25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 15 KASIM 2008 CUMARTESİ 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Cesaret Değil Cehalet İster Son zamanlarda Türkiye Cumhuriyeti’nin kuru- cusu Mustafa Kemal Atatürk ile birlikte, Cum- huriyetin kurucu felsefesi de saldırılara hedef oluyor, kurumların içini boşaltarak, saptırmak yönünde büyük çabalar harcanıyor. Bu çabaların çağcıl İtilaf Devletleri’nin üyeleri tarafından da, des- teklendiğini görüyoruz. İç dinamik, cumhuriyetin kurumlarını yerle bir et- meye yetecek güce henüz ulaşamadığı için, bu dış destek fevkalade büyük bir önem arz ediyor. Anayasa Mahkemesi’nin, TBMM’nin AKP’nin öne- risiyle anayasanın 10 ve 42. maddelerini değiştir- mesini, anayasanın değiştirilemez maddeleriyle ilgili olarak esastan inceleyip iptal etmesi üzerine, yük- sek mahkeme, saldırıların hedefi haline geldi. Özetleyelim: Eleştiriler, Anayasa Mahkeme- si’nin yetkilerini aştığını, belirli kavramları değiş- mezlik içine sokmanın bu hükümlerin bekçiliğini Anayasa Mahkemesi’ne bırakmak olduğu, bunun Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın bile onaylama- dığı bir şey olduğu yönünde odaklanmakta. Böy- le bir davranışla, artık bırakın anayasayı yeniden yapmayı, değiştirmenin bile mümkün olmaz ha- le getirdiğini, oysa anayasayı yapma yetkisinin mil- li iradede olduğunu ancak mahkemenin bu anla- yış ile bunun önüne geçerek, kendisini Meclis’in üstüne koyduğunu söyleyen “hukukçular!” ve “bilim adamları!” çıktı. Hatta bunlardan biri Anayasa Mahkemesi’nin tavrını “güler yüzlü Francoculuk” olarak bile nite- leyebildi. Bu çevrelere göre, değiştirilemez madde kav- ramı ve Anayasa Mahkemesi’nin kararı demok- rasiye aykırıydı. Bunların Bilkent Üniversitesi öncülüğünde yap- tıkları toplantı, hem tepkilere neden oldu hem de kendi açılarından hüsranla sonuçlandı. Bu toplantı yapılırken, Anayasa Hukuku Profe- sörü Süheyl Batum, Vatan’daki haftalık köşesinde, (13.11.2008) birçok demokraside anayasalarda de- ğiştirilemez maddeler olduğunu belirtti ve dedi ki: “Açın Almanya anayasasının 79, Fransa anayasa- sının 89, yine Yunanistan’ın 110, İtalya’nın 139, Por- tekiz’in 288. ....... maddelerini”... Hoca söyleyince biz de açıp baktık. İsterseniz Almanya ile başlayalım: Alman ana- yasasının (Temel Kanunu) 79. maddesinin 3. fık- rası “Bu temel yasanın ülkenin federal organizas- yonu veya ülkelerin (eyalet: lander) yasaların ya- pılmasına katkılarıyla ve 1. ile 20. madde hüküm- leri ile ilgili değişiklikler yasaktır” der. 79/3’te sözü edilen 1. madde, devletin doku- nulmaz insan onuruna saygı göstermesini öngö- rür, 20. madde ise Almanya Federal Cumhuriye- ti’nin federal, demokratik ve sosyal bir cumhuri- yet olduğunu söyler ve bu kavramların hiçbiri de- ğiştirilemez der. İtalyan anayasasının 139. maddesi de aynen şu- nu söyler: “Devletin cumhuriyet niteliği, herhangi bir değişikliğin konusu olamaz”. Nihayet Fransız anayasasının 89. maddesi de, “Hükümetin Cumhuriyetçi şekli değişikliğe konu olamaz” der. Uzatmamak için konuyu daha etraflı ele alan Por- tekiz anayasasının 288. maddesine burada de- ğinmeyeceğim. Almanya örneği ile başladım çünkü Yeni İtilaf Devletleri blokunun bir üyesi olan Almanya’nın ki- mi vakıfları ve kuruluşları, bizim aklı evveller ile bir- likte, kendi anayasalarındaki hükmü görmezden gelerek, bizim Anayasa Mahkemesi’nin kararını eleştirmektedirler. Ayrıca, bizim Anayasa Mahkemesi’nin söz ko- nusu kararına da, Başkan Haşim Kılıç mahke- menin türban ile ilgili anayasa değişikliğini iptal ede- rek, kendi yetkisini genişlettiğini, TBMM’nin ise yet- kisini kısıtladığını söyleyerek muhalefet şerhi koy- muştu. Şimdi ise Sayın Kılıç arkadaşımız Fikret Bila’ya Bilkent Üniversitesi’ndeki konuşmada bu konuyu tartışmanın cesaret istediğini söylediğini belirtiyor. Ne yazık ki, Türkiye’de kimi anayasal konuların böylesine çarpıtılarak tartışılması, cesaret değil, ce- halet gerektiriyor, tıpkı Anayasa Mahkemesi’nin kendi işlevini yerine getirmesini “güler yüzlü Fran- coculuk” olarak nitelenmesi gibi... Sayın Kılıç hukukçu olmadığı için, bu konuları bilmemesini yadırgamayabilirsiniz, ama o zaman da haklı olarak sorabilirsiniz, “Bu adam Anayasa Mahkemesi’nin başında ne arıyor?” diye. Bu soruyu da aidiyeti cihetiyle Anayasa Mah- kemesi’nin sayın üyelerine sormanız gerekir. Türkiye’de Cumhuriyetin kurucusunun ve kurucu felsefesinin karşı karşıya bulunduğu en büyük teh- like, onların karşıtlarından değil, onları savunma konumunda olanların dağınıklık ve aymazlıkların- dan kaynaklanıyor. asirmen@cumhuriyet.com.tr Almanya 2005’ten bu yana din sömürücülerinin üstüne gidiyor, Türkiye’de ise hükümetten ses seda çõkmõyor Berlin daha ne yapsõn?AYKUT KÜÇÜKKAYA Almanya 2005 yõlõndan bu yana AKP iktidarõna yakõnlõğõyla dikkat çeken İslami sermayeyi ve isimleri sorguluyor. Berlin, Yimpaş’a, Deniz Feneri’ne ve Kanal 7 INT’e ardõ ardõna açtõ- ğõ soruşturmalarla darbe indi- rirken, RTÜK Başkanõ Zahid Akman hakkõnda dava açar- ken; Ankara’da AKP iktidarõ Türkiye’yle bağlantõlõ gelişme- leri sessizce izle- mekle yetiniyor. Almanya ilk önce Yimpaş’õ mercek al- tõna aldõ. İslami hol- dingin bu ülkedeki en önemli şirketi Yimpaş Wervaltungs GmbH’nin (battõ) yö- neticisi Faik Gür- ler’i Frankfurt’ta ha- pise attõ. Soruşturma kapsamõnda bacana- ğõ hapise atõlan Yim- paş Holding Yönetim Kurulu Başkanõ Dursun Uyar hakkõnda ise uluslararasõ tutuk- lama kararõ çõkarttõ. Uyar, Türk yurttaşõ olduğu gerekçesiyle Al- manya’ya iade edilmedi. Yim- paş ve şirketlerinde üst düzey yöneticilik yapan isimlerin, “AKP iktidarıyla birlikte ba- kan, milletvekili, belediye baş- kanı” olmasõ ise rastlantõydõ. Berlin, Yimpaş’õn ardõndan 2007 Nisan ayõnda aynõ binada bulunan Kanal 7 INT ve Deniz Feneri e.V’ye baskõn düzenledi. Başbakan Recep Tayyip Er- doğan’la Kanal 7 INT’in genel müdürüyken çektirdiği fotoğ- raflar gazeteye yansõyan Meh- met Gürhan -aynõ zamanda Deniz Feneri e.V’nin eski baş- kanõ- 5 yõl 10 ay hapis cezasõna çarptõrõldõ. Bu dava kapsamõnda hem kanalõn hem de derneğin muhasebecisi Firdevsi Ermiş ile Mehmet Taşkan da tutuk- landõ. Deniz Feneri e.V dava- sõnda mahkeme heyeti Türki- ye’de asõl failler olarak Erdo- ğan’õn dostu Kanal 7’nin sahi- bi Zekeriya Karaman ile bü- rokratõ RTÜK Başkanõ Zahid Akman’õ gösterdi. AKP iktidarõnõn kamuoyu- nun baskõsõyla talep ettiği Deniz Feneri e.V dava dosyasõ hâlâ Ankara’ya ulaşmazken Berlin zincirin bir diğer halkasõ Kanal 7 INT’in ruhsatõnõ iptal etti. Türkiye’deki Kanal 7’nin Al- manya’daki yayõnlarõnõ Kanal 7 INT logosuyla gerçekleştiren şirketin ilk ismi, Media 7 GmbH’ydi. 20 Kasõm 1995’te kurulan bu şirket, 25 Şubat 2000 tarihinde sermaye arttõrõmõna giderek toplam sermayesini 10 milyon marka çõkardõ. Bu ser- mayenin 9 milyon 950 bin mark- lõk kõsmõnõ Yim- paş’õn Alman- ya’daki şirketi Yimpaş Verwal- tungs GmbH’ye aitti. Sermayenin 25 bin marklõk bö- lümleri ise bu ül- kede hapis yatan Mehmet Gür- han’la; daha önce hapis yatan Yim- paş’õn Genel Mü- dürü Faik Gürler’e aitti. Yine bu dönemde RTÜK Baş- kanõ Akman hakkõnda Alman- ya’da kooperatif yolsuzluğu id- diasõyla dava açõldõ. Berlin’in ar- dõ ardõna açtõğõ soruşturmalar sonrasõ ortalõğa saçõlan ilişkiler zinciri Türkiye ile bire bir bağ- lantõlõ şirketler ve isimlere yö- nelik soruşturmalara Ankara’nõn niye sessiz kaldõğõnõ gösteri- yordu. İlk önce yeşil sermaye Yimpaş’õ mahkûm eden, Deniz Feneri e.V yöneticilerini tutuklayan ve son olarak da Kanal 7 INT’i kapatan Berlin, RTÜK Başkanõ Akman hakkõnda da kooperatif yolsuzluğu iddiasõyla dava açtõ. AKP iktidarõ ise Yimpaş’õn sahibi Uyar’õ Almanya’ya iade etmedi; Deniz Feneri’ne kamu yararõna çalõşan dernek statüsü verdi; Kanal 7’nin eski yöneticilerine kamuda görev verdi. POLITICAL RESERCHER STRATEJİ MERKEZİ ANKETİ Yurttaş AKP’ye güvenmiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Political Researcher Strateji Geliş- tirme Merkezi’nin yaptõğõ ankete gö- re, Türk halkõnõn AKP hükümetine olan güveni azalõyor. Ankete katõ- lanlarõn yüzde 61.4’ü AKP’li bazõ yö- neticiler hakkõndaki yolsuzluk iddia- larõnõn doğru olduğunu düşünürken, AKP’nin yolsuzluklarõn üzerine git- mediğini düşünenlerin oranõ da yüz- de 59.7’ye ulaştõ. Political Researcher Strateji Geliştirme Merkezi tarafõndan 7- 10 Kasõm tarihlerinde Türkiye ge- nelinde 26 ilde ve 4 bin 322 ki- şinin katõlõmõ ile yapõlan anket, Türk halkõnõn hükümete olan gü- veninin önemli oranda azaldõğõnõ gös- terdi. Ankete katõlanlarõn yüzde 29.7’si geçen ayõn en önemli olayõnõn ekonomik kriz olduğunu belirtirken, yüzde 20.4’ü doğalgaz zammõ, yüz- de 17.6’sõ yolsuzluklarõ olaylarõ, yüz- de 13.2’si terör olaylarõ, yüzde 3.2’si Türkiye’nin BM Güvenlik Konse- yi’ne geçici üye seçilmesi olduğunu kaydetti. AKP’li bazõ yöneticiler hakkõnda çõ- kan yolsuzluk iddialarõna inananlarõn oranõ yüzde 61.4 olurken, inanma- yanlarõn oranõ ise yüzde 30.5’te kal- dõ. Ankete katõlanlarõn yüzde 77.6’sõ dokunulmazlõklarõn kaldõrõlmasõ ge- rektiğini düşünürken, yüzde 13.2’si “dokunulmazlıklar kaldırılmasın” dedi. AKP’nin yolsuzluklarõn üzeri- ne gittiğine inanmayanlarõn oranõ yüzde 59.7’ye çõkarken, inananlarõn oranõ ise yüzde 30.8’de kaldõ. Anke- te katõlanlarõn yüzde 9.5’i ise bu ko- nuda bir fikrinin olmadõğõnõ belirtti. Anket, Ergenekon davasõna olan ilginin azaldõğõnõ da orta- ya koydu. Ergenekon davasõnõ ta- kip edenlerin oranõ yüzde 35.7’e düşerken, kõsmen takip edenler ise yüzde 11.7 oldu. Er- genekon davasõ ile hiç ilgilenme- yenlerin oranõ ise yüzde 52.6’yõ bul- du. Ankete katõlanlarõn yüzde 57.1’i Ergenekon’un terör örgütü olduğuna inanmadõğõnõ belirtirken, inananla- rõn oranõ ise sadece yüzde 24.9’da kal- dõ. Ankete katõlanlarõn yüzde 54.3’ü “Sizce Türkiye’de bölünme tehlikesi var mıdır?” sorusuna “evet” yanõtõ- nõ verirken, bölünme tehlikesi olma- dõğõnõ düşünenlerin oranõ yüzde 32.1 olarak gerçekleşti. Emekçiler bugün alanlarda İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Emekçiler AKP hükümetinin kriz politikalarõna karşõ seslerini alanlarda yükseltiyor. KESK ve DİSK’in, diğer emek örgütleriyle düzenlediği kitlesel eylem bugün İzmir’de yapõlacak. Basmane Alanõ’nda saat 14.00’te başlayacak eylemle ilgili bilgi veren KESK’e bağlõ Büro Emekçileri Sendikasõ İzmir Şube Başkanõ Ramis Sağlam, doğalgaz, elektrik, su, kira, ulaşõm, eğitim, sağlõk gibi temel gereksinimleri karşõlayan mal ve hizmetlere yapõlan zamlarõn geri çekilmesini istediklerini söyledi. Ege Koop’ta Atatürk paneli İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Ege- Koop’un düzenlediği “Günümüz Olaylarõnda Atatürk” konulu panel bugün saat 11.00’de Ege Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilecek. Ege- Koop Genel Başkanõ Hüseyin Aslan ve eski Anayasa Mahkemesi Başkanõ Yekta Güngör Özden’in sunuş konuşmalarõnõn ardõndan, gazeteci-yazar İsmet Solak’õn yöneteceği panelde, Prof. Dr. Ergün Aybars, Murat Göztoklusu, Prof. Dr. Şükrü Kõzõlot, Dr. Mustafa Kemal Palaoğlu söz alacak. Çetinkaya’nın imza günü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gazetemiz yazarõ Hikmet Çetinkaya, yarõn başkentli okurlarõyla bir araya gelecek. Çetinkaya, Eryaman’daki Optimum Outlet ve Eğlence Merkezi Ada Müzik ve Kitap Yayõnlarõ’nda, 15.30 - 17.30 saatleri arasõnda, başkentli okurlarõ için kitaplarõnõ imzalayacak. Çetinkaya kitaplarõnõ imzalarken, yurttaşlar da sohbet edecek. (İmza günü ile ilgili ayrõntõlõ bilgi 0 312 280 59 22 numaralõ telefondan edinebilir.) DSP’Lİ MACİT’TEN SORU ÖNERGESİ Bilecik’teki yolsuzluklar Meclis gündemine taşındı ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - DSP İs- tanbul Milletvekili Ha- san Macit, AKP’li Bi- lecik Belediyesi hakkõn- daki yolsuzluk iddiala- rõnõ TBMM gündemine taşõdõ. Macit, İçişleri Bakanõ Beşir Atalay’õn yanõtla- masõ istemiyle verdiği soru önergesinde şu so- rulara yanõt istedi: “Bi- lecik Belediye Başkanı Selim Yağcõ, Cumalı Köyü’ndeki 110 met- rekarelik baba evini Tuncay Kocabay adlı müteahhide, 2007 yı- lında yeniden inşa et- tirmiş midir? Müteah- hidin, inşaat bedelini almak için Bilecik Be- lediye Başkanı’na baş- vurduğunda, silahla tehdit edildiği doğru mudur? Bu konuda Bi- lecik Savcılığı’na baş- vurulduğu basında yer almıştır. İddialar doğ- ru mudur? Bilecik Be- lediye Başkanı’nın, Cu- malı Köyü’ndeki evinin ödemediği bedeli kar- şılığı olarak, şehir me- zarlığının yürüyüş yol- larının yapımı ve me- zarlığın tanzimi işinin ihalesiz verildiği doğru mudur?”
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear