Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
ekonomi@cumhuriyet.com.tr
16 EKİM 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ 13
CMYB
C M Y B
ABD ve büyük şef Obama zor durumda. İşsizlik
her geçen gün ürpertiyor. Resmi işsizlik yüzde
10’a yaklaştı, yani 15 milyon Amerikalı işsiz. Ama,
bizdeki gibi orada da istatistiklere girmeyen,
sayılmayan işsizler var. Onlar da dikkate
alındığında ABD’nin işsizliği vuruyor yüzde
20’ye… Obama’ya açılan kredi gün gün azalıyor.
Ekonomiyi ısıtmak ve işsizliği frenlemek gerek.
Finansal yangına 2008 başından bu yana dolar
sıkılıyor itfaiye musluklarından… 2008 başında
132 milyar dolarlık paketi 2009 başındaki 787
milyar dolarlık teşvik paketi izlemişti. 700 milyar
dolarlık banka kurtarma paketi de cabası… Bütün
bunlarla bütçe açığı ABD ulusal gelirinin yüzde
10’una çıktı. Ortalık dolara boğuldu haliyle.
Doların dolar olduğu zamanlarda, alışkanlıkla,
rezervlerini dolara bağlayanlar bu gidişattan
hoşnut değil tabii ki... Petrol ihracatçısı Körfez
ülkelerinden Çin’e, Hindistan’a, Rusya’dan
Brezilya’ya kadar herkes doların artık küme
düştüğünü ve yeni bir rezerv paraya ihtiyaç
olduğunu daha yüksek sesle dile getiriyorlar.
ABD’nin bir yandan dolarda “devalüasyona”
ihtiyacı var. Bu devalüasyonla ABD ihracatı
rekabet gücü kazanıyor, bu da üretime ve
istihdama iyi gelecek bir gelişme. Ama öte
yandan, dolara dandik para muamelesi yapıp onu
rezerv para tahtından indirecek gelişmeler bir
çöküşü de beraberinde getirebilir. Bu kâbusun bir
ihtimal olarak belirmesi halinde, hemen, “Dolar
faizini yükseltiriz” yatıştırıcı cümlesini piyasaya
sürüyor Fed Başkanı Bernanke… Dolara
devalüasyon, Amerikalı alt ve orta sınıf için de iyi
haber değil. Çünkü, tüketim sepetlerindeki
dayanıklı-dayanıksız mallar, ithalatla karşılanıyor,
çoğu Asya’dan ve dolar devalüasyonu, bu
malların ithalatını pahalılaştıracak,
hoşnutsuzlukları daha da artıracak…
Obama ve Bernanke tam bir “yukarı tükürsen
bıyık, aşağı tükürsen sakal” sıkışmışlığı içindeler.
Yeni bir teşvik paketi şart ama bu likiditeyi
arttıracak, bütçe açığını iyice büyütecek. Bu
adımla dünyanın dolara olan güvensizliği daha da
artacak. Avro da kendini savunmaya alıp belki o
da devalüasyona gidecek. Kısasa kısas… Ya da
devalüe olmuş doların yıkıcı ihracatına karşı,
herkes koruma duvarlarını yükseltecek. Bu
durumda da büyüme hayalleri iyice azalacak.
ABD, doları korumayı, değerini tutmaya ancak
faizleri yeniden yükselterek yapabilir. Yükselen
faizlerle de büyümeye geçiş bir başka bahara
kalır.
Hasılı, dünya, güçler, bloklar, finans kapitaller
arasında çatışmanın çeşitli örneklerini, ticaret
muharebelerinin değişik örneklerini görmeye yeni
yeni başlıyor…
Bu arada, doların saltanatı etrafında tamtamlar
çalarken altın usul usul almış başını gidiyor.
İstikrarsızlığın, kırılganlığın arttığı ortamların
sığınağı, limanı altının onsu 2007 ortalaması 697
dolardı. Küresel krizin yaşanmaya başlaması ile
birlikte altına gün doğdu ve onsu 2008’i 872
dolara yakın kapadı.
Altına hücum 2009’da hız kazandı ve Ocak
ayında 859 dolar olan ons ekimin ortalarında 1065
dolara çıkmış bulunuyor. Çok hızlı bir yükseliş…
Altına ilgi artışı, altının yeniden savunma amaçlı
bir yatırım tercihi olarak dikkat çekmesinden
kaynaklanıyor. Bu eğilimin güçleneceğine ilişkin
spekülasyon, yönelişi hızlandırıyor. G20
toplantılarının ve oradan IMF-DB’ye taşınan
gündemde sözü edilen finansal mimari ve genelde
yeni bir küresel tasarım geciktikçe, altına yönelik
ilgi sürecek ve fiyatı dalgalı bir şekilde yükselmeye
devam edecek.
Görünen o ki, önümüzdeki günlerde belirsizlik
ve kırılganlık artacak, sorunlar ağırlaşacak, para
ve maliye politikaları daha da fazla gevşetilecek,
güven bunalımı derinleştikçe altın dalgalı bir
seyirde olsa da yükselmesini sürdürecek. Altının
portföylerde aldığı pay orta vadede artacak gibi
görünüyor. Hızlanan işsizlik ve eşikteki
enflasyonun birlikte arttığı uzun vadeli durgunluk
döneminde altın daha da parlayacak.
Bu durum, beklenen ve bir türlü uç vermeyen
yeşil filizler inandırıcı bir boyuta gelinceye kadar
devam edecek.
PARA-META-PARA
MUSTAFA SÖNMEZ
Dolardan Ürken
Altına Sarılıyor
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Türkiye genelinde işsiz sayõ-
sõ geçen yõlõn aynõ dönemine göre,
842 bin kişi artarak 3 milyon 267
bin kişiye yükseldi. İşsizlik oranõ ise
geçen yõlõn aynõ ayõna göre 2.9 pu-
anlõk artõşla yüzde 12.8 olarak be-
lirlendi. “İş aramayıp çalışmaya
hazır olan” 1 milyon 817 bin kişi
ile beraber işsiz sayõsõ 5 milyon 84
bin kişiye, işsizlik oranõ da yüzde
18.6’ya çõktõ. Umutsuzlar olarak bi-
linen, iş aramayõp çalõşmaya hazõr
olanlarõn sayõsõ, geçen yõlõn aynõ dö-
nemine göre temmuz ayõnda 120 bin
kişi artarak 1 milyon 817 bin kişi-
ye çõktõ.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun
(TÜİK) üçer aylõk dönemler itiba-
rõyla her ay açõkladõğõ Hanehalkõ İş-
gücü Araştõrmasõ, “Haziran-Tem-
muz-Ağustos 2009” dönemini kap-
sayan temmuz sonuçlarõna göre
son bir yõlda Türkiye’deki işgücü de
24 milyon 587 bin kişiden 893 bin
kişi artõşla 25 milyon 480 bin kişi-
ye çõktõ. İşgücü araştõrmasõnda şu
veriler yer aldõ:
İşsizlik oranõ bu yõlõn haziran dö-
nemi ile kõyaslandõğõnda ise 0.2 pu-
an azaldõ. Haziran döneminde işsizlik
oranõ yüzde 13 düzeyindeydi.
İşsizlik oranõ kentsel yerlerde
yüzde 16, kõrsal yerlerde ise yüzde
6.8 oldu.
Geçen yõl yüzde 12.5 olarak he-
saplanan tarõm dõşõ işsizlik oranõ da
bu yõl temmuz döneminde yüzde
16.3’e yükseldi.
Genç nüfustaki işsizlik oranõ
yüzde 18.9’dan yüzde 23.2’ye çõk-
tõ. Bu yõlõn temmuz döneminde is-
tihdam edilenlerin sayõsõ bir önce-
ki yõlõn aynõ dönemine oranla 50 bin
kişi artarak 22 milyon 213 bin kişiye
yükseldi.
Tarõm sektöründe çalõşan sayõ-
sõ 364 bin kişi artarken tarõm dõşõ
sektörlerde çalõşan sayõsõ 314 bin ki-
şi azaldõ.
Temmuzda Türkiye’de kurum-
sal olmayan sivil nüfus geçen yõlõn
aynõ dönemine göre, 817 bin kişi ar-
tõşla 70 milyon 571 bin kişiye, ku-
rumsal olmayan çalõşma çağõndaki
nüfus ise 881 bin kişi artarak 51 mil-
yon 714 bin kişiye ulaştõ. İstihdam
oranõ yüzde 43’e geriledi.
Geçen yõlõn temmuz dönemin-
de yüzde 48.4 olan işgücüne katõl-
ma oranõ bu yõl yüzde 49.3 oldu.
Erkeklerde işgücüne katõlma
oranõ geçen yõlõn aynõ dönemine gö-
re 0.2 puanlõk artõşla yüzde 71.8, ka-
dõnlarda ise 1.6 puan artõşla yüzde
27.6 oldu.
Rakamlar alarm veriyor
DİSK Genel Sekreteri Tayfun
Görgün, temmuz ayõ istihdam ra-
kamlarõnõn, işsizlik sorununun ağõr-
laşarak devam ettiğini ortaya koy-
duğunu belirtti. İşsizliğin bütün bir
yõlõ ilgilendiren sorun olduğunu, bu
nedenle mevsimlik etkilerden arõn-
dõrõlmasõ gerektiğini vurgulayan
Görgün, “Bu arındırmayı yaptı-
ğımızda, resmi işsizlik oranının
yüzde 14.8 gerçek işsizlik oranı-
nın ise yüzde 22 olduğu görül-
mektedir. 2 milyon 252 bini iş bul-
ma ümidini yitirmiş ve işsiz olmak
üzere toplam 5 milyon 789 bine
çıkmaktadır. İşsizlik rakamları
alarm veriyor” dedi.
Diplomalılar sokakları doldurdu
Öğrenci Gençlik Sendikasõ (Genç-
Sen) kentli gençlerin diplomalõ ve işsiz
durumda bulunduğu ama kimsenin
onlarõn farkõnda olmadõğõnõ açõkladõ.
Genç-Sen’den yapõlan yazõlõ
açõklamada, Türkiye genelinde 15-
24 yaş grubunda toplam işsiz
sayõsõnõn 1 milyon 115 bin
olduğuna dikkat çekilen
açõklamada, bunun,
toplam işsizler
arasõndaki
oranõnõn yüzde
23’e denk
geldiği belirtildi.
Açõklamada,
ayrõca son bir yõl içinde 247 bin
gencin işsizler ordusuna katõldõğõ
kaydedildi. Açõklamada, şu ifadelere
yer verildi: “Kentlerde tablo daha
kötü. 900 bin genç, işsiz durumda. Son
bir yõl içerisinde 175 bin genç, kentli
işsizlerin arasõna dahil oldu. 459 bin
yüksekokul mezunu işsiz durumda. Bu
da toplam işsizler arasõnda yüzde
14’lük bir orana karşõlõk geliyor. Bu
durumun özeti, kentli gençler
diplomalõ ve işsiz ama kimse onlarõn
farkõnda değil.” İşsizliği azaltmak için
gerekli önlemlerin alõnmadõğõ
vurgulanan açõklamada, işsizliğin ve
etkilerinin azaltõlmasõ için çalõşma
saatlerinin kõsaltõlmasõ, bütün işçilere
sendikalõ ve sigortalõ çalõşma hakkõ
tanõnmasõ, emeklilerin yaşam
koşullarõnõn iyileştirilmesi, gençlerin
istihdamõ için yeni yöntemler
geliştirilmesi ve her yurttaşa insanca
yaşamasõna yetecek bir yurttaşlõk
geliri verilmesi” gerektiği kaydedildi.
Ege Genç İşadamlarõ Derneği Yönetim
Kurulu Başkanõ Cemal Elmasoğlu,
Türkiye’nin istihdam travmasõ
geçirdiğini belirterek, “Türkiye
böylesine büyük bir istihdam travmasõnõ
kaldõramaz. Bu durumun
kronikleşmesinin yeni sosyal sorunlara
yol açmasõndan korkuyoruz” dedi.
İşsizlik temmuzda yüzde
12.8’e çõktõ. Temmuz ayõ
itibarõyla Türkiye genelinde 3
milyon 267 bin kişi işsiz. Genç
işsizliği ise yüzde 23’ü aştõ.
Faizler yarım
puan indirildi
Rakının
vergisi viski
ile eşitlenecek
ANKARA (AA) - Türkiye, AB’ye ta-
ahhütleri çerçevesinde rakõ, viski,
cin ve votkanõn vergisini 2018’de
eşitleyecek. Tütün Fonu da, işlen-
miş tütünde bu yõlõn sonunda, diğer
tütünlerde ise 2018’de sõfõrlanacak.
AB ile müzakerelerde vergi faslõ-
nõn açõlmasõnõn ardõndan, birliğe
uyum kapsamõnda yapõlacak dü-
zenlemeler de netleşmeye başladõ.
Alkollü içkilerde AB’nin alkol de-
recesine göre vergi uygulamasõ
kapsamõnda yüksek alkollü içkiler-
den alõnan maktu ÖTV eşitlenecek.
Alkollü içkilerde, bu yõlõn nisanõn-
da gerçekleştirilen düzenlemenin
ardõndan 2. düzenleme 2012 Ni-
san’õnda gerçekleştirilecek. 2012
Nisan’õnda rakõda bulunan 1 litre
alkolden alõnan ÖTV 38 liraya
yükseltilecek. Rakõdaki ÖTV, 2015
Nisan’õnda 39 liraya, 2018 Ni-
san’õnda ise 40 liraya çõkarõlacak.
Nisandaki ayarlama ile vergisi
70.92 liradan 60 liraya düşürülen
viskiden alõnan maktu ÖTV ise
2012 Nisan’õnda 50 liraya, 2015
Nisan’õnda 45 liraya, 2018 Nisa-
nõ’nda ise 40 liraya indirilecek.
Alkol derecesi hacim itibarõyla
yüzde 22’nin üzerinde olan şarap-
larõn ÖTV’si de dönem içinde dü-
şürülecek. Maliye yetkililerinden
edinilen bilgiye göre, alkollü içki-
lerdeki özel tüketim vergisinin yüz-
de 90’õ rakõ ve biradan alõnõyor.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Merkez Bankasõ Para Politikasõ
Kurulu’nun dünkü toplantõsõnda,
gecelik borçlanmalarda faiz oranõ
yüzde 7.25’ten yüzde 6.75’e, borç
verme faiz oranõ ise yüzde 9.75’ten
yüzde 9.25’e çekildi. Bankalararasõ
Para Piyasasõ’nda saat 16.00-17.00
arasõ gecelik vadede uygulanan
Merkez Bankasõ borçlanma faiz
oranõ yüzde 3.25’ten yüzde 2.75’e,
borç verme faiz oranõ ise yüzde
12.75’ten yüzde 12.25’e düşürülür-
ken gecelik ve bir haftalõk vadeler-
de tanõnan borçlanma faiz oranõ da
yüzde 8.75’ten yüzde 8.25’e çekil-
di. MB’den yapõlan açõklamada is-
tihdam verilerinin izlenmesi gerek-
tiği vurgulandõ. Açõklamada, “Ku-
rul, gelişmelere bağlı olarak faiz
indirimlerinde yavaşlamanın
gündeme alınabileceğini belirt-
miştir” görüşüne yer verildi.
AB TAAHHÜDÜ
Gıda gününün
gündemi ‘Açlık’
Ekonomi Servisi - Bu yõl ana tema-
nõn “Kriz zamanlarında gıda güven-
cesinin sağlanması” olarak seçildiği
16 Ekim Dünya Gõda Günü’nde sektör,
açlõk sorununa içten ve gerçekçi karar-
lar alõnarak çözüm üretilmesini bekliyor.
Bugünün rakamlarõyla dünyada 1.04
milyar insan açlõkla mücadele ediyor.
1996’da düzenlenen dünya gõda zirve-
sinde bu rakam 840 milyon kişiydi ve he-
def 2015’e kadar açlõkla yüz yüze yaşa-
yan nüfusun yarõya indirilmesiydi. Ne var
ki o günden bu yana hedef gerçekleşe-
memekle birlikte ciddi bir artõş yaşandõ.
Yapõlan hesaplamalara göre 2050’ye
kadar aç insan sayõsõ 370 milyon daha ar-
tacak. TGDF Başkanõ Şemsi Kopuz,
ekonomik krizi takiben gõda krizinin so-
nuçlarõnõn dünya gõda güvencesini cid-
di boyutlarda etkilediğini söyledi.
KOBİ’ler dünyaya açılacak
MERSİN (AA) - Avrupa Ko-
misyonu tarafõndan oluşturu-
lan ‘Avrupa İşletmeler Ağı’nõn
(AİA), Küçük ve Orta Büyük-
lükteki İşletmelere (KOBİ) 41
ülkede iş yapma ve teknoloji
transferi ya da desteklemelerle
kendilerini geliştirebilmeleri
için imkân sunduğu, bu potan-
siyelin en iyi şekilde değerlen-
dirilmesi gerektiği kaydedildi.
Mersin Ticaret ve Sanayi
Odasõ Proje Koordinatörü Öz-
lem Homurlu, Avrupa Komis-
yonu tarafõndan 2008-2013 ara-
sõnda KOBİ’lere hizmet vermek
amacõyla oluşturulan işletme
ağlarõnõn, kendini geliştirmek is-
teyen KOBİ’lere önemli ola-
naklar sunduğunu söyledi.
Tanıtım şansı
Türkiye’de, sanayi ve ticaret
odalarõ, KOSGEB ve üniversi-
telerin işbirliği ile 7 bölgede ku-
rulan AİA merkezlerinin KO-
Bİ’leri AB mevzuatõ, politika-
larõ, standartlarõ ve ticari işbir-
liği olanaklarõ konusunda bil-
gilendirmenin yanõ sõra yeni
teknolojiler ve bu alandaki
transferlerle ilgili destek sağ-
ladõğõnõ vurgulayan Homurlu,
“KOBİ’lerin kendi kaynak-
ları ile atılım yapmaları ve ge-
lişmeleri oldukça zor. Tek-
noloji transfer etmek ya da
destek almak isteyen KO-
Bİ’lere rehber olacağız. KO-
Bİ’lerin istekleri doğrultu-
sunda 41 ülkedeki 400 mer-
kezle irtibata geçiyor ve iş
olanakları konusunda yar-
dımcı oluyoruz” dedi.
‘Avrupa İşletmeler Ağõ’ ile Türkiye’deki firmalar 41 ülkeye açõlma şansõnõ yakalayacak
PAZAR 10 MİLYAR LİTREYE KOŞUYOR
Hayat Su, kapağı küçülttü gazı azallttı
MURAT GÜLDEREN
ADANA - Hayat Su, 25. yõl-
dönümü kapsamõnda Toros Dağ-
larõ’ndaki kaynağõnõ ve Adana
Pozantõ’ndaki dolum tesislerini
basõna tanõttõ.
Toplantõda konuşan Hayat Su
Genel Müdürü Yeşim Güra fab-
rikalarõnõn çevreye olan etkilerini
en aza indirmek amacõyla Tür-
kiye’de ilk kez çevre yönetim sis-
temi uygulamasõ başlattõklarõnõ
belirterek “2008 yılı başından
bu yana karbon ve su ayak izi
(doğaya yayılan sakıncalı gaz-
lar) ölçümleri yaptık. Kısa ka-
paklı ve daha hafif pet şişeler
sayesinde karbon ayak izini
yüzde 7 oranında azaltmayı ba-
şardık” dedi.
Artõk çok daha çevreci politi-
ka ve üretime geçildiğinin altõnõ
çizen Güra şöyle konuştu:
“2007–2009 yılları arasında
enerji tüketimimizi pet şişe
başına yüzde 24, damacanada
da yüzde 5 azalttık. Su tüketi-
mimiz de aynı dönem içinde
PET şişe başına yüzde 42, da-
macana başına yüzde 49 geri-
ledi. Ayrıca tüketiciye ulaşan
petlerimizin yüzde 37’si ÇEV-
KO işbirliği ile çöplerden ay-
rıştırılarak geri dönüştürülü-
yor. Su ve karbon ayak izimi-
zi önemli ölçüde azaltarak sür-
dürülebilir çevre için yaptığı-
mız yatırımın ilk meyvesi ola-
rak TSE’den Altın Ambalaj
Ödülü’nü aldık. Kasım ayı
içinde Sri Lanka’nın Colombo
şehrinde gerçekleşecek
WorldStar yarışmasında ül-
kemizi temsil edecek olmanın
gururunu yaşıyoruz.”
Türkiye’nin
damacana ve pet su
olarak toplam kişi
başı 102 litre su
tüketimiyle
dünyada 5. sırada
yer aldığını söyleyen
Güra, “Ambalajlı su
pazarı 2009’da
hacim olarak 9
milyar litreye
ulaşırken damacana
pazarı toplam
pazarın hacim
olarak yüzde
69’unu
oluşturuyor” dedi.
Kõsa kapaklõ ve daha
hafif pet şişe üretmeye
başlayan firma, bu sayede
doğaya yayõlan sakõncalõ
gaz miktarõnõ yüzde 7
oranõnda azaltõyor.
Müteahhitlerin hedefi Güney Afrika
Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanõ Erdal Eren,
Türk müteahhitlerinin yurtdõşõndaki pazarlarõnõn da
bir kapasitesi olduğuna işaret ederek, “Eğer iş hac-
mimizi katlamak istiyorsak, yeni pazarlar bulma-
mõz gerekiyor” dedi. Eren, bu kapsamda mevcut pa-
zarlarõna ek olarak Güney Afrika ve Hindistan’õ he-
def ülke olarak belirlediklerini söyledi.
Türkiye’yi Yalçıntaş temsil etti
İstanbul Ticaret Odasõ (İTO) Başkanõ Murat Yal-
çõntaş, yeni dünya düzeninde Asya’nõn oynadõğõ stra-
tejik rolü Güney Kore’de anlattõ. Yalçõntaş, 13-15
Ekim tarihleri arasõnda Seul’de gerçekleştirilen 10.
Dünya Bilgi Forumu’nda (World Knowledge Fo-
rum) tek Türk konuşmacõ oldu.
İşsizlerin yüzde 22.2’sini, çalõştõğõ iş geçici olup işi sona erenler, yüzde 25.5’ini işten çõkarõlanlar oluşturdu
Gencim, işsizim, umutsuzum
MERKEZ BANKASI