01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
27 AĞUSTOS 2008 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR [email protected] CMYB C M Y B Kitapseverler biliyordur, İş Bankası Kültür Yayınları nicedir, “Hasan Âli Yü- cel Klasikler Dizisi” adıyla 1940’ların ya- pıtlarını yeniden basıyor. Ali Alkan İnal’ın yönettiği diziden birkaç örnek aldım geçen gidişimde. Bunlardan biri, Batu Boran’ın çe- virdiği Thomas de Quincey’in ‘Bir İn- giliz Afyon Tiryakisinin Anıları’. Yine İngilizce’den Hamdi Koç, Wil- liam Shakespeare’in ‘Pericles’ini ka- zandırmış Türkçe’ye. Başka önemli bir çalışma da, Barış Zeren’in David Ricardo’dan yaptığı, tutumbilimin (ekonominin) temel ya- pıtlarından ‘Siyasal İktisadın ve Vergi- lendirmenin İlkeleri’. Bu kaynak kitabın başına Prof. Dr. Gülten Kazgan bir su- nuş yazısı hazırlamış, yapıtın tutumbi- lim tarihindeki yerini, önemini anlatıyor. “Herhangi bir üniversiteden alınmış profesörlük unvanı bulunmayan Ri- cardo’nun, sadece ekonominin so- mut olaylarına ilgisinden, öngörülerin- den kaynaklanan kuramlarından gü- nümüzde de yararlanmamızın nedeni, onun bilgisi, üstün yeteneği, soyutla- ma, çözümleme ve bireşimlerindeki üs- tün başarısıdır” diyor Sayın Kazgan bu yazıda; belki yalnız tutumbilimcileri il- gilendiren bir yapıt gibi duruyor, ama yerküre üzerinde yaşayan insanların yazgısı siyasal-tutumbilime sıkı sıkıya bağlı bulunduğuna göre, ben yalnız sa- natla uğraşır, ilgilenirim diyenlerin bi- le yararlanabilecekleri, dersler, öğütler çıkarabilecekleri bir yapıt kuşkusuz. Fransız dilinden de iki çalışma var elimdeki örnekler arasında; ilki, Alev Özgüner’in Alexandre Dumas’dan çevirdiği ‘Binbir Hayalet’. Bu yapıt as- lında, güncel siyasete bulaşmak iste- meyen, onun dışında kalmaya özen gösteren insanlara seslenen bir kitap; yaşanan olayların parçası olmak, dün- yayı etkilemek, düzenleri değiştirmek, dolayısıyla bu tehlikeli işte sorumluluk taşımak yerine, adları gerçek olsa bi- le yarı masal kahramanlarının öyküle- riyle düş dünyasına dalmak kimimize daha hoş geldiğine göre, seveni eksik olmayacak demektir. İkinci kitap daha gerçekçi bir ya- zardan, Honoré de Balzac’tan; ‘Evde Kalmış Kız’ı Türkçemize Yaşar Avunç kazandırmış. Oradan küçük bir alıntı: “Madam du Bousquier hâlâ yaşıyor demek, hâlâ acı çekiyor demek değil midir? Kadınların itirafta bulunmakta hiç sakınca görmedikleri dönem olan alt- mış yaşına geldiğinde, Madam du Bo- usquier, kocası 1830 Ağustos’unda es- ki mevkiine kavuşan Madam du Co- udrai’ye, gizlice, evlenmemiş bir kız ola- rak ölme düşüncesine hiç dayana- madığını söyledi.” Ne acı değil mi? Oysa doğa, kadın- la erkeği birbirlerine sarılsınlar, sevda denen mutluluğu yaşasınlar, sonra uzun çileler ve emeklerle yerlerine bi- rer kız ve oğlan bıraksınlar diye yarat- mış! Yaratmış da, dünyanın başına bin- lerce yıldır bela kesilen ataerkil-ana- malcı düzensizlik, şu gelip geçici ömür içinde, daha ana karnından başlaya- rak beyinleri alabildiğine ters yoğura- rak milyarlarca kadınla erkeği sevgi- siz, dölsüz, umutsuz yaşattı, yaşatıyor. Bakalım insan kardeşlerimiz, 20. yüz- yılın en büyük düşünürlerinden Wil- helm Reich’ın öngördüğü, öğütlediği devrimi gerçekleştirip ülkelerinde her şeyin başı olan cinsel yaşamı din ve pa- ra dünyasının papazlarının pençesin- den kurtarmış, arabaya atlayıp 200 km hızla ölüme koşmayan, onun yerine her sabah sevinçle birbirlerine koşan Kü- ba halkının başarısına ortak olmaya iş işten geçmeden vakit bulabilecek mi? Son kitap Fyodor Mihayloviç Dos- toyevski’den; bir zamanlar hemen bütün çevirilerini tutkuyla, coşkuyla okuduğum sevgili Nihal Yalaza Ta- luy’un ‘Ezilenler’ini, yeniden basılırken, Koray Karasulu gözden geçirip de- netlemiş; kitabın dizgi yanlışlarını Mü- ge Karalom gidermiş; böylece, oku- mamış olanlar için, o tadına doyulmaz, sarsıcı yapıt, dizideki bütün öbür ki- taplar gibi, en rahat okunan harflerle, özenli sayfa düzeniyle sevenlere ar- mağan edilmiş. Yine biliyorsunuz, Demokritos’un dediği gibi, “evrendeki her şey olasılık ve gerekliliğin ürünüdür”; bu ikilinin, İş Bankası Kültür Yayınları’nda, bu değerli kitapların gün ışığına çıkmasına izin ve- rişine ne kadar sevinsek azdır. Emeği geçenlere içten alkış! Not: Pekin Olimpiyat Oyunları’nda Çin, bütün katılanlardan daha çok madalya aldı; buna karşılık, ABD, aşa- ğılık siyaset oyunlarında, Gürcistan’dan Sincan’a, düzmece Ergenekon da- vasından füze kalkanına (?), en başta; her şeyi o belirliyor, istediği bütün hu- kuk dışı, insanlık dışı adımları atıyor; ge- ri kalanlar, başta Çin’le Rusya, bece- riksizce kendilerini savunmaya, ayak- ta kalmaya çalışıyorlar. Kısacası küresel harakiri olanca dehşetiyle sürüyor! Ne acı değil mi? [email protected] GÜZELİN ARDINDA BERTAN ONARAN İş Bankası Klasikleri T urgutreis D-Marin’de bu yõl dör- düncüsü düzenlenen Klasik Mü- zik Festivali’ni birkaç yönden de- ğerlendirmek gerekir: Ortamõ ve yarattõ- ğõ atmosfer, sanatçõ ve konuklarõn ağõr- lanmasõ, programlarõn seçimi, yorum- cularõn ve yorumlarõn niteliği gibi. Fikir babasõ olan Aytaç Yalman Paşa, daha Kara Kuvvetleri komutanõyken, yõllar önce bir Aspendos Festivali’nde, Turgutreis’te böylesi bir festivali düşle- diğini söylemişti. Sponsorunu, mekânõnõ ve karakterini de saptadõktan sonra yola çõktõ. Gerçekten sonuç çarpõcõ oldu: Do- ğuş Grubu’nun sponsorluğunda, Yücel Canyaran’õn sanat yönetmenliğinde, D- Marin marinasõnõn katkõlarõyla Turgut- reis’in ortasõnda yoktan var edilen bir va- ha oluşmuştu. Marinanõn çekek yeri kon- ser alanõ haline getirilmiş, alanõn karak- teri de unutulmasõn diye payandanõn üze- rindeki birkaç tekne õşõklandõrõlmõştõ. Müthiş bir konser sahnesine profesyonelce bir ses sistemi yerleştirilmişti. Ve daha önemlisi dört günlük “kompirme” fes- tivale neredeyse iki haftalõk bir program sõğdõrõlmasõydõ: Dört büyük senfoni or- kestrasõ, dünyaca ünlü solistler, Bolşoy gi- bi bir bale topluluğu, tekliden üçlüye oda müziği topluluklarõ, A Capella (eşliksiz) bir koro, tango orkestrasõ, tango dansçõ- larõ, opera sanatçõlarõ, operet seçmeleri... İdil Biret’in Rachmaninof’un 2. kon- çertosunu çaldõğõ o görkemli konserini 3 bin 800 kişinin dinlemiş olmasõ büyük ba- şarõydõ. Festivalin sponsoru olan Doğuş Gru- bu’nun dört gün boyunca sanatçõlarõ ve ko- nuklarõ kusursuz ağõrlamasõ, herhalde tüm basõn ve sanat çevrelerinde daha uzun süre konuşulacak. ÇOK KARAKTERLİ KONSERLER Her bir konserin birden fazla karakter- li olarak işlenmesi bir yanda zenginlikti; öte yanda konserlerin ciddiyetini tehlikeye sokuyordu. Örneğin, gitar resitaliyle baş- layan günbatõmõ konseri, Orfeon korosuyla devam edince sanki birbiriyle bağlantõsõz sanatçõlarõn “müsamere”sine dönüşü- yordu. İdil Biret’in konserinden sonra su- nulan Bolşoy balesinin gösterisi, kon- serden ayrõlan izleyiciye tel kadayõfõnõn üstüne ekmek kadayõfõ yedirilmiş duygusunu yaşattõ. Aslõnda “va- tan sevgisi” olarak seçilmiş bir ana tema vardõ. Belki bu ay- rõ karakterli konserlere de ken- di içlerinde birer ortak payda bulunup dinletinin bütünlüğü sağlanabilirdi. D-Marin Festivali’nin en zor- layõcõ etmeni yüksek nem or- tamõydõ. Çalgõlarõn ve insan seslerinin ton tutturmada zor- lanmasõ bunun başlõca göster- gesiydi. Kerimova yönetimin- deki Orfeon korosu da ilk ezgi- lerinde aynõ sorunla karşõlaştõlar. En güzel tõnlayan yapõt, Azeri şarkõsõ ol- du. Gitarcõ Ezgi Anıl’õ ilk kez dinledim. Müzikalitesi ve ustalõklõ tekniğiyle popüler bir mozaik sundu. Açõlõş konserinde Dresdenli şef Klaus Weise yönetimindeki Bilkent Senfoni Orkestrasõ -ki hâlâ Tür- kiye’nin en üst düzeydeki topluluğu ol- duğuna inanõyorum- Rus kemancõ Maxim Fedotov’a eşlik etti. Nedense ne ilk par- ça olan Smetana’nõn Vatanõm adlõ sen- fonik şiiri ne de Çaykovski’nin o güze- lim keman konçertosu çok etkileyiciydi. Son derece ağõr çekimli bir girişle baş- layan konçertoda Çaykovski yarõşmasõnõ kazanmõş virtüoz Fedotov, kendi atasõ olan Çaykovski’ye öznel bir yorum getirme- yi kendine hak tanõdõ. Konserin ikinci ya- rõsõndaki Peer Gynt Süiti ve Fin- landia daha etkileyiciydi. İkinci gece yine Fedotov vardõ karşõ- mõzda. Bu kez solist değil, or- kestra şefi olarak. Tarihte bir- çok keman virtüözünün orkes- ta şefliğine soyunduğunu bili- riz. Fedotov da bunlardan birisi olmayõ planlamõş anlaşõlan. İdil Biret gibi herkesle uyum sağ- layan bir solist en büyük şansõydõ doğrusu. Bolşoy balesinin porselen yõl- dõzlarõnõ sahnedeki or- kestrasõndan yönetmek ise Fedotov’a bir hayli zorlayõcõ oldu. Doğuş Çocuk Orkestrasõ’nõn Rengim Gökmen yöneti- minde verdiği dinletinin bir başka işlevi de bu toplulu- ğun pek yakõnda İsviçre’de vereceği konsere hazõrlanma- sõydõ. 11-17 yaş arasõndaki gençliğin coşku dolu yoru- mu her bir dinleyicinin kal- bine ulaştõ. D-Marin Festivali’nin yerleşik bir gelenek sahibi olmaya başladõğõnõ göz- lemlemek kültür dünya- mõz adõna bir mutlu- luktu. Bodrumlularõn dileğini ben de yine- liyorum: Bale Festiva- li’yle tarih çakõşmasõ bun- dan sonra önlenmeli. www.evinilyasoglu.com Turgutreis’tecõvõlcõvõlfestival KASTAMONU 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI Dosya No: 2008/1170 ESAS Bir borçtan dolayõ satõlmasõna karar verilen taşõnmazõn; TAPU KAYDI: 1-Kastamonu ili Kuzeykent Mahallesi Hacõ Orta mevkii 1186 ada, 1 parselde kayõtlõ C Blok 6 numaralõ iş yeri vasfõndaki taşõnmaz ÖZELLİKLERİ: Taşõnmaz, Kuzeykent Mahallesi 1186 ada 1 parseldeki 5.008,00 m21ik arsa üzerine 4 sene önce yapõlan C Blok 6 no'lu bağõmsõz bölümdeki 2 katlõ yapõnõn top- lam alanõ 100,00 m2 olan bir iş yeridir.Taşõnmazõn,duvarlarõ plastik boyalõ,ön ve arka cep- hesi önlerinden geçen yola bakmakta olup alüminyum camekan ile kaplõdõr. 1.katõn bir bö- lümü asma katlõ,katlara geçiş içeriden demir merdivenle yapõlmaktadõr. Taşõnmaz hakkõn- daki detaylõ bilgi dosyasõnda mevcuttur. İMAR DURUMU: Taşõnmaz şehir imar planõ içerisinde olup elektrik ve suyu mevcut- tur. DEĞERİ: 55.802.92YTL Satõlarak paraya çevrilecektir. Satõş Şartlarõ: 1- Satõş 06.10.2008 Pazartesi günü saat 11:00-11:05 arasõnda Kastamonu 2 İcra Mü- dürlüğü adresinde açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edilen kõyme- tinin %60'õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ mecmuunu ve satõş masraflarõnõ geç- mek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn taahhüdü baki kalmak şartõyla 16.10.2008 Perşembe günü saat 11.00-11.05 arasõnda Kastamonu 2 İcra Müdürlüğü adresinde ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da bu miktar elde edi- lememişse taşõnmaz en çek artõranõnõn taahhüdü saklõ kalmak üzere artõrma ilanõnda gös- terilen müddet sonunda en çok artõrana ihale edilecektir. Şu kadar ki, artõrma bedelinin ma- lõn tahmin edilen kõymetinin % 40'õnõ bulmasõ ve satõş isteyeninin alacağõna rüçhanõ olan alacaklarõnõn toplamõndan fazla ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştõrma masraf- larõnõ geçmesi lazõmdõr. Böyle fazla bedelle alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecektir. 2- Ar- tõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kõymetinin % 20 si nispetinde pey akçesi (Yeni Türk Lirasõ ve devlet tahvili dõşõndaki döviz kabul edilmeyecektir) veya bu miktar milli bir bankanõn teminat mektubunu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir, alõcõ istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, tapu satõm harcõ satõş bedelin- den ödenecek, damga resmi, tahliye ve teslim masraflarõ ile %18 KDV, tapu alõm harcõ alõcõya aittir. Birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ hususiyle faiz ve masrafa dair olan id- dialarõnõ dayanağõ belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazõmdõr, aksi tak- dirde haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça paylaşmadan hariç bõrakõlacaklardõr. 4- İhaleye katõlõp daha sonra ihale bedelini yatõrmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alõcõlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasõndaki farktan ve diğer zararlardan ayrõca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardõr. İhale farkõ ve temerrüt faizi ayrõca hükme hacet kalmaksõzõn dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alõnacaktõr. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin gö- rebilmesi için dairede açõk olup masrafõ verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gön- derilebilir 6- Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderacatõnõ kabul etmiş sayõlacak- larõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarõda yazõlõ dosya numarasõ ile Müdürlüğümüze başvurmalarõ ile satõş ilanõnõn tebliğ edilemeyen alakadarlara ilanen tebliğ verine kaim ola- cağõ ilan olunur. (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. Basõn: 44619 Nüfus Cüzdanımı Kaybettim. Hükümsüzdür. ERDOĞAN DÖNMEZ Fidan Dikim Hattı Tel: 0212 284 80 00 T. İş Bankası Levent Şb. 822350 www.tema.org.tr
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear