14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 19 KASIM 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EMEK 7emek@cumhuriyet.com.tr GÖRÜŞ ATİLLA ÖZSEVER Ücretli Mühendis Harekete Geçti Ücretli ve işsiz mühendis, mimar ve şehir plancõlarõnõn kurultayõ, 14 – 15 Kasõm 2009 tarihlerinde İTÜ Maçka Kampusu’nda yapõldõ. Kurultaya katõlõm yüksek düzeydeydi. Türk Mühendis ve Mimar Odalarõ Birliği (TMMOB) üyelerinin katõldõğõ kurultayda, teknik elemanlarõn çalõşma sorunlarõ, krizin yansõmalarõ ve sendikalaşma konusu tartõşõldõ. TMMOB tarafõndan yapõlan profil araştõrmasõna göre, üyelerin yüzde 82’sinin ücretli çalõştõğõ belirlendi. İşsizlik oranõ yüzde 25 dolayõnda bulunuyor. Kurultayda yapõlan konuşmalarda, özellikle özel sektörde çalõşan mühendis, mimar ve şehir plancõlarõnõn, yasal 45 saatlik haftalõk çalõşma süresinin aşõlarak 66 saate kadar çalõştõrõldõklarõ vurgulandõ. Yine yapõlan araştõrmaya göre mühendislerin yüzde 55’inin 800 ile 1200 TL, yüzde 32’sininse 1300 ile 2900 TL arasõnda ücret aldõğõ ifade edildi. Kurultayda konuşan üyeler, tabanõn görüşlerinin de yönetim tarafõndan dikkate alõnmasõnõ istedi. Özellikle genç mühendis, mimar ve şehir plancõlarõnõn aktif bir katõlõm sergilediği gözlendi. Teknik elemanlarõn somut sorunlarõ üzerinden yapõlan tartõşmalarõn tabanõ canlandõrdõğõ, katõlõmõ ve TMMOB’ye üyeliği arttõrdõğõ vurgulandõ. Kurultayda, çalõşma koşullarõ, mühendis, mimar ve şehir plancõlarõnõn özlük haklarõ ve iş güvencesi, işsizliğin ve özelleştirmelerin teknik elemanlar üzerindeki etkileri, kadõn meslektaşlarõnõn sorunlarõ ve asgari ücret konularõyla ilgili karar önerileri tartõşõlõp oylandõ. Sosyal güvenlikte ciddi hak kayõplarõna yol açan 5510 sayõlõ yasanõn iptali için mücadele edilmesi istendi. Herkese Sağlõk ve Güvenlik Gelecek Platformu’nun ülke çapõnda ve TMMOB örgütlülüğü bünyesinde yaygõnlaştõrõlmasõ önerildi. Esnekleşmeye, taşeronlaştõrmaya, özel istihdam bürolarõnõn yasalaşmasõna karşõ mücadele kararõ alõndõ. TMMOB’nin sendikal yasalardaki değişikliğe katõlmasõnõn sağlanmasõ için diğer meslek ve emek örgütleriyle işbirliği yapmasõ kabul edildi. Kurultay ücretli mühendis, mimar ve şehir plancõlarõnõn, yani nitelikli işgücünün (beyaz yakalõlarõn), diğer emekçi güçlerle, kol emekçileriyle (mavi yakalõlarla), birlikte mücadele etmesini vurgulamasõ açõsõndan büyük öneme haiz. Ücretli mühendislerin, teknik elemanlarõn organize sanayi bölgelerinde ve işyerlerinde örgütlü bulunan sendikalarda diğer çalõşanlarla birlikte örgütlenme ve mücadele talebi, bu sendikasõz ortamda büyük önem taşõyor. TMMOB, Türk Tabipleri Birliği gibi saygõn meslek örgütlerinin emek mücadelesine katkõsõnõ önemsemek gerekir. Yazõmõzõ, kurultayda bir konuşma yapan KESK Bakanõ Sami Evren’in “25 Kasım’daki uyarı grevine çocuklarınızı okula göndermeyerek sizlerin de katılımını bekliyoruz” çağrõsõyla sonlandõralõm… atillaozsever@ttmail.com Başbakan, dinleme rezaletinin üstünü örtmeye çalışıyor ve “Altı yıl boyunca beni de dinlemişler” diyor! Dinleyenler, illegal bir örgüt değil. Yedi yıldır iktidar gücünü tek başına elinde tutan AKP’nin emrindeki güvenlik örgütleri. Bir başka deyişle bu iktidarın 3 Temmuz 2005 tarihinde çıkartılan bir yasa ile oluşturduğu Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı değil mi? Anayasa, “herkesin haberleşme hürriyetine sahip ve haberleşmenin gizliliğinin esas olduğunu” söylüyor. O hürriyetin sınırlarını belirten 22. maddesinde de “Milli güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlakın korunması veya başkalarının hak ve özgürlüklerinden biri” gibi nedenlerden ötürü o gizliliğin ancak “usulüne göre verilmiş hâkim kararı” ile ve “belirtilen süreler arasında kaldırılabileceğini” bildiriyor. Bu kadar açık ve kesin bir anayasa hükmüne karşın, kendi yürütme gücü içerisinden, vatandaş Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin Başkanı olduğu halde nasıl dinlenebilmiş? Sorunun yanıtı çok açık ve basittir. At oynatma olanağı Gelişen teknolojinin hemen herkese sağladığı olanakların dik âlâsına sahip bulunan kimi devlet ajanlarına bu konuda istedikleri gibi at oynatma hakkını tanıyan iktidarlar, devletin içinde kendi devletlerini kurarlarsa, sonsuza kadar işbaşında kalacakları hayalinin peşinden koşmaya başlarlar. Son dinleme olayları ve özellikle gizli kulakların yargı kurumuna kadar uzandığının açığa çıkması bizi hangi ayrıntılarla yüz yüze getirmiştir? Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu, bağlı olduğu makamın isteği doğrultusunda, bir dizi yargıç ve savcının telefon görüşmelerinin dinlenmesi isteği ile İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nı harekete geçirmiştir. O istek üzerine İstanbul’da bir mahkemeden verilen dinleme kararının 5271 sayılı Ceza Mahkemesi Kanunu kapsamına ne derece uygun olduğunun kuşkuya yol açtığı ortaya çıkmaktadır. Yargıcın önüne gelen istek listesinde dinlenilmesi talep edilen telefon numaralarının yazıldığı, ama bu telefonların kim ya da kimlere ait olduğunun belirtilmediğini ileri süren gazete haberlerini Adalet Bakanı yalanlayamamaktadır? Nasıl yalanlanacak ki? İstek listesini yargıç önüne gönderen savcının bağlı olduğu İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı’nın telefonlarının da dinlenme kapsamına sokulduğu, daha geçen hafta perde önüne çıkmış değil midir? Öylece, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı, kendisine bağlı savcılar tarafından baypas edilen bir tür protokol savcısı konumuna düşürülmek mi istemiştir? Kendisinin dinlenmesini talep eden savcı ya da savcılar, başkentteki siyasi iktidarın yürütme gücü tarafından bir komünist ya da faşist devlet içindeki güçleri gizlenen ama astıkları astık parti komiserleri olarak mı görülmektedir? Onlardan gelen isteği, usulüne uygun olup olmadığını araştırmak gereği duymadan karar haline getirebilen yargıç ya da yargıçlar hakkında Adalet Bakanlığı, Teftiş Kurulu’nu harekete geçirmiş midir? Günlerdir bu olaylarla ilgili olarak medyada yer alan haberlerin içinde, bu soruları yanıtlayan tek satır yoktur. Niçin? Çünkü bu iktidarın Adalet Bakanları, durumdan daha başından beri haberli olmaları gereken mekanizmanın başındadırlar da ondan. O zaman Başbakan Erdoğan’ın “meğer altı yıldan beri beni de dinliyorlarmış” demesinin kıymeti harbiyesi olur mu? AKP’nin Frankeştayn’ı AKP iktidarı, kuşkusuz Erdoğan’ın oluru içinde kendi canavarını yaratan bir Frankeştayn’ın varlığını henüz fark etmişe benzemiyor. Hani, atom bombasının saklandığı gizli deponun anahtarını ele geçiren ve şayet istedikleri yerine getirilmezse, büyük kentleri bombalayacağı tehdidi ile ortalığı birbirine katan Holivud filmlerinde soluk soluğa izlediğimiz türden görünmeyen bir güç, dilediği kişilerin yatak odalarına girmenin tadını bir kez alırsa... Gerisini Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanlar da hepimiz kadar düşünmelidirler. Özür: Dün yayımlanması gereken Orhan Birgit’in yazısı bir karışıklık sonucu çıkmamıştır yazarımızdan ve okurlarımızdan özür dileriz. Faks: 0 216 302 82 08 obirgit@e-kolay.net DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Başbakan da mı Dinleniyormuş? EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET İSTEDİLER ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - “Eşit işe eşit ücret” ilkesinin ihlal edildiği gerekçesiyle BES üyesi büro emekçileri Maliye Bakanõ Mehmet Şimşek’i protesto etti. BES üyesi kamu emekçileri 5345 sayõlõ Gelir İda- resi Başkanlõğõ’nõn Teşkilat ve Görevleri Hakkõnda- ki Kanun nedeniyle Maliye Bakanõ Mehmet Şimşek ve Gelir İdaresi Başkanõ Mehmet Kilci hakkõnda Adana Cumhuriyet Savcõlõğõ’na suç duyurusunda bulundu. (Fotoğraf: YUSUF BAŞTUĞ) EMEKLİLER MECLİS’E YÜRÜDÜ DİSK Emekli-Sen üyeleri, TBMM’nin Dikmen kapsõna yürüyerek taleplerine ilişkin topladõklarõ imzalarõ par- lamentoda grubu bulunan partilerin grup başkanvekil- liklerine teslim etti. Emekli-Sen Genel Başkanõ Veli Bey- sülen, Türkiye’de 8 milyondan fazla emekli yaşadõğõnõ belirterek emeklilerin aylõklarõnõn insanca yaşamalarõ- nõ sağlamaktan uzak olduğunu ifade etti. Beysülen, ta- leplerine ilişkin topladõklarõ 36 bin imzayõ, TBMM’de grubu bulunan partilere teslim etti. D evrimci İşçi Sendikalarõ Konfederasyonu (DİSK) Başkanlar Kurulu bugün ve yarõn toplanõyor. Toplantõnõn ana gündem maddelerinden birini de AKP hükümetinin özellikle son dö- nemde uygulamaya koyduğu zamlar oluşturuyor. Zamlarõn emekçilerin hayatlarõnõ daha da zor hale getirdi- ğine dikkat çeken sendika temsilci- leri, bu konuda gündem yaratacak bir kampanya üzerinde çalõşacaklarõnõ dile getirdi. Tüm yurt genelinde ya- põlacak “AKP elini ekmeğimden çek. Zamlara Hayır” kampanyasõ ele alõnacak. Başkanlar kurulunu, söz konusu kampanyanõn ele alõnmasõna götüren nedenleri de şöyle özetlemek mümkün;  Kriz bahane edilerek tam bir sendika düşmanlõğõ sürdürülüyor. Özel olarak bu sendikasõzlaştõrma saldõrõsõ DİSK üzerinde yoğunlaşõyor. Tüm işkollarõnda işçilerin DİSK üyesi sendikalarda örgütlenme is- tekleri acõmasõzca işten çõkamalarla engelleniyor.  Sendikalar yasasõ ve grev ve toplusözleşme yasalarõ olan 2821 ve 2822 sayõlõ yasalarda yapõlmak is- tenen çalõşmalar kaosa doğru gidiyor. Bir yanda TBMM ye sevk edilmiş bir yasa, diğer yandan Çalõşma Bakan- lõğõ’nca hazõrlanan yeni bir yasa, öte yandan da “tarafların uzlaşması” adõ altõnda yeni taslak oluşturma çabalarõ sürüyor.  Türkiye’de krizin derinleşme- sinden bu yana bir yõl geçti. Krizin bedeli kitlesel işsizlik, hayat pahalõ- lõğõ, ücret kayõplarõ biçiminde işçi sõ- nõfõna, emekçilere ve yoksullarõn üzerine yõkõldõ.  İşsizlik ve haneye giren gelirin azalmasõ, geçim sorununu ağõrlaş- tõrdõ. Sanayi üretimi 13 aydõr geri- lemeye devam ediyor.  Temel tüketim ürünleri arasõnda yer alan akaryakõt, konut, elektrik, konut doğalgaz fiyatlarõ ile temel tü- ketim ürünlerinin tüketim vergileri- nin arttõrõlmasõ planlandõ. Bu zam po- litikasõ geçim sorununu dayanõlmaz hale getirecek; işçileri, emekçileri çok daha fazla yoksullaştõracak.  Yargõ üzerindeki iktidar baskõsõ, telekulak olaylarõ demokratikleşme sorununun aciliyetini gösteriyor. Tüm bu nedenlerden dolayõ DİSK işten çõkarmalara ve zamlara karşõ “AKP elini ekmeğimden çek- Zam- lara hayır” adõ altõnda bir kampan- ya düzenlemeyi gündemine alõyor. Başkanlar kurulu kararlarõ Genel Başkan Süleyman Çelebi tarafõndan yarõn saat 12.00’de DİSK Genel Merkezi’nde basõn toplantõsõyla ka- muoyuna duyurulacak. Bugün ve yarõn toplancak DİSK Başkanlar Kurulu toplantõsõnda birkaç ay sürecek bir kampanya düzenlemeyi ele alacak AKP elini ekmeğimizden çek 25 Kasım 2009 tarihinde saat 00.01’den itibaren seferde bulunan trenlerin etkileneceği bildirilerek bu tarihte uçak ve trenle seyahat edecek yurttaşlar uyarıldı. Kamuemekçisininyapacağõbirgünlükişbõrakmaeylemineverilendestekhergeçengünartõyor 25 Kasım’da hayat duracak M emur sendikalarõnõn, Sen- dikalar Yasasõ, ILO ve Av- rupa İnsan Haklarõ Mah- kemesi kararlarõnõn uygulanmama- sõ ve hükümetin hak gaspõ nedeniy- le yapacaklarõ bir günlük iş bõrakma eyleminin tarihi yaklaştõkça sendi- kalara verilen destek de artõyor. Mağduriyet yaşanmamasõ için he- kimler, acil hastalarõn dõşõnda hasta gelmemesini isterken, veliler de ço- cuklarõ okula göndermeme hazõrlõğõ içinde. Başta KESK ve Kamu-Sen’e bağlõ sendikalar olmak üzere pek çok memur sendikasõnõn katõlacağõ ey- lemin etkili olmasõ bekleniyor. KESK Genel Başkanõ Sami Ev- ren, “Uyarı Grevi” yapõlmasõ ka- rarlaştõrõlan 25 Kasõm 2009’da uçak- larõn uçmayacağõ, tren ve vapurla- rõn çalõşmayacağõ, okullarõn eğitim vermeyeceği, vergi toplanmayaca- ğõnõ belirterek “Velilerle dayanış- ma içerisine gireceğiz. Kısacası, kamunun vermiş olduğu tüm hiz- metler durdurulacak” dedi. Türkiye Kamu-Sen Genel Baş- kanõ Bircan Akyıldız da toplugö- rüşme sürecinde taraflarõn eşit ko- şullarda masaya oturmasõnõn sü- rekli engellendiğini, AKP’nin sü- rekli olarak memurlarõn haklõ ta- leplerini görmezden geldiğini sa- vundu. Birleşik Taşõmacõlõk Çalõşanlarõ Sendikasõ Genel Başkanõ Yunus Akıl, Sendikalar Yasasõ, ILO ve Av- rupa İnsan Haklarõ Mahkemesi ka- rarlarõnõn uygulanmamasõ ve hükü- metin yaptõğõ hak gasplarõ nedeniyle 25 Kasõm’da trenlerin çalõşmaya- cağõ, uçak seferlerinin aksayacağõ konusunda yurttaşlarõ uyardõ. Akõl, bu yõl 8.’si yapõlan toplu- görüşmeler sonucunda mali konular başta olmak üzere hiçbir kazanõmõn elde edilemediğini belirterek hak gasplarõnõn yaşandõğõnõ kaydetti. TÜRK-İŞ ŞUBELER PLATFORMU’NDAN DESTEK Türk-İş Şubeler Platformu bir duyuru yayõmlayarak; krizin bedelinin yoksul halka ve emekçilere ağõr bir şekilde ödettirilmesine son verilmesini, örgütlenme özgürlüğünün önündeki engellerin kaldõrõlmasõnõ, sağlõk ve eğitim hizmetinin piyasalaştõrõlmasõnõn durdurulmasõnõ, tüm işçi ve emekçilere insanca yaşanacak ücret verilmesini, fazla çalõşmaya son verilmesini, personel ihtiyacõnõn acilen ve kadrolu istihdamla giderilmesini, 4-B, 4-C, taşeron, memur ayrõmõna son verilmesini, toplu görüşme ve yüzdelik zamlar yerine toplusözleşme ve grev hakkõna yasal güvence isteyen kamu emekçilerinin, sadece kendilerini değil, tüm işçi ve emekçileri ilgilendiren bu taleplerin hayata geçirilmesi için üretimden gelen güçlerini kullanarak 25 Kasõm’da greve çõkacaklarõnõ hatõrlatarak destek vereceklerini dile getirdi. Açõklamada, Türk-İş Şubeler Platformu’nda yer alan şubeler olarak, kamu emekçilerinin 25 Kasõm’da yapacaklarõ grevi sahipleniyoruz ve kamu emekçilerinin yanõnda olacağõz” denildi. Kent işçisi CHP İzmir İl Binası’nı işgal etti ‘Tutuklu KESK’liler serbest bõrakõlsõn’ SAMSUN (Cumhuriyet)-KESK Dönem Sözcüsü Suat Yıldız, 28 Mayõs 2009 tarihinde konfederas- yonun yönetici ve üyelerine yöne- lik siyasi bir kararla başlayan ope- rasyon sonucu 170 gündür tutuklu olarak cezaevinde bulunan 22 ki- şinin serbest bõrakõlmasõnõ istedi. KESK’li tutuklularõn özgürlüğü- nün bir demokrasi sõnavõ olacağõnõ kaydeden KESK Dönem Sözcüsü Suat Yõldõz, “Konfederasyonu- muza yönelik operasyonun; ar- kadaşlarımızı bu kadar uzun sü- redir cezaevlerinde tutmanın an- lamını bizler çok iyi biliyoruz. Bu operasyonda amaç, varlığını emek, barış ve demokrasi üzeri- ne inşa etmiş konfederasyonu- muzun yıpratılması, kamuoyu nezdinde saygınlığının zedelen- mesi ve elbette süregiden fiili ve meşru mücadele çizgisini sekteye uğratılmasıdır” dedi. Karşıyaka Belediyesi’nin iş- ten çıkardığı Kent AŞ işçileri aileleriyle birlikte İzmir-Çan- kaya’daki CHP il binasını işgal etti. İşçiler, işe geri dönünceye kadar binayı terk etmeyecek- lerini açıkladı. Genel-İş Sen- dikası İzmir 5 No’lu Şube Baş- kanı Mehmet Çınar, işçilerin sendikanın inisiyatifi dışında eylem yaptıklarını söyledi. Ey- lemi desteklerini söyleyen Çı- nar, “Ancak, arkadaşlar davet ederse, eyleme katılırız” dedi. 30 Nisan günü işten çıkartı- lan Kent AŞ işçileri, şirketin şantiyesinde sürdürdükleri di- renişin ardından, 16 Eylül gü- nü Ankara’ya yürüyerek di- renişi Ankara’ya taşımıştı. Türk-İş’ten toplantı Türk-İş’e bağlõ Şeker-İş Sendikasõ, Türk-İş Genel Merkezi’nde Türkiye Şeker Fabrikalarõ A.Ş’nin özelleştirilmesi ile ilgili bir basõn toplantõsõ dü- zenliyor. Toplantõ bugün saat: 10.30 Eğitim çalışanından protesto Tüm Eğitim Çalõşanlarõ Sendikasõ (TEÇ-SEN) Meclis önünde eğitim-öğretime hazõrlõk öde- neğinin tüm eğitim çalõşanlarõna ödenmeme- sini protesto etti. Kızılay Çapa’da, sendika kazandı DİSK/Dev Sağlõk-İş, “Kõzõlay Kan Merkezleri’nde bir yõl önce örgütlenmeye başlayan ve 22 Ekim 2008’de işten çõkarõlan işçilerin, 13 Mayõs 2009’da Sirkeci 9. İş Mahkemesi’nde gö- rülen davada, sendikal nedenlerle işten çõka- rõldõğõ ve işe iade edilmesi kararõ verildi” açõk- lamasõnõ yaptõ. Memurlardan TBMM önünde protesto Memur - Sen üyeleri TBMM önünde memur maaş- larõna gelecek yõl yapõlacak zammõ protesto edip top- lusözleşme hakkõ ve yüzde 4 artõ 4 zam istedi. Kon- federasyon Genel Merkezi önünde toplanan Memur - Sen üyeleri, “Sadaka değil hakkõmõzõ istiyoruz” ve “Görüşme değil toplusözleşme” sloganlarõ atarak TBMM’nin Çankaya kapõsõna yürüdü. SUÇ DUYURUSU Büro Emekçileri Sendikasõ (BES) maliye emekçilerinin haklõ taleplerini görmezden gelen Maliye Bakanõ ve Gelir İdaresi Başkanõ hakkõnda cumhuriyet başsavcõlõğõna suç duyurusunda bulundu. BES Samsun Şube Başkanõ Ahmet Kesik, sendika binasõnda basõn açõklamasõ yaptõ. Kesik, iş barõşõnõ bozan eşit işe eşit ücret uygulamasõna aykõrõ ücret farklõlõğõndan yakõndõ. Uçaklar uçmayacak, tren ve vapurlar çalõşmayacak, okullarda eğitim verilmeyecek, vergi toplanmayacak. Hastanelerde acil dõşõnda hasta bakõlmayacak. Velilerin de çocuklarõ okula göndermemeleri bekleniyor. İki gün sürecek başkanlar kurulu toplantõsõnda kriz bahane edilerek işten çõkarmalarõn yanõ sõra özellikle AKP iktidarõnõn yeni zamlarla emekçinin hayatõnõ zindan etmeyi sürdürmesi, ele alõnacak konularõn başõnda geliyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear