe Kulin’in Türkan Saylan üze- rine bir kitap yazdõğõnõ duyduğumda, içimden ilk geçen “Eyvah! Ayşe’nin işi çok çok zor” demek olmuştu. Öyle ya, gerçekleştirdikleriy- le, bilim insanõ nitelikleriyle, çağdaş bir toplum yaratma çabasõyla, toplumsal ve politik duru- şuyla çoktan aydõnlanma tarihimize geçmişti Türkan Saylan. Onun üzerine yazõlmõş ve ken- di yazmõş olduğu, birçok kitap vardõ. Yaşamõ- nõn, düşüncelerinin, eylemlerinin her anõnõ ir- deleyen nehir söyleşileri; eğitimciliği ve eleş- tirel düşünme, yapõcõlõğõ üzerine kitaplar var- dõ. Ve hepsi de başarõlõydõ… Şimdiden Türkan Saylan’õ çok özleyen ve onun kitaplarõnõ okumuş biri olarak karõşõk duy- gularla elime aldõm Ayşe Kulin’in “Tek ve Tek Başına Türkan” adlõ yeni kitabõnõ (Everst Ya- yõnlarõ)… Dün akşam geç bir saatti… Daha ilk sayfa- lardan elimden kolay kolay bõrakamayacağõmõ anladõm. Şiir dolu, müzik dolu, sevgi dolu, da- yanõşma dolu, geleceğe ilişkin umut dolu son sayfalarõ çevirdiğimde gözyaşlarõmõ tutamõ- yordum. Ama aynõ zamanda da gülümsüyor- dum. İçimden değil, yüksek sesle “Hayat, sa- na teşekkür ederim” diyordum. Bize Türkan Saylan gibi bir insan, bir örnek verdiğin için… Yolumuzu aydõnlatmayõ sürdürdüğü ve sürdü- receği için… Dostlukların ışığında Ayşe Kulin’in rahat anlatõmõ, su gibi akan di- linden “Türkan”õ okurken, 70’li yõllardan be- ri tanõdõğõm, izlediğim, yakõnõnda olduğum, bir- likte çalõştõğõm Türkan Saylan’õn sanki sesini duyuyordum. Sanki o konuşuyordu. Ayşe Kulin’in, kitabõ kurgularken birinci te- kil şahsõ seçmiş olmasõ bence çok yerinde. Bu “Ben” anlatõmõ, içtenliği yoğunlaştõrdõğõ gibi, okurun o anlatõmla özdeşleşmesini sağlõyor. Yi- ne tüm kitabõ (331 sayfa) Türkan Saylan’õn ya- şamõndaki son günlere sõğdõrmasõ - Türkan Ho- ca’nõn “Ergenekon gerekçesiyle” evinin ba- sõlmasõ ve Çağdaş Yaşamõ Destekleme Derne- ği’nin yirminci yõldönümü kutlamasõ arasõna sõğ- dõrmasõ… Kitabõn belkemiğini mektuplardan yola çõkarak gerçekleştirmesi… Bütün bunlar Ayşe Kulin’in kurgu ustalõğõnõn ürünü. Mektuplar… Türkan Saylan en eski, en ya- kõn arkadaşlarõndan Gökşin Sanal’la 13 ya- şõndan başlayarak mektuplaşõyor. Neler yok ki bu mektuplarda, Kandilli Kõz Lisesi öğrencisinin hayalleri, geleceğe ilişkin düşünceleri, anne ba- ba baskõsõndan yakõnmalar, yõllar geçtikçe aş- kõ bekleme, âşõk olma (mõ?), meslek seçimle- ri, dostluk üzerine duygular, düşünceler, Sart- re’dan Lermantov’a edebiyat üzerine düşün- celer, şiirler… Gökşin Sanal’õn seçip Ayşe Kulin’e verdiği mektuplar (hele en erken yõllardakiler), yaza- rõn elinde Türkan Saylan’õn ileride olacağõ in- sanõn tohumlarõna dönüşmüş. Dünle bugün ara- sõnda mektuplar aracõlõğõyla köprüler kurmuş Ayşe Kulin. Yalnõz Türkan Saylan kitabõ değil, dostluk- larõn da kitabõ “Türkan”. (Ayşe Yüksel’le dost- luğu da harika!) Kadınlık halleri Elbet kitapta benim en ilgimi çeken yanlar- dan biri kadõnlõk halleri! “Aşkı beklemek zordu”… Arkadaşõnõn ona fõrlattõğõ “Sen âşık değilsin, âşık olma haline âşıksın” gerçeği…Tek taraflõ aşklarõn aşksõz ya- nõnda durmanõn güçlüğü… Karşõlõk veremedi- ği aşka, karşõsõndakini üzmemek için kendini soktuğu zor durumlar… “Bir kadın için en kutsal meslek, eş ve an- ne olmaktır” teranesini yineleyen ha bire yi- neleyen erkekler… Madem erkekler böyle ben de mesleğine düşkün bir hekim seçer evlenirim varsayõmõ ve eylemi bile “Bir kadın için en kutsal meslek, eş ve anne olmaktır” varsayõ- mõnõ değiştirmeyecektir… Annelik halleri… Tek başõna büyütülen iki ço- cuk… Bin türlü hasalõğa deva bulurken ken- di çocuğunun ruhsal sorunlarõna çare bulama- mak… “Bayan Mükemmel” olma çabasõ… Kişiliğini kurtarma çabasõ… Cüzamlõlara uzattõğõ eli, giderek toplumdan tüm dõşlanmõşlara Türk, Kürt, Süryani, vs. de- meden tüm çaresiz olanlara – eşcinsellere, tra- vestilere, aile içinde şiddet gören kadõnlara, oku- la yollanmayan tüm çocuklara, uzatan bir ka- dõnõn, bir annenin halleri… “Beni hırpaladılar, yerden yere vurdular, ne gâvurluğum kaldı, ne Kürtçülüğüm, ne de komünistliğim. Şu son aramayla da darbe- ci yerine kondum. Umurumda bile olmadı. Çünkü ben gâvur, Kürtçü, komünist veya darbeci değilim. Ben sadece, yüreği insan sev- gisi dolu bir hekimim. Ülkemi, insan hakla- rına ve hukuka saygılı, demokrasiye inanan hükümetlerin idare etmesini isteyen bir va- tanseverim.” “Hayat sana teşekkür ederim, bana güzel işler yapma gücü verdiğin için!” Teşekkürler Ayşe Kulin. zeynep@zeyneporal.com Faks: 0212.257 16 50 Kültür Servisi - Yordam Ki- tap, Karl Marx ve Friedrich Engels tarafõndan kaleme alõ- nan Komünist Manifesto’nun yayõmlanõşõnõn 160. yõlõnda ‘Ko- münist Manifesto ve Hakkında Yazılar’ başlõğõyla sunduğu kap- samlõ derlemeden sonra şimdi de yapõtõ çizgilerle canlandõran bir çalõşma yayõmladõ. İtalyan çizer Rodolfo Marce- naro’nun keskin ve mizahi çiz- gileriyle okuru işçi sõnõfõ ve bur- juvazinin tipik temsilcileriyle de tanõştõran kitabõn çevirisi Nail Satlıgan ve Kaan Emek’e ait. Yayõnevine göre ‘Çizgilerle Ko- münist Manifesto’, “Manifes- to okurlarına alternatif bir okuma olanağı su- narken, çizgi ve mizahın gücüyle donanmış ola- rak Manifesto’yu yeni bir okur kitlesiyle bu- luşturmaya da aday.” ‘Çizgilerle Komünist Manifesto’yu, geçen haftalarda Karl Marx’õn ‘Kapital’ ad- lõ yapõtõnõn manga ver- siyonunu da yayõmla- yan Yordam Kitap’õn İstanbul TÜYAP Ki- tap Fuarõ’ndaki stan- dõndan satõn almak mümkün. Bu yılın ödülleri ‘dönüş’ ve ‘göç’ romanlarına ‘Kapital’den sonra çizgilerle ‘Manifesto’ Kültür Servisi - Fransa’nõn önde gelen edebiyat ödüllerinden Medi- cis’ye bu yõl Haiti asõllõ Kanadalõ ya- zar Dany Laferriere ve Amerikalõ ro- mancõ Dave Eggers değer görüldü. Laferriere, “L’enigme du retour” (Dönüş Muammasõ) adlõ yapõtõyla Me- dicis Ödülü’nü alõrken, Eggers de “What is the What: The Autobiog- raphy of Valentino Achak Deng” (Ne Nedir: Valentino Achak Deng’in Özyaşamöyküsü) adlõ kitabõyla En İyi Yabancõ Roman Medicis’ini kazandõ. Laferriere’in ödüle değer görülen ya- põtõ, 56 yaşõndaki yazarõn, babasõnõn ce- naze törenine katõlmak için anayurdu Haiti’ye dönüşünün yürek parçalayõcõ öyküsünü anlatõyor. Laferriere’in ilk ya- põtõ “Bir Zenciyle Yorulmadan Nasıl Se- vişilir” 1985’te yayõmlandõğõnda çok satmõş, pek çok dile çevrilmiş ve 1989’da beyazperdeye uyarlanmõştõ. Seçici kurul, Eggers’in 2006’da ya- yõmlanmõş olan ve Sudanlõ bir göçmenin yaşamöyküsüne dayanan yapõtõnõ oybir- liğiyle yõlõn En İyi Yabancõ Romanõ seç- ti. Kitapta, Achak Deng’in Etiyopya ve Kenya’daki göçmen kamplarõnda kâbus dolu on üç yõlõ ve en sonunda ABD’ye yerleşmesi anlatõlõyor. 39 yaşõndaki Eg- gers’in “Müthiş Dâhiden Hazin Bir Eser” adlõ kitabõ gelecek hafta ülkemiz- de Siren Yayõnlarõ’ndan çõkacak. Orhan Pamuk’un “Kar” adlõ romanõ da, 2005’te En İyi Yabancõ Roman dalõnda Medicis Ödülü’ne değer görülmüştü. CMYB C M Y B 6 KASIM 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR 17 ODAK NOKTASI AHMET CEMAL ‘Kültürlerarası Diyalogda Çeviri’nin Dayanılmaz Hafifliği... TÜYAP 28. Kitap Fuarı için “Kültürlerarası Diyalogda Çeviri” gibi önemli bir temanın saptanmasından ve fuarın Onur Konuğu olarak da Prof. Dr. Cevat Çapan’ın seçilmesinden duyduğum memnuniyeti aylar önce, TÜYAP’ın resmi açıklamasının hemen ardından bu sütunlarda dile getirmiştim. Sayın Çapan gibi ustaların ustası bir çevirmenin onur konukluğundan duyduğum mutluluk, elbet hep sürecek. Buna karşılık ‘Kültürlerarası Diyalogda Çeviri’ gibi, çeviri olgusu varolduğundan bu yana birincil önem taşıyan konulardan birinin ana tema olarak saptanmasından kaynaklanan sevincim, fuarın etkinlikler programını toplu olarak gördüğümde yerini önce şaşkınlığa, ardından da büyük bir düş kırıklığına bıraktı. Önce bazı sayısal verilere değinelim. TÜYAP 28. Kitap Fuarı’nın programında yaklaşık 250 etkinlik yer alıyor. Bu etkinliklerden çeviriye ayrılanların sayısı ise 25. Yani toplam etkinlik sayısının onda biri. Öte yandan bu 25 etkinliğin tamamı da fuarın ana temasına, yani çevirinin kültürlerarası diyalogdaki yeri konusuna ayrılmış değil. Etkinlikler, daha çok çevirinin ve çevirmenin genel sorunları, belli kitapların veya türlerin çevirisi gibi, çevirinin ‘genel’ konuları üzerinde odaklaşmış. Çok zorlanırsa, belki bu bağlamdaki konulardan üçü ya da dördü ile ‘Kültürlerarası Diyalogda Çeviri’ arasında bağlantı kurulabilir. Bu arada, böyle bir temanın seçilmiş olması bağlamında, daha ilk başta çevirinin kültürlerarası diyalog açısından önemini anlatmaya yarayacak bir ‘giriş’ etkinliğine yer verilmemiş olması, kanımca en büyük eksiklik! Oysa Türkiye, yakın tarihinde kültürlerarası diyalog bakımından çevirinin önemini doğrudan kendi deneyimleri ile yaşamış olan bir ülke. Cumhuriyet’in kuruluşuyla birlikte, tarihsel koşulları gereği zorunlu bir kültür değişimini de yaşayan, içinde bulunduğu yüzyılda uygar ülkelerin arasında ayakta kalabilmek için yüzlerce yıllık bir inanç toplumundan düşünce toplumuna dönüşmek zorunda kalan Türk toplumu, çağdaş düşünce ile diyaloğunu kurarken çeviriden geniş ölçüde yararlanmıştır. 1940 yılında, o zamanki Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel’in önderliğinde bakanlıkta kurulan ‘Tercüme Bürosu’ ve bu Büro’nun yayımladığı ‘Tercüme Mecmuası’, daha sonra çevirinin kuramına ve uygulamasına verdiği büyük önemle aynı zamanda bir çeviri dergisi niteliğini de kazanan, Memet Fuat’ın yönetiminde çıkan ‘Yeni Dergi’, onun ardından çıkartılan ‘YAZKO Çeviri’ ve ‘Metis Çeviri’ dergileri, yarattıkları çevrelerle, tartışmalarla ve sergiledikleri örneklerle birlikte kültürlerarası diyalog açısından çevirinin önemini sürekli belgelemiş olan kaynaklardır. Dolayısıyla, sadece bu kaynaklar yeterince değerlendirilseydi bile, kendi toplumumuzun çevirinin kültürlerarası diyalog açısından önemi olgusunu nasıl yaşadığı ve yaşamakta olduğu konusunda çok değerli ve yol gösterici nitelikte malzeme elde edilebilirdi. Oysa bu yılki kitap fuarında bu yapılacak yerde, çeviri konusunda bir defa daha yıllardır hep yinelenen ‘beylik’ konularla yetinilmiştir. Sadece kabarık sayıda yabancı konuğun davet edilmesi ya da okumalara yer verilmesi, asla yeterli değildir. Önemli olan, bu girişimlerin seçilmiş özel bir tema bağlamında nasıl örgütlendirildiğidir. Bu açıdan bakıldığında, TÜYAP 28. Kitap Fuarı’nın ‘Kültürlerarası Diyalog ve Çeviri’ teması açısından tek başarısı, böyle bir konunun nasıl işlenmemesi gerektiğini göstermiş oluşudur. Bu arada, aklımdaki bir soruyu sormadan edemeyeceğim: Fuar için bu tema ile ilgili çalışmaları yapanlar, Ord. Prof. Dr. Hilmi Ziya Ülken’in “Uyanış Devirlerinde Tercümenin Rolü” başlıklı eserine bir göz atmayı düşünmüşler midir? e-posta : acem20@hotmail.com kultur@cumhuriyet.com.tr DÜNYA KİTAP’TA YILIN YAYINEVİ EVEREST Kültür Servisi - Dünya Kitap dergisinin ge- leneksel Dünya Kitap Ödülleri’nin 2009 yõlõ sonuçlarõ ve bu yõl beşinci kez verilen ‘Al- tın Sayfa Ödülü’nü kazananlar belli oldu. Her dal için farklõ seçici kurullardan oluşan ödüllerde Oya Baydar’õn “Çöp- lüğün Generali” (Can, 2009) adlõ roma- nõ ‘Yılın Telif Kitabı’ olurken, ‘Yılın Çeviri Kitabı Ödülü’ Thomas Bern- hard’õn “Yürümek-Evet” (YKY, 2009) çevirisi için Sezer Duru ile Junot Diaz’õn “Oscar Wao’nun Tuhaf Kısa Yaşamı” (Everest, 2009) çevirisi için Püren Özgören arasõnda paylaştõrõldõ. “Yılın Yayınevi” Everest Yayõnlarõ olur- ken; 2005’te her yõl farklõ bir daldaki kitaba verilmek üzere konan ve bu sene “yılın en iyi gastronomi kitabı” kategorisinde düzenlenen Al- tõn Sayfa Ödülü’nün sahibi “Gülbeşeker Türk Tatlıları Tarihi” (YKY, 2009) kitabõyla Priscilla Mary Işın oldu. Ayşe Nilhan Aras’a ise “Anadolu mutfağının gelişimine ve tanıtı- mına katkılarından dolayı” “Altın Sayfa Jüri Özel Ödü- lü” verildi. Ödüller, dün ak- şam TÜYAP Interexpo Salo- nu’nda düzenlenen ödül tö- reniyle sahiplerine verildi. Ayşe Kulin’in su gibi akan dilinden ‘Türkan’õ okurken, 70’lerden beri tanõdõğõm Türkan Saylan’õn sanki sesini duyuyordum. MEDİCİS ÖDÜLLERİ BELLİ OLDU Yõlõn kitabõ ‘Çöplüğün Generali’ ÇİZGİ KLASİKLER FURYASI SÜRÜYOR Türkan Saylan’õn içindeki çocuğu, saflõğõ, romantizmi yücelten ‘Türkan’... ‘Hayat,sanateşekkürederim!’ Oya Baydar
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear