26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14 OCAK 2007 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER DEPO EDİRNE’DE BOŞALTILIYOR 3 Turhan Selçuk SÖZ ÇİZGİNİN GENİŞ AÇI HİKMET BİLA ‘İte kaka’ kaçakçılık İLHAN TAŞCI Nereden Nereye? Türkiye İkinci Dünya Savaşı yıllarında güçsüz bir ülkeydi. Yirmi yıldır, kurduğu cumhuriyeti yerleştirmeye, barış içinde kalkınmaya çabalıyordu. Büyük güçlerin olası saldırılarına karşı koyabilecek gücü de yoktu. Ama o günlerde bile ülkesini tehdit edebilecek gelişmeleri etkileyebilecek refleksi gösterebiliyordu. Arnavutluk nere, Türkiye nere? İtalya daha büyük savaş öncesinde Arnavutluk’a saldırdı ve bu ülkeyi işgal etti. Eder mi eder. Zaten gücü gücü yetene dönemi başlamıştır, bir dünya savaşının tamtamları çalınmaktadır. Arnavutluk ile Türkiye arasında Yunanistan vardır. Türkiye ve Türk hükümeti ayağa kalkar. İtirazını yapar: İtalya, Arnavutluk’u işgal etmiştir. Bu zaten bir haksızlıktır. Ama o ülkeyi elde bulundurmak için bir polis gücü yeterli olduğu halde, İtalya, Arnavutluk’ta neden büyük bir ordu bulundurmaktadır? Bu ordunun hedefi neresidir? Türkiye, İtalya’nın, Arnavutluk’tan sonra Yunanistan’ı da alacağını ve sıranın kendine geleceğini bilmektedir. Bir yandan savunma önlemlerini alırken, bir yandan da olası gelişmelere önceden müdahale etmektedir. ??? Tunus nere, Türkiye nere? Almanya, Fransa’yı işgal etmiştir. İngiltere’nin (ve Türkiye’nin) en önemli müttefiki artık Nazi Almanyası’nın elindedir. Tabii hâlâ güçlü donanması da. Ancak donanma Batı Akdeniz’de, kukla Fransız hükümetinin emrindedir. Almanlar henüz teslim almamıştır. İngiltere, ittifak antlaşması gereği, Türkiye’nin Almanlara karşı savaşa girmesini ister. Türkiye, önce şu soruyu sorar: ‘’Batı Akdeniz’de gezinen Fransız donanması ne olacak?’’ Türkiye’nin kaygısı, bu donanmanın Almanların eline geçmesidir. Böyle bir şey olursa, Almanlara karşı savaşa girmenin insan sağlığına zararlı olacağı açıktır. Sonunda, İngilizler, eski müttefikleri Fransa’nın donanmasını Tunus açıklarında batırırlar da sorun biter. ??? Gel zaman, git zaman… İşte bugün… Yeni bir tehlike gelmiş, kapıya dayanmış. Öyle Arnavutluk’larda, Tunus’larda falan değil. Kapıya dayanmış, kapıya… Tavuğun yumurtası misali… O Türkiye şimdi birilerine yalvarıyor, “N’olur bizim şu güvenlik sorununu bir hallediverin’’ diye. Üstelik tehlike de asıl o birilerinden geliyor. Ve onlar, göstere göstere oyunlarına devam ediyorlar. ‘Türkiye ile Irak arasındaki sınır sorunları’ndan söz ederek, “Irak parçalanırsa Türkiye ile sorun yaşarız” diye dalga geçerek… ‘Büyük ülke’, ‘bölge lideri’, falan filan diye attı mı mangalda kül bırakmayanların, Türkiye’yi getirdikleri nokta bu. Durumu tespit etmekte fayda var. hikmet.bila@ntv.com.tr ANKARA Gümrük müfettişleri, Kapıkule’de yaptıkları incelemelerde, “ite kaka” yapılan kaçakçılığı ortaya çıkardılar. Bulgaristan’a çıkış yapan araçların büyük bölümünün “itilerek” yurtdışı edildiğini belirleyen müfettişlerin raporunda bunun nedeni, “araçların Türkiye’ye dolu depolarla gelmeleri, tamamına yakınını Edirne’de sattıktan sonra geri dönmeleri” olarak açıklandı. Bu yolla Türkiye’ye yılda 15 milyon 360 bin litre akaryakıtın vergisiz sokulduğu vurgulandı. 12 gümrük müfettişi, Kapıkule’de yaptıkları incelemelerde ulaştıkları ilginç kaçakçılık yöntemini raporlaştırdı. Bir ayda Kapıkule’den günde ortalama 1150’nin üzerinde binek aracın girişçıkış yaptığı, kimi günlerde bu sayının 1500’ü geçtiğine işaret edildi. Müfettişler, araçların yüzde 90’dan fazlasının günübirlik Türkiye’ye girişçıkış yaptığını belirledi. Bazı yolcuların günde birden fazla girişçıkış yaptığı belirtilen raporda, önemli bir bölümünün çift pasaport sahibi soydaşlar olduğu, tüm yolcuların da Türkiye’de satmak üzere beraberlerinde alkollü içki, sigara, şeker, çay, muz, süt ve et ürünleri getirdikleri belirlemesine yer verildi. SU SIKINTISININ EŞİĞİNDE.. (BASINDAN) ‘Tecavüz’ iddiasıyla tutuklanan Nesin Vakfı’nda kalan 2 genç, Adli Tıp raporu üzerine tahliye edildi Cezaevinde işkence iddiası Kız kardeşlere baba işkencesi ? ŞANLIURFA (Cumhuriyet) Şanlıurfa’da 10 yıl önce koruma altına alınan ancak 18 yaşını doldurduğu için ailesine teslim edilen bir genç kız ile 16 yaşındaki kardeşine, babaları tarafından elektrik akımı verilerek ve sıcak ütü basılarak işkence yapıldığı iddia edildi. Kardeşler, Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nde koruma altına alınırken mahkemeye sevkedilen baba İ.H tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. SALİM HALİMOĞLU Öğretmen Dünyası 28 yaşında ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yayın yaşamına Ocak 1980’de başlayan “Öğretmen Dünyası’’ dergisi, 325. sayısıyla 28. yaşına girdi. Aylık meslek dergisinden dün yazılı bir açıklama yapılarak derginin yurdun çeşitli yerlerinde 80 kadar temsilcisi bulunduğu kaydedildi. Öğretmen Dünyası’nın son sayısında ise hazırlanan özel dosya ile okullarda kitap okuma alışkanlığının işlendiği ifade edildi. İstanbul Çatalca’daki Aziz Nesin Vakfı’nda 14 yaşındaki bir kıza tecavüz ettikleri iddiasıyla tutuklanan biri 18 yaşından küçük iki kişi, Adli Tıp’ın tecavüz bulgusuna rastlanmadığı yönündeki raporu üzerine önceki gece Çatalca Sulh Ceza Mahkemesi tarafından serbest bırakıldı. Gençlerin, cezaevinde kaldıkları sürede, tutukluların yanı sıra gardiyanlar tarafından çırılçıplak soyularak plastik boruyla dövüldüğü, falakaya yatırıldığı iddia edildi. Aziz Nesin Vakfı yöneticisi Prof. Dr. Ali Nesin gençlerin gördükleri işkence nedeniyle uzun sürecek psikolojik tedaviye ihtiyaçları olduğunu belirterek “Adli Tıp raporunda tecavüz bulgusuna rastlanmadığı kaydedildi. Yalan haberleri yayan ve yayımlayanların peşini bırakmayacağız. Köy Enstitüleri de ‘Fuhuş var’ iddiasıyla kapatılmıştı. Aynı senaryonun tekrarlanmasına izin vermeyeceğiz” diye konuştu. Tecavüz iddiasıyla 8 Ocak’ta gözaltına alınan ve 10 Ocak’ta çıkarıldıkları Çatalca Adliyesi’nde nöbetçi mah ? Vakıf yöneticisi Ali Nesin, gençlerin cezaevinde kaldıkları süre içerisinde tutukluların yanı sıra gardiyanlar tarafından çırılçıplak soyundurularak plastik boruyla dövüldüğünü iddia etti. Adli Tıp raporunda tecavüz bulgusuna rastlanmadığının belirtildiğini söyleyen Nesin, yalan haberleri yayımlayanların peşlerini bırakmayacaklarını vurguladı. keme tarafından tutuklanan gençlerden biri Metris Cezaevi’ne, 18 yaşından küçük olan diğeri ise Bayrampaşa Cezaevi’ne konulmuştu. gencin hem dışarıda görev yapan askerlerden, hem de içerideki gardiyanlardan dayak yediğini, Bayrampaşa Cezaevi’nden serbest bırakılan çocuğun ise bir gardiyan ve tutuklular tarafından dövülmesi sonucu psikolojik durumunun bozuk olduğunu söyledi. PSİKOLOJİLERİ BOZULDU Zanlı gençlerin önceki gece serbest bırakılmasının ardından bir açıklama yapan Aziz Nesin Vakfı yöneticisi Prof. Dr. Ali Nesin, zanlılara görevliler tarafından kötü muamele edildiğini savundu. Gözaltı ve tutuklanma sürecinde jandarmanın uygarca, insan ve çocuk haklarına saygılı bir biçimde davrandığını anlatan Nesin ancak cezaevinde durumun değiştiğine dikkat çekti. Nesin, Metris Cezaevi’nden çıkan ‘FALAKAYA YATIRILMIŞ’ Nesin, gençlerin iddialarını şöyle aktardı: “Metris Cezaevi’nde kalan çocuğumuz, sürekli dövüldüğünü, aşağılandığını, korkutulduğunu, koğuş ağasına teslim edildiğini, yerde battaniye üstünde yatırıldığını söylüyor. Koğuş ağası, çocuğumuzdan haftada 50 milyon istemiş ve ‘Sen de nasıl olsa eroin içeceksin’ demiş. Bu çocuğumuzun bacağında yediği tekmelerden kalan izler ve başında bir şiş var” dedi. 18 yaşından küçük çocuğun Bayrampaşa Cezaevi’nden bırakıldığını ve annesinin aldığını ifade eden Nesin, çocuğun yürümekte ve konuşmakta zorlandığını anlattı. Çocuğun bir gardiyan tarafından falakaya yatırıldığını söylediğini kaydeden Nesin, ayrıca çırılçıplak soyup plastik borularla dövüldüğünü belirtti.Çocuğun “tecavüzcüler koğuşuna gönderilmek” ve “tecavüz edilmekle” tehdit edildiğini anlatan Nesin, çocuğun dişlerinin kenetlendiğini, konuşamadığını ifade ederek “Gardiyanı görürse tanıyacağını söyledi. Annesinin ifadesine göre bütün gece annesine sarılarak yatmış” dedi. İncelemeler sonucu kesin Adli Tıp raporunda herhangi bir tecavüz bulgusuna rastlanmadığının kaydedildiğine dikkat çeken Nesin şöyle konuştu: “Yalan haberleri yayan ve yayımlayanların peşini bırakmayacağız. Köy Enstitüleri de ‘Fuhuş var’ iddiasıyla kapatılmıştı. Aynı senaryonun tekrarlanmasına izin vermeyeceğiz.” HIV’li çocuk izleniyormuş ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Annesinden HIV kapan 10 yaşındaki S.Ş’nin durumunun yetkililerce doğumundan bu yana bilindiği, 2002’den başlayarak da sağlık kurumlarınca izlendiği öne sürüldü. İzmir İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri, sosyal hizmetler il müdürlüğünce koruma altına alınarak Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne getirilen S.Ş’nin, İntaniye kliniğinde gözlem altında tutulduğunu bildirdi. Yetkililer, herhangi bir semptom görülmediğini, kızın tedavi değil gözlem amaçlı tutulduğunu kaydetti. Yüksel Sitesi davası ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay, Yalova Çiftlikköy’de 1999 depreminde yıkılması sonucu 316 kişinin öldüğü “Yüksel Sitesi’’ davasında, Yüksel İnşaat firmasının yöneticileri Güven Sazak ve 3 sanığa verilen 1 yıl 8’er aylık hapis cezalarını onadı. Daire, yerel mahkemenin, sanık İrfan Turan’ı 2 yıl 11 ay hapse mahkum etmesine ilişkin kararını ise sanığın site yapılmadan önce firma yönetiminden ayrıldığı yönündeki savunmasıyla ilgili yeterli araştırma yapılmadığından bozdu. 1 milyon 247 bin YTL devretti ? ANKARA (AA) Sayısal Loto çekilişinde kazanan numaralar, “14, 23, 25, 33, 38, 46’’ olarak belirlenirken, 6 bilen çıkmadıği için 1 milyon 247 bin 113 YTL 65 YKr haftaya devretti. 5 bilenler 1829 YTL 30’ar YKr, 4 bilenler 15 YTL 15’er YKr, 3 bilenler ise 2 YTL 25’er YKr kazandı. CUMHURİYET 03 CMYK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear