24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
15 NİSAN 2006 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Merkez Bankası başkanlığı sürecinde yaşanan krizi yasal prosedüre bağlayan Şener: 13 İŞÇİNİNEVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Aşkı ben mi yarattım? Kura müdahale: Sistem ve Merkez’in ilan ettiği politikalar çerçevesinde kuru yerinden oynatmaya yönelik bir operasyon yok. Dolayısıyla YTL’ye müdahale söz konusu değil. Enflasyon: İlk aylarda sanki biraz aşağı inmekte direnç gösteriyor gibi ama şu anki süreçte hedefe aykırı, hedefi bozucu herhangi bir görüntü yok. Büyüme ve enflasyonu aşağı çekme hedeflerini sürdürüyoruz. Bankacılık: Sektöre yoğun bir yabancı ilgisi var. Finansbank’la birlikte Türk bankacılık sektöründeki yabancı payı, borsadakiler hariç, yüzde 14’ü aştı. yabancıların borsadaki payı ile birlikte bu oran yüzde 28 civarında. Cari açık: 2005’te 44 milyar dolar, bu yılın ocakşubat aylarında da 13.2 milyar dolarlık sermaye girişi oldu. Bunların çoğu doğrudan yatırım ve uzun vadeli yatırım olarak gerçekleşti. Paranın soğuk para olduğuna inanıyorum. Erken seçim: Benim edindiğim izlenime göre 2006’da genel seçim görünmüyor. Cumhurbaşkanlığı seçimini de ekonomi ve makro dengeler açısından bir risk faktörü olarak görmemek gerekli diye düşünüyorum. Şener, ‘‘Benim de isteğim, kararnamesi onaylanmış ve yerine oturmuş bir başkanın geçmesi’’ dedi. Bakan Şener, Merkez Bankası başkanlığı için adı geçen Adnan Büyükdeniz’in ‘‘Faiz Haram’’ anlayışında olduğu ve böyle bir kişinin atanmasının sistemle inatlaşma olup olmayacağı yönündeki bir soruyu ise Büyükdeniz hakkında herhangi bir yorum yapmasının yerinde olmayacağı gerekçesiyle yanıtsız bıraktı. Ekonomi Servisi Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, Merkez Bankası Başkanlığı’na atama sürecine ilişkin olarak yaşanan ve uluslararası ekonomi çevreleri tarafından bile ‘‘kriz’’ olarak nitelendirilen sürecin yasal prosedürden kaynaklandığını vurgulayarak, tıkanıklığa ilişkin, ‘‘Aşkı ben mi yarattım’’ yorumunu yaptı. Ekonomi Muhabirleri Derneği’nin (EMD) sohbet toplantısına katılan Şener, hükümetin bir atama kararnamesi gönderdiğini, bunun kabul görmediğini anımsatarak gönderilen yeni atama kararnamesinin sonucunun beklendiğini söyledi. Şener, MB Başkanlığı’nın Erdem Başçı tarafından vekâleten sürdürülüp sürdürülmeyeceğine ilişkin bir soruyu ise ‘‘Geçmişte de çok sayıda MB başkanı vekâletle kalmış. 5 Başkan 5 aydan uzun süre vekâletle yönetmiş... Doğrusu, vekâlet döneminin terk edilmesidir. Ama bir süreç var ve bu süreç tamamlanmamıştır’’ diye cevapladı. Merkez Bankası başkanlığına yapılacak atama konusunda da Erdem Başçı’nın en çok yıpratılan isim olduğuna işaret eden Şener, eski başkanın devam etmesi yönünde bir takım fikirler geldiğini, ancak yeni isimler önerilmediğini kaydetti. ‘‘Yeni başkan Prof. Dr. Yusuf Tuna mı olacak’’ sorusuna yanıt vermekten kaçınan Bakan Birileri Bizi İşletiyor Dün sabahki televizyon ekonomi haberleri yayınlarından birinde, uzman bir yabancı, sempati gösterisi olarak Türkçe birkaç sözün ardından, ABD’de olmayan bir genel sağlık sigortası sistemine kavuştuğumuzu müjdeledi(!). Yeşil Kart’ı olmayan herkesin sigorta kapsamına alındığını, ABD’de genel sağlık sigortasından yararlanamayan on binler bulunduğu düşünülürse Türkiye’nin çok büyük bir başarıya imza attığını söyledi. Birileri bizi fena halde işletiyor. Benim bildiğim IMF, program görüşmelerinin başından beri, onların ‘‘Kara delik’’ dedikleri bütçe açığının kapanması için bu yasanın çıkarılmasına dayatıyor. Bütün dünyada sosyal güvenlik, sağlık harcamalarına bütçelerden katkı yapıldığı atlanıyor. Bizim doğrudan bütçeden katkıyı sağlayacak yasal düzenlememiz olmadığından, ortaya büyük bir açık çıktığı gerçeği yok sayılıyor. Batı’nın sosyal güvenlik sistemlerindeki ödeme sıkışıklıklarından çok farklı olarak, bizde kayıtlı çalışan kadar büyük bir kitlenin kayıtsız çalıştırılması, işsiz sayısının çok büyük olması da görmezlikten geliniyor. Türkiye’nin sosyal güvenlik sorunlarına özgü reçete, çözüm arayışının olmamasını bir yana bırakarak, IMF dayatmasından yola çıkarak olup bitene bir bakalım: Yani şimdi bu yasa ile sosyal güvenlik harcamalarının aşağı çekilmesi, bütçedeki kara deliğin küçültülmesi amaçlanmıyor mu? Ortada bir büyük yalan yok mu? SSK, BağKur, Emekli Sandığı birleşecek, üçünün de üyesi olamamış, açıktaki milyonlarla insan daha, herkes genel sağlık sigortasına eklenip haklardan yaralanacaklar, ama sigorta harcamaları, yükü, açığı katlanarak artacağına düşecek. Bu iş nasıl olacak? Erdoğan hükümetinin IMF dayatması yolunda, kurbağanın zıplamaması için kaynatılacağı suya alıştırılması örneğindeki gibi, önce işçinin SSK hastanelerine el konuldu. Sağlık hizmetleri hastaneler ve diğerlerinde kademeli, ilaçta tümü ile özel sektöre devredildi. Sağlık harcamaları aylar içinde bile onlara göre kara deliği hızla açan biçimde katlanarak büyüdü. Sesleri çıkmıyor, rakamları kamuoyunun dikkatinden uzak tutmayı yeğliyorlar. Nasılsa bizleri uyutmak üzere katlandıkları geçici bir durum, sıkıntı. Hele bir IMF’nin çok istediği, bugüne kadar öncelikle işçi ve kamu çalışanı sendikalarının tepkilerinden korktukları için parça parça getirdikleri yasa paketi çıksın. ??? Ortada SSK, Emekli Sandığı ya da BağKur’lu sağlık sigortası hizmeti ortadan kalksın. Herkes hele bir genel sağlık sigortası üyesi olsun. Keşke gerçekten amaç bu olsaydı. Ancak iyisi kötüsü ile sosyalist düzenlerde geçerli olan, iyi işleyen bir sistemdi bu. Herkesin sağlık ve ilaçtan yararlanma hakkı vardı. Şimdi Erdoğan hükümeti üyeleri, başta Başbakan, ilgili bakanlar, müdürleri, yukarıda alıntı yaptığım yabancı para piyasalarının uzmanları bile ballandıra ballandıra ancak sosyalist sistemlerde geçerli olan bir genel sağlık sigortasından söz edip duruyorlar. Gerçeğinde de belki çoğunluk için geçerli bir genel sağlık sigortası kurumu, üyelik ve sağlık hizmetlerinden yararlanma hakları olacak. Ancak henüz Meclis’ten geçmemiş paketin bütününde çıkacak modelde otomatik sağlık hizmetlerinden yararlanma yok. Hem primlerde ödenecek payları arttırıyorlar hem de sağlık hizmetlerinden yararlanmayı önemli ölçülerde kısıtlıyorlar. Pek çok sağlık hizmeti, ilaçtan başından hiç yararlanamaz oluyoruz. Sonrasında bütün hizmetler için bugün ödediğimiz payların üstünde çok yüksek oranlarda pay ödüyoruz. O kadar çok pay ödemeye mahkumuz ki, yasa düzenlemesinde örneğin bir ameliyatta alınacak katkı payının bir sigorta emeklisinin maaşının birkaç katını aşmayacağına ilişkin düzenlemeler bile var. En kötüsü de bu kurbağayı alıştırma aşaması, işin başı. Sonrasında bütçe durumlarına göre yararlanılamayacak sağlık hizmetlerini arttırma yetkisi hükümetlere veriliyor. Aynı şekilde tedavilerde alınacak doğrudan katkı payları, yani paranın arttırılması yetkisi de. Şimdi anladınız mı kara deliğin, yani çalışanların sağlık hizmetlerinden yararlanma haklarının nasıl küçültüleceğini? Özetle, uslu muhalefeti ile suçlanan CHP boşuna Meclis oturumunu terk etmedi. Sendikalar boşuna hükümetin tutumunu protesto etmek için sokağa inmek istemiyorlar.. Dünya piyasa dengeleri değişince, ABD, AB faizlerinin düşük kalması bağlantılı Türkiye’ye sıcak para gelişi zayıflayınca, işler sarpa sardı. IMF anlaşmasının yenilenmesi gereği bağlantılı bu yasa öne çıkarılmaya başlandı. Ardından da Kurum Yasası, ‘‘bir gece ansızın’’ dercesine Meclis’ten hızla geçirildi. Bundan sonra ne mi olacak? İşçiler ve kamu çalışanlarının, kurbağa örneği, sıcak suda haşlanmaya ne kadar alışmış olduklarına bağlı. Sıçrarlarsa kurtulacaklar, sıçramazlarsa pişecekler.. soner@cumhuriyet.com.tr Bakan Şener GENEL MÜDÜR AYDIN: K A M İ L KO Ç O T O B Ü S L E R İ , 8 0 . Y I L I N I E T K İ N L İ K L E R L E K U T L U YO R Sena Kaleli Halkbank misyonuna geri döndü ANKARA (AA) Halk Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın, kamuoyunun bankayı izlemeye devam etmesini isterken ‘‘Son 6 aylık banka performansı, sektör ortalamasının üstünde. Banka, gerçek misyonuna geri döndü’’ dedi. AA’dan Kumru Erçakar’ın haberine göre bankanın 70’e yakın ürünü bulunduğunu kaydeden Aydın, özelleştirme süreci hakkında ise şu bilgileri verdi: ‘‘Özelleştirme süreci başladı. Üç sac ayağı var bunun, başta Özelleştirme İdaresi, Hazine ve Banka.. Danışman firma belirlendi, bunlar kısa Aydın süre içinde bankamızda çalışmaya başlayacak ve stratejiyi belirleyecekler. Stratejinin gereği de neyse biz yapacağız.’’ Mali sektöre piyasalarda çok ciddi bir talebin olduğuna dikkat çeken Aydın, ‘‘Özelleştirme sürecinde bu talebin yoğun bir şekilde bize de olacağını düşünüyoruz’’ diye konuştu. Mali sektör için İstanbul’un ideal bir yer, Ankara’da kalan banka sayısının da oldukça az olduğuna dikkat çeken Aydın, ‘‘Dolayısıyla İstanbul’a gitmek lazım, buna inanıyoruz ve arzu ediyoruz’’ dedi. Antalya’da şirketin 80. yılını kutlayan Kamil Koç ailesi fertleri; Sena Kaleli yönetim kurulu başkanlığını, Ayşegül Aslan, Ceyda Ataç ve M.Feza Kıray ise yönetim kurulu üyeliklerini yürütüyor. Tek hattan 165 bin sefere GÜRSU KUNT ANTALYA 1926 yılında tek otobüs ve tek hatlı seferle yola koyulan Kamil Koç Otobüsleri AŞ, 80. yılında, yıllık sefer sayısını 165 bine çıkardı. Firma, 80. kuruluş yıldönümü kutlamalarının ilkini Antalya’da gerçekleştirdi. Toplantıda konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Sena Kaleli, her gün dünyanın çevresini yaklaşık yedi kez dönecek kadar yol yapan otobüslerinin, yılda 5.5 milyon dolayında yolcu taşıdığını bildirdi. Kamil Koç otobüsleri filosunun yüzde 70’inin 2 yaşın YÖNETİM KADINLARIN ELİNDE da ve daha genç otobüslerden oluştuğunu ve 5 yaşından daha büyük araçlara yer verilmediğini belirten Kaleli, filonun en son model otobüslerle sürekli yenilendiğini, kaptan şoförlere, işe başlamadan önce ve beş yılda bir psikoteknik ölçümleme uygulandığını Kurulduğundan beri aile fertleri tarafından yönetilen Kamil Koç Otobüsleri AŞ, üç kuşaktır varlığını sürdürüyor. 1992 yılından bu yana firmanın tüm üst düzey yönetim kadrosu, kurucu Kamil Koç’un torunları olan ailenin kadın üyelerinden oluşuyor. Kamil Koç ailesi fertleri, 2002 yılında alınan şirketi kurumsallaştırma kararıyla, yönetim kadrolarını profesyonellere bırakırken, sadece yönetim kurulu üyesi olarak görev yapıyorlar. dığını söyledi. Firmanın geçen yıl başlattığı bir diğer proje ise Yolkart. Hediye puanı uygulamalı Yolkart ile yolcular internet üzerinden rezervasyon yaptırabiliyor, biletlerini kaybetmiş olsalar dahi, yolculuklarını gerçekleştirebiliyorlar. da söyledi. Şirketin geçen yıl başlattığı ‘‘Rahat Hat’’ ile havayolu yolculuklarındaki ‘‘birinci mevki’’ şartlarını karayoluna taşıdığını belirten Kaleli, ‘‘Bu hatta cep telefonlarıyla konuşabilme ve gerektiğinde şarj edebilme imkânı, dizüstü bil gisayarları için kesintisiz ve ücretsiz internet bağlantısı, dijital uydu bağlantısı sağlayan özel donanımla 50 televizyon kanalını izleyebilme ve kişiye özel kulaklıklarla 8 kanal müzik yayınını dinleyebilme imkânı ve azaltılmış koltukla daha rahat bir yolculuk’’ sağlan KAPASİTE KULLANIMI YÜZDE 80.8 OLDU İmalat sanayiinde kapasite kullanımı, bu yılın mart ayında yüzde 80.8 oldu. Kapasite kullanım oranı 2005 yılı mart ayında ise yüzde 80.5’ti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Aylık İmalat Sanayii Eğilim Anketi mart ayı sonuçlarını açıkladı. İmalat sanayiinde ‘‘üretim değeri’’ ağırlıklı kapasite kullanımında, mart ayında en yüksek kullanım oranı yüzde 89.2 ile taşıt araçları ve karoseri imalatında görüldü. KÜNTAY ÖDÜLLERİ SAHİPLERİNİ BULDU Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği’nce (TYD), eski bakanlardan Barlas Küntay adına düzenlenen ‘‘Turizm Araştırma Ödülleri’’, Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç’un da katıldığı törenle sahiplerine verildi. Birincilik ödülünü ‘‘Unulla’da Yaşam (İbradiÜrünlü Köyü)’’ projesini hazırlayan Akdeniz Üniversitesi ekibi alırken; ‘‘Hatay yöresinin turizm potansiyelinin tespiti, ürün çeşitlendirmesi ve pazarlaması’’ adlı projeyle Mustafa Kemal Üniversitesi Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu öğretim üyeleri Doç. Dr. Cevat Tosun ile Yasin Bilim’e ve ‘‘Büyükada Rum Yetimhanesi için uygulanabilir bir yatırım’’ projesiyle İstanbul Üniversitesi yüksek lisans öğrencisi Osman Cenk Demiroğlu’na mansiyon ödülleri verildi. PETROL GİBİ T E R M A L K AY N A K Yozgat’ta, ‘‘Jeotermal Kaynak Arayışı ve Mevcut Kaynakların Potansiyelini Belirleme’’ çalışmalarından olumlu sonuç alındı ve Yerköy ilçesinde debisi saniyede 45 litre, sıcaklığı 57 derece olan su bulundu. Araştırma çalışmalarını yürüten ekibin başkanı Prof. Dr. Şakir Şimşek, ‘‘Bu su petrol değerindedir’’ dedi. Vali Gökhan Sözer ise elde edilen suyun yıllık getirisinin 1 milyon YTL civarında olacağını belirtti. ESKİŞEHİR ADD VE CUMOK ORTAK ÇAĞRISIDIR İSTANBUL CUMOK ÇAĞRISI 2 NİSAN AYI AYDINLANMA KAHVALTISI2 16 Nisan 2006 Pazar Saat: 11.0015.00 Konuğumuz İSTANBUL CUMOK ÇAĞRISI 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK BAYRAMI’NDA CUMOKLAR ANKARA’DA BULUŞUYOR. Cumhuriyet Okurlarını Atatürkçü Düşünce Derneği ile birlikte ulusal egemenliğin doğduğu ilk meclisimize yürümeye ve oradan da Anıtkabir’e saygı sunmaya çağırıyoruz. BÜTÜN CUMHURİYET GAZETESİ OKURLARI ÇAĞRILIDIR. BAKAN BAŞESGİOĞLU: Eskişehir Atatürkçü Derneği ve Cumhuriyet Gazetesi okurlarının ortak çağrısıyla; ülkemizin laik, ulusalcı, Kemalist ve bağımsızlık tutkunu değerli bilim adamı; NUR SERTER Ulusal Egemenlik, Eğitim ve Küreselleşme Bütün Cumhuriyet Gazetesi Okurları Çağrılıdır. Tehlikenin farkında olmayanları uyarın! Cumhuriyet’inize sahip çıkın! Yer: Yıldız Üniversitesi Çatı Restoran Yıldız Üni. Yerleşkesi B Blok 6. Kat Beşiktaş İletişim ve yer ayırma: 0 212 627 01 79 0 212 234 72 93 0 532 550 89 37 0 532 266 43 42 Lütfen yerinizi ayırtınız. Son yer ayırma tarihi 15 Nisan Cumartesi saat 17.00’ye kadardır. Ayrılan yerler 16 Nisan saat 11.00’e kadar saklanır. Açık büfe kahvaltı ederi: 17,00 YTL’dir. 15 bin mühendis mimar iş arıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, 127 doktor, 991 veteriner ve 14 bin 782 mimar mühendis olmak üzere, 15 bin 900 kişinin iş aradığını bildirdi. Başesgioğlu, DYP Hatay Milletvekili Mehmet Eraslan’ın soru önergesine verdiği yanıtta, Türkiye İş Kurumu’na başvuran doktorlardan 94’ünün hekim, 33’ünün diş hekimi olduğunu belirterek, 1326 inşaat mühendisi, 479 maden mühendisi, 910 kimya mühendisi, 716 endüstri mühendisi, 1150 elektrik mühendisi, 1458 elektrikelektronik mühendisi, 1929 makine mühendisi, 2337 ziraat mühendisi, 629 mimar ve 3848 diğer dallardaki mühendisin, iş aramak için başvuruda bulunduğunu kaydetti. Prof. Dr. “TÜRKİYE BATI İLİŞKİLERİ VE ULUSAL POLİTİKALAR” konulu konferans için Eskişehir’lilerle buluşuyor. Ülkesi için kaygılarıan, dünyada neler olup bittiğini öğrenmek isteyen ve aydınlanma ateşini duyumsayan tüm Eskişehirlileri bekliyoruz. Yer : Büyükşehir Belediyesi Taşbaşı Kültür Merkezi Tarih : 15 Nisan 2006 (Cumartesi) Saat : 14.00 EROL MANİSALI CUMHURİYET’İNİZE SAHİP ÇIKIN! 22 Nisan 2006 23:30’da Fatih Ekspresi ile gidiş23 Nisan 2006 23:30’da dönüş indirimli fiyat: 35 YTL. LÜTFEN YERİNİZİ AYIRTINIZ Son yer ayırma tarihi 17 Nisan Pazartesi 17:00’ye kadardır. İletişim ve yer ayırma: 0212 234 72 93 0532 266 43 42 0533 438 50 22 ADD Genel Merkezi CUMOK Organizasyonudur. www.cumok.org eposta: istanbul?cumok org www.cumok.org eposta: istanbul?cumok.org CUMHURİYET 13 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear