22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 14 OCAK 2008 PAZARTESİ 6 HABERLER Emperyalizme karşı dimdik durmayı öğreten Türkiye’nin büyük şairini 106. doğum gününde anıyoruz Nâzım Hikmet memleket GÜRAY ÖZ Nâzım Hikmet’i doğumunun 106’nci yıldönümünde anıyoruz. Yıllarca hapishanelerinde yattığı, yıllarca sınırlarından içeri sokulmadığı memleketinde bugün artık herkes Nâzım Hikmetçidir. Onun yurtseverliği hemen herkese boyun eğdirmiştir. Her ne kadar solculuğu, sosyalistliği görmezden gelinmek istense de şiirleri ve yaşamı bilinmez bir anıt gibi, yok edilemez bir belge gibi ortada olduğundan onun solculuğunu gizlemek zor iştir. Nâzım Hikmet için “bugün yaşasaydı yaşadıklarımıza ne derdi?” demek pek anlamlı değil. Çünkü ne diyeceğini Nâzım yaşamıyla, şiirleri, eserleriyle zaten demiştir. Amerikan emperyalizmine karşı dimdik durmayı Türkiye ondan öğrendi. Gericiliğe karşı saf tutmayı ondan öğrendik. Kurtuluşun ve kuruluşun Dört Güvercin Geldi dört güvercin Suda yıkanmak için. Su mapushane yalağındaydı ve güneş güvercinlerin gözünde, kanadında, kırmızı ayağındaydı. Girdi dört güvercin yıkanmak için suyun içine. Ve kederli toprakta dört insan baktı dört güvercine. Güvercinler hep beraber Güneşi taşıyıp kırmızı ayaklarında uçabilirler. Durdurmaz onları demir ve duvar. Güvercinlerin yumuşak kanatları var. Ve kanatlar önemini Nâzım Memleketimden İnsan Manzaraları’nda, Kurtuluş Savaşı Destanı’nda öyle güzel anlattı ki, hiçbir tarih kitabı o kadar başarılı değildir. Dünya barışı Nâzım Hikmet’in uğrunda savaş verdiği düşüdür. Yaşasaydı küreselleşmenin şimdi burda, şimdi damın üzerinde. İnsanların kanatları yok İnsanların kanatları yüreklerinde. Dört güvercin güneşe varmak için yıkandı, uçtu sudan. barışa değil, savaşa giden yolların karşı, düzenlerine karşı belki yeniden yeniden yazacaktı. Ama yazmıştır da zaten. İnsanların eşitlik içinde, birbirini sömürmeden yaşaması da onun dileği ve kavgasıydı. Bütün düşler bütün ütopyalar gibi günün birinde gerçekleşeceğine olan inancını Nâzım hep yazdı. Nâzım Hikmet Türkiye’nin ve dünyanın büyük şairidir. Türkiye denilince doğuda ve batıda Nâzım’ın memleketi denilir. Nâzım Hikmet Türkiye’nin büyük gururudur. Aynı zamanda büyük utancıdır. Yıllarca hapislerde yatırdığı, yıllarca sınırlarından içeri sokmadığı için. Ama onun şiirlerinin gücü sınır falan dinlememiştir. Kendisi öte yakada ölmüş olsa da şiirleri elden ele dolaşmış. Günün birinde de YÖN dergisinin kapağında boy vermiştir. Ondan sonra da Nâzım’ın dalga dalga yayılan sesini hiç kimse susturamamıştır. Bugün Nâzım Hikmet tüm Türkiye’de anılıyor. Nâzım artık Türkiye’nin kendisidir. Nâzım Hikmet geçenlerde yayınlanan ve kitap aralarında kalmış bir şiiriyle bir kere daha seslendi bize. Nâzım’ın doğum günü hepimize kutlu olsun. Doğum günün kutlu olsun Nâzım Hikmet. Giysilerden fotoğraflara, el yazısından plaklara Nâzım’ın özel dünyası Nâzım Hikmet’i anma etkinlikleri Kültür Servisi Nâzım Hikmet, doğumunun 106. yılında yazın ve kültür dünyamızdan birçok ismin yer aldığı etkinliklerle anılıyor. Geçen hafta başlayan anma etkinliklerinde, söyleşiler, şiir okumaları, konserler düzenleniyor, sergiler açılıyor. Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’nce düzenlenen etkinlikler, bugün Ortaoyuncular Ses Tiyatrosu’nda 20.00’de başlayacak okuma tiyatrosuyla sürüyor. Nâzım Hikmet’in “İvan İvanoviç Var mıydı? Yok muydu?” oyununu Yılmaz Onay yönetiyor. Onay’ın yardımcılığını Serpil Koçgiri yaparken, ışık tasarımı Yüksel Aymaz’a ait. Oyunda Gülsen Tuncer, Cezmi Baskın, Levent Ülgen, Metin Coşkun, Recep Yener, Eser Ali Yıldırım, Nazif Uslu, Serkan Durak, Nevzat Süs, Serpil Özcan, Müge Saut Süs, Orhan Aydın rol alıyor. Topluluk üyeleri, bu oyunun sosyalist ülkelerde en çok sahnelenenlerden biri olduğunu anımsatıyor ve yaptıkları açıklamada ekliyorlar: “Üstelik her birinde İvan İvanoviç adı yerine, örneğin Çekoslovakya’da “Filip Filipçek Var mıydı Yok muydu?”, Demokratik Almanya’da “Meier Var mıydı Yok muydu?” vb. şekillerde adapte edilecek kadar özümsenerek oyuna sahip çıkılmıştı. Şimdi biz, oyuna okuma tiyatrosu tarzında da olsa ülkemizde belki ilk kez sahip çıkarak sizlere sunarken geçmişteki talihsizliği de tartışmaya açıyoruz.’’ Yine Ses Tiyatrosu’nda yarın saat 20.00’de “Mavi Gözlü Dev 106 Yaşında” başlıklı özel bir etkinlik var. Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı’nca düzenlenen bir ‘şiir ve müzik şöleni’ bu. Şarkılarıyla Esin Afşar, Onur Akın, Mazlum Çimen ve piyanosuyla Aslıgül Ayas, şiirlerle Rutkay Aziz, Altan Erkekli, Taner Barlas, Tülay Bursa, Müslim Çelik, Turgay Fişekçi, Altan Gördüm, küçük İskender, Nur Sürer, Nevzat Şenol büyük şairin doğum gününde, 106. yaşını kutlayacaklar bu etkinlikle. Nâzım’ın doğum günü, Kadıköy’deki Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’nde de 19.30’da “Nâzım’a Şarkılar” başlıklı Ayşe Tütüncü, Burhan Şeşen ile Gökhan Şeşen, Emin İgüs, Murat Güner ile Gülcan Altan, Ufuk Karakoç ve Vedat Sakman’ın katılacağı bir etkinlikle kutlanacak. Etkinlik biletleri, Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı ile Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’nden edinilebilir. Nâzım bu sergiyle memleketine dönüyor Kültür Servisi “Şehrime ulaşamadan bitirirken yolumu…” / Nâzım ve Vera, Moskova’dan İstanbul’a’’ adlı, ilk kez sergilenen kişisel eşyaları, özel belgeleri ve elyazmalarıyla büyük şairi “memleketinin insanlarıyla’’ buluşturan sergi Yapı Kredi Kültür Merkezi Sermet Çifter Salonu’nda 19 Ocak’ta açılıyor. Sergi, Nâzım Hikmet’in eşi Vera Tulyakova’yla paylaştığı ve yaşamının son yıllarını geçirdiği Moskova’nın 2. Pesçannaya Sokağı’ndaki evinden getirilen pek çok özel eşyayı şairin sevenlerine ve edebiyat meraklılarına sunuyor. Şairin yaşamında önemli bir kesite tanıklık eden sergi M. Melih Güneş’in küratörlüğünde hazırlanmış; serginin tasarımı ise Sadık Karamustafa tarafından yapılmış. Sergide, Vera Tulyakova’a ait bazı kişisel eşyalar da var. Belgelerin sergilenmesi ergi, Nâzım Hikmet’in eşi Vera Tulyakova’yla paylaştığı ve yaşamının son yıllarını geçirdiği Moskova’nın 2. Pesçannaya Sokağı’ndaki evinden getirilen pek çok özel eşyayı şairin sevenlerine ve edebiyat meraklılarına sunuyor. Evde Nâzım Hikmet’in ayak seslerini işitip, bir şekilde onun evde yaşamayı sürdürdüğüne inandığı için çalışma odasıyla, konuk odasını hemen hemen hiç değiştirmemişti. Vera, sadece evi değil Nâzım Hikmet’in arşivini de korudu. Sadece, mezarına anıt taşını koydurabilmek için bazı evrakları S Edebiyat ve Sanat Devlet Arşivi’ne bedel karşılığı vermek zorunda kaldı. (…) Nâzım Hikmet’in arşiviyse eskisi gibi korunmakta. (…) Vera, Nâzım Hikmet’in kişisel eşyalarını da sakladı. Onların durduğu bavulu çok ender açardı. Yıllar geçse de annemin özlemi hiç azalmadı, Nâzım Hikmet’in giysilerini, Nâzım’sız görmek hep acı verdi ona” diyor bir yazısında. Bugüne kalan izler Küratör M. Melih Güneş, “Bu sergiyle olanaklar elverdiğince, Nâzım Hikmet’in Moskova’daki son yıllarının dünyasını, büyük ustanın ‘hasret gittiği’ İstanbul’da, İstanbullularla buluşturmaya çalıştık. Nâzım Hikmet ve Vera’nın birlikte yaşadığı evde bulunan eşya ve belgelerin sergilenmesi genel ilke olarak kabul edildi. Sergide Vera’nın kullandığı, Nâzım’ın etkisini taşıyan bazı giysiler ve eşyalar da yer alıyor. O eşyalar ki, ak yakalı kara paltodaki ‘kocaman sedef düğmeler’ gibi Nâzım Hikmet’in sanatının da içine girmişti” diyor sergiyi anlatırken. Anna Stepanova da “Nâzım’ı seven ve onun nasıl yaşadığını öğrenmek isteyen insanlar, ölümünün ardından annemi ziyaret ettiler. Nâzım’la ve Nâzım hakkında konuşmak annem için önemliydi. (…) Giysilerden fotoğraflara, el yazısından plaklara, sergi kültür dünyamızla ilgili herkese özel bir dünyanın kapılarını aralıyor. Bir dünya şairinin yaşamından bugüne kalan izler... Bu eşyaların/giysilerin çiftin yaşamının hangi süreçlerine ait olduğu gibi ayrıntılar da, YKY’nin bu ay yayımlayacağı Vera Tulyakova imzalı ‘Bahtiyar Ol Nâzım’ kitabından öğrenilebilir. Sergilenen eşyaları/giysileri ve bunların bilgi metinlerini içeren ve sergiyle aynı adı taşıyan katalog ise, M. Melih Güneş’in ve Vera Tulyakova’nın kızı Anna Stepanova’nın yazılarını bir araya getiriyor. Sergi, 22 Mart’a dek açık kalacak. CUMHURİYET 06 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear