02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
29 MAYIS 2007 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 Milletvekilleri alt sıralarda ya da liste dışı kaldı, Çerçioğlu Aydın’da liste başı oldu DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT CHP’ de önseçim heyecanı MUMCU’DAN TAVIR Ertuğrul Günay’ı Takdimimdir... AKP Meclis Grubu’nun bugünkü haftalık toplantısının, tam bir festival şenliğinde geçeceği anlaşılıyor. Festival programı, bu haftalık toplantılarda sık sık rastladığımız gibi, ülkenin dört bir yanından yerel giysileri ile getirtilip, genel başkanlarını “Türkiye seninle gurur duyuyor” diye bağırarak tempolu alkışları ile coşturmak isteyenlerin artık kanıksadığımız gösterilerinden oluşmuyor. Bu kez iktidar partisi milletvekillerinin ve Meclis Televizyonu aracılığı ile de aziz milletimizin huzurlarında, Adalet ve Kalkınma Partisi’ne güç vermeleri için, lider tarafından 72 milyon yurttaşımızın içinden ince elenip sık dokunarak seçilmiş olan yeni adayların tanıtımı yapılacak. Onların aday olmasıyla, kendilerine “beraberliğimiz buraya kadarmış” denilecek olan bir düzineye yakın milletvekili, listedeki sıralarını yitireceklerini bilmeden, AKP’nin yeni vitrinini ilgi ile izleyecekler. Kendilerinin 22 Temmuz’dan sonra “sabık milletvekilleri” arasında olup olmadıklarını bilmeyecekler. Çünkü liderleri beyefendinin iki dudağı arasından çıkacak birkaç kelimelik söz ile bu nöbet değişimi gerçekleşmiş olacak. Ve elbette, o değişimin arasında Erdoğan, yine öteki partileri “milletin egemenliğini kurum ve kuruluşlara” devreden ana muhalefet partisine sürekli çatan o demokrasi havariliğini bırakmayacak. ‘Yılmaz’ın ekibine hayır’ ? ANAVATAN Genel Başkanı Mumcu, “DP, siyaseti meslek olarak yapanların yeri olarak görülmemelidir” dedi. AYŞE SAYIN ANKARA Demokrat Parti’den (DP) Rize bağımsız milletvekili adaylığına hazırlanan eski ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz’a “vetosunu”, DP Genel Başkanı Mehmet Mesut Yılmaz. Ağar’ın ricası üzerine kaldıran ANAVATAN Genel Başkanı Erkan Mumcu, Yılmaz’ın beraberinde getirmek istediği ekibine ise tavır koydu. DP’nin “yeni bir terkip (bileşim)” olması gerektiğini belirten Mumcu, “DP, siyaseti meslek olarak yapanların yeri olarak görülmemelidir” dedi. Mesut Yılmaz’ın DP listesinden bağımsız milletvekilliği adaylığını kabul için oluşum içindeki “ekibe bakacağı” yönündeki sözleri, bazı isimleri de beraberinde Meclis’e taşıma isteği olarak değerlendirilmişti. Yılmaz’ın, eski ANAP Milletvekili ve kendisinden sonra partide genel başkanlığı üstlenen Nesrin Nas, işadamı Abdürrahim Albayrak, eski TBMM Başkanı Hikmet Çetin’in de aralarında bulunduğu bazı isimlerin DP listesinden aday olmasını istediği konuşuluyor. Yılmaz’ın aday listelerinin kesinleşeceği 4 Haziran’a kadar Mehmet Ağar’ı ikna etmeye çalışacağı dile getirilirken, Erkan Mumcu bu konuda kesin tavrını koydu. Meclis kulisinde bir grup gazeteciyle sohbet eden Mumcu, Mesut Yılmaz’ın Yüce Divan’da aklandıktan sonra, vatandaş nezdinde de aklanma arayışını anlayışla karşıladığını ve bunun için de DP’den bağımsız aday olmasının uygun olduğunu söyledi. Onun dışındaki birtakım isimler için pazarlık yapılmasını doğru bulmadığını kaydeden Mumcu, “Ben pazarlığa girmem, o söylenen isimler varsa ben yokum” dedi. DP’nin yeni bir “terkip” olması gerektiğini kaydeden Mumcu, “DP, siyaseti meslek olarak görenlerin yeri olmamalıdır. DP’yi yeni bir siyasi yapı olarak görmek istiyorum” diye konuştu. ANKARA/İZMİR (Cumhuriyet) CHP’nin önseçim yaptığı 6 ilde sonuçlar belli olurken, Aydın’da bu ilin milletvekillerinden Özlem Çerçioğlu liste başı oldu. Gaziantep milletvekilleri Abdülkadir Ateş ile Ahmet Yılmazkaya listeye giremedi, diğer illerde de milletvekillerinin alt sıralarda ya da liste dışı kalması dikkati çekti. CHP’nin 6 ilde yaptığı önseçimlerde toplam 156 aday yarıştı. Mersin’de 51, Aydın’da 21, Gaziantep’te 35, Kahramanmaraş’ta 18, Sıvas’ta 14 ve Muğla’da 17 aday milletvekilliği adaylığı için yarıştı. 6 ilde önseçim sonuçları şöyle: Aydın (8): Özlem Çerçioğlu (1050), M. Fatih Atay (707), Tahir Yaman (691), Hüseyin Yıldız (655), Mehmet Semerci (623), Bülent Tezcan (608), Sümer Germen (579) Mesut Özakcan (549). Gaziantep (9): Yaşar Ağyüz (737), Akif Ekici (708), Hasan Öztürkmen (683), Mehmet Gökdağ (644), İrfan Kaplan (643), Lüt ? CHP’nin 6 ilde yaptığı önseçimlerde toplam 156 aday yarıştı. Aydın Milletvekili Özlem Çerçioğlu, listenin başında yer aldı. Abdülkadir Ateş ile Ahmet Yılmazkaya listeye giremedi. fü Demir (609), Mahmut Koztaş (601), Cahit Çirkin (595), Nerin Türkmen (582). Kahramanmaraş (8): Durdu Özpolat (660), Kibar Özdemir (492), Selim Sümen (481), Mehmet Engizek (474), Salman Bakay (467), Doğan Aslan (454), Veysel Yılmaz (450), Hasan Uçak (434) . Sıvas (6): Malik Ecder Özdemir (838), Bülent Renda Deniz (595), Kasım Doğan (560), Ali Rıza Karpınar (540), Hurşit İmren (437), Haydar Gölbaşı (424) . Muğla (6): Fevzi Topuz (954), Ali Arslan (859), Emrah Doğu (720), Fahrettin Üstün (693), Mustafa Öztürk (679), Tolga Çandar (663). Mersin (12): Vahap Seçer (706), Ali Oksal (699), Ali Koç (677), Abdurrahman Günay (673), Oğuz Fidan (664), Hüseyin Çamak (617), Yüksel Burkutoğlu (600), Mehmet Çiçek (561), Ali Rıza Öztürk (527), Seyit Özananar (524). Aydın’da 4 milletvekilliğinden Özlem Çerçioğlu en yüksek oyu alırken, Mehmet Semerci 5. sırada, Mesut Özakcan 8. sırada yer aldı, Mehmet Boztaş ise listeye giremedi. Gaziantep milletvekilleri Abdülkadir Ateş ile Ahmet Yılmazkaya listeye gire medi. Sıvas Milletvekili Nurettin Sözen bu kez İstanbul’dan adaylık başvurusu yaptığı için önseçime girmedi. Muğla’da ilin milletvekillerinden Gürol Ergin kontenjan adaylığı için başvuruda bulunurken, Ali Arslan önseçimde 2. sırada, Fahrettin Üstün ise 4. sırada yer aldı. İlin milletvekillerinden Cumhur Yaka ise listeye giremedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Mersin Milletvekili Mustafa Özyürek önseçime girmedi, kendisinin Mersin’de ilk sıradan kontenjan adayı gösterilmesi bekleniyor. Mersin milletvekillerinden Ali Oksal önseçimden ikinci sırada çıkarken, Vahit Çekmez ve Şefik Zengin listeye giremedi. Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Parlakyiğit de aday olmadığı için önseçime girmedi. Mersin’de birinci ve üçüncü, Gaziantep, Kahramanmaraş ve Muğla’da ikinci sıralar kontenjan için ayrıldı. Bu illerde kontenjanlar dikkate alınarak listelerde kaydırmalar yapılması gerekiyor. 9 Eylül 1973’teki genç CHP’li... Bugünkü grup toplantısında, hem milletvekillerinden hem de izleyici localarını dolduracak AKP’li seçmenlerden, en büyük destek gösterisini Ertuğrul Günay ile Haluk Özdalga için yapmalarını bekliyorum. Ertuğrul’un, CHP’nin 50’nci kuruluş yıldönümü nedeniyle, o dönemin genç partilileri için 9 Eylül 1973’te düzenlenen bir yarışmayı kazanarak kamuoyu önüne çıktığı günü, dün gibi hatırlıyorum. Yarışma Seçiciler Kurulu Başkanı Sabahattin Selek, elinden tutarak Genel Başkan Ecevit’e tanıtmıştı Günay’ı. Ordu milletvekilliği... Milletvekili olduktan hemen sonra, eskileri beğenmeyen yaradılış genleri taşıdığını gizlemeyerek hizip çalışma ve çatışmaları... 1980 12 Eylül’üne gidişi hızlandıran fraksiyonlar arasında sürekli arayışlar... Ordu’nun Fatsa Belediye Başkanlığı’nı, bütün partileri alt ederek o fraksiyonların desteği ile kazanan Terzi Fikri’ye sağlanan sonsuz destek yüzünden, CHP’nin siyaset planlaması ve propaganda gibi işlerinden sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı kimliğim ile Ertuğrul’u demokrasi çizgisinin içinde gösterebilme çabalarımın yüklediği stresli günler... 12 Eylül sonrasında, yakasından eksik etmediği Atatürk rozeti, Mustafa Kemal’i anımsatabilmek için itina ile biçimlendirilen bıyığı ve favorileri ile CHP’de en üst merdivenlere bir solukta tırmanmak isteyen hırslı politikacımızın anlattıkları... SHP, CHP ve bir ara DSP’de yer arayışlar. Yakın dönemde politikamıza “dindar solculuk” gibi bir tür “neocon”luk kazandırmak girişimleri... Derken, Karadeniz’de iktidar partisinin izlediği politika sonunda elde kalmış fındıklardan oluşan dağcıkların arkasından başını uzatarak “Sayın Başbakan beraber çalışmamızı istedi de” mazereti ile bugüne geliş... Sayın Başbakan’ın ya da sayın başbakanların beraber çalışma isteklerini, ben 1956’da da bir başka Karadenizli politikacının, merhum Menderes ile kol kola girdiği günden bu yana biliyorum. O milletvekilinin adı Server Somuncuoğlu idi. O da Ertuğrul gibi güzel konuşan, iyi giyinen bir CHP’liydi. Menderes, onu DP grubuna niçin taşıdı dersiniz?.. Elbette İsmet İnönü ve CHP’ye sövdürmek için. Somuncuoğlu, tarihi Londra uçak kazasında yaşamını yitirinceye kadar bu görevini, elhak başarı ile yürüttü. CHP’de aday adayları kamuoyunun önüne çıkıp kendilerini tanıtmaya başladı Adaylık yarışı hızlandı ? CHP’den adaylık için başvuran kadınlar arasında Ayşegül Ünügür ve Seher Okşar Kadırgan dikkati çekerken Sultanahmet Camii’nin 8 yıl imamlığını yapan Bedir de yarışa girdi. İstanbul Haber Servisi Milletvekili aday adayları iyi bir sıraya yerleşebilmek umuduyla kendilerini kamuoyuna tanıtmaya devam ediyor. Türk Kadınlar Birliği Eskişehir Şube Başkanı Ayşegül Ünügür, CHP Avcılar Kadın Kolları Başkanı avukat Seher Okşar Kadırgan, CHP’den adaylık için başvuran kadınlar arasında dikkat çekiyor. Trabzon Dernekler Birliği Başkanı ve Trabzonspor’un eski yöneticilerinden Tahsin Usta ile Sultanahmet Camii’nin 8 yıl imamlığını yapan Osman Nuri Bedir de adaylık için yarışa girdi. İstanbul İl Genel Meclisi üyesi Fethi Aybar, 3. bölgeden CHP milletvekili aday adayı oldu. Gedikpaşa İlköğretim Okulu’nun arazisinin satışı öncesinde imar planı çıkarılması mücadelesi vererek kamuyu 24 trilyon lira zarar etmekten kurtaran, deprem kredileri, Çocuk Esirgeme Kurumu gibi konularda birçok yolsuzluğu gündeme getiren Aybar, son olarak Ataköy KoFethi Aybar. nakları arsasındaki okul alanına alışveriş merkezi yapılması kararını mahkemeye taşıdı. CHP’den aday adayı olan Orman Mühendisleri Odası Genel Başkanı Salih Sönmezışık da ormanlar üzerinde siyasi ve ekonomik bir baskının var olduğuna, bu sona ermeden de orman yangınlarının bitmeyeceğine dikkat çekti. Vurgundan yargılananlar AKP adayı anlıurfa’da AKP’ye başvuran 123 aday adayı arasında, halen yargılama Ş süreci devam edenlerin de olması tartışma yarattı. Başvuruda bulunan Dr. Adnan Elçi, “Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, suç örgütünü yönet mek, örgüt adına bilerek hizmet yüklenmek, kamu kurumunu dolandırmak, sahte ilaç kupürü yapmak, sahte belge ve sahte rapor düzenlemek” suçlamalarıyla hâkim karşısına çıktı. Devleti 1 milyon YTL zarara uğrattığı iddia edilen Elçi hakkında tutuklama kararı verildi. Ancak Elçi kefaletle serbest bırakıldı. Aday adayları arasında yer alan AKP Kadın Kolları Başkanı ve Şanlıurfa Belediye Başkan Vekili eczacı Gülender Açanal da bulunuyor. Açanal’ın eşi Sıtkı Açanal da Emekli Sandığı’na “sahte ilaç fiyat kupürü fatura ettiği ve kamu kurumunu zarara uğrattığı” sebebiyle 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor. Erdoğan’a yeni prens... Dinçer, İstanbul 1. bölge aday adayı İstanbul Haber Servisi Eski İstanbul Vali Yardımcısı, 1995’te Türkiye’de en başarılı idareci seçilen Dr. Celal Dinçer, CHP’den milletvekili aday adayı oldu. CHPDSP bütünleşmesinden önce Bartın’da iki partinin örgütlerini birleştirmede etkin rol oynayan Dinçer, Türkiye’nin ulusal bütünlüğünü korumak ve halka hizmet için TBMM’de CHP saflarında mücadele etmek istediğini söyledi. CHP İstanbul 1. bölgeden aday adayı olduğunu açıklayan Dinçer, halka hizmetin ve halka ulaşmanın en önemli ayağının milletvekilliği olduğunu ifade ederek “Tasarladığım projeleri gerçekleştirmek, ülkemizin ulusal bütünlüğünü korumak, Atatürk ilke ve devrimlerinin çiğnenmesine izin vermemek ve ülkemizin çağdaş ülkeler seviyesine yükseltilmesini sağlamak için parlamentoda görev istiyorum” dedi. Dinçer, çok sayıda il ve ilçede vali yardımcılığı ve kaymakamlık görevi yaptı. Dinçer’in “Bürokrasi ve demokrasi”, “Türkiye’de modenleşme ve sosyal değişme” ve “İnsan hakları” konulu üç çalışması bulunuyor. Kadırgan da aday adayı Türk Kadınlar Birliği yöneticilerinden olan Kadırgan’ın aday adaylığı için çeşitli STK’lerden 30 bin imza toplanarak CHP Genel Merkezi’ne gönderildiği belirtildi. Eski CHP Kadıköy İlçe Başkanı Kadir Gökmen Öğüt de, İstanbul 1. bölgeden aday adayı oldu. Halen Dişhekimleri Odası Başkan Vekili olan Kadir G. Öğüt meslek odasının da desteğini arkasına aldı. ENTERNET / MEHMET SUCU Bir dönem TÜBİTAK’ta Bilişim Müdürlüğü’nde çalışan Çağlar Ülküdernel başından geçenleri anlatınca şaşkınlık içinde kalmıştım. Bir anlamda Türkiye’nin en büyük bilimsel kurumunda hangi noktaya gelindiğini de anlatan bu öyküyü Çağlar’ın ağzından sizlerle paylaşalım istedim: Çalıştığım dönemlerde Bilişim Müdürlüğü içerisinde personel eksikliğinin olduğu, ağ yapısının artık mevcut kapasiteyi kaldıramayacağı ve sistemlerin ne kadar kötü durumda olduğu, aylık faaliyet raporlarında sürekli üst yönetime bildiriliyordu. Biz mesai saatlerinin çok üzerinde bir çabayla, haftanın hemen her gününü TÜBİTAK’ta geçirerek sistemi ayakta tuttuğumuzdan olsa gerek, üst yönetim hâlâ sorun olmadığını düşünüyordu. Bir gün birim yöneticisi görevden alındı. Yerine başka bir yönetici getirildi. O ara Tempo dergisinde TÜBİTAKPARTİ başlıklı bir yazı yayımlanmıştı. Dergideki yazı içerisinde yeni Bilişim Müdürü hakkında da bazı iddialar bulunuyordu. Daha önce Diyanet İşleri’nin bir dergisinde “İnternet Kullanarak Allah’a Daha Yakın Olursunuz” başlıklı bir yazı yazdığından ve yazı içerisinde bilgisayarlarımızı koru mehmet?cumhuriyet.com.tr Dün bir AKP gazetesinde, CHP’nin sosyal demokrat olmadığını söyleyen demeci ile manşette yer alan Haluk Özdalga’yı okuyunca, Erdoğan’ın sık sık kullandığı o ünlü “nereden nereye..” sözcüğü dilimin ucuna geldi. Özdalga da,1990’lı yıllarda, DSP’de Ecevitler’in kendilerine fırsat tanımak için omuz verdikleri yeni yüzler arasındaydı. Kendisine kısa bir süre sonra Ecevit’in Prensi diye hitap edilmesinden öylesine hoşlandı ki... O hoşlanma sonunda parti içinde yarattığı huzursuzluk, bu 2. cumhuriyet sevdalısı denilebilecek fikirleri ile DSP’yi alıp bir yerlere taşımak isteyen Özdalga’yı, siyasetin azgın dalgaları arasında alıp CHP’ye götürdü. Haluk Özdalga’yı transfer ettikleri için mutlu oldukları anlaşılan Baykal ve arkadaşlarının düş kırıklıkları fazla gizlenememişti. Özdalga, bugün kapısını çalacağı yeni partisine adım atarken “CHP, Türkiye’yi değil kendisini düşünüyor” demiş ve demokrasiyi korumak için sağlayacağı katkılardan söz etmiş... AKP ve Erdoğan’ı Günay ve Özdalga gibi değerlerle güçlendirdiği için Cenabı Hakk’a binlerce şükürler olsun. Siber Hızır Sizi Görevden Aldı mak için “Siber Hızır”, “Şeytan Savar” gibi yazılımların geliştirilmesinin gerekliliğinden bahsediyordu. Bunun yanında kendisinin Hacettepe Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyelerinden olduğu ve bilişimle ilgisinin olmadığı yazılıydı. Tempo dergisindeki yazıdan sonra güvenlik taraması yapmak üzere UEKAE’den bir ekip geldi. Güvenlik testinin Genel Sekreter Ali Şimşek’in yazısıyla yapıldığını birim müdürümüz bizimle yaptığı toplantıda açıkladı. Sonuçları bize hiç söylenmedi ancak bilgisayarlarla ilgili tüm bilgileri ve parola dosyalarını ellerindeki taşınabilir disklere kaydedip gittiler. Olaydan bir ay kadar sonra TÜBİTAK’ın Gebze Yerleşkesi’ndeki toplantıya katılmamız için bir görev yazısı geldi. Sistem yöneticisi olan diğer arkadaşım o gün raporlu olduğundan dolayı toplantıya ben yalnız gittim. Ancak oraya gittiğimde gördüm ki söylenen toplantı çoktan başlamış, hatta son gününe gelinmişti. Bir sonraki hafta aynı toplantının tekrarlanacağını, orada kalmam gerektiğini söylediler. Aynı gün Başkanlık binasının sistem odasına güvenlik testini yapan ekibin girdiğini ve kapıyı da içeriden kilitleyerek Başkanlık sistem yöneticilerinin her türlü yetkisinin ellerinden alındığını öğrendim. Neden apar topar görevli olarak gönderildiğimi de o zaman anladım. Birim yöneticisine telefon ettiğimde de “Tempo dergisinde yayımlanan yazıların bilgisinin buradan çıktığını düşünüyorlar ve sistemler inceleniyor; seninle ilgili de bir soruşturma olacak” dedi. Sistem odasında duran ve dışarıdan gelen saldırılarda şaşırtma yapma amacıyla bir tuzak bilgisayar tutuyorduk. Üzerinde kurumla ilgilisi yokmuş havası verdiğimiz bilgiler ve internet siteleri vardı. Bu sitelerden ikisi www.ataturkcuyuz.biz ve www.kemalistiz.biz adlı internet siteleriydi. Böyle bir sistemin kurulması konusunda da amirlerin bilgisi ve onayı vardı. Ayrıca konu faaliyet raporlarında da belirtilmişti. Gebze’deki toplantının bitişinden sonra Ankara’ya dönmek için yöneticimden izin istedim ve görevlendirmemin iptal edildiğine ilişkin bir yazıyla geri döndüm. Dönünce gördüm ki hâlâ kurum personeli olmama rağmen kuruma giriş kartım iptal edilmişti. Geçiçi bir görevle eski müdürümün olduğu Başkanlık binasından uzak bir birimde görevlendirildiğim bana tebliğ edildi. Apar topar eşyalarımı toparlayıp yeni görev yerime gittim. Birkaç gün sonra da işten çıkarıldığım bana bildirildi. Soruşturma ne zaman oldu, nasıl yapıldı bilemiyorum. Aynı şekilde geçici görevle gönderilmiş olan eski yöneticim de benimle beraber suçlanıyordu. Suçlamada “maddi menfaat elde ettiğimiz kanaati oluştuğu”, “sunucular üzerinde SSH erişimine izin verdiğimiz” (oysa ki Başbakanlık Genelgesi’nde erişim için SSH kullanmamız gerekliliği belirtilmişti) gibi komik sebepler yüzünden İş Kanunu’nun 25/II maddesine göre tazminatsız ve bildirimsiz olarak işten çıkarıldığımız yazıyordu. Herhalde Türkiye Cumhuriyeti’nde Başbakanlık Genelgesi’ni uyguladığı için suçlanan ve yargılanan ilk kişiler eski müdürüm ve ben oluyordum. Ankara 16. İş Mahkemesi’nde neredeyse 10 ay kadar süren bir dava süreci oldu. Dava sonucunda hâkim savunmam alınmadığı için işe iade kararı verdi. Eski müdürümün davasıyla ilgili olarak işin esasına girildi. Bilirkişi incemeleri yapıldı ve sonuçta mahkemeden yine işe iade kararı çıktı. Dava sırasındaki ilginç iddialardan biri de TÜBİTAK’ın, kurum başkanının bilgisayarına ve epostalarına arkamda iz bırakmadan girdiğimi de tespit ettiklerini belirtmeleriydi. İz bırakmadan girdiysem nasıl saptanmıştı, o bile belli değil. TÜBİTAK karardan sonra Yargıtay’a itiraz etti. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nde görülen dava sonucu 50’lık sonuçla karar bozuldu. “İşten çıkarılma haksız ancak savunma alınmaması bir işe iade nedeni değildir” denilerek işe iade edilmemin gerekmediği şeklinde bir karar verildi. Geçen yıl 26 Nisan günü işten çıkarıldık. Ancak sonradan öğrendik ki TÜBİTAK ile ilişkimizin kesildiği 24 Nisan tarihinde SSK’ye bildirilmiş. Halihazırda kurumun başında olan başkan vekilinin beni işten çıkarmak için gerekli yazıyı imzaladığı tarih ise 25 Nisan 2006. Faks: 0 212 677 08 21 obirgit?ekolay.net ADAY OLMAYACAK Tanla’dan özveri İstanbul Haber Servisi CHP İstanbul Milletvekili Bülent Tanla, yeni dönemde yeni insanlara yol açmak için aday olmayacağını, partide çalışmalarını aynı istekle sürdüreceğini belirtti. Karadeniz Ekonomi İşbirliği Parlamenter Kurulu Üyesi de olan Tanla, yaptığı açıklamada, toplumun ilk kez siyasete sahip çıktığına değinerek “Bu yeni dönemde, bütün siyasetçilere, milletvekillerine çok önemli bir görev düşmektedir. Hepimiz siyasetin önünü açmak, siyasete yeni insanlar kazandırmak zorundayız. Parlamentonun yapısı artık değişmek, yenilenmek ve gençleşmek zorundadır” dedi. Herkesin “özveri” göstererek yeni adaylara yol açması gerektiğini vurgulayan Tanla, Meclis dışında da sosyal demokrasi ve CHP için hizmetlerini bütün içtenliğiyle sürdüreceğini kaydetti. CUMHURİYET 07 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear