26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 16 OCAK 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 SÖZ ÇİZGİNİN Turhan Selçuk AYDINLANMA... GENİŞ AÇI HİKMET BİLA Çocukları Karıştırmayalım Çarşamba günü bu köşede bir yanlışa dikkati çek- miştim. Milli Eğitim Bakanı’nın yazısı üzerine okullarda yapılan ‘Filistin için saygı duruşu’ yanlışına… Demiştim ki, okul çocuklarının böyle bir olaya dahil edilmesi doğru değildir. Gazze’deki katliamın sorumlusu Türk çocukları değildir. Psikologların da dile getirdiği gibi küçük çocuklara, çaresizlik duygusu ve gözyaşları için- de travma yaşatmak, onların ruh sağlığı açısından da sakıncalıdır. Çocukları kurtaracak olanlar çocuklar değildir, büyüklerdir. Gazze’yi adeta bir atış alanı gi- bi seçip dünyanın gözleri önünde yakıp yıkan İsrail’e öfkeyi dile getirmekten daha doğal ne olabilir? Ama buna okul çocuklarını karıştırmamak gerekir. Dünkü gazetelerde Ertuğrul Özkök, Bekir Coşkun, Melih Aşık gibi yazarların da bu konuya dikkat çek- tiğini gördüm. Gördüm ki, bu yanlışın altını çizen sa- dece birkaç yazar değildir. Siyasetçiler ve veliler de okul çocuklarına travma yaşatılmasına karşıdırlar. Bir okurum şöyle yazıyor: ‘Bugünkü Cumhuriyet’te yazınızı okudum. Aynen ka- tılıyorum. İlave olarak: Pazartesi günü kızım okuldan gelince okuldan verilen bir zarf getirdi. İçinden Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik imzalı matbu yazıda, Fi- listin Gazze’deki mağdurlar için yardım isteniyor. Zarflara para konması, üstüne çocuğun isminin ve içi- ne konan paranın miktarının yazılması istenmiş. Bu- na ilkokul ikinci sınıf çocukları alet ediliyor. Ben ve be- nim gibi düşünenler zaten gereken yardımı yapar. Bu- nu Milli Eğitim Bakanlığı yapmak zorunda değil.’ Bu veli, ‘Çocuğum sınıfta mağdur olmasın diye’ pa- rayı vermiş. Ama paranın yerine ulaşıp ulaşmaya- cağından da kuşku duyuyor. İsrail dün Birleşmiş Milletler ve medya binalarını da vurdu. Beyaz bayrak taşıyanlara bile ateş açıyor. Ölü sayısı bini aştı. En az 13 çocuk daha öldü. Saldırganlığı kimse durduramıyor. ‘Uluslararası toplum’ denilen o kör ve çıkarcı varlık, İsrail’in Gazze’deki ‘iş’ini bitirmesini bekliyor. Ölenler öldükten, kaçabilenler kaçtıktan, ka- lanlar teslim olduktan sonra devreye girecek belli ki… Gazze’ye İsrail’in istediği biçimi vermek için… Ama olanlar, hiçbir günahı olmayan küçücük çocuklara ola- cak. Gazze’deki yeni düzen minik cesetler üzerinde kurulacak. Uluslararası toplumun sessiz kaldığı, bölünmüş Fi- listinlilerin gücünün yetmediği, petrol zengini Müslü- man Arap dünyasının ‘uluslararası toplum’la birlikte sessiz seyrettiği bir katliamın acısını ve travmasını Tür- kiye’deki okul çocuklarına yüklemek, her şeyden ön- ce büyük olmanın, veli olmanın, anne-baba olmanın mantığına aykırıdır. Filistinli çocuklar yardım için Türkiye’deki çocuklara değil, büyüklere ellerini uza- tıyorlar. Filistin’e yardım etmek herkesten önce büyüklerin işidir. Edebiliyorlarsa tabii… hikmetbila@ttmail.com İstanbul Haber Servisi - Gazetemiz dõş politika yazarõ ve yayõn kurulu üye- si Ergun Balcı ile editörlerimizden Kayhan Edip Sakarya yarõn mezarla- rõ başõnda düzenlenecek törenlerle anõ- lacak. “Babıâli’nin dışişleri bakanı” olarak anõlan Balcõ, ölümünün 10. yõl- dönümünde Zincirlikuyu’daki mezarõ başõnda ailesi, yakõnlarõ ve dostlarõ tarafõndan düzen- lenecek törenle anõlacak. Balcõ, gazeteciliğe Lon- dra’da öğrenciliği sõrasõnda Dünya ve Akşam gazete- lerine dõş politika ağõrlõklõ yazõlar yazarak başladõ. 1969’da Türkiye’ye döndü ve ölümüne dek aralõksõz ça- lõşacağõ Cumhuriyet’in Dõş Haberler Servisi’nde mu- habir olarak göreve başladõ. Uzun yõllar Dõş Haberler Servisi Şefliğini yürüttü. 1999’da, 68 yaşõnda yaşama veda eden Balcõ, Türk basõnõnda dõş haber sayfalarõnõn gelişiminde öncü isimlerden biri olan Ergun Balcõ, 1974, 1976, 1977, 1978, 1979 ve 1989’da Türkiye Gazeteciler Cemiye- ti’nin başarõ ödüllerini kazandõ. Balcõ, sü- rekli basõn kartõ sahibiydi. 1968 kuşağõnõn önde gelen isimle- rinden Kayhan Edip Sakarya ise ölü- münün 12. yõldönümünde Zincirliku- yu’daki mezarõ başõnda anõlacak. Ga- zetemizde uzun yõllar çalõşan Sakarya 46 yaşõnda yaşamõnõ yitirmişti. ‘Saygı duruşu’ sıkıntısı FİGEN ATALAY İsrail’in saldõrõlarõ sonucu Filis- tin’de yaşamõnõ yitirenler için saygõ duruşunda bulunulmasõ, Musevi okul- larõnda sõkõntõ yarattõ. Milli Eğitim Ba- kanlõğõ’na bağlõ olduklarõ için genel- gelere uymak zorunda bulunan bu okullarõn yönetimleri, çözüm bul- makta zorlandõlar. Bazõ okullarda, “Ben Yahudi- yim” diyerek saygõ duruşuna itiraz eden öğrenciler oldu. Yahudi olma- larõna rağmen saygõ duruşuna katõlan öğrenciler olduğu gibi “savaş karşıtı oldukları” gerekçesiyle saygõ duru- şunda bulunmak istemeyen Türk öğ- renciler de oldu. Milli Eğitim Bakanlõğõ, tüm devlet ve özel okullarda Filistin için yardõm kampanyasõ başlattõ. Kampanya uya- rõnca tüm öğrencilere, velilere ulaş- tõrõlmak üzere altõnda Milli Eğitim Ba- kanõ Hüseyin Çelik’in isim ve imzasõ bulunan mektuplar dağõtõlõyor. İlköğretim okullarõ ve liselerde ayrõca Filistin’de saldõrõlar sonucu ya- şamõnõ yitirenler için saygõ duruşun- da bulunuldu. Bu durum, Yahudi okullarõnda sõkõntõ yaratõrken bazõ veli, öğrenci ve psikologlarõn da tep- kilerine neden oldu. Bir Musevi oku- lunun müdürü, bu konuda yaşadõk- larõnõ ve bulduklarõ çözümü şöyle an- lattõ: “Biz azınlık okulu olmamıza rağ- men Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlıyız ve bu yüzden de bu genel- geye uymak zorundayız. Saygı du- ruşunu, tüm okula genelleştirme- miz mümkün değildi. O yüzden bu saygı duruşunu, küçük bir grup olarak gerçekleştirdik. Bu durum, Musevi okullarını çok zor durum- da bıraktı. Yalnızca bizim okulda değil, pek çok okulda sorunlar ol- duğunu duyduk. Musevi öğrenci- lerin çok olduğu Türk okullar da var. Bağış mektuplarıyla ilgili he- nüz bir karara varmadık. Rehber öğretmenlerimizle bu konuda gö- rüş alışverişinde bulunuyoruz. İs- rail’de de bu savaşa karşı olanlar var, Türkiye’deki Yahudiler ara- sında da. Yani saygı duruşuna da, bağış kampanyasına da katılmak is- teyen Yahudiler tabii ki olur. Bizim okulumuzda da bağış kampanya- sına katılmak isteyen veliler olabi- leceğini düşünüyoruz.” Bir başka azõnlõk okulunun müdü- rüyse bu tür kampanyalarõn genel- leştirilmemesi ve zorunluluk haline getirilmemesi gerektiğine dikkat çe- kerek, “18 yaşında bir lise öğren- cisini saygı duruşunda bulunmaya zorlayamazsınız. ‘Ben şu gerek- çeyle saygõ duruşunda bulunmak is- temiyorum’ derse ne yapacacaksı- nız” dedi. Çocuğu ilköğretim 5. sõnõf öğ- rencisi bir Türk ve Müslüman an- neyse bu yaştaki çocuklarõn saygõ du- ruşuna zorlanmalarõn kesinlikle yan- lõş olduğunu söyleyerek tepkisini di- le getirdi. Musevi okullarõnda öğrenciler ‘saygõ duruşu’na zorlanmadõlar. Genelgelere uymak zorunda olan bu okullarõn yönetimleri, çareyi ‘küçük grupla saygõ duruşu’nda buldular DR. ATABEK: DUYGUSAL YÖNLENDİRME Gazetemiz yazarõ Dr. Erdal Atabek de, ‘saygı duruşu’nun bir ‘duygusal yönlendirme’ olduğunu belirterek “Duygusal yönlendirmeler genel ola- rak duygusal tepkiler yaratır ve man- tıklı düşünmeyi gölgeler. Duygusal yönlendirmeler büyük ölçüde önyar- gıların nedenidir. Zıtlıklar, karşıt- lıklar ve ötekileştirmeler yaratır. Oy- sa öğrencilerin her zaman analiz- sentez yöntemiyle nesnel bilgi almaları gerekir” diye konuştu. MEB’İN GİRİŞİMİYLE GAZZE’YE PARA TOPLANMASINA TEPKİ ‘Yardõm için öğrencileri kullanmak çok yanlõş’ İstanbul Haber Servisi - Milli Eği- tim Bakanõ Hüseyin Çelik’in yayõmla- dõğõ iki genelge ile okullarda “Filistin için 1 dakikalık saygı duruşu” ve “Gazze’ye yardım” adõ altõnda öğren- cilerden para toplanmasõ, çocuk gelişi- mi uzmanlarõ, eğitimci ve velilerin sert tepkisine neden oldu. Uzmanlar, ço- cuklarõn Gazze’de ölen yaşõtlarõnõn anõ- sõna saygõ duruşunda bulunmalarõnõn psi- kolojilerini bozabileceğine dikkat çek- ti. Eğitimciler ve sendikacõlar da topla- nan yardõm paralarõnõn ye- ni bir Deniz Feneri olayõna yol açabileceğini; cemaat- lere yönelik yardõmlarõn da önünü açabileceği endişesi taşõdõklarõnõ söylediler. Milli Eğitim Bakanlõ- ğõ’nõn (MEB) 7 Ocak’ta çõkardõğõ ve Türkiye’deki tüm okullara gönderdiği genelge ile toplanan yardõm paralarõnõn “kimler ara- cılığıyla nerelere gönde- rileceği” merak konusu ol- du. Çocuk gelişimi ve eği- timi uzmanõ Selma Özuslu Ünal, ço- cuklarõn ölen yaşõtlarõ için saygõ duru- şunda bulunmalarõnõn psikolojilerinin et- kilenmesine neden olacağõnõ, bu davra- nõşõn yanlõş olduğunu söyledi. İnsan olarak Gazze’de yaşananlara herkesin üzüldüğünü ancak çocuklara zarf veri- lerek para istenmesinin de doğru olma- dõğõna belirten Ünal, “Çocuğa boş zarf veriyorsunuz. Doldurmasını istiyor- sunuz. Yanındaki arkadaşı ondan daha fazla para koyduysa bu bile ço- cuğun psikolojisini bozmaya yeterli bir sebep. Para yerine erzak, giysi de top- lanabilirdi” dedi. Çağdaş Yaşamõ Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Başkan Yardõmcõsõ Prof. Dr. Filiz Meriçli, yardõmõn zorunlu tu- tulmasõna anlam veremediklerini vur- gulayarak, “MEB neden böyle bir yardıma kalkıştı. Kaldı ki böyle bir yardımın MEB tarafından yapılma- sı endişesini herkes taşıyor. Deniz Feneri ile ilgili yasal işlemlerin ya- vaşlığı da buna bir etken oldu” dedi. Eğitim-Sen Genel Başka- nõ Zübeyde Kılıç, öğren- cilerin kullanõlarak, yapõl- masõnõn yanlõş olduğunu belirterek “Biz sendika olarak bu tür yardımla- ra ileride cemaatlere, derneklere yapılmasının da önünü açacağı için karşıyız” diye konuştu. Bazõ okul yöneticileri ve veliler ise “Bizleri para toplamak zorun- da tuttular. Türkiye’de o kadar çok okul var- ki, herkes paraları MEB’in banka hesabına yatıracak. İkinci bir De- niz Feneri vakası yaşatacaklar bi- ze. Çocukları bu yardıma hiç ka- rıştırmayacaklardı. MEB bizce yanlış bir adım attı. Ayrıca Tür- kiye her gün terörle mücadele kap- samında çok sayıda şehit veriyor. Bakan bunu neden görmüyor. Gaz- ze için saygı duruşunda bulunul- masına karşı değiliz ama ülkemiz- deki olaylar da dikkate alınmalı” değerlendirmesi yaptõlar. K. Çekmece belediyesi sahip çıktı İstanbul Haber Servisi - Küçükçekmece’de geçtiğimiz gün Söğütlüçeşme Mahallesi Fevzi Çakmak Caddesi’nde çõkan yangõnda, oturduk- larõ dairenin ve kullandõklarõ eşyalarõn tamamõ yanan Arslan ailesine, Küçük- çekmece Belediyesi sahip çõktõ. Küçükçekmece Sefaköy Söğüt- lüçeşme Fevzi Çakmak Cadde- si’nde oturan Sadõk Arslan’a ait evde elektrik kontağõndan çõktõ- ğõ tahmin edilen ve çõkan kõvõl- cõmõn yerdeki halõnõn üzerine düşmesi sonucunda yangõn çõk- mõş ve çõkan yangõna Küçükçek- mece Belediyesi yangõn ekipleri anõnda müda- halede bulunmasõna karşõn, Arslan’õn oturduğu daire tamamen yanmõştõ. Arslan’a ait evde meydana gelen yangõnõn ardõndan eve yardõm için ekip gönderen Küçükçekmece Belediye Başkanõ Aziz Yeniay, Arslan ailesinin yangõn- daki zararõnõn tamamõnõn Küçükçekmece Bele- diyesi tarafõndan karşõlanacağõnõ söyledi. Öğrenci velileri, ikinci bir Deniz Feneri vakası yaşatacaklar bize. Çocukları bu yardıma hiç karıştırmayacaklardı. MEB bizce yanlış bir adım attı diye tepki gösterdiler. Balcõ ve Sakarya yarõn anõlõyor UZUN YILLAR GÖREV YAPMIŞLARDI BALCI SAKARYA Adanalılar gecede buluşuyor Spor Servisi - Adana Kültür ve Dayanõşma Derneği, İstan- bul’da Lütfi Kõrdar Kongre ve Sergi Sarayõ’nda gerçekleşecek balo ile Türkiye’deki tüm Adana- lõlarõ buluşturuyor. İstanbul’da yaşayan Adanalõlar tarafõndan ku- rulan ve aralarõnda Suna Kan, Ya- şar Kemal, Fatih Terim, Mende- res Samancõlar, Nebil Özgentürk gibi tanõnmõş simalarõn da bulun- duğu Adana Kültür ve Dayanõşma Derneği, yarõn Adana’nõn kurtu- luşunun 87’nci yõldönümünde et- kinlik düzenliyor. Baloda Yaşar Kemal, Suna Kan ve Fatih Te- rim’e ‘Onur Ödülü’ verilecek. Gazeteciye ülkücü saldırısı TEKİRDAĞ (AA) - Eski Tekirdağ Ülkü Ocaklarõ Başkanõ Bilal Albayrak’õn öldürülmesiy- le ilgili duruşmayõ izleyen gazeteci darp edildi. Bilal Albayrak’õn arkadaşlarõ olduğu bildirilen 25 kişilik grup, Tekirdağ Adliyesi önünde fotoğrafla- rõnõn çekilmesine tepki göstererek, fotoğrafõ çeken Trakya Demokrat gazetesi foto muhabiri Ömer Faruk Tabuk’u (30) Denizciler Çarşõsõ’ndaki ga- zete bürosuna kadar izlediler. Büroda Tabuk’u darp ederek, fotoğraf makinesini alan gruptaki birkaç kişi, büronun camlarõnõ da kõrarak, gazete çalõşanlarõndan Sevdegül Malit’i yaraladõ. Süper Loto devretti ANKARA (AA) - Süper Loto 6/54 oyunu- nun bu haftaki çekilişinde kazanan numaralar “18, 23, 33, 34, 41 ve 47” olarak belirlenirken, 6 bilen çõkmayõnca 4 milyon 932 bin 888 TL 49 Kr haftaya devredildi. Çekilişte 5 bilenler 4 bin 802 TL 20’şer Kr, 4 bilenler 82’şer TL, 3 bilen- ler de 6 TL 30’ar Kr ikramiye kazandõ.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear