Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
15 OCAK 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Muhbir...
Türkiye kuşkulu bir süreçten geçiyor... İnsan-
lar tedirgin... İşadamları, sanayiciler küresel
ekonomik krizin dalga dalga Türkiye’yi vurdu-
ğunu anlatıyor...
Hem sayfa hem de oda komşum Musa Kart’ın
dün yayımlanan karikatürünü gördünüz mü?
Gözleri bağlı “Adalet Ana” elinde “eşitliği”
simgeleyen terazinin dolu olan kefesinde pirincin
taşını ayıklıyordu... Kılıcı koltuğun yanı başın-
daydı, sağ tarafında iki çukur vardı: Gölbaşı ve
Sincan...
Musa Kart yine “Çizmeden Yukarı”ya çıkmış-
tı... Karikatürin sağ üst köşesindeki yazıyı birkaç
kez okudum:
“Ayıkla pirincin taşını...”
Önceki gece NTV’de Can Dündar’ın “Neden”
programını izledim bir süre...
Tansu Çiller’in “Bu vatan için kurşun atan da
kurşun yiyen de şereflidir” tümcesinin “mucidi”
köşeye sıkışmıştı.
Şimdilerde televizyon ekranlarında ve Fethul-
lahçı Zaman’da “demokrasi dersi” veren “muh-
terem kişi”, Ruşen Çakır’ın “çapraz sorularına”
yanıt veremedi.
Dinci, tarikatçı ve AKP yandaşı medyanın kimi
yazarları son günlerde istihbaratçılığa, savcılığa
ve yargıçlığa soyunmuşlar.
Ucu açık “Ergenekon soruşturması”nın med-
yaya uzanacağını yazıp çiziyorlar. Soruşturmanın
“gizlilik ilkesi”ni çiğneyen bu kişileri Akşam’da
Oray Eğin yazdı.
Bu kişiler neredeyse soruşturmayı yürüten sav-
cılara buyruk verecekler:
“Filanca gazetelerde çalışan şu adları göz-
altına aldırın...”
Yeni Şafak gazetesi işi açık hale getirdi... Ay-
dın Doğan ve Hürriyet’i hedef gösterdi...
Yeni Şafak yazarı Ali Bayramoğlu da Cumhu-
riyet’i...
Bakın ne diyor:
“....Bir gazetenin yapılanması var; eskiden
MİT’le, jandarma teşkilatıyla bağlantılı isimler bu-
rada birikti. Bu medya organizasyonunun önem-
li ayağı da Cumhuriyet gazetesi. Bu işin merkezi.
Merkezi derken direncin merkezini kastediyo-
rum.” (12 Ocak 2009-Sabah)
Sırtlarını AKP iktidarına dayamış olan dincilerin,
tarikatçıların, Soros’un Çocukları’nın amacı ne?
Bunlar medyadaki kendi düşüncesinde olma-
yan “muhalif gazetecileri” fişleyip 12 Eylül as-
keri faşist dönemini yansıtan “muhbir yurttaş”
kimliğini apaçık sergilemiyorlar mı?
Cumhuriyet gazetesi laik demokratik Cumhu-
riyet’le yaşıt bir gazete... Ne Ali Bayramoğlu ne
de bir başkası 42 yıldır çalıştığım gazetemi “çe-
tenin, darbecilerin merkez üssü” diye karala-
yamaz.
Baştan beri yazıp çiziyoruz ve dediğimiz şu:
“Devlet içindeki örgütlü çeteler, kontgerilla açığa
çıkarılmalı, tüm faili meçhul cinayetler çözülmeli, ay-
dınlık bir Türkiye için ne gerekiyorsa yapılmalı...”
Cumhuriyet’e atılan üç bomba ve Danıştay’a
yapılan kanlı baskın...
Evet, bir kez daha altını çiziyorum, aydınla-
tılmalı!
Ergenekon ya da bir başka yasadışı örgütlen-
me varsa ortaya çıkarılsın...
Benim yıllardır yazdığım şu:
“Ne darbe ne şeriat...”
Cumhuriyet çalışanlarının ne Çiller hükümetinin
danışmanı eski faşistten ne de Ali Bayramoğlu gi-
bilerinden “demokrasi dersi”ne gereksinimi yok.
Siz Hrant Dink cinayetinin üstü örtülüyor, Ma-
latya Zirve Yayınevi katliamı önemsenmiyor, ona
bakın!
Eski başbakanlardan Mesut Yılmaz ne dedi
NTV’de:
“Polisin önemli birimlerinde F tipi örgütlenme
olduğunu bana polisler söylüyor...”
Ne demek F tipi? Fethullahçı örgütlenme...
Din bezirgânları, tarikatçı şeyhin müritleri ve
Soros’un Çocukları’nın tüm iktidar muhaliflerini
“darbeci-çeteci” diye suçlamaları karşısında
susmayacağız.
Hele hele askeri faşist dönemlerin “muhbir”li-
ğine soyunan “yalakalara” gereken yanıtı vere-
ceğiz.
Demokrasi ve özgürlükler bizim için yaşam
biçimidir, araç değil.
Alçakça katledilen Uğur Mumcu’nun, Musa
Anter’in, Ahmet Taner Kışlalı’nın, Hasan
Ocak’ın, Hrant Dink’in katillerinin peşini bırak-
mayacağız.
Atatürk devrimlerinin savunucuyuz ve hep
öyle kalacağız! Laik demokratik Cumhuriyet’i yık-
mak isteyenlerle, demokrasi düşmanı darbe
yandaşlarıyla, devlet içinde örgütlü çetelerle mü-
cadelemizi sürdüreceğiz.
Bu böyle biline!
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212 343 72 69
Vural’dan
Erdoğan’a yanıt
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
MHP Grup Başkanvekili
Oktay Vural, partisini
“yavru muhalefet” olarak
nitelendiren Başbakan
Tayyip Erdoğan’a sert
tepki gösterdi.
Erdoğan’õn
açõklamalarõnõ “üslubuna
uygun, densiz,
kasnağõndan kopmuş”
şeklinde değerlendiren
Vural, Erdoğan’a “Kime
hizmet ediyorsun, kimin
memurusun, Damat
Tayyip misin, yabancõ
beslemesi misin?” dedi.
Başaran ve Uğur
Silivri’de
İstanbul Haber
Servisi - Ergenekon
soruşturmasõnõn tutuklu
sanõklarõndan Atatürkçü
Düşünce Derneği (ADD)
Kadõköy Şube Başkanõ
Birol Başaran ve emekli
Albay Hasan Atilla Uğur
dün Tekirdağ F Tipi
Cezaevi’nden
Silivri’deki Ceza İnfaz
Kurumlarõ Kampusu’na
sevk edildi. Başaran ve
Uğur 1 Temmuz
2008’deki operasyonla
gözaltõna alõnmõşlardõ.
CHP’den ‘Saidi
Nursi’ sorusu
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
CHP Adana Milletvekili
Gaye Erbatur, Milli
Eğitim Bakanõ Hüseyin
Çelik’e, Adana’daki
ÇEAŞ Anadolu
Lisesi’nde öğrencilere
Saidi Nursi’nin
kitaplarõnõn dağõtõldõğõ
ve irticai faaliyetlere
katõlmaya zorlandõklarõ
iddiasõnõ sordu. Erbatur,
lisede rehber öğretmen
olarak görev yapan bir
kişinin öğrencileri irticai
faaliyetlere katõlmaya
zorladõğõ, Saidi
Nursi’nin kitaplarõnõ
öğrencilere zorla
okutmaya çalõştõğõ,
uygulamalara katõlmak
istemeyen öğrencilere
baskõ yaptõğõnõn iddia
edildiğini belirtti.
Zübeyde
Hanım anıldı
İZMİR
(Cumhuriyet) - Türkiye
Cumhuriyeti’nin
kurucusu Ulu Önder
Mustafa Kemal
Atatürk’ün annesi
Zübeyde Hanõm,
ölümünün 86. yõlõnda
İzmir’deki mezarõ
başõnda anõldõ.
Karşõyaka’daki anõt
mezarõn önünde
düzenlenen törene, İzmir
Valisi Cahit Kõraç’õn eşi
Berrin Kõraç, Büyükşehir
Belediye Başkanõ Aziz
Kocaoğlu’nun eşi
Türkegül Kocaoğlu ve
Eski Devlet Bakanõ Işõlay
Saygõn katõldõ. Karşõyaka
Belediye Başkanõ Cevat
Durak, Zübeyde
Hanõm’õn oğlu Mustafa
Kemal Atatürk’ün
aydõnlattõğõ yolda
ilermeye devam
edeceklerini söyledi.
Törende, Şemikler Lisesi
öğrencisi Özge Gökçek
“Zübeyde Ana” adlõ şiiri
okudu.
DÜZELTME
Gazetemizde dün
yayõnlanan “Cumhuriyet
Kadõnlarõ Adalet Çağrõsõ
Yaptõlar” başlõklõ
haberde, Cumhuriyet
Kadõnlarõ Derneği Genel
Başkanõ Şenal Sarõhan’õn
soyadõ yanlõşlõkla
Saruhan olarak
yazõlmõştõr. Düzeltir,
özür dileriz.
DSP’li Recai Birgül, AB ve ABD’ci yeni Ergenekon yaratõldõğõnõ söyledi
‘Ulusalcõ tasfiyesi’ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Özel Harekât Daire
Başkanlõğõ ve Terörle Mücadele
Şube Müdürlüğü’nde görev ya-
pan ve daha sonra uzun yõllar
Bülent Ecevit’in koruma mü-
dürü olan DSP İzmir Milletve-
kili Recai Birgün, “Bir Erge-
nekon tasfiye edilirken, ko-
şulsuz AB’ci, ABD’nin kafa
yapısına uygun yeni bir Er-
genekon oluşturulduğunu”
söyledi.
Recai Birgün, kazõlarda ele
geçirilen silahlarla ilgili olarak
“İbrahim Şahin’in evindeki
krokiye bağlı olduğu öne sü-
rülen kazılarda ele geçiren-
lerle, Yarbay Dönmez’le bağ-
lantılı olduğu öne sürülen
mühimmatı farklı değerlen-
dirmek gerekir. Şahin’e ait
olduğu öne sürülenler Gü-
neydoğu’dan getirilmiş si-
lahlara benziyor. 1990’lı yıl-
larda Doğu ve Güneydoğu’da
görev yapanların çoğu Ba-
tı’ya silah ve mühimmat ge-
tirdi. Getirmeyene komik gö-
züyle bakılırdı. El bombası,
mermi, lav ve Kalaşnikof ge-
tirenler oldu. Bunları Gü-
neydoğu’dan temin etmek
çok kolaydı, organize olmaya
gerek yoktu. Diğer silahların,
TSK depolarından ‘sarf edil-
miş malzeme’ olarak gösteri-
lip çıkarıldığı anlaşılıyor. Çok
soru işareti var. Bu silahlar
bulunması gereken yerlerde
değil. Yerler çok ayak altı. Te-
laşla depolardan çıkarılıp kı-
sa bir süre sonra alınmak
üzere konduğu anlaşılıyor”
dedi. İbrahim Şahin’in kendi-
sine terörle mücadele için müs-
teşarlõk önerildiği savõna dikkat
çeken Birgün, “Özel harekât-
çıyken hizmetlerde bulundu.
Ancak daha sonra bazı kişi-
lerin yönlendirmesiyle yanlış
işler yapmıştır. Şahin’i tanı-
yanlar bu öneriye inandığını
bilir. Bu teklifler devlet adı-
na olmaz. Birileri söyler, o ki-
şi buna inanır. Şahin bu duy-
guları suiistimal edilebilecek
bir kişidir” görüşünü dile ge-
tirdi.
Birgün, soruşturmada yeni
dalganõn daha sert olacağõnõ, sõ-
ranõn siyasetçilere geleceğini
söyledi. Birgün, “Ergenekon
yapılanmasını tasfiye eden,
başka bir Ergenekon’u yeri-
ne koyan bir yapılanma ya-
şanıyor. Ulusalcı yapı, tasfiye
eden yapının işine gelmiyor.
Yeni yapının içinde işada-
mından askere, bürokratın-
dan, gazeteciye kadar herkes
olacaktır. Belgeler savaşı ya-
şanıyor. Yeni Ergenekon, ko-
şulsuz AB’ci. ABD, kendi ka-
fasına göre yeni bir Ergene-
kon oluşturuyor. Eski Erge-
nekon’un arkasında da onlar
vardı” dedi.
Özel Harekât Daire Başkanlõğõ’nda bir süre görev yapan, DSP İzmir
Milletvekili Recai Birgül, bir Ergenekon tasfiye edilerken ABD ve
AB’nin istemlerine uygun yeni bir Ergenekon oluşturulduğunu söyledi.
Birgün, soruşturmada yeni dalganõn daha sert olacağõnõ, sõranõn
siyasetçilere geleceğini belirterek, “Ulusalcõ yapõ, tasfiye eden yapõnõn
işine gelmiyor. Yeni yapõnõn içinde işadamõndan askere,
bürokratõndan gazeteciye kadar herkes olacaktõr’’ dedi.
DSP’Lİ TAYFUN İÇLİ:
Ergenekon
cadı avına
dönüştürüldü
ANKARA/İSTANBUL
(Cumhuriyet) - DSP Eskişehir
Milletvekili Tayfun İçli, Erge-
nekon soruşturmasõyla ilgili ola-
rak, “bir cadı avına dönüştü-
rülüyor” dedi.
DSP’li İçli önceki gün TBMM
Genel Kurulu’nda Danõşma Ku-
rulu önerisi tartõşõlõrken, sözü
Ergenekon soruşturmasõna getir-
di. “Son yıllarda birçok soruş-
turmada açıkça, göz göre gö-
re, taammüden anayasanın
hükümlerinin ihlal edildiğini”
vurgulayan İçli, sözlerini şöyle
sürdürdü:
“Anayasa ihlalleri bir kısmı
soruşturması devam eden, bir
kısmı da yargılaması devam
eden, adına da kimileri tarafın-
dan ‘Ümraniye Soruşturmasõ’
kimileri tarafından da ‘Ergene-
kon Soruşturmasõ’ denilen dava-
da da karşımıza çıkıyor. Bir te-
rör örgütü yaratıldı, terör ör-
gütü mensupları soruşturulu-
yor diye, 1950’lerin Ameri-
ka’sında yaşanan o cadı avına -
McCarthy denilen bir Amerika-
lı senatörün önderlik ettiği,
onun ismini aldığı bir cadı avı-
na- dönüştürülüyor Türki-
ye’deki soruşturmalar, adil
yargılanma hakkı hiçe sayılı-
yor. 1 Temmuz’da tutuklanan
9. dalga sanıkları hakkında da-
ha, karşımızda, tanzim edilmiş
bir iddianame yok. Türkiye
şimdiye kadar böylesine hukuk
dışılıkları yaşamadı.”
DSP Genel Sekreteri ve İstan-
bul Milletvekili Süleyman Ya-
ğız da Ergenekon soruşturmasõ
kapsamõnda Türkiye’nin önemli
kurumlarõnda görev yapmõş kişi-
lerin de gözaltõna alõnmasõnõ
“dokunulmazlığı olanlara da
dokunulduğu” şeklinde yorum-
lanmasõna tepki göstererek,
“Toplumun önde gelenleri ka-
muoyu önünde küçük düşü-
rülmek isteniyor” dedi.
Savcõlõk,TerörleMücadeleŞubesi’ninisteğiüzerinemahkemedentutuklamatalebindebulunuyor
Ergenekon emniyet kontrolünde(!)İstanbul Haber Servisi -
Ergenekon davasõ kapsamõn-
da gözaltõna alõnõp sorgusu
yapõldõktan sonra serbest bõ-
rakõlan avukat Hüseyin Bu-
zoğlu, Ergenekon davasõnda
savcõlõğõn, Nöbetçi 9. Ağõr
Ceza Mahkemesi hâkiminden
yakalama ve tutuklamaya iliş-
kin istem yazõsõnda “İstanbul
Terörle Mücadele Şubesi
Müdürlüğü’nün talebi üze-
rine” ibaresini kullandõğõna
dikkat çekerek “Bu şekilde so-
ruşturma dosyasının içerik
ile incelemesini bizzat em-
niyetin yaptığı ortaya çıkı-
yor” diye konuştu.
Telefon görüşmeleri, baş-
kalarõndan çõkmõş belge ve
bilgilerle olan bağlantõsõ gibi ta-
mamen soyut gerekçelerle yar-
gõlama aşamasõndaki bir örgüt
isnadõyla suçlandõğõnõ ifade
eden Buzoğlu, ev ve ofisinde
yapõlan aramalarda el konulan
belgelerin “müvekkilleriyle
mesleki ilişkilerine yönelik”
olduğunu söyledi.
Ergenekon soruşturmasõnõn
gerek pratik gerekse teoride
polis kontrolünde yürüdüğünü
dikkat çeken Buzoğlu konuş-
masõnõ şöyle sürdürdü: “Bir
taraftan Büyük Ortadoğu
Projesi’nin eşbaşkanı oldu-
ğunu ifade eden, diğer ta-
raftan Anayasa Mahkeme-
si tarafından ‘laikliğe aykõrõ
eylemlerin odağõ olduğu’ tes-
cil edilen AKP’nin genel
başkanı olan bir Başba-
kan’ın üstlendiği bir soruş-
turmayla karşı karşıyayız.
Bu soruşturma anayasayı
ortadan kaldırmak ya da
rejimi değiştirmek gibi bir
suçlama üzerine değil. Bu-
radaki suçlamada, mevcut
hükümeti ortadan kaldır-
ma veya hükümete karşı si-
lahlı isyana tahrike ilişkin
fillerden dolayı insanlar yar-
gılanıyor. Hükümete karşı
fillerden yargılanan insan-
larla ilgili bir soruşturma-
nın, hükümetin tamamen
idari kontrolünde olan em-
niyet birimleri tarafından
yürütülmesi ciddi sorunları
da beraberinde getiriyor...”
Cumhurbaşkanõ’na yakõn-
lõğõyla bilinen bir gazetecinin
22 Ocak 2008 tarihindeki tu-
tuklamalara 5 Kasõm 2007’de-
ki Bush- Erdoğan görüşme-
sinde karar verildiğini, 22
Ocak’tan bir gün öncesi iti-
barõyla ABD Büyükelçisi’nin
Başbakan’a bir liste verdiğini
ifade ettiğine dikkat çeken
Buzoğlu, yine hükümete ya-
kõnlõğõyla bilinen gazeteci Şa-
mil Tayyar’õn ise 22 Ocak’ta-
ki gözaltõlardan önce İstanbul
Emniyet Müdürü’nün Başba-
kan’la görüşerek izin aldõğõnõ
söylediğini anõmsattõ.
Ergenekon operasyonunda gözaltõna alõnõp serbest bõrakõlan avukat Hüseyin
Buzoğlu, savcõlõğõn mahkemeye gönderdiği tutuklama istemli yazõlarda
‘emniyetin talebi üzerine’ ibaresinin yer aldõğõna dikkat çekti. Buzoğlu, bunun
soruşturma dosyasõnõn içerik incelemesinin polisler tarafõndan yapõldõğõnõ
gösterdiğini belirterek, ‘‘Hükümete karşõ fiillerden yargõlanan insanlarla ilgili
bir soruşturmanõn, hükümetin tamamen idari kontrolünde olan emniyet
birimleri tarafõndan yürütülmesi ciddi sorunlarõ da beraberinde getiriyor’’ dedi.
AKP Milletvekili Muharrem Candan, CHP Milletvekili Çetin Soysal’dan, bütçe görüşmelerinde
söylediği sözler nedeniyle özür diledi. Candan, AKP’li Şevket Gürsoy ile CHP Grup Başkanve-
kili Hakkı Süha Okay’ın odasına giderek burada Soysal ile görüştü. Candan, yoğun çalışmanın
verdiği gerginlikle, ağzından istemediği bir söz çıktığını söyledi. Soysal “af ettiğini’’ belirtti. (AA)
AKP’li
vekil
özür diledi
Başsavcı Başbakan
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
CHP lideri Deniz Baykal, Ergenekon
soruşturmasõndaki son gözaltõlarõn ar-
dõndan Genelkurmay Başkanõ Orgene-
ral İlker Başbuğ’un temaslarõna dikkat
çekerken “Genelkurmay Başkanı doğ-
ru adrese gitmiştir. Bu davanın baş-
savcısı Başbakan’dır” dedi.
CHP MYK’nin dünkü toplantõsõnda
son dalga gözaltõlar değerlendirildi.
MYK, kazõlarda ele geçirilen silahlar-
la ilgili olarak teknik inceleme yapõlmasõ
ve “Bu silahlar kime aittir, herhan-
gi bir eylemde kullanılmış mıdır,
kimlerin üstüne kayıtlıdır, hangi ta-
rihte gömülmüştür” benzeri sorularõn
yanõtlamasõnõ isteme kararõ aldõ. Baykal,
“Genelkurmay Başkanı bu gözaltı-
larla ilgili olarak Başbakan’a git-
miştir. Eğer bu hukuki bir süreçse,
Başbakan’ın etkisi ve yetkisinin ol-
maması gerekir. Genelkurmay Baş-
kanı doğru adrese gitmiştir. Bu da-
vanın başsavcısı Başbakan’dır. 3 gün
sonra komutanlar serbest bırakıldı.
Bu serbest bırakmaları, Ergenekon’u
destekleyen çevreler anlayışla karşı-
lamıştır. Eğer bu demokrasiye giden
bir girişimse, rütbesi, toplumdaki
yeri ne olursa olsun üzerine gideriz,
anlayışı varsa, niçin o çevreler bu ser-
best bırakmalar karşısında tepki
göstermiyor? Şimdi bazı çevreler iş-
tahla yeni dalgalardan söz ediyor. Ye-
ni hedefin medya ve siyasetçiler ol-
duğu anlaşılıyor” değerlendirmesinde
bulundu.
Baykal’õn “terör örgütü” niteleme-
sini eleştirirken de “İlhan Selçuk’un,
Kemal Gürüz’ün terör örgütü üyesi ol-
duğuna dair herhangi bir delil bu-
güne kadar ortaya konmamıştır. Her
dalgaya Veli Küçük, İbrahim Şahin gi-
bi kişiler ekleniyor. Onlarla ilgili
olarak gereken ne varsa yapılsın.
Ama öyle bir hava verilmek isteniyor
ki, ele geçirilen silahlarla Kanadoğ-
lu’nun, Kõlõnç’ın ilişkileri vardır” de-
diği öğrenildi. CHP sözcüsü Mustafa
Özyürek, gazetecilerin, İstanbul bele-
diye başkan adayõ olarak son günlerde
Kemal Derviş’in adõnõn öne çõktõğõ yö-
nündeki sorusuna, “Kamuoyu yokla-
ması yapılıyor. Derviş de soruluyor
olabilir” yanõtõnõ verdi.
Okay: İktidar güdümlüyor
CHP Grup Başkanvekili Hakkı Sü-
ha Okay, Ergenekon davasõnda “siya-
sal iktidar tarafından güdümlenen bir
süreç yaşandığını” vurguladõ. Okay,
“İddianamede İlhan Selçuk’la ilgili
bölümde, akrostişte işkence altında-
yım diyor, Ergenekon terör örgütü
içindeki faaliyetlerden hiçbir zaman
açık vermemeye dikkat etti, aleyhine
hiçbir delil bulunamadı, diyor ve te-
rör örgütünün lideri olarak yargıla-
nıyor bütününde” dedi.
CHP lideri Baykal, Ergenekon soruşturmasõndaki son gözaltõlarõn
ardõndan Orgeneral Başbuğ’un doğru adrese gittiğini söyledi