26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
31 OCAK 2007 ÇARŞAMBA ???? CUMHURİYET SAYFA SPOR spor?cumhuriyet.com.tr GÖRÜŞ / AYŞE TÜRKSOY Değişim mi Gelişim mi? * 19 Eski başkanlardan Mehmet Cansun, Canaydın’ı eleştirirken futboldan soğuduğunu söyledi Türkiye gibi gelişme çabası içerisinde olan bir ülke için sporda başarılı ülkelerin seviyesine gelinebilmesi amacıyla Türk sporunun yönetim tarzı ve yeniden yapılanması büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle sporun devlet tarafından yürütülmesini ifade eden GSGM Kanunu’nda köklü değişikliklere gidilerek Türk Spor Kurumu Kanun Tasarısı çalışmaları başlatılarak son aşamalarına gelinmiştir. Kanun tasarısıyla yapılması istenilen değişiklikler; Spor Yüksek Konseyi, Spor Genel Müdürlüğü, sponsorluk müessesesi, spor müşaviri, spor kulüpleri, uluslararası müsabakalara seçilen sporcuların sigortalanması, spor tesisi yapma imkânı, Dernekler Kanunu değişikliği ve en önemlisi devletin spor faaliyetleri üzerindeki yetkilerinin İl Özel İdareleri’ne devredilmesidir. Böylece dünyada olduğu gibi ülkemizde de merkeziyetçi yönetim tarzından uzaklaşılarak ademi merkeziyetçi bir yönetim anlayışıyla spor, yerel yönetimlerce yönetilebilecektir. Bu nedenle İl Özel İdareleri, yasa yürürlüğe girmeden önce bünyelerindeki hazırlıkları tamamlayıp spor müdürlüklerini oluşturmalıdırlar. Tasarı çalışmaları başlangıcında “Türk Spor Kurumu sivilleşecek, GSGM’nin sivilleştirilmesine yönelik çalışıyoruz. Türk Spor Kurumu ya da Spor Üst Kurulu adını vereceğimiz teşkilatın yapısını hazırlıyoruz” denilerek Türk sporunun yönetiminde özerk bir spor üst kurulu oluşturulması imajı yaratılmıştır. Oysa kurulu oluşturacak olan 14 üyeden başkan ve 2 başkan yardımcısının Bakanlar Kurulu tarafından atanması, 2 üyenin Başbakan tarafından seçilmesi bu imajla bağdaşmamaktadır. Ayrıca federasyon başkanlarının kendi aralarından seçecekleri 3 kişi denilirken TFF Başkanı’nın bu kapsam içerisinde olup olmadığı belli değildir. Bu konuya açıklık getirilmesi gerekmektedir. Kurulun oluşumuna bakıldığında sporun sivilleşmesi bir tarafa, sporla devletin ilişkisinin bugün olduğu gibi hükümetin kontrolünde bir yönetimi yansıttığını görüyoruz. Reform olarak nitelendirilebilecek bir yasada devlet, sporda tavsiye ve destekleyici bir rol üstlenmelidir. Kurumun görevleri arasında; “Devletin her seviyedeki eğitim ve öğretim kurumları ile yerel yönetimlerin spor ilke ve hedeflerini belirlemek” denilirken askeri okullar ve üniversite bünyesindeki okullardan bir tek temsilcinin olması düşündürücüdür. Spor kulüplerinin kuruluşunun Dernekler Kanunu’nun kapsamından çıkarılması ve spor kulüplerinin İl Özel İdareleri’nce tescil yaptırılmasıyla tüzelkişilik kazanması olumlu bir değişimdir. Sporcuların sigortalanması maddesinde “milli takımlara seçilen sporcular ” ifadesinin, “uluslararası müsabakalara seçilen sporcular” olarak genişletilmiş olması güzel bir gelişimken hiçbir sosyal güvencesi bulunmayan amatör sporcular konusunda düzenleme yapılmaması büyük eksikliktir. Tasarıda, spor tesislerinin, en az üçü olimpik olmak üzere toplam beş spor dalında faaliyet gösteren ve liglere katılan spor kulüplerine bedelsiz devredilebilir maddesiyle, bugün gelişen ve zenginleşen kulüplerin yarına bir adım daha atması sağlanırken, sadece bir spor branşında ihtisaslaşan ve olimpik olmayan branşlarda faaliyet gösteren kulüplerin önü kapatılmış olacaktır. Türk Spor Kurumu Yasa Tasarısı, GSGM’de değişimi ve yeniden yapılanmayı öngören ve spor faaliyetleri üzerindeki yetkilerini yerel yönetimlere devretmek suretiyle Türk spor yönetiminde 1936 yılından günümüze kadar uzanan sporda devlet yönetimi anlayışına son vererek yeni bir dönemin başlangıcını ifade etmesi anlamında bir reform olarak nitelendirilebilir. Tasarı bu haliyle kanunlaşırsa küreselleşme süreci içerisinde bulunduğumuz bir çağda yeni bir dönemin başlangıcına işaret eden gelişimi mi, yoksa sadece değişimi mi ifade edecektir? Spor camiamıza hayırlı olması dileğiyle... * İstanbul Üniversitesi BESYO Öğretim Görevlisi ‘G.Saray’ı izlemiyorum’ NEVZAT DİNDAR G .Saray’da başkanlık yapmış bütün isimler özeldir. Mehmet Cansun da bu özel insanlardan biridir... Faruk Süren gibi kulübe altın çağını yaşatan bir başkanın ayrılmasından sonra koltuğa oturma cesaretini göstermesi ve görevde kaldığı 8 ayda yaptıklarıyla ‘iz’ bırakması hâlâ belleklerde.. Sonrası..Sonrasında Cansun hüsran yaşadı. İki kez Özhan Canaydın’la başkanlık mücadelesine girişti . Taraftarın gönlündeki başkan olmasına karşın genel kurulun tercihi Canaydın’dan yana oldu. Son seçimde de Yiğit Şardan’ın listesindeydi. Sonuç ikinci bir hüsran. Eski başkanın kapısını çaldık. Uzun uzadıya G.Saray’ı konuştuk. Camiadaki karamsar tablo Mehmet Cansun’da da var. “G.Saray’ın maçlarını izlemiyorum” diyen futbol fanatiği bir eski başkanın bu sözü üzerinde durulmalı... Evet bakın daha neler söyledi neler.. Mali ve sportif açıdan 5 yıl sonra Galatasaray’ı nerede görüyorsunuz? MEHMET CANSUN: G.Saray’ın bırakın 5 yılını, 5 gün sonrası belli değil. Bugünkü tablo karamsar. Sadece G.Saray için değil, Türk futbolu için de söylüyorum. Kaos her zaman vardı. Ancak bugünkü gibi değildi. Türk futbolu prestij, popülarite olarak kan kaybediyor. Bugün medyanın sayesinde ayakta duruyor. Medya futboldan elini ayağını çekip hentbolü yazmaya başlasın, futbol yarı yarıya düşer. Geliri de düşer, gideri de... Niçin? O kadar teknik imkânlarla donandı ki medya, dünyadaki her maçı kendi lig ve ulusal maçlarınla birlikte izleyebiliyorsun. Benim kadar futbolu seven, tribün taraftarı bir eski başkan maç seyretmeyi bıraktıysa bu işte bir tehlike vardır. G.Saray’ın maçlarını en fazla 10 dakika izleyebiliyorum. Sonrasında sıkıntı basıyor. Başka kanala geçiyorum. Futbol oynanmıyor. Bir transfer yapılmamış. Geçen yıl şans ya da değil şampiyon olan takım bu yıl da iddiasını sürdürüyor. Bu çerçeveden baktığımız zaman başarılıyız. Ancak futbolun en önemli unsuru olan şov yönü göz ardı ediliyor. Benim gözümü doyuracaksın ki seni izleyeyim. Ulusal maçlar da da aynı hava var. Sonuç var ama futbol yok. Ne var ki İspanya ve İngiltere’den sıradan bir maçı izlerken bile keyif alabiliyorum. Gelecek olan yöneticilerin ve başkanın alacağı tavır, yönetim becerisi markayı popüler etmek çok önemli. Sen bunları yaptığın takdirde mali olarak da o kulübü düzlüğe çıkarırsın. Dünyanın hiçbir yerinde bizdeki gibi bir idare şekli yok. Ancak gelirleri artırarak ayakta durabilirsiniz. Ama kulüplerimizin yapılanması, dernek statüsü elinizi kolunuzu bağlıyor. Özhan Canaydın ve ekibi hakkındaki düşünceniz nedir? M.C.: Hatalarını saymaya başlarsam bir gazete dolar. G.Saray’da öncelikle bir rota çizilmesi gerekiyor. Biz o rotayı çizmiştik. Sportif ve mali açıdan kulüp düzlüğe gidiyordu. Rakamları ortada. Şimdi banka borcu ne kadar, o zaman ne kadardı? Ne yazık ki Özhan Canaydın’ın yanlışları devam ediyor. Yıllardır yapılamayan bir stat projesi var. Bu konuda size göre en doğru seçim ne olur? M.C.: Seyrantepe ya da Ali Sami Yen ne olacaksa bir an önce olsun. Bu öyle 35 ay içinde değil, 35 gün içinde kararlaştırılmalı. Çünkü gelirini çoğaltacak bir kaynağın kalmadı. Öyleyse dört dörtlük bir stat yapılmalı. Onun gelirleriyle atılım yapacaksın. Benim tercihim Mecidiyeköy’den yana olur. Seyrantepe’yi bilmiyorum. Bu konuda iyi bir proje varsa önlerinde fikrimiz değişir. Ancak Ali Sami Yen Stadı’nın kentin en can alıcı yerlerinden birinde olduğu da bir gerçek. 5 yıl içinde dünyadaki kentler içinde İstanbul’un yeri daha da önem kazanacak. Yabancıların da ilgisinin arttığı bir dönemde Mecidiyeköy’den vazgeçmek sağlıklı değil... F. B A H Ç E A R A Y I A Ç A C A K ADNAN, MEMNUN DEĞİLSE GİDER (Fotoğraf: FATİH ERDOĞDU) Federasyonla ilgili gelişmelerde G.Saray’la F.Bahçe’yi aynı cephede görüyoruz. Nasıl karşılıyorsunuz? M.C.: Kimin nerede olduğunu bilmiyorum. Bildiğim tek şey Haluk Ulusoy’un üzerine adam tanımam. Yarı deli bir adam.Geldiği dönemi iyi hatırlayın. 15 günde bir futbol dünyasının saygın isimleri istifa ediyordu. Haluk Ulusoy’un F.Bahçe’yle kavga etmesi beni ilgilendirmez. Futbol Federasyonu Başkanı kimseyi dinlemeyecek karakterde biri. Sayın G.Saray’ın yeniden o eski havayı yakalaması için neler gerekiyor? M.C.: Yönetim, teknik heyet ve futbolcular arasında sorun varsa giderilmeli. 1947 modelle okyanusa gidersen batarsın. 2002 model bir gemi 3 günde ABD’ye giderken sen 133 günde gidersin. Camianın kenetlenmesi lazım. Bunun yanında 23 tane çok kaliteli oyuncu alınmalı. G.Saray’ın Bakan da sert karakterli biri. Bana göre parası yok bahanesi Bakan’la Ulusoy arasındaki tartışmanın olamaz. İyi adamları nedeni de bu. İkisi de sert karakterli. para yokken Başkan Canaydın’la Adnan Polat getirebiliyorsan iyi arasında sorun olduğu söyleniyor. yöneticisindir. Böyle bir duyum aldınız mı? Fenerbahçe’deki gidişatı M.C.: Öyle bir şey yok. Adnan Polat’ı nasıl buluyorsunuz? iyi tanırım. 1992’den bu yana beraber çalıştık. Adnan da Haluk Ulusoy gibi M.C.: Aziz Yıldırım en iyi babasını dinlemez. Özhan Ağabey’le bildiği şeyi en iyi şekilde yaptı. aralarında sorun olsaydı, duyardık. Bizim belediyeye ruhsat parası Adnan memnun değilse küsmez, olarak verdiğimiz rakama çekip gider. statlarını yaptılar. Bizim kulübümüz 2.5 milyon dolar ruhsat parası verdi. Burası Türkiye!.. Aziz Yıldırım F.Bahçe’ye süper tesisler kazandırdı. Ancak F.Bahçe Kulübü emlak bürosu değil. Sportif başarı olmayan yerde ilgi de olmaz. Fenerbahçe arayı açıyor mu? M.C.: G.Saray 19922002 yılları arasında 10 yıl tek başına götürdü. G.Saray çok fazla sivrildiği için kıskanılmaya da başlandı. F.Bahçe’de de durum aynı. Böyle devam ederlerse de arayı açacaklar. Gündemdeki konulardan biri de Riva... Bu araziyi satmak sorunları çözer mi? M.C.: Elbette bu değerli araziyi satarak borçlar kapatılabilir ama 30 milyon dolarla ne yapabilirsin? Riva’yı, Florya’yı satmak çözüm olamaz. Başkan Canaydın sizin döneminizle ilgili ‘Beklediğimden fazla bir borçla karşılaştım’ demişti. Bir kırgınlık hissettiniz mi? M.C.: Evet dönemimizde hacizler vardı. Borcu 7.5 milyon dolara dek getirdik. 5 milyon dolar borç alsaydım 2001’de yüzde 120 faiz ödeyecektik. Özhan ağabey başkan olduktan sonra borç nerelere çıkmış. CEYHUN TRABZON’DA rabzonspor, Ankaragücü’nün yıldız futbolcusu Ceyhun Eriş’i renklerine bağladı. Bordo Mavili Kulüp, bir süredir ilgilendiği deneyimli oyuncuyla anlaşırken, orta sahaya istediği takviyeyi de yapmış oldu. Bu arada sezon başında Kayserispor’dan Sakaryaspor’a transfer olan 22 yaşındaki sol kanat oyuncusu Ergün Teber, K.Erciyesspor’a gitti. Kayserispor, Brezilyalı E.Marcelo Prudencio’yla 1.5 yıllık sözleşme imzaladı. Sakaryaspor ise Lanus’tan Arjantinli Claudio Graf’ı (30) transfer etti. Konyaspor da ElAhly’den Mısırlı Muhammed Abdullah’la 2.5 yıllık mukavele yaptı. T GÜNÜN PROGRAMI FUTBOL (Fortis Türkiye Kupası İnönü/20.00) BeşiktaşV.Manisa, (A.Aker/17.00) TrabzonG.Antep. BASKETBOL (Erkekler Avrupa Ligi Moskova19.15) CSKA MoskovaF.Bahçe Ülker. VOLEYBOL (Erkekler Ligi S.Sırrı/16.00) M.GençlikG.Saray, (18.00) Ziraat B.Halkbank, (20.30) SSKErdemir, (Arçelik/12.30) ArçelikTofaş, (B.Felek/18.30) F.Bahçeİstanbul B. (Atatürk/17.00) Meram B.Plevne, (19 Mayıs/17.00) Fatih H.Manavgat (Bayanlar Ligi S.Sırrı/12.00) TED E..TOKİ, (14.00) TelekomKarşıyaka, (Dicle/12.30) Dicle Üniv.Eczacıbaşı, (Akatlar/18.00) Beşiktaşİller B., (Y.Yurt/18.30) YeşilyurtPolisan, (Atatürk/17.00) YalovaŞahinbey B. TV’DE SPOR LİG TV/20.00 BeşiktaşVestel Manisa, (17.00) TrabzonGaziantep SKYTÜRK/19.15 CSKA MoskovaFenerbahçe Ülker TV8/22.00 ArsenalTottenham D SPOR/20.30 SSKErdemir FBTV/18.30 F.Bahçeİstanbul B. E2/21.00 Schalke 04Aachen 1. KOŞU: F: Ülger (1), P: Özilter (2), PP: Koçhan (4), S: Çayırbatur (5). 2. KOŞU: F: Kemalpaşalım (4), P: Keskinay (5), PP: Muratlı (6), S: Eryalçın (2). 3. KOŞU: F: Marakeş (5), P: Just Touch (6), PP: Prima Luce (4), S: Street Prince (3). 4. KOŞU: F: Winner Street (11), P: Nevrasultan (1), PP: Bin Umut (3), S: Helina (7). 5. KOŞU: F: Yiğit (1), P: Talimhaneli (7), PP: Çelikkanat (5), S: Nazifoğlu (3). 6. KOŞU: F: Arsenic (2), P: Set Point (1), PP: Royal Victory (10), S: Cielo (3). 7. KOŞU: F:Luçika (1), P: Noumas (8), PP: Tantra (9), S: Yavuzun Aslanı (10). Günün İkilisi: 7. Koşu: 1/8. Çifte Bahis: 1. Çifte: 5/11 ALTILI GANYAN 4 5 11 1 2 1 6 1 7 1 4 3 5 10 3/1 3 CUMHURİYET 19 CMYK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear