Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 4 KASIM 2009 ÇARŞAMBA
6 HABERLER
AVRUPA
GÜRAY ÖZ
Batıcılar Batı’dan
Kopamaz
Türkiye Batı’dan kopuyor mu? Yüzünü
Doğu’ya mı çevirdi? Günümüzün “in”
tartışması budur.
Kısaca yanıtlamak ve bu “in”den çıkmak
gerekiyor.
Türkiye Batı’dan kopmuyor. Yüzünü Doğu’ya
çevirmiyor. Tam tersine daha çok Batıcı oluyor.
Çünkü başta ABD ve İngiltere olmak üzere
tümüyle Batı, Türkiye’nin yeni bir rol
üstlenmesini, Ortadoğu’da etkin bir aktör
olmasını ve kendi suflesiyle iş görmesini istiyor.
Türkiye’den beklenen Batı politikalarının sıkı
takipçisi ve uygulayıcısı olmasıdır.
Bunda ne var?
Hiçbir şey yok. Türkiye’de siyasal iktidarlar
eskiden de Batıcıydı. Ama siyasal yapının
ideolojik kurgusu farklıydı. “Kuzeyden gelen
tehlike” masalı geçerliydi. Türkiye’de zamanın
solu siyasal iktidarlara Ortadoğu ülkelerini,
Latin Amerika’yı gösterdikçe, oralardaki
yokluğa, yoksunluğa, işbirlikçi iktidarlara karşı
yürütülen mücadelelere dikkat çektikçe
“üçüncü dünyacı”lıkla suçlanırdı.
Peki şimdi Ortadoğu ülkeleriyle sıkı ilişkileri
alkışlarla karşılayanlar “üçüncü dünyacı” mı
oldular?
Hayır, daha fazla Batıcı oldular. Yeni duruma
ayak uydurmak, Batı’nın gereksinimlerine en
uygun pozisyonu almak gayreti içindedirler.
Peki AKP iktidarının Batı ile sıkı ilişkiler içinde
Doğu ile Ortadoğu ile eskisinden farklı ilişkiler
kuruyor olması neden kimi Batılı politikacılarda,
siyaset bilimcilerde kuşku uyandırıyor?
Bunun nedeni AKP iktidarının ideolojik
formasyonu bakımından Batı’nın istemediği
politikalara kapılabileceği kuşkusudur. Ilımlı
İslam evet, ama ya radikalleşirse korkusu da
denebilir. Batı yeni bir İran istemiyor. Bu korku
ya da kuşku nedeniyle ülkemize gelerek,
kelimenin tam anlamıyla akıl satan
Schröder’ler, Clinton’lar sapla samanı bilinçli
bir şekilde birbirine karıştırıyor, “İslamla
laikliğin pek güzel uzlaştırıldığından” söz
ediyorlar. Bu tuhaf kombinasyonun Türkiye’de
de satıcıları vardır. Onların dilinde Ilımlı İslam
ile “pasif laiklik” bu nedenle tencere ile kapak
gibidir.
Batılılar boş yere korkuyorlar.
AKP iktidarı tıpkı kendisinden önceki
iktidarlar gibidir ve Batı’nın rotasından sapmak
niyetinde değildir.
Türkiye Batı’dan kopmuyor. Batı’nın
kendisine verdiği yeni görevleri yerine getirmek
için hızlı, neredeyse baş döndürücü bir dış
politika izliyor. Bu yeni dış politika da AKP’nin
ideolojik formasyonu ile bire bir örtüşüyor.
Sonuçta Dışişleri Bakanı Ahmet
Davutoğlu’nun şahsında iddialı bir “Yeni
Osmanlılık” ete kemiğe bürünüyor.
Türkiye ne kazanıyor?
Türkiye kaybediyor.
Batıcılıkta yeni bir adım atıyor.
Modernleşmenin, aydınlanmanın kazanımlarını
terk ediyor. Batı ile kişilikli ve bağımsız ilişkiler
kurma şansını yitiriyor. Ortadoğu’da, Doğu’da
Batıcılığın uzun erimde işe yarar bir politika
olmadığını, Ortadoğu’da halkların Batıyı ve
Batıcıları sevmediğini onlardan çok ve hep
çektiğini, onları “tek dişi kalmış, ama
canavar” olarak gördüğünü unutuyor.
Batı kazanıyor. Türkiye’yi Ortadoğu’ya elçi
olarak gönderirken, Avrupa Birliği’nin kıyısında
tutma politikalarına uygun hale getiriyor.
Modernleşmeden uzaklaşmış, laikliğini
pasifleştirmiş bir ülkenin AB içinde yer
alamayacağı fikrini gerçeğe dönüştürüyor.
Türkiye’yi devrimci bir üçüncü dünyaya değil,
devrimci fikirlerden uzaklaşmış, din ekseninde
politikalar yürüten ve Batıcılıkta karar kılmış
hükümetlerin yanına gönderiyor.
Şimdi ABD’nin, Batı’nın, Türkiye’den
beklediği İran’ı ehlileştirmesi, Kuzey Irak’ta
istikrarı bir şekilde sağlaması, İsrail’le Arap
ülkeleri ve İran’la flört için gerekli olan
sertleşmeyi zamana yayarak
yumuşatmasıdır.
Bu da olacaktır zaten.
e-posta: guray@cumhuriyet.com.tr
Doğalgaz faciası
davası başladı
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Ankara
Çankaya’da, 7 üniversite
öğrencisinin öldüğü do-
ğalgaz faciasõyla ilgili,
eski EGO Genel Müdü-
rü İhsan Fincan ve eski
BAŞKENTGAZ Genel
Müdürü Veysel Karani
Demir’in de aralarõnda
bulunduğu 13 sanõğõn
“taksirle ölüme neden
olduklarõ” iddiasõyla
yargõlanmalarõna başlan-
dõ. Demir, her şeyi kura-
lõna uygun yaptõklarõnõ
savundu. Facianõn ger-
çekleştiği dairenin sahibi
sanõk Cemal Özdemir de
2003’ten sonra kombiye
hiç bakõm yaptõrmadõğõ-
nõ, iki kez tamir ettirdi-
ğini söyledi.
Gül, Tunceli’ye
gidecek
Yurt Haberleri Ser-
visi - Cumhurbaşkanõ
Abdullah Gül, yarõn yeni
kurulan Tunceli Üniver-
sitesi’nin akademik yõl
açõlõşõna katõlacak. Gül,
Vali Mustafa Taşkesen’i
ve DTP’li Belediye Baş-
kanõ Edibe Şahin’i ma-
kamlarõnda ziyaret ede-
cek. Gül’ün belediye bi-
nasõ çõkõşõnda halka ses-
lenmesi de bekleniyor.
Gül, Hacõ Bektaş Veli
Kültürünü Yayma ve
Yardõmlaşma Derneği
Cemevi’ne de gidecek.
Ölümlü kazaya
para cezası
İstanbul Haber
Servisi - İstanbul 6.
Ağõr Ceza Mahkemesi,
Boğaziçi Köprüsü’nde
2005 yõlõnda otomobiliy-
le yaptõğõ kazada, araçta-
ki Yeliz Telli’nin ölü-
müne, 2 kişinin yaralan-
masõna neden olduğu
gerekçesiyle Başkomi-
ser Ebubekir Temür’un
yargõlanmasõ sürdü.
Mahkeme, Temür’un
2.5 yõl hapis cezasõnõ,
27 bin 300 TL para ce-
zasõna çevirdi.
Gazeteciler
meydanda
İstanbul Haber Ser-
visi - Türkiye Gazeteci-
ler Sendikasõ (TGS),
Turkuvaz (ATV-Sabah),
Halk TV ve Olay Gaze-
te-Televizyon işyerlerin-
deki “sendikasõzlaştõr-
ma” uygulamalarõnõ bu-
gün İstanbul, Ankara ve
Bursa’da protesto ede-
cek. Sendikadan yapõlan
açõklamada protestonun,
uluslararasõ “Gazetecilik
İçin Ayağa Kalk” kam-
panyasõ kapsamõnda dü-
zenleneceği bildirildi.
Davutpaşa
iddianamesi
İstanbul Haber Ser-
visi - Zeytinburnu’ndaki
bir iş merkezinde geçen
yõl meydana gelen ve 21
kişinin ölümüyle sonuç-
lanan patlamaya ilişkin
8 kişi hakkõnda Bakõr-
köy Cumhuriyet Başsav-
cõlõğõ’nca iddianame ha-
zõrlandõ. Zeytinburnu
Belediyesi’nden 5, bina
sahibi 2 kişi ve patlama-
nõn olduğu atölye çalõşa-
nõ bir kişinin cezalandõ-
rõlmasõ istendi.
ODTÜ’de
konferans
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) -
Prof. Dr. İlhan Başgöz,
bugün Orta Doğu Tek-
nik Üniversitesi’nde
konferans verecek.
Başgöz’ün “Cumhuri-
yetimizin ilk 10 yõlõ”
konuşmasõ saat
13.30’da başlayacak.
RİZE’DE İKİNCİ
‘ONE MINUTE’ KRİZİ
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Türk Silahlõ Kuvvetleri
(TSK) ile İran güvenlik güçleri-
nin terör örgütüne yönelik ope-
rasyonlarõnda sözde Erzurum so-
rumlusunun da aralarõnda bulun-
duğu 12 terörist öldürüldü.
Bölücü terör örgütü PKK, faa-
liyet gösterdiği Türkiye, İran ve
Suriye’de kendisine yönelik etki-
li operasyonlar nedeniyle ağõr ka-
yõplar veriyor. Son olarak TSK
ve İran güvenlik güçlerinin ope-
rasyonlarõ sonucu aralarõnda Er-
zurum sorumlusu “Mahir” kod
adlõ Haşim Kaya’nõn da bulun-
duğu 12 örgüt üyesi öldürüldü.
DÖRT TESLİM DAHA
Irak’õn kuzeyindeki örgüt
kamplarõnda faaliyet gösteren 1’i
kadõn, 4 örgüt üyesi daha örgüt-
ten kaçarak güvenlik güçlerine
teslim oldu. Teslim olanlar Silopi
Cumhuriyet Savcõlõğõ’nda alõnan
ilk ifadelerinin ardõndan Diyar-
bakõr’daki özel yetkili mahkeme-
ye sevk edildi. Terör örgütü
mensuplarõnõn, kendiliğinden ka-
çarak adalete sõğõndõklarõ için
TCK’nin 221. maddesiyle düzen-
lenen “Etkin Pişmanlık”tan ya-
rarlandõrõlarak serbest kalabile-
cekleri belirtildi. Güvenlik güçle-
rinden alõnan bilgiye göre, Ocak
2009’dan bugüne kadar 300 civa-
rõnda örgüt üyesinin kendiliğin-
den teslim olduğu, bunlarõn bü-
yük bölümünün “Etkin Pişman-
lık” tan yararlandõrõlarak serbest
kaldõğõ bildirildi. Teslim olanla-
rõn PKK içinde otorite boşluğu
yaşandõğõnõ, kadrolar arasõnda
Türkiyeli-Suriyeli çatõşmasõnõn
tõrmandõğõnõ, operasyonlarõn kad-
ro ve finansman krizine neden
olduğunu söyledikleri öğrenildi. ÖMER ŞAN
RİZE - Rize Belediyesi’ni ziyaret eden İs-
rail’in Ankara Büyükelçisi Gabl Levy,
AKP’li Başkan Halil Bakırcı’nõn “çocuk ka-
tili” suçlamasõyla büyük şok yaşadõ.
Doğu Karadeniz’de ziyaretlerde bulunan
Levy, Rize Belediye Başkanõ Bakõrcõ’yõ ziya-
ret etti. İkili arasõndaki görüşme sõrasõnda Ba-
kõrcõ, İsrail’i yayõlmacõlõk ve işgalcilikle suç-
layarak “İsrail’in yayılmacı ve işgalci bir
politikası var olduğu sürece Türk halkının
İsrail’e karşı olan bakış açısı değişmez. Bu
ilin yerel yöneticisi olarak, İsrail’in bu tu-
tumlarından dolayı ilimize gelen gezginle-
rinin başına istemediğimiz bir hadisenin
gelmesinden de endişe duyuyoruz” dedi.
Levy de “Siz de böyle bir tehdit ile karşı-
laşsaydınız aynı şekilde davranırdınız” di-
ye karşõlõk verdi. İsrail Büyükelçisi’ni “çocuk
katili” olmakla suçlayan Bakõrcõ şöyle konuş-
tu: “Şahsım adına konuşuyorum. Rize hal-
kına herhangi bir tehdit olduğu zaman
kendisini savunur ama bunu çocukları kat-
lederek yapmaz.” Levy, Bakõrcõ’nõn bu açõk-
lamalarõnõ yanõtsõz bõrakõrken ziyaretini bitire-
rek Rize Belediyesi’nden ayrõldõ.
Terör örgütüne ağır darbe
TSK ile İran ordusunun PKK’ye yönelik operasyonlarõnda, aralarõnda sözde Erzurum
sorumlusunun da bulunduğu 12 terörist öldürüldü. Bu yõl teslim olanlarõn sayõsõ 300’e ulaştõ
YEŞİL VE ABDÜLKADİR AYGAN’A
KIRMIZI BÜLTEN TALEBİ
DİYARBAKIR (Cumhuri-
yet Bürosu) - Diyarbakõr’da
1992-1994 yõllarõ arasõnda 8 ki-
şinin öldürülmesiyle ilgili dava-
da savcõ, “Yeşil” kod adlõ Mah-
mut Yıldırım ve PKK itirafçõsõ
Abdülkadir Aygan hakkõnda
giyabi tutuklama kararõ alõnma-
sõnõ ve kõrmõzõ bülten çõkarõlma-
sõnõ istedi. Diyarbakõr’da, 1992-
94 yõllarõ arasõnda HEP’in Muş
İl Örgütü Üyesi Harbi Arman
ile Servet Aslan, Şahabettin
Latifeci, Ahmet Ceylan, Ab-
dülkadir Çelikbilek, Mehmet
Sıddık Etyemez ile Lokman ve
Zana Zuğurli kardeşler kaçõrõl-
dõktan sonra işkence edilerek öl-
dürülmüştü. Bu faili meçhul ci-
nayetlerle ilgili PKK itirafçõsõ
Abdülkadir Aygan adõyla tanõ-
nan Aziz Turan, Mahmut Yõldõ-
rõm, Fethi Çetin, Muhsin Gül,
Kemal Emlük, intihar eden
emekli Albay Abdülkerim Kır-
ca, Saniye Emlük, Yüksel
Uğur’un yargõlanmasõna Diyar-
bakõr 6. Ağõr Ceza Mahkeme-
si’nde devam edildi. Savcõlõk,
Aygan ve Yõldõrõm hakkõnda gõ-
yabi tutuklama kararõ ve kõrmõ-
zõ bülten, diğer sanõklar hakkõn-
da ise yakalama emri çõkarõlma-
sõnõ istedi. Mahkeme heyeti ka-
rarõ önümüzdeki günlerde ver-
mek üzere duruşmayõ erteledi.
BİNGÖL’ÜN GENÇ İLÇESİNDE
TOPLU MEZAR İDDİASI
DİYARBAKIR (Cumhuriyet
Bürosu) - Bingöl’ün Genç ilçe-
sinde bulunan toplu mezarlardan
38 cesedin çõkarõlmasõnõn ardõn-
dan, iki farklõ bölgede içinde 16
kişinin olduğu iki ayrõ toplu me-
zarõn olduğu iddia edildi.
Genç’te 2006 yõlõnda ölen
“Baran Erzurum” kod adlõ
PKK üyesi Ozan Akyol’un ai-
lesi, tek çocuklarõnõn cenazesi-
ni bulma arayõşõna girdi. Baba
Mehmet Akyol’un İHD Bingöl
Şubesi aracõlõğõyla Genç Cum-
huriyet Başsavcõlõğõ’na yaptõğõ
başvuru üzerine iki ay süren
soruşturmanõn ardõndan Bul-
gurluk köyünde kazõ çalõşmasõ
yapõldõ. Tam yeri bilinmeyen
mezarõn tespiti için ise iş maki-
nesi yerine 2 işçi ve 1’er kazma
kürek getirtildi. Çalõşmalara
başlamasõnõn hemen ardõndan,
zemin sertleşince, “burasının
daha önce kazılmış olamaya-
cağı” gerekçesiyle savcõnõn ka-
rarõyla kazõlara son verildi. Bi-
raz ileride bulunan bir kumaş
parçasõ üzerine başlatõlan kazõ-
ya yine aynõ gerekçe ile son ve-
rildi. İHD yetkililerine bilgi ve-
ren köylüler, söz konusu bölge-
deki değişik noktalarda toplam
4’ü sivil 12’si PKK’li olmak
üzere 16 kişinin daha mezarõ-
nõn bulunduğunu belirtti.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Başbakan Tayyip Erdoğan, Türki-
ye’nin dõş politikasõnõn ekseninin ve yö-
nünün değiştiği yönündeki eleştirelere
tepki göstererek “Türkiye’nin dış po-
litikasının ekseni ve yönü değişmiyor,
normalleşiyor” dedi.
Erdoğan, partisinin grup toplantõ-
sõnda “Türkiye eksen değiştiriyor”
eleştirilerine yanõt verdi. “Türkiye’nin
dış politakası yön mü değiştiriyor, ek-
sen mi değiştiriyor” biçiminde kasõt-
lõ sorularõn gündeme taşõndõğõnõ belir-
ten Erdoğan, Türkiye’nin dõş polita-
kasõnõn yön, eksen ve kulvar değiştir-
mediğini, normalleştiğini, Türkiye’nin
komşularõyla kurduğu dostane ilişkilerin
normalleşmenin ötesinde bir kavram-
la izah edilemeyeceğini belirtti. Erdo-
ğan, AB ülkelerine, “Bizi lütfen doğ-
ru anlayın, Türkiye AB’ye yük ol-
maya gelmiyor, AB’den yük almaya
geliyor. Aksi bir durum olması ha-
linde Türkiye kaybetmez. Ne yapa-
rız, Mastricht kriterlerinin karşısına
İstanbul kriterlerini, Kopenhag’ın
yerine Ankara kriterlerine koyar, yo-
lumuza devam ederiz” dedi.
Türkiye’nin yönünün Batõ ve AB’ye
dönük olmasõnõn Doğu, Güney ve Ku-
zey’e sõrt çevirmesi anlamõna gelme-
yeceğini kaydeden Erdoğan, “Köşe
yazarlarına ve siyasetçilere sesleni-
yorum. Türkiye, Kafkaslar’a, Orta
Asya’ya, Türk cumhuriyetlerine, İs-
lam dünyasına, Ortadoğu’ya, Kuzey
Afrika’ya sırtını dönebilir mi? Tür-
kiye’nin dünyanın dört bir yanı ile
ilişki kurması, siyasi müktesebatının
bir gereği değil mi? Türkiye, hem Ba-
tılı kurumlara demir atmış, onlarla
kaynaşmıştır. Hem de İslami Kal-
kınma Örgütü ile ilişki içinde, NA-
TO’nun en önemli aktörü duru-
mundadır. Bunlar çok büyük bir iliş-
ki ağıdır, hiçbiri diğerinin alternatifi,
yedeği değildir” görüşünü dile getir-
di. Türkiye’nin küresel sistemin aktif ve
itibarlõ bir üyesi olduğunu, hem dün-
yaya açõk hem de tüm bölgelerle aktif
ve dinamik ilişki içinde olacağõnõ kay-
deden Erdoğan, “Bunu da geliştire-
ceğiz. Bunu bir sorun gibi algılamak
ancak vizyonsuzluktur, hazımsız-
lıktır. Gazze’de yapılanlara karşı
hakkı hukuku insaniyeti savunmak
dış politikada yön değiştirme olarak
nitelendirilemez” dedi.
Erdoğan, dõş politikada eksen değiştirdiği yönündeki eleştirilerin kasõtlõ olduğunu söyledi
‘Türkiye normalleşiyor’
Dõş politika ile ilgili eleştirilerin kasõtlõ olarak gündeme
taşõndõğõnõ savunan Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin hem Batõ
hem de İslam dünyasõyla yakõn ilişki içinde olduğunu söyledi.
Erdoğan, tercihler, yön ve eksenlerin değişmediğini belirterek
aksi algõlamalarõ “hazõmsõzlõk, vizyonsuzluk” olarak nitelendirdi.
AKP’Lİ ZEKİ ERGEZEN
‘Neye evet
dediğimizi
bilmiyoruz’
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- AKP Bitlis Milletvekili Zeki Erge-
zen, milletvekillerinin çalõşma duru-
muna ilişkin “özeleştiri” yaparken,
“Mesaj gelir gelmez, koştura koş-
tura genel kurula giriyoruz. Girer-
ken de ‘Bu ne tasarõsõ’ diye soruyo-
ruz. Biz neye evet dediğimizi bilmi-
yoruz, siz de neye hayır dediğinizi
bilmiyorsunuz. Evet verilecek de-
niliyor, biz de evet diyoruz” dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyo-
nu’nda, TBMM, Sayõştay, Cumhur-
başkanlõğõ ve RTÜK’ün 2010 yõlõ
bütçelerinin görüşülmesi sõrasõnda
konuşan Ergezen, TBMM kampu-
sundayken cep telefonuna “genel ku-
rula gitmesi” yönünde mesaj geldi-
ğini anlattõ. Görüşülen tasarõ ya da
teklif hakkõnda fikir sahibi olmadan
oy kullanõldõğõnõ belirten Ergezen,
komisyon üyelerinin, komisyonlarõn-
da görüşülen tasarõlarõn içeriğini bil-
meden çalõşmalara katõldõklarõnõ ileri
sürdü. “Bunları niye söylüyorum?
Bizim sistemimizde bir yanlışlık
var. Bu yanlışlık üzerinde Meclis
Başkanlığı’nın beyin fırtınası yap-
ması lazım” diyen Ergezen, “Yarın
(bugün) Sayıştay Kanunu görüşü-
lecek, Allah aşkına kaçımız içeriği-
ni biliyoruz? Komisyon Başka-
nı’na bakacağız, tamam mı? Ta-
mam, parmağımızı kaldıracağız”
dedi. Ergezen, vekillerin protokolde-
ki yerinin de belirlenmesini istedi.
Resmi ziyaret için Slovakya’da bulunan Cum-
hurbaşkanı Abdullah Gül, bu ülkeye giderken
uçakta gazetecilere, Türkiye’nin yönünü Batı’dan
Doğu’ya çevirdiği yönündeki savlara ilişkin de-
ğerlendirmelerde bulundu. “Türkiye yön mü de-
ğiştiriyor” sorusunu üç madde ile yanıtlayan Gül,
değerlendirmelerin birinci nedeninin samimi ve
uyarı amaçlı olduğunu, ikinci nedenin kıskançlık-
tan, son olarak da bilgisizlikten kaynaklandığını
söyledi. Bratislava’daki Comenius Üniversitesi’ni
ziyaret eden Gül’e Üniversite Senatosu’nca
“Üniversite Altın Madalyası” verildi. Akade-
misyenler ve öğrencilere hitap eden Gül, Türki-
ye’nin izlediği dış politikanın barış, istikrar ve re-
fah temeline dayandığının altını çizdi. Gül, Tür-
kiye’nin yönünü Batı’ya çevirdiğini ve AB üyelik
müzakerelerini kararlılıkla sürdürdüğünü vur-
guladı. Öte yandan Milli Savunma Bakanı Vecdi
Gönül de Bratislava’da açılacak şehitlikte 7 bin
Türk askerinin bulunduğunu söyledi. (AA)
Dış Haberler Servisi - Resmi temaslarõ
kapsamõnda Malezya’da bulunan Dõşiş-
leri Bakanõ Ahmet Davutoğlu, “Beş yıl
bu ülkede kaldım. Kendimi Malezyalı
gibi hissediyorum” dedi.
Malezya’nõn başkenti Kuala Lumpur’da
Dõşişleri Bakanõ Datuk Anifah Hj. Aman
ile bir araya gelen Davutoğlu, düzenlenen
ortak basõn toplantõsõnda Malezya ziyareti-
nin kendisi için ayrõ bir özelliği olduğunu
da ifade etti. Bu ülkede beş yõl kaldõğõnõ, ve
kendini Malezyalõ gibi hissettiğini belirten
Davutoğlu, Türkiye ile Malezya’nõn birbiri-
ne sõnõrõ olmasa da tarihi ve kültürel bağlarõ
olduğunu söyledi. Aman ile görüşmesinde
Davutoğlu, Kõbrõs sürecinde Malezya’dan
daha aktif davranmasõnõn ve izolasyonlarõn
kaldõrõlmasõ için yardõmcõ olmasõnõn bek-
lendiğini iletti. KKTC’nin Malezya’da bir
büro açmasõna ilişkin görüş bildirildi.
‘Yönümüz Batõ, aksini söyleyenler bilgisiz’
Davutoğlu:
Kendimi
Malezyalı
gibi
hissediyorum
Veysel K. Demir.