24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 25 NİSAN 2006 SALI 6 HABERLER CHP’li Topuz, 23 Nisan töreninde 21 yaşındaki bir imam hatipliye konuşma yaptırılmasına tepki gösterdi SALI ORHAN BURSALI ‘Çocukları kullandılar’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM’de bu yıl üçüncüsü toplanan ‘‘Çocuk Meclisi’’nin başkanlığına 21 yaşında bir imam hatip lisesi öğrencisinin seçilmesi ve başta ‘‘imam hatip liselilere üniversiteye girişte katsayı eşitliği istemi’’ olmak üzere siyasi mesajlar vermesine tepkiler büyüyor. CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz, TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın Meclis üzerinden siyaset yaptığını belirterek ‘‘Tıpkı, PKK’nin eylem yaptığı yerde çocukları öne sürdüğü gibi’’ dedi. Arınç’ın TBMM’deki 23 Nisan özel oturumunda egemenlik tartışması açıp Türkiye’de ‘‘kurumlar saltanatı’’ olduğunu ileri sürmesine de tepki gösteren Topuz, TBMM Başkanı’nın tarafsızlığını yitirdiğini belirterek istifaya çağırdı. CHP’li Topuz, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Türkiye 3. Çocuk Meclisi’nde verilen mesajlara ve Arınç’ın 23 Nisan özel oturumundaki konuşmasına sert tepki gösterdi. Topuz, ‘‘Bakınız 22 Nisan’da o ‘Çocuk Meclisi’ dolayısıyla çocukları, o genç Arınç Ne Dedi? Böyle bir şey söylenmez belki, ama, siyasal görüşleriyle, iktidar yapılarıyla bir alışverişim olmayacağı için kendimi çok rahat ifade edebilirim: Başından beri hazzetmediğim bir politikacı tipinin temsilcisidir Bülent Arınç! Neden böyle? Çünkü daha Refah Partisi döneminden izlerim kendilerini; günlük olaylar üzerine politikacı kuru ve yaş sıkıfıkılarıyla, kendi değerler sistemimdeki yerini başarıyla koruyor! Şüphesiz, evlilik şartı olarak eşine dayattığı başını türbanlama da, ‘‘dinselliği bütün politikacı’’ tipini pekiştirdi. Arınç’ın 23 Nisan konuşması, aslında yeni şeyler içermiyor. ‘‘Laiklik adına bazı inançlar kısıtlanıyor’’ söylemini biliyoruz. Bunu, lideri Erdoğan daha net olarak, ‘‘Dini bütünlere politika alanını kapatamazsınız’’ biçiminde ifade etmişti! Bu da bir palavradır, sahteciliktir, çünkü ülkemizde politik hayatın kapıları dinsel politikaya tamamen açıktır: Politikada; 1) Din tüccarlığının tam serbestliğini talep ediyorlar.. ki bu aşağı yukarı, gerçekleşmiş durumdadır ülkemizde... Bugün, dini politikaya alet ettiği gerekçesiyle savcıların takibine uğrayan hiçbir politikacı yoktur! Arınç’lar, Erdoğan’lar ve şürekası, tamamen din politikacılarıdır.. O halde şu saptamayı yapabiliriz: Bu ülkede ruhu ve inanışları şeriat temeline dayanan insanlar, dini kullanarak seçimlere katılabilmekte ve iktidara gelebilmektedir.. Bu noktada anayasa ve yasalar fiilen rafa kaldırılmış durumdadırlar! 2) Dinci politikacılar ikinci aşamada, seçimleri kazanıp iktidar koltuklarına oturuyor ve devleti istedikleri gibi çekip çevirmeye başlıyor; bütün şeriatçıları veya şeriata yakın olanları, tarikat müritlerini bütün yönetim kademelerine getiriyor.. Biz fiilen dinciler tarafından yönetiliyoruz! Bu ekip, yasaları da kenarından köşesinden değiştirebiliyor, ülke iktisadiyatını kendi yandaşlarına peşkeş çekme görevini de yerine getiriyor. 3) Üçüncü aşama, devleti bütün kurum ve kuruluşlarıyla yönetme, anayasayı kendilerine göre değiştirme, bu ülkeyi kendi belirledikleri bir ‘‘dinsel laik çerçeve (!?)’’ temeline oturtma, Ordu’yu dinselleştirme ve Cumhurbaşkanlığı felsefesini değiştirme noktalarına gelince, zorlanıyorlar.. Çünkü bu derin temelleri Atatürk attı! 4) Şimdi bu ‘‘özgürlükleri’’ de istiyorlar. Arınç, Erdoğan ve şürekasının yıkmak için üzerinde kazmakürek çalıştıkları temel budur. Temel dayanakları da ‘‘halkın oyu’’ ile gelmiş olma iddialarıdır!.. Demokratik, laik Cumhuriyet; sosyal hukuk devleti, son kalesinde dayanıyor! Ama kaleleri de düşüyor! Mesela devletin ‘‘sosyal’’ kalesi de yerlerde sürünüyor.. AKP, halkı savunmasız, zavallı ve başkalarının inayetlerine bağımlı bırakacak büyük adımları gerçekleştirmektedir.. Yurttaşın, özgür yurttaş giysileri çıkartılmakta, çırıl çıplak, bütün politik ve mafiyöz ideolojik örgütlenmelere teslim edilmektedir! Şimdi sırada Cumhurbaşkanlığı var!.. ??? Arınç diyor ki, laikliği halk oylamasına götürelim! Neden laiklik? Mesela Cumhuriyeti de götürelim! Parlamento olsun mu olmasın mı, diye de soralım! Anayasada laikliğin dokunulmazlığı olmayacaksa, hemen hemen aynı değerdeki, demokrasi, sosyal hukuk devleti gibi tanımların neden dokunulmazlığı olsun?! Örneğin halk, devletin sosyal korumasını istiyor mu istemiyor mu? Bunu neden sormayalım? Mesela aklıma şu geliyor: Siyasilerin dokunulmazlığı kalksın mı kalkmasın mı? Arınç’ın parlak beynine, neden bu gelmez? ??? AKP, bir azınlık hükümetidir! Ulus, Meclis’te tam temsil edilmiyor! Seçmenin verdiği oyların yüzde 45’i Meclis’e giremiyor! Arınç Bey de sesini burada çıkarmıyor, ama egemenlik ulusundur diye palavra atıyor! Egemenlik ulusun ise, o zaman bu egemenliğin Meclis’te temsilini sağlaman esas görevin değil midir? 23 Nisan’da esas konuşman gereken konu bu değil mi? CHP de bu konuda AKP’den pek de farklı olmadığını gösteriyor! Yazık ki yazık! Arınç, ‘‘egemenlik ulusundur’’, ‘‘milletin temsiliyeti’’ bakımından ayıplı bir meclisin başkanlığını yapıyor! Bu ‘‘kanına’’ dokunmuyor! Neden acaba?! ? CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz, TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın Meclis üzerinden siyaset yaptığını belirterek ‘‘Tıpkı, PKK terör örgütünün eylem yaptığı yerde çocukları öne sürdüğü gibi’’ dedi. TBMM Başkanı Arınç ise sorular üzerine imam hatipli öğrenciyle gurur duyduğunu söyledi. leri kullanarak, onların üzerinden siyaset yaptılar. Tıpkı PKK terör örgütünün eylem yaptığı yerde çocukları öne sürdüğü gibi. Çocukların, Meclis’in sırtından siyaset yapmasınlar’’ dedi. Topuz, ‘‘Asıl gizli anayasası olan Arınç’tır, biz bunu açıkça söylüyoruz. AKP’nin gizli anayasası vardır’’ dedi. Topuz, gazetecilerin sorusu üzerine ‘‘Çocuk Meclisi’’ oluşturulmasının güzel bir girişim olduğunu belirterek şu görüşleri dile getirdi: ‘‘Fakat çok büyük bir tesadüf, bütün imam hatip lisesi mezunları aktif görevlere seçildi ve onlar da hükümetin sık sık tekrarladığı birtakım şeyleri önerge haline dönüştürerek, yani gençlerimizi kullanarak da onları bir ‘Çocuk Meclisi’ kararı haline dönüştürmeye çalıştılar. Ben bunu kastederek, gençleri kullanarak siyaset yapmayın dedim. Ne bakanlığın, ne Meclis’in onuruna yakışır...’’ Bir gazetecinin ‘‘PKK benzetmesiyle neyi kastediyorsunuz’’ sorusu üzerine de Topuz, Diyarbakır’da terör örgütünün gençleri ortaya sürdüğünü anımsatarak ‘‘Çocuk Meclisi olayında da benzerinin yapıldığını’’ söyledi. ‘Bülendinejad olmak istiyor’ TBMM Başkanı’nın konuşmasını eleştiren Topuz, Arınç’ın İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad’a özendiğini ve Türkiye’nin ‘‘Bülendinejad’ı olmak istediğini’’ savundu. Topuz ‘‘Meclis Başkanı bugünkü konumunda devam edecek ise, siyasi polemiklerde taraf olmak istiyorsa, o zaman bu makamı derhal boşaltmalıdır’’ diye konuştu. Arınç’ın bazı kurumların ‘‘gizli anayasası’’ olduğunu söylerken isim vermekten kaçındığına dikkat çeken Arınç’tan savunma... Arınç ise gazetecilerin, 21 yaşındaki birinin ‘‘Çocuk Meclisi’nde yer alması’’ ve bir öğrenciden beklenmeyecek siyasi mesajlar vermesinin eleştirildiği yönündeki soruları üzerine ‘‘öğrenci meclisleri’’ projesinin alkışlanması gereken bir proje olduğunu söyledi. ‘‘İmam hatip lisesi öğrencisi bir çocuk nasıl kürsüye çıkar’’ diye eleştirildiğini savunan Arınç, ‘‘Bu çocuğu seçerek biz getirmiyoruz. Kendi ilinden öğrenci meclisi başkanı seçilerek buraya gelen bir insana, ‘Sen han gi okulda okuyorsun bakalım? Filan okulda... ‘Hadi git’ dememizi mi bekliyorsunuz. TBMM bunu söyler mi? Bu iftihar edeceğimiz bir olaydır. Bu öğrenci bizim öğrencimizdir, milletin öğrencisidir’’ diye konuştu. Arınç, başkan seçilen çocuğun yaşının 21 olduğu yönündeki eleştirileri yanıtlarken de şöyle konuştu: ‘‘Ben onun yaşına bakmıyorum. Ben onun öğrenci olup olmadığına bakıyorum. Ne var bunda? Kürsüye çıkmış ‘Biz haklarımızı sonuna kadar alacağız’ demiş. Siz o kürsünün hür olduğunu bilmiyor musunuz? Bilin o zaman. O kürsüde kim konuşuyorsa fikirlerini demokratik ve özgür bir biçimde ifade edecektir. Sizin ona müdahale etme hakkınız yok.’’ DSP de eleştirdi DSP Genel Başkanı Zeki Sezer de yaptığı açıklamada Arınç’ın Meclis’teki konuşmasını eleştirerek ‘‘Arınç’ın kafasında bir ‘rejim sorunu’ olduğu açıkça anlaşılmaktadır’’ dedi. Ç İÇEK’TEN SERT ELEŞTİRİ: K ÖŞK UMUDUNU YİTİRDİ Yargı üzerinden siyaset yapılıyor ? Sezer ve Ok’u hedef alan Çiçek, yargının siyasallaştığı eleştirilerinin “soyut” olduğunu savundu. Çiçek, ‘‘Yargı siyasallaşıyor diyenler acaba bir başka siyasetin parçası mıdır?’’ dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nda (HSYK) kendisinin ve müsteşarının bulunmasını eleştiren Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok’u isim vermeden sert dille eleştirdi. ‘‘Yargı siyasallaşıyor’’ tarzındaki beyanların içinin doldurulması gerektiğini söyleyen Çiçek, ‘‘Siyasi parti lideri gibi her gün açıklamalar yapılırsa, o takdirde, biz istesek de istemesek de, niyetimiz ne kadar olumlu olursa olsun, yargıyı siyasetin içerisine çekmiş oluruz. O zaman, yargı üstünden siyaset yapmak da budur işte. Ya da yargı üzerinden yeni bir muhalefet stili geliştirmek anlamına gelir’’ dedi. Bakanlar Kurulu, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında toplandı. Toplantının ardından açıklamalarda bulunan Hükümet Sözcüsü Çiçek, 20072013 yıllarını kapsayan 9. kalkınma planının gelecek ay başında TBMM’ye gönderileceğini kaydetti. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’ın Türkiye ziyaretlerine değinen Çiçek, ‘‘Hem Irak’ta hem Ortadoğu bölgesinde meydana gelen gelişmeler dikkate alındığında bu iki ziyaret belli ölçüde bağlantılıdır. ABD’nin bölgedeki gündemiyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak uğraştığımız konular aşağı yukarı örtüşmektedir’’ dedi. Arınç, tabana konuşuyor ? Kulislerde Bülent Arınç’ın cumhurbaşkanı olma umudunu yitirdiği için, partinin geleceğinde söz sahibi olmak amacıyla AKP tabanına mesaj verdiği dile getiriliyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın sert çıkışı AKP içinde değerlendiriliyor. Arınç’ın cumhurbaşkanlığı seçimlerine endeksli olarak partinin geleceğinde etkili olmak için tabana dönük mesaj verdiği dile getirilirken Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Arınç’ın Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’yle (MGSB) ilgili değerlendirmelerine destek verdi. Arınç’ın, 23 Nisan nedeniyle TBMM’de gerçekleştirilen özel oturumda, ‘‘türban, laiklik, MGSB’’ ve ‘‘Şemdinli olayları’’ konusunda verdiği mesajlarla ilgili tartışmalar sürüyor. Arınç’ın konuşması, AKP’de de değerlendiriliyor. Kulislerde, Arınç’ın cumhurbaşkanı olma umudunu yitirdiği, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olması durumunda partinin geleceğinde söz sahibi olmak için parti tabanına mesaj verdiği dile getiriliyor. Erdoğan’ın konuşmadan haberdar edilmediği belirtilirken Arınç’ın Erdoğan’ın söylemek isteyip de söyleyemediği görüşleri dile getirdiği, bu nedenle partililerden destek göreceğine dikkat çekiliyor. AKP Grup Başkanvekili Salih Kapusuz, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin soruları üzerine, şu görüşleri dile getirdi: ‘‘Milletin meselelerinin konuşulacağı yegâne yer Meclis’tir. Sayın Arınç da kendi üslubuyla bir konuşma yaptı. Bu konuşmaların içinde katılmadığım noktalar olduğu gibi tartışılmasını istediğim, katıldığım noktalar da vardır.’’ ‘‘Sayın Arınç’ın konuşmasına imza atarım’’ diyemeyeceğini kaydeden Kapusuz, MGSB’nin Bakanlar Kurulu’nda düzenlendiğine dikkat çekti. Kapusuz, CHP’li Ali Topuz’un Arınç’la ilgili olarak ‘‘Bülendinejad olmak istiyor’’ açıklamasının yakışıksız olduğunu söyledi. Sezer ve Ok’u hedef aldı Çiçek, HSYK’nin Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya hakkındaki kararının anımsatılması üzerine kurulda kendisinin ve müsteşarının yer almasını eleştiren Sezer ve Ok’u isim vermeden sert dille eleştirdi. ‘‘Yargı siyasallaşıyor’’ tarzındaki beyanların yargıya zarar veren soyut beyanlar olduğunu savunan Çiçek, şunları kaydetti: ‘‘Bu beyanların altının doldurulması lazım. Doldurulmadığı sürece, konuyu doğru zeminde tartışmıyoruzdur. O zaman benim aklıma şu gelir; yargı siyasallaşıyor diyenler acaba bir başka siyasetin parçası mıdır? Çünkü Türkiye’de siyaseti sadece siyasetçiler yapmıyor. Belki birçok konuda başkalarından arta kalan siyaseti biz yapıyoruz.’’ Bugünkü noktada sistemde bazı değişiklikler yapılabileceğini anlatan Çiçek, ‘‘Sistem bir itham vesilesi olarak konuşulacaksa, istediğini söyleyen, istemediğini de işitir. Bu bir atasözüdür’’ diye konuştu. TBMM’de bu yıl üçüncüsü toplanan ‘‘Çocuk Meclisi’’nin başkanlığına, 21 yaşında bir imam hatip lisesi öğrencisi seçildi. Seçilen öğrenci de kendisini seçenlerin tercihine uygun olarak imam hatiplilere yönelik siyasi mesajlar içeren bir konuşma yaptı. Çiçek’ten destek Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Çiçek de, Bakanlar Kurulu’nun ardından Arınç’ın MGSB ile ilgili çıkışının ve Genelkurmay Başkanı’nın Bakanlar Kurulu’nu adres göstermesinin anımsatılması üzerine, Arınç’a destek verdi. Çiçek, şöyle konuştu:‘‘O bahsedilen metinde neler varsa, hükümet bunları biliyor. Ama, Sayın Meclis Başkanı’nın belirttiği husus, böylesine önemli bir konunun TBMM’de görüşülmesinin doğru olacağı yönünde demokratik bir izah tarzıdır. Bunda da yadırganacak bir husus yok.’’ TÖRENDE SAKIZ ÇİĞNEYEN AKP’Lİ TUTUKLANDI Yurt Haberleri Servisi 23 Nisan kutlamaları sırasında Atatürk Anıtı’na sakız çiğneyerek çelenk bıraktığı için hakkında suç duyurusunda bulunulan AKP Fatsa İlçe Başkanı Veysel Dalcı tutuklandı. Çorlu’daki kutlamalar sırasında öğrencilere kara çarşaf giydirilmesiyle ilgili de soruşturma başlatıldı. Fatsa ilçesi Garnizon Komutanı Binbaşı Kalender Karadağ, dün Dalcı hakkında partisinin çelengini anıta koyduğu sırada sakız çiğnediği iddiasıyla ilçe cumhuriyet başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. İfade vermek için adliyeye gelen Dalcı, ‘‘Atatürk’ün manevi şahsiyetine hakaret’’ ettiği gerekçesiyle tutuklandı. AKP İlçe Başkan Yardımcısı Hicabi Buladı, ‘‘Üst mahkemeye başvuracağız’’ dedi. Dalcı, yaptığı açıklamada, sarmısaklı yemek yediğini ve tören sırasında ağzının kokmaması için sakız çiğnediğini söylemişti Kara çarşafa soruşturma Çorlu’da 23 Nisan kutlamalarında küçük öğrencilere çarşaf giydirilmesi üzerine Tekirdağ Valisi Aydın Nezih Doğan müfettiş görevlendirildiğini açıkladı. CHP milletvekili Enis Tütüncü de konuyu Meclis’e taşıyacağını söyledi. obursali?cumhuriyet.com.tr. 1 ASKER ŞEHİT OLDU PKK’nin kışkırttığı izinsiz gösterilere katıldıkları gerekçesiyle haklarında 24 yıla kadar hapis istendi Diyarbakır’da 80 çocuğa dava DTP kurucusu, ‘Kürtler yüzünü çevirirse kimse bir şey yapamaz’ dedi Şırnak’ta PKK operasyonu DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Güneydoğu’da PKK’ye karşı başlatılan operasyonlar kapsamında teröristlerin Kuzey Irak’tan Türkiye’ye geçişine, Türkiye topraklarındaki teröristlerin de geri kaçmalarına engel olmak için sınırdaki bütün geçiş noktaları kapatıldı. Şırnak’ta BestlerDereler bölgesinde sürdürülen operasyonlarda 1 asker şehit olurken 3 PKK’li öldürüldü. PKK’ye yönelik Güneydoğu sınırında hareketlilik artıyor. Çok sayıda asker bölgeye sevk edilirken çatışmalar da yoğunlaşıyor. Şırnak’ta da önceki gün BestlerDereler kırsalında yürütülen operasyon sırasında güvenlik güçleriyle PKK’liler arasında sıcak temas sağlandı. Sadak: Operasyonlar dursun MARDİN (Cumhuriyet) Eski DEP milletvekili ve DTP kurucularından Selim Sadak, ‘‘Sayın Genelkurmay Başkanı’na sesleniyorum. Operasyonları durdurun. Çünkü Kürtler yüzlerini başka tarafa döneceklerdir’’ dedi. Partisinin Nusaybin ilçe örgütü açılışına katılan Sadak, ‘‘1992’de de sınıra yüz binlerce asker yığdılar, yurtiçinde operasyonlar düzenlediler. Ama yine çare bulmadılar’’ dedi. Sadak, ‘‘Çare çapulcu, hırsız, rantçı ve Şemdinli faillerinin üstüne gitmektir. Bu halkın üstüne gitmek değil’’ diye konuştu. Meclis’teki bütün partilerin tek vücut olarak kendi partilerine saldırdığını ileri süren Sadak, Başbakan Tayyip Erdoğan’a seslenerek ‘‘Diyarbakır’da ‘Kürt sorunu benim sorunumdur’ diyorsun, diğer yandan Şemdinli’ye gittiğin zaman da ‘Şemdinli halkının tanıklığını kabul etmiyorum’ diyorsun. Peki o zaman Afrika’dan, Rize’den ya da Kasımpaşa’dan mı tanık getirsinler? Kürtlerin demokratik talepleri yerine getirilmelidir’’ dedi. TSK’nin terör operasyonlarını durdurmasını isteyen Sadak, ‘‘Cudi’de, Gabar’da ne asker kanı ne de Kürt gençlerinin kanı aksın. Hepsi bu ülkenin çocuklarıdır. Sayın Genelkurmay Başkanı’na sesleniyorum. Operasyonları durdurun. Çünkü Kürtler yüzlerini başka tarafa çevirecektir. Korkarım o zaman kimsenin yapacağı bir şey olmaz. Ben dahil’’ dedi. DİYARBAKIR (AA) Diyarbakır’da toplantı ve gösteri yürüyüşlerine mu12 kişinin ölümüyle sonuçlanan izin halefet etmek’’ suçlarından, 9.5 yıldan siz gösterilere katılan 80 çocuk hak 24 yıla kadar hapis cezası istendiğini kında 24 yıla kadar hapis istemiyle da kaydeden Yavuz, yargılamanın Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde önümüzva açıldı. Diyarbakır Barosu CMK Uygulama deki günlerde başlayacağını bildirdi. Yavuz, ayrıca bir süMerkezi Koordinatörü avukat Barış Yavuz, Di ? İddianamede, çocuklar re önce 36 çocuk ile ilgili hazırlanan iddiyarbakır’da 2831 Mart ‘‘Silahlı örgüte üye anameyi ise Çocuk tarihleri arasındaki izinolmak, kamuya ait Ağır Ceza Mahkemesiz gösterilere karıştıkbinalara zarar vermek, si’nin reddetmesi üzeları iddiasıyla gözaltına kamu görevlisini rine Cumhuriyet Savalındıktan sonra tutukengellemek ve gösteri cılığı’nın itirazı üzelanan 80 çocuk hakkındaki iddianamenin ta yürüyüşlerine muhalefet rine dosyanın Ankara etmek’’le suçlanıyor. Çocuk Ağır Ceza mamlandığını söyledi. Mahkemesi’ne gönCumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, ço derildiğini ve iddianamenin usulüne cuklar hakkında ‘‘Silahlı örgüte üye ol uygun olup olmadığına, davanın açımak, kamuya ait bina, yer, tesis ve di lıp açılmayacağına Ankara Çocuk Ağır ğer eşyaya zarar vermek, kamu görev Ceza Mahkemesi’nin karar vereceğilisinin görevini yapmasına engel olmak, ni kaydetti. 3 terörist öldürüldü PKK’liler güvenlik güçlerinin dur ihtarına ateşle karşılık verdi. Çatışmada Mardin’in Nusaybin ilçesi nüfusuna kayıtlı Piyade Er Seyithan Yelboğa şehit oldu. Çatışmada 3 PKK’li de öldürüldü. Şırnak Valiliği’nden yapılan açıklamada bölgede yapılan aramada 3 Kaleşnikof piyade tüfeğinin de ele geçirildiği belirtilerek ‘‘Halkın güvenliğinin sağlanmasına yönelik operasyonlara devam edilmektedir’’ denildi. CUMHURİYET 06 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear