Catalog

CMYB C M Y B 22 KASIM 2008 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Gerçekten CHP kara çarşafı vit- rine mi çıkardı? Deniz Baykal CHP’yi siyasal İslamın içine mi çekmek istiyor? Soruları daha da çoğaltabilirim... Deniz Baykal’ın Erzurumlu eh- ram giymiş kadınlara parti roze- ti takmasıyla başlayan tartışma sü- rüyor. Benim “Ehram ve Türban” baş- lıklı dün yayımlanan yazıma hem eleştiri hem de övgü geldi... Kendilerini Atatürkçü ve yurt- sever olarak tanımlayan bazı ay- mazlar hakaretler yağdırdı, kimile- ri CHP’yi eleştirdi, kimileri de Bay- kal’a destek verdi. Anadolu’yu sıkça dolaşan bir ga- zeteciyim. İnsanlar yoksulluk ve yol- suzluktan bıkmış. İşsizlik giderek artıyor... Emekçiler yılgın, ekonomik bunalım dalga dalga yayılıyor; üreticiler ürününü yok pahasına sa- tıyor. CHP aylar önce Güneydoğu’ya ilişkin görüşlerini açıkladı, Kürtle- rin sorunlarını masaya yatırdı, demokrasi ve barışın ekonomik gelişmeyle gerçekleşeceğini söy- ledi. Bir de baktık, “ulusalcı” ve “Ata- türkçü” kimliğiyle ortaya çıkanlar CHP’yi yaylım ateşine tuttu! Alevi yurttaşlarımız Ankara’da “ayrımcılığa karşı eşit yurttaşlık hakkı” mitingi düzenledi, Fethul- lah Gülen’in para akıttığı bir Alevi kuruluşu başkanı, AKP’ye yaslanan Alevi milletvekilleri ayağa kalkıp “mitingi düzenleyenler bölücü- dür” dedi, Zaman gazetesi, TRT olayı kışkırtmak için her yolu de- nedi. CHP, Kürtlerle, Alevilerle, yöre- sel giysi giyenlerle, babalarının, kocalarının baskısıyla kapanan kadınlarla, gençlerle, emekçiler- le, aydınlarla barışmak zorundadır. Demokrasi ve özgürlükler la- ikliğin temelinde gelişir, din ve vicdan özgürlüğü ise bireyle Tan- rı arasında bir ilişkidir. CHP lideri Deniz Baykal din be- zirgânlığı mı yapıyor, yoksa bölü- cülük mü? Hiçbirisini! Adına ister “Güneydoğu” ister “Kürt” sorunu deyin, bir gerçek var ortada. Tutucu bir tabana oturan Güneydoğu, AKP ve DTP’ye bıra- kılacaksa bir şey söylenemez. CHP Güneydoğu’da yitirdiği varlığına yeniden dönmek istiyorsa, orada olup bitenleri görecek, ona göre politikalar üretecektir. Bugün büyük kentlerin varoş- larına sıkışmış, İstanbul’da ya- şamasına karşın denizi görmemiş kadınlarımızın oylarını almak isti- yorsa, din bezirgânlarının, tarikat şeyhlerinin oyununu bozacak si- yaset oluşturmalıdır. Yaz aylarında Burhaniye Ören’de sohbet ettiğimiz bir işadamı şöyle demişti: “Elbet Mustafa Kemal Ata- türk’ün kurduğu laik demokratik cumhuriyeti koruyup kollayaca- ğız... Ama salt Atatürkçülük ve la- iklik söylemi karın doyurmuyor... Pek çok laik insan bu nedenle AKP’ye oy veriyor...” AKP’nin Ege ve Akdeniz kıyıları yerleşim birimlerindeki il genel meclisi üyelerini, belediye baş- kanlarını tanırım. Bunlar alkolde alır- lar, namaz da kılarlar, ramazanda oruç da tutarlar. Çoğunluğu ya eski CHP’li, ANAP’lı, DYP’li ya da sol fraksiyonlardandır. Çünkü böyle bir yapıyla seçim kazanılacağını bilir AKP... Antalya Belediye Başkanı Men- deres Türel CHP’den “hayır” ya- nıtı aldıktan sonra AKP’ye geçme- di mi? Bu yüzden CHP içinde ve dı- şındaki fırtınanın gereksiz oldu- ğunu düşünüyorum... CHP, Fatih’in Çarşamba sem- tindeki Nakşileri üye yapmadı... CHP’yi acımasızca eleştiren ba- zı CHP milletvekillerine ve yöneti- cilerine birkaç sözüm olacak. Bugüne dek İstanbul’un, An- kara’nın, İzmir’in, Adana’nın, Mer- sin’in varoşlarına hiç gittiniz mi? Tunceli’yi yaşamınızda hiç gör- dünüz mü? Diyarbakır’da halkın sorunlarını dinlediniz mi? İşadam- larıyla, demokratik kitle örgütleriy- le görüştünüz mü? CHP’nin eko- nomik politika üretmesinde çaba- larınız oldu mu? CHP’nin İstanbul Güngören Be- lediye başkan adayı Trabzons- por’un eski milli futbolcusu Lemi Çelik... Lemi üniversite mezunu ay- dın bir kişidir. AKP’nin Güngören kalesini yıkabilir. Çünkü, Güngö- ren’de seçmenin çoğunluğu Trab- zonlu ve Karadenizli... AKP’nin Güngören kalesi 29 Mart 2009 gecesi düşebilir! POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Baykal Doğru Yolda... hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 Türk KESK’i kabul etti ANKARA (AA) - DTP Genel Başkanõ Ahmet Türk, KESK Başkanõ Sami Evren ve beraberindeki heyeti kabul etti. Evren, yaşanan ekonomik kriz ortamõnda işçilerin ve emekçilerin haklarõnõ savunmak için 29 Aralõk Cumartesi günü düzenleyecekleri mitinge, DTP milletvekillerini davet etti. Kriz nedeniyle hazõrlanan ekonomik paketlerde yeni zamlar olduğunu ileri süren Evren, ‘’Ekonomik paketlerin ne anlama geldiğini biliyoruz; kemer sõkõlacak, hayat daha pahalanacak anlamõna geliyor’’ dedi. DTP Genel Başkanõ Türk de hükümet politikalarõnda, halkõ kucaklama ve emeğe saygõ duyan bir anlayõş olmadõğõnõ savundu. Türk, KESK’in düzenleyeceği mitinge destek vereceklerini bildirdi. ‘Toplumsal ihtiyaçlar gözetilmeli’ ADANA(Cumhuriyet Bürosu) - Adana Barosu, “Anayasadaki Değişiklikler ve Anayasa Yargõsõndaki Güncel Konular” konulu konferans düzenledi. Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu’nda yapõlan konferansõn açõlõş konuşmasõnõ Adana Baro Başkanõ Aziz Erbek yaptõ. Konferansa konuşmacõ olarak katõlan Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süheyl Batum, eskiden belirli güç odaklarõnõn ihtiyaçlarõ gözetilerek anayasa değişikliklerinin yapõldõğõnõ söyledi. Batum, “‘Ben halkõ temsil ediyorum’ diyerek anayasa hazõrlanmaz. Bunu anlamak gerekiyor” dedi. DSP’den kanun teklifi ANKARA (ANKA) - DSP İstanbul Milletvekili Ayşe Jale Ağõrbaş, cinsel suçlarla ilgili cezalarõn arttõrõlmasõ için kanun teklifi verdi. Ağõrbaş ve DSP milletvekillerinin imzasõyla Meclis Başkanlõğõ’na sunulan kanun teklifinde Türk Ceza Kanunu’nun cinsel suçlarla ilgili cezalarõ düzenleyen 102, 103, 104 ve 105’inci maddelerinde değişiklik öngörülüyor. Teklif, cinsel davranõşlarla bir kişinin vücut dokunulmazlõğõnõ ihlal eden kişiye verilecek cezanõn alt sõnõrõnõ, mağdurun şikâyeti üzerine, 2 yõldan 5 yõla, üst sõnõrõnõ da 7 yõldan 10 yõla çõkarõyor. AKP’yi İngilizlere şikâyet etti LONDRA (ANKA) - İngiltere’de temaslarda bulunan DTP Tunceli Milletvekili Şerafettin Halis, AKP’nin “Kürt sorununa” bakõş açõsõnõ ve partilerine yönelik kapatma davasõna ilişkin tutumunu İngiliz parlamenterlere şikâyet etti. Halis, DTP’nin “barõş, demokrasi ve özgürlük taleplerine” destek istedi. İngiliz milletvekillerinin, 29 Mart yerel seçimlerine “gözlemci” olarak katõlabileceklerini söyledikleri bildirildi. CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal, ‘çarşaf’ tartõşmalarõnõ değerlendirdi ‘Açõlõmdeğil,ahlakitavõr’ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal, çarşaflõ ka- dõnlara parti rozeti takmasõyla ilgili tartõşmalar konusunda “Ben bunu ‘açõlõm’ diye söyle- medim, ahlaki ve ilkesel bir tavırdır. CHP çok doğal bir iş yaptı, maskeli balo ver- miyor ki! Eğer o kıyafet siyasi simge de- ğilse, onu saygıyla, sevgiyle karşılarsın” açõklamasõnõ yaptõ. Baykal, dün CNN Türk’te yayõmlanan An- kara Kulisi programõna katõldõ. Baykal, “Ro- zet taktığınız hanım dese ki ‘Türbanlõ kõzõm üniversiteye gidemiyor’. Bu durumda ne yapacaksınız?” sorusuna, “Varsayımlarla ko- nuşmanın anlamı yok. O kişinin öyle bir ta- lebi var, olması kaçınılmazdır, böyle bir ta- lep yapmadan gelmezler duygusu içinde ba- kıyorsanız, yanılıyorsunuz. Zaten bizim partimizde yığınla başörtülü insan var. Bu bizim, Türkiye’nin gerçeği” yanõtõnõ verdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn, “YouTube’a baksınlar, başörtülü diye grup toplantısından çıkarılanlar var” sözleri anõmsatõlõnca Baykal, “Ne demek yani çı- karılan?.. Grup toplantılarımızda yer alan insanlar Anadolu’nun gerçeğini yansıtan in- sanlar. Bu konuda tereddüdümüz, kom- pleksimiz yok” dedi. Partiye katõlanlarõn CHP’yi bilerek geldiğini kaydeden Baykal, “O çarşafların siyasi bir simgeyi göstermediği ortada. Soruşturduk, evlerinde Atatürk re- simleri var, Atatürk sevgisi, saygısı yaşayan insanlar” diye konuştu. Baykal, “Bu açılım- la birlikte gelenler milletvekili olmak isterse ne olacak?” sorusuna da şu karşõlõğõ verdi: “Ben hiçbir zaman bunu açılım diye söy- lemedim. Bunu siyasal bir olay olarak dü- şünmenin ötesinde ahlaki ve ilkesel bir ta- vır olarak yorumluyoruz. Benim ona ‘kõlõk kõyafetini değiştir gel’ demem ne gerçek demokratlığa, ne sosyal demokratlığa ne de laikliğe sığar. Bu siyasi simge değilse ve o ai- le geliyorsa ona ‘Hayõr sen gelme, partime oy verme’ diyebilir miyiz? ‘Ben Atatürk’ü sev- miyorum, Humeyni’yi seviyorum’ diyen in- san, başı açık da olsa CHP’de yeri yoktur. ‘Ben Atatürk’ü seviyorum; ailemin, köyümün, çevremin, yaşam tarzõ bu, bir mahsuru var mõ?’ dediğinde ona ‘Ne münasebet kardeşim, ba- şõmla gözümle’ demek benim ahlaki göre- vimdir.” ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com 5 GÖREV, 35 BİN YTL ÜCRET Bürokratın maaş rekoru ÖZCAN YAŞAR Türk Hava Yollarõ (THY) Yö- netim Kurulu Başkanõ Candan Karlıtekin, kendi kurumu dõ- şõnda, THY’ye bağlõ 4 şirkette de üst düzey görev alarak bu alan- da bir rekora imza attõ. Geçmiş yõllarda SPK tarafõn- dan titizlikle izlenen Kombassan Holding’in mali koordinatörlü- ğünü yürüten Candan Karlõte- kin’in yõldõzõ, AKP iktidarõyla bir- likte parladõ. Recep Tayyip Er- doğan’õn, 1994 yõlõnda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanõ seçilmesinden sonra İştirakler Bölümü’nün başõna getirilen Kar- lõtekin, AKP iktidarõyla birlikte, THY’nin üst yönetim kademe- sinde görev aldõ. Sonra SunExp- ress ve kurumun ikram hizmeti veren şirketi “THY-Do-Co”nun yönetim kurulu başkanlõklarõnõ da elde etti. Bu görevleri nedeniyle aylõk yaklaşõk 35 bin YTL gelir elde ederken ayrõca kendisine sõnõrsõz iç ve dõş hat uçak bileti, yakõnlarõna da “pass bilet” ala- biliyor. Bu bilet ücretlerinin top- lamda yõllõk 20 bin YTL’nin üzerinde olduğu tahmin edili- yor. Hava-İş Genel Başkanõ Atilay Ayçin, AKP’nin, THY’yi “özel sektör arpalığına” dö- nüştürdüğünü belirtti.