21 Eylül 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
[email protected] 16 EKİM 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ 13 CMYB C M Y B ABD ve büyük şef Obama zor durumda. İşsizlik her geçen gün ürpertiyor. Resmi işsizlik yüzde 10’a yaklaştı, yani 15 milyon Amerikalı işsiz. Ama, bizdeki gibi orada da istatistiklere girmeyen, sayılmayan işsizler var. Onlar da dikkate alındığında ABD’nin işsizliği vuruyor yüzde 20’ye… Obama’ya açılan kredi gün gün azalıyor. Ekonomiyi ısıtmak ve işsizliği frenlemek gerek. Finansal yangına 2008 başından bu yana dolar sıkılıyor itfaiye musluklarından… 2008 başında 132 milyar dolarlık paketi 2009 başındaki 787 milyar dolarlık teşvik paketi izlemişti. 700 milyar dolarlık banka kurtarma paketi de cabası… Bütün bunlarla bütçe açığı ABD ulusal gelirinin yüzde 10’una çıktı. Ortalık dolara boğuldu haliyle. Doların dolar olduğu zamanlarda, alışkanlıkla, rezervlerini dolara bağlayanlar bu gidişattan hoşnut değil tabii ki... Petrol ihracatçısı Körfez ülkelerinden Çin’e, Hindistan’a, Rusya’dan Brezilya’ya kadar herkes doların artık küme düştüğünü ve yeni bir rezerv paraya ihtiyaç olduğunu daha yüksek sesle dile getiriyorlar. ABD’nin bir yandan dolarda “devalüasyona” ihtiyacı var. Bu devalüasyonla ABD ihracatı rekabet gücü kazanıyor, bu da üretime ve istihdama iyi gelecek bir gelişme. Ama öte yandan, dolara dandik para muamelesi yapıp onu rezerv para tahtından indirecek gelişmeler bir çöküşü de beraberinde getirebilir. Bu kâbusun bir ihtimal olarak belirmesi halinde, hemen, “Dolar faizini yükseltiriz” yatıştırıcı cümlesini piyasaya sürüyor Fed Başkanı Bernanke… Dolara devalüasyon, Amerikalı alt ve orta sınıf için de iyi haber değil. Çünkü, tüketim sepetlerindeki dayanıklı-dayanıksız mallar, ithalatla karşılanıyor, çoğu Asya’dan ve dolar devalüasyonu, bu malların ithalatını pahalılaştıracak, hoşnutsuzlukları daha da artıracak… Obama ve Bernanke tam bir “yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal” sıkışmışlığı içindeler. Yeni bir teşvik paketi şart ama bu likiditeyi arttıracak, bütçe açığını iyice büyütecek. Bu adımla dünyanın dolara olan güvensizliği daha da artacak. Avro da kendini savunmaya alıp belki o da devalüasyona gidecek. Kısasa kısas… Ya da devalüe olmuş doların yıkıcı ihracatına karşı, herkes koruma duvarlarını yükseltecek. Bu durumda da büyüme hayalleri iyice azalacak. ABD, doları korumayı, değerini tutmaya ancak faizleri yeniden yükselterek yapabilir. Yükselen faizlerle de büyümeye geçiş bir başka bahara kalır. Hasılı, dünya, güçler, bloklar, finans kapitaller arasında çatışmanın çeşitli örneklerini, ticaret muharebelerinin değişik örneklerini görmeye yeni yeni başlıyor… Bu arada, doların saltanatı etrafında tamtamlar çalarken altın usul usul almış başını gidiyor. İstikrarsızlığın, kırılganlığın arttığı ortamların sığınağı, limanı altının onsu 2007 ortalaması 697 dolardı. Küresel krizin yaşanmaya başlaması ile birlikte altına gün doğdu ve onsu 2008’i 872 dolara yakın kapadı. Altına hücum 2009’da hız kazandı ve Ocak ayında 859 dolar olan ons ekimin ortalarında 1065 dolara çıkmış bulunuyor. Çok hızlı bir yükseliş… Altına ilgi artışı, altının yeniden savunma amaçlı bir yatırım tercihi olarak dikkat çekmesinden kaynaklanıyor. Bu eğilimin güçleneceğine ilişkin spekülasyon, yönelişi hızlandırıyor. G20 toplantılarının ve oradan IMF-DB’ye taşınan gündemde sözü edilen finansal mimari ve genelde yeni bir küresel tasarım geciktikçe, altına yönelik ilgi sürecek ve fiyatı dalgalı bir şekilde yükselmeye devam edecek. Görünen o ki, önümüzdeki günlerde belirsizlik ve kırılganlık artacak, sorunlar ağırlaşacak, para ve maliye politikaları daha da fazla gevşetilecek, güven bunalımı derinleştikçe altın dalgalı bir seyirde olsa da yükselmesini sürdürecek. Altının portföylerde aldığı pay orta vadede artacak gibi görünüyor. Hızlanan işsizlik ve eşikteki enflasyonun birlikte arttığı uzun vadeli durgunluk döneminde altın daha da parlayacak. Bu durum, beklenen ve bir türlü uç vermeyen yeşil filizler inandırıcı bir boyuta gelinceye kadar devam edecek. PARA-META-PARA MUSTAFA SÖNMEZ Dolardan Ürken Altına Sarılıyor ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Türkiye genelinde işsiz sayõ- sõ geçen yõlõn aynõ dönemine göre, 842 bin kişi artarak 3 milyon 267 bin kişiye yükseldi. İşsizlik oranõ ise geçen yõlõn aynõ ayõna göre 2.9 pu- anlõk artõşla yüzde 12.8 olarak be- lirlendi. “İş aramayıp çalışmaya hazır olan” 1 milyon 817 bin kişi ile beraber işsiz sayõsõ 5 milyon 84 bin kişiye, işsizlik oranõ da yüzde 18.6’ya çõktõ. Umutsuzlar olarak bi- linen, iş aramayõp çalõşmaya hazõr olanlarõn sayõsõ, geçen yõlõn aynõ dö- nemine göre temmuz ayõnda 120 bin kişi artarak 1 milyon 817 bin kişi- ye çõktõ. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) üçer aylõk dönemler itiba- rõyla her ay açõkladõğõ Hanehalkõ İş- gücü Araştõrmasõ, “Haziran-Tem- muz-Ağustos 2009” dönemini kap- sayan temmuz sonuçlarõna göre son bir yõlda Türkiye’deki işgücü de 24 milyon 587 bin kişiden 893 bin kişi artõşla 25 milyon 480 bin kişi- ye çõktõ. İşgücü araştõrmasõnda şu veriler yer aldõ: İşsizlik oranõ bu yõlõn haziran dö- nemi ile kõyaslandõğõnda ise 0.2 pu- an azaldõ. Haziran döneminde işsizlik oranõ yüzde 13 düzeyindeydi. İşsizlik oranõ kentsel yerlerde yüzde 16, kõrsal yerlerde ise yüzde 6.8 oldu. Geçen yõl yüzde 12.5 olarak he- saplanan tarõm dõşõ işsizlik oranõ da bu yõl temmuz döneminde yüzde 16.3’e yükseldi. Genç nüfustaki işsizlik oranõ yüzde 18.9’dan yüzde 23.2’ye çõk- tõ. Bu yõlõn temmuz döneminde is- tihdam edilenlerin sayõsõ bir önce- ki yõlõn aynõ dönemine oranla 50 bin kişi artarak 22 milyon 213 bin kişiye yükseldi. Tarõm sektöründe çalõşan sayõ- sõ 364 bin kişi artarken tarõm dõşõ sektörlerde çalõşan sayõsõ 314 bin ki- şi azaldõ. Temmuzda Türkiye’de kurum- sal olmayan sivil nüfus geçen yõlõn aynõ dönemine göre, 817 bin kişi ar- tõşla 70 milyon 571 bin kişiye, ku- rumsal olmayan çalõşma çağõndaki nüfus ise 881 bin kişi artarak 51 mil- yon 714 bin kişiye ulaştõ. İstihdam oranõ yüzde 43’e geriledi. Geçen yõlõn temmuz dönemin- de yüzde 48.4 olan işgücüne katõl- ma oranõ bu yõl yüzde 49.3 oldu. Erkeklerde işgücüne katõlma oranõ geçen yõlõn aynõ dönemine gö- re 0.2 puanlõk artõşla yüzde 71.8, ka- dõnlarda ise 1.6 puan artõşla yüzde 27.6 oldu. Rakamlar alarm veriyor DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, temmuz ayõ istihdam ra- kamlarõnõn, işsizlik sorununun ağõr- laşarak devam ettiğini ortaya koy- duğunu belirtti. İşsizliğin bütün bir yõlõ ilgilendiren sorun olduğunu, bu nedenle mevsimlik etkilerden arõn- dõrõlmasõ gerektiğini vurgulayan Görgün, “Bu arındırmayı yaptı- ğımızda, resmi işsizlik oranının yüzde 14.8 gerçek işsizlik oranı- nın ise yüzde 22 olduğu görül- mektedir. 2 milyon 252 bini iş bul- ma ümidini yitirmiş ve işsiz olmak üzere toplam 5 milyon 789 bine çıkmaktadır. İşsizlik rakamları alarm veriyor” dedi. Diplomalılar sokakları doldurdu Öğrenci Gençlik Sendikasõ (Genç- Sen) kentli gençlerin diplomalõ ve işsiz durumda bulunduğu ama kimsenin onlarõn farkõnda olmadõğõnõ açõkladõ. Genç-Sen’den yapõlan yazõlõ açõklamada, Türkiye genelinde 15- 24 yaş grubunda toplam işsiz sayõsõnõn 1 milyon 115 bin olduğuna dikkat çekilen açõklamada, bunun, toplam işsizler arasõndaki oranõnõn yüzde 23’e denk geldiği belirtildi. Açõklamada, ayrõca son bir yõl içinde 247 bin gencin işsizler ordusuna katõldõğõ kaydedildi. Açõklamada, şu ifadelere yer verildi: “Kentlerde tablo daha kötü. 900 bin genç, işsiz durumda. Son bir yõl içerisinde 175 bin genç, kentli işsizlerin arasõna dahil oldu. 459 bin yüksekokul mezunu işsiz durumda. Bu da toplam işsizler arasõnda yüzde 14’lük bir orana karşõlõk geliyor. Bu durumun özeti, kentli gençler diplomalõ ve işsiz ama kimse onlarõn farkõnda değil.” İşsizliği azaltmak için gerekli önlemlerin alõnmadõğõ vurgulanan açõklamada, işsizliğin ve etkilerinin azaltõlmasõ için çalõşma saatlerinin kõsaltõlmasõ, bütün işçilere sendikalõ ve sigortalõ çalõşma hakkõ tanõnmasõ, emeklilerin yaşam koşullarõnõn iyileştirilmesi, gençlerin istihdamõ için yeni yöntemler geliştirilmesi ve her yurttaşa insanca yaşamasõna yetecek bir yurttaşlõk geliri verilmesi” gerektiği kaydedildi. Ege Genç İşadamlarõ Derneği Yönetim Kurulu Başkanõ Cemal Elmasoğlu, Türkiye’nin istihdam travmasõ geçirdiğini belirterek, “Türkiye böylesine büyük bir istihdam travmasõnõ kaldõramaz. Bu durumun kronikleşmesinin yeni sosyal sorunlara yol açmasõndan korkuyoruz” dedi. İşsizlik temmuzda yüzde 12.8’e çõktõ. Temmuz ayõ itibarõyla Türkiye genelinde 3 milyon 267 bin kişi işsiz. Genç işsizliği ise yüzde 23’ü aştõ. Faizler yarım puan indirildi Rakının vergisi viski ile eşitlenecek ANKARA (AA) - Türkiye, AB’ye ta- ahhütleri çerçevesinde rakõ, viski, cin ve votkanõn vergisini 2018’de eşitleyecek. Tütün Fonu da, işlen- miş tütünde bu yõlõn sonunda, diğer tütünlerde ise 2018’de sõfõrlanacak. AB ile müzakerelerde vergi faslõ- nõn açõlmasõnõn ardõndan, birliğe uyum kapsamõnda yapõlacak dü- zenlemeler de netleşmeye başladõ. Alkollü içkilerde AB’nin alkol de- recesine göre vergi uygulamasõ kapsamõnda yüksek alkollü içkiler- den alõnan maktu ÖTV eşitlenecek. Alkollü içkilerde, bu yõlõn nisanõn- da gerçekleştirilen düzenlemenin ardõndan 2. düzenleme 2012 Ni- san’õnda gerçekleştirilecek. 2012 Nisan’õnda rakõda bulunan 1 litre alkolden alõnan ÖTV 38 liraya yükseltilecek. Rakõdaki ÖTV, 2015 Nisan’õnda 39 liraya, 2018 Ni- san’õnda ise 40 liraya çõkarõlacak. Nisandaki ayarlama ile vergisi 70.92 liradan 60 liraya düşürülen viskiden alõnan maktu ÖTV ise 2012 Nisan’õnda 50 liraya, 2015 Nisan’õnda 45 liraya, 2018 Nisa- nõ’nda ise 40 liraya indirilecek. Alkol derecesi hacim itibarõyla yüzde 22’nin üzerinde olan şarap- larõn ÖTV’si de dönem içinde dü- şürülecek. Maliye yetkililerinden edinilen bilgiye göre, alkollü içki- lerdeki özel tüketim vergisinin yüz- de 90’õ rakõ ve biradan alõnõyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Merkez Bankasõ Para Politikasõ Kurulu’nun dünkü toplantõsõnda, gecelik borçlanmalarda faiz oranõ yüzde 7.25’ten yüzde 6.75’e, borç verme faiz oranõ ise yüzde 9.75’ten yüzde 9.25’e çekildi. Bankalararasõ Para Piyasasõ’nda saat 16.00-17.00 arasõ gecelik vadede uygulanan Merkez Bankasõ borçlanma faiz oranõ yüzde 3.25’ten yüzde 2.75’e, borç verme faiz oranõ ise yüzde 12.75’ten yüzde 12.25’e düşürülür- ken gecelik ve bir haftalõk vadeler- de tanõnan borçlanma faiz oranõ da yüzde 8.75’ten yüzde 8.25’e çekil- di. MB’den yapõlan açõklamada is- tihdam verilerinin izlenmesi gerek- tiği vurgulandõ. Açõklamada, “Ku- rul, gelişmelere bağlı olarak faiz indirimlerinde yavaşlamanın gündeme alınabileceğini belirt- miştir” görüşüne yer verildi. AB TAAHHÜDÜ Gıda gününün gündemi ‘Açlık’ Ekonomi Servisi - Bu yõl ana tema- nõn “Kriz zamanlarında gıda güven- cesinin sağlanması” olarak seçildiği 16 Ekim Dünya Gõda Günü’nde sektör, açlõk sorununa içten ve gerçekçi karar- lar alõnarak çözüm üretilmesini bekliyor. Bugünün rakamlarõyla dünyada 1.04 milyar insan açlõkla mücadele ediyor. 1996’da düzenlenen dünya gõda zirve- sinde bu rakam 840 milyon kişiydi ve he- def 2015’e kadar açlõkla yüz yüze yaşa- yan nüfusun yarõya indirilmesiydi. Ne var ki o günden bu yana hedef gerçekleşe- memekle birlikte ciddi bir artõş yaşandõ. Yapõlan hesaplamalara göre 2050’ye kadar aç insan sayõsõ 370 milyon daha ar- tacak. TGDF Başkanõ Şemsi Kopuz, ekonomik krizi takiben gõda krizinin so- nuçlarõnõn dünya gõda güvencesini cid- di boyutlarda etkilediğini söyledi. KOBİ’ler dünyaya açılacak MERSİN (AA) - Avrupa Ko- misyonu tarafõndan oluşturu- lan ‘Avrupa İşletmeler Ağı’nõn (AİA), Küçük ve Orta Büyük- lükteki İşletmelere (KOBİ) 41 ülkede iş yapma ve teknoloji transferi ya da desteklemelerle kendilerini geliştirebilmeleri için imkân sunduğu, bu potan- siyelin en iyi şekilde değerlen- dirilmesi gerektiği kaydedildi. Mersin Ticaret ve Sanayi Odasõ Proje Koordinatörü Öz- lem Homurlu, Avrupa Komis- yonu tarafõndan 2008-2013 ara- sõnda KOBİ’lere hizmet vermek amacõyla oluşturulan işletme ağlarõnõn, kendini geliştirmek is- teyen KOBİ’lere önemli ola- naklar sunduğunu söyledi. Tanıtım şansı Türkiye’de, sanayi ve ticaret odalarõ, KOSGEB ve üniversi- telerin işbirliği ile 7 bölgede ku- rulan AİA merkezlerinin KO- Bİ’leri AB mevzuatõ, politika- larõ, standartlarõ ve ticari işbir- liği olanaklarõ konusunda bil- gilendirmenin yanõ sõra yeni teknolojiler ve bu alandaki transferlerle ilgili destek sağ- ladõğõnõ vurgulayan Homurlu, “KOBİ’lerin kendi kaynak- ları ile atılım yapmaları ve ge- lişmeleri oldukça zor. Tek- noloji transfer etmek ya da destek almak isteyen KO- Bİ’lere rehber olacağız. KO- Bİ’lerin istekleri doğrultu- sunda 41 ülkedeki 400 mer- kezle irtibata geçiyor ve iş olanakları konusunda yar- dımcı oluyoruz” dedi. ‘Avrupa İşletmeler Ağõ’ ile Türkiye’deki firmalar 41 ülkeye açõlma şansõnõ yakalayacak PAZAR 10 MİLYAR LİTREYE KOŞUYOR Hayat Su, kapağı küçülttü gazı azallttı MURAT GÜLDEREN ADANA - Hayat Su, 25. yõl- dönümü kapsamõnda Toros Dağ- larõ’ndaki kaynağõnõ ve Adana Pozantõ’ndaki dolum tesislerini basõna tanõttõ. Toplantõda konuşan Hayat Su Genel Müdürü Yeşim Güra fab- rikalarõnõn çevreye olan etkilerini en aza indirmek amacõyla Tür- kiye’de ilk kez çevre yönetim sis- temi uygulamasõ başlattõklarõnõ belirterek “2008 yılı başından bu yana karbon ve su ayak izi (doğaya yayılan sakıncalı gaz- lar) ölçümleri yaptık. Kısa ka- paklı ve daha hafif pet şişeler sayesinde karbon ayak izini yüzde 7 oranında azaltmayı ba- şardık” dedi. Artõk çok daha çevreci politi- ka ve üretime geçildiğinin altõnõ çizen Güra şöyle konuştu: “2007–2009 yılları arasında enerji tüketimimizi pet şişe başına yüzde 24, damacanada da yüzde 5 azalttık. Su tüketi- mimiz de aynı dönem içinde PET şişe başına yüzde 42, da- macana başına yüzde 49 geri- ledi. Ayrıca tüketiciye ulaşan petlerimizin yüzde 37’si ÇEV- KO işbirliği ile çöplerden ay- rıştırılarak geri dönüştürülü- yor. Su ve karbon ayak izimi- zi önemli ölçüde azaltarak sür- dürülebilir çevre için yaptığı- mız yatırımın ilk meyvesi ola- rak TSE’den Altın Ambalaj Ödülü’nü aldık. Kasım ayı içinde Sri Lanka’nın Colombo şehrinde gerçekleşecek WorldStar yarışmasında ül- kemizi temsil edecek olmanın gururunu yaşıyoruz.” Türkiye’nin damacana ve pet su olarak toplam kişi başı 102 litre su tüketimiyle dünyada 5. sırada yer aldığını söyleyen Güra, “Ambalajlı su pazarı 2009’da hacim olarak 9 milyar litreye ulaşırken damacana pazarı toplam pazarın hacim olarak yüzde 69’unu oluşturuyor” dedi. Kõsa kapaklõ ve daha hafif pet şişe üretmeye başlayan firma, bu sayede doğaya yayõlan sakõncalõ gaz miktarõnõ yüzde 7 oranõnda azaltõyor. Müteahhitlerin hedefi Güney Afrika Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanõ Erdal Eren, Türk müteahhitlerinin yurtdõşõndaki pazarlarõnõn da bir kapasitesi olduğuna işaret ederek, “Eğer iş hac- mimizi katlamak istiyorsak, yeni pazarlar bulma- mõz gerekiyor” dedi. Eren, bu kapsamda mevcut pa- zarlarõna ek olarak Güney Afrika ve Hindistan’õ he- def ülke olarak belirlediklerini söyledi. Türkiye’yi Yalçıntaş temsil etti İstanbul Ticaret Odasõ (İTO) Başkanõ Murat Yal- çõntaş, yeni dünya düzeninde Asya’nõn oynadõğõ stra- tejik rolü Güney Kore’de anlattõ. Yalçõntaş, 13-15 Ekim tarihleri arasõnda Seul’de gerçekleştirilen 10. Dünya Bilgi Forumu’nda (World Knowledge Fo- rum) tek Türk konuşmacõ oldu. İşsizlerin yüzde 22.2’sini, çalõştõğõ iş geçici olup işi sona erenler, yüzde 25.5’ini işten çõkarõlanlar oluşturdu Gencim, işsizim, umutsuzum MERKEZ BANKASI
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear