24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 15 MART 2007 PERŞEMBE 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI PB PB Y PB PB PB PB PB Y 6 7 9 11 12 10 12 11 7 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y 7 Y 6 Y 8 Y 7 PB 5 PB 4 K 3 K 2 PB 14 Parçalı bulutlu Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y Y Y Y Y Y Y K K 14 15 10 10 11 8 3 3 3 Trabzon Ankara Erzurum Hakkari İzmir Antalya Ş.Urfa Adana Tüm yurt parçalı ve çok bulutlu, Marmara’nın doğusu, Doğu Akdeniz, İç Anadolu’nun güney ve doğusu, Karadeniz ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu yağışlı geçecek. Hava sıcaklığı; yurdun doğu kesimlerinde azalacak, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih PB PB PB PB PB PB A A B 11 3 11 13 12 13 14 13 14 Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih B B B B B PB PB PB B 14 14 20 12 13 15 16 17 16 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Stockholm PB PB K PB Y PB K Y Y 4 19 0 22 10 16 0 16 9 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Sisli Bulutlu Yağmurlu GÜNCELCÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada guladığı “salam politikası” ile Kıbrıs’ı aşama aşama elden çıkardığımızı kanıtlıyor... Bu görüşü savunanları tersleyen iktidarın yan organı konumuna giren (Abdullah Gül yönetimindeki) Dışişleri ile evvel Allah Türkiye’yi beş yılda nurlu ufuklara götürdüğünü her fırsatta ilan eyleyen en büyük İslamcı Türk, RTE; Kıbrıs’ın elden çıkarıldığını söyleyenlere ateş püskürüyor. Ama iktidarın basit bir olaymış gibi üzerinde durmadığı, üstünü örterek geçiştirdiği son bir gelişme RTE ile Gül’ün Kıbrıs konusunda aymazlığını bir kez daha sergiledi. Bugünlerde bir soru önergesi vererek sözünü edeceğimiz konuda hükümetten hesap sormaya hazırlanan Onur Öymen’den dinledim. Bir ara gazetelere yansımıştı: Güney Kıbrıs yönetimi Avrupa hava kontrol kurumu Eurocontrol’a başvurdu. Güney Kıbrıs yönetimi Türkiye dahil Doğu Akdeniz’in hava trafiğini “izleme yetkisinin” kendilerine verilmesini istedi. Eurocontrol bu başvuruyu kabul etti; Türkiye’nin de katıldığı 800 bin Avro karşılığı Doğu Akdeniz hava trafiği kontrol yetkisini Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne veren anlaşmayı imzaladı. Hükümetin bu sonucu engellemek için hiçbir girişimde bulunmadığı anlaşılıyor. Demek ki, dış politikada altın yıllarımızı yaşadığımızı söyleyerek durmadan övünen RTE ile Gül’e göre Türk asker ve sivil uçaklarının Doğu Akdeniz’deki uçuşlarının Kıbrıs Rumları tarafından “izlenmesi” önemsenecek bir olay değil! ??? Oysa Rumlar Türkiye’nin aleyhine olacak her olaydan kendi yararlarına sonuç çıkarmayı pekâlâ beceriyorlar. Euorocontrol’ü kullanarak önümüzdeki günlerde Türk uçaklarının Doğu Akdeniz veya Kıbrıs üzerindeki uçuşlarını kim bilir nasıl değerlendirecekler. Bu hükümetten beklenen de buydu. Genel olarak dış politikayı artık klasikleşen bir ilke doğrultusunda sürdürüyorlar: “Ulusal yararlarımızı zedeleyen Batı dayatmalarına karşı çıkar görünmek ama aslında dayatmaları kabul edip sindirmek!” Örneğin Rumların Doğu Akdeniz’de petrol arama girişimlerine Lübnan ve Mısır nezdinde karşı çıkarken; AB üyesi Kıbrıs (Rum) Cumhuriyeti ile derinden uğraşmaya yan çiziyorlar. Bu hükümet, 1960 Zürih ve Londra uluslararası anlaşmalarının Kuzey Kıbrıs’a tanıdığı hakları gündeme getiremedi. Getiremezdi de... RTE ve Gül; Türkiye Cumhuriyeti’yle birlikte imzaladıkları 1960 anlaşmalarını artık tanımadıkları kanıtlayan İngiltereYunanistan ve Kıbrıs Rum yönetimi karşısında sessiz ve aciz kaldılar. ??? Kuşkusuz; hükümetin çeşitli konularda, özellikle Kıbrıs gibi veya uluslararası bağlamda terör gibi bir belanın üstesinden gelmek için (örneğin K. Irak’ta yerleşik PKK’ye sınır ötesi operasyonu yapmaktan korkuyor) gereken girişimlere kayıtsız kalması karşısında toplumsal tepki gösterilememesi RTE ile Gül’ün pervasız, korkak, ödünlerle sorunları çözmeye dönük politikalarını cesaretlendiriyor. İspanya hükümetinin terör örgütü ETA üyesi Jose Ignacio de Juana Cahaos’un cezasını 1 Mart tarihinde ev hapsine dönüştürerek hafifleten kararına karşı Madrid’de iki milyonu aşan bir kalabalık aleyhte muazzam bir gösteri yaptı. Bizde ise PKK’ye, Öcalan’a af isteniliyor. Hükümet, ABD korkusu ve baskısıyla K. Irak’a Birleşmiş Milletler kararına dayanan sınır ötesi operasyon yapamıyor. Üç buçuk peşmergesiyle Barzani, Türk ordusu ile savaşacaklarını ilan ediyor. Yönetimdeki nato kafa nato mermer anlayış, Washington’dan gelen baskı üzerine; PKK lehine çalışan ve destek veren Barzani (ve Talabani) ile oturup konuşmayı planlıyor. Böylece ABD, uzun süredir kabul ettirmeye uğraştığı PKK ile masaya oturmamızı salık veren dayatmasını RTE’ye kişisel (Cumhurbaşkanlığı) ve partisel hesapları uğruna dolaylı yoldan kabul ettirmiş oluyor. ??? Milliyetçilik neden yükseliyor diye kafa yoranlara bir örnek: Fransa “Ermeni soykırımı vardır” diyeceklere hapis ve para cezası kesen bir yasa kabul etti. Önce hükümet ve iş dünyamız kükredi. Her türlü, öncelikle ticari ilişkiler kesilecekti. Önce hükümet çark etti. Sonra? Örneğin Sabancı Holding’in patronu Güler Sabancı sahibi oldukları Fransız Carrefour (Karfur) alışveriş zincirini Fransa’ya protesto anlamında hiç değilse birkaç günlüğüne kapatacağını bile açıklayamadı. Fransızlar geçen gün FransaTürkiye ticaret hacmini açıkladılar. Türkiye’nin Fransa’ya ihracatı geçen yıllara oranla 2006’da yüzde 19, Fransa’nın Türkiye ihracatı ise yüzde 12 artmış! Ticaret hacmi rekor düzeyde: 9 milyar dolar! Doğu Perinçek’in Lozan’da İsviçre ve Batı’ya karşı Ermeni soykırımı olmadığını içeren onurlu savaşımına; bu hükümet, bu RTE destek vermedi. Bu hükümet sayesinde duyarsızlaşan ensemizi tokatlayacak çoook olur, olacak! Sağlıkta ‘AKP’ izi Birçok hastanenin başhekimliğine partiye yakın isimler getirildi, sağlık kuruluşlarında türbanlı olarak çalışanların sayısı önemli ölçüde arttı İstanbul Haber Servisi AKP iktidarı ile birlikte sağlık yönetimi de, dinci anlayışa teslim edildi. İstanbul’da, önce yasal olmamasına karşın bir dişhekimi olan Prof. Dr. Erman Tuncer İl Sağlık Müdürü olarak atandı. Ancak Tuncer 4 Ocak 2005’te görevinden istifa edince yerine Dr. Mehmet Bakar getirildi. Bakar, Haseki Hastanesi’nde görev yaptığı sırada, türbanlı çalışanları koruduğu, bu nedenle “görevin yerine getirilmesinde dil, ırk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep ayrımı yapmak” suçu sabit görülerek İl Disiplin Kurulu’nca 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin D1 bendine uyarınca 1/4 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmıştı. İstanbul’da, başta büyük hastaneler olmak üzere birçok hastanenin başhekimliği, AKP yandaşlarına teslim edildi. AKP’nin, hastanelerde de kadrolaşmaya başlaması ile birlikte, türbanlı çalışanların en çok göze çarpmaya başladığı Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi bu konuda adı sık anılanlardan biri oldu. kimi Dr. Salih Koçal olan Esenler Başakşehir Devlet Hastanesi, türbanlı çalışanlarıyla dikkati çeken bir hastane oldu. GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Başhekimlere tırpan Tam olarak kadrolaşamayan AKP, Ekim 2005’te çıkardığı yasa ile başhekimlerin muayenehanelerde çalışmasını yasakladı. Yasa nedeniyle İstanbul’da 28, Ankara’da 2, Bursa’da 4 başhekim istifa etti. Yerlerine ise yine AKP yandaşları atandı. AKP iktidarı döneminde türbanlı olarak çalışanların sayısı yerel yönetimlerde olduğu gibi hastanelerde de önemli ölçüde arttı. Hastane ve yerel yönetim yetkilileri, “İnsanlarımızın inancına saygı gösterin, bu kıyafetleri ilerideki yıllarda yurt genelinde göreceksiniz” dediler. Gerekçe: Uygun isim bulunamadı Bir diğeri ise “tarikatçıların hastanesi” olarak da anılan Bezmi Alem Vakıf Gureba Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin başhekimliğine yapılan atama oldu. 24 şefi bulunan Vakıf Gureba Hastanesi’ne, yasa gereği bu şeflerden birinin başhekim olarak atanması gerekirken, uygun nitelikte biri bulunamadığı gerekçesiyle, 2000 yılında türbanlı doktora olumlu sicil veren Uzman Doktor Şener Yediyıldız, ‘tedviren’ atandı. Başhe Sağlık çalışanları, iş bırakarak AKP iktidarının uygulamalarını protesto etti Hükümete ‘beyaz’ uyarı Haber Merkezi Sağlık çalışanları, yurt genelinde iş bıraktı, yürüyüş yaptı, “ithal hekim”, “aile hekimliği”, “Genel Sağlık Sigortası” gibi uygulamaları kitlesel gösterilerle protesto etti, sorunları halka anlattı. Türk Tabipleri Birliği (TTB), İstanbul Tabip Odası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), DİSK/DevSağlık İş’in de aralarında bulunduğu grup sabah saatlerinden itibaren İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi ve Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde bir araya geldiler. Hastanelerde bir araya gelen gruplar “Radyasyona hedef olmayacağız”,“Performans sağlığa zararlıdır”, “Hastaneler ticari işletmeler değildir” döviz ve pankartları açtılar. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde toplanan grup adına açıklama yapan SES Aksaray Şube Başkanı Songül Beydilli, sağlık ve özlük hakkı, iş güvencesi ve mesleki onurları için “g(ö)revde” olduklarına dikkat çekti. Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde açıklama yapan SES Şişli Şube Başkanı Rabia Tuncer ise dört yıldır uygulanan sağlıkta dönüşüm programının ülkenin sağlık alanında yıkıma neden olduğunu ve olmaya devam ettiğini belirtti. Gün boyu hastane bahçesinde hasta ve hasta yakınlarını eylem hakkında bilgilendiren hekimler, eylemin içeriği hakkında yurttaşlara bildiriler dağıttılar. Daha sonra öğle saatlerinde Taksim Galatasaray Lisesi önünde bir araya gelen yaklaşık 1000 kişilik grup, “Artık yeter, sağlık hakkı, özlük haklarımız, iş güvencemiz, mesleki onurumuz için beyaz eylemler” yazılı pankartı taşıyarak Taksim Anıtı’na yürüyüşe geçti. TTB Başkanı Prof. Dr. Cumhuriyet’e ödül İstanbul Tabip Odası’nın verdiği Basında Sağlık Ödülleri kapsamında gazetemiz sağlık muhabiri Şule Köktürk, “Mesaiye Endeksli Sağlık” ve “Hastayı Bıktıran Bürokrasi” başlıklı haberleri ile Yazılı Basın Haber dalında ödüle değer görüldü. Köktürk’e ödülünü İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan verdi. Basında Sağlık Ödülleri kapsamında, Yazılı Basın Haber dalında Hürriyet sağlık muhabiri Mesude Erşan, Radikal sağlık muhabiri Hatice Yaşar,Yazılı Basın Araştırma dalında Vatan gazetesi muhabiri Ayla Özcan, Gözcü gazetesi muhabiri Coşkun Bel ödüle değer görülürken Birgün gazetesinde engellilerle ilgili haftalık sayfası nedeniyle Hüseyin Eroğlu Jüri Özel Ödülü’ne değer görüldü. Diş Hekimi Sevinç Özgüner İnsan Hakları Barış ve Demokrasi Ödülü ise Hrant Dink’in cenazesinde yaptığı konuşma nedeniyle eşi Rakel Dink’e verildi. Belki de Erdoğan kafasında yapacaklarını, yapabileceklerini netleştirdi ama, dışa yansıyan hava belirsizlik. Senaryoların ucu öyle noktalara varıyor ki, sanırım yakın gelecekte bunları ciddiye almakta da zorluk çekeceğiz. Cumhurbaşkanı adayının adına dönük senaryolardan önce AKP’nin içindeki ikilemi aktaralım. AKP’liler, “Erdoğan adayı söyler, biz de oy veririz” havasında görünüyor. Ancak bu havanın taşıdığı alçak ya da yüksek basınçlar pek de ılımlı gözükmüyor. AKP içindeki temel ayrım şu: 1. Erdoğan cumhurbaşkanı olmasın. Olursa gerilim yaşanır, bugüne kadar elde ettiğimiz kazanımlar da tehlikeye girer. 2. Erdoğan cumhurbaşkanı olsun. İktidar olduğumuzu kanıtlamanın temel kriteri budur. ??? Yukarıdaki iki şıkkı harmanlayan senaryolardan bir demet sunalım: 1. Şu aşamada asıl olan Cumhurbaşkanlığı seçiminin sorunsuz geçmesi. Bunun için ileri yaşta, iddiası olmayan bir kişiyi aday gösterelim. O seçilsin. Sonbahar seçiminde çok güçlü gelelim. Anayasayı değiştirip yeni bir formül yerleştirelim. Erdoğan’ı Köşk’e o zaman çıkaralım... 2. Erdoğan cumhurbaşkanı olmazsa, AKP içinden bir başkasının Köşk’e çıkmasını istemeyecektir. Dışımızda ılımlı birini aday gösterelim, Köşk’te o olsun. Böylece AKP Türkiye’yi geriyor iddiaları da boşa çıkarılmış olur. Sonbahar seçimlerinde bu havayla yine tek başımıza iktidar olur, yolumuza devam ederiz. 3. Mademki Erdoğan ille de cumhurbaşkanı olmak istiyor; 24 Nisan gününe dek durumu bugünkü gibi çalkantılı tutalım, o gün pat diye aday olsun. ANAVATAN’dan yapılacak transferlerle ve bağımsızların desteğiyle ilk turda, pat diye cumhurbaşkanı seçelim. 4. Medya gücünü de arkamıza alarak topluma ve hedef seçilecek devlet kurumlarına karşı psikolojik savaş uygulayabilecek güçteyiz. Bunu sürdürelim, cumhurbaşkanı seçiminin fiili olarak başladığı günlerde karşımıza çıkabilecek tüm refleksleri bu yolla çökertelim. 5. Erdoğan’sız AKP tek başına iktidar olamaz... Erdoğan Köşk’ü başkasına bırakmak istemez. O zaman, Erdoğan’ın Köşk’e çıksın, Bakanlar Kurulu’na da ayda 12 kez başkanlık yapacağı bir süreç başlasın. İkisini birleştirelim. ??? Yeniden altını çizelim; yukarıdaki senaryolar Ankara’da konuşulanların tümü değil, sıralama da önem sırasına göre değil... AKP’nin öteki partilerle uzlaşmaktan çok kozlaşma arayışında olması... Muhalefet partilerinin Meclis’teki sayısal tablo karşısında seçenek üretecek durumda olmaması... Yargı kurumlarının başındakilere iktidarca yapılan “Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer de hukukçuydu, siz niye aday olmayasınız” aşısının tutması... Fısıltı gazetesinin tirajını artırıyor! Cumhurbaşkanı seçimi ciddi bir iştir... AKP, öteki devlet kurumlarına karşı takındığı tutumu Köşk’e karşı da takınmaktadır... Bütün bunların temelinde AKP’nin demokratik sınırları zorlaması yatmaktadır... Bir seçimle 5 yıllık başbakanlığın üzerine 7 yıl da cumhurbaşkanlığı istemek sistemi yormuş, bütün vidaları gevşetmiştir... Medya desteğiyle pompalanan istikrar balonu, daha fazla havayı kaldıramayacak durumdadır. ankcum?cumhuriyet.com.tr Rögar hırsızlarına suçüstü ? İstanbul Haber Servisi Pendik’te rögar kapaklarını sökerek arabaya yükleyen iki kişiden kamyon sahibi İ.Ç. yurttaşların polise ihbarıyla suçüstü yakalanırken, diğer şüpheli yaya olarak kaçtı. Pendik İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde sorgulanan İ.Ç’nin ifadesiyle, yanında bulunan Y.K. de gözaltına alındı. Polis, çalınan rögar kapağını hırsızlara taktırırken, şüpheliler, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldılar. Gençay Gürsoy ve İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan, Taksim Atatürk Anıtı’na çelenk koydu. Burada soruları yanıtlayan Gürsoy, Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın hekimlerin iş bırakma eyleminin tıp ahlakına aykırı olduğu şeklindeki sözlerine tepki göstererek “Hekim ahlakına sığmayan, sağlığın paralı hale getirilmesidir.Asıl ahlak dışı olan, etik dışı olan budur” dedi. Ankara’da Numune Hastanesi’nde toplanan ve Sağlık Bakanlığı’na doğru yürüyüşe geçen sağlık çalışanları, yolu trafiğe kapattıkları gerekçesiyle polisin uyarısıyla karşılaştı. Polislerle sağlık çalışanları arasında yaşanan arbede, “Emekçiye değil çetelere barikat” sloganı ile protesto edildi. Bazı hastanelerde bildiri dağıtan TTB ve SES üyeleri başhekimliklerin talimatıyla engelemelerle karşılaştı. İzmir’de resmi törenlerin yapıldığı Atatürk Kültür Merkezi’nde İl Sağlık Müdürü Mehmet Özkan’ı alkışlarla protesto eden sağlık çalışanları, daha sonra yurttaşların katılımıyla Cumhuri yet Alanı’ndan il sağlık müdürlüğü binasına dek yürüdü. Balçova’daki ‘Sağlık Ocağıma Dokunma’ eyleminde, Korutürk Mahallesi Sağlık Ocağı önünde toplanan yüzlerce kişi AKP hükümetini protesto etti. TTB: Sorun yaşanmadı TTB’den yapılan açıklamada eyleme katılımın çok yüksek olduğu belirtilerek “Etkinlik daha önceden ilan edilen kurallar çerçevesinde gerçekleştirildi ve hiçbir sağlık kuruluşunda hiçbir sorun yaşanmadı” denildi. Sarıyer zanlılarına dayak ? İstanbul Haber Servisi Sarıyer’de yol verme yüzünden tartıştıkları İbrahim ve Soncay Doğan kardeşleri denize attıkları gerekçesiyle eniştesi Cengiz Keskin’le birlikte tutuklanan Akın Alaburun, Bayrampaşa Cezaevi’nde kaldığı koğuşta dövülerek hastanelik edildi. Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan ve “iç kanama olabileceği” endişesiyle beyin ve göğüs filmi çekilen Alaburun, tetkiklerin ardından cezaevine geri gönderildi. Müdür, müdür yardımcılığına getirildi Sezer, sağlıktaki sıkıntıya dikkat çekti: Polis memurları tutuklandı ? Yurt Haberler Servisi Avni D’nin, uyuşturucu kaçakçılığı yaptığı iddiasıyla 5 ay önce gözaltında tutulduğu Yüksekova Müdürlüğü’nden firar etmesine ilişkin soruşturma kapsamında polis memurları Fahri Ç., Murat A. ve İpek Mahallesi Muhtarı Murat B. tutuklandı. Zanlıların firari Avni D’ye yardım ettikleri iddiasıyla tutuklandığı bildirildi. Gasp iddiası MOBESE’ye takıldı ? İstanbul Haber Servisi Beyoğlu’nda bir tekstil şirketinde muhasebe görevlisi olan Mustafa Ö’nün şirketine ait 73 bin 200 Avro’nun gasp edildiği iddiasının yalan olduğu, MOBESE kameralarıyla belirlendi. Mustafa Ö’nün taksiyle kaçırıldığı iddiası üzerine MOBESE kayıtlarını inceleyen polis, iddiaların doğru olmadığını belirlerken, gasp edildiği belirtilen para Mustafa Ö’nün arkadaşının evinde bulundu. Kâğıthane’de de Şahin S’nin şirketine ait 30 bin YTL’nin gasp edildiği ididasının yalan olduğu belirlendi. Beykoz’da garip atama İstanbul Haber Servisi Beykoz Belediyesi encümen toplantısında “Acaristanbul’’ villalarının yıkımına karşı oy kullanan Fen İşleri Müdürü Safa Tüzemen görevden alınarak müdür yardımcılığına atandı. Beykoz Belediye Başkanı Muharrem Ergül, atamanın sağlık sorunları dolayısıyla yapıldığı iddiasında bulundu. Beykoz Belediyesi Fen İşleri Müdürü Tüzemen, Ergül tarafından görevden alındı. Ergül, Tüzemen’in daha önce de ayrılmak istediğini, ancak yanlış anlamalara neden olmamak için “Acaristanbul’’ konusunun görüşüldüğü encümen toplantısından önce bunu gerçekleştirmediklerini söyledi. Tüzemen’in sağlık sorunları bulunduğunu ifade eden Ergül, “Toplantıda evet dese de hayır dese de bu değişiklik olacaktı. Sağlık sorunları nedeniyle performansı düşüyordu’’dedi. Ancak “sağlık sorunları’’bulunan Tüzemen’in aynı kurumda müdür yardıcımığına atanması dikkat çekti. Fen İşleri Müdürlüğü’ne kurumda müdür yardımcılığı yapan Cengiz Gür atandı. Öte yandan, Beykoz Belediye Encümeni’nin, “Acaristanbul’’ villalarıyla ilgili yıkım ve para cezası kararının, bugün Acarlar İnşaat’a gönderileceği öğrenildi. Tüm toplumun sorunu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, “Günlük politikalarla yürütülemeyecek kadar yaşamsal öneme sahip sağlık sektöründe yaşanan sorunlar, yalnızca doktorları ve sağlık çalışanlarını değil, tüm toplumu yakından ilgilendirmektedir’’ dedi. Cumhurbaşkanı Sezer, Tıp Bayramı nedeniyle yayımladığı mesajında, sağlık personelinin çözüm bekleyen birçok sorunu olduğuna dikkat çekti. Büyük sorumluluklar üstlenen ve çalışmalarını yurdun dört bir yanında özveriyle sürdüren tüm sağlık personelinin çalışma koşulları ve özlük haklarının iyileştirilmesi gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Sezer şu görüşleri aktardı: “Sağlık personeline, mesleklerinin saygınlığına yaraşır, rahat çalışabilecekleri ortam ve olanaklar sunulması, sorunların çözümünde etkili olacaktır. Sağlık hizmetlerinin niteliğinin yükseltilmesi, etkin ve ulaşılabilir kılınması, hastane koşullarının iyileştirilmesi, koruyucu doktorluk uygulamalarının yaygınlaştırılması, hastadoktor iletişiminin eksiksiz sağlanabilmesi ve nitelikli personel gereksiniminin karşılanması yönündeki çabalara hız verilmelidir.’’ Şüpheli paket patladı: 1 yaralı ? KOCAELİ (AA) Kocaeli’nin Gebze ilçesine bağlı Darıca beldesinde yolda gördüğü şüpheli paketi incelemek isteyen Erol Ödinçer hafif yaralandı. Bağlarbaşı Mahallesi Sakızağacı Sokak’taki patlamada bir kahvehanenin ve çevredeki binaların camları kırıldı. Pakette patlayanın ses bombası olduğu sanılıyor. 539 bin YTL devretti ? ANKARA (AA) Şans Topu’nda kazanan numaralar, “14, 20, 23, 24, 27 + 2’’ olarak belirlenirken, 5+1 bilen çıkmayınca 539 bin 425 YTL devretti. Çekilişte, 5 bilenler 2 bin 43 YTL, 4+1 bilenler 235 YTL, 4 bilenler 18 YTL, 3+1 bilenler 12 YTL, 3 bilenler 1.95 YTL, 2+1 bilenler 3.4 YTL, 1+1 bilenler 1.7 YTL kazandı. Oktar için suç duyurusu ? İstanbul Haber Servisi Lütfiye Semin Babuna ve Zeliha Türkan Akyüzalp, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na “Adnan Hoca’’ olarak tanınan Adnan Oktar hakkında, “çocuklarını kendileri hakkında iftira etmeye azmettirdiği’’ iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Babuna ve Akyüzalp, yetkililerden yardım istedi. CUMHURİYET 08 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear