Catalog

SAYFA CUMHURİYET 23 ŞUBAT 2006 PERŞEMBE 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI S Y S Y Y Y Y PB PB 15 18 18 15 20 18 20 18 13 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya PB B B B S S S S PB 15 16 14 12 10 8 13 5 19 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B B B B B B S S S 20 20 14 18 12 14 4 5 4 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun batı kesimleri parçalı çok bulutlu, Marmara’nın batısı, kıyı Ege akşam saatlerinden itibaren sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Sabah saatlerinde Marmara’nın doğusu ile yurdun iç ve doğu kesimlerinde yoğun sis görülecek. Hava sıcaklığı tüm yurtta artacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih B K K K B B B K K 8 4 2 5 4 2 1 1 5 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih K 2 K 4 K 7 B 3 Y 8 Y 10 Y 15 Y 18 B 6 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı K Y B B B B B B B 1 10 7 11 11 5 0 22 20 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada çiliği ile sıkı temaslar sürdürecek ve hiçbir neden göstermeden Hamas lideriyle bir araya gelmekten kaçınacaksın. Havaalanında Meşal ile karşılaşmamak için mobilyacı dükkânına sığınacak ve.. tezat dolu açıklamaların yetmediğini, inandırıcı olmadığını görünce; bir böbürlenme, bir üst perdeden konuşma, muhalefete, medyaya saldırgan bir üslupla yüklenerek yarattığın bataklıkta boğulmaktan kurtulduğunu sanacaksın! ??? Ve... doğal olarak: Bu sanı içinde sürekli sağa sola, medyaya, muhalefete ahlak dersleri vermek, ahlaki sorumluluğun gereği olarak Meşal’i davet ettiğini savlamak, anayasası Kuran, temel amacı Filistin’de katı İslamcı bir rejim kurmak olan terör sanığı bir örgütü, sonucu nereye varacağı kestirilemeyen davranışlarla meşrulaştırmak senin görevin miydi diye soracaklar. Yanıt yok ama, sorular devam edecek: Hamas’ı sadece İsrail’i tanı, terörü bırak demek için mi çağırdın bu ülkeye; yoksa, Kuran yolunda şeriat rejimini kurmaya çalışan bir örgütü temize çıkarmanın tam zamanıdır diyerek harekete mi geçtin? İşine geldiği yerde cesur iktidar olmakla övünen; ne çare Hamas’ı çağırdığını açıklayamayan, konuğundan fellik fellik kaçan bir iktidar! Üstelik danışmanına sahip çıkar görünürken danışmanını harcayan bir hükümet başkanı! Bu hükümet başkanı, Hamas’a çağrı çıkarmayı başardığı için Filistin Büyükelçiliği’nde özel yemek ile onurlandırılan danışman Ahmet Davudoğlu’nu ‘‘...görüşmeleri örgütleyen, planlayanın bizim müşavirimiz olduğuna yönelik haberleri, manşetleri...’’ çok çirkin diye tanımlıyor, ahlaki bulmuyor. Durup durduk yerde uluslararası bir sorun yaratmanın acaba neresi ahlakilik taşıyor? Bir danışmanın önerisi doğrultusunda hareket etmek sanki uluslararası bir ayıpmış gibi... Olayla ilgisi olan bütün kaynaklar çağrının Davudoğlu’nun önerisi ve çabasıyla gerçekleştiğini varsın yalanlamasın. Önemi yok! Zira düşünen, doğruları söyleyen tek insan, tek siyasetçi, tek parti lideri RTE yalanlıyor ya! Zira ondan başka büyük yok! ??? Batı basını Hamas olayından sonra RTE’nin kişiliğini yine masaya yatırdı. Müslüman kimliği sürekli irdeleniyor. Örneğin; içlerinden biri (Welt Am Sonntag), ‘‘Burada (Batı’da) MüslümanHıristiyan diyaloğunun bazı destekleyicileri, RTE’nin bizzat devlet düşmanlığı güden ‘İslami tahrikten’ dolayı hüküm giymiş olduğunu gözden kaçırıyorlar. Türk siyasetçi bugün bile hâlâ laik devletin başörtüsü yasağını tartışmalı hale getiriyor’’ diye yazıyor. RTE, Batı medyasında kişiliğini irdeleyen yazıları, bir iki gün önce ‘‘Er geç bu ülke türban sorununu çözecektir’’ diyerek doğrulamadı mı? Kartta faiz indirimi TBMM’de bugün görüşülecek olan tasarının, icralık borçların yapılandırılması maddesinde uzlaşıldı. Faiz oranı yüzde 18’e düşecek, taksit sayısı 18’e çıkacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda bugün görüşülmesi beklenen kredi kartları yasa tasarısı üzerinde muhalefet ve bankalarla uzlaşma sağlandı. Kredi kartı borcuna uygulanacak faiz oranı yüzde 22’den yüzde 18’e düşürülecek, taksit sayısı ise 12’den 18’e yükselecek. Kredi kartları yasa tasarısının TBMM Genel Kurulu’nda bugün görüşülmesi bekleniyor. Tasarının icralık olan kredi kartı borçlarının yüzde 22 faiz uygulanarak 18 taksitte ödenmesini öngören maddesinde değişiklik yapılarak kapsamın genişletilmesi konusunda dün gün boyu süren toplantılar yapıldı. Devlet Bakanı Abdüllatif Şener, AKP ve CHP milletvekilleriyle uzun süren görüşmeler yaptı. lantılarda, ayrıca akdi faizin Merkez Bankası tarafından belirlenmesi, yüzde 20’ye çıkarılan asgari ödeme tutarıyla ilgili düzenlemenin de 6 ay sonra yürürlüğe girmesi benimsendi. Uzlaşma çerçevesinde hazırlanacak ortak önergelerle tasarıda değişiklik yapılacak. cindeki tartışmaların anımsatılması üzerine Aygün’ü polemik yapmakla suçladı. Şener, ‘‘Böyle bir tasarıyı aylarca çalışarak biz hazırladık, Bakanlar Kurulu’na sunduk ve hükümet tasarısı olarak Meclis’e gitti. Bu yasanın toplumsal duyarlılıkları, ihtiyaçları karşılayan bir tasarı haline dönüşmesi için de metnin her kelimesini defalarca okuyarak olgunlaştırmaya çalışan biziz. Bunu eleştirenlerin, hiçbir önerisi yok. Halbu ki, biz istiyoruz ki, herkes somut önerilerini getirsin, önümüze koysun, biz ondan yararlanalım ve en güzelini, en doğrusunu gerçekleştirmeye çalışalım.Ama, maalesef emek sarf etmeyen, belli sorunları olanların sorunlarına sahip çıkma maksadıyla bir çalışma ortaya koymayanlar, sonunda sadece polemik yapmak için konuyu farklı değerlendiriyorlar.’’ Şener, kendisinin kredi kartı kullanıp kullanmadığının sorulması üzerine de, ‘‘Evet var, hem de birkaç tane var’’ yanıtını verdi. GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Temerrüt faizi kaldırılıyor Türkiye Bankalar Birliği temsilcilerinin de katıldığı toplantıda, yeni bir formül üzerinde uzlaşma sağlandı. Tasarıdaki faiz oranının yüzde 22’den yüzde 18’e düşürülmesi, taksit sayısının da 12’den 18’e çıkarılması kararlaştırıldı. Bu formül, borcun icraya verildiği tarihte değil, ilk tebligat tarihinden itibaren uygulanacak. Böylece, ana paraya uygulanan temerrüt faizi kaldırılmış olacak. Yapılan top Şener: Bende de birkaç tane kredi kartı var Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Şener, dün düzenlediği basın toplantısında, ATO Başkanı Sinan Aygün’ün, düzenlemenin tüketicilerden çok bankalara yaradığı yönündeki eleştirilerinin ve komisyon süre Polis memuru, e ş ini ve iki oğlunu vurup intihar etti Adana’da da borç cinneti SAVAŞ KÜRKLÜ ADANA Kamuoyunun gündemine oturan ekonomik nedenli polis intiharları bu kez Adana’da ‘‘aile faciası’’na dönüştü. Borçları nedeniyle bunalıma giren Emniyet Müfettişi Zülküflü Akbaba (53), getirdiği cinnet sonucu eşi ve iki oğluna beylik tabancasıyla kurşun yağdırdı, daha sonra da intihar etti. Akbaba ailesinden kurtulan olmadı. Polis lojmanında yaşayan Emniyet Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Adana Bölge Müfettişi Zülküflü Akbaba, bilinmeyen bir nedenle önceki gece eşi ve çocuklarıyla tartıştı. Ailesinin uyumak için odalarına çekilmesinden sonra Akbaba beylik tabancasını alarak önce eşi Gülseren Akbaba’ya, ardından da çocukları Volkan (28) ve Serkan’a (25) uyurlarken kurşun yağdırdı. Cinnet getirdiği sanılan Akbaba, daha sonra tabancasını şakağına dayayarak ateşledi. Gülseren ve Serkan Akbaba olay yerinde yaşamlarını yitirirken baba Akbaba ve diğer oğlu Volkan Akbaba ağır yaralandı. Hastaneye kaldırılan baba ve oğul da kurtarılamadı. Asgari ödeme tutarında artış Tasarının TBMM Sanayi ve Ticaret Komisyonu’ndaki görüşmeleri sırasında kredi kartlarında dönem borcunun yüzde 10’u olan asgari ödeme tutarı da yüzde 20’ye çıkarılırken yapılan değişikliğin, mevcut kredi kartlarını da içerecek şekilde bir yıl içinde yürürlüğe girmesi hükmolundu. KÜLTÜR BAKANI KOÇ Yurttaş endişeli Bir devlet kuruluşunda memur olarak çalıştığını söyleyen Neriman Ö. isimli yurttaş, ‘‘Her ay borcumuzun yüzde 10’unu ödüyor, ikramiye aylarında da biriken borcumuzu biraz olsun küçülterek kendimizce idare edip gidiyorduk. Şimdi, bize, yaptığımız anlaşmaya aykırı olarak kredi kartlarında ödenecek asgari tutarı yüzde 10’dan yüzde 20’ye çıkarıyoruz derlerse biz bunun altından kalkamayız’’ diye konuştu. lıyor harcamaya... Her şey bitince hayatını harcıyor! Oysa hükümet daha geçen yıl, kredi kartı kullanımını ekonomideki iyiye gidişin bir göstergesi olarak sunmuştu. Durumun, insanların yaşamlarına son verecek kadar vahim olduğunu gören hükümet, bir yasa tasarısı hazırladı. Başbakan’ın deyimiyle, AKP bankalarla kredi kartı sahiplerinin arasını bulacaktı. Arabuluculuğa meraklılar ya! Ne var ki, hazırlanan tasarı binlerce kredi kartı kurbanının beklentisine yanıt vermiyor. Saldıracak yer arayan kredi kartı sahipleri, bankaları bıraktı, hükümete yükleniyor! ??? Aynı durum doktorlar için de geçerli. AKP iktidara geldiğinde, zorunlu hizmet uygulamasına övünerek son verdi: ‘‘Böyle bir mecburiyet mi olur? Türkiye artık daha özgür...’’ Zamanla baktı ki, sağlık sorununun kadrolaşma dışında hiçbir bölümünü çözemiyor, çareyi eski uygulamayı geri getirmekte buldu. Bu kez haklı olarak doktorlar, hükümete yüklendiler. Sorunu çözmeye çalışan hükümet, sorunun bir parçası olup çıkmıştı! Daha bu tartışmanın nereye varacağı belli olmadan Başbakan, ithal doktor uygulamasına geçileceğini duyurdu. Biz de saf saf, Doğu ve Güneydoğu’da yabancı doktorun iletişim kurmasının zor olacağını, bunun sorunu çözmeye yetmeyeceğini düşünmeye başladık. Sonradan anlaşıldı ki, Başbakanımızın derdi doktor açığını çözmek değil, Dubai şeyhiyle yabancı doktorların arabuluculuğunu yapmakmış. Bu gidişin hedefi; doktorları, İngilizce anlatımla parttime, fulltime uygulamasıyla çalıştırmaktan öte, ‘‘kultime’’ sistemine doğru sürüklemek. ??? İç konulardaki arabuluculuk, arabozuculuk bir ölçüde çözülür ama, bunu uluslararası alanda denemek hiç de olumlu sonuçlar vermiyor. AKP’nin Hamas konusunda giriştiği arabuluculuk, tam Aziz Nesin’lik. Önceki gün, AKP Genel Merkezi’nde İsrail’in Ankara Büyükelçisi Avivi ile parti yöneticileri kırılan vazoyu yapıştırma çalışmalarını sürdürürken, Başbakan partisinin grup toplantısında ‘‘Kimseden icazet alacak değiliz’’ çıkışlarıyla tabana selam vermeye çalışıyordu. Meclis grubunda kafa tut, parti merkezinde çanak tut! AKP, kendince Hamas’ın hükümet kurması ve uluslararası alanda tanınması için arabuluculuğa soyunurken ipin ucunu kaçırdı. Gelinen noktada, AKP ile İsrail’in arasını bulmak için bir arabulucu gerekiyor... Dışişleri Bakanlığı ile AKP Genel Merkezi’nin arasını bulmak için bir arabulucu gerekiyor... Başbakan yüz yüze görüşmek üzere çağırdığı Hamas heyetini kabul etmedi. Belki de Hamas yönetimiyle Erdoğan’ın arasını bulmak için de bir arabulucu gerekiyor... Ona arabulucu, buna arabulucu derken... İpin ucu öylesine kaçtı ki... Ara bul ucu... Nerede bulabilirsen! ankcum?cumhuriyet.com.tr ‘Eserlerin Türkiye’ye iadesi çok masraflı’ MUSTAFA K. ERDEMOL LONDRA Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Londra’ya gelen Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, Türkiye’den kaçırılan tarihi eserlerin iadesinin çok uzun bir süreç gerektirdiğini belirterek ‘‘Bazı tarihi eserlerin iadesi Türkiye bütçesi açısından çok masraflı’’ dedi. Türkiye’ye turist getiren Londra’daki tur operatörleri ile görüşen ve turizm alanındaki gelişmeler hakkında bilgi alan Koç, basın mensuplarıyla sohbet toplantısı düzenledi. Bir gazetecinin ‘‘Yurtdışında bazı ülkelerin müzelerinde bulunan Türkiye’ye ait tarihi eserlerin geri alınması için herhangi bir çalışmanız var mı?’’ sorusunu da yanıtlayan Koç, bu tür işlemlerin bürokratik açıdan çok uzun bir süreç gerektirdiğini, ancak bu yönde çalışmalar yapıldığını belirterek bazı eserlerin iadesinin Türkiye bütçesi açısından çok masraflı olduğunu vurguladı. Koç, Türkiye’ye iade edilen Karun Hazineleri’nin değerinin 4 milyon dolar olduğunu, iade işleminin gerçekleşmesi için harcanan paranın ise 21 milyon doları buluduğunu vurguladı. Diğer ülkelerde bulunan tarihi eserlerin de geri alınması için çalışmaların başlatıldığını ifade eden Koç, bu çalışmaların eserlerin değeri dahilinde yürütüleceğini belirterek şöyle konuştu: ‘‘Ben bir tek parçamın yurtdışında kalmasından yana değilim. Bu hususta tüm çalışmaları yapıyoruz.’’ Dünyanın en büyük müzelerinden İstanbul Arkeoloji Müzesi’nin bir bölümünün 15 yıldır kapalı kaldığını söyleyen Koç, bu bölümü de aktif hale getirme çalışmalarının başlatılacağını vurguladı. Zülküflü Akbaba (sağda) ile eşi ve çocuklarının cenazelerini teslim alan yakınları güçlükle sakinleştirildi. Gülseren Akbaba’nın Niğde’de, baba ve oğul Akbabalar’ın ise Yozgat’ta toprağa verileceği öğrenildi. (AA) SSK VE BAĞKUR ‘İntihar edeceğim’ diyordu Ailenin yakınlarının verdiği bilgiye göre oğul Serkan, Kıbrıs’ta okuyordu ve maddi olanaksızlıklar nedeniyle üniversite eğitimini geçen yıllarda yarıda bıraktı. Baba Zülküflü de borçlarını kapata bilmek için otomobilini satmak zorunda kaldı. Giderek artan borç nedeniyle bunalıma giren Akbaba’nın, yakın çevresine sık sık, ‘‘Başka çarem kalmadı. İntihar edeceğim’’ dediği öğrenildi. Bu arada, 2001’de Kastamonu’dan Adana’ya tayin edilen Akbaba’nın, 2004’te ikinci sınıf em niyet müdürlüğünden birinci sınıf emniyet müdürlüğüne terfi ettiği, Temmuz 2004’te Emniyet Müdür Yardımcılığı görevinden Araştırma Planlama Koordinasyon Merkezi’ne atandığı ve birkaç ay önce Hatay Emniyet Müdürlüğü’ne tayini çıkmasına karşın işbaşı yapmadığı bildirildi. Prim affı tasarısı Meclis’te kabul edildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda, SSK ve BağKur’un prim alacaklarına af getiren yasa tasarısı kabul edildi. Tasarıya göre, 22 milyar YTL’ye ulaşan prim alacaklarına 60 ay taksitle ödeme kolaylığı getiriliyor. TBMM Genel Kurulu’nda, dün kabul edilen yasa tasarısı şu düzenlemeleri öngörüyor: ? Sigorta primi, sosyal güvenlik destek primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası borçları yeniden yapılandırılarak 60 taksite bölünecek. Düzenleme 31 Mart 2005’ten önceki borçları kapsayacak. Bu tarihten yasanın yürürlüğe girdiği tarihe kadar olan borçlar için indirim uygulanmadan 60 ay taksit olanağı getirilecek. ? BağKur prim borcunun ana parasına TEFE oranında faiz uygulanacak. Peşin ödemede yüzde 30 ile 40 oranlarında indirim öngörülüyor. ? SSK prim borçlarında ise 100 bin YTL’nin altında olan borçlardan 1999’a kadar olan bölümüne gecikme zammı, bu tarihten sonraki bölümüne ise TEFE oranında faiz uygulanarak 60 taksite bölünecek. 100 bin YTL’nin üstünde olan borçlar ise gecikme zammı uygulanarak yine 60 taksite bölünecek. Peşin ödemede yüzde 15 ile 30 arasında değişen oranlarda indirime gidilecek. ? BağKur’da 1980’den önce sisteme girenler hiç prim ödememiş dahi olsalar, 25 yıl ve yaş sınırını doldurmaları kaydıyla emekli olabilecekler. Bu kişilerin peşin 14 bin 700 YTL yatırmaları gerekecek. 40 bine yakın BağKur’lunun bu şekilde emekli olması bekleniyor. 600 bin BağKur’lunun ise taksitlendirilen borçlarını ödedikten sonra emekli olabileceği belirtiliyor. Avrupa’ya İstanbul anlatıldı İstanbul’un 2010’da neden kültür başkenti seçilmesi gerektiğinin anlatıldığı Brüksel’deki toplantıya yabancı basın fazla ilgi göstermedi. Lagendijk, ‘Diğer adaylara acıyorum’ dedi ZEYNEP ORAL ‘Basın kuş gribini abarttı’ Türkiye’de görülen kuş gribi olayını medyanın abarttığını ileri süren Kültür ve Turizm Bakanı Koç, bunun ülke turizmini ve ekonomisini doğrudan etkilediğini kaydetti. Koç, ‘‘Avrupa’da da kuş gribi görüldü, ancak hiçbir Avrupa medyası olayı Türk medyası kadar abartmadı’’ dedi. Turizm sektöründe yaşananları değerlendiren Koç, şunları söyledi: ‘‘Beş büyük tur operatörü şirketiyle görüştük. Sadece seneyi kurtarmak ve kaliteden ödün vererek turizmi arttırmak peşinde değiliz.’’ BRÜKSEL Brüksel’de Avrupa Parlamentosu’nda dün yapılan bir basın toplantısıyla İstanbul’un 2010 yılında Avrupa Kültür Başkenti olma yolunda önemli bir adım atıldı. ‘‘İstanbul 2010 Girişim Grubu’’ Başkanı Egemen Bağış ve Genel Koordinatör Nuri Çolakoğlu, İstanbul’un neden Avrupa kültür başkenti seçilmesi gerektiğini anlatırken; Joost Lagendijk, ‘‘Bu adaylıkta İstanbul ile yarışacak olan kentlere acıyorum’’ diyor, Avrupa tarihiyle İstanbul’un birbirinden ayrılmazlığına dikkati çekiyordu. 2010 yılı için adaylar şöyle: AB üyesi ülkelerden Macaristan’ın Pecs kenti, Almanya’dan Essen ve Görlitz... AB üyesi olmayanlardan Ukrayna’dan Kiev ve Türkiye’den İstanbul... Adaylık başvuruları beş yıl önceden yapılıyor... Malum ön hazırlık aşamaları var... Bizim adaylığımız 2005’te resmiyet kazanmıştı. 2000’de Türkiye’de, başta İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı olmak üzere birçok sivil toplum kuruluşu kolları sıvamış, sayısız sanat insanları, akademisyenler, çeşitli bakanlıklar, yerel yönetimlerin katılımıyla İstanbul’un adaylığı için ön çalışmaları başlatmıştı. Böylesi bir güç birliğine ülkemizde belki de ilk kez tanık oluyorduk!!! Politika rol oynar mı? Brüksel’deki basın toplantısının bence en eksik yanı, yabancı gazetecilerin, yabancı basın ve yayın organlarının neredeyse yok denecek kadar az olmasıydı. Ancak moralimizi bozmayalım; bu amaçla hazırlanan dosya dört dörtlük ve projeleri tanıtan, İngilizce basılan ‘‘İstanbul: Dört Elementin Kenti’’ adlı kitap olağanüstü bir emek ürünü ve muhteşem... Bu kitap ve tanıtımın projelerle birlikte yabancı basına dağıtıldığını umalım: Ba sın toplantısından sonra Joost Lagendijk’e soruyorum: ‘‘Bu gibi seminerlerde politika rol oynamaz mı?’’ Gülüyor: ‘‘Seçiciler kurulu; sanatçılardan, bilim insanlarından oluşuyor, orada politika söz konusu değil. Ancak onlar raporlarını AB üyelerine sunacaklar. Orada politikanın rol oynaması İstanbul için daha da büyük bir avantaj. Üyeler politik davranırlarsa İstanbul’un seçilmemesi düşünülemez!..’’ Elbet ‘‘üyeler akıllı davranırlarsa’’ diye de ekledi! Ama onu o mu ekledi yoksa ben mi, doğrusu pek emin değilim... Belki de ikimiz birden ekledik... Anımsayacaksınız, Avrupa Birliği Bakanlar Konseyi ilk kez Yunanistan Kültür Bakanı Melina Mercouri’nin önerisiyle başlatılmıştı, bir kenti ‘‘Avrupa Kültür Başkenti’’ seçme uygulamasını. 1985’ten başlayarak Amsterdam’dan Weimar’a, Ber gen’den Reykjavik’e, elbet Paris, Berlin, Floransa, Madrid’den geçerek, her yıl bir kent seçildi. Böylelikle, kültürel projeler ve etkinliklerle, o kent hem dünya gündemine getirildi, hem kültür turizmi desteklendi, hem de kültürel miras toplum kullanımına açıldı. 2000’de ise bu unvanın AB üyesi olmayan ülke kentlerine de verilmesi kararlaştırıldı. Dört Elementin Kenti İstanbul: 4 Elementin Kenti... Dört element: Yani toprak, hava, su ve ateş... İstanbul: Yüz binlerce yıllık tarihinde, 3 büyük imparatorluğun başkenti. 3 semavi dinin ve birçok medeniyetin buluşma noktası... Çağlar boyunca birlikte yaşam kültürünün hayat bulduğu kent... Egemen Bağış’ın dediği gibi İstanbul dünyanın kültür başkenti, ancak bu işi başarmak için şu andan sonra Türkiye’de herkese büyük görev düşüyor! Haydi, başaralım şu işi!.. 14.5 milyar YTL tahsilat hedefleniyor ? SSK ve BağKur’a ait 22 milyar YTL’lik borç yeniden yapılandırılacak. Bu borç, SSK’ye borcu olan toplam 1 milyon 450 bin, BağKur’a borcu olan 2 milyon 158 bin kişiyi ilgilendiriyor. Düzenleme ile hükümet 11 milyar BağKur primi, 3.5 milyar YTL de SSK primi olmak üzere 14.5 milyar YTL tahsilat yapmayı hedefliyor. CUMHURİYET 08 K