14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 25 NİSAN 2006 SALI 18 SPOR spor?cumhuriyet.com.tr Galatasaray Başkan Yardımcısı Adnan Polat, Fenerbahçe derbisinde yaşananları değerlendirdi ‘Galip gelseydik öldürürlerdi’ NEVZAT DİNDAR Galatasaray Başkan Yardımcısı Adnan Polat, olaylı Fenerbahçe derbisinde yaşananlarla ilgili sert açıklamalarda bulunurken, ‘‘Herhalde galip gelseydik bizi öldürürlerdi’’ dedi. Mecidiköy’deki Sportif AŞ binasında medyanın karşısına çıkan Adnan Polat, Fenerbahçe Kulübü’ne yönelik ağır eleştirilerde bulunurken, Aziz Yıldırım’ı suçladı. Polat, ‘‘Böyle büyük bir kulübün maalesef başındaki yönetimin yaptığı uygulamaların Türk futboluna yakışmadığını söylemek istiyorum. İmam cemaat ilişkisi. İmam çıkar, ‘Ben küfüre karışmam’ derse cemaat neler yapar. Taraftarımıza verilen yer çağdışıydı. Sanki kafese koyup her türlü hakareti yapma hakkını kendilerinde görüyorlardı. Stada münferit olarak gelen taraftarlarımız dövülmüştür. Gelecek sezon toplu şekilde götüreceğiz. Oraya gidişimiz, stada girişimiz, içerde yaşadıklarımız tam bir facia. İstanbul’un diğer tarafına sanki bir spor Hasan Şaş kavgası Fenerbahçe ile Galatasaray arasında oynanan zorlu derbi sonrasında Sarı Kırmızılı oyuncu Hasan Şaş’ın Şükrü Saracoğlu Stadı özel güvenlik memuru tarafından tartaklanması üzerine iki kulüp arasında yaşanan gerginlik devam ediyor. Fenerbahçe Kulübü’nün dün resmi internet sitesinde yayımlanan metinde konuyla ilgili olarak ilginç ifadeler yer aldı. Güvenlik görevlisi Nüfel Bülbül’ün Kadıköy İskele Polis Amirliği’ne verdiği ifade metni sitede yer aldı. Bülbül, polise verdiği ve sitede yer alan ifadesi şöyle: “Tünel girişinin hemen önünde arbede oluştu. Ayırmak için gittiğimde Hasan Şaş ile karşılaştım. O esnada yanlışlıkla ayağına bastım. Hasan Şaş beni itekleyerek giriş tünelinin duvarına yapıştırdı. ‘ananı avradını s...... ’ dedi. Ben de tokat attım. Daha sonra polisler gelip ayırdılar. Bahse konu olayla ilgili olarak söyleyeceklerim bundan ibarettir. G.Saray Başkan Yardımcısı Adnan Polat ise basın toplantısında Hasan Şaş’a yapılan saldırıyla ilgili olarak ‘‘Hasan Şaş’a yapılan saldırıyı biliyoruz. Buna şaşırmıyoruz. Amigolara akreditasyon yaptırılırsa olacağı budur. İşte bu Fenerbahçe’ye yakışmıyor. Hasan’a yapılan saldırıyı Vali (Muammer Güler) gördü’’ dedi. müsabakasına değil, Vietnam Savaşı’na gider gibi gittik. Fenerbahçe Yönetimi’nin ilgisizliğini, alakasızlığını ve saygısızlığını kabul edebiliriz. Ancak ilkel davranmalarına anlam veremiyorum’’ şeklinde konuştu. Maç içerisinde stat hoparlöründen organize bir şekilde küfürler edildiğini dile getiren Polat, ‘‘Futbolcularımızın ayağına top geldiğinde bütün stat ıslıkladı. Buna katkı olarak stat mikrofonundan da elektronik sesle katkı yapıldı. Bu futbol değil. Rüzgâr ekenler sonunda fırtına biçeceklerdir’’ diye devam etti. Maçlarda stada sokulan tüm pankartlardan kulüp yönetimlerini ha Derbi maçı sonrasında Hasan Şaş ile Fenerbahçe Kulübü’nün güvenlik görevlisi arasında geçen kavga karakola taşınmıştı. berdar olduğunu ifade eden Polat, Fenerbahçe tribünlerinde açılan ve ağır bir küfürün yer aldığı pankartı anımsatarak, ‘‘Tamamen organize bir olay. Türkiye’deki savcı ları göreve çağırıp bu konuda suç duyurusunda bulunuyorum. Bunları stat gözlemcileri ve yetkililer görmüşlerdir. Fenerbahçe Kulübü de muhakkak ceza alacaktır. Bu konuda Futbol Federasyonu’na müracaatımız olacak’’ sözleriyle tepkisini dile getirdi. Polat, ‘‘Maç sonrası ortaya koydukları sevinme şekli ilginç. Sahaya hindi getirdiler. Tuncay daha önce yaptığı tezahüratı tekrarladı. Demek ki kendilerini Türk futbolunun üstünde görüyorlar’’ diyerek eleştirilerini sürdürdü. Polat, “Galatasaray yenildiği halde bu kadar saldırıya uğradı. Ya kazansaydı ne olurdu” şeklindeki bir soruya da ‘‘Galip gelseydik herhalde öldürülürdük’’ yanıtını verdi. Adnan Polat, Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ı da medyayı etki altına almakla suçladı. Tüm yaşananlara karşın yeni sezon için tekrar Fenerbahçe Yönetim Kurulu, teknik heyeti ve futbolcularını yemeğe davet edeceklerini kaydeden Polat, Aziz Yıldırım’dan derbi maçtaki yaşananlardan ötürü özür beklediğini anlattı. Teknik direktör Eric Gerets ve futbolculara destek veren Polat, ‘‘Güya sezon sonu hocamızı gönderiyormuşuz. Bu kesinlikle doğru değil’’ dedi. F.BAHÇE’DEN JET YANIT ‘Kınıyoruz’ Spor Servisi Fenerbahçe Kulübü, Galatasaray Kulübü Başkan Yardımcısı Adnan Polat’ın, basın toplantısı düzenleyerek yaptığı açıklamaları kınadı. Kulübün resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, “Tarihi bir maçta, herkes tarafından hezimet kabul edilen bir skorla sahadan ayrılan Galatasaray Kulübü’nün başkan yardımcısı, futbolcularımızın alınteriyle elde ettiği galibiyet karşısında, kendi taraftarlarına sorumlu bir yönetici olarak nerede yanlış yaptığının hesabını vermeli, özür dilemeli, galibiyeti hakeden kulübümüzün bu başarısına saygı göstermelidir’’ denildi. Açıklamada, Adnan Polat’ın, yetki, görev ve haddini aşan bir biçimde kulüp tüzel kişiliğine, başkan ve yönetimine yönelik sarfettiği sözlerin yakışıksız olduğu, bu sözlerden ve haksız isnatlardan doğan her türlü hukuki talep ve dava hakkının kullanılacağı vurgulandı Açıklamada, ayrıca Galatasaraylı yöneticilerin, FB Şükrü Saracoğlu Stadı’nda son derece konuksever bir biçimde karşılandıkları ve kendilerine UEFA kriterlerine uygun konfor ve ikramın sunulduğu dile getirildi. Trabzonspor ile yapacağı maç ligin rengini belli edecek Top Fenerbahçe’de Spor Servisi Turkcell Süper Ligi’nde bitime 3 hafta kala şampiyonluk mücadelesi yine ilginç bir hal aldı. V .Manisaspor’a yenilerek önemli bir avantajı yitiren F.Bahçe’nin G.Saray’ı 40 yenmesiyle ibreler yeniden değişti.Yeniden liderlik koltuğuna oturan Sarı Lacivertliler şu anda direksiyonu ele geçirmiş durumda. Galatasaray’ın ise maçlarını kazanarak rakibinin puan veya puanlar kaymetmesini beklemekten başka yapacak bir şeyi yok gibi duruyor. Otoritelerin de vurguladığı gibi Fenerbahçe’nin hafta sonu Trabzonspor’la yapacağı mücadele ligin rengini büyük ölçüde belli edecek. N E D E D İ L E R ? ‘Ağlatan mektup’ bilmecesi Spor Servisi Fenerbahçe Galatasaray derbisinde gündeme oturan mektubun lösemi hastası bir çocuk tarafından yazılmadığı iddiaları ortaya atıldı. Mektubu yazdığı söylenen taraftarın annesi Deniz Temizel, çocuğunun lösemi hastası olmadığını, Fenerbahçe Kulübü’nün bu olayla kendi reklamını yaptığını belirtip menajer Volkan Ballı’yı suçladı. Anne Temizel, mektubun özel olduğunu ve bunu medyaya açıklayan Ballı’nın yanlış yaptığını dile getirdi. Kemoterapi tedavisi gören oğluna henüz lösemi teşhisi konulmadığını kaydeden Deniz Temizel, eşi Murat Temizel ve oğlu Burak Temizel’in şehir dışında olduğunu söyledi. DÜZELTME Dünkü sayfamızda yayımlanan “35 pasta gol” başlıklı yazıda “Anelka’nın 3. golü” ifadesini “Anelka’nın 4. golü” olarak düzeltir, özür dileriz. Fenerbahçe’nin önünde zorlu Trabzonspor maçı var. ONUR BELGE (TSYD BAŞKANI): Fenerbahçe’nin kaderi şu anda kendi ellerinde. Ancak, Galatasaray, Beşiktaş ile karşılaşmadan önce Fenerbahçe Trabzon’la deplasmanda oynayacak. Her şeyden önce Fenerbahçe’nin Trabzon’dan hasarsız çıkacağını düşünmek biraz zor. Ama bir hafta sonra bakalım Galatasaray Beşiktaş’tan hasarsız çıkabilecek mi? TURGAY ŞEREN (PFD BAŞKANI): İki ekibin de durumu zor. Fenerbahçe’nin çok önemli bir Trabzon maçı var. Son maçlara kalır gibi duruyor. ZİYA ŞENGÜL (SPOR YAZARI): Ne yazık ki futbolun dışındaki konuşmalar daha çoğaldı. Futbol sonrasındaki tepkileri konuşuyoruz. Fenerbahçe şampiyon olabilmek için Trabzon maçını kazanmak zorunda, yoksa şampiyonluk gider. Galatasaray’ın kaybedeceği puanlar da G.Saray’ın eksileri olur. CÜNEYT TANMAN (SPOR YAZARI): Yarış yeniden başladı. Trabzon maçı bir ölçüde sonucu belirleyebilir. Bordo Mavililer Fenerbahçe’yi yener veya berabere kalırsa Galatasaray kalan maçlarını alır ve ipi göğüsler diye düşünüyorum. OSMAN ŞENHER (SPOR YAZARI): F.Bahçe derbideki futbolu sürdürürse hem şampiyon olur hem de Türkiye Kupası’nı kazanır. Ama Nobre’nin ve Luciano’nun Trabzon maçındaki yoklukları başlarına iş açabilir. İki takımın da kalan maçlarında puan kaybedeceklerini düşünüyorum. Ancak şu an Fenerbahçe şampiyonluğa en yakın takım. MEHMET ÖZDİLEK (ANTRENÖR): Derbide F.Bahçe müthiş oynadı. Ancak Sarı Lacivertliler’in Trabzon maçı düğümü çözecek. Eğer oradan kayıpsız dönerlerse şampiyonluğu göğüslerler. Alex GÖRÜŞ HALİT DERİNGÖR Son 3 haftaya puan cetvelinin ilk sırasında giren takım şampiyon oluyor NEYMİŞ ABDÜLKADİR YÜCELMAN Derbinin Düşündürdükleri Her zaman FenerbahçeGalatasaray kutsal rekabetinin bir kan davasına dönüştüğünü yazar dururum. Aynı düşüncemi geçen günlerde Cumhuriyet gazetesinin tertiplediği ‘‘fairplay’’ toplantısında da yineledim. Yanımda oturan değerli sütun arkadaşım Galatasaraylı Hasol, bu düşünceme karşı çıktı. Doğru. ‘‘Kan davası’’nı onun da benim de aklım almıyor ama böyle de bir gerçek var. ‘‘Kan davası ilkel toplumlarda olur’’ dedi. Doğrudur, klanlarda ve aşiretlerde görülür, bunu ben de biliyorum. Ama bir başka şey de biliyorum. Ülke sathının üçte birinde kan davası yaşanıyor. Her zaman değişik dramatik olaylar izliyoruz. Bir türlü de önüne geçilemiyor. Sık sık statlarda görüyoruz; ‘‘We are killed’’, ‘‘Sizi öldüreceğiz’’, ‘‘Buradan çıkış yok’’ gibi dövizler asılıyor. Avrupa kupalarında her iki kesim de birbirinin yenilgisini istiyorlar. Semtleri paylaşmışlar, oraya kimseyi sokmak istemiyorlar. İki kulüp sosyal lokallerini sanki utanç duvarı ile örmüşler. Birbirlerinin inşaatını şikâyet ediyorlar. Maç sonrası hepimizin bildiği gibi yaralanmalar hatta kurşunlanmalar oluyor. Kıskançlık protoplazmamıza kadar girmiş. Bu kin doğuruyor. İleri derecede kin de kan davasını getirmez mi? Yani FenerbahçeGalatasaray arasındaki bu gelişmeleri sporun doğası olarak kabul edebilir miyiz ve bundan gurur duyabilir miyiz? Benim kan davasından kastım, bir benzetmedir. Ama yine de doğruya yakın bir doğrudur. Maç öncesinde bir Galatasaraylı taraftar Fenerbahçeliyi kurşunladı. Bir Galatasaray maçı daha geldi ve geçti. Galatasaray 40 yenildi. Maç öncesi alınan önlemler, yapılan tartışmalar spor mantığı ile bağdaşır mı? Kışkırtmalar ve provokasyonlar olabildiğince çoktu. Sahada oynanan futbola diyeceğimiz yok. İki takımın futbolcularını kutlamak gerekir. Çok çaba gösterdiler. Ama bu defa bir sürpriz olmadı. Daha iyi oynayan kazandı. Bu defa top adaletli davrandı. Maç hakkında her şey söylenir ve yazılabilir. Herkesin görüşü ve mantığı ayrı ayrıdır. Buna saygı göstermek gerekir ama bir şey var ki yazmakla ve söylemekle ifade edilemez. Aziz Yıldırım’ın ve Özhan Canaydın’ın maç sırasındaki mimikleri... Birinin sevinci, diğerinin hüznü ve yıkılışı... Ressamlar bile bu görüntüyü tuvale yansıtmakta sıkıntı çekerler. Bu maç; tam benzemese bile bana eski bir maçı anımsattı: Yıl 1950. Galatasaray ile aynı puandaydık. Şampiyonluk averaja kalmıştı. İzmir’de Altay ile oynayacağımız maç şampiyonu belirleyecekti. Ancak 40 yenersek şampiyon olabilecektik. Aksi takdirde Galatasaray şampiyonluğu kazanacaktı. Altay maçının 90. dakikasında 30 ilerideydik. Radyo bu anonsu yapınca İstanbul’daki tüm Galatasaraylı taraftarlar kadeh kaldırmış ve bir anlamda şampiyonluğu kutlamaya başlamışlar... Top bu.. belli olmuyor. 90. dakikadan birkaç saniye sonra dördüncü golü attık ve şampiyon olduk. Galatasaray, cumartesi günkü maçta da şampiyonluğa konsantre olmuştu. Aynı yıllar önce Altay maçı esnasında olduğu gibi. Galatasaray nedense hep, şampiyonluk havasına erken giriyor. Bu durum da onların moralinin daha fazla bozulmasına neden oluyor. Şimdi artık, Fenerbahçe’nin beraberliğini veya yenilgisini bekleyecek. Özetle; biriki hafta daha bu iki takım arasındaki soğuk savaşı izleyeceğiz. EPosta: hderingor?hotmail.com Faks: (212) 3437274 İstatistikler yüzde 90 lider diyor Spor Servisi Süper Lig’de şampiyonluk yarışı tüm hızıyla sürerken, son 10 sezonun istatistiklerine bakıldığında 31. haftayı lider tamamlayan takımın yüzde 90 ipi göğüslediği gözleniyor. Bu genel istatistik sadece 1995 96’da 31. haftaya F. Bahçe’nin 1 puan önünde giren Trabzonspor’un şampiyonluğu Sarı Lacivertli takıma kaptırmasıyla bozuldu. Erken Değil mi? Buna dereyi görmeden paçayı sıvamak derler. Nedir o şenlikler, havai fişekler, caddelerde sabaha dek gösteriler? Aslında bunca sevincin nedeni geçen hafta verilen liderliğin yeniden elde edilmesi değil, ezeli rekabette bir adım daha öne geçilmesi. F. Bahçe’nin yine kazandığı ezeli rekabet maçından sonra Florya’da ağlayan bir taraftarın sözleri G. Saray yandaşlarının çoğunun dileğiydi: ‘‘Biz şampiyonluk değil, şu F. Bahçe’yi yenelim yeter.’’ Süper Lig’de daha üç hafta var, üç hafta da 3 final maçı demektir. F. Bahçe kurmay başkanı Daum, G. Saray’a karşı sahaya yanlış bir 11 çıkarırken belki G. Saray kurmay başkanının da sahaya yanlış bir 11 çıkaracağını ummuyordu. Daum rizikoyu seviyor, yine kumar oynadı. Son haftalarda büyük hatalar yapan Servet ile Rüştü’yü yine takıma aldı. Haftalardır oynamayan Selçuk’a forma verdi. Sahaya 3 ne yapacakları belli olmayan futbolcusunu sürerken 20 milyon dolarlık Anelka’yı kulübede oturttu. Nobre sakatlanmasaydı belki Anelka bu maçta oynamayacaktı. Peki, bu yanlışları Daum bilerek mi yaptı? Sihirbaz mı bu Alman? Sihirbaz ise Manisa’ya giderken tavşan çıkardığı şapkasını İstanbul’da mı unutmuştu yoksa? F. Bahçe’yi ligin bitmesine 4 hafta kala böyle bir rizikoya sokmaya kimse cesaret edemezdi. Ama kazandığı için Daum’un kumarı alkışlandı. Ancak Daum’un söylediği bir şey var: ‘‘Takımı taktik kazandırmaz, futbolcular kazandırır.’’ Doğrudur, önemli olan da futbolcuları oynatabilmektir. 40 Daum’un başarısı mı? Can ne güzel söylemiş; ‘‘F. Bahçe Daum’a rağmen’’. F. Bahçe’nin galibiyetindeki sır da bu işte. Bu hafta Trabzon seferine çıkıyor F. Bahçe. Daum yine kumar oynarsa Trabzon öyle pek şakadan hoşlanan bir takım değil. Üstelik Trabzon stadı her zaman F. Bahçe için sorun olmuştur. Otto Bariç’i birileri Daum’a anlatmalı. G. Saray Teknik Direktörü Gerets de sahaya yanlış 11 sürdü. İki stoper olarak iki genç oyuncusu Uğur ile Ferhat’a çok güveniyor olması belki iyi bir düşünceydi, ama Anelka, Alex, Appiah, Nobre gibi kurtlara karşı hem de 50 bin kişi önünde oynatmak bu gençlerin kaldıramayacağı büyük bir yüktü. Ezilmeleri kaçınılmazdı. Bütün bunlara rağmen ilk 10 dakikada G. Saray, biri Necati, diğeri Ayhan’la 20 öne geçebilirdi. Savunmadaki eziklik ve golcülerin beceriksizliği G. Saray için kötü bir gün olarak tarihe geçti. Ancak Gerets’in ‘‘Aynı takımı yine çıkarırdım’’ demesi onun takıntısını ortaya koyuyor ki, futbolda bu yanlıştır ve daha başka hatalara götürür. Her şey bitmiş değil, bu haftayı beklemek gerek. UEFA kupasına katılma mücadelesi ve düşme korkusu ligde yeni sürprizlere gebe. Geride bıraktığımız hafta, ligin düşme hattındaki takımlarının hepsi, haftayı galibiyetle kapadılar. Ne şampiyon belli ne de düşenler. Kimse ‘‘Yerim sağlam’’ demesin. F. Bahçe Başkanı Aziz Bey gerçekten işini biliyor, F. Bahçe’yi ekonomide zirve yaptı. 40’lık maçtan hemen sonra gece sabaha kadar atölyeleri çalıştırıp 40 markalı tişört bastırmış, kapış kapış gidiyormuş. İşadamı dediğin böyle olur. EPosta: ayucelman?yahoo.com Faks: (212) 3437264 S on 10 sezonun istatistiklerine bakıldığında 31. haftayı lider tamamlayan takımın yüzde 90 ipi göğüslediği gözleniyor. Bu genel istatistik sadece 1995 96’da Trabzonspor’un şampiyonluğu F.Bahçe’ye kaptırmasıyla bozuldu. olan G.Saray bu süreçte 31. haftalara lider girmeyi başarmıştı. 20002001 sezonunda ise şu an olduğu gibi lider F. Bahçe’yle 199697’den itibaren 1999 2000 sezonuyla 4 yıl üst üste şampiyon G.Saray’ın puanları 31. hafta itibarıyla eşitti. Averajla ilk sırayı kapan Sarı Lacivertliler lig sonunda zafere ulaşmıştı. 20012002’de G.Saray, 20022003’de ise Beşiktaş 31. hafta geleneğini sürdürdü. 2003 2004 ve 2004 2005 sezonunun şampiyonu F.Bahçe ise 31. haftada rakiplerinin önünde yer alarak şampiyonluk sevinci yaşamıştı. Başkanlığa seçildi, ‘Türkiye’nin en iyi hakemi benim’ dedi P F D K Dereli’den gönderme! Spor Servisi Türkiye Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği’nin (TFFHGD) 9. Olağan Genel Kurulu kapsamında yapılan seçimde, kullanılan 360 oyun 301’ini alan Selçuk Dereli başkanlığa seçildi, diğer aday Osman Avcı 55’te kalırken, 4 oy da geçersiz sayıldı. Selçuk Dereli, şu anda Türkiye’nin bir numaralı hakemi olduğu için dernek başkanlığına adaylığını koyduğunu söyledi. Yurtdışında yönettiği önemli bir maçın basında yer almamasının kendisini hem üzdüğünü ve hem de kamçıladığını ifade eden Dereli, ‘‘Aday olurken yaşımın çok genç olduğunu söylediler. 36 yaşındayım. 18 yıldır profesyonel hakemlik yapıyorum. Bu yükün altından ekibimle beraber kalkacağım’’ dedi. Selçuk Dereli başkanlığındaki yönetim kurulu şu isimlerden oluştu: ‘‘Bülent Demirlek, İsmet Arzuman, Cüneyt Çakır, Lale Orta, Çetin Sarıgül, Bülent Yıldırım, Dursun Cumali Sucu, Mevlüt Yerli, Metin Karaarslan, Yıldıray Arslan, Y. Murat Söylemez, Rıza Özahioğlu, Hüseyin Kalafatoğlu ve Kadir Özdemir.’’ Öte yandan FenerbahçeGalatasaray derbisini yöneten Cüneyt Çakır’ın bu sezonki en yüksek not olan 8.8 Dereli 360 oyun 301’ini alarak başkan seçildi. aldığı kaydedildi. 4 büyüklere ceza yolda Spor Servisi Türk futbolunun kilometre taşları olan F.Bahçe, G.Saray, Beşiktaş ve Trabzonspor bu hafta maçlarda yaşanan olaylar nedeniyle Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’na (PFDK) sevkedildi. F.Bahçe’ye, G.Saray maçı öncesinde ve sonrasında çıkan olaylar ve çirkin tezahürat nedeniyle; G.Saray Kulübü’ne aynı maçta tribündeki koltukların sökülmesi nedeniyle; Beşiktaş Kulübü’ne Sıvas maçındaki kötü tezahürat ve soyunma odalarındaki olaylar nedeniyle; Trabzonspor Kulübü’ne ise Ç.Rize maçındaki olaylar nedeniyle PFDK’de dosya açıldı. CUMHURİYET 18 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear