28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 17 TEMMUZ 2006 PAZARTESİ 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI PB PB Y PB B B B B Y 28 30 30 30 32 34 36 36 25 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y Y A A Y Y PB PB A 26 27 26 25 34 32 33 30 34 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars A A A A A A A B PB 32 31 39 40 38 38 30 27 26 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun kuzey kesimleri parçalı ve çok bulutlu; Marmara’nın doğusu, Batı Karadeniz ile Samsun, Ankara, Eskişehir ve Çankırı çevreleri sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı biraz artacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo B Helsinki B Stockholm B Londra B Amsterdam B Brüksel B Paris B Bonn B Münih PB 27 22 28 31 28 29 32 28 24 Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih B PB PB PB PB B PB Y PB 29 28 38 25 26 24 31 31 29 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Stockholm Y A Y A A PB B A A 26 37 24 38 31 29 26 35 37 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu Yağmurlu Güvensizlik Egemen... ? Baştarafı 1. Sayfada Sözcü Beki, Başbakan’ın ‘El Kadı hakkındaki görüşlerinde değişiklik olmadığını’açıkladı GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY recine sürüklendiği bir zamanda Türkiye, kendi iç siyasetinde bunalımlı bir rejim tartışmasına çekilmektedir. Bu gibi durumlarda gözler Büyük Millet Meclisi’ne döner; ama, parlamentomuzun yapısı da tartışmalıdır; yüzde 25 oyla saptanmış yüzde 65 çoğunluk yeterli güven ve istikrar yaratamıyor. Türkiye Ortadoğu fırtınasında çalkalanırken, Sayın Erdoğan, ne yazık ki bölgede ve tüm ülkede güven yaratan bir kimlik yerine, iç çatışmalarda yıpranan bir politikacı kişiliğini sergiliyor. Erdoğan’ın ‘kefillik’ ısrarı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakanlık Sözcüsü Akif Beki,Yasin el Kadı ile ilgili şaşırtıcı bir açıklama yaptı. BM Güvenlik Konseyi’nin ‘‘terör örgütlerine mali destek sağlayanları yayımladığı’’ listesinin herhangi bir mahkeme kararına dayanmadığını belirterek ‘‘Dolayısıyla anılan listede yer almaları, şahısların suçlu oldukları ya da mahkeme kararıyla suçlarının sabit olduğu anlamına gelmemektedir. Sayın Başbakan’ın kişisel tanışıklığından kaynaklanan görüşlerinde herhangi bir değişiklik söz konusu olmamıştır’’ dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Yasin el Kadı ile görüşlerinde herhangi bir değişiklik söz konusu olmadığını ifade eden Beki, Erdoğan’ın, ‘‘aksi sabit oluncaya kadar da Yasin el Kadı hakkındaki kanaatlerini aynen koruyacağını’’ bildirdi. Beki, yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Erdoğan’ın, Yasin el Kadı hakkında yöneltilen bir soruya cevaben yaptığı ? El Kadı’nın da yer aldığı BM’nin ‘teröre destek sağlayanlar’ listesinin şahısların suçlu oldukları anlamına gelmediğini belirten Beki, Erdoğan’ın aksi sabit oluncaya kadar El Kadı hakkındaki kanaatlerini aynen koruyacağını bildirdi. açıklamaların, ‘‘bir yayın grubu tarafından günlerdir devam eden maksatlı bir spekülasyona konu yapıldığının görüldüğünü’’ belirtti. ‘‘Fikri takip sınırlarını aşarak, bir fikrisabit halini alan yayınların, birçok açıdan gerçekleri tahrif ederek sürdürüldüğünü’’ ifade eden Beki, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: ‘‘Sayın Başbakan, Sayın El Kadı hakkında geçmişten gelen tanışıklığı sebebiyle kişisel bir tanıklıkta bulunmuştur. Her şeyden önce tartışmaya konu olan BM Güvenlik Konseyi listesi, herhangi bir mahkeme kararına dayanmamaktadır. Bu itibarla liste, terör örgütlerine mali destek sağladığından şüphelenilen isimlere yer vermektedir. Süreç içerisinde listede değişikliklere gidilmesi, bazı isimlerin listeden çıkarılması da bu yüzdendir. Suudi Arabistan Krallığı’nın da vatandaşı olan Sayın Yasin el Kadı’nın masum olduğu gerekçesiyle listeden çıkarılması için BM nezdinde gerekli girişimlerde bulunduğu bilinmektedir. Dolayısıyla anılan listede yer almaları şahısların suçlu oldukları ya da mahkeme kararıyla suçlarının sabit olduğu anlamına gelmemektedir.Tek taraflı olarak açık ve şeffaf bir yargı düzeninde kendilerini savunma hakkı tanınmadan şüphe üzerine listele Cihazların yüzde 31’i lisanssız C nen şahısların mal varlıklarının ve banka hesaplarının sadece bir tedbir olarak dondurulması üye ülkelerden talep edilmektedir.Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti BM üyeliğinden kaynaklanan yükümlülüklerini elbette yerine getirmektedir. Ancak aradan geçen yaklaşık 5 yıllık bir zaman dilimine rağmen ne ABD, ne Türkiye ne de başka bir dünya ülkesinde Sayın Yasin el Kadı hakkında terör örgütlerine destek sağladığı suçlamasıyla hiçbir dava açılmamış, aleyhinde hiçbir mahkeme kararı ortaya çıkmamıştır. İlgili birimlerimizde de Sayın Yasin el Kadı’ya yöneltilen şüpheyi doğrulayacak hiçbir bilgi ve belge bulunmamaktadır. Bu sebeple Sayın Başbakan’ın kişisel tanışıklığından kaynaklanan görüşlerinde herhangi bir değişiklik söz konusu olmamıştır. Sayın Başbakan aksi sabit oluncaya kadar da Sayın Yasin el Kadı hakkındaki kanaatlerini aynen koruyacaktır.’’ ŞEMDİNLİ DAVASI Sağlığın röntgeni sağlıksız ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türk Sağlık Sen’in 28 ilde 57 sağlık kuruluşunda görev yapan 1000 teknisyene uyguladığı anket sonucunda, röntgen cihazlarının yüzde 31’inin lisanssız, röntgen birimlerinin ise yüzde 44’ünün ruhsatsız olduğu ortaya çıktı. Türk SağlıkSen Genel Başkanı Önder Kahveci, röntgen teknisyenlerinin çalışma saatlerinin yükseltilmesinin personelin yüksek oranda kanser gibi hastalıklara yakalanmasına yol açacağını bildirdi. Türk SağlıkSen, Sağlık Bakanlığı’nın röntgen teknisyenlerinin çalışma saatlerini 5’ten 7.5 saate çıkarılması kararı üzerine 28 ildeki 57 sağlık kuruluşunda görev yapan 1000 röntgen teknisyenine anket uyguladı. Anket sonuçlarını yazılı bir açıklamayla duyuran Önder Kahveci, anketin hastanelerde antika değeri taşıyan tarihi röntgen cihazlarının bulunduğunu, bu cihazların yüzde 45’inin 20 yıllık ve daha eski olduğunu ortaya koyduğunu belirtti. Kahveci, şu bilgileri verdi: ‘‘Her 100 cihazdan 6’sı 1956 model ve yüksek radyasyon yaydığı için sağlık personelinin hayatı için büyük risk oluşturuyor. Bu cihazların yüzde 31’i lisanssız ve röntgen birimlerinin yüzde 44’ünün ruhsatı yok. Röntgen cihazlarının, dörtte üçünden fazlasının rutin ölçüm ve kalibrasyonlarının yapılmadığı da ortaya çıktı. Ayrıca ankete katılan personelin yüzde 65.48’i, çalıştıkları ortamın radyasyondan korunma standardı taşımadığını, yüzde 88.10’u çalışma ortamının sağlığa etkileri hakkında bilgi sahibi olmadığını söyledi.’’ Söz konusu sağlık kuruluşlarına günde 132 bin 549 hastanın başvurduğunu, 55 bin 322’sine de röntgen çekildiğini dile getiren Kahveci, her bir teknisyenin günde 55 film çektiğini belirtti. Sağlık personelinin yüzde 34.92’sinin radyasyonla çalışıyor olmaktan dolayı sağlık sorunu yaşadığının belirlendiğine dikkati çeken Kahveci, ‘‘Çalışma saatlerinin yükseltilmesi, personelin yüksek oranda kanser gibi hastalıklara yakalanmasına yol açacaktır’’ dedi. Sarıkamış Harekâtı’nda şehit olan 90 bin asker anısına Allahuekber Dağları’ndaki Gaziler Yaylası’nda yaptırılan ‘‘Bardız Anıt Şehitliği’’, düzenlenen törenle açıldı. Genelkurmay Başkanlığı’nca projelendirilen ve Sarıkamış Dayanışma Grubu tara Gerekçeli kararda AİHM vurgusu DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Hakkâri’nin Şemdinli ilçesinde eski PKK hükümlüsü Seferi Yılmaz’a ait Umut Kitabevini bombalama olayına ilişkin davanın gerekçeli kararı açıklandı. 150 sayfalık gerekçeli kararda, astsubaylar Ali Kaya ile Özcan İldeniz’in eylemlerinin devletin birliği ve ülkenin bütünlüğüne yönelik olduğu belirtilerek sanıkların 39 yıl 10 ay 27’şer gün hapisle cezalandırıldıkları ifade edildi. Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nce hazırlanan 150 sayfayı bulan gerekçeli kararda, AİHM kararlarında yaşam hakkının mutlak olduğu ve bu konuda devlete pozitif yükümlülükler yüklediği vurgulandı. Gerekçeli kararda özetle şu görüşlere yer verildi: “Sanıklar bölgeyi, ili, ilçeyi eylem gerçekleştirecekleri mağduru, eylemi gerçekleştirme şeklini ve zamanını özellikle seçmişlerdir. Eylem nedir, nerede, ne şekilde, niçin gerçekleştirilmiştir, hangi sonuçlar amaçlanmıştır ve benzeri sorulara verilecek cevaplarla eylemle ulaşılmak istenilen amacı yani failin kastını belirlemek mümkündür. Kastı failin eylemi belirler, eylemin özellikleri irdelenerek kastın ortaya çıkarılması mümkündür.’’ Bardız şehitliği açıldı fından yaptırılan şehitliğin açılış törenine, Erzurum Valisi Celalettin Güvenç, 9. Kolordu Komutanı Korgeneral Hayri Kıvrıkoğlu, Sarıkamış Dayanışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez ve yurttaşlar katıldı. (Fotoğraf: AA) Cumhuriyet’te arkadaşımız İlhan Taşcı, Milliyet’te de Nedim Şener, Yasin el Kadı’nın geçmişiyle ilgili tüm iddiaları, belgeleriyle, bilgileriyle okurlara aktardılar. İki gazetecinin ısrarlı haber takibi Başbakan’ın bir anlamda itirafta bulunmasıyla yeni bir boyut kazandı. Şu sözler Başbakan’ın: ‘‘Yasin Bey’i tanıyorum ve kendime inandığım gibi inanıyorum. Yasin Bey’in bir terör örgütüyle münasebet kurması, ona destek vermesi mümkün değildir. Yasin Bey Türkiye’yi seven, ailesi itibarıyla da Türk ve burada yatırımları olan bir insandır. Hayırseverliğinden başka hiçbir özelliği olmayan bir insan.’’ Bir Başbakan’ın bir kişiye bu kadar güvenebilmesi ve kefil olabilmesi için aralarındaki ilişkinin boyutlarının çok derin olması gerekir! Erdoğan’ın İstanbul Belediye Başkanlığı döneminde yardımcılığını üstlenen Ali Müfit Gürtuna, Erdoğan’ın ‘‘Ben babama bile kefil olmam’’ dediğini anımsattı, ‘‘Babasına kefil olmazken El Kadı’ya kefil olması hem manidar hem de ilişkinin niteliği konusunda bilgi veriyor’’ dedi. Bizden de yorumsuz aktarması! ??? Dünya, Yasin el Kadı’nın adını 11 Eylül 2001’de ABD’ye yapılan saldırıdan sonra duymaya başladı. İddia o ki; Başbakan’ın Kadı’sı, El Kaide, Taliban gibi uluslararası terör örgütlerini destekliyor, maddi gücünü de bu yönde kullanıyor! ABD bir ülkeyi terörist ilan etti diye ille biz de ona uyacak değiliz. Ancak, hem BM’nin hem de AB’nin kararlarının ardından Türkiye de benzer yönde Bakanlar Kurulu kararı aldı. El Kadı şu anda küresel terörist! ABD’nin en son geçen haziran ayında güncelleştirdiği listeye göre arkadaş hâlâ ‘‘teröristler’’ hanesinde... El Kadı için dünya böyle düşünürken Türkiye’deki süreç biraz farklı işliyor. 11 Eylül’ün ardından, El Kadı’nın Türkiye’deki faaliyetleri de mercek altına alındı. Hazırlanan raporlar küresel bakışın bir ölçüde doğruluğunu ortaya koyuyordu. Bu raporların sağlıklı bir biçimde tamamlanması ne yazık ki engellendi. Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) da sanki şöyle yaklaştı: Şimdi pişmiş aşa su katmasak... Hükümetimizin kurduğu düzeni bozmasak... Aslında hiç toz kaldırmasak... Kim ne derse desin aldırmasak... Raporun kapağını kaldırmasak... MASAK böyle ‘‘masaklı’’ davranınca savcılık da aynı uyakla hareket etmiş görünüyor! Zira savcı, dünyadaki bakış bir yana El Kadı’nın hayırsever bir kişi olduğunu söyleyip takipsizlik kararı aldı. Buna karşılık Emniyet Genel Müdürlüğü’nün kayıtlarında El Kadı’yla ilgili bilgi şu: Türkiye’ye girmesi yasak! El Kadı Emniyet’in takibinde, savcılığın takipsizliğinde, Başbakan’ın korumasında! ??? Başlıkta kefilleri oynuyoruz derken, salt El Kadı’yı değil, Başbakan’ın arkasında durduğu öteki konulara da gönderme yapmayı amaçlamıştık. Görünüşte farklı olaylar gibi algılansa da Başbakan’ın Hamas’la yakın temasının özünde kamuoyunun bilgisi dışındaki bağları yatıyor. Başbakan’ın Türkiye’nin bilmediği ayrı bir gündemi var! Başbakan Türkiye’nin uluslararası alandaki saygınlığının ruhuna fatiha okurken, üstüne bir de yasin okutuyor! ankcum?cumhuriyet.com.tr ESKİŞEHİR VALİSİ KADİR ÇALIŞICI AÇIKLADI Büyükerşen’e suikast ihbarı ESKİŞEHİR (AA) Eski Başbakan Bülent Ecevit’in solda ittifak için işaret ettiği Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, aralarında kendisinin de bulunduğu bazı kişilere suikast düzenleneceği yönünde ihbar aldığını belirtti. Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Rektörlüğü’ne Karaman’dan gönderilen imzasız bir mektupta, ‘‘Yeşil’’ olarak tanınan Mahmut Yıldırım’ın ağustos ayı içinde YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, 19 Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferit Bernay, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen ve Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir’in de aralarında bulunduğu kişilere yönelik suikast yapılacağı ihbarı güvenlik güçlerini alarma geçirdi. Konuyla ilgili soruşturma başlatılırken ihbarı Büyükerşen’e ‘‘çok gizli’’ bir yazıyla bildiren Eskişehir Valisi Kadir Çalışıcı, söz konusu şahsın Karaman’da bir ambalaj fabrikasında çalışan Ü.T. adına düzenlenmiş sahte kimlikle dolaştığı yönünde bilgi bulunduğunu belirtti. Büyükerşen, yaptığı açıklamada, söz konusu ihbarın Vali Kadir Çalışıcı tarafından kendisine iletildiğini kaydederek güvenlik güçlerinin ve devlet yöneticilerinin her türlü ihbarı dikkate alarak uyanık ve tedbirli olmak durumunda olduğunu belirtti. Büyükerşen, ‘‘Eğer bu ihbarda gerçeklik payı varsa toplumda infial ve siyasi kargaşa çıkarıp toplumsal olaylara yol açmak isteyen birtakım karanlık odakların amacı olabilir’’ dedi. ATA’NIN ÇOCUKLARI! AYDINLIĞIN EVLATLARI! MÜCADELENİN İNSANLARI! ONURLU HALKIMIZA! LOZAN BAĞIMSIZ, LAİK, AYDINLIK TÜRKİYE’DE “ONURUN ADIDIR” CUMHURİYET MİTİNGİ 2 24 Temmuz 2006 LOZAN GÜNÜ 18:00 Gündoğdu Meydanı AKİS, DEVRİM VE YANKI’NIN ÖYKÜSÜ KİTAPLAŞTIRILDI Dış Politika Trajedisi ? Baştarafı 2. Sayfada ‘Üç Dergi ve Üç İnsan’ ANKARA (ANKA) Türk basın tarihinde olduğu kadar siyaset alanında da tarihi rolleri olan 1950’li, 60’lı ve 70’li yıllarda yayımlanan Akis, Devrim ve Yankı dergileri, kurucuları, yayın politikaları bir kitapta anlatıldı. Türkiye’de ‘‘basın yoluyla doğrudan siyaset’’ yıllarının üç önemli dergisi Akis, Devrim ve Yankı ile kurucuları Metin Toker, Doğan Avcıoğlu ve Mehmet Ali Kışlalı’nın bir arada ele alındığı ‘‘Üç Dergi, Üç İnsan’’, okura sunduğu karşılaştırma olanağının yanı sıra Türkiye’nin yakın tarihine ilişkin konsantre bilgiler de barındırıyor. Gazeteci yazar Serhat Hürkan’ın ‘‘Üç Dergi, Üç İnsan/AkisToker, DevrimAvcıoğlu,YankıKışlalı’’ adlı kitabı röportajlar, kurucuların hayat hikâyeleri, üç ayrı askeri müdahale ile sonuçlanan dönemlerin politik arka planından oluşuyor. Akis, Devrim ve Yankı dergilerinin, yayımlandıkları dönemde birer haber dergisi olmaktan çok, politik birer güç olarak var olduklarının altının çizildiği kitapta, dergilerin ‘‘yönetici sınıf içindeki güç ve iktidar mücadelesinin’’ bir ürünü olduğu vurgulanıyor. Üç gazeteci Toker, Avcıoğlu ve Kışlalı hakkında ayrıntılı bilgi ve anlatıları barındıran kitapta, Türk basın tarihinde yer etmiş birçok önemli ismin bu dergilerde aldıkları görevler, yazdıkları yazılar ve şimdi bulundukları kurumlar üzerine de ayrıntılı bilgiler yer alıyor. Türkiye, AB ve Birleşmiş Milletler kapılarını çalmayı bırakıp verilen vaatlerin peşine düşmekle başlamalı, ‘‘limanları ve hava sahasını kısmen mi, tamamen mi Rum gemi ve uçaklarına açalım’’ tartışmasına asla girmeyerek, izolasyonların kaldırılması için verilen vaatlerin yerine getirilmesi konusunda kararlı bir tutumu acilen sergilemelidir. AKP’nin ‘‘kazan kazan’’ formülünün becerisi (!) ortadayken; kandırılmış duruma düşürülmüş olmanın ayıbından sıyrılmanın yolunu aramak yerine, hâlâ çözüm diyerek Rum kesiminin reddettiği Annan Planı’na asılarak hatasında ısrar ediyor olması anlaşılır gibi değil!.. Dış politikada Kıbrıs konusunu sürüklediği trajediden sonra hükümetin hâlâ iktidarda olması ise hakkında tezler yazılmayı hak eden bir konu... CUMHURİYETİNE ONURUNA SAHİP ÇIK! İzmir CUMOK, CUMOK Ege Oluşumları, ADD Ege Bölgesi Şubeleri, İzmir Barosu, İzmir Tabip Odası, İSMMMO, CHP Konak İlçe, DSP İzmir İl, İZÜNİDER, 68’liler Birliği Vakfı, Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği, DEÜ ADT, Kemalist Üniversiteliler Birliği, Türk Kadınları Birliği, Kadın Hakları Derneği, Ulusal Birlik Platformu, İzmir’i Sevenler Derneği, İzmir 1 No’lu Yolİş, Petrolİş Aliağa ve İzmir Şb, TezKoopİş, Tesİş 1 ve 2, Tek Gıdaİş, Harpİş, Havaİş, Kristalİş, Demiryolİş İzmir Şb, Belediyeİş, SHP İzmir İl, HYP İzmir İl, İP İzmir İl, Cumhuriyet Kadınları Derneği, Eğitim İş İzmir ve Ege Bölgesi Şb. CUMHURİYET 08 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear